TR AWS Nitro System, AWS'nin daha hızlı inovasyon yapmasını, müşterilerimiz için maliyeti daha da azaltmasını ve daha yüksek güvenlik ile yeni bulut sunucusu tipleri gibi ekstra avantajlar sunmasını sağlar
TR AWS Nitro System, AWS'nin daha hızlı inovasyon yapmasını, müşterilerimiz için maliyeti daha da azaltmasını ve daha yüksek güvenlik ile yeni bulut sunucusu tipleri gibi ekstra avantajlar sunmasını sağlar
EN The AWS Nitro System enables AWS to innovate faster, further reducing cost for our customers, and deliver added benefits like increased security and new instance types
Turecký | Angličtina |
---|---|
aws | aws |
system | system |
hızlı | faster |
müşterilerimiz | our customers |
maliyeti | cost |
güvenlik | security |
yeni | new |
tipleri | types |
avantajlar | benefits |
sağlar | enables |
TR Mevcut bir yazdırma çözümü Zebra’ya ait olmayan bir komut dili kullandığında yazıcı kurulumunu hızlandırın, dili dönüştürün ve güvenlik gibi ekstra avantajlar ekleyin.
EN Accelerate printer setup when a pre-existing print solution uses a non-Zebra command language, convert the language and add benefits like security.
Turecký | Angličtina |
---|---|
mevcut | existing |
yazdırma | |
çözümü | solution |
zebra | zebra |
komut | command |
dili | language |
yazıcı | printer |
dönüştürün | convert |
güvenlik | security |
avantajlar | benefits |
ekleyin | add |
TR Mevcut bir yazdırma çözümü Zebra’ya ait olmayan bir komut dili kullandığında yazıcı kurulumunu hızlandırın, dili dönüştürün ve güvenlik gibi ekstra avantajlar ekleyin.
EN Accelerate printer setup when a pre-existing print solution uses a non-Zebra command language, convert the language and add benefits like security.
Turecký | Angličtina |
---|---|
mevcut | existing |
yazdırma | |
çözümü | solution |
zebra | zebra |
komut | command |
dili | language |
yazıcı | printer |
dönüştürün | convert |
güvenlik | security |
avantajlar | benefits |
ekleyin | add |
TR Bu ekstra bit kapma değer bazı millet 4096 bit sadece 2048 bit göre ekstra güvenlik biraz sağlar diyecekler – Evet, deriz.
EN Some folks will say that 4096 bits only provides a little bit of extra security compared to 2048 bits – well, we say that it's worth grabbing that extra bit.
Turecký | Angličtina |
---|---|
ekstra | extra |
değer | worth |
güvenlik | security |
sağlar | provides |
TR Amway ile iş kurmak ekstra para kazanmak için düşük maliyetli ve düşük yatırımlı bir yöntemdir ve istediğiniz bu ekstra şey için yarı zamanlı mı, yoksa tam zamanlı mı çalışacağınıza siz karar verirsiniz
EN Starting a business with Amway is a low-cost and low-risk way to earn extra money for that extra thing you want, part-time or full-time - you decide
Turecký | Angličtina |
---|---|
amway | amway |
ekstra | extra |
düşük | low |
maliyetli | cost |
istediğiniz | you want |
şey | thing |
yoksa | or |
tam | full |
siz | you |
karar | decide |
TR Temel güvenilirlik ölçümlerini izlemeye devam edersiniz, ancak ücretli ekstra planlar ve bazı ekstra özellikler almazsınız.
EN You still get to track key reliability metrics, but don’t get some extra features and settings paid plans offer.
TR Ayrıca, eklenti geliştirmenin ihtiyaçlarınıza özel daha fazla özelleştirme ve işlevsellik sunmasını sağlayan güçlü bir API?ye sahiptir.
EN It also has a powerful API, enabling plugin development to provide further customization and functionality specific to your needs.
Turecký | Angličtina |
---|---|
eklenti | plugin |
ihtiyaçlarınıza | to your needs |
özel | specific |
özelleştirme | customization |
işlevsellik | functionality |
sağlayan | provide |
güçlü | powerful |
api | api |
sahiptir | has |
ihtiyaçları | needs |
TR Teknoloji çözümlerimiz ekibinizin performans üstünlüğü sayesinde müşterilere bekledikleri deneyimi sunmasını sağlar.
