DE Semrush ist eine SaaS-Plattform für Online-Sichtbarkeits-Management und Content-Marketing. Wir haben bereits mehr als 7 Millionen Marketingspezialisten auf der ganzen Welt geholfen, effektiver zu arbeiten und überlegene Ergebnisse zu erzielen
"welt geholfen" em alemão pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
DE Semrush ist eine SaaS-Plattform für Online-Sichtbarkeits-Management und Content-Marketing. Wir haben bereits mehr als 7 Millionen Marketingspezialisten auf der ganzen Welt geholfen, effektiver zu arbeiten und überlegene Ergebnisse zu erzielen
TR Semrush, bir çevrimiçi görünürlük yönetimi ve içerik pazarlama SaaS platformudur. Bugün, dünya çapında 7 milyonlarca pazarlamacıya işlerini daha etkili yapmaları ve mükemmel sonuçlar elde etmeleri için yardım ettik
alemão | turco |
---|---|
semrush | semrush |
millionen | milyonlarca |
effektiver | etkili |
arbeiten | iş |
online | çevrimiçi |
management | yönetimi |
content | içerik |
marketing | pazarlama |
saas | saas |
welt | dünya |
und | ve |
ergebnisse | sonuçlar |
DE Wir wollen eine Welt schaffen, in der jede Person nach Belieben reisen kann. Eine Welt, in der man mühelos Familie und Freunde besuchen, Bildungsmöglichkeiten und Jobchancen wahrnehmen und die Welt erkunden kann.
TR Herkesin yolculuk ihtiyacını karşılayabildiği bir dünya hayal ediyoruz. Ailenizi ve dostlarınızı kolayca ziyaret edebildiğiniz, öğrenime ve ekonomik fırsatlara erişebildiğiniz ve dünyayı keşfe çıkabildiğiniz bir dünya.
alemão | turco |
---|---|
reisen | yolculuk |
besuchen | ziyaret |
man | bir |
und | ve |
welt | dünyayı |
mühelos | kolayca |
DE Als einer der weltweit führenden frei zugänglichen Verlage veröffentlicht Elsevier mehr als 500 Open-Access-Journals und hat vielen Gesellschaften geholfen, den offenen Zugang zu nutzen.
TR Dünyanın önde gelen açık erişimli yayıncılarından biri olan Elsevier, 500'den fazla tam açık erişimli dergi yayınlamakta ve birçok toplumun açık erişimi benimsemesine yardımcı olmuştur.
alemão | turco |
---|---|
weltweit | dünyanın |
elsevier | elsevier |
zugang | erişimi |
open | açık |
und | yardımcı |
einer | bir |
hat | olan |
vielen | çok |
mehr | fazla |
DE „Semrush hat mir geholfen, die Wettbewerbslandschaft rund um meine Anzeigenkampagnen besser zu verstehen
TR Semrush, reklam kampanyalarımın rekabetçi piyasasını daha iyi anlamam konusunda esas rolü oynadı
alemão | turco |
---|---|
semrush | semrush |
besser | iyi |
zu | konusunda |
die | daha |
DE ie Nutzung von Ahrefs-Daten bei der Planung unserer Content-Strategie hat uns geholfen, die Anzahl unserer Blogbesucher im Vergleich zu letztem Jahr über 200% zu steigern.
TR İçerik stratejimizi planlamak için Ahrefs verilerini kullanmak, blogumuza yapılan ziyaretleri önceki yıla oranla %200’den fazla artırmamıza yardımcı oldu.
alemão | turco |
---|---|
nutzung | kullanmak |
ahrefs | ahrefs |
daten | verilerini |
zu | için |
DE “Es hat geholfen, nicht-kreative Leute zu befähigen, ihre eigenen Inhalte zu erstellen, ohne die Kreativ- und Marketingteams zu verzetteln
TR “Yaratıcı olmayan ekiplerin, kreatif ve pazarlama ekiplerini meşgul etmeden kendi içeriklerini oluşturabilmelerini sağladı
DE Logaster ist ein Online-Generator für Markenidentitäten und hat Millionen von kleinen Unternehmen geholfen schnell, einfach, und kostengünstig eine Marke zu erstellen!
