TR Tetra Recart® paketleri ile gıdalar, kamyon başına yüzde 10-20 daha fazla ünite taşınmasına olanak veren hafif, dikdörtgen paketler halinde paketlenebilir
"fazla ünite taşınmasına" în turc poate fi tradus în următoarele Engleză cuvinte/expresii:
TR Tetra Recart® paketleri ile gıdalar, kamyon başına yüzde 10-20 daha fazla ünite taşınmasına olanak veren hafif, dikdörtgen paketler halinde paketlenebilir
EN With Tetra Recart® packages, food can be packed in lightweight, rectangular packages that allow 10-20 percent more units per truck to be transported
turc | Engleză |
---|---|
tetra | tetra |
kamyon | truck |
yüzde | percent |
hafif | lightweight |
TR LabStar laboratuvar değirmeni NETZSCH ince öğütme teknolojisinin en küçük öğütme ünitesidir; bu ünite karşılaştırılabilir ürün makineleri üzerinde kesin bir ölçeklendirmeye izin verir.
EN The laboratory mill LabStar is the smallest grinding unit of NETZSCH-Feinmahltechnik GmbH that enables an exact scale-up to comparable production machines.
turc | Engleză |
---|---|
laboratuvar | laboratory |
netzsch | netzsch |
küçük | smallest |
makineleri | machines |
TR Şemsiye ve baston gibi eşyalar kendi bagajına veya diğer bagajlara hasar verebileceğinden, Corendon Airlines bunların bagajda taşınmasına izin vermemektedir.
EN Corendon Airlines do not allow Umbrellas or walking sticks or other similar items to be packed into your hold luggage, due to the possibility they could damage your own or others baggage.
turc | Engleză |
---|---|
veya | or |
hasar | damage |
corendon | corendon |
airlines | airlines |
TR Akademik üretimin üniversite sınırlarından dışarı taşınmasına ve sivil alanla buluşmasına katkı sunmak, akademi ve sivil toplum örgütleri arasındaki ilişkiyi güçlendirme
EN Through our Academician / Researcher Database, we work for contributing to the transfer of academic productions beyond universities and strengthen the linkage between academia and non-governmental organizations.
turc | Engleză |
---|---|
akademik | academic |
üniversite | universities |
ve | and |
arasındaki | between |
ın | of |
TR Sektör lideri, gerçek bir müşteri deneyimi, bir vizyon değildir. Bir tutkudur. İşleri doğru ürünün, doğru pazara, doğru zamanda taşınmasına bağlı olan müşterilerimiz için bir tutku.
EN True industry-leading customer experience isn?t a vision. It?s a passion. A passion for our customers whose business is dependent on moving the right products to the right market at the right time.
turc | Engleză |
---|---|
sektör | industry |
lideri | leading |
deneyimi | experience |
vizyon | vision |
değildir | isn |
zamanda | time |
olan | is |
müşterilerimiz | our customers |
TR VMware Cloud on AWS, Sterling National Bank’in buluta güvenli biçimde taşınmasına ve bankacılık hizmetlerini bir hizmet işi olarak dönüştürmesine nasıl yardımcı oldu?
EN How VMware Cloud on AWS helped Sterling National Bank securely move to the cloud and transform its banking as a service business
turc | Engleză |
---|---|
vmware | vmware |
bankacılık | banking |
TR Akademik üretimin üniversite sınırlarından dışarı taşınmasına ve sivil alanla buluşmasına katkı sunmak, akademi ve sivil toplum örgütleri arasındaki ilişkiyi güçlendirme
EN Through our Academician / Researcher Database, we work for contributing to the transfer of academic productions beyond universities and strengthen the linkage between academia and non-governmental organizations.
turc | Engleză |
---|---|
akademik | academic |
üniversite | universities |
ve | and |
arasındaki | between |
ın | of |
TR Almanya Avrupa’nın en büyük araştırma ülkesi olarak 2014’te “Avrupa Araştırma Alanı”nın (ERA) daha ileri düzeye taşınmasına yönelik olarak bir strateji belgesi sunan ilk ülke oldu.
EN As Europe’s biggest research nation, in 2014 Germany was the first EU Member State to formulate a strategy for further shaping the European Research Area (ERA).
turc | Engleză |
---|---|
araştırma | research |
alanı | area |
strateji | strategy |
oldu | was |
TR Ahrefs, yalnızca ABD’de <strong>150 milyondan fazla anahtar kelimeyi</strong> (150’den fazla ülke için daha da fazla) izlediğinden, web sitelerinin organik arama trafiğinin isabetli bir resmini çizmek için yeterli kapsama sahibiz.