EN Our technology solutions enable your team to deliver the experience guests expect with a performance edge.
Turecký | Angličtina |
---|---|
teknoloji | technology |
ekibinizin | your team |
performans | performance |
sayesinde | with |
deneyimi | experience |
sağlar | enable |
TR Müvekkile özel yaklaşımlarla harmanlanan sektörel bilgi birikimi, Moroğlu Arseven?in ticari ve stratejik içeren, özel bir hukuki danışmanlık sunmasını sağlar.
EN Our in-depth knowledge of the industrial and manufacturing sectors combined with this client-specific insight enables Moroğlu Arseven to offer tailored legal advice for each client which also includes commercial and strategic elements.
Turecký | Angličtina |
---|---|
bilgi | knowledge |
arseven | arseven |
ticari | commercial |
stratejik | strategic |
hukuki | legal |
TR Zebra sağlık sektörü çözümleri, klinik personelinin barkod ve varlık takibi teknolojilerini kullanarak kaliteli hasta bakımı sunmasını sağlar. Cihazlarımızın bir hastanede nasıl kullanıldığını görün.
EN Zebra healthcare solutions enable clinical staff to deliver quality patient care by utilising barcode and asset tracking technologies. See how our devices are used in a hospital.
Turecký | Angličtina |
---|---|
zebra | zebra |
sağlık | healthcare |
çözümleri | solutions |
klinik | clinical |
barkod | barcode |
varlık | asset |
takibi | tracking |
kaliteli | quality |
hasta | patient |
bakımı | care |
sağlar | enable |
hastanede | hospital |
görün | see |
TR Teknoloji çözümlerimiz ekibinizin performans üstünlüğü sayesinde müşterilere bekledikleri deneyimi sunmasını sağlar.
EN Our technology solutions enable your team to deliver the experience guests expect with a performance edge.
Turecký | Angličtina |
---|---|
teknoloji | technology |
ekibinizin | your team |
performans | performance |
sayesinde | with |
deneyimi | experience |
sağlar | enable |
TR SERP denetleyicimizin benzersiz bir performans sunmasını sağlamak için benzersiz bir veri alma yöntemi kullanıyoruz
EN We employ a unique method of data retrieval to ensure our SERP checker offers unparalleled performance
Turecký | Angličtina |
---|---|
serp | serp |
performans | performance |
veri | data |
yöntemi | method |
TR Bu kod, Analytics'in sitenizde olup bitenleri izlemesini ve bunları sizin için kolay anlaşılır bir şekilde sunmasını sağlar
EN This code allows Analytics to track what happens on your site, presenting it in a way that’s easy for you to digest
Turecký | Angličtina |
---|---|
kod | code |
analytics | analytics |
kolay | easy |
sağlar | allows |
TR Benzersiz gelişmiş sistem mimarisi PanaCast 50'nin, bir bilgisayara bağlı olmadığı durumda bile 7/24 oda doluluk verileri sunmasını sağlar
EN Uniquely advanced system architecture enables PanaCast 50 to deliver room occupancy data 24/7, even when it’s not connected to a computer
TR Bu da Bitcoin gibi diğer sistemlere kıyasla hız, maliyet ve enerji verimliliği gibi konularda gerçek avantajlar sağlar
EN That means real advantages in speed, cost, and energy efficiency versus other systems like Bitcoin
Turecký | Angličtina |
---|---|
bitcoin | bitcoin |
diğer | other |
hız | speed |
maliyet | cost |
enerji | energy |
verimliliği | efficiency |
gerçek | real |
avantajlar | advantages |
TR İşte yararlanabileceğiniz bazı avantajlar:
EN Here are some benefits you can enjoy:
Turecký | Angličtina |
---|---|
bazı | some |
avantajlar | benefits |
TR CBRE’nin deneyimli Proje Yönetimi profesyonellerinden oluşan yerel gücü, 5.000’in üzerinde profesyonelden oluşan küresel ağıyla desteklendiğinde, projeniz için avantajlar sağlar.
EN CBRE’s strong local presence of experienced Project Management professionals, backed by a global network of more than 5,000 professionals, delivers advantage to your project.
