{Ssearch} wergerîne Tirkî

{Endresult} ji 50 wergerên peyva "protect civic space" ji Îngilîzî bo Tirkî têne nîşandan

Wergera Îngilîzî bo Tirkî ya {lêgerîn}

Îngilîzî
Tirkî

EN To learn from best practices how to protect civic space, what are the available methodologies for monitoring (some of the elements of) civic space, and what can be the tools for advocacy for improving the civic space.

TR Sivil alanın nasıl korunacağını en iyi uygulamalardan, sivil alanın izlenmesi için mevcut metodolojilerin (bazı unsurlarınının) neler olduğunu ve sivil alanı iyileştirmek için savunuculuk araçlarının neler olabileceğini öğrenmek.

Îngilîzî Tirkî
advocacy savunuculuk
improving iyileştirmek
space alan
of in
tools araçları
what neler
best en
some bazı
how nasıl

EN At the same time, the FATF has started to document such cases and also to reform its guidance so that it can better protect civic space

TR Aynı zamanda, FATF bu tür vakaları belgelemeye ve aynı zamanda sivil alanı daha iyi koruyabilmesi için kılavuzunu yeniden düzenlemeye başlamıştır

Îngilîzî Tirkî
time zamanda
and ve
better daha iyi
space alan
has bu
the aynı
to için

EN Turkey’s civic space has lately been shrinking due to the tense political climate and the deterioration of the democratic institutions

TR Mülteci sorunu, AB-Türkiye ilişkilerinin gündeminde üst sıralarda yer alıyor

Îngilîzî Tirkî
to üst
of yer

EN Implications of measures to countering terrorism, money laundering to the human rights and civic space

TR Terörle mücadele, kara para aklama ile mücadele tedbirlerinin insan haklarına ve sivil alana etkileri

Îngilîzî Tirkî
and ve
human insan
rights hakları

EN They try to implement international standards on these issues without considering the “other side of the coin”, which automatically limits civic space and environment for civil society organisations

TR Sivil toplum kuruluşları için sivil alanı ve çevreyi otomatik olarak sınırlayan “madalyonun diğer yüzünü” dikkate almadan bu konularda uluslararası standartları uygulamaya çalışıyorlar

EN Civil society needs to increase understanding of the rules around counter-terrorism financing and avenues to engage and advocate for civic space protections.

TR Sivil toplumun, terörle mücadele finansmanı, ve sivil alan korumalarına katılım ve savunuculuk yapma yolları ile ilgili kurallara dair anlayışı arttırması gerekiyor.

Îngilîzî Tirkî
civil sivil
society toplumun
to yapma
and ve
of dair
the ile

EN According to Amnesty International 2021 Report, Civic Space Has Been Shrunk Further Due to Pandemic Excuse

TR STOK Çevrimiçi Buluşmalarını Tamamladık

EN Protecting Civic Space and Access to Funding Resources

TR Sivil Alanı ve Fon Kaynaklarına Erişim Hakkını Korumak

Îngilîzî Tirkî
protecting korumak
and ve
access erişim
space alan
resources kaynaklar

EN At Tetra Pak, our approach to sustainability is shaped by our brand promise: PROTECTS WHAT’S GOOD™. We bring this promise to life by committing to protect food, to protect people and to protect our planet.

TR Tetra Pak'ta, sürdürülebilirlik yaklaşımımız marka vaadimizle şekillenir: İYİ OLANI KORUR™. Gıdaları, insanları ve gezegenimizi koruma taahhüdünde bulunarak bu vaadimizi hayata geçiririz.

EN This report aims at improving innovation, urban data collection and analysis, and open data capacities in democratic civic governance in Turkey.

TR Rapor, Türkiye’deki demokratik kent yönetişiminde inovasyon ve kentlerin veri toplama, analiz etme ve herkes için veriyi açma kapasitelerini artırmayı hedeflemektedir.

Îngilîzî Tirkî
report rapor
innovation inovasyon
urban kent
collection toplama
democratic demokratik
and ve
data veri
analysis analiz

EN Özgür Arun explained that with the program, students and academics see that there is a significant potential for the civic field and that thanks to the program, they can attract young researchers to the association and the field

TR Özgür Arun, programla birlikte öğrencilerin ve akademisyenlerin sivil alan için önemli bir potansiyel olduğunu gördüklerini ve program sayesinde genç araştırmacıları derneğe ve sahaya çekebildiklerini anlattı

Îngilîzî Tirkî
potential potansiyel
significant önemli
young genç
program program
is olduğunu
and ve
researchers araştırmacılar
a bir

EN Explaining that being on the field with the civil society is instructive, Arun said that it is very important for the people in the academy to meet the civic field and learn together.

TR Sivil toplumla birlikte sahada olmanın öğretici olduğunu anlatan Arun, akademideki insanların sivil alanla tanışması ve birlikte öğrenmesinin çok önemli olduğunu söyledi.

