TR Bu, tüm parçaların doğru zamanda doğru yerde olması gerektiği anlamına gelir
"tüm parçaların doğru" v Turški je mogoče prevesti v naslednjih angleščina besed/besednih zvez:
TR Bu, tüm parçaların doğru zamanda doğru yerde olması gerektiği anlamına gelir
EN This means that all the parts need to be in the right place at the right time
Turški | angleščina |
---|---|
bu | this |
zamanda | time |
yerde | place |
olması | to be |
TR 2003'ten beri Last.fm kullanıcıları tarafından dinlenen parçaların toplam sayısını gösteren canlı global bir sayım
EN A live global counter showing the total number of tracks listened to by Last.fm users since 2003
Turški | angleščina |
---|---|
last | last |
kullanıcıları | users |
gösteren | showing |
canlı | live |
global | global |
TR Her yıl skroplanan parçaların sayısı.
EN Number of tracks scrobbled each year.
Turški | angleščina |
---|---|
her | each |
yıl | year |
sayısı | number |
ın | of |
TR • Kilit tasarımı parçaların sıvı akarken sökülmesini engeller
EN • Interlock design ensures parts cannot be disconnected while liquid is flowing
Turški | angleščina |
---|---|
tasarımı | design |
sıvı | liquid |
TR Strikethrough özelliğimizi kullanarak, transkripti bu çizili parçaların çıkarılmasıyla dışa aktarabilirsiniz
EN By using our strikethrough feature, you can export the transcript with these strikethrough parts removed
Turški | angleščina |
---|---|
transkripti | transcript |
TR Katot daldırmalı kaplama işlemi, boyanacak parçanın bir banyoya daldırılarak boyanması nedeniyle karmaşık yapılı ve büyük miktardaki parçaların boyanması için uygun bir yöntemdir.
EN Cathodic dip coating is an electrochemical process that is well-suited for painting complicated structures and large quantities, since the work piece is coated in a dipping bath.
Turški | angleščina |
---|---|
işlemi | process |
karmaşık | complicated |
büyük | large |
uygun | well |
TR Senkronizasyon çalışırken hedef listedeki parçaların sırasını rastgele karıştırmak için bu seçeneği kullanın.
EN Set this option to randomize the destination tracklist order when the sync will be executed.
Turški | angleščina |
---|---|
hedef | destination |
TR Audioscrobbler isimli bir müzik tavsiye sistemi kullanan Last.fm, kullanıcıların dinledikleri parçaların ayrıntılarını kaydederek her kullanıcının müzik zevkinin ayrıntılı bir profilini oluşturmaktadır.
EN Using a music recommender system called Audioscrobbler, Last.fm builds a detailed profile of each user's musical taste by recording details of the tracks the user listens to.
Turški | angleščina |
---|---|
sistemi | system |
last | last |
her | each |
ayrıntılı | detailed |
profilini | profile |
TR İğrek Makina’nın ana ürünü olan döküm parçaların üretimi şirketin sektördeki uzun yıllarına dayanan tecrübe ve bilgi birikimi ile gelişmiştir
EN Production of casting parts -which is the main operation of the company- has developed with the years of experiences and fund of knowledge in the sector
Turški | angleščina |
---|---|
ana | main |
döküm | casting |
bilgi | knowledge |
TR Günümüz teknolojisinin talep ettiği komplike döküm parçaların en uygun zamanlama ve yüksek kalite ile tedariği ana hedeftir.
EN The main target is to supply complex castings requested by today’s technology at the most suitable timing and in highest quality.
Turški | angleščina |
---|---|
talep | requested |
en | most |
uygun | suitable |
ana | main |
TR Ortaya çıkan parçaların şekli serçelere (“Spatz”) benzediğinden bunlara “Spatzen” denmiş
EN The result slightly resembled a sparrow (Spatz), which is why they were also called “Spatzen”
TR Ve kullanılan parçaların yarısından fazlasının yine Almanya menşeli olması gerekiyor.
EN And more than half of the parts used should also come from Germany.
Turški | angleščina |
---|---|
ve | and |
almanya | germany |
TR Hangi parçaların ve iş gücünün standart kabul edildiğini ve hangi yerinde acil durum destek maliyetlerinin olduğunu anlamak için sözleşmeleri inceleyin.
EN Review agreements to understand which parts and labor are considered standard and what on-site emergency support costs.
Turški | angleščina |
---|---|
standart | standard |
destek | support |
sözleşmeleri | agreements |
inceleyin | review |
TR İşçiliğin, seyahatin ve parçaların %100’ünü kapsayan bir servis anlaşması, edge varlıklarının ve yatırımlarının korunmasına yardımcı olacak ve bunların beklenen şekilde performans göstermesini sağlayacaktır.
