EN This is what the Fraunhofer Research Institution for Materials Recycling and Resource Strategies IWKS and the IRED Institute for Recycling, Ecology & Design are working on
"recycling" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
recycling | geri dönüşüm |
EN This is what the Fraunhofer Research Institution for Materials Recycling and Resource Strategies IWKS and the IRED Institute for Recycling, Ecology & Design are working on
TR Fraunhofer Malzeme Dönüşüm Döngüsü ve Kaynak Stratejileri Enstitüsü IWKS ve IRED Geri Dönüşüm, Ekoloji, Tasarım Enstitüsü bu hedef doğrultusunda çalışıyorlar
inglês | turco |
---|---|
materials | malzeme |
recycling | geri dönüşüm |
resource | kaynak |
strategies | stratejileri |
design | tasarım |
institute | enstitüsü |
for | hedef |
and | ve |
this | bu |
EN This is what the Fraunhofer Research Institution for Materials Recycling and Resource Strategies IWKS and the IRED Institute for Recycling, Ecology & Design are working on
TR Fraunhofer Malzeme Dönüşüm Döngüsü ve Kaynak Stratejileri Enstitüsü IWKS ve IRED Geri Dönüşüm, Ekoloji, Tasarım Enstitüsü bu hedef doğrultusunda çalışıyorlar
inglês | turco |
---|---|
materials | malzeme |
recycling | geri dönüşüm |
resource | kaynak |
strategies | stratejileri |
design | tasarım |
institute | enstitüsü |
for | hedef |
and | ve |
this | bu |
EN As we continue to drive collection and fibre recycling, we are also increasing our focus on polymer recycling in our packaging
TR Toplamayı ve lif geri dönüşümünü desteklemeye devam ettiğimiz gibi, ambalajımızdaki polimerin geri dönüşümüne de daha fazla odaklanıyoruz
inglês | turco |
---|---|
recycling | geri dönüşüm |
packaging | ambalaj |
continue | devam |
to | geri |
as | gibi |
and | ve |
in | daha |
EN Reuse in developing countries is usually more effective than domestic recycling—there’s not much of a market for old cathode ray tube monitors in the US, for example, but they are reused in other countries.
TR Gelişmekte olan ülkelerde bir cihazın tekrar kullanımı, hanede yapılan geri dönüşümden daha etkilidir—her ne kadar ABD'de tüplü monitörler için bir pazar olmasa da, bu monitörler diğer ülkelerde hâlâ kullanılmakta.
EN Recycling is Destruction. - iFixit
TR Geri Dönüşüm Yıkımdır. - iFixit
inglês | turco |
---|---|
recycling | geri dönüşüm |
ifixit | ifixit |
EN Recycling should come only after we’ve gotten every bit of use out of a product.
TR Geri dönüşüm, söz konusu cihazın kullanabileceğimiz her parçasını kullanıp tükettikten sonra gelmeli.
inglês | turco |
---|---|
recycling | geri dönüşüm |
out | geri |
after | sonra |
of | her |
EN Millions of gadgets reach the end of their life every year. Recycling them isn’t nearly as effective as you’d think.
TR Her yıl milyonlarca cihaz kullanım ömrünün sonuna geliyor. Onları geri dönüştürmek sandığın kadar etkili bir şey değil.
inglês | turco |
---|---|
year | yıl |
effective | etkili |
the | değil |
them | onları |
of | her |
the end | sonuna |
EN Between 20% and 35% of the material content of a phone is lost when the phone is shredded and melted down for recycling.
TR Bir telefon geri dönüşüm için parçalanıp eritildiğinde, telefonun maddesel içeriğinin % 20 ila % 35'i kayboluyor.
inglês | turco |
---|---|
content | içeriğinin |
recycling | geri dönüşüm |
phone | telefon |
of | in |
a | bir |
EN Critical rare earths are present in every single electronic device you own. 99% of them cannot be recovered for recycling.
TR Kullanılan tüm cihazlarda nadir toprak elementleri bulunur. Bunların % 99'u geri dönüşümle kurtarılamaz.
inglês | turco |
---|---|
rare | nadir |
for | tüm |
of | kullanılan |
EN Recycling electronics is a waste of energy.
TR Elektronikleri geri dönüştürmek enerji israfıdır.
inglês | turco |
---|---|
energy | enerji |
a | dönüştürmek |
EN Recycling is better than throwing stuff away. But it’s not a solution—and it’s not nearly as “green” as electronics manufacturers want you to believe.