Turecký | Angličtina |
---|---|
deneyimli | experienced |
proje | project |
yönetimi | management |
yerel | local |
küresel | global |
sağlar | delivers |
TR Felsefe & Rekabete Dayanan Avantajlar
EN Philosophy & Competitive Advantages
Turecký | Angličtina |
---|---|
avantajlar | advantages |
TR Wildcard SSL sertifikası, bir web sitesini ve sınırsız sayıda alt alanı şifrelemek için çok fonksiyonlu bir dijital imzadır. Esnekliği, uygun maliyetli olması ve yönetim kolaylığı büyük avantajlar sağlar.
EN Wildcard SSL certificate is a multifunctional digital signature to encrypt a website and an unlimited number of subdomains. Its flexibility, cost effectiveness and ease of management provide great advantages.
Turecký | Angličtina |
---|---|
wildcard | wildcard |
ssl | ssl |
sertifikası | certificate |
sınırsız | unlimited |
esnekliği | flexibility |
maliyetli | cost |
yönetim | management |
kolaylığı | ease |
büyük | great |
avantajlar | advantages |
sağlar | provide |
TR Dinamik Kodlar, kampanyalarınız için çok çeşitli ve farklı avantajlar da sunar!
EN Plus, it has plenty of other advantages for your campaigns!
Turecký | Angličtina |
---|---|
farklı | other |
avantajlar | advantages |
kampanyalarını | campaigns |
TR Bu nedenle, lüks süit ve villalarımızda, misafirlerimiz için, otel transferlerinden kahvaltıya uzanan, ayrıcalıklı bir avantajlar paketi hazırladık.
EN That’s why we have devised an exclusive package of benefits for guests in our luxury suites and villas, covering everything from hotel transfers to breakfast.
Turecký | Angličtina |
---|---|
lüks | luxury |
süit | suites |
otel | hotel |
ayrıcalıklı | exclusive |
avantajlar | benefits |
paketi | package |
TR Fırsata günlük konaklama ve bir Zindelik deneyimi ile bağlantılı avantajlar dâhildir
EN The offer includes daily accommodation and benefits linked to a Wellbeing experience
Turecký | Angličtina |
---|---|
günlük | daily |
konaklama | accommodation |
deneyimi | experience |
avantajlar | benefits |
TR Engine Uygulamaları, özel tasarlanmış avantajlar sunan oyun içi entegrasyon ve amaca yönelik uygulamalar topluluğudur
EN Engine Apps is a collection of in-game integration and purpose-built applications that deliver custom-designed benefits
Turecký | Angličtina |
---|---|
engine | engine |
avantajlar | benefits |
oyun | game |
entegrasyon | integration |
ve | and |
amaca | purpose |
TR Şirket, İsviçre, Avrupa ve Birleşik Krallık'taki önde gelen finans ve sigorta kuruluşları ile yakın iş birliği içerisinde tüm ticari operasyonları güvence altına alarak gruba büyük avantajlar sağlamaktadır
EN It provides significant advantages for the group by securing all trades in close collaboration with leading financing institutions and insurances in Switzerland, Europe and United Kingdom
Turecký | Angličtina |
---|---|
avrupa | europe |
birleşik | united |
krallık | kingdom |
yakın | close |
tüm | all |
avantajlar | advantages |
TR Her Amway Serbest Girişimcisine aynı avantajlar sunulmaktadır:
EN Every Amway Business Owner is offered the same benefits:
Turecký | Angličtina |
---|---|
her | every |
amway | amway |
avantajlar | benefits |
TR Yazıcılarınızın Sunduğu Avantajlar
EN Your Printer’s Built-in Advantage
TR Hedefli Avantajlar İttifak İş Ortağı Başarısını Artırır
EN Targeted Benefits Drive Alliance Partner Success
Turecký | Angličtina |
---|---|
avantajlar | benefits |
ortağı | partner |
başarısı | success |
TR Hedeflenen Avantajlar ISV Başarısını Artırıyor
EN Targeted Benefits Drive ISV Success
Turecký | Angličtina |
---|---|
hedeflenen | targeted |
avantajlar | benefits |
başarısı | success |
TR Aktif ezca maddelerinin (API) ufalanması veya topaklarının çözülmesi mikronlaştırma olarak tanımlanır ve çeşitli avantajlar sağlayabilir
EN The comminution or desagglomeration of active pharmaceutical ingredients (API) is called micronization and brings about several advantages
Turecký | Angličtina |
---|---|
aktif | active |
api | api |
veya | or |
çeşitli | several |
avantajlar | advantages |
TR Tüm üyeliklerin içerdiği avantajlar
EN All membership packages include
Turecký | Angličtina |
---|---|
tüm | all |
TR Bu da Bitcoin gibi diğer sistemlere kıyasla hız, maliyet ve enerji verimliliği gibi konularda gerçek avantajlar sağlar
EN That means real advantages in speed, cost, and energy efficiency versus other systems like Bitcoin
Turecký | Angličtina |
---|---|
bitcoin | bitcoin |
diğer | other |
hız | speed |
maliyet | cost |
enerji | energy |
verimliliği | efficiency |
gerçek | real |
avantajlar | advantages |
TR Bu standardın müşteriye sunduğu avantajlar nelerdir?