EN Ahrefs monitors over <strong>150 million keywords</strong> in the US alone (+ more for over 150 countries), so we have enough coverage to paint an accurate picture of websites’ organic search traffic.
turc | Engleză |
---|---|
ahrefs | ahrefs |
abd | us |
strong | strong |
milyondan | million |
organik | organic |
arama | search |
yeterli | enough |
TR Artan talebi karşılamak için daha fazla müşteri hizmetleri temsilcisi tutmazsanız, bu artış ekibinizin birden fazla görevi üstlenmesi ve sorunları aynı anda çözmesi için daha fazla baskı oluşturur
EN Unless you hire more customer service reps to match the rising demand, this uptick puts more pressure on your team to multi-task and resolve problems simultaneously
turc | Engleză |
---|---|
artan | rising |
talebi | demand |
ekibinizin | your team |
sorunları | problems |
TR 50 yıldan fazla bir süredir, dayanıklı mobilite alanında rakipsiz global pazar lideri olduk ve daha fazla kurumun, Zebra’ya dünyadaki diğer tüm üreticilerden daha fazla güvenmesinin nedeni de bu.
EN For over 50 years, we have been the unmatched global leader in rugged mobility and why more organisations trust Zebra more than any other manufacturer in the world.
turc | Engleză |
---|---|
dayanıklı | rugged |
global | global |
lideri | leader |
zebra | zebra |
dünyadaki | in the world |
nedeni | why |
TR 50 yıldan fazla bir süredir, dayanıklı mobilite alanında rakipsiz global pazar lideri olduk ve daha fazla kurumun, Zebra’ya dünyadaki diğer tüm üreticilerden daha fazla güvenmesinin nedeni de bu.
EN For over 50 years, we have been the unmatched global leader in rugged mobility and why more organisations trust Zebra more than any other manufacturer in the world.
turc | Engleză |
---|---|
dayanıklı | rugged |
global | global |
lideri | leader |
zebra | zebra |
dünyadaki | in the world |
nedeni | why |
TR Artan talebi karşılamak için daha fazla müşteri hizmetleri temsilcisi tutmazsanız, bu artış ekibinizin birden fazla görevi üstlenmesi ve sorunları aynı anda çözmesi için daha fazla baskı oluşturur
EN Unless you hire more customer service reps to match the rising demand, this uptick puts more pressure on your team to multi-task and resolve problems simultaneously
TR Ücretli hosting planları size daha fazla seçenek, daha fazla bant genişliği, depolama ve işlem gücü sağlayarak sitenizi daha fazla ziyaretçi, trafik ve veri işlemeye hazırlar.
EN On the other hand, paid hosting plans give you more features, such as a free custom domain, higher bandwidth, and stronger processing power, preparing your website to handle more traffic and data.
TR Araştırmacıların eskisinden çok daha fazla araştırma sonucunu paylaşabilmeleri için daha fazla seçenek bulunuyor
EN There are more options for researchers to share more kinds of research outputs than ever before
turc | Engleză |
---|---|
araştırma | research |
seçenek | options |
TR 2.960'tan fazla akademik dergi, 48.300'den fazla kitap ve pek çok önemli referans çalışmasını keşfedin.Ücretsiz kargo. Minimum sipariş miktarı yok.
EN Discover over 2,960 journals, 48,300 books, and many iconic reference works.Free shipping. No minimum order.
turc | Engleză |
---|---|
dergi | journals |
kitap | books |
referans | reference |
keşfedin | discover |
minimum | minimum |
sipariş | order |
yok | no |
TR ''Semrush kullanarak, takım arkadaşlarım doğru içerik üzerinde ve veriye dayalı şekilde çalışarak çok fazla zaman kazanıyor. Burada yaptığımız her şey veriyle destekleniyor ve aracınız bize daha fazla cephane veriyor.
EN By using Semrush, my team saves a lot of time by working on the right content and in a more data-driven way. Everything we do here is backed up with data, and your tool is giving us more ammunition.
turc | Engleză |
---|---|
semrush | semrush |
takım | team |
ve | and |
şekilde | way |
zaman | time |
burada | here |
yaptığımız | we do |
mı | my |
TR Günümüzün sorunları için hızlı yanıtlar sağlayan 4.000'den fazla konu ve uzmanlar tarafından seçilmiş 51.000'den fazla görüntü.
