EN Step One, Identifying the Model: First, we get together and identify the training topic we need to get one step closer to the change we want to create.
"closer together" în Engleză poate fi tradus în următoarele turc cuvinte/expresii:
EN Step One, Identifying the Model: First, we get together and identify the training topic we need to get one step closer to the change we want to create.
TR İkinci Adım, Ölçü Alma: Ardından “Biçilmiş Kaftan” Ismarlama Eğitim Programı’na ait başvuru formunu eksiksiz, net ve açıklayıcı bir şekilde doldurup başvurumuzu yapıyoruz.
Engleză | turc |
---|---|
step | adım |
training | eğitim |
to | e |
and | ve |
EN Step One, Identifying the Model: First, we get together and identify the training topic we need to get one step closer to the change we want to create.
TR İkinci Adım, Ölçü Alma: Ardından “Biçilmiş Kaftan” Ismarlama Eğitim Programı’na ait başvuru formunu eksiksiz, net ve açıklayıcı bir şekilde doldurup başvurumuzu yapıyoruz.
Engleză | turc |
---|---|
step | adım |
training | eğitim |
to | e |
and | ve |
EN East and West Germans had to come closer together
TR Doğulu ve Batılı Almanların önce yakınlaşması gerekti
Engleză | turc |
---|---|
and | ve |
west | batı |
germans | almanlar |
EN Perhaps it sounds strange, but the dpa workforce has moved much closer together during the crisis.
TR Kulağa garip gelecek belki ama dpa çalışanlarının kriz döneminde birbirlerine çok daha yakınlaştığına inanıyorum.
Engleză | turc |
---|---|
perhaps | belki |
dpa | dpa |
crisis | kriz |
but | ama |
EN CSOs can come together by getting associated in networks/platforms, and build up partnerships with other organizations for acting together with regard to some specific topics in accordance with their fields of activity
TR STÖ’ler ağlar/platformlar içerisinde örgütlenerek ortak amaçlar etrafında birleşebilir, çalışma alanlarıyla ilgili belirli konularda diğer örgütlerle ortaklık kurabilir ve ortak çalışma yürütebilirler
Engleză | turc |
---|---|
networks | ağlar |
platforms | platformlar |
other | diğer |
topics | konularda |
for | amaçlar |
and | ve |
in | içerisinde |
to | belirli |
EN We will go into the matter together and go out together.
TR Meselenin içine birlikte girip, birlikte çıkacağız.
Engleză | turc |
---|---|
together | birlikte |
into | içine |
EN The cooperative is an enterprise where volunteers come together and work together in line with economic, social, and cultural needs, and there are 7 universal principles of cooperatives.
TR Kooperatifler temel olarak, gönüllü kişilerin bir araya gelerek, ekonomik, sosyal ve kültürel ihtiyaçlar doğrultusunda birlikte çalıştıkları işletmelerdir ve kooperatifçiliğin 7 evrensel ilkesi bulunmaktadır.
Engleză | turc |
---|---|
economic | ekonomik |
social | sosyal |
cultural | kültürel |
needs | ihtiyaç |
universal | evrensel |
and | ve |
work | iş |
of | in |
EN We draw our strength from being together and elevating each other because WE are Stronger Together.
TR Biz gücümüzü beraber olmaktan, birbirimizi yüceltmekten alıyoruz çünkü BİZ Birlikte Güçlüyüz.
Engleză | turc |
---|---|
strength | güç |
because | çünkü |
we | biz |
together | birlikte |
EN CSOs can come together by getting associated in networks/platforms, and build up partnerships with other organizations for acting together with regard to some specific topics in accordance with their fields of activity
TR STÖ’ler ağlar/platformlar içerisinde örgütlenerek ortak amaçlar etrafında birleşebilir, çalışma alanlarıyla ilgili belirli konularda diğer örgütlerle ortaklık kurabilir ve ortak çalışma yürütebilirler
Engleză | turc |
---|---|
networks | ağlar |
platforms | platformlar |
other | diğer |
topics | konularda |
for | amaçlar |
and | ve |
in | içerisinde |
to | belirli |
EN Dear Phemexers, The friends who trade crypto together, stay together! Here at Phemex we are all about the good times, so here’s extra rewards on us. Invite your friends and earn up to $100 just b……
TR Değerli kullanıcılarımız, Phemex TR mobil uygulamamızı hayata geçirdiğimizi sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz. Hiç olmadığı kadar düşük ücretlerle kripto satın alımı……
EN The Play Together feature will no longer be available. You will not be able to start a Play Together session from Party screen. You can continue creating parties, and talking to your friends through the Party.
