EN The aim of the Cyprus Turkish Journal of Psychiatry and Psychology, Cyprus, Turkey and in the world, mainly Psychiatry and Psychology, to provide the scientific level of theoretical knowledge and clinical experience to create and promote a forum.
"theoretical knowledge" на английский можно перевести в следующие турецкий слова/фразы:
knowledge | bilgi bilgiler bilgileri bilgilerini bilgisi bilgiye bilgiyi bir bu bunu da daha de destek fazla gibi ile için kolay nasıl olan olarak oluşturmak sadece teknik ve veya ya da yardım çok özel |
EN The aim of the Cyprus Turkish Journal of Psychiatry and Psychology, Cyprus, Turkey and in the world, mainly Psychiatry and Psychology, to provide the scientific level of theoretical knowledge and clinical experience to create and promote a forum.
TR Kıbrıs Türk Psikiyatri ve Psikoloji Dergisi’nin amacı, Kıbrıs Türkiye ve Dünya’da Psikiyatri ve Psikoloji başta olmak üzere kuramsal bilgileri ve klinik deneyimleri bilimsel düzeyde sunmak, yaygınlaştırmak bir forum oluşturmaktır.
английский | турецкий |
---|---|
turkish | türk |
turkey | türkiye |
scientific | bilimsel |
level | düzeyde |
clinical | klinik |
forum | forum |
and | ve |
in the world | dünyada |
a | bir |
to | olmak |
EN If you've been trying to tackle knowledge management inside your company, you've already been put in front of a knowledge base also known as a knowledge management system
TR Şirketinizde bilgi yönetimiyle uğraşmaya çalışıyorsanız, zaten bilgi yönetim sistemi olarak da bilinen bir bilgi tabanının önüne geçmişsinizdir
английский | турецкий |
---|---|
been | ne |
knowledge | bilgi |
base | tabanı |
known | bilinen |
system | sistemi |
management | yönetim |
in | da |
a | bir |
already | zaten |
EN If you've been trying to tackle knowledge management inside your company, you've already been put in front of a knowledge base also known as a knowledge management system
TR Şirketinizde bilgi yönetimiyle uğraşmaya çalışıyorsanız, zaten bilgi yönetim sistemi olarak da bilinen bir bilgi tabanının önüne geçmişsinizdir
английский | турецкий |
---|---|
been | ne |
knowledge | bilgi |
base | tabanı |
known | bilinen |
system | sistemi |
management | yönetim |
in | da |
a | bir |
already | zaten |
EN The subjects handled through the digital communication and social media trainings are integrated around a communication plan, aiming for the participants' both theoretical and technical capacities to be strengthened
TR Dijital iletişim ve sosyal medya eğitiminde ele alınan başlıklar bir iletişim planı etrafında bir araya getirilirken katılımcıların hem teorik, hem de teknik kapasitesinin güçlendirilmesi amaçlanıyor
английский | турецкий |
---|---|
participants | katılımcılar |
technical | teknik |
and | ve |
communication | iletişim |
social | sosyal |
plan | planı |
to | araya |
digital | dijital |
media | medya |
both | de |
EN Instead of theoretical training in the halls, generating information on the real situation in the field, reproducing information by sharing, creating monitoring programs, developing advocacy practices for local policies, and...
TR Salonlarda teorik eğitimler yerine, sahada gerçek durum üzerine, veriden bilgi üretme, bilgiyi paylaşarak çoğaltma, izleme programları oluşturma, çıkan sonuçlara göre yerelin politikalarına yönelik savunuculuk pratikleri geliştirme ve…
английский | турецкий |
---|---|
real | gerçek |
situation | durum |
by | göre |
creating | oluşturma |
monitoring | izleme |
programs | programlar |
developing | geliştirme |
advocacy | savunuculuk |
policies | politikalar |
instead | yerine |
and | ve |
information | bilgi |
EN The number of Bitcoins in circulation is calculated from the theoretical reward defined by the Bitcoin protocol.
