EN Finding out about international conflicts and finding solutions - you can study this at these universities in Germany.
"finding discoveries within" di Îngilîzî de dikare bi van Tirkî peyv/hevokên jêrîn were wergerandin:
EN Finding out about international conflicts and finding solutions - you can study this at these universities in Germany.
TR Uluslararası anlaşmazlıkların temeline inmek ve çözümler üretmek; burada tanıtacağımız Alman üniversitelerinde bunun yükseköğrenimini yapabilirsiniz.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
international | uluslararası |
solutions | çözümler |
you can | yapabilirsiniz |
and | ve |
EN We help researchers to make new discoveries, collaborate with their colleagues and give them the knowledge they need to find funding
TR Araştırmacıların yeni keşifler yapmalarına, meslektaşlarıyla işbirlikleri yapmalarına yardımcı oluruz ve finansman bulmak için ihtiyaç duydukları bilgileri onlara sağlarız
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
new | yeni |
funding | finansman |
help | yardımcı |
researchers | araştırmacılar |
need | ihtiyaç |
and | ve |
give | için |
EN Unlock tag timeline, mainstream-o-meter, musical matches and get even more discoveries!
TR Etiket zaman çizelgesini, ana akım ölçeri, müziksel eşleştirmeleri aç ve daha birçoğunu keşfet!
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
tag | etiket |
more | daha |
and | ve |
even | bir |
EN We help researchers to make new discoveries, collaborate with their colleagues and give them the knowledge they need to find funding
TR Araştırmacıların yeni keşifler yapmalarına, meslektaşlarıyla işbirlikleri yapmalarına yardımcı oluruz ve finansman bulmak için ihtiyaç duydukları bilgileri onlara sağlarız
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
new | yeni |
funding | finansman |
help | yardımcı |
researchers | araştırmacılar |
need | ihtiyaç |
and | ve |
give | için |
EN Curiosity about culinary discoveries has reached new dimensions through social media
TR Lezzet dünyasında keşifler yapma merakı sosyal medya sayesinde yeni boyutlar kazanıyor
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
new | yeni |
dimensions | boyutlar |
social | sosyal |
media | medya |
EN Learn how these discoveries could change the way you think about your mind -- and possibly uncover effective treatments for mental disorders.
TR Bu keşiflerin nasıl zihniniz hakkında düşündüklerinizi değiştirebileceğini ve zihinsel bozukluklar için etkili tedaviler yaratabileceğini öğrenin.
EN Combine efficiency and confidence in their practice – With ClinicalKey, there is no need to consult multiple sources, allowing physicians to save time by quickly finding accurate answers
TR Uzmanlıklarında etkinlik ve güveni birleştirmek – ClinicalKey sayesinde, birden çok kaynağa başvurma ihtiyacı ortadan kalkar ve doktorlar doğru cevapları hızla bularak zaman kazanabilir
EN Finding and accessing articles is therefore highly important for doctors
TR Bu nedenle makaleleri bulmak ve onlara erişmek doktorlar için son derece önemlidir
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
finding | bulmak |
highly | son derece |
important | önemlidir |
and | ve |
therefore | bu nedenle |
for | için |
EN From finding a price and making bookings to submitting documents and tracking cargo.Register and you will soon be able to manage your logistics online.
TR Navlun öğrenme ve rezervasyon yaptırmaktan, belge gönderme ve yük takibi yapmaya kadar.Kaydolun ve tüm sevkiyatlarınızı bir bilgisayar ekranından yönetmeye hemen başlayın.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
bookings | rezervasyon |
documents | belge |
tracking | takibi |
a | bir |
and | ve |
to | tüm |
EN Finding common ground between HIPAA and the COVID-19 vaccine
TR Jotform?un Ücretsiz Öğrenci Anket Programı
EN With El Salvador announcing that bitcoin will now be accepted as a legal tender, finding a wallet that you can use to store your bitcoin is crucial
TR El Salvador, bitcoin'in artık yasal bir para birimi olarak kabul edileceğini duyururken, bitcoin'inizi depolamak için kullanabileceğiniz bir cüzdan bulmak çok önemli
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
accepted | kabul |
legal | yasal |
finding | bulmak |
crucial | önemli |
wallet | cüzdan |
now | artık |
a | bir |
to | için |
as | olarak |
EN This includes average views and average subscribers, if you are finding large numbers then as a small channel you may want to niche down even further
TR Bu, ortalama görünümleri ve ortalama aboneleri içerir, küçük bir kanal olarak eğer büyük sayılar buluyorsanız, daha fazla ayrıntıya bile girmek isteyebilirsiniz
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
includes | içerir |
average | ortalama |
small | küçük |
channel | kanal |
if | eğer |
this | bu |
further | daha fazla |
and | ve |
large | büyük |
even | bir |
to | bile |
EN With our readymade Summer Camp Job Application Forms doing the hard work for you, you’ll have no trouble finding great camp leaders for the best summer ever.