Îngilîzî Tirkî
civil sivil
important önemli
is olduğunu
people insanlar

EN Özgür Arun explained that with the program, students and academics see that there is a significant potential for the civic field and that thanks to the program, they can attract young researchers to the association and the field

TR Özgür Arun, programla birlikte öğrencilerin ve akademisyenlerin sivil alan için önemli bir potansiyel olduğunu gördüklerini ve program sayesinde genç araştırmacıları derneğe ve sahaya çekebildiklerini anlattı

Îngilîzî Tirkî
potential potansiyel
significant önemli
young genç
program program
is olduğunu
and ve
researchers araştırmacılar
a bir

EN Explaining that being on the field with the civil society is instructive, Arun said that it is very important for the people in the academy to meet the civic field and learn together.

TR Sivil toplumla birlikte sahada olmanın öğretici olduğunu anlatan Arun, akademideki insanların sivil alanla tanışması ve birlikte öğrenmesinin çok önemli olduğunu söyledi.

Îngilîzî Tirkî
civil sivil
important önemli
is olduğunu
people insanlar

EN Car Model Select Car Model Accord Civic HR-V

TR Araba modeli Araç Modelini Seçin anlaşma kent HR-V

Îngilîzî Tirkî
car araba
model modeli

EN Honda is an incredibly diverse brand, and we offer many of the cars for hire from their extensive range. There?s cars like the Honda HR-V, Honda Civic, Honda Accord, Honda CR-V.

TR Honda inanılmaz derecede çeşitliliğe sahip bir markadır ve geniş ürün yelpazesinden kiralık arabaların çoğunu sunuyoruz. Honda HR-V, Honda Civic, Honda Accord, Honda CR-V gibi arabalar var.

Îngilîzî Tirkî
incredibly inanılmaz
range yelpazesinden
extensive geniş
hire kiralık
cars arabalar
brand e
and ve
the gibi
we offer sunuyoruz

EN The Federal Agency for Civic Education is helping fund the project

TR Federal Politika Eğitim Merkezi bu projeyi destekliyor

Îngilîzî Tirkî
federal federal
education eğitim
the project projeyi

EN Conspiracy theories, including about climate change or civic participation

TR İklim değişikliği veya vatandaşlık katılımı gibi konularda komplo teorileri

Îngilîzî Tirkî
change değişikliği
or veya
participation katılım
including gibi

EN Content that originates from disinformation campaigns, including about climate change or civic participation

TR İklim değişikliği veya vatandaşlık katılımı gibi konularda yanıltıcı bilgilendirme kampanyalarından kaynaklanan içerikler

Îngilîzî Tirkî
change değişikliği
from kaynaklanan
or veya
campaigns kampanyalar
participation katılım
including gibi

EN False or misleading content that impedes an election’s integrity or an individual's or group's civic participation, including registering to vote, voting and being counted in a census.

TR Oy kullanmak için kaydolmak, oy kullanmak ve nüfus sayımında sayılmak dahil olmak üzere, bir seçimin adilliğini veya bir bireyin ya da grubun vatandaşlık katılımını engelleyen yanlış veya yanıltıcı içerikler.

Îngilîzî Tirkî
vote oy
and ve
in da
or veya
participation katılım
including dahil
a bir
to için
misleading yanıltıcı

EN These ubiquitous symbols of civic pride are often designed, well, pretty terribly

TR Kentsel gururun bu hazır ve nazır sembolleri, sıklıkla oldukça berbatça tasarlanıyor

Îngilîzî Tirkî
symbols sembolleri
often sıklıkla
pretty oldukça
these bu

EN Email Space and Web hosting space sharing

TR Eposta Alanı ve Web hosting alanı paylaşımı

Îngilîzî Tirkî
email eposta
and ve
web web
hosting hosting
space alan
sharing paylaşımı

EN If you want to prevent two words from being separated by a line break or page break between them, just enter a "non-breaking space" between the words. To do so, just press the key combination Ctrl+Shift+Space.

TR İki sözcüğün satır sonu veya sayfa sonu ile ayrılmasını önlemek istiyorsanız sözcükler arasına “bölünmez boşluk” eklemeniz yeterlidir. Bunu yapmak için Ctrl + Shift + Space tuş kombinasyonuna basmanız yeterlidir.

Îngilîzî Tirkî
page sayfa
do yapmak
or veya
enter için
line ile

EN Email Space and Web hosting space sharing

TR Eposta Alanı ve Web hosting alanı paylaşımı

Îngilîzî Tirkî
email eposta
and ve
web web
hosting hosting
space alan
sharing paylaşımı

EN Cargo space. The split-folding rear seatbacks which are usually standard allow a lot cargo space

TR Üstün görünürlük. Büyük pencereler sayesinde geniş cam alanı gelişmiş görüş sağlar.

Îngilîzî Tirkî
the sayesinde
space alan
are sağlar

EN Eleven German men have already travelled in space. The Female Astronaut initiative aims to send the first German woman into space – in 2021.

TR Avrupa Açık Bilim Bulutu’nda araştırmacılar verilerini güvenli biçimde dosyalayıp sınır aşırı veri değişimi yapabiliyorlar. Bunun nasıl gerçekleştiğini burada açıklıyoruz.