TR Dolaşımdaki Bitcoin sayısı, Bitcoin protokolünde tanımlanan teorik ödül üzerinden hesaplanır.
английский | турецкий |
---|---|
calculated | hesaplanır |
defined | tanımlanan |
bitcoin | bitcoin |
reward | ödül |
protocol | protokol |
EN Application seminar with the goal to impart the theoretical background and the function of agitator bead mills.
TR Uygulama Semineri: Hedef, karıştırmalı değirmenlerin teorik temellerini ve işlevini öğretmektir.
английский | турецкий |
---|---|
goal | hedef |
and | ve |
application | uygulama |
EN Please make use of our expertise and join us for one of our users', service or nano seminars. We offer comprehensive training, including instructional materials, which will answer all of your theoretical and practical questions.
TR Yetkinliğimizden yararlanın ve uygulama, servis ve nano seminerlerimizden birini ziyaret edin. Size eğitici dokümanların da dahil olduğu teori ve pratik ile ilgili tüm sorularınızın yanıtlanacağı kapsamlı eğitimler sunarız.
английский | турецкий |
---|---|
offer | sunar |
comprehensive | kapsamlı |
including | dahil |
practical | pratik |
service | servis |
questions | sorular |
make | da |
all | tüm |
and | ve |
EN Investigation of university students' attitudes toward web-based distance education in terms of theoretical and applied courses during the COVID-19 pandemic period
TR COVID-19 PANDEMİSİ SEBEBİ İLE UZAKTAN EĞİTİM GÖREN ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNDE STRES, ANKSİYETE, DEPRESYON VE FİZİKSEL AKTİVİTE DÜZEYLERİNİN İNCELENMESİ
английский | турецкий |
---|---|
and | ve |
EN The subjects handled through the digital communication and social media trainings are integrated around a communication plan, aiming for the participants' both theoretical and technical capacities to be strengthened
TR Dijital iletişim ve sosyal medya eğitiminde ele alınan başlıklar bir iletişim planı etrafında bir araya getirilirken katılımcıların hem teorik, hem de teknik kapasitesinin güçlendirilmesi amaçlanıyor
английский | турецкий |
---|---|
participants | katılımcılar |
technical | teknik |
and | ve |
communication | iletişim |
social | sosyal |
plan | planı |
to | araya |
digital | dijital |
media | medya |
both | de |
EN The number of Bitcoins in circulation is calculated from the theoretical reward defined by the Bitcoin protocol.
TR Dolaşımdaki Bitcoin sayısı, Bitcoin protokolünde tanımlanan teorik ödül üzerinden hesaplanır.
английский | турецкий |
---|---|
calculated | hesaplanır |
defined | tanımlanan |
bitcoin | bitcoin |
reward | ödül |
protocol | protokol |
EN Training: Specialised personnel provide on-site theoretical and practical training in the use of the products used.
TR Eğitim: Konusunda uzman personeli, kullanılan ürünlere ilişkin yerinde gerekli teorik ve pratik eğitimlerini sağlamaktadır.
