EN Promote efficiency and organisational compliance by centralising the discovery of adverse event information and automating information monitoring and triage in a scalable environment. Learn more about QUOSA PV
EN Promote efficiency and organisational compliance by centralising the discovery of adverse event information and automating information monitoring and triage in a scalable environment. Learn more about QUOSA PV
TR Advers etki bilgilerinin keşfini merkezileştirerek ve bilgi takibi ve triyajı ölçeklendirilebilir bir ortamda otomatikleştirerek verimliliği ve organizasyonel uyumu artırın. QUOSA PV hakkında daha fazla bilgi edinin
Engleză | turc |
---|---|
efficiency | verimliliği |
about | hakkında |
a | bir |
information | bilgi |
EN Can be used as a computer forensic tool and electronic discovery (or e-discovery, eDiscovery) tool.
TR Bir bilgisayar adli aracı ve elektronik keşif (veya e-keşif, e-Keşif) aracı olarak kullanılabilir.
Engleză | turc |
---|---|
computer | bilgisayar |
electronic | elektronik |
discovery | keşif |
tool | aracı |
and | ve |
as | olarak |
or | veya |
a | bir |
EN And because this information is easy to locate, understand, and act on wherever you need it, you will be able to make sound therapy decisions that reduce the chances for preventable adverse events and negative patient outcomes.
TR Ve bu bilgilerin ihtiyaç duyduğunuzda bulunması, anlaşılması ve kullanılması kolay olduğundan, engellenebilir olası yan etkiler ve olumsuz hasta sonuçlarını azaltan güvenilir tedavi kararları alabilirsiniz.
Engleză | turc |
---|---|
information | bilgilerin |
easy | kolay |
negative | olumsuz |
patient | hasta |
outcomes | sonuçları |
on | güvenilir |
this | bu |
and | ve |
need | ihtiyaç |
decisions | kararlar |
EN Custom Reports: compare medications using clinical or product criteria; screen for potential drug interactions or adverse reactions
TR Özel Raporlar: İlaçları klinik kriterleri ya da ürün kriterlerini kullanarak karşılaştırın; potansiyel ilaç etkileşimleri ve olumsuz etkilere karşı tarama yapın
Engleză | turc |
---|---|
reports | raporlar |
compare | karşılaştırın |
clinical | klinik |
potential | potansiyel |
drug | ilaç |
product | ürün |
using | kullanarak |
criteria | kriterleri |
for | karşı |
EN Managing compliance and safety risks as available data increases requires scalable and streamlined adverse event monitoring.
TR Mevcut veriler arttıkça uyum ve güvenlik risklerinin yönetilmesi ölçeklenebilir ve pürüzlerden arındırılmış şekilde advers etki takibi yapılmasını gerektirmektedir.
Engleză | turc |
---|---|
compliance | uyum |
data | veriler |
scalable | ölçeklenebilir |
safety | güvenlik |
and | ve |
EN Achieve pharmacovigilance with less pain with solutions that help you to identify critical patient safety signals and automate the process of capturing and managing adverse drug reaction and safety information.
TR Kritik hasta güvenliği sinyallerini belirlemenize ve advers ilaç reaksiyonları ve güvenlik bilgilerini yakalama ve yönetme sürecini otomatikleştirmenize yardımcı olan çözümlerle farmakovijilansı kolaylaştırın.
Engleză | turc |
---|---|
critical | kritik |
patient | hasta |
of | ın |
managing | yönetme |
information | bilgilerini |
drug | ilaç |
help | yardımcı |
solutions | çözümlerle |
safety | güvenliği |
and | ve |
process | sürecini |
EN Companies active in consumer markets see the need to manage social compliance risks which have an adverse impact on basic human rights of farmers and workers
TR Tüketici pazarlarında faaliyet gösteren şirketler, çiftçilerin ve işçilerin temel insan hakları üzerinde olumsuz etkisi olan sosyal uyum risklerini yönetme ihtiyacının farkındadır
Engleză | turc |
---|---|
consumer | tüketici |
need | ihtiyacı |
social | sosyal |
compliance | uyum |
risks | risklerini |
impact | etkisi |
human | insan |
rights | hakları |
companies | şirketler |
manage | yönetme |
basic | temel |
and | ve |
EN 11.6. By 2030, reduce the adverse per capita environmental impact of cities, including by paying special attention to air quality and municipal and other waste management
TR 11.6. 2030’a kadar hava kalitesine ve belediye atık yönetimi ve diğer atık yönetimlerine özel önem göstererek kentlerin kişi başına düşen olumsuz çevresel etkilerinin azaltılması
Engleză | turc |
---|---|
capita | kişi |
air | hava |
quality | kalitesine |
waste | atık |
management | yönetimi |
environmental | çevresel |
other | diğer |
and | ve |
to | kadar |
the | özel |
EN Consumers can have the assurance that their fashion choices are not contributing to an adverse impact on the environment.