TR Logaster, milyonlarca küçük işletmeye hızlı, basit ve uygun fiyatlı bir markalama çözümü ile yardımcı olan online bir marka kimliği oluşturucusudur!
alemão | turco |
---|---|
logaster | logaster |
kleinen | küçük |
marke | marka |
online | online |
schnell | hızlı |
unternehmen | iş |
einfach | basit |
und | yardımcı |
erstellen | ile |
DE Danke an Logaster und ein besonderes Dankeschön an Alex Levin, der mit allen Problemen geholfen hat.
TR Logaster’a ve ayrıca bana gerekli olan tüm desteği sağlayan Alex Levin’e özel olarak teşekkür ederim.
alemão | turco |
---|---|
und | ve |
allen | tüm |
DE 31.743 Entwickler*innen aus 183 Ländern oder Regionen haben uns geholfen, die Softwareentwicklungs-Community abzubilden.
TR 183 ülke veya bölgeden 31.743 geliştiricinin katılımıyla hazırlanan bu rapor, geliştirici topluluğuna dair genel bir tablo elde etmemizi sağlamıştır.
alemão | turco |
---|---|
entwickler | geliştirici |
haben | elde |
oder | veya |
DE Anleitungen, bei deren Übersetzung ich geholfen habe
TR Çevirisine yardım ettiğim kılavuzlar
alemão | turco |
---|---|
anleitungen | kılavuzlar |
DE Durch den Einsatz modernster künstlicher Intelligenz haben wir Tausenden von Juristen geholfen, Audio- und Videodateien zu konvertieren, die in hochwertige, interaktive Transkripte konvertiert wurden
TR Son teknoloji yapay zeka kullanarak, binlerce yasal profesyonelin yüksek kaliteli, etkileşimli transkriptlere dönüştürülmüş ses ve video dosyalarını dönüştürmesine yardımcı olduk
alemão | turco |
---|---|
modernster | son |
künstlicher | yapay |
intelligenz | zeka |
tausenden | binlerce |
hochwertige | kaliteli |
interaktive | etkileşimli |
und | yardımcı |
audio- | ses |
DE Sonix hat vielen Leuten in der Anwaltschaft geholfen, Folgendes zu transkribieren:
TR Sonix, hukuk mesleğindeki birçok kişinin aşağıdakileri yazmasına yardımcı oldu:
alemão | turco |
---|---|
sonix | sonix |
der | bir |
vielen | çok |
DE Unternehmen, denen wir geholfen haben,
TR Yardımcı olduğumuz şirketler
alemão | turco |
---|---|
unternehmen | şirketler |
DE Unsere Gruppen teilen unsere kollektiven Erfahrungen und die Prinzipien, die uns geholfen haben. Jeder von uns ist frei, die Vorschläge des Programms und anderer Mitglieder auszuprobieren oder zu ignorieren.
TR Gruplarımız kolektif deneyimimizi ve bize yardımcı olan ilkeleri paylaşıyor
alemão | turco |
---|---|
gruppen | grupları |
und | yardımcı |
uns | ve |
ist | olan |
DE „Soundtrap hat das Leben meiner Schüler*innen verändert. Es hat ihnen geholfen, zu lernen, dass Musik die Fantasie anregt und Menschen zusammenbringt. Mit diesem Wissen sind die Möglichkeiten endlos.“
TR "Soundtrap öğrencilerimin müzikle ilişkisini tamamen değiştirdi. Müziğin hayal gücünü geliştiren ve insanları bir araya getiren bir araç olduğunu öğrenmelerini sağladı. Öğrencilerim için artık hiçbir şey imkansız değil."
alemão | turco |
---|---|
menschen | insanları |
es | olduğunu |
und | ve |
sind | artık |
DE Das SEOMonitor tool hat uns dabei geholfen unsere SEO Strategie zu ermitteln indem wir mit dem Tool neue potenzielle Keywörter gefunden und Keyword-Ranking-Daten analysiert haben
TR Kelime araştırmalarımızda ve bu kelimelerin analizlerinde SEOMonitor’den faydalandık
alemão | turco |
---|---|
keyword | kelime |
und | ve |
hat | bu |
DE Renderforest hat uns bei der Erstellung fanstastischer animierter Szenen für unsere Produktpräsentationen geholfen. Es ist wirklich eine einfache und angenehme Erfahrung.