английский | турецкий |
---|---|
training | eğitim |
personnel | personeli |
products | ürünlere |
and | ve |
practical | pratik |
used | kullanılan |
of | konusunda |
EN Dual vocational training In Germany, craftsmen/craftswomen are trained primarily in what is known as the dual system: it combines theoretical training at a vocational school or college with practical work in a company
TR Dual Eğitim Almanya’da zanaatkârların mesleki eğitimi özellikle dual eğitim sisteminde gerçekleştirilir: Bu ikili sistem, meslek okulundaki kuramsal eğitimle bir işletmedeki pratik çalışmayı kombine eder
английский | турецкий |
---|---|
vocational | mesleki |
system | sistem |
practical | pratik |
work | iş |
a | bir |
training | eğitimi |
EN The dual training programme provides practical training and theoretical foundations in vocational school
TR İkili mesleki eğitim işyerinde pratik bilgiyle meslek okulunda teorik temel bilgileri buluşturuyor
английский | турецкий |
---|---|
practical | pratik |
and | e |
vocational | mesleki |
training | eğitim |
EN While strong AI is still entirely theoretical with no practical examples in use today, that doesn't mean AI researchers aren't also exploring its development
TR Güçlü yapay zeka günümüzde herhangi bir pratik örnekten yoksun bir şekilde hala teori aşamasında olsa da, bu, yapay zeka araştırmacılarının güçlü yapay zekayı geliştirmeyi denemediği anlamına gelmiyor
английский | турецкий |
---|---|
mean | anlamına |
strong | güçlü |
practical | pratik |
researchers | araştırmacılar |
in | da |
today | günümüzde |
its | bu |
with | şekilde |
examples | bir |
use | herhangi |
EN Build technical knowledge on current industry topics: Knovel provides a wide range of essential technical information so that it is easier to develop knowledge in new areas
TR Güncel sektör konularında teknik bilgiler edinmek: Knovel yeni alanlardaki bilginin geliştirilmesini kolaylaştırmak için çok çeşitli temel teknik bilgiler sağlar
английский | турецкий |
---|---|
technical | teknik |
industry | sektör |
topics | konuları |
knovel | knovel |
provides | sağlar |
easier | kolaylaştırmak |
new | yeni |
information | bilgiler |
current | güncel |
of | in |
a | temel |
to | için |
EN With Crisp knowledge management system, you can build a multilingual knowledge center to fit with your customers
TR Crisp bilgi yönetim sistemi ile müşterilerinize uygun çok dilli bir bilgi merkezi oluşturabilirsiniz
английский | турецкий |
---|---|
crisp | crisp |
management | yönetim |
system | sistemi |
center | merkezi |
a | bir |
EN Everything you need to build an internal knowledge base is available within our internal knowledge base software
TR Dahili bir bilgi tabanı oluşturmak için ihtiyacınız olan her şey dahili bilgi tabanı yazılımımızda mevcuttur
английский | турецкий |
---|---|
knowledge | bilgi |
base | tabanı |
internal | dahili |
software | yazılım |
is | oluşturmak |
available | mevcuttur |
you need | ihtiyacınız |
EN Do you find it too difficult and troublesome to create a website? You don't need coding knowledge. Manage your website easily without needing any technical knowledge.
TR Site kurmak zor ve zahmetli bir iş gibi mi geliyor ? Kod bilgisine ihtiyacınız yok. Hiçbir teknik bilgiye ihtiyacınız olmadan , kolayca web sitenizi yönetin.
английский | турецкий |
---|---|
difficult | zor |
manage | yönetin |
technical | teknik |
easily | kolayca |
without | olmadan |
website | web |
need | ihtiyacınız |
and | ve |
a | bir |
EN Build technical knowledge on current industry topics: Knovel provides a wide range of essential technical information so that it is easier to develop knowledge in new areas
TR Güncel sektör konularında teknik bilgiler edinmek: Knovel yeni alanlardaki bilginin geliştirilmesini kolaylaştırmak için çok çeşitli temel teknik bilgiler sağlar
английский | турецкий |
---|---|
technical | teknik |
industry | sektör |
topics | konuları |
knovel | knovel |
provides | sağlar |
easier | kolaylaştırmak |
new | yeni |
information | bilgiler |
current | güncel |
of | in |
a | temel |
to | için |
EN Do you find it too difficult and troublesome to create a website? You don't need coding knowledge. Manage your website easily without needing any technical knowledge.
TR Site kurmak zor ve zahmetli bir iş gibi mi geliyor ? Kod bilgisine ihtiyacınız yok. Hiçbir teknik bilgiye ihtiyacınız olmadan , kolayca web sitenizi yönetin.