TR Tüketiciler moda tercihlerinin çevreye olumsuz bir etkide bulunmadığından emin olabilirler.
Engleză | turc |
---|---|
consumers | tüketiciler |
fashion | moda |
environment | çevreye |
to | emin |
the | bir |
EN Efficiency of topical and systemic flurbiprofen on pain and edema after impacted third molar surgery and comparison of gastrointestinal adverse effects
TR Topikal ve sistemik flurbiprofenin gömülü üçüncü molar cerrahisi sonrası ağrı ve ödem üzerine etkilerinin ve gastrointestinal yan etkilerinin karşılaştırılması
Engleză | turc |
---|---|
and | ve |
third | üçüncü |
on | üzerine |
EN Companies active in consumer markets see the need to manage social compliance risks which have an adverse impact on basic human rights of farmers and workers
TR Tüketici pazarlarında faaliyet gösteren şirketler, çiftçilerin ve işçilerin temel insan hakları üzerinde olumsuz etkisi olan sosyal uyum risklerini yönetme ihtiyacının farkındadır
Engleză | turc |
---|---|
consumer | tüketici |
need | ihtiyacı |
social | sosyal |
compliance | uyum |
risks | risklerini |
impact | etkisi |
human | insan |
rights | hakları |
companies | şirketler |
manage | yönetme |
basic | temel |
and | ve |
EN As Unidef, we are able to apply our experience and expertise to technical challenges even when working under adverse conditions, and the only thing for the end user to do is to inform us of the solution that will best meet its needs.
TR İdeal olmayan koşullarda çalıştığımızda, Unidef olarak, teknik zorlukları; tecrübemiz ve uzmanlığımızla göğüslüyoruz; son kullanıcıya ise sadece, gereksinimlerini karşılayacak optimum çözüme yönelik seçimleri yapmak kalıyor.
Engleză | turc |
---|---|
unidef | unidef |
technical | teknik |
conditions | koşullarda |
solution | çözüme |
user | kullanıcı |
and | ve |
end | son |
challenges | zorlukları |
its | ya |
the | ise |
EN If you are looking for a strong car to withstand adverse situations along with providing comfort to the travelers, rent a Hyundai car in Dubai at OneClickDrive.
TR Yolculara konfor sağlamanın yanı sıra olumsuz durumlara dayanacak güçlü bir araba arıyorsanız, OneClickDrive'dan Dubai'de bir Hyundai aracı kiralayın.
Engleză | turc |
---|---|
comfort | konfor |
hyundai | hyundai |
strong | güçlü |
if you are looking | arıyorsanız |
car | araba |
the | aracı |
a | bir |
EN Knovel offers mobile capabilities and integrations with leading engineering software, applications and engineering information discovery platforms.
TR Knovel mobil özellikler, önde gelen mühendislik yazılımları ve uygulamaları ve mühendislik bilgisi bulma platformları ile entegrasyon imkanı sağlar.
Engleză | turc |
---|---|
knovel | knovel |
offers | sağlar |
mobile | mobil |
information | bilgisi |
platforms | platformlar |
capabilities | özellikler |
software | yazılımları |
engineering | mühendislik |
and | ve |
with | ile |
applications | uygulamalar |
EN Research Elements provides a collection of peer reviewed open access journals that make data, software, materials, and methods available for further discovery, reuse, and citation
TR Araştırma Unsurları veriler, yazılımlar, materyaller ve yöntemlerin bulunmaları, yeniden kullanılmaları ve alıntılanmalarını sağlayan hakem denetimli açık erişimli dergilerin bir koleksiyonudur
Engleză | turc |
---|---|
research | araştırma |
access | erişimli |
data | veriler |
software | yazılımlar |
open | açık |
and | ve |
a | bir |
EN No, The aim of CHORUS is to widen access, compliance, discovery and preservation of peer reviewed article. Anyone located in any country can freely access the content.
TR Hayır, CHORUS'un amacı hakem denetimli dergilerin erişimi, uyumu, keşfedilmesi ve korunmasını artırmaktır. Herhangi bir ülkedeki herhangi bir kişi içeriklere serbestçe erişebilir.