TR Geri dönüşüm, çöpe atmaktan iyidir ama maalesef çözüm değildir. Hatta üreticilerin inanmanı sağladıkları kadar da "yeşil" bir seçenek değildir.
inglês | turco |
---|---|
solution | çözüm |
green | yeşil |
and | da |
not | değildir |
but | ama |
a | bir |
to | hatta |
EN Recycling doesn’t close the loop.
TR Geri dönüşüm halkayı tamamlamaz.
inglês | turco |
---|---|
recycling | geri dönüşüm |
EN Repair is better than recycling.
TR Tamir geri dönüşümden daha iyidir.
inglês | turco |
---|---|
repair | tamir |
EN Every effort is made to reduce waste, feature regional cuisine, highlight recycling options and work with local organizations to raise awareness
TR Atığı azaltmak, bölgesel mutfağı sunmak, geri dönüşüm seçeneklerini vurgulamak ve farkındalığı artırmak için yerel kuruluşlarla çalışma konularında her türlü çaba gösterilir
inglês | turco |
---|---|
highlight | vurgulamak |
recycling | geri dönüşüm |
options | seçeneklerini |
raise | artırmak |
and | ve |
local | yerel |
regional | bölgesel |
to | geri |
reduce | azaltmak |
EN Our efforts are focused on diverting waste from landfills, recycling, and donating or selling used cooking oil and grease to be turned into biodiesel
TR Çalışmalarımız katı atık sahalarında son bulan atıkları azaltma, geri dönüşüm ve kullanılmış yemek yağlarının ve katı yağların biyodizele dönüştürülmek üzere bağışlanması ve satılması üzerine yoğunlaşmaktadır
inglês | turco |
---|---|
waste | atık |
recycling | geri dönüşüm |
cooking | yemek |
oil | yağ |
used | kullanılmış |
to | geri |
on | üzerine |
and | ve |
EN The programme emphasizes on sustainability and encompasses everything from recycling and organic waste diversion in the hotel’s kitchens to retrofitting energy efficient lighting
TR Program sürdürülebilirliğe vurgu yapmakta ve geri dönüşüm ile otel mutfaklarında organik atıkların yönlendirilmesinden enerji tasarruflu lambalarla donanımın iyileştirilmesine kadar her şeyi kapsamaktadır
inglês | turco |
---|---|
programme | program |
recycling | geri dönüşüm |
organic | organik |
hotels | otel |
energy | enerji |
and | ve |
to | geri |
everything | şeyi |
the | ile |
EN Raw materials, recycling and fair trade. Current information and background on resources and sustainability
TR Kaynaklar ve sürdürülebilirlikle ilgili güncel bilgiler ve araştırma yazıları:doğal kaynaklar, geri dönüşüm, adil ticaret
inglês | turco |
---|---|
recycling | geri dönüşüm |
and | ve |
fair | adil |
trade | ticaret |
current | güncel |
information | bilgiler |
resources | kaynaklar |
on | ilgili |
EN If you want to join in the discussion about renewable energies and recycling, you should be familiar with these latest facts from Germany.
TR Yenilenebilir enerji ve geri dönüşüm hakkında konuşabilmek istiyorsan, Almanya’daki bu yeni olguları bilmelisin.
inglês | turco |
---|---|
renewable | yenilenebilir |
recycling | geri dönüşüm |
latest | yeni |
these | bu |
and | ve |
about | hakkında |
to | geri |
EN Recycling scalpels and other surgical instruments
TR Neşter gibi ekipmanların geri dönüşümü
inglês | turco |
---|---|
recycling | geri dönüşüm |
and | gibi |
EN Their goal is to design a recycling system for hospitals that will allow used metal instruments to be fed back into the recovered substance cycle.
TR Amaçları hastanelerde kullanılmış metallerin malzeme dönüşüm döngüsüne katılmasını sağlayacak bir geri dönüşüm sistemi geliştirmek.
inglês | turco |
---|---|
recycling | geri dönüşüm |
system | sistemi |
used | kullanılmış |
to | geri |
a | bir |
cycle | döngü |
that | dönüşüm |
EN 12.5. By 2030, substantially reduce waste generation through prevention, reduction, recycling and reuse
TR 12.5. 2030’a kadar önleme, azaltma, geri dönüşüm ve tekrar kullanma yoluyla katı atık üretiminin önemli ölçüde azaltılması
inglês | turco |
---|---|
waste | atık |
recycling | geri dönüşüm |
prevention | önleme |
and | ve |
reduce | azaltma |
EN 12.5.1. National recycling rate, tons of material recycled
TR 12.5.1. Ulusal geri dönüşüm oranı, geri dönüştürülmüş materyal ton miktarı
inglês | turco |
---|---|
national | ulusal |
recycling | geri dönüşüm |
rate | oranı |
EN He stated that the waste management and recycling sectors are very important for sustainable economy as part of Turkey’s 2023 Vision.