Îngilîzî Tirkî
the burada
to nasıl

EN Fun fact: Maultaschen have even been eaten in outer space. They were served when the German astronaut Alexander Gerst was on the ISS space station in 2018.

TR Eğlenceli gerçek: Alman usulü mantı uzaya bile çıktı: Alman astronot Alexander Gerst 2018 yılında Uluslararası Uzay İstasyonundayken (ISS) yemek olarak Alman usulü mantı yedi.

Îngilîzî Tirkî
fun eğlenceli
space uzay
alexander alexander
even bile

EN Space: While many industries own space where they can deploy edge sites, others may not. For example, telecommunication companies lease, rather than own, cell towers.

TR Yer: Birçok sektörde, edge tesislerin yerleştirebileceği bir alan bulunsa da, bazı sektörlerde bulunmayabilir. Örneğin, telekomünikasyon şirketleri hücre kulelerine sahip olmak yerine onları kiralamaktadır.

Îngilîzî Tirkî
cell hücre
edge edge
companies şirketleri
can olmak
many çok
not bazı
for alan
while da
they onlar
own sahip

EN Encroachment of physical or personal space, especially after a verbal request to maintain space. This may include someone insisting you to show your room/house virtually.

TR Özellikle alanın korunmasına yönelik sözlü bir talepten sonra fiziksel veya kişisel alanın ihlali. Bu, birisinin odanızı/evinizi sanal olarak göstermeniz için ısrar etmesini içerebilir.

Îngilîzî Tirkî
physical fiziksel
this bu
space alan
personal kişisel
or veya
a bir
to etmesini
of yönelik
include için

EN They paternalistically claim they are trying to protect us from ourselves or others, but in reality they are trying to protect themselves from our own exercise of liberty

TR Bir baba içgüdüsüyle başkalarından bizleri korumaya çalıştıklarını iddia etmekteler, ancak aslında özgürlüğümüzü kullanma hakkımızdan kendilerini korumaya çalışmaktalar

Îngilîzî Tirkî
others başkaları
us bizleri
but ancak
themselves bir

EN SSL certificates, which protect different domains, in other words multiple domain addresses defined as SAN, with a single certificate, are defined as Multi Domain San SSL and allow you to protect up to 250 different domains and subdomains

TR Farklı domainler yani SAN olarak nitelendirilen birden fazla domain adresini tek sertifika ile koruyan SSL sertifikaları Multi Domain San SSL olarak tanımlanmakta olup, 250'ye kadar farklı domaini ve subdomaini korumanıza imkan tanır

Îngilîzî Tirkî
ssl ssl
san san
domain domain
certificates sertifikaları
certificate sertifika
multi multi
different farklı
multiple birden fazla
and ve
to birden
with ile
a tek

EN We reduce water density by developing sustainable water strategies to protect the ecosystem and protect water resources through our Waste Water Recovery Facility investment.

TR Ekosistemi korumak için sürdürülebilir su stratejileri geliştirerek su yoğunluğumuzu azaltıyor ve Atıksu Geri Kazanım Tesisi yatırımımız ile su kaynaklarını koruyoruz.

Îngilîzî Tirkî
water su
sustainable sürdürülebilir
strategies stratejileri
ecosystem ekosistemi
investment yatırım
to geri
and ve
resources kaynaklarını

EN SSL certificates, which protect different domains, in other words multiple domain addresses defined as SAN, with a single certificate, are defined as Multi Domain San SSL and allow you to protect up to 250 different domains and subdomains

TR Farklı domainler yani SAN olarak nitelendirilen birden fazla domain adresini tek sertifika ile koruyan SSL sertifikaları Multi Domain San SSL olarak tanımlanmakta olup, 250'ye kadar farklı domaini ve subdomaini korumanıza imkan tanır

Îngilîzî Tirkî
ssl ssl
san san
domain domain
certificates sertifikaları
certificate sertifika
multi multi
different farklı
multiple birden fazla
and ve
to birden
with ile
a tek

EN They paternalistically claim they are trying to protect us from ourselves or others, but in reality they are trying to protect themselves from our own exercise of liberty

TR Bir baba içgüdüsüyle başkalarından bizleri korumaya çalıştıklarını iddia etmekteler, ancak aslında özgürlüğümüzü kullanma hakkımızdan kendilerini korumaya çalışmaktalar

Îngilîzî Tirkî
others başkaları
us bizleri
but ancak
themselves bir

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

EN To enforce our contracts and to protect against injury, theft, legal liability, fraud or abuse, and to protect people or property, including physical security programmes;

TR Sözleşmelerimizi uygulamak ve yaralanmaya, hırsızlığa, yasal sorumluluğa, dolandırıcılığa veya kötüye kullanıma karşı korumak ve fiziksel güvenlik programları dahil olmak üzere kişileri veya mülkleri korumak;

Îngilîzî Tirkî
legal yasal
physical fiziksel
programmes programları
security güvenlik
or veya
and ve
including dahil
to karşı

{Endresult} ji 50 wergeran nîşan dide