EN What are the customer benefits of this standard?
Turecký | Angličtina |
---|---|
bu | this |
avantajlar | benefits |
nelerdir | what are |
ın | of |
TR Wildcard SSL sertifikası, bir web sitesini ve sınırsız sayıda alt alanı şifrelemek için çok fonksiyonlu bir dijital imzadır. Esnekliği, uygun maliyetli olması ve yönetim kolaylığı büyük avantajlar sağlar.
EN Wildcard SSL certificate is a multifunctional digital signature to encrypt a website and an unlimited number of subdomains. Its flexibility, cost effectiveness and ease of management provide great advantages.
Turecký | Angličtina |
---|---|
wildcard | wildcard |
ssl | ssl |
sertifikası | certificate |
sınırsız | unlimited |
esnekliği | flexibility |
maliyetli | cost |
yönetim | management |
kolaylığı | ease |
büyük | great |
avantajlar | advantages |
sağlar | provide |
TR 12. Bu fırsat yalnızca yeni rezervasyonlar için geçerlidir ve hâlihazırda var olan Rezervasyonlar veya mevcut diğer promosyon fırsatları veya avantajlar için kullanılmaz ve gruplara uygulanamaz.
EN 12. This offer is valid for new reservations only and cannot be used on existing bookings or with any other current promotional offer or advantages and does not apply to groups.
Turecký | Angličtina |
---|---|
yeni | new |
geçerlidir | valid |
diğer | other |
promosyon | promotional |
avantajlar | advantages |
TR Hedefli Avantajlar İttifak İş Ortağı Başarısını Artırır
EN Targeted Benefits Drive Alliance Partner Success
Turecký | Angličtina |
---|---|
avantajlar | benefits |
ortağı | partner |
başarısı | success |
TR Yazıcılarınızın Sunduğu Avantajlar
EN Your Printer’s Built-in Advantage
TR Özellikler ve avantajlar Kullanım örnekleri Müşteri başarı öyküleri
EN Features and benefits Use cases Customer success
Turecký | Angličtina |
---|---|
ve | and |
avantajlar | benefits |
kullanım | use |
müşteri | customer |
başarı | success |
TR CBRE’nin deneyimli Proje Yönetimi profesyonellerinden oluşan yerel gücü, 5.000’in üzerinde profesyonelden oluşan küresel ağıyla desteklendiğinde, projeniz için avantajlar sağlar.
EN CBRE delivers a market leading Transaction Management service, working with clients across their real estate interests.
Turecký | Angličtina |
---|---|
yönetimi | management |
sağlar | delivers |
TR Ayrıca BAE'de dilediğiniz aracı aylık olarak kiralamak, satın almaya göre çeşitli avantajlar sağlar
EN Besides, renting a car of your choice on monthly-basis in the UAE provides a range of advantages over buying one
Turecký | Angličtina |
---|---|
bae | uae |
aylık | monthly |
kiralamak | renting |
satın | buying |
çeşitli | one |
avantajlar | advantages |
sağlar | provides |
TR Petersberg İklim Diyaloğu, bağlayıcı kararlar almamasına rağmen, tam da bu resmi olmayan karakteri bazı avantajlar sağlıyor
EN Although the Petersberg Climate Dialogue cannot make binding decisions, its informal character actually offers advantages
Turecký | Angličtina |
---|---|
diyaloğu | dialogue |
bağlayıcı | binding |
kararlar | decisions |
rağmen | although |
avantajlar | advantages |
TR Ayrıca medya kuruluşlarının eğitim departmanlarıyla çeşitliliğin sunduğu avantajlar konusunda iletişime geçiyor ve farklı kuruluşlara medyada çeşitlilik eğitimi sunuyoruz.