EN Over 4,000 topics and 51,000 expert-selected images for quick answers to today's challenges.
turc | Engleză |
---|---|
hızlı | quick |
yanıtlar | answers |
görüntü | images |
TR Elsevier bu hizmete 10 milyondan fazla makale ve 7.000'den fazla kitapla katkı sağlamıştır ve gönderilen her yazma eseri, daha önceden yayınlanmış olan 50 milyon akademik içerikle kontrol etmek için bu hizmetten yararlanmaktadır.
EN Elsevier contributed over 10 million articles and more than 7,000 books to this service, and is using it to check each submitted manuscript with over 50 million scholarly content items that have been previously published.
turc | Engleză |
---|---|
elsevier | elsevier |
hizmete | service |
gönderilen | submitted |
TR Bir milyondan fazla işletme halihazırda Foursquare kullanıyor. Listeni yönetmek ve daha fazla müşteri çekmek için kaydol. İşletmeni arayarak işe başla – müşterilerin daha önce kaydetmiş olabilirler!
EN Over a million businesses already use Foursquare. Sign up in order to manage your listing and attract more customers. Start by searching for your business – your customers have probably listed it already!
turc | Engleză |
---|---|
milyondan | million |
foursquare | foursquare |
kullanıyor | use |
çekmek | attract |
başla | start |
TR 300'den fazla widget ve 100'den fazla entegrasyon seçeneğinden dilediğinizi seçin ve İK departmanınızın verimliliğini arttırın
EN Choose from 300+ widgets and 100+ integrations, all designed to improve efficiency within your HR department
turc | Engleză |
---|---|
widget | widgets |
seçin | choose |
verimliliğini | efficiency |
TR Yeni çift hatlı demiryolu tamamlandığında daha fazla tren, Arna ve Bergen arasında daha fazla insanı ve yükü daha hızlı ve daha sık aralıklarla taşıyabilecek.
EN When the new double-track railway is complete, more trains will be able to transport more people and cargo between Arna and Bergen, at faster speeds, and at more frequent intervals.
turc | Engleză |
---|---|
çift | double |
hızlı | faster |
sık | frequent |
insan | people |
TR Park zamanlayıcımızı kullanarak fazla kalmaktan, fazla ödemekten ve ceza almaktan kurtulun.
EN Set our parking timer to help you avoid overstaying, overpaying or getting a ticket.
TR Sonix daha fazla otomasyon ihtiyacını anlar. Sonix API'si sağlamdır ve üretkenliği artırmak ve daha yüksek hacimleri ölçekte işlemek için daha fazla özelleştirmeye olanak tanır.
EN Sonix understands the need for further automation. The Sonix API is robust and allows for further customizations to boost productivity and process higher volumes at scale.
turc | Engleză |
---|---|
sonix | sonix |
otomasyon | automation |
api | api |
artırmak | boost |
ölçekte | at scale |
TR Sonix, önde gelen bulut tabanlı otomatik transkripsiyon yazılım sistemidir. Her yerden, her zaman giriş yapabilen birden fazla kullanıcı için sıfırdan tasarlanmıştır. Ekipler ve birden fazla kullanıcı rolü için mükemmeldir.
EN Sonix is the leading cloud-based automated transcription software system. It has been designed from the ground up for multiple users that can log in from anywhere, at any time. Perfect for teams and multiple user roles.
turc | Engleză |
---|---|
sonix | sonix |
bulut | cloud |
tabanlı | based |
otomatik | automated |
transkripsiyon | transcription |
yazılım | software |
zaman | time |
giriş | log in |
ekipler | teams |
TR Youtube üzerinden yayın yapan herkes, doğal olarak daha fazla izlenilmek, daha fazla abone sayısına ulaşmak istemektedir
EN Everyone who broadcasts on YouTube naturally wants to reach as many subscribers as possible
turc | Engleză |
---|---|
youtube | youtube |
herkes | everyone |
doğal | naturally |
TR Müşteri Katılımı Platformu - KOBİ'ler için 1 Numara - 300.000'den Fazla Şirket Tarafından Kullanılıyor Müşteri Katılımı Platformu - KOBİ'ler için 1 Numara - 300.000'den Fazla Şirket Tarafından Kullanılıyor
EN Customer Engagement Platform - #1 for SMBs - Used by 300 000+ Companies Customer Engagement Platform - #1 for SMBs - Used by 300 000+ Companies
turc | Engleză |
---|---|
müşteri | customer |
platformu | platform |
TR MagicBrowse , bir işletmenin sahip olabileceği en adil haksız avantajdır! Size ziyaretçi ekranınızın bir görünümünü vererek, daha fazla anlaşma yapabilir ve daha fazla destek talebini çözebilirsiniz.