EN A service agreement that covers 100% of labor, travel, and parts will help protect edge assets and investments, ensuring they perform as expected.
Turški | angleščina |
---|---|
servis | service |
edge | edge |
olacak | will |
şekilde | as |
TR Büyük, karmaşık ve katmanlı parçaların denetimini basitleştirin
EN Make inspecting large, complex, and layered parts simpler
Turški | angleščina |
---|---|
büyük | large |
karmaşık | complex |
ve | and |
TR Büyük, karmaşık ve katmanlı parçaların denetimini basitleştirin
EN Make inspecting large, complex, and layered parts simpler
Turški | angleščina |
---|---|
büyük | large |
karmaşık | complex |
ve | and |
TR 2003'ten beri Last.fm kullanıcıları tarafından dinlenen parçaların toplam sayısını gösteren canlı global bir sayım
EN A live global counter showing the total number of tracks listened to by Last.fm users since 2003
Turški | angleščina |
---|---|
last | last |
kullanıcıları | users |
gösteren | showing |
canlı | live |
global | global |
TR Her yıl skroplanan parçaların sayısı.
EN Number of tracks scrobbled each year.
Turški | angleščina |
---|---|
her | each |
yıl | year |
sayısı | number |
ın | of |
TR Strikethrough özelliğimizi kullanarak, transkripti bu çizili parçaların çıkarılmasıyla dışa aktarabilirsiniz
EN By using our strikethrough feature, you can export the transcript with these strikethrough parts removed
Turški | angleščina |
---|---|
transkripti | transcript |
TR Belirli silahların ve ek parçaların ticari satışı
EN Commercial sales of certain weapons and attachments
TR Sektör lideri, gerçek bir müşteri deneyimi, bir vizyon değildir. Bir tutkudur. İşleri doğru ürünün, doğru pazara, doğru zamanda taşınmasına bağlı olan müşterilerimiz için bir tutku.
EN True industry-leading customer experience isn?t a vision. It?s a passion. A passion for our customers whose business is dependent on moving the right products to the right market at the right time.
Turški | angleščina |
---|---|
sektör | industry |
lideri | leading |
deneyimi | experience |
vizyon | vision |
değildir | isn |
zamanda | time |
olan | is |
müşterilerimiz | our customers |
TR Müşterilere doğru zamanda doğru kanalda doğru mesajı göndermek için davranışsal verileri ve müşteri verilerini birleştirin
EN Combine behaviorhal data and customer data to send customers the right message at the right time on the right channel
Turški | angleščina |
---|---|
zamanda | time |
TR Müşteri etkileşimi platformu, şirketin cihazlar, sipariş geçmişi, müşteri hizmet durumu, ürününüzdeki aktivite gibi verileri kullanarak doğru mesajı doğru zamanda doğru kanalda iletmesini sağlar.
EN Customer engagement platform enables company to deliver the right message at the right time on the right channel using data such as: devices, order history, customer service status, activity on your product.
Turški | angleščina |
---|---|
müşteri | customer |
platformu | platform |
cihazlar | devices |
sipariş | order |
geçmişi | history |
hizmet | service |
durumu | status |
verileri | data |
zamanda | time |
sağlar | enables |
TR Doğru hastanın, doğru zamanda, doğru bakımla bağlantısının yapılması çok önemlidir
EN Fulfilling online orders requires a high degree of inventory visibility and operational efficiency
TR Zebra'nın hasta kimlik yönetimi çözümleri hasta kayıtları, ilaçlar, numuneler ve daha fazlasını doğru şekilde eşleştirmeyi sağlar; böylece hastalara doğru zamanda doğru tedavi uygulanır.
EN Zebra's patient identity management solutions enable precision when matching patient records, medication, specimens and more—so the right patient gets the right care every time.
Turški | angleščina |
---|---|
zebra | zebra |
hasta | patient |
kimlik | identity |
yönetimi | management |
çözümleri | solutions |
ve | and |
doğru | right |
sağlar | enable |
zamanda | time |
TR Maersk’in perakende lojistiği çözümlerinin doğru ürünü doğru yere, doğru zamanda teslim etmenize nasıl yardımcı olacağını keşfedin.
EN Here’s how Maersk’s retail logistics solutions will help you to deliver the right product to the right location at the right time.