TR Birlikte Oynama özelliği artık kullanılamayacak. Grup ekranından bir Birlikte Oynama oturumunu başlatamayacaksınız. Grup oluşturmaya ve Grup üzerinden arkadaşlarınızla konuşmaya devam edebilirsiniz.
EN The output may be customized by passing one or more of the following constants bitwise values summed together in the optional flags parameter. One can also combine the respective constants or bitwise values together with the bitwise or operator.
TR İsteğe bağlı bu bağımsız değişkende aşağıdaki sabitlerin bitsel değerlerinin toplamı belirtilerek işlevin çıktısı özelleştirilebilir. Bu sabitleri veya bitsel değerlerini bitsel VEYA işleci ile birleştirerek belirtebilirsiniz.
EN Cloudflare Workers lets developers deploy serverless code written in JavaScript, Rust, C, and C++ to Cloudflare's edge, closer to the end user.
TR Cloudflare Workers, geliştiricilerin JavaScript, Rust, C ve C++ dillerinde yazılmış sunucusuz kodları, son kullanıcıya daha yakın bir şekilde Cloudflare'in edge'ine dağıtmasına olanak tanır.
Engleză | turc |
---|---|
serverless | sunucusuz |
javascript | javascript |
c | c |
cloudflare | cloudflare |
written | yazılmış |
code | kodları |
in | da |
user | kullanıcı |
closer | daha yakın |
and | ve |
the | şekilde |
end | son |
EN Take a closer look at your competitors’ Google Ads campaigns to gain even more great insights. Discover which subdomains your competitors are directing their paid traffic to the most
TR Daha iyi içgörüler almak için rakiplerinizin Google Ads kampanyalarına daha yakından bakın. Rakiplerinizin, ücretli trafiğini en çok hangi alt domainlere yönlendirdiğini keşfedin
Engleză | turc |
---|---|
take | almak |
insights | içgörüler |
discover | keşfedin |
traffic | trafiğini |
ads | ads |
paid | ücretli |
their | in |
most | en |
campaigns | kampanyalar |
to | için |
more | daha |
at | iyi |
EN That said, many of them have a human-readable version of the contents at the opening, and if you want greater detail then please do have a closer look.
TR Ancak, bunların büyük çoğunluğu başlangıçtaki içeriğin kolay anlaşılabilir bir biçimidir ve daha fazla ayrıntı istersen, lütfen daha yakından incele.
Engleză | turc |
---|---|
greater | daha fazla |
and | ve |
please | lütfen |
of | in |
a | bir |
the | ancak |
EN Let?s take a closer look at the key features of a website traffic estimator and how they will allow you to analyze your resource
TR Bir web sitesi trafik tahmincisinin temel özelliklerine ve kaynağınızı analiz etmenize nasıl izin vereceklerine daha yakından bakalım
Engleză | turc |
---|---|
traffic | trafik |
analyze | analiz |
you | etmenize |
a | bir |
and | ve |
how | nasıl |
EN Trademark registration for Cyberquad-branded apparel suggests the all-electric ATV is inching closer to production.
TR Amerikan marka, memleketinde Nissan'la özdeşleşen ismin haklarını satın aldı.
Engleză | turc |
---|---|
to | marka |
EN Also this cooperation model that come forward to support and extend power of localization plays an effective role in establishing a closer bridge between host community and refugees.
TR Ayrıca yerelleşmenin gücünü desteklemek ve yaygınlaştırmak için öne çıkan bu iş birliği modeli, ev sahibi toplum ve mülteciler arasında daha yakın köprü kurulmasında da etkili bir rol oynuyor.
Engleză | turc |
---|---|
model | modeli |
power | gücü |
effective | etkili |
role | rol |
community | toplum |
refugees | mülteciler |
this | bu |
closer | daha yakın |
and | ve |
in | da |
to support | desteklemek |
of | in |
a | bir |
EN Also he is one step closer to his dreams for future
TR Bununla birlikte dimdik ve güçlü
Engleză | turc |
---|---|
also | ve |
to | birlikte |
EN Take a closer look at forms.app’s some of the most excellent features, see how they work and start using right away.
