NL Het wordt aanbevolen om moeiteloos te blijven sturen om moeiteloos rijden te garanderen. U dient zich ervan te weerhouden de handen aan de bovenkant of zelfs te laag aan de onderkant van het stuur te houden.
Traduzir "blijven garanderen" para turco
Mostrando 50 de 50 traduções da frase "blijven garanderen" de holandês para turco
Traduções de blijven garanderen
"blijven garanderen" em holandês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
Tradução de holandês para turco de blijven garanderen
holandês
turco
TR Zahmetsiz sürüş sağlamak için zahmetsiz direksiyonun korunması önerilir. Ellerinizi direksiyon simidinin üstünde veya altında çok aşağıda tutmaktan kaçınmalısınız.
| holandês | turco |
|---|---|
| garanderen | sağlamak |
NL We moeten op de hoogte blijven omdat er wetgeving bestaat die mogelijk onze vrijheid zou kunnen bedreigen bij behandeling hiervan door het Congres, we moeten allemaal op de hoogte blijven en actieve voorstanders van een open en vrij Internet zijn.
TR Özgürlüğümüzü potansiyel olarak tehdit eden bir yasa Kongre'de ilerlemektedir, hepimiz açık ve özgür bir internetin aktif taraftarı ve bilgi sahibi olarak kalmalıyız.
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| actieve | aktif |
| open | açık |
| kunnen | bilgi |
NL Wij blijven nooit op onze lauweren rusten en blijven voortdurend vooruitgang zoeken op het gebied van buitentechniek, door innovatie te combineren met milieuverantwoordelijkheid en mooie vormen met krachtige functies.
TR Köşemize asla çekilmiyor, yenilikçiliği çevreye olan sorumluluğumuzla, güzel bir şekli güçlü işlevsellikle harmanlayıp açık hava mühendisliğinde aşama kaydetmeye devam ediyoruz.
| holandês | turco |
|---|---|
| blijven | devam |
| nooit | asla |
| innovatie | yenilik |
| mooie | güzel |
| krachtige | güçlü |
NL Wij blijven nooit op onze lauweren rusten en blijven voortdurend vooruitgang zoeken op het gebied van buitentechniek, door innovatie te combineren met milieuverantwoordelijkheid en mooie vormen met krachtige functies.
TR Köşemize asla çekilmiyor, yenilikçiliği çevreye olan sorumluluğumuzla, güzel bir şekli güçlü işlevsellikle harmanlayıp açık hava mühendisliğinde aşama kaydetmeye devam ediyoruz.
| holandês | turco |
|---|---|
| blijven | devam |
| nooit | asla |
| innovatie | yenilik |
| mooie | güzel |
| krachtige | güçlü |
NL We moeten op de hoogte blijven omdat er wetgeving bestaat die mogelijk onze vrijheid zou kunnen bedreigen bij behandeling hiervan door het Congres, we moeten allemaal op de hoogte blijven en actieve voorstanders van een open en vrij Internet zijn.
TR Özgürlüğümüzü potansiyel olarak tehdit eden bir yasa Kongre'de ilerlemektedir, hepimiz açık ve özgür bir internetin aktif taraftarı ve bilgi sahibi olarak kalmalıyız.
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| actieve | aktif |
| open | açık |
| kunnen | bilgi |
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Wat is de belangrijkste reden voor medewerkers om bij een organisatie te blijven werken? Onderzoek heeft aangetoond dat ze blijven voor 'interessant werk en uitdagingen'
TR Çalışanların bir kurumda kalmasının en önemli nedeni nedir? Çalışmalar bunun “heyecan veren iş ve mücadele” olduğunu gösteriyor
NL Beveiliging garanderen zonder het te moeilijk te maken voor niet-technische gebruikers, is een uitdaging
TR Teknik bilgisi olmayan kullanıcılar için süreçleri çok zorlaştırmadan güvenliği sağlamak zorlu bir iştir
| holandês | turco |
|---|---|
| beveiliging | güvenliği |
| garanderen | sağlamak |
| technische | teknik |
NL Deze zaak is niet alleen een strijd om vrijheid van meningsuiting te garanderen , maar het is een strategie voor de wereldwijde handel , internationaal begrip en uiteindelijk vrede en welvaart .
