TR Kurduğumuz sayısınız ortaklık sayesinde iletişimi artırıyor, konuların iç yüzünü ortaya çıkarıyor, bilimsel araştırmalarda ve sağlık sektöründe bireysel ve toplu olarak ilerlenme sağlanmasına yardımcı oluyoruz.
Tarjamahake "konuların iç yüzünü" menyang Basa inggris
Nuduhake 38 saka 38 terjemahan saka ukara "konuların iç yüzünü" saka Wong Turki menyang Basa inggris
Terjemahan Wong Turki menyang Basa inggris saka konuların iç yüzünü
Wong Turki
Basa inggris
EN Our many partnerships help to foster communication, build insights and enable individual and collective advancement in scientific research and healthcare.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| sağlık | healthcare |
| bireysel | individual |
TR Kurduğumuz sayısınız ortaklık sayesinde iletişimi artırıyor, konuların iç yüzünü ortaya çıkarıyor, bilimsel araştırmalarda ve sağlık sektöründe bireysel ve toplu olarak ilerlenme sağlanmasına yardımcı oluyoruz.
EN Our many partnerships help to foster communication, build insights and enable individual and collective advancement in scientific research and healthcare.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| sağlık | healthcare |
| bireysel | individual |
TR Geofacets ile yerbilimi departmanları araştırmaların iç yüzünü hızla keşfedebilmekte, yayıncılık sonuçlarını geliştirebilmekte ve öğrencilerin yer bilimleri ilkelerini derinlemesine anlamasına yardımcı olabilmektedir.
EN With Geofacets, earth science departments can quickly discover research insights, enhance publishing outputs and help students to gain a deeper understanding of geoscience principles.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| hızla | quickly |
| yayıncılık | publishing |
| bilimleri | science |
TR İstanbul’da yürüttüğümüz vaka takibi çalışmalarımız kapsamında Manat’ın hayatına destek olarak hayalleri olan, hayat dolu bir kız çocuğunun yüzünü gülümsettik ve dünyalar bizim oldu.
EN It was invigorating for all of us in Istanbul field office to see a young girl full of hope and dreams smile and rejoice again.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| dolu | full |
| kız | girl |
TR Boğazın üzerinde yükselen Istanbul’un yeni yüzünü keşfedin
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites this summer.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| keşfedin | find |
TR Sivil toplum kuruluşları için sivil alanı ve çevreyi otomatik olarak sınırlayan “madalyonun diğer yüzünü” dikkate almadan bu konularda uluslararası standartları uygulamaya çalışıyorlar
EN They try to implement international standards on these issues without considering the “other side of the coin”, which automatically limits civic space and environment for civil society organisations
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| sivil | civil |
| toplum | society |
| alanı | space |
| diğer | other |
| uluslararası | international |
| standartları | standards |
TR SunExpress 20 yaşına girdi. Filoya altı adet Boeing 737-800 daha eklendi: SunExpress daha fazla büyüdü ve yıl içerisinde kurumsal yüzünü yeniledi.
EN During the airlines anniversary year six new Boeing 737-800 complement the fleet. A new corporate identity follows later that year.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| daha | that |
| yıl | year |
| kurumsal | corporate |
TR Boğazın üzerinde yükselen Istanbul’un yeni yüzünü keşfedin
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites this summer.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| keşfedin | find |
TR Boğazın üzerinde yükselen Istanbul’un yeni yüzünü keşfedin
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites this summer.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| keşfedin | find |
TR Boğazın üzerinde yükselen Istanbul’un yeni yüzünü keşfedin
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites this summer.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| keşfedin | find |
TR Boğazın üzerinde yükselen Istanbul’un yeni yüzünü keşfedin
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites this summer.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| keşfedin | find |
TR ÇOCUĞUNUZUN YÜZÜNÜ GÜLDÜRÜN
EN PUT A SMILE ON YOUR KID’S FACE
TR Her uzmanlığı içeren 20.000'den fazla tıbbi referans kitabına erişim ile çok çeşitli konuların yanı sıra, popüler hasta destek serimiz 100 Soru ve Cevap'ı da sunuyoruz
EN With access to more than 20,000 medical reference books across every speciality, we offer a huge selection of titles, as well as the popular patient support series, 100 Q&As
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| her | every |
| tıbbi | medical |
| referans | reference |
| erişim | access |
| yanı | well |
| popüler | popular |
| hasta | patient |
| destek | support |
TR 2015 Mart ayında, Birleşik Devletler FCC bu konuların bazılarının üzerine giden Açık İnternet Düzenini duyurdu
EN In March of 2015 the United States FCC released its Open Internet Order, which addressed some of these issues
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| mart | march |
| devletler | states |
| fcc | fcc |
| açık | open |
| bazıları | some |
TR Kendini internet ve teknoloji bağımlısı olarak tanımlamayanlar, lavanta toplantılarına gözlemci olarak katılabilirler.• şeftali toplantılar, yönetim ve hizmetle ilgili konuların tartışıldığı ITAA iş toplantılarıdır
EN Those who do not identify as internet and technology addicts may attend lavender meetings as observers.• Peach meetings are ITAA business meetings for discussing issues related to administration and service
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| internet | internet |
| teknoloji | technology |
| yönetim | administration |
| ilgili | related |
| itaa | itaa |
TR Kibar Holding bünyesinde çevresel konuların yönetimi ulusal ve uluslararası standartlara uygun olarak sürdürülmektedir
EN In Kibar Group, human rights are guaranteed in accordance with the Universal Declaration of Human Rights and the Global Compact and the provisions promulgated by national and international legislation
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| ulusal | national |
TR Çevresel Sürdürülebilirlik, Kibar Holding olarak üzerinde durduğumuz ve bu alanda yatırımlar gerçekleştirdiğimiz konuların başında geliyor.
