EN The Web Audit tool will give you the information you need to give your campaign a full health check
"funxtion to give" ing Basa inggris bisa diterjemahake menyang Wong Turki tembung/frasa:
EN The Web Audit tool will give you the information you need to give your campaign a full health check
TR Web Denetimi aracı, kampanyanızı tam bir sağlık kontrolünden geçirmek için ihtiyaç duyduğunuz bilgileri size sağlayacaktır
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
full | tam |
health | sağlık |
web | web |
check | kontrol |
information | bilgileri |
audit | denetimi |
need | ihtiyaç |
give | için |
a | bir |
EN All of Visme’s charts give you the option to add hover-over legends that give your audience more information and make your charts engaging.
TR Visme'nin tüm çizelgeleri, hedef kitlenize daha fazla bilgi veren ve çizelgelerinizi ilgi çekici hale getiren fareyle üzerine gelinen göstergeler ekleme seçeneği sunar.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
give | sunar |
option | seçeneği |
information | bilgi |
your audience | kitlenize |
engaging | ilgi çekici |
all | tüm |
and | ve |
to add | ekleme |
EN There’s lots of support available to give you the help you need to give up cigarettes
TR Sigarayı bırakmanız için ihtiyacınız olan yardımı sağlayacak pek çok destek mevcut
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
support | destek |
of | in |
give | için |
you need | ihtiyacınız |
available | mevcut |
help | yardım |
EN We help researchers to make new discoveries, collaborate with their colleagues and give them the knowledge they need to find funding
TR Araştırmacıların yeni keşifler yapmalarına, meslektaşlarıyla işbirlikleri yapmalarına yardımcı oluruz ve finansman bulmak için ihtiyaç duydukları bilgileri onlara sağlarız
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
new | yeni |
funding | finansman |
help | yardımcı |
researchers | araştırmacılar |
need | ihtiyaç |
and | ve |
give | için |
EN “Although it’s not a core function of Semrush I really like their social media posting tool - I would give that a try.”
TR ''Semrush'ın çekirdek fonksiyonu olmamasına rağmen, sosyal medya paylaşım aracını gerçekten beğendim- Bu aracı denerdim.''
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
core | çekirdek |
function | fonksiyonu |
although | rağmen |
really | gerçekten |
tool | aracı |
social | sosyal |
media | medya |
EN Ahrefs’ proprietary data is what makes the platform unique in the first place. But we take things a step further by bringing you many unique features that give you a real edge over your competitors.
TR Ahrefs’in tescilli verileri, esas olarak platformu benzersiz kılan şeydir. Ancak size rakipleriniz üzerinde gerçek bir avantaj sağlayan birçok benzersiz özellik daha getirerek işleri bir adım ileri taşıyoruz.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
proprietary | tescilli |
platform | platformu |
place | iş |
features | özellik |
by | getirerek |
step | adım |
further | ileri |
real | gerçek |
data | verileri |
unique | benzersiz |
many | çok |
the | size |
but | ancak |
EN Give us your feedback on the website
TR Websitesiyle ilgili geribildirim sağlayın
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
on | ilgili |
EN With helpful tips and educational content, not only does On Page SEO Checker give you optimization instructions, but it also explains why doing so would be worthwhile.
TR Faydalı ipuçları ve eğitici içerikler ile On Page SEO Checker sadece optimize edilmiş talimatlar vermekle kalmayıp, bunu yapmanın neden değerli olduğunu da açıklar.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
seo | seo |
checker | checker |
instructions | talimatlar |
helpful | faydalı |
tips | ipuçları |
and | ve |
with | ile |
it | bunu |
why | neden |
EN Semrush Rank offers month-by-month historical data from 2012. It can give you an understanding of the main traffic trends for the target website and let you discern its growth.