EN We also talk to training departments in the media about the benefits of diversity and offer media training courses for organizations.
Turecký | Angličtina |
---|---|
ayrıca | also |
avantajlar | benefits |
çeşitlilik | diversity |
sunuyoruz | offer |
ın | of |
kuruluşların | organizations |
TR Gazetecilerin çalışma ortamının dijitalizasyonu artık durdurulamaz ve net avantajlar içeriyor
EN The digitalisation of journalists’ work environment can no longer be stopped and has clear advantages
Turecký | Angličtina |
---|---|
çalışma | work |
artık | no longer |
ve | and |
net | clear |
avantajlar | advantages |
ın | of |
TR Video perakende fiyat?n?n %30'si + Video sat?? fiyat? ile perakende sat?? fiyat? aras?ndaki fark?n %70'i. Yani, video perakende fiyat? 99 ABD Dolar? ise ve video 149 dolara sat?l?rsa, Sat?? Orta?? ?u avantajlar? elde edecektir:
EN 30% base commission of video retail price + 70% of sales price above video retail price. So, if the video retail price is $49 USD and the video is sold for $149 USD, the affiliate will receive $84.7 USD. Here is the calculation in more detail:
Turecký | Angličtina |
---|---|
perakende | retail |
fiyat | price |
yani | so |
ise | if |
elde | receive |
edecektir | will |
TR İngiliz yapısal inceleme şirketi tasarımı inşaat sahalarına taşımak için AutoCAD mobil uygulamasını kullanıyor ve hem iş akışında hem de verimde beklenmedik avantajlar elde ediyor.
EN British surveying firm uses the AutoCAD mobile app to bring design on site and experiences unexpected benefits with workflow and accuracy.
Turecký | Angličtina |
---|---|
autocad | autocad |
mobil | mobile |
uygulamasını | app |
avantajlar | benefits |
TR Phemex: Güvenilir Kripto Ortağınız- Size özel VIP+2 oranlarında avantajlar için hemen katılın!
EN Phemex - Putting our Community first through Trust and Transparency
Turecký | Angličtina |
---|---|
phemex | phemex |
TR İşte bilmediğiniz bazı ek avantajlar.
EN Here are some additional benefits you might not know about.
Turecký | Angličtina |
---|---|
bazı | some |
ek | additional |
avantajlar | benefits |
TR Felsefe & Rekabete Dayanan Avantajlar
EN Philosophy & Competitive Advantages
TR Sıralamak için Ekstra Fırsatları Belirleyin
EN Spot Extra Opportunities to Rank For
Turecký | Angličtina |
---|---|
ekstra | extra |
fırsatları | opportunities |
TR Her bir alan adı için ekstra bilgiler içeren, her bir muhtemel bağlantının değerine sıralamasını kontrol ederek karar verin. Backlinkleri kazanmak için, en iyi potansiyelleri ''Devam Eden'' listesinize taşıyın.
EN Determine the value of each link prospect by checking its rating, which includes additional information for each domain. Move the best prospects to your "In Progress" list to start earning backlinks.
Turecký | Angličtina |
---|---|
ekstra | additional |
bilgiler | information |
bağlantının | link |
kontrol | checking |
kazanmak | earning |
TR Demo bittikten sonra ihtiyaçlarınıza özel ekstra kaynaklarla birlikte bir takip email'i
EN A follow-up email after the demo is over with additional resources specific to your needs
Turecký | Angličtina |
---|---|
demo | demo |
ihtiyaçlarınıza | to your needs |
özel | specific |
ekstra | additional |
kaynaklarla | resources |
takip | follow |
ihtiyaçları | needs |
Zobrazuje sa 50 z 50 prekladov