TR Bu dava sadece ifade özgürlüğünü sağlamak için bir savaş değil, aynı zamanda küresel ticaret, uluslararası anlayış ve sonunda barış ve refah için bir stratejidir.
| holandês | turco |
|---|---|
| garanderen | sağlamak |
| wereldwijde | küresel |
| en | ve |
| welvaart | refah |
| internationaal | uluslararası |
NL Beveiliging van wereldklasse met de nieuwste technologie om privacy te garanderen. | Sonix
TR Gizliliği sağlamak için en yeni teknolojiye sahip birinci sınıf güvenlik. | Sonix
| holandês | turco |
|---|---|
| garanderen | sağlamak |
| sonix | sonix |
NL Schakel voor extra beveiliging twee-factor-authenticatie in om de veiligheid van uw account te garanderen.
TR Ekstra güvenlik için, hesabınızın güvenliğini sağlamak için iki faktörlü kimlik doğrulamayı etkinleştirin.
| holandês | turco |
|---|---|
| extra | ekstra |
| garanderen | sağlamak |
NL Golden Frog bezit en beheert 100% van haar eigen servers, hardware en netwerk om de hoogste niveaus van beveiliging, privacy en levering van diensten te garanderen.
TR Golden Frog en yüksek seviyede güvenlik, gizlilik ve hizmet sağlamak üzere %100 oranında kendisine ait sunucu, donanım ve ağları kullanmaktadır.
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| servers | sunucu |
| netwerk | ağ |
| diensten | hizmet |
| garanderen | sağlamak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Montréal naar Mont-Tremblant zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Montreal - Mont-Tremblant otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Calgary naar Vancouver zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Calgary - Vancouver otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Montréal naar Sherbrooke zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Montreal - Sherbrooke otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Toronto naar Sudbury zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Toronto - Sudbury otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| toronto | toronto |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
| sudbury | sudbury |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Edmonton naar Saskatoon zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Edmonton - Saskatoon otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| edmonton | edmonton |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Montréal naar Bromont zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Montreal - Bromont otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Edmonton naar Grande Prairie zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Edmonton - Grande Prairie otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| edmonton | edmonton |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
| prairie | prairie |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Toronto naar Windsor zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Toronto - Windsor otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| toronto | toronto |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Montréal naar Granby zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Montreal - Granby otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Montréal naar Magog zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Montreal - Magog otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Montréal naar Gatineau zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Montreal - Gatineau otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Quebec City naar Saguenay zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Quebec City - Saguenay otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| city | city |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
| quebec | quebec |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Vancouver naar Whistler zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Vancouver - Whistler otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Montréal naar Trois-Rivières zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Montreal - Trois-Rivières otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Saskatoon naar Regina zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Saskatoon - Regina otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Montréal naar Val-d'Or zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Montreal - Val-d'Or otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Om geld te besparen en de beste zitplaats te garanderen, is het een goed idee om je bustickets van Calgary naar Red Deer zo vroeg mogelijk te boeken
TR Daha az ödemek ve en iyi koltuğu bulduğunuzdan emin olmak için Calgary - Red Deer otobüs biletlerinizi mümkün olduğunca erken almanız iyi bir fikirdir
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| garanderen | emin olmak |
| vroeg | erken |
| mogelijk | mümkün |
| is | olmak |
NL Siliconen garanderen de hoogste kwaliteit van het apparaat en voorkomen de overdracht van bacteriën tijdens de behandeling.
TR Tıbbi sınıf silikon, cihazın en yüksek profesyonel seviye kalitesi sağlar ve tedavi sırasında bakteri transferini önler.
| holandês | turco |
|---|---|
| siliconen | silikon |
| en | ve |
| tijdens | sırasında |
NL We garanderen niet dat de informatie op deze website nauwkeurig of volledig is, dat deze website vrij van fouten is en dat fouten gecorrigeerd zullen worden
TR Bu web sitesinde yer alan bilgilerin doğru veya eksiksiz olduğunu, bu sitenin hatasız olduğunu veya hataların düzeltileceğini garanti etmemekteyiz
| holandês | turco |
|---|---|
| garanderen | garanti |
| informatie | bilgilerin |
| fouten | hataları |
NL monday.com geeft meer inzicht in de dagelijkse prestaties van medewerkers om hun succes vanaf de eerste dag te garanderen. Communiceer vertrouwelijk binnen het platform met managers en hun directe teamleden.
TR Monday.com, çalışanların ilk günden itibaren başarılarını sağlamak için günlük performanslarına daha fazla görünürlük sağlar. Yöneticilerle ve doğrudan raporlarıyla platform içinde gizli iletişim kurun.
| holandês | turco |
|---|---|
| geeft | sağlar |
| eerste | ilk |
| garanderen | sağlamak |
| platform | platform |
| en | ve |
| directe | doğrudan |
NL monday.com geeft meer inzicht in de dagelijkse prestaties van medewerkers om hun succes vanaf de eerste dag te garanderen. Communiceer vertrouwelijk binnen het platform met managers en hun directe teamleden.