TR Türkiye’nin 2023 Vizyonu çerçevesinde sürdürülebilir ekonomi için atık yönetimi ve geri dönüşüm sektörlerinin büyük önem taşıdığını belirtti.
inglês | turco |
---|---|
waste | atık |
management | yönetimi |
recycling | geri dönüşüm |
sustainable | sürdürülebilir |
economy | ekonomi |
vision | vizyonu |
and | ve |
of | in |
that | dönüşüm |
for | için |
EN When your devices have reached the end of their useful life in your workflows, give your green initiative a boost by safely recycling them with Zebra
TR Cihazlarınız, iş akışlarınızdaki faydalı ömürlerinin sonuna geldiklerinde, onları Zebra ile geri dönüştürerek yeşil girişimlerinize olan bağlılığınızı gösterin
inglês | turco |
---|---|
devices | cihazlar |
workflows | iş akışları |
zebra | zebra |
useful | faydalı |
a | olan |
green | yeşil |
them | onları |
the end | sonuna |
with | ile |
EN Protect the environment by reducing greenhouse gases and toxic chemicals, and even receive a certificate of recycling
TR Sera gazlarını ve toksik kimyasalları azaltarak çevreyi koruyun ve hatta bir geri dönüşüm sertifikası sahibi olun
inglês | turco |
---|---|
protect | koruyun |
greenhouse | sera |
recycling | geri dönüşüm |
certificate | sertifikası |
and | ve |
even | bir |
EN Information about handling or recycling Zebra products and obtaining compliance certification
TR Zebra ürünlerinin kullanımı veya geri dönüşümü ve uyumluluk sertifikaları edinme konusunda bilgiler
inglês | turco |
---|---|
information | bilgiler |
or | veya |
recycling | geri dönüşüm |
zebra | zebra |
and | ve |
compliance | uyumluluk |
products | ürünlerinin |
about | konusunda |
EN Every effort is made to reduce waste, feature regional cuisine, highlight recycling options and work with local organizations to raise awareness
TR Atığı azaltmak, bölgesel mutfağı sunmak, geri dönüşüm seçeneklerini vurgulamak ve farkındalığı artırmak için yerel kuruluşlarla çalışma konularında her türlü çaba gösterilir
inglês | turco |
---|---|
highlight | vurgulamak |
recycling | geri dönüşüm |
options | seçeneklerini |
raise | artırmak |
and | ve |
local | yerel |
regional | bölgesel |
to | geri |
reduce | azaltmak |
EN Our efforts are focused on diverting waste from landfills, recycling, and donating or selling used cooking oil and grease to be turned into biodiesel
TR Çalışmalarımız katı atık sahalarında son bulan atıkları azaltma, geri dönüşüm ve kullanılmış yemek yağlarının ve katı yağların biyodizele dönüştürülmek üzere bağışlanması ve satılması üzerine yoğunlaşmaktadır
inglês | turco |
---|---|
waste | atık |
recycling | geri dönüşüm |
cooking | yemek |
oil | yağ |
used | kullanılmış |
to | geri |
on | üzerine |
and | ve |
EN Every effort is made to reduce waste, feature regional cuisine, highlight recycling options and work with local organizations to raise awareness
TR Atığı azaltmak, bölgesel mutfağı sunmak, geri dönüşüm seçeneklerini vurgulamak ve farkındalığı artırmak için yerel kuruluşlarla çalışma konularında her türlü çaba gösterilir
inglês | turco |
---|---|
highlight | vurgulamak |
recycling | geri dönüşüm |
options | seçeneklerini |
raise | artırmak |
and | ve |
local | yerel |
regional | bölgesel |
to | geri |
reduce | azaltmak |
EN Our efforts are focused on diverting waste from landfills, recycling, and donating or selling used cooking oil and grease to be turned into biodiesel
TR Çalışmalarımız katı atık sahalarında son bulan atıkları azaltma, geri dönüşüm ve kullanılmış yemek yağlarının ve katı yağların biyodizele dönüştürülmek üzere bağışlanması ve satılması üzerine yoğunlaşmaktadır
inglês | turco |
---|---|
waste | atık |
recycling | geri dönüşüm |
cooking | yemek |
oil | yağ |
used | kullanılmış |
to | geri |
on | üzerine |
and | ve |
EN REFIBRA™: Textile recycling, sustainable fabrics | TENCEL™ Lyocell fiber
TR REFIBRA™: Tekstil ürünlerinde geri dönüşüm, sürdürülebilir kumaşlar | TENCEL™ Lyocell elyaf
EN Recycling is Destruction. - iFixit
TR Geri Dönüşüm Yıkımdır. - iFixit
inglês | turco |
---|---|
recycling | geri dönüşüm |
ifixit | ifixit |
EN Millions of gadgets reach the end of their life every year. Recycling them isn’t nearly as effective as you’d think.
