EN If an infiltration is discovered, you will be notified immediately and a list of infected pages will be available on your dashboard.
Traduzir "infiltration is discovered" para turco
Mostrando 42 de 42 traduções da frase "infiltration is discovered" de inglês para turco
Tradução de inglês para turco de infiltration is discovered
inglês
turco
TR Bir sızma tespit edilirse hemen sana bilgi verilecek ve kontrol panelinde virüslü sayfaların bir listesi bulunacaktır.
| inglês | turco |
|---|---|
| list | listesi |
| if | edilirse |
| immediately | hemen |
| a | bir |
| and | ve |
| pages | sayfalar |
EN DiscoverableEven if data are stored, preserved and in principle accessible, this is not very worthwhile if the data cannot be discovered by others.
TR KeşfedilebilirVeriler depolansa, korunsa ve prensipte erişilebilir olsa bile, başkaları tarafından keşfedilebilir değillerse bir faydaları olmaz.
| inglês | turco |
|---|---|
| accessible | erişilebilir |
| others | başkaları |
| and | ve |
| by | tarafından |
| the | olsa |
EN Last years’ excavations has been carried out in the west of the Baths of Hadrian and in northern and south-east of the door of Agora, and a large of talented sculptors and carvers chip has been discovered
TR Son yıllardaki kazılar kuzey bölgede Hadrian Banyoları?nın batısında ve agora kapısının güney doğusunda yürütüldü ve çok fazla sayıda yetenekli talaş yontucuları ve oymacıları ortaya çıkarıldı
| inglês | turco |
|---|---|
| northern | kuzey |
| door | kapı |
| talented | yetenekli |
| south | güney |
| east | doğusunda |
| in | da |
| west | batı |
| and | ve |
| a | sayıda |
| last | son |
| the | fazla |
EN <strong>Newly discovered</strong> — search queries that were added to our database recently.
TR <strong>Yeni keşfedilen</strong> — yakın zamanda veritabanımıza eklenmiş sorgular.
EN I've checked up the most visited websites in Sitechecker and discovered that many of them have a lot of technical errors. Why should I fix such mistakes if giants of online business don't?
TR Sitechecker’de en çok ziyaret edilen web sitelerini kontrol ettim ve birçoğunun teknik hatalar içerdiğini keşfettim. Çevrimiçi iş dünyasının devleri bu SEO ayarlarını yapmıyorsa ben neden bu hataları düzeltmeliyim?
| inglês | turco |
|---|---|
| checked | kontrol |
| visited | ziyaret |
| technical | teknik |
| i | ben |
| most | en |
| a | bir |
| and | ve |
| errors | hataları |
| why | neden |
| the | çok |
EN In addition, an early Bronze Age Necropolis was discovered within the boundaries of the Güzelbeyli Village.
TR Ayrıca, Güzelbeyli Köyü sınırları içinde bir erken Bronz Çağı Nekropolü tespit edilmiştir.
| inglês | turco |
|---|---|
| early | erken |
| bronze | bronz |
| village | köy |
| in addition | ayrıca |
| boundaries | sınırları |
| in | içinde |
EN Mystery shoppers sent by Stifel to VW, Tesla, and Nio stores discovered that VW employees dress too conservatively for young buyers.
TR Sonunda önemli bir adım geliyor.
| inglês | turco |
|---|---|
| to | bir |
EN Thousands of students have discovered the power of Sonix to help take transcribe lectures, research interviews, and group study sessions
TR Binlerce öğrenci, dersler, araştırma röportajları ve grup çalışması oturumlarının transkribe edilmesine yardımcı olmak için Sonix'in gücünü keşfetti
| inglês | turco |
|---|---|
| power | gücü |
| lectures | dersler |
| interviews | röportajlar |
| group | grup |
| students | öğrenci |
| help | yardımcı |
| research | araştırma |
| of | in |
| and | ve |
EN New Tesla paint colours discovered: Here's what they may look like
TR BMW, içten yanmalı motorlardan vazgeçmek için acele etmeyecek
| inglês | turco |
|---|---|
| they | için |
EN Now that three new Tesla paint colours have been discovered, people are creating renders with examples.
