TR Bugünlerde, bu ebeveyn kontrollü internet filtrelerini, bağımlılığımı kontrol etmenin başka bir yolu olarak görüyorum, sadece benim yolumla yapmanın başka bir yolu
トルコ語 の "bağımlılığımı kontrol etmenin" は、次の 英語 単語/フレーズに翻訳できます。
TR Bugünlerde, bu ebeveyn kontrollü internet filtrelerini, bağımlılığımı kontrol etmenin başka bir yolu olarak görüyorum, sadece benim yolumla yapmanın başka bir yolu
EN Nowadays, I see these parent control internet filters as just another way to control my addiction, just another way to do it my way
トルコ語 | 英語 |
---|---|
internet | internet |
başka | another |
yolu | way |
TR Web sitesinde trafiği kontrol etmenin birçok yolu vardır. Web site trafiğimi kontrol etmek ve veri almak için Web Sitesi Trafik Denetleyicimizi veya Google Analytics aracımızı kullanmanızı öneririz.
EN There are many ways to check traffic on website. We recommend using our Website Traffic Checker or Google Analytics tool to check my website traffic and get data.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
birçok | many |
veri | data |
almak | get |
veya | or |
analytics | analytics |
öneririz | we recommend |
mı | my |
TR Bağlı kuruluş bağlantınızı kontrol etmenin en iyi yolu, ortaklık bağlantınızı tarayıcıda Gizli modda açmaktır. Sadece Raporlama sayfasını kontrol edin ve yeni bir tıklama göreceksiniz.
EN The best way to check your affiliate link is just open your affiliate link in Incognito mode in browser. Just check Reporting page and you'll see a new click.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
bağlantınızı | link |
yolu | way |
raporlama | reporting |
tıklama | click |
TR Satırlarımızı yazmanın bağımlılığımızı kontrol etmenin bir yöntemi olmadığını hatırlamak önemlidir - programımız kontrol etme girişimlerimizi bırakmakla ilgilidir
EN It’s important to remember that writing our lines is not a method for controlling our addiction—our program is about letting go of our attempts to control
トルコ語 | 英語 |
---|---|
yöntemi | method |
olmadığını | not |
TR Dijital olarak imzalanmış e-postanız, alıcıya sizin ve yalnızca sizin tarafından gönderildiğini garanti eder. Gönderen adresini taklit etmenin bir yolu yoktur.
EN Your digitally signed email guarantees the recipient that it has been sent by you and only you. There is no way of faking the sender address.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
garanti | guarantees |
adresini | address |
yolu | way |
TR Yolsuzlukla mücadele kanunlarını ihlal etmenin sonuçları hem Derneğimiz için hem de ilgili bireyler için ağırdır ve bu sonuçlar hukuki ve cezai yaptırımları içerebilir.
EN Breaching fight against corruption laws have serious consequences and might include legal and criminal sanctions for our association and the relevant individuals.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
ilgili | relevant |
bireyler | individuals |
hukuki | legal |
トルコ語 | 英語 |
---|---|
alan | domain |
transfer | transfer |
maliyeti | cost |
TR Aktif kullanıcılarımızın çoğu, bir SEO uzmanı olmasanız bile Sitechecker ile web sitesini optimize etmenin ne kadar kolay olduğunu ifade eder
EN Most of our active users appreciate how easy it is to optimize the website with Sitechecker even if you are not an SEO professional
トルコ語 | 英語 |
---|---|
aktif | active |
seo | seo |
sitechecker | sitechecker |
optimize | optimize |
kolay | easy |
kullanıcıları | users |
TR Oldukça önemli de bir yol kat etmeyi başardık, ancak vakaları tespit etmenin ve kişilere ulaşmanın böylesine güç olduğu bir dönemde bizimle iletişime geçemeyen çok sayıda kadın olduğunun da bilincindeyiz.
EN We have come a long way, but we are also aware that there are many women who cannot get in touch with us at a time when it is so difficult to identify cases and reach people.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
yol | way |
olduğu | is |
bizimle | with us |
kadın | women |
TR Her megabayt ya da gigabaytın maliyeti aynı olmasına rağmen sağlayıcılar içerik için ücret talep etmenin ve türettikleri değer karşılığında ücret almanın yollarını aramaktadır.
EN Despite the fact that every megabyte or gigabyte costs the same, providers are seeking to charge for content and the value they think they can derive.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
maliyeti | costs |
sağlayıcılar | providers |
içerik | content |
ücret | charge |
değer | value |
トルコ語 | 英語 |
---|---|
sonix | sonix |
transkribe | transcribed |
artık | now |
belirli | specific |
veya | or |
arama | searching |
içeriği | content |
tespit | pinpoint |
TR Paylaştıktan sonra, arkadaşınızın nasıl olduğunu sormak da hizmet etmenin bir yoludur.