EN MagicBrowse is the fairest unfair advantage a business can have! By giving you a view of your visitor’s screen, you’ll be able to close more deals and resolve more support tickets.
turc | Engleză |
---|---|
size | you |
ziyaretçi | visitor |
yapabilir | can |
destek | support |
TR Bazı özellikler için daha fazla ödeme yapacak mıyım? (örneğin, çok fazla bağlantım varsa CRM
EN Will I pay more for some features? (eg. CRM if I have a lot of contacts)
turc | Engleză |
---|---|
özellikler | features |
ödeme | pay |
yapacak | will |
crm | crm |
varsa | if |
TR 100'den fazla ülke ve 20'den fazla dil için anahtar kelimeleri görüntüleyin ve metinler ekleyin
EN View keywords and ad texts for over 100 countries, and in more than 20 languages
turc | Engleză |
---|---|
dil | languages |
anahtar | keywords |
görüntüleyin | view |
metinler | texts |
TR Eğer web siteniz daha popüler hale geldiği takdirde, daha fazla özelliğe sahip bir paylaşımlı web hosting planına kolaylıkla geçebilir ve daha fazla kaynağa sahip olabilirsiniz
EN If your web site become more popular, you may easily switch to other web hosting plan with more properties and have more sources
turc | Engleză |
---|---|
popüler | popular |
sahip | have |
planı | plan |
TR 1982'de kurulan Symantec, 35'ten fazla ülkede 11.000'den fazla çalışanıyla siber güvenlik endüstrisinde küresel bir lider haline geldi
EN Founded in 1982, Symantec has become a global leader in the cybersecurity industry with over 11,000 employees in more than 35 countries
turc | Engleză |
---|---|
kurulan | founded |
symantec | symantec |
küresel | global |
lider | leader |
TR Rol Tabanlı Erişim Denetimi (RBAC) hakkında daha fazla bilgi edinin » ElastiCache için VPC hakkında daha fazla bilgi edinin »
EN Learn more about Role-based Access Control (RBAC) » Learn more about VPC for ElastiCache »
turc | Engleză |
---|---|
rol | role |
tabanlı | based |
erişim | access |
denetimi | control |
bilgi | learn |
elasticache | elasticache |
vpc | vpc |
TR Daha fazla referanslar görmek ister misiniz?Çok daha fazla müşteri referanslarımız var
EN Want to see more testimonials?We have a lot more customer testimonials
turc | Engleză |
---|---|
müşteri | customer |
TR Daha fazla platform, daha fazla fırsat!
EN More platforms, more opportunities!
turc | Engleză |
---|---|
platform | platforms |
fırsat | opportunities |
TR 2006 yılından bu yana, UNDEF 100'den fazla ülkede toplam 200 milyon ABD Dolarının üzerinde 800'den fazla iki yıllık projeyi desteklemiştir
EN Since 2006, UNDEF has supported more than 800 biennial projects totaling over US$200 million in over 100 countries
turc | Engleză |
---|---|
milyon | million |
abd | us |
TR Program bugüne kadar 80'den fazla ülkede etkisi olan projelere 700'den fazla hibe vermiştir.
EN To date, the programme has awarded over 700 grants to projects with impact in over 80 countries.
turc | Engleză |
---|---|
program | programme |
etkisi | impact |
olan | has |
projelere | projects |
TR Web barındırma, 2022 tarihli HTML5 CSS3 iletişim formumuz, 50'den fazla şablon özellikleri, mavi web sitesi tasarımı ve 40'tan fazla kısa kod ile hızlı yükleme hızı için optimize edilmiştir.