TR Her yıl milyonlarca cihaz kullanım ömrünün sonuna geliyor. Onları geri dönüştürmek sandığın kadar etkili bir şey değil.
inglês | turco |
---|---|
year | yıl |
effective | etkili |
the | değil |
them | onları |
of | her |
the end | sonuna |
EN Between 20% and 35% of the material content of a phone is lost when the phone is shredded and melted down for recycling.
TR Bir telefon geri dönüşüm için parçalanıp eritildiğinde, telefonun maddesel içeriğinin % 20 ila % 35'i kayboluyor.
inglês | turco |
---|---|
content | içeriğinin |
recycling | geri dönüşüm |
phone | telefon |
of | in |
a | bir |
EN Critical rare earths are present in every single electronic device you own. 99% of them cannot be recovered for recycling.
TR Kullanılan tüm cihazlarda nadir toprak elementleri bulunur. Bunların % 99'u geri dönüşümle kurtarılamaz.
inglês | turco |
---|---|
rare | nadir |
for | tüm |
of | kullanılan |
EN Recycling electronics is a waste of energy.
TR Elektronikleri geri dönüştürmek enerji israfıdır.
inglês | turco |
---|---|
energy | enerji |
a | dönüştürmek |
EN Recycling is better than throwing stuff away. But it’s not a solution—and it’s not nearly as “green” as electronics manufacturers want you to believe.
TR Geri dönüşüm, çöpe atmaktan iyidir ama maalesef çözüm değildir. Hatta üreticilerin inanmanı sağladıkları kadar da "yeşil" bir seçenek değildir.
inglês | turco |
---|---|
solution | çözüm |
green | yeşil |
and | da |
not | değildir |
but | ama |
a | bir |
to | hatta |
EN Reuse in developing countries is usually more effective than domestic recycling—there’s not much of a market for old cathode ray tube monitors in the US, for example, but they are reused in other countries.
TR Gelişmekte olan ülkelerde bir cihazın tekrar kullanımı, hanede yapılan geri dönüşümden daha etkilidir—her ne kadar ABD'de tüplü monitörler için bir pazar olmasa da, bu monitörler diğer ülkelerde hâlâ kullanılmakta.
EN Recycling doesn’t close the loop.
TR Geri dönüşüm halkayı tamamlamaz.
inglês | turco |
---|---|
recycling | geri dönüşüm |
EN Recycling should come only after we’ve gotten every bit of use out of a product.
TR Geri dönüşüm, söz konusu cihazın kullanabileceğimiz her parçasını kullanıp tükettikten sonra gelmeli.
inglês | turco |
---|---|
recycling | geri dönüşüm |
out | geri |
after | sonra |
of | her |
EN Repair is better than recycling.
TR Tamir geri dönüşümden daha iyidir.