TR Renderforest, ürün tanıtımımız için muhteşem animasyon sahneleri yaratmamıza yardımcı oldu. Gerçekten kolay ve eğlenceli bir deneyim yaşatıyor.
alemão | turco |
---|---|
renderforest | renderforest |
szenen | sahneleri |
wirklich | gerçekten |
einfache | kolay |
erfahrung | deneyim |
und | yardımcı |
uns | ve |
DE In den letzten 5 Jahren haben wir Millionen von Kunden dabei geholfen, Videos und Animationen in Broadcast-Qualität, Logos, Grafiken, Präsentationen und professionelle Websites zu erstellen, wobei der hohe Qualitätsstandard im Mittelpunkt stand
TR Son 5 yıl içinde milyonlarca müşterinin yayın kalitesinde videolar ve animasyonlar ile logo, grafik, sunum ve profesyonel web siteleri oluşturmasını sağlarken, yüksek kalite standartlarından asla taviz vermedik
alemão | turco |
---|---|
letzten | son |
jahren | yıl |
videos | videolar |
animationen | animasyonlar |
logos | logo |
grafiken | grafik |
präsentationen | sunum |
hohe | yüksek |
qualität | kalite |
in | içinde |
und | ve |
erstellen | ile |
professionelle | profesyonel |
DE Logaster ist ein Online-Generator für Markenidentitäten und hat Millionen von kleinen Unternehmen geholfen schnell, einfach, und kostengünstig eine Marke zu erstellen!
TR Logaster, milyonlarca küçük işletmeye hızlı, basit ve uygun fiyatlı bir markalama çözümü ile yardımcı olan online bir marka kimliği oluşturucusudur!
alemão | turco |
---|---|
logaster | logaster |
kleinen | küçük |
marke | marka |
online | online |
schnell | hızlı |
unternehmen | iş |
einfach | basit |
und | yardımcı |
erstellen | ile |
DE Unternehmen, denen wir geholfen haben,
TR Yardımcı olduğumuz şirketler
alemão | turco |
---|---|
unternehmen | şirketler |
DE „Semrush hat mir geholfen, die Wettbewerbslandschaft rund um meine Anzeigenkampagnen besser zu verstehen
TR Semrush, reklam kampanyalarımın rekabetçi piyasasını daha iyi anlamam konusunda esas rolü oynadı
alemão | turco |
---|---|
semrush | semrush |
besser | iyi |
zu | konusunda |
die | daha |
DE Als einer der weltweit führenden frei zugänglichen Verlage veröffentlicht Elsevier mehr als 500 Open-Access-Journals und hat vielen Gesellschaften geholfen, den offenen Zugang zu nutzen.
TR Dünyanın önde gelen açık erişimli yayıncılarından biri olan Elsevier, 500'den fazla tam açık erişimli dergi yayınlamakta ve birçok toplumun açık erişimi benimsemesine yardımcı olmuştur.
alemão | turco |
---|---|
weltweit | dünyanın |
elsevier | elsevier |
zugang | erişimi |
open | açık |
und | yardımcı |
einer | bir |
hat | olan |
vielen | çok |
mehr | fazla |
DE „Semrush hat mir geholfen, die Wettbewerbslandschaft rund um meine Anzeigenkampagnen besser zu verstehen
TR Semrush, reklam kampanyalarımın rekabetçi piyasasını daha iyi anlamam konusunda esas rolü oynadı
alemão | turco |
---|---|
semrush | semrush |
besser | iyi |
zu | konusunda |
die | daha |
DE Hat Ihnen diese Seite geholfen?