EN Our web hosting, HTML5 CSS3 contact form dated 2022 optimized for the fast loading speed with template features over 50, blue website design, & enormous over 40 shortcodes.
turc | Engleză |
---|---|
barındırma | hosting |
tarihli | dated |
iletişim | contact |
özellikleri | features |
mavi | blue |
yükleme | loading |
TR Daha Fazla Verimlilik, Daha Fazla Mobil Çözüm
EN More Productivity, More Mobility
turc | Engleză |
---|---|
verimlilik | productivity |
mobil | mobility |
TR Tüm bu faktörler sizi, daha az sürede daha fazla siparişi, daha az çalışan ile işleme koymanız için daha fazla baskı altına sokmakta
EN All these factors are putting you under greater pressure to fulfill more orders in less time with fewer long-term employees
turc | Engleză |
---|---|
tüm | all |
faktörler | factors |
sizi | you |
çalışan | employees |
altına | under |
TR Daha fazla büyümek, yeni pazarlara girmek ve çok daha fazla noktaya uçmak için yüzde 100 SunExpress kuruluşu olan SunExpress Deutschland GmbH kuruldu.
EN In order to explore emerging markets and keep the constant growth upright, the 100 percent subsidiary SunExpress Deutschland GmbH is established in 2011.
turc | Engleză |
---|---|
yüzde | percent |
sunexpress | sunexpress |
olan | is |
deutschland | deutschland |
TR Ayrıca 75’ten fazla ülkede 36 milyondan fazla FOREO ürünü sattık
EN We’ve also sold over 36 million FOREO products in 75+ countries
turc | Engleză |
---|---|
milyondan | million |
foreo | foreo |
ürünü | products |
TR Birden fazla markanız varsa veya birden fazla müşteriye hizmet veren bir sosyal medya yöneticisi ya da ajanssanız, artık tüm markalarınızı çalışma alanları aracılığıyla tek bir ekrandan ayrı ayrı yönetebilirsiniz
EN If you have multiple brands or if you're a freelancer or agency with multiple customers, you can now keep everything separate through workspaces
turc | Engleză |
---|---|
veya | or |
artık | now |
ayrı | separate |
varsa | if |
TR Impact Hub İstanbul, fark yaratan girişimcilerin bir araya geldiği, dünyada 100’den fazla merkezde faaliyet gösteren ve 16.000’den fazla üyeye sahip global bir hareketin parçası.
EN Impact Hub Istanbul is formed by a global network of 15,000+ members in 100+ locations that enable collaboration. We unite people from every profession, background and culture with imagination and drive to challenge the status quo.
turc | Engleză |
---|---|
hub | hub |
global | global |
TR Dünyada 100’den fazla merkezde 15.000’den fazla üyesi bulunan global bir ağa erişim
EN Access to a global curated community of over 13,000 members in 80+ locations
turc | Engleză |
---|---|
global | global |
erişim | access |
TR MagicBrowse , bir işletmenin sahip olabileceği en adil haksız avantajdır! Size ziyaretçi ekranınızın bir görünümünü vererek, daha fazla anlaşma yapabilir ve daha fazla destek talebini çözebilirsiniz.
EN MagicBrowse is the fairest unfair advantage a business can have! By giving you a view of your visitor’s screen, you’ll be able to close more deals and resolve more support tickets.
turc | Engleză |
---|---|
size | you |
ziyaretçi | visitor |
yapabilir | can |
destek | support |
TR Bazı özellikler için daha fazla ödeme yapacak mıyım? (örneğin, çok fazla bağlantım varsa CRM
EN Will I pay more for some features? (eg. CRM if I have a lot of contacts)
turc | Engleză |
---|---|
özellikler | features |
ödeme | pay |
yapacak | will |
crm | crm |
varsa | if |
TR Araştırmacıların eskisinden çok daha fazla araştırma sonucunu paylaşabilmeleri için daha fazla seçenek bulunuyor
EN There are more options for researchers to share more kinds of research outputs than ever before
turc | Engleză |
---|---|
araştırma | research |
seçenek | options |
TR 2.960'tan fazla akademik dergi, 48.300'den fazla kitap ve pek çok önemli referans çalışmasını keşfedin.Ücretsiz kargo. Minimum sipariş miktarı yok.
EN Discover over 2,960 journals, 48,300 books, and many iconic reference works.Free shipping. No minimum order.
turc | Engleză |
---|---|
dergi | journals |
kitap | books |
referans | reference |
keşfedin | discover |
minimum | minimum |
sipariş | order |
yok | no |
TR Günümüzün sorunları için hızlı yanıtlar sağlayan 4.000'den fazla konu ve uzmanlar tarafından seçilmiş 51.000'den fazla görüntü.
EN Over 4,000 topics and 51,000 expert-selected images for quick answers to today's challenges.
turc | Engleză |
---|---|
hızlı | quick |
yanıtlar | answers |
görüntü | images |
Se afișează 50 din 50 traduceri