inglês | turco |
---|---|
repair | tamir |
EN Every effort is made to reduce waste, feature regional cuisine, highlight recycling options and work with local organizations to raise awareness
TR Atığı azaltmak, bölgesel mutfağı sunmak, geri dönüşüm seçeneklerini vurgulamak ve farkındalığı artırmak için yerel kuruluşlarla çalışma konularında her türlü çaba gösterilir
inglês | turco |
---|---|
highlight | vurgulamak |
recycling | geri dönüşüm |
options | seçeneklerini |
raise | artırmak |
and | ve |
local | yerel |
regional | bölgesel |
to | geri |
reduce | azaltmak |
EN Our efforts are focused on diverting waste from landfills, recycling, and donating or selling used cooking oil and grease to be turned into biodiesel
TR Çalışmalarımız katı atık sahalarında son bulan atıkları azaltma, geri dönüşüm ve kullanılmış yemek yağlarının ve katı yağların biyodizele dönüştürülmek üzere bağışlanması ve satılması üzerine yoğunlaşmaktadır
inglês | turco |
---|---|
waste | atık |
recycling | geri dönüşüm |
cooking | yemek |
oil | yağ |
used | kullanılmış |
to | geri |
on | üzerine |
and | ve |
EN Every effort is made to reduce waste, feature regional cuisine, highlight recycling options and work with local organizations to raise awareness
TR Atığı azaltmak, bölgesel mutfağı sunmak, geri dönüşüm seçeneklerini vurgulamak ve farkındalığı artırmak için yerel kuruluşlarla çalışma konularında her türlü çaba gösterilir
inglês | turco |
---|---|
highlight | vurgulamak |
recycling | geri dönüşüm |
options | seçeneklerini |
raise | artırmak |
and | ve |
local | yerel |
regional | bölgesel |
to | geri |
reduce | azaltmak |
EN Our efforts are focused on diverting waste from landfills, recycling, and donating or selling used cooking oil and grease to be turned into biodiesel
TR Çalışmalarımız katı atık sahalarında son bulan atıkları azaltma, geri dönüşüm ve kullanılmış yemek yağlarının ve katı yağların biyodizele dönüştürülmek üzere bağışlanması ve satılması üzerine yoğunlaşmaktadır
inglês | turco |
---|---|
waste | atık |
recycling | geri dönüşüm |
cooking | yemek |
oil | yağ |
used | kullanılmış |
to | geri |
on | üzerine |
and | ve |
EN When your devices have reached the end of their useful life in your workflows, give your green initiative a boost by safely recycling them with Zebra
TR Cihazlarınız, iş akışlarınızdaki faydalı ömürlerinin sonuna geldiklerinde, onları Zebra ile geri dönüştürerek yeşil girişimlerinize olan bağlılığınızı gösterin
inglês | turco |
---|---|
devices | cihazlar |
workflows | iş akışları |
zebra | zebra |
useful | faydalı |
a | olan |
green | yeşil |
them | onları |
the end | sonuna |
with | ile |
EN Protect the environment by reducing greenhouse gases and toxic chemicals, and even receive a certificate of recycling
TR Sera gazlarını ve toksik kimyasalları azaltarak çevreyi koruyun ve hatta bir geri dönüşüm sertifikası sahibi olun
inglês | turco |
---|---|
protect | koruyun |
greenhouse | sera |
recycling | geri dönüşüm |
certificate | sertifikası |
and | ve |
even | bir |
EN Every effort is made to reduce waste, feature regional cuisine, highlight recycling options and work with local organizations to raise awareness
TR Atığı azaltmak, bölgesel mutfağı sunmak, geri dönüşüm seçeneklerini vurgulamak ve farkındalığı artırmak için yerel kuruluşlarla çalışma konularında her türlü çaba gösterilir
inglês | turco |
---|---|
highlight | vurgulamak |
recycling | geri dönüşüm |
options | seçeneklerini |
raise | artırmak |
and | ve |
local | yerel |
regional | bölgesel |
to | geri |
reduce | azaltmak |
EN Our efforts are focused on diverting waste from landfills, recycling, and donating or selling used cooking oil and grease to be turned into biodiesel
TR Çalışmalarımız katı atık sahalarında son bulan atıkları azaltma, geri dönüşüm ve kullanılmış yemek yağlarının ve katı yağların biyodizele dönüştürülmek üzere bağışlanması ve satılması üzerine yoğunlaşmaktadır
inglês | turco |
---|---|
waste | atık |
recycling | geri dönüşüm |
cooking | yemek |
oil | yağ |
used | kullanılmış |
to | geri |
on | üzerine |
and | ve |
EN Every effort is made to reduce waste, feature regional cuisine, highlight recycling options and work with local organizations to raise awareness
TR Atığı azaltmak, bölgesel mutfağı sunmak, geri dönüşüm seçeneklerini vurgulamak ve farkındalığı artırmak için yerel kuruluşlarla çalışma konularında her türlü çaba gösterilir
inglês | turco |
---|---|
highlight | vurgulamak |
recycling | geri dönüşüm |
options | seçeneklerini |
raise | artırmak |
and | ve |
local | yerel |
regional | bölgesel |
to | geri |
reduce | azaltmak |
Mostrando 50 de 50 traduções