TR Eski üniteler Euro 7 standartları için güncellenecek.
| inglês | turco |
|---|---|
| three | için |
EN - Reduce discovered vulnerabilities such as BEAST, lack of compliance with industry guidelines, with recommended steps
TR - BEAST gibi keşfedilen güvenlik açıklarını endüstri yönergelerine uyum eksikliğini önerilen adımlarla azaltın
| inglês | turco |
|---|---|
| compliance | uyum |
| industry | endüstri |
| recommended | önerilen |
| as | gibi |
EN Released on the 20th November 2018, the book can be discovered online, in Raffles hotels and at the Rizzoli bookstore.
TR 20 Kasım 2018 tarihinde yayınlanan kitap çevrim içi olarak, Raffles otellerinde ve Rizzoli kitap evinde keşfedilebilir.
| inglês | turco |
|---|---|
| november | kasım |
| book | kitap |
| raffles | raffles |
| and | ve |
| the | olarak |
EN Raffles Patisserie has arrived at Jakarta with delicious treasures just waiting to be discovered.
TR Hafif yemek, çay veya atıştırmalık.
| inglês | turco |
|---|---|
| be | veya |
EN Bug fixes for issues that are discovered and that may impact the stability and usability of the server.
TR Keşfedilen ve sunucunun dengesini ve kullanılabilirliğini etkileyebilecek olan sorunlar için hata onarımları.
| inglês | turco |
|---|---|
| bug | hata |
| issues | sorunlar |
| server | sunucunun |
| and | ve |
| of | in |
| for | için |
EN Security fixes for vulnerabilities that are discovered and that may make the server vulnerable to security breaches.
TR Keşfedilmiş olan ve sunucuu güvenlik ihlallerine açık hale getirebilecek olan zayıf noktalar için güvenlik onarımları.
| inglês | turco |
|---|---|
| security | güvenlik |
| and | ve |
EN Last years’ excavations has been carried out in the west of the Baths of Hadrian and in northern and south-east of the door of Agora, and a large of talented sculptors and carvers chip has been discovered
TR Son yıllardaki kazılar kuzey bölgede Hadrian Banyoları?nın batısında ve agora kapısının güney doğusunda yürütüldü ve çok fazla sayıda yetenekli talaş yontucuları ve oymacıları ortaya çıkarıldı
| inglês | turco |
|---|---|
| northern | kuzey |
| door | kapı |
| talented | yetenekli |
| south | güney |
| east | doğusunda |
| in | da |
| west | batı |
| and | ve |
| a | sayıda |
| last | son |
| the | fazla |
EN In addition, an early Bronze Age Necropolis was discovered within the boundaries of the Güzelbeyli Village.
TR Ayrıca, Güzelbeyli Köyü sınırları içinde bir erken Bronz Çağı Nekropolü tespit edilmiştir.
| inglês | turco |
|---|---|
| early | erken |
| bronze | bronz |
| village | köy |
| in addition | ayrıca |
| boundaries | sınırları |
| in | içinde |
EN DiscoverableEven if data are stored, preserved and in principle accessible, this is not very worthwhile if the data cannot be discovered by others.
TR KeşfedilebilirVeriler depolansa, korunsa ve prensipte erişilebilir olsa bile, başkaları tarafından keşfedilebilir değillerse bir faydaları olmaz.
| inglês | turco |
|---|---|
| accessible | erişilebilir |
| others | başkaları |
| and | ve |
| by | tarafından |
| the | olsa |
EN These few cases are considered bugs, however, so they should be discovered and fixed.
TR Bu birkaç durum hata olarak kabul edilir, ancak, yine de keşfedilmeleri ve düzeltilmeleri gerekir.
| inglês | turco |
|---|---|
| few | birkaç |
| these | bu |
| should | gerekir |
| and | ve |
| however | ancak |
EN - Reduce discovered vulnerabilities such as BEAST, lack of compliance with industry guidelines, with recommended steps
TR - BEAST gibi keşfedilen güvenlik açıklarını endüstri yönergelerine uyum eksikliğini önerilen adımlarla azaltın
| inglês | turco |
|---|---|
| compliance | uyum |
| industry | endüstri |
| recommended | önerilen |
| as | gibi |
EN Raffles Patisserie has arrived at Jakarta with delicious treasures just waiting to be discovered.
TR Hafif yemek, çay veya atıştırmalık.
| inglês | turco |
|---|---|
| be | veya |
EN Released on the 20th November 2018, the book can be discovered online, in Raffles hotels and at the Rizzoli bookstore.