английский | турецкий |
---|---|
difficult | zor |
manage | yönetin |
technical | teknik |
easily | kolayca |
without | olmadan |
website | web |
need | ihtiyacınız |
and | ve |
a | bir |
EN With over 20 years of knowledge and expertise in the processing and packaging of coconut beverages, the range of solutions offered includes product development, technical and consumer knowledge, innovative packaging and processing solutions
TR Hindistan cevizi içeceklerinin işlenmesi ve paketlenmesinde 20 yılı aşkın bilgi ve deneyimle sunulan çözümler ürün geliştirme, teknik bilgiler ve tüketici bilgileri, yenilikçi paketleme ve proses çözümlerini içeriyor
английский | турецкий |
---|---|
of | ın |
processing | işlenmesi |
packaging | paketleme |
offered | sunulan |
development | geliştirme |
technical | teknik |
consumer | tüketici |
innovative | yenilikçi |
solutions | çözümler |
product | ürün |
years | yıl |
and | ve |
in | aşkın |
expertise | bilgi |
EN This includes product development, technical knowledge, consumer knowledge, and innovative packaging and processing solutions
TR Bu, ürün gelişimini, teknik bilgiyi, müşteri bilgisini ve yenilikçi paketleme ve işleme çözümlerini içermektedir
английский | турецкий |
---|---|
technical | teknik |
innovative | yenilikçi |
packaging | paketleme |
processing | işleme |
product | ürün |
this | bu |
and | ve |
EN With over 20 years of knowledge and expertise in the processing and packaging of coconut beverages, the range of solutions offered includes product development, technical and consumer knowledge, innovative packaging and processing solutions.
TR Hindistan cevizi içeceklerinin işlenmesi ve paketlenmesinde 20 yılı aşkın bilgi ve deneyimle sunulan çözümler ürün geliştirme, teknik bilgiler ve tüketici bilgileri, yenilikçi paketleme ve işleme çözümlerini içeriyor.
английский | турецкий |
---|---|
of | ın |
packaging | paketleme |
offered | sunulan |
development | geliştirme |
technical | teknik |
consumer | tüketici |
innovative | yenilikçi |
solutions | çözümler |
product | ürün |
years | yıl |
and | ve |
processing | işleme |
in | aşkın |
expertise | bilgi |
EN Everything you need to build an internal knowledge base is available within our internal knowledge base software
TR Dahili bir bilgi tabanı oluşturmak için ihtiyacınız olan her şey dahili bilgi tabanı yazılımımızda mevcuttur
английский | турецкий |
---|---|
knowledge | bilgi |
base | tabanı |
internal | dahili |
software | yazılım |
is | oluşturmak |
available | mevcuttur |
you need | ihtiyacınız |
EN Fully responsive design knowledge base app to make your knowledge article stand out.
TR Cihaza bağlı olarak bilgi makalenizi öne çıkarın
английский | турецкий |
---|---|
knowledge | bilgi |
out | ne |
to | olarak |
EN With Crisp knowledge management system, you can build a multilingual knowledge base to fit with your customers
TR Crisp bilgi yönetim sistemi ile müşterilerinize uygun çok dilli bir bilgi merkezi oluşturabilirsiniz
английский | турецкий |
---|---|
crisp | crisp |
management | yönetim |
system | sistemi |
a | bir |
EN We help researchers to make new discoveries, collaborate with their colleagues and give them the knowledge they need to find funding
TR Araştırmacıların yeni keşifler yapmalarına, meslektaşlarıyla işbirlikleri yapmalarına yardımcı oluruz ve finansman bulmak için ihtiyaç duydukları bilgileri onlara sağlarız
английский | турецкий |
---|---|
new | yeni |
funding | finansman |
help | yardımcı |
researchers | araştırmacılar |
need | ihtiyaç |
and | ve |
give | için |
EN Our goal is to expand the boundaries of knowledge for the benefit of humanity.
TR Hedefimiz insanlık namına bilginin sınırlarını genişletmektir.