EN After sharing, asking how your fellow is doing is also a way to be of service.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
olduğunu | is |
da | also |
hizmet | service |
TR Benzer şekilde, her bireysel toplantı, zaman zaman o grupla ilgili konuları tartışmak için iş toplantıları düzenler ve bunlara katılmak da hizmet etmenin harika bir yoludur
EN Similarly, each individual meeting occasionally holds business meetings to discuss issues pertinent to that group, and participating in these is also a great way to be of service
トルコ語 | 英語 |
---|---|
şekilde | way |
o | that |
tartışmak | discuss |
hizmet | service |
harika | great |
TR Hizmet etmenin başka yollarını düşünmekte de yaratıcı olabilirsiniz. Mesajın ihtiyacı olan bağımlılara iletilmesine yardımcı olmak istediğiniz herhangi bir yol hakkında iletişim sayfasından bize ulaşmaktan çekinmeyin.
EN You can also be creative in thinking of other ways to be of service. Feel free to reach out through the contact page about any way in which you?d like to help carry the message to addicts in need.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
başka | other |
yaratıcı | creative |
ihtiyacı | need |
yol | way |
TR Yolsuzlukla mücadele kanunlarını ihlal etmenin sonuçları hem Derneğimiz için hem de ilgili bireyler için ağırdır ve bu sonuçlar hukuki ve cezai yaptırımları içerebilir.
EN Breaching fight against corruption laws have serious consequences and might include legal and criminal sanctions for our association and the relevant individuals.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
ilgili | relevant |
bireyler | individuals |
hukuki | legal |
TR Çünkü .kz alan adı Kazakistan çevrimiçi pazarında markanızı temsil etmenin ve tanıtmanın profesyonel bir yoludur
EN Because .kz is a professional way to represent and promote your brand in the Kazakhstan online market
トルコ語 | 英語 |
---|---|
çevrimiçi | online |
temsil | represent |
profesyonel | professional |
TR Markalı bir profil resmi, şirketinizi mesajlaşma uygulamaları, sohbetler, sosyal medya ve diğer dijital platformlar içinde ayırt etmenin harika bir yoludur.
EN A branded profile picture is a great way to distinguish your company across messengers, chats, socials, and other digital platforms.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
markalı | branded |
profil | profile |
diğer | other |
harika | great |
TR Bilgisayar?n?za s?zm?? zararl? yaz?l?mlar? tespit etmenin hafif ve etkili yolu.
EN Lightweight and efficient online malware scanner that detects malware and hidden malicious processes that may be sneaking on your PC.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
bilgisayar | pc |
hafif | lightweight |
ve | and |
etkili | efficient |
トルコ語 | 英語 |
---|---|
o | that |
TR RTÜK üyelerinin büyük çoğunluğunun iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) temsilcilerinden oluşması nedeniyle, bu yetki transferi televizyon kanalların yanlı yayınları için ceza almamasını garanti etmenin yolu olarak yorumlandı.
EN Considering that the majority of the RTÜK members are representatives of the ruling Justice and Development Party (AKP), this transfer has been interpreted as a way to guarantee that television channels will not be fined for their partial broadcasts.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
adalet | justice |
kalkınma | development |
partisi | party |
transferi | transfer |
televizyon | television |
garanti | guarantee |
yolu | way |
kanalları | channels |
トルコ語 | 英語 |
---|---|
önce | before |
yolu | way |
TR "Şirketimizin tüm görevlerini organize etmenin yeni, şeffaf ve verimli bir yolu"
EN "A new transparent and efficient way to organize all of our companies tasks"
トルコ語 | 英語 |
---|---|
tüm | all |
görevlerini | tasks |
organize | organize |
yeni | new |
şeffaf | transparent |
verimli | efficient |
yolu | way |
TR Markalı bir profil resmi, şirketinizi mesajlaşma uygulamaları, sohbetler, sosyal medya ve diğer dijital platformlar içinde ayırt etmenin harika bir yoludur.
EN A branded profile picture is a great way to distinguish your company across messengers, chats, socials, and other digital platforms.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
markalı | branded |
profil | profile |
diğer | other |
harika | great |
TR Yolsuzlukla mücadele kanunlarını ihlal etmenin sonuçları hem Derneğimiz için hem de ilgili bireyler için ağırdır ve bu sonuçlar hukuki ve cezai yaptırımları içerebilir.