TR Bu sayfa size yardımcı oldu mu?
alemão | turco |
---|---|
seite | sayfa |
diese | bu |
DE Wir freuen uns, dass diese Seite Ihnen geholfen hat. Würden Sie uns weitere Details mitteilen, damit wir uns weiter verbessern können?
TR Bu sayfa size yardımcı olduğu için mutluyuz. İyileştirme yapmaya devam etmemize yardımcı olmak için daha fazla bilgi paylaşmak ister misiniz?
alemão | turco |
---|---|
seite | sayfa |
weitere | daha fazla |
diese | bu |
weiter | devam |
verbessern | daha |
können | bilgi |
ihnen | için |
DE 31.743 Entwickler*innen aus 183 Ländern oder Regionen haben uns geholfen, die Softwareentwicklungs-Community abzubilden.
TR 183 ülke veya bölgeden 31.743 geliştiricinin katılımıyla hazırlanan bu rapor, geliştirici topluluğuna dair genel bir tablo elde etmemizi sağlamıştır.
alemão | turco |
---|---|
entwickler | geliştirici |
haben | elde |
oder | veya |
DE So hat die VMware Cloud on AWS der Sterling National Bank dabei geholfen, sicher in die Cloud zu wechseln und ihr Banking-as-a-Service-Geschäft zu transformieren
TR VMware Cloud on AWS, Sterling National Bank’in buluta güvenli biçimde taşınmasına ve bankacılık hizmetlerini bir hizmet işi olarak dönüştürmesine nasıl yardımcı oldu?
alemão | turco |
---|---|
vmware | vmware |
service | hizmet |
aws | aws |
cloud | cloud |
und | yardımcı |
DE Sie haben uns dabei geholfen, Produkteinführungszeiten zu beschleunigen und für unsere Kunden eine bessere Benutzererfahrung bereitzustellen
TR Ayrıca, pazara sunma süremizi kısaltmamıza ve müşterilerimize daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamamıza yardımcı oldu
alemão | turco |
---|---|
kunden | kullanıcı |
bessere | daha iyi |
und | yardımcı |
uns | ve |
sie | iyi |
zu | daha |
DE „Semrush hat mir geholfen, die Wettbewerbslandschaft rund um meine Anzeigenkampagnen besser zu verstehen
TR Semrush, reklam kampanyalarımın rekabetçi piyasasını daha iyi anlamam konusunda esas rolü oynadı
alemão | turco |
---|---|
semrush | semrush |
besser | iyi |
zu | konusunda |
die | daha |
DE “Es hat geholfen, nicht-kreative Leute zu befähigen, ihre eigenen Inhalte zu erstellen, ohne die Kreativ- und Marketingteams zu verzetteln
TR “Yaratıcı olmayan ekiplerin, kreatif ve pazarlama ekiplerini meşgul etmeden kendi içeriklerini oluşturabilmelerini sağladı
DE Anleitungen, bei deren Übersetzung ich geholfen habe
TR Çevirisine yardım ettiğim kılavuzlar
alemão | turco |
---|---|
anleitungen | kılavuzlar |
DE „Soundtrap hat das Leben meiner Schüler*innen verändert. Es hat ihnen geholfen, zu lernen, dass Musik die Fantasie anregt und Menschen zusammenbringt. Mit diesem Wissen sind die Möglichkeiten endlos.“
TR "Soundtrap öğrencilerimin müzikle ilişkisini tamamen değiştirdi. Müziğin hayal gücünü geliştiren ve insanları bir araya getiren bir araç olduğunu öğrenmelerini sağladı. Öğrencilerim için artık hiçbir şey imkansız değil."