TR 20 Kasım 2018 tarihinde yayınlanan kitap çevrim içi olarak, Raffles otellerinde ve Rizzoli kitap evinde keşfedilebilir.
| inglês | turco |
|---|---|
| november | kasım |
| book | kitap |
| raffles | raffles |
| and | ve |
| the | olarak |
EN Raffles Patisserie has arrived at Jakarta with delicious treasures just waiting to be discovered.
TR Hafif yemek, çay veya atıştırmalık.
| inglês | turco |
|---|---|
| be | veya |
EN Released on the 20th November 2018, the book can be discovered online, in Raffles hotels and at the Rizzoli bookstore.
TR 20 Kasım 2018 tarihinde yayınlanan kitap çevrim içi olarak, Raffles otellerinde ve Rizzoli kitap evinde keşfedilebilir.
| inglês | turco |
|---|---|
| november | kasım |
| book | kitap |
| raffles | raffles |
| and | ve |
| the | olarak |
EN Raffles Patisserie has arrived at Jakarta with delicious treasures just waiting to be discovered.
TR Hafif yemek, çay veya atıştırmalık.
| inglês | turco |
|---|---|
| be | veya |
EN Released on the 20th November 2018, the book can be discovered online, in Raffles hotels and at the Rizzoli bookstore.
TR 20 Kasım 2018 tarihinde yayınlanan kitap çevrim içi olarak, Raffles otellerinde ve Rizzoli kitap evinde keşfedilebilir.
| inglês | turco |
|---|---|
| november | kasım |
| book | kitap |
| raffles | raffles |
| and | ve |
| the | olarak |
EN Raffles Patisserie has arrived at Jakarta with delicious treasures just waiting to be discovered.
TR Hafif yemek, çay veya atıştırmalık.
| inglês | turco |
|---|---|
| be | veya |
EN Released on the 20th November 2018, the book can be discovered online, in Raffles hotels and at the Rizzoli bookstore.
TR 20 Kasım 2018 tarihinde yayınlanan kitap çevrim içi olarak, Raffles otellerinde ve Rizzoli kitap evinde keşfedilebilir.
| inglês | turco |
|---|---|
| november | kasım |
| book | kitap |
| raffles | raffles |
| and | ve |
| the | olarak |
EN “Many lecturers have discovered the potential offered by digital technology and now want to incorporate these formats into their courses long-term
TR “Pek çok öğretim elemanı dijital alanı kendileri için keşfettiler ve bu gibi formatları uzun vadede de derslerine entegre etmek istiyorlar
EN It was not until a new address notice was discovered in the local newspaper in 1904 that the house became a focus of attention again
TR 1904 yılında yerel gazetedeki bir ilanla bina yeniden gündeme geldi
| inglês | turco |
|---|---|
| local | yerel |
| a | bir |
EN Finally, art has also discovered the cuckoo clock: Offenburg artist Stefan Strumbel, for example, designs abstract timepieces that question what we mean by the concept of home
TR Ve nihayet sanat dalı da, guguklu saati kendisi için keşfetti: Offenburglu sanatçı Stefan Strumbel örneğin memleket kavramını sorgulamak için saatin soyut versiyonlarını tasarımlıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| finally | nihayet |
| art | sanat |
| abstract | soyut |
| concept | kavramı |
| artist | sanatçı |
| of | in |
| for | için |
EN The American writer Mark Twain quickly discovered that the German language is full of frustrating exceptions
TR Amerikalı yazar Mark Twain zamanında Almancanın tuzaklarla dolu bir dil olduğu kanısındaydı
| inglês | turco |
|---|---|
| american | amerikalı |
| language | dil |
| is | olduğu |
| full of | dolu |
EN France was also where she discovered her interest in infectiology
TR Addo, bulaşıcı hastalıklar alanına olan ilgisini Fransa’da keşfetmiş
| inglês | turco |
|---|---|
| was | olan |
EN Lots of people can also imagine travelling less often privately, as a PricewaterhouseCoopers study discovered: 44% of respondents wanted to travel on vacation less frequently
TR Ayrıca PricewaterhouseCoopers’in anketine göre pek çok insan kişisel olarak da eskisine göre daha az seyahat etmeyi düşünebiliyor: Ankete katılanların yüzde 44’ü bundan sonra tatile daha az gitmeyi düşünüyor
| inglês | turco |
|---|---|