EN Kibar Holding puts special focus on and invests heavily in Environmental Sustainability.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| sürdürülebilirlik | sustainability |
| holding | holding |
TR Her uzmanlığı içeren 20.000'den fazla tıbbi referans kitabına erişim ile çok çeşitli konuların yanı sıra, popüler hasta destek serimiz 100 Soru ve Cevap'ı da sunuyoruz
EN With access to more than 20,000 medical reference books across every speciality, we offer a huge selection of titles, as well as the popular patient support series, 100 Q&As
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| her | every |
| tıbbi | medical |
| referans | reference |
| erişim | access |
| yanı | well |
| popüler | popular |
| hasta | patient |
| destek | support |
TR İlk defa oy kullanacaklar: İki genç Alman siyasetçilerin hangi konuların ihmal ettiğine ilişkin düşüncelerini paylaşıyor.
EN Business, migration, foreign policy – these are the positions the parties represent in the four policy areas.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| hangi | the |
TR Almanya kriz bölgelerinde çözüm için büyük emek harcıyor. Hangi konuların daha fazla odakta olduğunu, Dışişleri Bakanlığı Kriz Önleme ve İstikrar Kazandırma Sivil Faaliyetleri yetkilisi Ekkehard Brose açıklıyor.
EN Germany is highly active in crisis regions. Ekkehard Brose, Special Envoy for Crisis Prevention and Stabilization at Germany’s Federal Foreign Office, explains which issues are a particular focus.
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| almanya | germany |
| kriz | crisis |
| olduğunu | is |
TR Hub; yatırım planları geliştirilmesine, kaynak sağlamaya, iklimi ilgilendiren konuların yasalarda gözetilmesine, bölgesel ortaklıklar kurulmasına ve bilgi paylaşımına yardımcı oluyor
EN The hub helps to develop investment plans, provide money, take account of climate issues in legislation, build regional partnerships and share knowledge
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| hub | hub |
| yatırım | investment |
| iklimi | climate |
| bölgesel | regional |
| ve | and |
| bilgi | knowledge |
| ın | of |
TR Elbette daha ziyade sıkıcı konuların işi bir şov programında zor; ancak, prensipte her türlü araştıma eğer gerçekten iyi sunulursa inanılmaz eğlenceli olabilir; eğer insan gerçeği, insanlarda hayret uyandırabilmek için kullanırsa
EN Of course, the drier subjects have a tougher time in a show, but basically any investigation can be incredibly entertaining if it's really well presented
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| elbette | of course |
| eğer | if |
| gerçekten | really |
| iyi | well |
| inanılmaz | incredibly |
| olabilir | can |
TR Bu, halkın yazılan çizilenleri nasıl gördüğünü, dünyadaki hangi konuların kimler için önem taşıdığını öğrenebilmeye yönelik muazzam bir fırsat
EN This offers a great opportunity to experience what the public thinks of articles and discover what subjects are relevant to which people around the world
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| fırsat | opportunity |
TR 2015 Mart ayında, Birleşik Devletler FCC bu konuların bazılarının üzerine giden Açık İnternet Düzenini duyurdu
EN In March of 2015 the United States FCC released its Open Internet Order, which addressed some of these issues
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| mart | march |
| devletler | states |
| fcc | fcc |
| açık | open |
| bazıları | some |
TR Güncellemede, konuların 14'ünün çoğunlukla maddi konular olduğu belirlendi
EN The update identified 14 topics as most material
TR Mor toplantılara kendini internet ve teknoloji bağımlısı olarak tanımlamayanlar da gözlemci olarak katılabilirler.• Portakal toplantılar, yönetim ve hizmetle ilgili konuların tartışıldığı ITAA iş toplantılarıdır
EN Those who do not identify as internet and technology addicts may attend purple meetings as observers.• Orange meetings are ITAA business meetings for discussing issues related to administration and service
| Wong Turki | Basa inggris |
|---|---|
| mor | purple |
| internet | internet |
| teknoloji | technology |