EN Breaching fight against corruption laws have serious consequences and might include legal and criminal sanctions for our association and the relevant individuals.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
ilgili | relevant |
bireyler | individuals |
hukuki | legal |
TR Yolsuzlukla mücadele kanunlarını ihlal etmenin sonuçları hem Derneğimiz için hem de ilgili bireyler için ağırdır ve bu sonuçlar hukuki ve cezai yaptırımları içerebilir.
EN Breaching fight against corruption laws have serious consequences and might include legal and criminal sanctions for our association and the relevant individuals.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
ilgili | relevant |
bireyler | individuals |
hukuki | legal |
TR Bu öğrenme yolunda, AWS Lambda'yı en sevdiğiniz izleme, gözlemlenebilirlik, güvenlik ve yönetim araçlarıyla kolayca entegre etmenin yeni bir yolunu keşfedin.
EN In this learning path, explore a new way to easily integrate AWS Lambda with your favorite monitoring, observability, security, and governance tools.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
bu | this |
öğrenme | learning |
aws | aws |
lambda | lambda |
izleme | monitoring |
güvenlik | security |
yönetim | governance |
entegre | integrate |
keşfedin | explore |
TR "Şirketimizin tüm görevlerini organize etmenin yeni, şeffaf ve verimli bir yolu"
EN "A new transparent and efficient way to organize all of our companies tasks"
トルコ語 | 英語 |
---|---|
tüm | all |
görevlerini | tasks |
organize | organize |
yeni | new |
şeffaf | transparent |
verimli | efficient |
yolu | way |
TR Aktif kullanıcılarımızın çoğu, bir SEO uzmanı olmasanız bile Sitechecker ile web sitesini optimize etmenin ne kadar kolay olduğunu ifade eder
EN Most of our active users appreciate how easy it is to optimize the website with Sitechecker even if you are not an SEO professional
トルコ語 | 英語 |
---|---|
aktif | active |
seo | seo |
sitechecker | sitechecker |
optimize | optimize |
kolay | easy |
kullanıcıları | users |
TR Bilgisayar?n?za s?zm?? zararl? yaz?l?mlar? tespit etmenin hafif ve etkili yolu.
EN Lightweight and efficient online malware scanner that detects malware and hidden malicious processes that may be sneaking on your PC.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
bilgisayar | pc |
hafif | lightweight |
ve | and |
etkili | efficient |
TR Volkswagen, Passat sedana veda etmenin doğru zaman olduğunu düşünüyor.
EN The employees are being paid two-thirds of their monthly rates.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
doğru | of |
TR Alpine pilotu Fernando Alonso, 2022 kurallarıyla diğer araçları takip etmenin kolaylaştığını fakat geçişin yine zor olduğunu söyledi.
EN A stunt driver from multiple James Bond films will be behind the wheel.
TR Alpine pilotu Fernando Alonso, 2022 kurallarıyla diğer araçları takip etmenin kolaylaştığını fakat geçişin yine zor olduğunu söyledi.
EN A stunt driver from multiple James Bond films will be behind the wheel.
TR Alpine pilotu Fernando Alonso, 2022 kurallarıyla diğer araçları takip etmenin kolaylaştığını fakat geçişin yine zor olduğunu söyledi.
EN A stunt driver from multiple James Bond films will be behind the wheel.
TR Alpine pilotu Fernando Alonso, 2022 kurallarıyla diğer araçları takip etmenin kolaylaştığını fakat geçişin yine zor olduğunu söyledi.
EN A stunt driver from multiple James Bond films will be behind the wheel.
TR Alpine pilotu Fernando Alonso, 2022 kurallarıyla diğer araçları takip etmenin kolaylaştığını fakat geçişin yine zor olduğunu söyledi.
EN A stunt driver from multiple James Bond films will be behind the wheel.
TR Mercedes Benz G63 AMG gibi büyük, premium SUV'lerden Hyundai Creta gibi daha kompakt SUV'lere kadar her şeye sahibiz! Dubai'de seyahat etmenin bir SUV'den daha iyi bir yolu yoktur
EN From large, premium SUVs amongst the likes of the Mercedes Benz G63 AMG, to more compact SUVs like the Creta by Hyundai, we?ve got it all! There?s no better way to travel in Dubai than an SUV
トルコ語 | 英語 |
---|---|
premium | premium |
suv | suv |
hyundai | hyundai |
kompakt | compact |
her | all |
sahibiz | we |
dubai | dubai |
seyahat | travel |
yolu | way |
yoktur | no |
TR Her megabayt ya da gigabaytın maliyeti aynı olmasına rağmen sağlayıcılar içerik için ücret talep etmenin ve türettikleri değer karşılığında ücret almanın yollarını aramaktadır.