Engleză | turc |
---|---|
content | içeriklere |
access | erişimi |
and | ve |
article | bir |
any | herhangi |
anyone | kişi |
EN Our data enables discovery of great growth opportunities, while workflow and tracking solutions help users run experiments continuously and more accurately measure results.
TR Verilerimiz, büyük gelişme imkanları sunarken, iş akışı ve izleme çözümleri kullanıcıların sürekli olarak deneyler gerçekleştirmesine ve daha doğru sonuçlar elde etmesine imkan sağlar.
Engleză | turc |
---|---|
tracking | izleme |
continuously | sürekli |
solutions | çözümleri |
more | daha |
great | büyük |
and | ve |
users | kullanıcılar |
EN More features for smooth discovery and removal of potentially dangerous backlinks
TR Potansiyel olarak tehlikeli backlinklerin sorunsuz keşfi ve kaldırılması için daha fazla özellik
Engleză | turc |
---|---|
smooth | sorunsuz |
dangerous | tehlikeli |
features | özellik |
and | ve |
for | için |
of | in |
potentially | potansiyel olarak |
EN Based on the location that you choose for your tracking campaign, the Competitors Discovery feature will show you which local competitors are ranking in Google’s top 100 results for the same keywords that you are targeting.
TR İzleme kampanyanız için seçtiğiniz konuma bağlı olarak, Rakipleri Keşfetme özelliği hedeflediğiniz aynı anahtar kelimeler için hangi yerel rakiplerin Google'ın top 100 sonuçlarında sıralandığını gösterecek.
Engleză | turc |
---|---|
you choose | seçtiğiniz |
feature | özelliği |
local | yerel |
keywords | anahtar |
competitors | rakiplerin |
location | konuma |
the | aynı |
which | hangi |
for | için |
EN Make data-driven drug discovery and development decisions and streamline literature monitoring for pharmacovigilance
TR Verilere dayalı ilaç keşif ve geliştirme kararları alın ve farmakovijilans için literatür takibindeki pürüzleri ortadan kaldırın
Engleză | turc |
---|---|
discovery | keşif |
development | geliştirme |
literature | literatür |
data | verilere |
drug | ilaç |
and | ve |
for | için |
decisions | kararlar |
EN Realise the potential of data-driven drug discovery and development with solutions that help you to increase research efficiency and ensure a thriving R&D pipeline.
TR Araştırma verimliliğini artırmanıza ve kuvvetli bir Ar-Ge süreci sağlamanıza yardımcı olan çözümlerle veri destekli ilaç keşif ve geliştirmesinin potansiyelinden yararlanın.
Engleză | turc |
---|---|
discovery | keşif |
increase | artırmanıza |
research | araştırma |
efficiency | verimliliğini |
solutions | çözümlerle |
data | veri |
drug | ilaç |
and | ve |
help | yardımcı |
EN Drive successful early drug discovery by providing chemists with the shortest path to relevant literature, patent information, valid compound properties and experimental procedures.Learn more about Reaxys
TR Kimyacılara ilgili literatüre, hasta bilgilerine, geçerli bileşik özelliklerine ve deneysel prosedürlere en kestirme yolu sağlayarak başarılı erken ilaç keşifleri yapılmasına destek olun.Reaxys hakkında daha fazla bilgi edinin
Engleză | turc |
---|---|
early | erken |
path | yolu |
valid | geçerli |
by providing | sağlayarak |
successful | başarılı |
drug | ilaç |
about | hakkında |
information | bilgi |
EN Uncover drug-disease relationships and drug-drug interactions by increasing the discovery of biomedical evidence and providing comprehensive relevant, up-to-date biomedical information. Learn more about Embase
TR Biyomedikal kanıtların keşfini artırarak ve kapsamlı, ilgili, güncel biyomedikal bilgiler sağlayarak ilaç-hastalık ilişkilerini ve ilaç-ilaç etkileşimlerini ortaya çıkarın. Embase hakkında daha fazla bilgi edinin
Engleză | turc |
---|---|
of | ın |
up-to-date | güncel |
comprehensive | kapsamlı |
about | hakkında |
information | bilgi |
EN Thousands of researchers and other pharma R&D professionals working in drug discovery, development and pharmacovigilance rely on our solutions. We serve:
TR İlaç keşif, geliştirme ve farmakovijilans alanlarında çalışan binlerce araştırmacı ve Ar-Ge uzmanı yenilikçi çözümlerimize güvenmektedir. Kime hizmet ediyoruz:
Engleză | turc |
---|---|
discovery | keşif |
development | geliştirme |
serve | hizmet |
and | ve |
EN Unlock tag timeline and advanced discovery charts.