alemão | turco |
---|---|
menschen | insanları |
es | olduğunu |
und | ve |
sind | artık |
DE „Semrush hat mir geholfen, die Wettbewerbslandschaft rund um meine Anzeigenkampagnen besser zu verstehen
TR Semrush, reklam kampanyalarımın rekabetçi piyasasını daha iyi anlamam konusunda esas rolü oynadı
alemão | turco |
---|---|
semrush | semrush |
besser | iyi |
zu | konusunda |
die | daha |
DE „Semrush hat mir geholfen, die Wettbewerbslandschaft rund um meine Anzeigenkampagnen besser zu verstehen
TR Semrush, reklam kampanyalarımın rekabetçi piyasasını daha iyi anlamam konusunda esas rolü oynadı
alemão | turco |
---|---|
semrush | semrush |
besser | iyi |
zu | konusunda |
die | daha |
DE Was es geholfen hat, ist es, nicht-kreative Leute zu befähigen, ihre eigenen Inhalte zu erstellen, ohne die Kreativ- und Marketingteams zu blockieren
TR “Yardımcı olduğu konu, yaratıcı ekiplerde olmayanların yaratıcı ekipleri ve pazarlama ekiplerini rahatsız etmeden kendi içeriklerini oluşturmalarını sağlaması
alemão | turco |
---|---|
ohne | etmeden |
die | ve |
eigenen | kendi |
DE “"Was es geholfen hat, ist es, nicht-kreative Leute zu befähigen, ihre eigenen Inhalte zu erstellen, ohne die Kreativ- und Marketingteams zu blockieren
TR ““Yaratıcı olmayan ekiplerin, kreatif ve pazarlama ekiplerini meşgul etmeden kendi içeriklerini oluşturabilmelerini sağladı
DE Logaster ist ein Online-Generator für Markenidentitäten und hat Millionen von kleinen Unternehmen geholfen schnell, einfach, und kostengünstig eine Marke zu erstellen!
TR Logaster, milyonlarca küçük işletmeye hızlı, basit ve uygun fiyatlı bir markalama çözümü ile yardımcı olan online bir marka kimliği oluşturucusudur!
alemão | turco |
---|---|
logaster | logaster |
kleinen | küçük |
marke | marka |
online | online |
schnell | hızlı |
unternehmen | iş |
einfach | basit |
und | yardımcı |
erstellen | ile |
DE Danke an Logaster und ein besonderes Dankeschön an Alex Levin, der mit allen Problemen geholfen hat.
TR Logaster’a ve ayrıca bana gerekli olan tüm desteği sağlayan Alex Levin’e özel olarak teşekkür ederim.
alemão | turco |
---|---|
und | ve |
allen | tüm |
DE Logaster ist ein Online-Generator für Markenidentitäten und hat Millionen von kleinen Unternehmen geholfen schnell, einfach, und kostengünstig eine Marke zu erstellen!
TR Logaster, milyonlarca küçük işletmeye hızlı, basit ve uygun fiyatlı bir markalama çözümü ile yardımcı olan online bir marka kimliği oluşturucusudur!
alemão | turco |
---|---|
logaster | logaster |
kleinen | küçük |
marke | marka |
online | online |
schnell | hızlı |
unternehmen | iş |
einfach | basit |
und | yardımcı |
erstellen | ile |
DE Logaster ist ein Online-Generator für Markenidentitäten und hat Millionen von kleinen Unternehmen geholfen schnell, einfach, und kostengünstig eine Marke zu erstellen!
TR Logaster, milyonlarca küçük işletmeye hızlı, basit ve uygun fiyatlı bir markalama çözümü ile yardımcı olan online bir marka kimliği oluşturucusudur!
alemão | turco |
---|---|
logaster | logaster |
kleinen | küçük |
marke | marka |
online | online |
schnell | hızlı |
unternehmen | iş |
einfach | basit |
und | yardımcı |
erstellen | ile |
DE Auch ihm wird geholfen: Leopard in afrikanischem Nationalpark
TR Ona da yardım ediliyor: Afrika milli parkında bir leopar
alemão | turco |
---|---|
in | da |
DE Die Fragen- und Antworten-Sessions im Twitter-Account von Make it in Germany haben mir sehr geholfen, aber auch ein Freund, der in Deutschland wohnt. Dafür bin ich sehr dankbar.