| portakal | orange |
| yönetim | administration |
| ilgili | related |
| itaa | itaa |
TR Çalışanları hangi konuların mutlu ve mutsuz ettiğini belirlemek için çevrimiçi anketleri kullanın ve memnuniyet seviyelerini artırmak için aldığınız geri bildirime göre hareket edin
EN Use online surveys to identify which levers make employees happy and unhappy, and act on feedback to boost levels of satisfaction
TR Çalışanları hangi konuların mutlu ve mutsuz ettiğini belirlemek için çevrimiçi anketleri kullanın ve memnuniyet seviyelerini artırmak için aldığınız geri bildirime göre hareket edin
EN Use online surveys to identify which levers make employees happy and unhappy, and act on feedback to boost levels of satisfaction
TR Çalışanları hangi konuların mutlu ve mutsuz ettiğini belirlemek için çevrimiçi anketleri kullanın ve memnuniyet seviyelerini artırmak için aldığınız geri bildirime göre hareket edin
EN Use online surveys to identify which levers make employees happy and unhappy, and act on feedback to boost levels of satisfaction
TR Çalışanları hangi konuların mutlu ve mutsuz ettiğini belirlemek için çevrimiçi anketleri kullanın ve memnuniyet seviyelerini artırmak için aldığınız geri bildirime göre hareket edin
EN Use online surveys to identify which levers make employees happy and unhappy, and act on feedback to boost levels of satisfaction
TR Çalışanları hangi konuların mutlu ve mutsuz ettiğini belirlemek için çevrimiçi anketleri kullanın ve memnuniyet seviyelerini artırmak için aldığınız geri bildirime göre hareket edin
EN Use online surveys to identify which levers make employees happy and unhappy, and act on feedback to boost levels of satisfaction
TR Çalışanları hangi konuların mutlu ve mutsuz ettiğini belirlemek için çevrimiçi anketleri kullanın ve memnuniyet seviyelerini artırmak için aldığınız geri bildirime göre hareket edin
EN Use online surveys to identify which levers make employees happy and unhappy, and act on feedback to boost levels of satisfaction
TR Çalışanları hangi konuların mutlu ve mutsuz ettiğini belirlemek için çevrimiçi anketleri kullanın ve memnuniyet seviyelerini artırmak için aldığınız geri bildirime göre hareket edin
EN Use online surveys to identify which levers make employees happy and unhappy, and act on feedback to boost levels of satisfaction
TR Çalışanları hangi konuların mutlu ve mutsuz ettiğini belirlemek için çevrimiçi anketleri kullanın ve memnuniyet seviyelerini artırmak için aldığınız geri bildirime göre hareket edin
EN Use online surveys to identify which levers make employees happy and unhappy, and act on feedback to boost levels of satisfaction
TR Çalışanları hangi konuların mutlu ve mutsuz ettiğini belirlemek için çevrimiçi anketleri kullanın ve memnuniyet seviyelerini artırmak için aldığınız geri bildirime göre hareket edin
EN Use online surveys to identify which levers make employees happy and unhappy, and act on feedback to boost levels of satisfaction
TR Çalışanları hangi konuların mutlu ve mutsuz ettiğini belirlemek için çevrimiçi anketleri kullanın ve memnuniyet seviyelerini artırmak için aldığınız geri bildirime göre hareket edin
EN Use online surveys to identify which levers make employees happy and unhappy, and act on feedback to boost levels of satisfaction
TR Çalışanları hangi konuların mutlu ve mutsuz ettiğini belirlemek için çevrimiçi anketleri kullanın ve memnuniyet seviyelerini artırmak için aldığınız geri bildirime göre hareket edin
EN Use online surveys to identify which levers make employees happy and unhappy, and act on feedback to boost levels of satisfaction
TR Çalışanları hangi konuların mutlu ve mutsuz ettiğini belirlemek için çevrimiçi anketleri kullanın ve memnuniyet seviyelerini artırmak için aldığınız geri bildirime göre hareket edin
EN Use online surveys to identify which levers make employees happy and unhappy, and act on feedback to boost levels of satisfaction
Nampilake terjemahan 38 saka 38
Basa Polandia
Basa inggris
Jerman
Portugis
Prancis
Spanyol
Swedia
Walanda
Wong Arab
Wong Italia
Wong Rusia
Wong Thai
Wong Vietnam
Wong cina
Wong indonesia
Wong jepang
Wong korea