TR Etiket zaman çizelgesini ve ileri düzeyde keşif grafiklerini aç.
Engleză | turc |
---|---|
tag | etiket |
and | ve |
advanced | ileri |
discovery | keşif |
EN Level up your discovery and be the first to try out all the latest features with early access.
TR Keşfini yükselt ve erken erişimle en yeni özellikleri ilk deneyen ol.
Engleză | turc |
---|---|
features | özellikleri |
early | erken |
latest | en |
first | ilk |
and | ve |
EN Motor1 welcomes new Land Rover Discovery crew car by Garage Italia
TR Motorsport Network, Hammer Price'ı satın aldı
EN Recognisable at a glance, this Discovery will be the production vehicle for our Italian video team. It's even got a drone launch pad!
TR Bu satın alma, Motorsport Network Driven Lifestyle bölümüne müzayede izleme özelliği getiriyor.
Engleză | turc |
---|---|
this | bu |
EN Daily numbers (raw values) may periodically rise or drop as a result of the randomness of block discovery : even with a hashing power constant, the number of blocks mined can vary in day
TR Günlük sayılar (ham değerler), blok keşfinin rastlantısallığı nedeniyle periyodik olarak yükselebilir veya düşebilir: işlemci gücü sabitiyle bile bir günde çıkarılan blok sayısı eğişkenlik gösterebilir
Engleză | turc |
---|---|
raw | ham |
power | gücü |
block | blok |
daily | günlük |
or | veya |
even | bir |
EN Our climate and the quality of the air we breathe depend on it. Throughout history, it has served a primary role in trade and commerce, exploration and discovery.
TR İklimimiz ve soluduğumuz havanın kalitesi buna bağlı. Tarih boyunca alışveriş ve ticarette, araştırma ve keşifte birincil bir rol oynadı.
Engleză | turc |
---|---|
history | tarih |
primary | birincil |
role | rol |
depend | bağlı |
and | ve |
quality | kalitesi |
a | bir |
EN While that made the world smaller for him, it was his discovery of the Internet that truly opened his eyes to the possibilities
TR Bu onun için dünyayı daha küçük hale getirirken,gerçek manada olabileceklere gözünü açan İnternetin keşfi olmuştur
Engleză | turc |
---|---|
of | in |
that | gerçek |
smaller | daha küçük |
world | dünyayı |
EN Sonix allows you to make notes right in the online transcript so you can annotate certain parts of the transcript for easy discovery at a later date
TR Sonix, daha sonraki bir tarihte kolay keşif için transkriptin belirli bölümlerine açıklama ekleyebilmeniz için doğrudan çevrimiçi transkriptte not almanızı sağlar
Engleză | turc |
---|---|
sonix | sonix |
allows | sağlar |
easy | kolay |
discovery | keşif |
online | çevrimiçi |
of | in |
right | doğrudan |
a | sonraki |
EN Our accurate transcripts are easily searchable and highlightable. In addition, you can embed these transcripts to your website to improve searchability and discovery by your readers / listeners.
TR Doğru transkriptlerimiz kolayca aranabilir ve vurgulanabilir. Ayrıca, okuyucularınız/dinleyicileriniz tarafından aranabilirliği ve keşfi geliştirmek için bu transkriptleri web sitenize yerleştirebilirsiniz.