TR Make it in Germany sitesinin Twitter hesabı üzerinden yürüttüğü soru-cevap uygulaması ve Almanya’da yaşayan bir arkadaşım bana çok yardımcı oldu. Dolayısıyla bu konuda çok müteşekkirim.
alemão | turco |
---|---|
account | hesabı |
und | yardımcı |
mir | bana |
aber | bir |
DE Mir hat es geholfen, mit anderen Expats zu sprechen
TR Başka expat’larla konuşmanın bana faydası oldu
alemão | turco |
---|---|
mir | bana |
anderen | başka |
DE „Maria hat geholfen“ – die Mauern von Kloster Andechs sind gespickt mit kleinen Nachrichten von dankbaren Gläubigen
TR „Meryem yardım etti“ –Andechs Manastırı'nın duvarları minnettar inançlıların kısa mesajlarıyla süslüdür
DE Geholfen wird zum Beispiel mit dem „Beschäftigungssicherungsgesetz“, das die Kurzarbeit erleichtert und finanziert
TR Örneğin “İstihdamı Koruma Yasası” ile, kısa süreli çalışmayı kolaylaştıran ve finanse edildi
DE Durch den Einsatz modernster künstlicher Intelligenz haben wir Tausenden von Juristen geholfen, Audio- und Videodateien zu konvertieren, die in hochwertige, interaktive Transkripte konvertiert wurden
TR Son teknoloji yapay zeka kullanarak, binlerce yasal profesyonelin yüksek kaliteli, etkileşimli transkriptlere dönüştürülmüş ses ve video dosyalarını dönüştürmesine yardımcı olduk
alemão | turco |
---|---|
modernster | son |
künstlicher | yapay |
intelligenz | zeka |
tausenden | binlerce |
hochwertige | kaliteli |
interaktive | etkileşimli |
und | yardımcı |
audio- | ses |
DE Sonix hat vielen Leuten in der Anwaltschaft geholfen, Folgendes zu transkribieren:
TR Sonix, hukuk mesleğindeki birçok kişinin aşağıdakileri yazmasına yardımcı oldu:
alemão | turco |
---|---|
sonix | sonix |
der | bir |
vielen | çok |
DE Unsere Gruppen teilen unsere kollektive Erfahrung und die Prinzipien, die uns geholfen haben. Es steht jedem Mitglied von uns frei, die Anregungen des Programms und anderer Mitglieder auszuprobieren oder zu ignorieren.
TR Gruplarımız, kolektif deneyimimizi ve bize yardımcı olan ilkeleri paylaşır. Her birimiz programın ve diğer üyelerin önerilerini denemekte veya dikkate almamakta özgürüz.
alemão | turco |
---|---|
programms | programı |
gruppen | grupları |
und | yardımcı |
uns | ve |
oder | veya |
DE Das Zwölf-Schritte-Modell wurde vor über 80 Jahren von den Anonymen Alkoholikern entwickelt und hat Millionen von Menschen, die an einer Suchtkrankheit leiden, geholfen, eine langfristige, nachhaltige Genesung zu finden.
TR On İki Adım modeli, 80 yıldan uzun bir süre önce Adsız Alkolikler tarafından öncülük edildi ve bağımlılık hastalığından muzdarip milyonlarca insanın uzun vadeli, sürdürülebilir iyileşme bulmasına yardımcı oldu.
alemão | turco |
---|---|
wurde | oldu |
nachhaltige | sürdürülebilir |
schritte | adım |
modell | modeli |
und | yardımcı |
menschen | bir |
DE Dies sind vorbeugende Maßnahmen, die uns geholfen haben, einen Rückfall zu vermeiden, wenn wir bemerken, dass wir von unserem Genesungsweg abweichen:
TR Bunlar, iyileşme yolumuzdan saptığımızı fark ettiğimizde nüksetmekten kaçınmamıza yardımcı olan önleyici tedbirlerdir:
alemão | turco |
---|---|
die | bunlar |
sind | olan |
Mostrando 50 de 50 traduções