английский | турецкий |
---|---|
boundaries | sınırları |
of | ın |
our goal | hedefimiz |
EN SSRN is helping students and professors share research findings prior to publication, ensuring early access to essential knowledge
TR SSRN öğrenciler ve öğretim üyelerinin araştırma sonuçlarını daha yayınlanmadan bulmasına yardımcı olarak elzem bilgilere erken erişim sağlar
английский | турецкий |
---|---|
research | araştırma |
ensuring | sağlar |
early | erken |
access | erişim |
students | öğrenciler |
and | ve |
EN We are giving authors a platform to explain their ideas in their own words, shaping the knowledge they share to fit different types of learning
TR Yazarlara fikirlerini kendi sözcükleriyle açıklamaları için bir platform vererek, paylaştıkları bilgileri farklı öğrenme türlerine uyacak şekilde biçimlendiriyoruz
английский | турецкий |
---|---|
platform | platform |
ideas | fikirlerini |
knowledge | bilgileri |
share | paylaş |
fit | uyacak |
types | türlerine |
the | şekilde |
of | in |
learning | öğrenme |
different | farklı |
EN From digital and print advertising to medical reference books, congress coverage and reprints, we have the knowledge and influential decision makers at our fingertips to get your message noticed.
TR Dijital ve basılı reklamlardan, tıbbi referans kitaplarına, kongre haberleri ve tekrar baskılarına kadar pek çok alanda, mesajınızın duyulabilmesine yardımcı olacak bilgiye ve etkili karar alıcılara sahibiz.
английский | турецкий |
---|---|
digital | dijital |
baskı | |
medical | tıbbi |
reference | referans |
decision | karar |
message | mesaj |
to | kadar |
the | olacak |
and | ve |
books | kitaplar |
we have | sahibiz |
EN Create content that ranks (no expert knowledge required)
TR Sıralanan içerikler oluşturun (uzman bilgisi gerekmez)
английский | турецкий |
---|---|
create | oluşturun |
expert | uzman |
knowledge | bilgisi |
EN Expand your SEO and marketing knowledge with detailed tutorials and case studies.
TR Detaylı konu anlatımları ve vaka incelemeleriyle SEO ve pazarlama bilgilerinizi arttırın.
английский | турецкий |
---|---|
seo | seo |
marketing | pazarlama |
case | vaka |
detailed | detaylı |
with | konu |
and | ve |
EN Interactive training courses guide attendees through a topic and test their knowledge along the way.
TR Etkileşimli eğitim kursları katılımcılara belirli bir konuda rehberlik sağlamakta ve bu esnada bilgilerini sınamaktadır.
английский | турецкий |
---|---|
interactive | etkileşimli |
guide | rehberlik |
attendees | katılımcı |
training | eğitim |
courses | kursları |
through | e |
and | ve |
EN Research data are the foundation on which scientific and medical knowledge is built
TR Araştırma verileri bilimsel ve tıbbi bilginin üstüne inşa edildiği temeli oluşturur
английский | турецкий |
---|---|
data | verileri |
foundation | temeli |
medical | tıbbi |
built | inşa |
research | araştırma |
scientific | bilimsel |
and | ve |
EN Armed with this provisional acceptance of their work, authors can perform the research in the knowledge that the results themselves will not determine the article's publication
TR Çalışmaları bu şekilde koşullu olarak kabul edilen yazarlar, araştırmalarını, makalenin yayınlanmasına etki edecek olan şeyin sonuçların kendisi olmayacağını bilerek yapabilmektedir
английский | турецкий |
---|---|
authors | yazarlar |
this | bu |
will | edecek |
research | araştırmalar |
the | kabul |
EN Our clinical search engine thinks and works the way you do, making it easier to find and apply relevant knowledge.
TR Aynen sizin gibi düşünüp çalışarak ilgili bilgilerin bulunması ve uygulanmasını kolaylaştıran klinik arama motorumuz.