TR Semrush Sıralaması, 2012'den itibaren aylık geçmiş verileri sunar. Bu veriler, hedef websiteniz için ana trafik trendlerini anlamanıza olanak sağlar ve büyümesini farketmenize izin verir.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
semrush | semrush |
main | ana |
traffic | trafik |
rank | sıralaması |
month | aylık |
offers | sunar |
let | sağlar |
data | verileri |
of | in |
and | ve |
give | için |
target | hedef |
its | bu |
EN After a journal has changed to open access, libraries will no longer have to pay to give their researchers access to the content published on or after the changeover date
TR Bir dergi açık erişime geçtikten sonra, artık kütüphaneler araştırmacılarına değişim tarihinde veya sonrasında yayınlanan içeriklere erişim sağlamak için ödeme yapmak zorunda kalmayacaktır
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
journal | dergi |
content | içeriklere |
published | yayınlanan |
have to | zorunda |
access | erişim |
researchers | araştırmacılar |
open | açık |
pay | bir |
give | için |
or | veya |
to | sağlamak |
EN We’re Name.com, and we’re here to give you all the tools you need to kickstart your next web project
TR Name.com olarak, sana bir sonraki web projeni başlatmak için ihtiyaç duyduğun tüm araçları sunmak için buradayız
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
web | web |
name | name |
tools | araçları |
next | sonraki |
need | ihtiyaç |
give | için |
all | tüm |
you | sana |
EN We constructed private rooms for refugee families living in Batman refugee shelters in order to give them access to some privacy. We built two tandoori ovens for bread-baking.
TR Mülteci ailelere mahremiyet sağlamak için Batman’daki barınma alanlarında özel odalar yaptık. İnsanların kendi ekmeklerini yapabilmeleri için iki tandır fırını inşa ettik.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
rooms | odalar |
refugee | mülteci |
families | ailelere |
built | inşa |
privacy | mahremiyet |
give | için |
to | sağlamak |
two | iki |
EN We assess your application according to our criteria and accept positive candidates among our approved suppliers to give them the opportunity to introduce and transmit their product/services to us more easily.
TR Başvurunuzu kriterlerimize dikkate alarak değerlendiriyor, olumlu adayları ürün/hizmetlerini bize daha kolay tanıtma ve ulaştırma olanağını elde edebilmeleri için onaylı tedarikçilerimiz arasına alıyoruz.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
positive | olumlu |
approved | onaylı |
product | ürün |
easily | kolay |
give | için |
and | ve |
us | bize |
EN Use of the Services is not authorized in any jurisdiction that does not give effect to all provisions of these Terms of Use, including without limitation, this section
TR Hizmetlerin kullanımı bu bölüm de dahil ama bunlarla sınırlı olmamak şartıyla herhangi bir yargı yetkisinde bu Kullanım Koşullarının tüm hükümlerini yürürlüğe koymamaya yetkili değildir
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
authorized | yetkili |
including | dahil |
this | bu |
use | kullanımı |
all | tüm |
terms | koşullar |
services | hizmetlerin |
any | herhangi |
section | bölüm |
without | olmamak |
EN We seek to be transparent about our data practices and give you control over the information we collect about you
TR Veri uygulamalarımız hakkında şeffaf olmaya çalışıyoruz ve sizinle ilgili topladığımız bilgiler üzerinde kontrol sahibi olmanızı sağlıyoruz
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
control | kontrol |
transparent | şeffaf |
data | veri |
and | ve |
information | bilgiler |
practices | uygulamalar |
about | hakkında |
the | üzerinde |
EN The mobile-structured ads you will apply on your mobile-friendly website will give you the chance to earn more advertising revenue.
TR Mobil uyumlu web sitenizde uygulayacağınız mobil yapıda reklamlar size daha fazla reklam geliri kazanma şansı verecektir.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
website | web |
mobile | mobil |
chance | şansı |
ads | reklamlar |
advertising | reklam |
the | size |
EN "Amazing Hostel. Probaly the best i've ever stayed. Nice staff,very,very clean,good beds wih a curtain to give you some privacy and really fast wifi. And the bar always has nice people and music."