TR forms.app’in mükemmel özelliklerinden birkaçına yakından bakın, nasıl çalıştıklarını görün ve hemen kullanmaya başlayın.
Engleză | turc |
---|---|
see | görün |
start | başlayın |
using | kullanmaya |
and | ve |
how | nasıl |
EN Enjoy the logo making process and get one step closer to building a solid brand.
TR Logo oluşturma sürecinin tadını çıkarın ve güçlü bir marka inşa etmeye bir adım daha yaklaşın.
Engleză | turc |
---|---|
process | sürecinin |
step | adım |
enjoy | tadını |
logo | logo |
and | ve |
to | etmeye |
brand | marka |
building | inşa |
a | bir |
EN You’re one step closer to success, and we’re excited for you!
TR Artık başarıya bir adım daha yakınsınız ve sizin adınıza biz de heyecanlıyız!
Engleză | turc |
---|---|
step | adım |
success | başarı |
and | ve |
were | daha |
EN Get closer to your leads and customers with a live chat software. adding a chat to your website will make your customer service experience even more exceptional.
TR Canlı sohbet yazılımıyla potansiyel müşterilerinize ve müşterilerinize daha yakın olun. web sitenize bir sohbet eklemek, müşteri hizmetleri deneyiminizi daha da olağanüstü hale getirecektir.
Engleză | turc |
---|---|
adding | eklemek |
website | web |
experience | deneyiminizi |
live | canlı |
closer | daha yakın |
chat | sohbet |
software | yazılım |
customer | müşteri |
service | hizmetleri |
and | ve |
even | bir |
EN Also he is one step closer to his dreams for future
TR Bununla birlikte dimdik ve güçlü
Engleză | turc |
---|---|
also | ve |
to | birlikte |
EN You save time and you park closer to your customers
TR Zamandan tasarruf edersiniz ve müşterilerinize daha yakın bir yere park edersiniz
Engleză | turc |
---|---|
save | tasarruf |
time | zamandan |
park | park |
to your customers | müşterilerinize |
closer | daha yakın |
and | ve |
EN Influencer and cookbook author Philipp Steuer wants us to take a closer look at eco-friendly nutrition.
TR Influencer ve yemek kitabı yazarı Philipp Steuer, çevre dostu beslenme konusuyla daha yakından ilgilenmemizi istiyor.
Engleză | turc |
---|---|
and | ve |
wants | istiyor |
nutrition | beslenme |
eco | çevre |
friendly | dostu |
to | daha |
author | yazar |
EN News Workshop III: One step closer to the second issue of gazeteMLSA
TR Haber Atölyesi III: gazeteMLSA’nın ikinci sayısına bir adım daha yaklaştık
Engleză | turc |
---|---|
news | haber |
iii | iii |
step | adım |
second | ikinci |
EN In this report from business publisher Raconteur, read about several ways digital transformation is shaping the future of the industry. Take a closer look at automation, big data, the next generation workforce, and more.
TR İşletme yayıncısı Raconteur'un hazırladığı bu raporda, dijital dönüşümün endüstrinin geleceğini nasıl şekillendirdiği hakkında bilgi edinin. Otomasyon, büyük veri, yeni nesil iş gücü ve daha fazlasını daha yakından inceleyin.
Engleză | turc |
---|---|
future | geleceğini |
automation | otomasyon |
data | veri |
transformation | dönüşüm |
more | fazlasını |
this | bu |
about | hakkında |
big | büyük |
digital | dijital |
at | nda |
generation | nesil |
read | ve |
EN As you expand your Zebra relationship, you can move to a higher tier and access benefits such as increased marketing support, closer collaboration with Zebra and access to additional demo/development kits.
TR Zebra ile ilişkilerinizi artırarak daha yüksek bir kademeye geçin ve daha fazla pazarlama desteği, Zebra ile daha yakın işbirliği ve ek demo/geliştirme kitlerine erişim gibi avantajlara sahip olun.