Turški | angleščina |
---|---|
maersk | maersk |
perakende | retail |
ürünü | product |
zamanda | time |
teslim | deliver |
TR Kuruluşunuzun tedariğe doğru zamanda, doğru yerde ve doğru fiyatta erişmesi gerekir
EN Your organization needs access to supplies at the right time, in the right place, and at the right price
Turški | angleščina |
---|---|
zamanda | time |
yerde | place |
ve | and |
gerekir | needs |
TR Kuruluşunuzun tedariğe doğru zamanda, doğru yerde ve doğru fiyatta erişmesi gerekir
EN Your organization needs access to supplies at the right time, in the right place, and at the right price
Turški | angleščina |
---|---|
zamanda | time |
yerde | place |
ve | and |
gerekir | needs |
TR Doğru hastanın, doğru zamanda, doğru bakımla bağlantısının yapılması çok önemlidir
EN Fulfilling online orders requires a high degree of inventory visibility and operational efficiency
TR Zebra'nın hasta kimlik yönetimi çözümleri hasta kayıtları, ilaçlar, numuneler ve daha fazlasını doğru şekilde eşleştirmeyi sağlar; böylece hastalara doğru zamanda doğru tedavi uygulanır.
EN Zebra's patient identity management solutions enable precision when matching patient records, medication, specimens and more—so the right patient gets the right care every time.
Turški | angleščina |
---|---|
zebra | zebra |
hasta | patient |
kimlik | identity |
yönetimi | management |
çözümleri | solutions |
ve | and |
doğru | right |
sağlar | enable |
zamanda | time |
TR Kuruluşunuzun tedariğe doğru zamanda, doğru yerde ve doğru fiyatta erişmesi gerekir
EN Your organization needs access to supplies at the right time, in the right place, and at the right price
Turški | angleščina |
---|---|
zamanda | time |
yerde | place |
ve | and |
gerekir | needs |
TR Müşterilere doğru zamanda doğru kanalda doğru mesajı göndermek için davranışsal verileri ve müşteri verilerini birleştirin
EN Combine behavioral data and customer data to send customers the right message at the right time on the right channel
TR Müşteri etkileşimi platformu, şirketin cihazlar, sipariş geçmişi, müşteri hizmet durumu, ürününüzdeki aktivite gibi verileri kullanarak doğru mesajı doğru zamanda doğru kanalda iletmesini sağlar.
EN Customer engagement platform enables companies to deliver the right message at the right time on the right channel using data such as devices, order history, customer service status, and activity on your product.
TR Sonix, metne ses transkribe veya videoyu transkribe dosyalarını doğru bir şekilde ifade etmek için en iyi konuşma-metne algoritmaları kullanır. Tüm dillerde en doğru transkriptlere sahip olmaktan gurur duyuyoruz.
EN Sonix uses the best speech-to-text algorithms to accurately transcribe audio or transcribe video files to text. We pride ourselves in having the most accurate transcripts across all languages.
Turški | angleščina |
---|---|
metne | text |
veya | or |
algoritmaları | algorithms |
kullanır | uses |
gurur | pride |
TR TrueMove3, geçmişteki ve gelecekteki tüm oyun algılayıcıları için yeni standardı belirliyor. Tüm hareketler için inanılmaz ölçüde doğru çapraz yerleştirme deneyimini yaşayın. Hızlandırma yok, takip hatası yok ve gecikme yok.
EN TrueMove3 sets the new standard for all gaming sensors in the past and the future. Experience incredibly accurate crosshair placement for all movements. No acceleration, no tracking errors, and no lag.
Turški | angleščina |
---|---|
gelecekteki | future |
tüm | all |
oyun | gaming |
standardı | standard |
hareketler | movements |
inanılmaz | incredibly |
yerleştirme | placement |
deneyimini | experience |
yok | no |
takip | tracking |
TR Hata olmadığından emin olmak için tüm kopyanızı gözden geçirin. Reklamlarınızda sağlanan tüm bilgilerin doğru olduğundan emin olmak istiyorsunuz.
EN Proofread all your copy to make sure there are no mistakes. You want to ensure all of the information provided in your ads is accurate.
TR En güncel, doğru ve klinik olarak uygun ilaç bilgilerine sektördeki en hızlı erişimi sağlayarak, sağlık uzmanlarına doğru ilaç kararları vermeleri konusunda destek olan kapsamlı bir ilaç referansı.
EN A comprehensive drug reference that supports healthcare professionals in making sound medication decisions, by providing the fastest access to the most current, accurate and clinically relevant drug information.
Turški | angleščina |
---|---|
en | most |
güncel | current |
uygun | relevant |
hızlı | fastest |
erişimi | access |
sağlayarak | by providing |
sağlık | healthcare |
kararları | decisions |
kapsamlı | comprehensive |
TR Tekrar baskılar doğru sağlık uzmanlarına doğru zamanda ulaşmak isteyen pazarlamacılar için ideal bir çözümdür.
EN Reprints are an ideal solution for marketers looking to reach the right healthcare practitioners at the right time.