TR "Personel ingilizceye hakim ve çok canayakın konum mükemmel narita havaalanından tek metroyla yaklaşık 1 saat tavsiye ederim"
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
staff | personel |
and | ve |
a | saat |
to | tek |
EN Repaired electronics give people access to low-cost electronics and help them access the awesome benefits of technology
TR Tamir edilmiş elektronik cihazlar insanların, düşük maliyetli elektronik cihazlara erişimini sağlar ve teknolojinin harika avantajlarından faydalanmalarına yardımcı olur
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
electronics | elektronik |
and | ve |
awesome | harika |
benefits | avantajlar |
of | ın |
technology | teknolojinin |
low | düşük |
cost | maliyetli |
help | yardımcı |
give | sağlar |
people | insanlar |
EN Fostering repair will give people access to affordable products, make a huge dent in the e-waste problem, and create jobs.
TR Onarımı teşvik etmek; insanların uygun fiyatlı ürünlere erişmesini sağlayacak, e-atık probleminde büyük bir azalma yaşanacak ve iş yaratacaktır.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
repair | onarım |
affordable | uygun |
huge | büyük |
and | ve |
products | ürünlere |
people | insanlar |
a | bir |
to | etmek |
EN Each section will give you important information about the performance of your resource so that you can continue to optimize and develop it in the right direction
TR Her bölüm, kaynağınızın performansı hakkında size önemli bilgiler verecektir, böylece onu doğru yönde optimize etmeye ve geliştirmeye devam edebilirsiniz
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
section | bölüm |
information | bilgiler |
continue | devam |
optimize | optimize |
important | önemli |
develop | geliştirmeye |
you can | edebilirsiniz |
to | etmeye |
so | böylece |
about | hakkında |
and | ve |
of | her |
the | size |
EN Delegate to fix technical errors on site to your subordinates or contractors. Just give access to crawl report via link or email and recrawl domain when the work will finished.
TR Sitedeki teknik hataları astlarına veya yüklenicilerine bildirmek için temsilci edin. Yalnızca, tarama raporuna bağlantı veya e-posta yoluyla erişin ve çalışma tamamlandığında alanı yeniden tarayın.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
technical | teknik |
report | raporuna |
work | çalışma |
domain | alan |
link | bağlantı |
access | erişin |
posta | |
errors | hataları |
or | veya |
give | için |
and | ve |
EN Competitor traffic analysis will give you the data you need to get additional users for your site
TR Rakip trafik analizi, siteniz için ek kullanıcılar elde etmek için ihtiyacınız olan verileri size verecektir
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
competitor | rakip |
traffic | trafik |
analysis | analizi |
data | verileri |
additional | ek |
your site | siteniz |
get | elde |
give | için |
you need | ihtiyacınız |
users | kullanıcılar |
the | size |
EN Business plan templates help give a clear vision of what lies ahead. They help you get things organized, planned out, and help you check off items from your to-do list more efficiently.
TR Sizin için hazırladığımız iş planı şablonları organizasyon ve planlama yapmanızı kolaylaştırır ve daha verimli bir çalışma gerçekleştirmenizi sağlar.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
efficiently | verimli |
templates | şablonları |
plan | planı |
help | sağlar |
business | çalışma |
of | in |
and | ve |
off | bir |
give | için |
EN Give your customers a better checkout experience. U.K.-based merchants can use this secure clothing order form to collect customer information and process payments with Worldpay UK, the U.K’s leading payment provider.
TR Her tshirtü bu şık formla yakalayın(tshirt fotoğrafları kolayca eklenebilir!)
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
secure | kolayca |
this | bu |
to | her |
EN For example, if you sell gardening products, you might want to give away your best-selling product to one lucky subscriber as opposed to giving away a free iPad
TR Örneğin, bahçe ürünleri satıyorsanız, ücretsiz bir iPad vermek yerine en çok satan ürününüzü şanslı bir aboneye çekilişle hediye edebilirsiniz
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
ipad | ipad |
free | ücretsiz |
products | ürünleri |
a | bir |
to | e |
EN With insights and metrics that go beyond YouTube Analytics, vidIQ Vision delivers a comprehensive optimization report card for any YouTube video via your browser to give you insights on how to get more views and subscribers
TR Google Chrome için vidIQ vizyonu, videoların neden benzer videolarda, Google aramalarında ve Youtube'da tavsiye edilen videolarda öne çıktığını anlamanıza yardımcı olur.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
vision | vizyonu |
video | videolar |
vidiq | vidiq |
a | yardımcı |
get | olur |
give | için |
and | ve |
EN Get started on your branding with the Logaster logo maker. Enter your company name and get a professional branding kit in just 1 minute! Give it a try! It's easier than you think!