TR Monday.com, çalışanların ilk günden itibaren başarılarını sağlamak için günlük performanslarına daha fazla görünürlük sağlar. Yöneticilerle ve doğrudan raporlarıyla platform içinde gizli iletişim kurun.
| holandês | turco |
|---|---|
| geeft | sağlar |
| eerste | ilk |
| garanderen | sağlamak |
| platform | platform |
| en | ve |
| directe | doğrudan |
NL Onze leveranciers garanderen u autoservice van hoge kwaliteit, aangezien we alleen met gerenommeerde bedrijven werken
TR Sadece tanınmış şirketlerle çalıştığımız için tedarikçilerimiz size yüksek kalitede araba hizmeti vermeyi garanti ediyor
| holandês | turco |
|---|---|
| garanderen | garanti |
| hoge | yüksek |
| kwaliteit | kalitede |
| alleen | sadece |
| u | size |
NL Vooruitbetaling in de richting van de autoverhuur wordt aanbevolen om uw reservering te garanderen.
TR Rezervasyonunuzu garanti altına almak için araç kiralama ücretinin peşin ödenmesi tavsiye edilir.
| holandês | turco |
|---|---|
| garanderen | garanti |
NL Bentley-auto's worden vervaardigd met eersteklas nieuwe technologische materialen die garanties op lange termijn garanderen en certificeren als een krachtige machine om onvoorspelbare situaties te weerstaan met het minste effect in het motormechanisme.
TR Bentley arabaları, uzun mesafe garantileri sağlayan ve motor mekanizmasında en az etkiyle öngörülemeyen durumlara dayanacak bir güç makinesi olarak onaylayan birinci sınıf yeni teknoloji malzemeleriyle üretilir.
| holandês | turco |
|---|---|
| nieuwe | yeni |
| technologische | teknoloji |
| lange | uzun |
| en | ve |
| auto | arabaları |
NL Stel uw vraag en u kunt rechtstreeks contact opnemen met de leverancier om slots te boeken voor favoriete Bentley-automodellen in Dubai en om beschikbaarheid en levering op uw locatie te garanderen
TR Sorgunuzu bırakın ve Dubai'de tercih edilen Bentley otomobil modelleri için yer ayırtmak ve bulunduğunuz yerde müsaitlik ve teslimat sağlamak için doğrudan tedarikçiyle iletişime geçebilirsiniz
| holandês | turco |
|---|---|
| en | ve |
| rechtstreeks | doğrudan |
| contact | iletişime |
| levering | teslimat |
| garanderen | sağlamak |
| dubai | dubai |
NL Dit helpt om de waardetijd te optimaliseren om maximaal vermogen en brandstofefficiëntie te garanderen.
TR Bu, maksimum güç ve yakıt verimliliği sağlamak için değer süresini optimize etmeye yardımcı olur.
| holandês | turco |
|---|---|
| dit | bu |
| helpt | yardımcı olur |
| te | de |
| optimaliseren | optimize |
| en | ve |
| garanderen | sağlamak |
| om | için |
NL Vooruitbetaling in de richting van de autohuur wordt aanbevolen om uw boeking te garanderen.
TR Rezervasyonunuzu güvence altına almak için araç kiralama için peşin ödeme yapmanız önerilir.
Mostrando 50 de 50 traduções
Traduções semelhantes
garanderen garanderen zonder gebruikers garanderen garanderen tijdens daarom garanderen account te garanderen beschikbaarheid garanderen garanderen bieden garanderen ongeëvenaarde netwerkprestaties ultieme gegevensbeveiliging garanderen klanttevredenheid garanderen dankzij blijven producten blijven blijven creëren hoogte blijven blijven onzichtbaar blijven ontwikkelen blijven investeren blijven gebruiken waarom blijven blijven tijdens blijven echter gegevens blijven blijven verbeteren blijven terwijl zullen blijven blijven voldoen blijven hetzelfde blijven houden blijven veranderen blijven staan blijven medewerkers blijven beveiliging allemaal blijven verbinding blijven misschien blijven integratie blijven actief blijven beschikbaar blijven blijven groeien beperkt blijven blijven makkelijk blijven lopen beschermd blijven blijven concentreren georganiseerd blijven medewerkers blijven hierdoor blijven batterijvervangingen blijven batterijreparaties blijvenTraduzir blijven garanderen para outro idioma
Tcheco 
alemão 
chinês 
coreano 
espanhol 
finlandês 
francês 
húngaro 
inglês 
italiano 
japonês 
norueguês 
polonês 
português 
russo 
sueco 
turco 
árabe