TR Zor işi sizin için yapan hazır Yaz Kampı İş Başvuru Formlarımız sayesinde, şimdiye kadarki en iyi yaz için harika kamp liderleri bulmakta hiç sorun yaşamayacaksınız.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
summer | yaz |
hard | zor |
application | başvuru |
job | iş |
great | harika |
no | hiç |
for | için |
forms | formlar |
best | en |
the | sizin |
with | sayesinde |
EN Finding the Eaton adaptor number is easy using the cross-reference tool
TR Eaton adaptör numarasını çapraz referans aracını kullanarak kolayca bulabilirsiniz
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
number | numarası |
easy | kolayca |
tool | aracı |
eaton | eaton |
cross | çapraz |
reference | referans |
using | kullanarak |
EN Fairmont and AccorHotels will continue to lead in finding inclusive, sustainable hospitality solutions.
TR Fairmont ve AccorHotels kapsayıcı sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak için öncülük etmeye devam edecektir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
fairmont | fairmont |
continue | devam |
finding | bulmak |
sustainable | sürdürülebilir |
hospitality | konukseverlik |
inclusive | kapsayıcı |
solutions | çözümleri |
will | edecektir |
and | ve |
to | etmeye |
in | için |
EN Learn about CFD liquidity and the different aspects you should consider when deciding how to choose the best liquidity provider. Everything you need to know about finding CFD liquidity in a user-friendly format that is easy to understand.
TR CFD likidite ve en iyi likidite sağlayıcısı seçerken dikkat etmeniz gereken farkları öğrenin. CFD likidite bulmanız için kullanıcı dostu bir formatta, kolayca anlaşılabilir her şey burada.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
cfd | cfd |
liquidity | likidite |
easy | kolayca |
user | kullanıcı |
friendly | dostu |
the | burada |
provider | sağlayıcısı |
need | gereken |
user-friendly | kullanıcı dostu |
different | bir |
best | en |
EN But finding that one mention can yield dramatic results for your PR department, customer service organization, or marketing team.
TR Ancak bir söz bulmak halkla ilişkiler departmanınız, müşteri hizmetleri organizasyonunuz veya pazarlama ekibiniz için dramatik sonuçlar verebilir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
finding | bulmak |
marketing | pazarlama |
can | verebilir |
but | ancak |
customer | müşteri |
or | veya |
for | için |
service | hizmetleri |
EN I switched to CDs and I?m noticing the struggle of finding analogue music
TR CD'lere geçtim ve analog müzik bulma mücadelesini fark ediyorum
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
and | ve |
m | m |
music | müzik |
EN Finding offline alternativesMany things we do with technology can be accomplished with offline tools
TR Çevrimdışı alternatifler bulmaTeknolojiyle yaptığımız pek çok şey çevrimdışı araçlarla gerçekleştirilebilir
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
tools | araç |
we do | yaptığımız |
offline | çevrimdışı |
with | çok |
EN I never imagined the depth of what I was struggling with, and the relief I?ve felt at finding real, lived freedom from my mental disease
TR Mücadele ettiğim şeyin derinliğini ve zihinsel hastalığımdan gerçek, yaşanmış özgürlüğü bulduğumda hissettiğim rahatlamayı asla hayal etmemiştim
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
mental | zihinsel |
disease | hastalığı |
freedom | özgürlüğü |
and | ve |
real | gerçek |
never | asla |
EN After finding an application, you can configure and deploy it straight from the Lambda console.