TR Logaster logo yapma aracı ile markalamaya başlayın. Şirketinizin adını girin ve sadece 1 dakikada profesyonel bir markalama kiti edinin! Hemen bir şans verin! Düşündüğünüzden daha kolay!
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
give | verin |
logaster | logaster |
logo | logo |
enter | girin |
professional | profesyonel |
branding | markalama |
easier | daha kolay |
name | adını |
kit | kiti |
the | aracı |
and | ve |
a | bir |
get started | başlayın |
just | sadece |
EN Paid customers can click on "view more" to get up to 20 results for each section to give you even more golden data to play with.
TR Ücretli plana sahip kullanıcılar, yararlanabilecekleri daha fazla değerli veri sağlayan her bölümde 20 sonuç elde etmek için "daha fazlasını görüntüle"yi tıklayabilir.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
view | görüntüle |
data | veri |
results | sonuç |
more | fazlasını |
give | için |
get | elde |
EN You have a very scientific approach to the experiments to run and I appreciate how you just give gem after gem!
TR Youtube'da aktif bir izleyici kitlesi oluşturmak, görüntülenmenizi arttırmak ve birden fazla kanalı ve videoyu yönetmek mi istiyorsunuz? Sorularınızın yanıtı vidIQ'dur.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
and | ve |
a | bir |
to | birden |
EN In order to give you the best flight experience, we are here to help with any requests you may have before your flight. If you have been contacted by us about flight time changes or cancellations we are here to assist with any queries you may have.
TR En iyi uçuş deneyimini sunmak hedefiyle, uçuş öncesi iletmek istediğin taleplerine yardımcı olmak için buradayız. Uçuş saati değişikliği veya iptali hakkında bir bildirim aldıysan, her türlü sorunu yanıtmaya hazırız.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
experience | deneyimini |
time | saati |
flight | uçuş |
help | yardımcı |
give | için |
or | veya |
about | hakkında |
before | öncesi |
been | de |
best | en |
EN Give us your feedback or comments
TR Bize geri bildirim veya yorumlarınızı gönderin
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
comments | yorumlar |
feedback | geri bildirim |
or | veya |
us | bize |
EN Give your brand an online presence with our easy-to-use Website Builder. Create a professional website with no tech skills in a few quick steps.
TR Kullanımı kolay Web Sitesi Aracımız ile markanızın internet alemine adım atmasını sağlayın. Hiçbir teknik beceriye gerek kalmadan birkaç hızlı adım ile profesyonel bir web sitesi oluşturun.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
tech | teknik |
steps | adım |
your brand | markanızın |
create | oluşturun |
no | hiçbir |
use | kullanımı |
easy | kolay |
professional | profesyonel |
quick | hızlı |
a | birkaç |
EN The world’s leading motorsport series and the industry’s largest digital platform unite to give fans across the world the chance to have their voices heard.