Engleză | turc |
---|---|
zebra | zebra |
access | erişim |
marketing | pazarlama |
support | desteği |
collaboration | işbirliği |
demo | demo |
development | geliştirme |
additional | ek |
higher | daha yüksek |
closer | daha yakın |
and | ve |
as | gibi |
to | sahip |
with | ile |
EN As humans, we have the urge to explore. By travelling, you can be closer to the people you love. You can also discover more about yourself and the world around you.
TR İnsanlar olarak keşfetme güdüsüne sahibiz. Yolculuk yaparak sevdiğiniz insanlara daha yakın olabilirsiniz. Aynı zamanda kendiniz ve çevrenizdeki dünya hakkında daha fazla şey keşfedebilirsiniz.
Engleză | turc |
---|---|
people | insanlara |
world | dünya |
you can | olabilirsiniz |
by | yaparak |
can | ne |
closer | daha yakın |
the | aynı |
and | ve |
about | hakkında |
yourself | kendiniz |
around | yakın |
we have | sahibiz |
EN This also allows us to keep an attractive price offer (no big team to pay or investors to satisfy !) and to ensure a closer and more direct relation with the customers.
TR Bu, aynı zamanda cazip bir fiyat teklifi vermemize (ödeme yapılacak bir ekip veya tatmin edilecek yatırımcılar olmadığından) ve müşterilerle daha yakın ve daha doğrudan bir ilişki kurmamıza olanak sağlıyor.
Engleză | turc |
---|---|
price | fiyat |
team | ekip |
investors | yatırımcılar |
direct | doğrudan |
this | bu |
pay | bir |
closer | daha yakın |
and | ve |
the | aynı |
or | veya |
EN Become closer to iPhone owners with Apple Business Chat
TR Apple Business Chat ile iPhone kullanıcılarına yakınlaşın
Engleză | turc |
---|---|
iphone | iphone |
apple | apple |
business | business |
chat | chat |
with | ile |
EN Get closer to your leads and customers with a live chat software. adding a chat to your website will make your customer service experience even more exceptional.
TR Canlı sohbet yazılımı ile potansiyel müşterilerinize ve müşterilerinize daha yakın olun. web sitenize bir sohbet eklemek, müşteri hizmetleri deneyiminizi daha da olağanüstü hale getirecektir.
Engleză | turc |
---|---|
adding | eklemek |
website | web |
experience | deneyiminizi |
live | canlı |
closer | daha yakın |
chat | sohbet |
customer | müşteri |
service | hizmetleri |
and | ve |
software | yazılımı |
even | bir |
with | ile |
EN Also he is one step closer to his dreams for future
TR Bununla birlikte dimdik ve güçlü
Engleză | turc |
---|---|
also | ve |
to | birlikte |
EN Also he is one step closer to his dreams for future
TR Bununla birlikte dimdik ve güçlü
Engleză | turc |
---|---|
also | ve |
to | birlikte |
EN Run latency sensitive applications closer to end-users
TR Gecikme açısından hassas uygulamaları son kullanıcılara daha yakın konumda çalıştırın
Engleză | turc |
---|---|
latency | gecikme |
sensitive | hassas |
end | son |
users | kullanıcılara |
run | çalıştırın |
to | daha |
closer | daha yakın |
applications | uygulamalar |
EN You save time and you park closer to your customers
TR Zamandan tasarruf edersiniz ve müşterilerinize daha yakın bir yere park edersiniz
Engleză | turc |
---|---|
save | tasarruf |
time | zamandan |
park | park |
to your customers | müşterilerinize |
closer | daha yakın |
and | ve |
EN You save time and you park closer to your customers
TR Zamandan tasarruf edersiniz ve müşterilerinize daha yakın bir yere park edersiniz
Engleză | turc |
---|---|
save | tasarruf |
time | zamandan |
park | park |
to your customers | müşterilerinize |
closer | daha yakın |
and | ve |
EN Baerbock advocates closer cooperation
TR Scholz, Silah Yardımlarını Savundu
EN These data bring us a step closer to a possible solution.
TR Bu veriler muhtemelen bizi olası çözüm için bir adım ileriye götürecek.
Engleză | turc |
---|---|
data | veriler |
us | bizi |
possible | olası |
solution | çözüm |
these | bu |
step | adım |
a | bir |
bring | için |
EN These data bring us a step closer to a possible solution for the current global pandemic.”
TR “Bu veriler bizi küresel pandemi olayında olası çözüme bir adım daha yaklaştıracak.”