TR Uygulamayı bulduktan sonra doğrudan Lambda konsolunda yapılandırabilir ve dağıtabilirsiniz.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
straight | doğrudan |
lambda | lambda |
and | ve |
the | sonra |
EN Muhammed is disabled from birth and mentions that in many cities, but especially in Adana he had serious problems finding a job due to the approach towards his disability: “People look down on me and sometimes it becomes hard to work with someone
TR Doğuştan engelli olan Muhammed, pek çok şehirde ama özellikle Adana’da engeline yönelik yaklaşım yüzünden iş bulmada büyük sıkıntı yaşadığını belirtiyor: “Millet üstten bakıyor bana, biriyle çalışmak çok zor geliyor bazen
EN Muhammed is disabled from birth and mentions that in many cities, but especially in Adana he had serious problems finding a job due to the approach towards his disability: “People look down on me and sometimes it becomes hard to work with someone
TR Doğuştan engelli olan Muhammed, pek çok şehirde ama özellikle Adana’da engeline yönelik yaklaşım yüzünden iş bulmada büyük sıkıntı yaşadığını belirtiyor: “Millet üstten bakıyor bana, biriyle çalışmak çok zor geliyor bazen
EN Finding the perfect domain is not always easy
TR Mükemmel domaini bulmak her zaman çok kolay olmayabilir
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
finding | bulmak |
domain | domaini |
easy | kolay |
the | çok |
perfect | mükemmel |
always | her zaman |
EN Yes, you can filter by opening the video templates page and finding the 'Frames per second' property on the left side of the screen. Here, you can pick your desired option from the drop-down menu.
TR Evet, video şablonları sayfasını açarak ve ekranın sol tarafından 'fps' özelliğini bularak filtreleme yapabilirsiniz. Burada, açılır menüden dilediğiniz opsiyonları seçebilirsiniz.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
page | sayfası |
screen | ekran |
menu | menü |
templates | şablonları |
video | video |
you can | yapabilirsiniz |
yes | evet |
by | tarafından |
left | sol |
and | ve |
EN While we are implementing these changes, if you encounter any difficulties making a reservation or finding hotel information on our site, please contact us:
TR Biz bu değişiklikleri uygularken, sitemizde rezervasyon yaparken veya otel bilgilerini bulurken eğer bir zorluk ile karşılaşırsanız, lütfen bize ulaşın:
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
changes | değişiklikleri |
reservation | rezervasyon |
hotel | otel |
information | bilgilerini |
if | eğer |
these | bu |
or | veya |
contact | ulaşın |
we | biz |
please | lütfen |
a | bir |
us | bize |
EN SEOMonitor helped us finding keyword opportunities and analyzing keyword ranking data to later define our SEO strategy
TR Kelime araştırmalarımızda ve bu kelimelerin analizlerinde SEOMonitor’den faydalandık
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
keyword | kelime |
and | ve |
EN Finding Wallpapers View All Subcategories
TR Duvar Kağıdı Bulma Tüm Alt Kategorileri Göster
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
all | tüm |
EN Speed-up your website load time by finding most slowest page's parts.
TR SEO Puanına oldukça etkisi olan site yüklenme hız raporu sunar. Sitenizi yavaşlatan içerikleri bulmanıza yardımcı olur.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
speed | hız |
website | site |
EN Ask Ubuntu is a question and answer site for Ubuntu users. Even for users of different distributions of GNU/Linux this can be a helpful resource for finding answers.