TR Motorsport Games, IndyCar'la yaptığı anlaşmanın ardından, 2023'te ilk NTT INDYCAR oyununu piyasaya sürecek.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
motorsport | motorsport |
to | ardından |
EN A knowledge base to give instant answers to your customers
TR Müşterilerinize anında yanıt vermek için bir bilgi tabanı
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
knowledge | bilgi |
instant | anında |
to your customers | müşterilerinize |
base | tabanı |
give | için |
to give | vermek |
a | bir |
EN Whether your home is perched 10,000 feet up a mountain, at the base of the ski slopes, or a toe’s length from a barefoot stroll along the beach, we pick our destinations to give you the vacation you desire
TR İster eviniz bir dağın 3000 metrelik zirvesinde, isterse kayak yamaçlarının eteklerinde veya plajdan yalın ayak yürüyebilecek mesafede yuvalanmış olsun, destinasyonlarımızı size dilediğiniz tatili vermek için seçiyoruz
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
feet | ayak |
ski | kayak |
our destinations | destinasyonlarımızı |
of | in |
or | veya |
give | için |
to give | vermek |
is | olsun |
a | bir |
the | size |
EN A ride to the moon is never smooth. We advance inch by inch, day by day. We value those who execute, who stay in the fight, who never, ever give up. We will persevere.
TR Ay'a seyahat hiç kolay değil. Gün be gün, santim santim ilerliyoruz. Gereğini yerine getirenlere, mücadelede kalanlara, asla ama asla pes etmeyenlere değer veriyoruz. Sabredeceğiz.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
value | değer |
those | de |
never | asla |
will | seyahat |
we | ama |
to | hiç |
EN On February 27th World NGO Day we would emphasize the importance we give to civil society solidarity by mentioning names of these consortium member local NGOs:
TR 27 Şubat Dünya STK Günü’nde, konsorsiyum üyesi bu yerel STK’ların isimlerini anarak sivil toplum dayanışmasına verdiğimiz önemi vurgulamak isteriz:
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
world | dünya |
we | verdiğimiz |
civil | sivil |
society | toplum |
of | ın |
local | yerel |
member | üyesi |
importance | önemi |
these | bu |
day | gün |
EN Phemex has listed four new coins for spot trading, DOT, KSM, XLM, and ALGO. So to celebrate the new listings, we would like to give away prizes to everyone who makes $50 dollars in purchases. If you w……
TR Değerli Phemex Kullanıcıları, 5 Temmuz Pazartesi, 2:00 AM ve 03:30 AM UTC arasında sistem bakımı yapacağız. Bu, geçici olarak XRP/USD, AAVE/USD, DOGE/USD alım satımını etkileyecektir.……
EN Phemex has listed two new coins for spot trading, QTUM, and ZEC. So to celebrate the new listings, we would like to give away prizes to everyone who makes $50 dollars in purchases. If you would like t……
TR Değerli Yatırımcılar, 9 Haziran'da Phemex, spot ticaret için yeni coinleri tanıtacak, ancak henüz ne olduklarını size söyleyemeyiz. Bu arada eğlenceli bir fikir düşündük. Adı "……
EN Our crypto solutions include the provision of liquidity, turnkey and cryptocurrency processing to facilitate your cryptocurrency business. If you are looking to enter the crypto market we are ready to give you the best options.
TR Kripto çözümlerimiz likidite sağlama, turnkey ve kripto para işleme gibi kripto para işletmenizi büyütmeye yöneliktir. Kripto piyasasına girmeyi planlıyorsanız doğru adrestesiniz.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
liquidity | likidite |
processing | işleme |
business | iş |
crypto | kripto |
market | piyasası |
and | ve |
the | gibi |
to | doğru |
EN We will help you find the right jurisdiction in accordance with your requirements and budget, with various options available that can be considered. Obtaining a FOREX broker license will give your brokerage credibility and attract more clients.
TR Birçok seçenek arasından sizin ihtiyaçlarınıza ve bütçenize uygun lisansı alabilmenize yardımcı olacağız. FOREX broker lisansı almak brokerlık güvenilirliğini artıracak ve daha fazla müşteri çekecektir.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
options | seçenek |
license | lisansı |
forex | forex |
broker | broker |
and | ve |
with | uygun |
help | yardımcı |
more | fazla |
you | sizin |
EN Net neutrality was supposed to give consumers more choice, control and access
TR İnternet'te tarafsızlık, sözde tüketicilere daha fazla seçenek, kontrol ve erişim sağlayacaktı
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
control | kontrol |
and | ve |
access | erişim |
EN Golden Frog was created to develop services that give people the ability to defend and protect themselves online.