Turški | angleščina |
---|---|
sağlık | healthcare |
zamanda | time |
ideal | ideal |
TR Eğer çok dilli bir websitesi işletiyorsanız hreflanglerinizin doğru uygulanıp uygulanmadığını ve Google'ın, hedef kitlelerinize sayfalarınızın doğru versiyonunu sunup sunmadığını düzenli olarak kontrol etmelisiniz.
EN If you are running a multilingual website you need to regularly check if your hreflangs are implemented correctly, and Google is serving your audience the right versions of your pages.
Turški | angleščina |
---|---|
kontrol | check |
TR Doğru motor nasıl seçilir? Uygulamanız için doğru motoru belirlemek üzere bu basit rehberi kullanın }
EN How to select the right motor Use this simple guide to determine the right motor for your application }
Turški | angleščina |
---|---|
motor | motor |
basit | simple |
rehberi | guide |
kullanın | use |
TR Hasta için doğru teşhis ve tedavinin belirlenebilmesi için hastalık öyküsünün doğru şekilde aktarılması gerekir
EN It’s a very important part of their workflow to ensure they’re providing the best care and treatment
TR Bu interaktif sistem, doğru bilgiyi doğru insanlara zamanında ulaştırma kaygısını ortadan kaldırır
EN This interactive system takes the worry out of getting the right information to the right people on time
Turški | angleščina |
---|---|
bu | this |
interaktif | interactive |
sistem | system |
bilgiyi | information |
insanlara | people |
zamanında | on time |
TR AÇIK INTERNET BİRLİĞİ DOĞRU YÖNE DOĞRU BİR ADIMDIR, ANCAK HALA ÜZERİNE KONUŞULACAK ÇOK ŞEY VARDIR
EN THE OPEN INTERNET ORDER IS A STEP IN THE RIGHT DIRECTION, BUT THERE'S STILL MUCH TO ADDRESS
Turški | angleščina |
---|---|
internet | internet |
TR Doğru altyazılar mı?Son derece doğru
EN Accurate subtitles?Highly accurate
Turški | angleščina |
---|---|
doğru | accurate |
altyazılar | subtitles |
TR Doğru transkripsiyon mu?Son derece doğru
EN Accurate transcription?Highly accurate
Turški | angleščina |
---|---|
doğru | accurate |
transkripsiyon | transcription |
TR Sonix tescilli algoritmalar, piyasadaki en doğru otomatik transkripti sürmek için en son yapay zekadan yararlanır. Sonix hızlı, kolay ve doğru. Dünyanın en saygın otomatik transkripsiyon platformunda ihtiyacınız olan her şey.
EN Sonix proprietary algorithms leverage the latest in AI to drive the most accurate automated transcript on the market. Sonix is fast, easy, and accurate. All the things you need in the world’s most revered automated transcription platform.
Turški | angleščina |
---|---|
sonix | sonix |
tescilli | proprietary |
piyasadaki | on the market |
en | most |
otomatik | automated |
transkripti | transcript |
hızlı | fast |
kolay | easy |
transkripsiyon | transcription |
olan | is |
TR İster daha iyi erişilebilirlik için ister 36 sayfalık araştırma makalesi yazmak olsun, doğru bilgileri doğru zamanda aktarmaya güveniyoruz
EN Whether it is for better accessibility or to write that 36-page research paper, we rely on conveying the right information at the right time
Turški | angleščina |
---|---|
erişilebilirlik | accessibility |
araştırma | research |
yazmak | write |
olsun | is |
bilgileri | information |
zamanda | time |
TR Sonix, piyasadaki en doğru otomatik transkripsiyon hizmeti olarak bağımsız olarak gözden geçirilmiştir. Sonix sadece doğru değil, yıldırım hızında ve ultra güvenlidir.
EN Sonix has been independently reviewed as the most accurate automated transcription service on the market. Not only is Sonix accurate, it’s lightning fast and ultra secure.
Turški | angleščina |
---|---|
sonix | sonix |
piyasadaki | on the market |
en | most |
otomatik | automated |
transkripsiyon | transcription |
hizmeti | service |
bağımsız | independently |
değil | not |
ultra | ultra |
TR Bu nedenle, girişiminizin doğru ve etkili bir şekilde tanıtımı için içeriklerinize doğru materyalleri seçmelisiniz
EN Therefore, you should choose the right materials for your posts to promote your enterprise accurately and effectively
Turški | angleščina |
---|---|
materyalleri | materials |
TR Markaların kendi kurumsal kimliklerinden yola çıkarak doğru hedef kitleye doğru zamanlarda ulaşması önemlidir
EN It is important for brands to reach the right target audience at the right time based on their own corporate identities
Turški | angleščina |
---|---|
kurumsal | corporate |
hedef | target |
önemlidir | it is important |
Prikaz 50 od 50 prevodov