TR Ask Ubuntu, Ubuntu kullanıcıları için bir soru yanıt sitesidir. Farklı GNU/Linux dağıtımlarının kullanıcıları için bile, yanıtları bulmak için yararlı bir kaynak olabilir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
linux | linux |
resource | kaynak |
finding | bulmak |
helpful | yararlı |
answer | yanıt |
users | kullanıcıları |
answers | yanıtları |
be | olabilir |
of | in |
question | soru |
for | için |
even | bir |
different | farklı |
EN Shelter is indispensable, and for those displaced finding suitable shelter is one of the biggest challenges. To alleviate the suffering of camp residents in northern
TR Doğu Gutah?taki durum ve artan yardım ve acil müdahale ihtiyacı nedeniyle WATAN, bölgedeki çocuklar için bağış toplamak için bir kampanya başlattı. Kampanya için ilk etkinliğimiz Kanada, Toronto?da gerçekleşti.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
and | ve |
in | da |
of | in |
EN Since we followed our principles of reliability, honesty, diligence, and innovativeness, we did not have any difficulty in finding our way during these difficult times for the whole world
TR Güvenilirlik, doğruluk, çalışkanlık ve yenilikçilik ilkelerimiz doğrultusunda tüm dünyanın içinden geçtiği bu güç dönemde de yönümüzü bulmakta zorlanmadık
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
of | ın |
reliability | güvenilirlik |
world | dünyanın |
and | ve |
for | tüm |
these | bu |
EN Portfolio for finding interesting work Website Template
TR İlginç işler bulmak için portföy Web Sitesi Şablonu
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
portfolio | portföy |
finding | bulmak |
work | iş |
for | için |
EN Real people finding real success
TR Gerçek başarıya ulaşan gerçek insanlar
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
real | gerçek |
people | insanlar |
success | başarı |
EN Fairmont and AccorHotels will continue to lead in finding inclusive, sustainable hospitality solutions.
TR Fairmont ve AccorHotels kapsayıcı sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak için öncülük etmeye devam edecektir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
fairmont | fairmont |
continue | devam |
finding | bulmak |
sustainable | sürdürülebilir |
hospitality | konukseverlik |
inclusive | kapsayıcı |
solutions | çözümleri |
will | edecektir |
and | ve |
to | etmeye |
in | için |
EN Fairmont and AccorHotels will continue to lead in finding inclusive, sustainable hospitality solutions.
TR Fairmont ve AccorHotels kapsayıcı sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak için öncülük etmeye devam edecektir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
fairmont | fairmont |
continue | devam |
finding | bulmak |
sustainable | sürdürülebilir |
hospitality | konukseverlik |
inclusive | kapsayıcı |
solutions | çözümleri |
will | edecektir |
and | ve |
to | etmeye |
in | için |
EN Finding and accessing articles is therefore highly important for doctors
TR Bu nedenle makaleleri bulmak ve onlara erişmek doktorlar için son derece önemlidir
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
finding | bulmak |
highly | son derece |
important | önemlidir |
and | ve |
therefore | bu nedenle |
for | için |
EN Muhammed is disabled from birth and mentions that in many cities, but especially in Adana he had serious problems finding a job due to the approach towards his disability: “People look down on me and sometimes it becomes hard to work with someone
TR Doğuştan engelli olan Muhammed, pek çok şehirde ama özellikle Adana’da engeline yönelik yaklaşım yüzünden iş bulmada büyük sıkıntı yaşadığını belirtiyor: “Millet üstten bakıyor bana, biriyle çalışmak çok zor geliyor bazen
EN Muhammed is disabled from birth and mentions that in many cities, but especially in Adana he had serious problems finding a job due to the approach towards his disability: “People look down on me and sometimes it becomes hard to work with someone
TR Doğuştan engelli olan Muhammed, pek çok şehirde ama özellikle Adana’da engeline yönelik yaklaşım yüzünden iş bulmada büyük sıkıntı yaşadığını belirtiyor: “Millet üstten bakıyor bana, biriyle çalışmak çok zor geliyor bazen
EN After finding an application, you can configure and deploy it straight from the Lambda console.
TR Uygulamayı bulduktan sonra doğrudan Lambda konsolunda yapılandırabilir ve dağıtabilirsiniz.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
straight | doğrudan |
lambda | lambda |
and | ve |
the | sonra |
EN Finding the perfect domain is not always easy
TR Mükemmel domaini bulmak her zaman çok kolay olmayabilir
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
finding | bulmak |
domain | domaini |
easy | kolay |
the | çok |
perfect | mükemmel |
always | her zaman |
EN Fairmont and AccorHotels will continue to lead in finding inclusive, sustainable hospitality solutions.