TR Golden Frog insanların kendilerini online olarak korumalarına ve savunmalarına olanak veren hizmetleri geliştirmek için kurulmuştur.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
services | hizmetleri |
online | online |
golden | golden |
frog | frog |
and | ve |
people | insanlar |
give | için |
EN We hope you will join us in this quest and give the containers a new purpose and a second life.
TR Bu arayışımızda ve konteynerlere yeni bir amaç ve ikinci bir yaşam sağlama çabalarımızda bize katılmanızı umuyoruz.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
life | yaşam |
purpose | amaç |
this | bu |
and | ve |
second | ikinci |
a | bir |
us | bize |
new | yeni bir |
EN We'll give you a transcript in minutes. Then, easily highlight and export those sound bites for your article.
TR Dakika içinde sana bir transkript vereceğiz. Ardından, makaleniz için bu ses ısırıklarını kolayca vurgulayın ve dışa aktarın.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
transcript | transkript |
minutes | dakika |
easily | kolayca |
sound | ses |
give | için |
and | ve |
export | dışa |
in | içinde |
those | bu |
article | bir |
EN We'll give you a transcript in minutes. Then, easily highlight and export accurate transcripts so you can further analyze the content.
TR Dakika içinde sana bir transkript vereceğiz. Ardından, içeriği daha fazla analiz edebilmeniz için doğru transkriptleri kolayca vurgulayın ve dışa aktarın.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
transcript | transkript |
analyze | analiz |
content | içeriği |
minutes | dakika |
easily | kolayca |
further | daha fazla |
transcripts | transkriptleri |
give | için |
and | ve |
export | dışa |
in | içinde |
the | fazla |
accurate | doğru |
EN We'll give you an easy-to-edit transcript in minutes. Then, easily create subtitles and captions for your videos.
TR Size dakikalar içinde düzenlemesi kolay bir transkript vereceğiz. Ardından, videolarınız için kolayca altyazılar ve altyazılar oluşturun.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
transcript | transkript |
minutes | dakikalar |
easily | kolayca |
videos | videoları |
easy | kolay |
create | oluşturun |
give | için |
and | ve |
in | içinde |
subtitles | altyazılar |
EN We'll give you a transcript in minutes. You can use this transcript and your favorite audio editing program to easily edit and share your content.
TR Dakika içinde sana bir transkript vereceğiz. İçeriğinizi kolayca düzenlemek ve paylaşmak için bu transkripti ve favori ses düzenleme programını kullanabilirsiniz.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
minutes | dakika |
favorite | favori |
easily | kolayca |
this | bu |
you can use | kullanabilirsiniz |
program | programı |
give | için |
share | paylaşmak |
transcript | transkript |
editing | düzenleme |
in | içinde |
EN We'll give you a transcript in minutes. Then, easily polish your transcript before analyzing the content for key insights for your case or negotiation.
TR Dakika içinde sana bir transkript vereceğiz. Ardından, dava veya müzakereniz için önemli bilgiler için içeriği analiz etmeden önce transkriptinizi kolayca parlatın.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
minutes | dakika |
content | içeriği |
key | önemli |
your transcript | transkriptinizi |
easily | kolayca |
transcript | transkript |
insights | bilgiler |
analyzing | analiz |
give | için |
or | veya |
you | sana |
in | içinde |
EN We'll give you a transcript in minutes that you can easily polish. Then, easily highlight and export accurate sections so you can better support your clients.
TR Size dakikalar içinde kolayca parlatabileceğiniz bir transkript vereceğiz. Ardından, müşterilerinizi daha iyi destekleyebilmeniz için doğru bölümleri kolayca vurgulayın ve dışa aktarın.
Basa inggris | Wong Turki |
---|---|
sections | bölümleri |
minutes | dakikalar |
easily | kolayca |
transcript | transkript |
give | için |
better | daha iyi |
and | ve |
export | dışa |
in | içinde |
accurate | doğru |
Nampilake terjemahan 50 saka 50