| travel | seyahat |
| people | insan |
| as | göre |
EN We discovered small allotment gardens along the way
TR Oraya giden yol üzerinde küçük hobi bahçelerini keşfettim
| inglês | turco |
|---|---|
| small | küçük |
| way | yol |
| the | üzerinde |
EN In addition to this we discovered a territorial-nationalistic factor
TR Bunun devamında coğrafi-ulusal bir etken olarak da görülüyor
| inglês | turco |
|---|---|
| in | da |
| this | bunun |
| a | bir |
EN Data Center Cooling Innovation: What Experts Discovered In the Vertiv Customer Experience Center
TR Veri Merkezi Soğutma İnovasyonu: Uzmanlar Vertiv Müşteri Deneyimi Merkezinde Neler Keşfetti
| inglês | turco |
|---|---|
| data | veri |
| cooling | soğutma |
| experts | uzmanlar |
| customer | müşteri |
| experience | deneyimi |
| center | merkezi |
| what | neler |
EN Dear Phemexers, It seems that the Phemex Alliance discovered a magical mine, and in the mine there was a sparkling gem called the Crimson. Legend has it that whoever gets the scarlet gem will have ……
TR Sevgili Kullanıcılarımız, Phemex olarak 3. yaşımıza giriyorken yadsınamaz desteğinizi unutmamız mümkün değil! Yeni yaşımızı kullanıcılarımızın ücretsiz spot işlemleri yapmal……
EN Thousands of students have discovered the power of Sonix to help take transcribe lectures, research interviews, and group study sessions
TR Binlerce öğrenci, dersler, araştırma röportajları ve grup çalışması oturumlarının transkribe edilmesine yardımcı olmak için Sonix'in gücünü keşfetti
| inglês | turco |
|---|---|
| power | gücü |
| lectures | dersler |
| interviews | röportajlar |
| group | grup |
| students | öğrenci |
| help | yardımcı |
| research | araştırma |
| of | in |
| and | ve |
EN Nobody should have to suffer as a result of their internet and technology use, and we hope you find in this fellowship the freedom and relief that so many of us have discovered
TR Hiç kimse internet ve teknoloji kullanımının bir sonucu olarak acı çekmek zorunda kalmamalı ve umarız çoğumuzun keşfettiği özgürlüğü ve rahatlığı bu arkadaşlıkta bulursunuz
| inglês | turco |
|---|---|
| nobody | kimse |
| internet | internet |
| technology | teknoloji |
| have to | zorunda |
| freedom | özgürlüğü |
| this | bu |
| result | sonucu |
| and | ve |
| a | bir |
| to | hiç |
| use | kullanım |
EN Added a counter to the Pinterest description field as we?ve discovered that Pinterest cuts off descriptions around 140 characters on share buttons.
TR Pinterest?in paylaşma düğmelerinde 140 karakterden oluşan açıklamaları kestiğini keşfettik. Pinterest açıklama alanına sayaç eklendi.
| inglês | turco |
|---|---|
| added | eklendi |
| description | açıklama |
| around | in |
| characters | a |
| share | paylaş |
EN Added a counter to the Pinterest description field as we?ve discovered that Pinterest cuts off descriptions around 140 characters on share buttons.
TR Pinterest?in paylaşma düğmelerinde 140 karakterden oluşan açıklamaları kestiğini keşfettik. Pinterest açıklama alanına sayaç eklendi.
| inglês | turco |
|---|---|
| added | eklendi |
| description | açıklama |
| around | in |
| characters | a |
| share | paylaş |
Mostrando 42 de 42 traduções
Traduções semelhantes
infiltration is discovered discovered he discovered discovered that ve discovered i’ve discovered nio stores discovered experts discovered in pricewaterhousecoopers study discovered uk discovered reduce discovered i ve discovered discovered the cuckoo ve just discovered lecturers have discovered discovered that discovered how geospatial before being discovered researchers recently discovered alliance discovered a discovered small allotment cannot be discovered week we discoveredTraduzir infiltration is discovered para outro idioma
Tcheco 
alemão 
chinês 
coreano 
espanhol 
finlandês 
francês 
holandês 
húngaro 
indonésio 
italiano 
japonês 
norueguês 
polonês 
português 
russo 
sueco 
turco 
vietnamita 
árabe