английский | турецкий |
---|---|
clinical | klinik |
relevant | ilgili |
search | arama |
and | ve |
EN Helps radiologists to fine tune their diagnostic skills and increase their knowledge.
TR Radyologların tanı koyma becerilerini geliştirmesine ve bilgilerini artırmasına yardımcı olur.
английский | турецкий |
---|---|
helps | yardımcı olur |
and | ve |
EN Performance management, professional development, skills training and knowledge acquisition tools to help develop and maintain a high-performing team
TR Yüksek performanslı bir ekip kurulması ve devamlılığına yardımcı olmak için Performans yönetimi, profesyonel gelişim, beceri eğitimi ve bilgi edinme araçları
английский | турецкий |
---|---|
management | yönetimi |
development | gelişim |
training | eğitimi |
team | ekip |
high | yüksek |
performance | performans |
tools | araçları |
professional | profesyonel |
and | ve |
help | yardımcı |
to | için |
EN Ensures your staff?s knowledge and skills are reflective of best practices and current evidence
TR Çalışanlarınızın bilgi ve becerilerinin en iyi uygulamaları ve geçerli kanıtları yansıttığından emin olun
английский | турецкий |
---|---|
of | ın |
practices | uygulamalar |
current | geçerli |
are | olun |
and | ve |
best | en |
EN Standardise, measure and document knowledge with over 1,300 evidence-based skills and robust competency management.
TR Elsevier, bakım süreci boyunca güvenilir, otoriter içerikler sağlayan güçlü bir çevrimiçi ürün setiyle hemşireler ve diğer klinisyenlere destek olmaktadır.
английский | турецкий |
---|---|
robust | güçlü |
and | ve |
with | bir |
EN Enables you to quickly translate knowledge into actionable orders.
TR Bilgiyi hızlı bir şekilde eyleme geçirilebilir hale dönüştürmenizi sağlar.
английский | турецкий |
---|---|
enables | sağlar |
knowledge | bilgiyi |
to | bir |
EN Makes it easy to find and apply relevant knowledge
TR İlgili bilgilerin bulunması ve uygulanmasını kolaylaştırır
английский | турецкий |
---|---|
easy | kolaylaştırır |
and | ve |
EN ClinicalKey is the clinical search engine that thinks and works the way you do, making it easier to find and apply relevant knowledge.
TR ClinicalKey, aynen sizin gibi düşünüp çalışarak ilgili bilgilerin bulunması ve uygulanmasını kolaylaştıran klinik bir arama motorudur.
английский | турецкий |
---|---|
clinical | klinik |
relevant | ilgili |
clinicalkey | clinicalkey |
search | arama |
and | ve |
EN Keep pace with the fast growth in knowledge
TR Hızla artan bilgiye ayak uydurun
английский | турецкий |
---|---|
fast | hızla |
knowledge | bilgiye |
EN The clinical search engine that thinks and works the way you do, making it easier to find and apply relevant knowledge.
TR Aynen sizin gibi düşünüp çalışarak ilgili bilgilerin bulunması ve uygulanmasını kolaylaştıran klinik arama motoru.
английский | турецкий |
---|---|
clinical | klinik |
engine | motoru |
relevant | ilgili |
search | arama |
and | ve |
EN Helps radiologists fine tune their diagnostic skills and increase their knowledge.
TR Radyologların tanı koyma becerilerini geliştirmesine ve bilgilerini artırmasına yardımcı olur.
английский | турецкий |
---|---|
helps | yardımcı olur |
and | ve |
EN World-class knowledge when and where you need it
TR İhtiyacınız Olan Yerde ve Zamanda Birinci Sınıf Bilgiler
английский | турецкий |
---|---|
it | olan |
when | zamanda |
class | sınıf |
and | ve |
EN Quickly translate knowledge into actionable orders.
TR Bilgiyi hızla kullanılabilir talimatlar haline getirin.
английский | турецкий |
---|---|
quickly | hızla |
knowledge | bilgiyi |
into | haline |
Показаны переводы 50 из 50