Engleză | turc |
---|---|
transcripts | transkriptleri |
easily | kolayca |
searchable | aranabilir |
website | web |
readers | okuyucular |
these | bu |
by | tarafından |
and | ve |
improve | geliştirmek |
to | ayrıca |
EN DigiCert, DigiCert Certification Utility, offers a number of tools, including SSL Discovery Tool and other offerings that help simplify and automate the core functions of the certificate lifecycle management process
TR DigiCert, DigiCert Sertifika Yardımcı Programı, SSL Keşif Aracı ve sertifika yaşam döngüsü yönetim sürecinin temel işlevlerini basitleştirmeye ve otomatikleştirmeye yardımcı olan diğer teklifler dahil olmak üzere bir dizi araç sunar
Engleză | turc |
---|---|
ssl | ssl |
discovery | keşif |
other | diğer |
management | yönetim |
digicert | digicert |
number | dizi |
and | ve |
offers | sunar |
that | yaşam |
including | dahil |
certificate | sertifika |
help | yardımcı |
process | sürecinin |
EN Complimentary access to the Discovery Club for children ages 5-11 from 10:00 am to 1:00 pm or supervised game room from 2:00 pm to 5:00 pm
TR 5-11 yaş arası çocuklar için 10.00 - 23.00 arasında Keşif Kulübü’ne veya 14.00 ile 17.00 arasında yetişkin gözetiminde oyun odasına ücretsiz erişim
Engleză | turc |
---|---|
access | erişim |
discovery | keşif |
game | oyun |
room | odası |
complimentary | ücretsiz |
children | çocuklar |
or | veya |
to | arası |
EN Fast-track drug discovery Accelerate structure-based drug design with instant access to virtually unlimited computing resources
TR İlaç keşfini hızlandırın Neredeyse sınırsız bilişim kaynağına anında erişim olanağıyla yapı tabanlı ilaç tasarımını hızlandırın
Engleză | turc |
---|---|
instant | anında |
access | erişim |
virtually | neredeyse |
unlimited | sınırsız |
based | tabanlı |
drug | ilaç |
EN Enable discovery in research computing and higher education with access to virtually unlimited scale and elasticity in the cloud.
TR Bulutta neredeyse sınırsız ölçek ve esnekliğe erişim olanağı ile araştırma bilişiminde ve yükseköğretimde keşfi mümkün kılın.
Engleză | turc |
---|---|
enable | mümkün |
research | araştırma |
higher | yüksek |
access | erişim |
virtually | neredeyse |
unlimited | sınırsız |
scale | ölçek |
and | ve |
to | e |
in the cloud | bulutta |
with | ile |
EN Complimentary access to the Discovery Club for children ages 5-11 from 10:00 am to 1:00 pm or supervised game room from 2:00 pm to 5:00 pm
TR 5-11 yaş arası çocuklar için 10.00 - 23.00 arasında Keşif Kulübü’ne veya 14.00 ile 17.00 arasında yetişkin gözetiminde oyun odasına ücretsiz erişim
Engleză | turc |
---|---|
access | erişim |
discovery | keşif |
game | oyun |
room | odası |
complimentary | ücretsiz |
children | çocuklar |
or | veya |
to | arası |
EN Complimentary access to the Discovery Club for children ages 5-11 from 10:00 am to 1:00 pm or supervised game room from 2:00 pm to 5:00 pm
TR 5-11 yaş arası çocuklar için 10.00 - 23.00 arasında Keşif Kulübü’ne veya 14.00 ile 17.00 arasında yetişkin gözetiminde oyun odasına ücretsiz erişim
Engleză | turc |
---|---|
access | erişim |
discovery | keşif |
game | oyun |
room | odası |
complimentary | ücretsiz |
children | çocuklar |
or | veya |
to | arası |
EN Our vision is an experience from discovery and search to arriving at the destination that is painless and easy
TR Bizim vizyonumuz keşif ve aramadan varış yerine ulaşana kadar sorunsuz ve kolay bir deneyim yaşatmaktır
Engleză | turc |
---|---|
discovery | keşif |
our vision | vizyonumuz |
experience | deneyim |
easy | kolay |
and | ve |
to | kadar |
the | bir |
EN Knovel offers mobile capabilities and integrations with leading engineering software, applications and engineering information discovery platforms.
TR Knovel mobil özellikler, önde gelen mühendislik yazılımları ve uygulamaları ve mühendislik bilgisi bulma platformları ile entegrasyon imkanı sağlar.
Engleză | turc |
---|---|
knovel | knovel |
offers | sağlar |
mobile | mobil |
information | bilgisi |
platforms | platformlar |
capabilities | özellikler |
software | yazılımları |
engineering | mühendislik |
and | ve |
with | ile |
applications | uygulamalar |
EN No, The aim of CHORUS is to widen access, compliance, discovery and preservation of peer reviewed article. Anyone located in any country can freely access the content.
TR Hayır, CHORUS'un amacı hakem denetimli dergilerin erişimi, uyumu, keşfedilmesi ve korunmasını artırmaktır. Herhangi bir ülkedeki herhangi bir kişi içeriklere serbestçe erişebilir.
Engleză | turc |
---|---|
content | içeriklere |
access | erişimi |
and | ve |
article | bir |
any | herhangi |
anyone | kişi |
EN Fast-track drug discovery Accelerate structure-based drug design with instant access to virtually unlimited computing resources
TR İlaç keşfini hızlandırın Neredeyse sınırsız bilişim kaynağına anında erişim olanağıyla yapı tabanlı ilaç tasarımını hızlandırın
Engleză | turc |
---|---|
instant | anında |
access | erişim |
virtually | neredeyse |
unlimited | sınırsız |
based | tabanlı |
drug | ilaç |
EN Enable discovery in research computing and higher education with access to virtually unlimited scale and elasticity in the cloud.