EN Despite the fact that every megabyte or gigabyte costs the same, providers are seeking to charge for content and the value they think they can derive.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
maliyeti | costs |
sağlayıcılar | providers |
içerik | content |
ücret | charge |
değer | value |
トルコ語 | 英語 |
---|---|
takip | track |
yanı | well |
ve | and |
ın | of |
TR Deneyimli ve öğrenmeye istekli, iyi bir iletişimci, güvenilir, ağ kurma becerisine sahip, her zaman müzakere etmenin bir yolunu bulan hevesli, gerçek bir profesyonel.
EN A true professional, experienced and eager to learn employee, good communicator, accountable, enthusiastic person with networking ability, who always finds a way to negotiate.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
deneyimli | experienced |
iyi | good |
gerçek | true |
profesyonel | professional |
TR "Şirketimizin tüm görevlerini organize etmenin yeni, şeffaf ve verimli bir yolu"
EN "A new transparent and efficient way to organize all of our companies tasks"
トルコ語 | 英語 |
---|---|
tüm | all |
görevlerini | tasks |
organize | organize |
yeni | new |
şeffaf | transparent |
verimli | efficient |
yolu | way |
TR Anahtar kelime sıralamalarınızı takip etmenin veya yerel sıralamanızı iyileştirmenin bir yolundan daha fazlasıdır
EN It's more than just a way to track your keyword rankings or improve your local rank
トルコ語 | 英語 |
---|---|
veya | or |
yerel | local |
TR Ranktracker'ın anahtar kelime analiz aracı, sağlam pazarlama kampanyaları oluşturmanıza yardımcı olacak ve rekabette avantaj elde etmenin yeni yollarını gösterecektir.
EN Ranktracker's keyword analysis tool will help you create solid marketing campaigns and show you new ways to get an edge over the competition.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
ranktracker | ranktracker |
analiz | analysis |
aracı | tool |
sağlam | solid |
oluşturmanıza | create |
ve | and |
yeni | new |
TR Kimlerin sıralamada yer aldığını, onlarla rekabet etmenin mümkün olup olmadığını ve çok daha fazlasını görmek için bir anahtar kelime girin.
EN Enter a keyword to see who’s ranking for it, whether it’s possible to compete with them, and much more.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
sıralamada | ranking |
mümkün | possible |
girin | enter |
TR Seçtiğiniz anahtar kelime için içeriğinizi optimize etmenin ne kadar zor olacağını size bildirecek 100 üzerinden bir puan vereceğiz.
EN We’ll provide you with a score out of 100 that will let you know how challenging it will be to optimize your content for the keyword of your choice.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
içeriğinizi | your content |
optimize | optimize |
size | you |
トルコ語 | 英語 |
---|---|
alan | domain |
transfer | transfer |
maliyeti | cost |
TR Sosyal medya içeriğini stratejinize dahil etmenin bir başka harika yanı da şudur sitenizde daha önce yayınladığınız şeyleri favori sosyal medya hesaplarınız için yeniden kullanabilirsiniz. medya ağları.
EN Another great thing about incorporating social media content into your strategy is that you can repurpose things that you’ve already posted to your site for your favorite social media networks.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
dahil | content |
harika | great |
sitenizde | your site |
favori | favorite |
TR Google'ın destek sitesindeki "analitik yardım" sayfasını ziyaret etmeniz yeterlidir; Google Analytics'i sitenize entegre etmenin her adımında size rehberlik edilecektir.
EN Simply visit the “analytics help” page on Google’s support site, and you’ll be guided through every step of integrating Google Analytics into your site.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
ziyaret | visit |
entegre | integrating |
size | you |
ın | of |
TR Heyecan verici hedefler için mücadele etmenin keyfini yaşayın
EN Enjoy a variety of exciting challenges
トルコ語 | 英語 |
---|---|
keyfini | enjoy |
TR Paylaştıktan sonra, arkadaşınızın nasıl olduğunu sormak da hizmet etmenin bir yoludur.
EN After sharing, asking how your fellow is doing is also a way to be of service.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
olduğunu | is |
da | also |
hizmet | service |
TR Hizmet etmenin başka yollarını düşünmekte de yaratıcı olabilirsiniz. Mesajın ihtiyacı olan bağımlılara iletilmesine yardımcı olmak istediğiniz herhangi bir yol hakkında iletişim sayfasından bize ulaşmaktan çekinmeyin.
EN You can also be creative in thinking of other ways to be of service. Feel free to reach out through the contact page about any way in which you?d like to help carry the message to addicts in need.
トルコ語 | 英語 |
---|---|
başka | other |
yaratıcı | creative |
ihtiyacı | need |
yol | way |
50翻訳の50を表示しています