EN Joe Biden is the embodiment of the German government’s hopes that a return to a closer transatlantic alliance based on shared values and interests will be possible. Angela Merkel visited the new US president in July 2021.
TR Joe Biden Alman hükümetinin ortak değerler ve çıkarlara dayalı daha sıkı bir Atlantik ötesi birliğe geri dönüş umudunu temsil ediyor. Angela Merkel, yeni ABD Başkanı’nı Temmuz 2021 de ziyaret etti.
Engleză | turc |
---|---|
shared | ortak |
angela | angela |
merkel | merkel |
us | abd |
july | temmuz |
new | yeni |
return | dönüş |
president | başkan |
to | geri |
and | ve |
based | dayalı |
EN Influencer and cookbook author Philipp Steuer wants us to take a closer look at eco-friendly nutrition.
TR Influencer ve yemek kitabı yazarı Philipp Steuer, çevre dostu beslenme konusuyla daha yakından ilgilenmemizi istiyor.
Engleză | turc |
---|---|
and | ve |
wants | istiyor |
nutrition | beslenme |
eco | çevre |
friendly | dostu |
to | daha |
author | yazar |
EN The ‘ever-closer union’, as anchored in the treaties, no longer represents the secure future of our continent.
TR Anlaşmalarda yer aldığı şekliyle “giderek sıkılaşan Birlik”, daha uzun süre kıtamızın güvenli geleceği değil.
Engleză | turc |
---|---|
secure | güvenli |
future | geleceği |
of | ın |
our | de |
longer | uzun |
EN ?Edge computing places content, data and processing closer to the applications, things, and users that consume and interact with them.?
TR “Edge bilişim; içeriği, verileri ve işlemeyi, bunları tüketen ve bunlarla etkileşime giren uygulamalara, nesnelere ve kullanıcılara daha yakın hale getirir.”
Engleză | turc |
---|---|
places | daha |
content | içeriği |
data | verileri |
and | ve |
users | kullanıcı |
EN Data Center 2025: Closer to the Edge
TR Veri Merkezi 2025: Edge’e Daha Yakın
Engleză | turc |
---|---|
data | veri |
center | merkezi |
closer | daha yakın |
EN We are moving from centralized cloud to edge-enabled or edge-led architecture, and what that means is you start to deploy nodes closer to the user and on demand.?
TR Merkezi buluttan edge özellikli veya edge odaklı mimariye geçiyoruz ve bunun anlamı, kullanıcıya daha yakın ve talep üzerine düğümleri kullanmaya başlamanızdır.”
Engleză | turc |
---|---|
centralized | merkezi |
demand | talep |
or | veya |
user | kullanıcı |
and | ve |
EN They also enable multi-access edge computing (MEC), sometimes called mobile edge computing, which pushes application execution and other processing tasks closer to the user, enhancing performance.
TR Ayrıca, uygulama yürütmeyi ve diğer işleme görevlerini kullanıcıya yaklaştırarak performansı artıran, zaman zaman mobil edge bilişim olarak adlandırılan çoklu erişimli edge bilişimi (MEC) etkinleştirirler.
Engleză | turc |
---|---|
mobile | mobil |
processing | işleme |
tasks | görevlerini |
edge | edge |
multi | çoklu |
application | uygulama |
other | diğer |
user | kullanıcı |
access | erişimli |
and | ve |
EN Get a closer look at how your keywords have performed over the last 7, 30 or 90 days with the grossing reports
TR Hasılat raporları ile anahtar kelimelerinizin son 7, 30 veya 90 gün içinde nasıl bir performans gösterdiğini daha yakından inceleyin
Engleză | turc |
---|---|
keywords | anahtar |
how | nasıl |
last | son |
or | veya |
reports | raporları |
with | ile |
the | gün |
EN While scores of 71 to 90 are far better, we’d argue that they’re closer to excellent or outstanding instead of just good
TR Her ne kadar 71 ile 90 arasındaki puanlar çok daha iyi olsa da, bunların iyi yerine mükemmel veya olağanüstü puanlara daha yakın olduğunu iddia ediyoruz
Engleză | turc |
---|---|
outstanding | olağanüstü |
or | veya |
closer | daha yakın |
better | daha iyi |
excellent | iyi |
while | da |
to | her |
Se afișează 50 din 50 traduceri