TR Bulutta neredeyse sınırsız ölçek ve esnekliğe erişim olanağı ile araştırma bilişiminde ve yükseköğretimde keşfi mümkün kılın.
Engleză | turc |
---|---|
enable | mümkün |
research | araştırma |
higher | yüksek |
access | erişim |
virtually | neredeyse |
unlimited | sınırsız |
scale | ölçek |
and | ve |
to | e |
in the cloud | bulutta |
with | ile |
EN DigiCert, DigiCert Certification Utility, offers a number of tools, including SSL Discovery Tool and other offerings that help simplify and automate the core functions of the certificate lifecycle management process
TR DigiCert, DigiCert Sertifika Yardımcı Programı, SSL Keşif Aracı ve sertifika yaşam döngüsü yönetim sürecinin temel işlevlerini basitleştirmeye ve otomatikleştirmeye yardımcı olan diğer teklifler dahil olmak üzere bir dizi araç sunar
Engleză | turc |
---|---|
ssl | ssl |
discovery | keşif |
other | diğer |
management | yönetim |
digicert | digicert |
number | dizi |
and | ve |
offers | sunar |
that | yaşam |
including | dahil |
certificate | sertifika |
help | yardımcı |
process | sürecinin |
EN Complimentary access to the Discovery Club for children ages 5-11 from 10:00 am to 1:00 pm or supervised game room from 2:00 pm to 5:00 pm
TR 5-11 yaş arası çocuklar için 10.00 - 23.00 arasında Keşif Kulübü’ne veya 14.00 ile 17.00 arasında yetişkin gözetiminde oyun odasına ücretsiz erişim
Engleză | turc |
---|---|
access | erişim |
discovery | keşif |
game | oyun |
room | odası |
complimentary | ücretsiz |
children | çocuklar |
or | veya |
to | arası |
EN Complimentary access to the Discovery Club for children ages 5-11 from 10:00 am to 1:00 pm or supervised game room from 2:00 pm to 5:00 pm
TR 5-11 yaş arası çocuklar için 10.00 - 23.00 arasında Keşif Kulübü’ne veya 14.00 ile 17.00 arasında yetişkin gözetiminde oyun odasına ücretsiz erişim
Engleză | turc |
---|---|
access | erişim |
discovery | keşif |
game | oyun |
room | odası |
complimentary | ücretsiz |
children | çocuklar |
or | veya |
to | arası |
EN Complimentary access to the Discovery Club for children ages 5-11 from 10:00 am to 1:00 pm or supervised game room from 2:00 pm to 5:00 pm
TR 5-11 yaş arası çocuklar için 10.00 - 23.00 arasında Keşif Kulübü’ne veya 14.00 ile 17.00 arasında yetişkin gözetiminde oyun odasına ücretsiz erişim
Engleză | turc |
---|---|
access | erişim |
discovery | keşif |
game | oyun |
room | odası |
complimentary | ücretsiz |
children | çocuklar |
or | veya |
to | arası |
EN Complimentary access to the Discovery Club for children ages 5-11 from 10:00 am to 1:00 pm or supervised game room from 2:00 pm to 5:00 pm
TR 5-11 yaş arası çocuklar için 10.00 - 23.00 arasında Keşif Kulübü’ne veya 14.00 ile 17.00 arasında yetişkin gözetiminde oyun odasına ücretsiz erişim
Engleză | turc |
---|---|
access | erişim |
discovery | keşif |
game | oyun |
room | odası |
complimentary | ücretsiz |
children | çocuklar |
or | veya |
to | arası |
EN Complimentary access to the Discovery Club for children ages 5-11 from 10:00 am to 1:00 pm or supervised game room from 2:00 pm to 5:00 pm
TR 5-11 yaş arası çocuklar için 10.00 - 23.00 arasında Keşif Kulübü’ne veya 14.00 ile 17.00 arasında yetişkin gözetiminde oyun odasına ücretsiz erişim
Engleză | turc |
---|---|
access | erişim |
discovery | keşif |
game | oyun |
room | odası |
complimentary | ücretsiz |
children | çocuklar |
or | veya |
to | arası |
Se afișează 50 din 50 traduceri