TR Fairmont ve AccorHotels kapsayıcı sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak için öncülük etmeye devam edecektir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
fairmont | fairmont |
continue | devam |
finding | bulmak |
sustainable | sürdürülebilir |
hospitality | konukseverlik |
inclusive | kapsayıcı |
solutions | çözümleri |
will | edecektir |
and | ve |
to | etmeye |
in | için |
EN Fairmont and AccorHotels will continue to lead in finding inclusive, sustainable hospitality solutions.
TR Fairmont ve AccorHotels kapsayıcı sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak için öncülük etmeye devam edecektir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
fairmont | fairmont |
continue | devam |
finding | bulmak |
sustainable | sürdürülebilir |
hospitality | konukseverlik |
inclusive | kapsayıcı |
solutions | çözümleri |
will | edecektir |
and | ve |
to | etmeye |
in | için |
EN From finding a price and making bookings to submitting documents and tracking cargo.Register and you will soon be able to manage your logistics online.
TR Navlun öğrenme ve rezervasyon yaptırmaktan, belge gönderme ve yük takibi yapmaya kadar.Kaydolun ve tüm sevkiyatlarınızı bir bilgisayar ekranından yönetmeye hemen başlayın.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
bookings | rezervasyon |
documents | belge |
tracking | takibi |
a | bir |
and | ve |
to | tüm |
EN Fairmont and AccorHotels will continue to lead in finding inclusive, sustainable hospitality solutions.
TR Fairmont ve AccorHotels kapsayıcı sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak için öncülük etmeye devam edecektir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
fairmont | fairmont |
continue | devam |
finding | bulmak |
sustainable | sürdürülebilir |
hospitality | konukseverlik |
inclusive | kapsayıcı |
solutions | çözümleri |
will | edecektir |
and | ve |
to | etmeye |
in | için |
EN Fairmont and AccorHotels will continue to lead in finding inclusive, sustainable hospitality solutions.
TR Fairmont ve AccorHotels kapsayıcı sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak için öncülük etmeye devam edecektir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
fairmont | fairmont |
continue | devam |
finding | bulmak |
sustainable | sürdürülebilir |
hospitality | konukseverlik |
inclusive | kapsayıcı |
solutions | çözümleri |
will | edecektir |
and | ve |
to | etmeye |
in | için |
EN Fairmont and AccorHotels will continue to lead in finding inclusive, sustainable hospitality solutions.
TR Fairmont ve AccorHotels kapsayıcı sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak için öncülük etmeye devam edecektir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
fairmont | fairmont |
continue | devam |
finding | bulmak |
sustainable | sürdürülebilir |
hospitality | konukseverlik |
inclusive | kapsayıcı |
solutions | çözümleri |
will | edecektir |
and | ve |
to | etmeye |
in | için |
EN Fairmont and AccorHotels will continue to lead in finding inclusive, sustainable hospitality solutions.
TR Fairmont ve AccorHotels kapsayıcı sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak için öncülük etmeye devam edecektir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
fairmont | fairmont |
continue | devam |
finding | bulmak |
sustainable | sürdürülebilir |
hospitality | konukseverlik |
inclusive | kapsayıcı |
solutions | çözümleri |
will | edecektir |
and | ve |
to | etmeye |
in | için |
EN Fairmont and AccorHotels will continue to lead in finding inclusive, sustainable hospitality solutions.
TR Fairmont ve AccorHotels kapsayıcı sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak için öncülük etmeye devam edecektir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
fairmont | fairmont |
continue | devam |
finding | bulmak |
sustainable | sürdürülebilir |
hospitality | konukseverlik |
inclusive | kapsayıcı |
solutions | çözümleri |
will | edecektir |
and | ve |
to | etmeye |
in | için |
EN Fairmont and AccorHotels will continue to lead in finding inclusive, sustainable hospitality solutions.
TR Fairmont ve AccorHotels kapsayıcı sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak için öncülük etmeye devam edecektir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
fairmont | fairmont |
continue | devam |
finding | bulmak |
sustainable | sürdürülebilir |
hospitality | konukseverlik |
inclusive | kapsayıcı |
solutions | çözümleri |
will | edecektir |
and | ve |
to | etmeye |
in | için |
{Endresult} ji 50 wergeran nîşan dide