EN Is this a managed or self-managed solution?
英語 | トルコ語 |
---|---|
managed | yönetilen |
solution | çözüm |
this | bu |
a | bir |
EN Wunder was implementing several different VPN solutions in various countries where employees worked from - some of which were commercially managed, while others were self-managed
TR Wunder, çalışanlarının faailyetlerini yürüttüğü çeşitli ülkelerde VPN çözümleri entegre etmeye çalışıyordu - bir kısmı ticari olarak yönetilen diğerleriyse kendini yöneten çözümlerdi
英語 | トルコ語 |
---|---|
vpn | vpn |
managed | yönetilen |
countries | ülkelerde |
solutions | çözümleri |
self | kendini |
different | bir |
various | çeşitli |
which | e |
英語 | トルコ語 |
---|---|
managed | yönetilen |
solution | çözüm |
this | bu |
a | bir |
EN The main goal of Callisto is to research and develop a reference implementation of a self-sustaining, self-governed and self-funded blockchain ecosystem and development environment.
TR Callisto'nun esas amacı, kendine yetebilen, kendini yönetebilen ve kendini fonlayabilen bir blockchain ekosistemi ve geliştirme ortamı için referans bir uygulama araştırmak ve geliştirmektir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
reference | referans |
ecosystem | ekosistemi |
goal | amacı |
blockchain | blockchain |
development | geliştirme |
implementation | uygulama |
environment | ortamı |
and | ve |
of | in |
to | için |
a | bir |
英語 | トルコ語 |
---|---|
managed | yönetilen |
kubernetes | kubernetes |
service | hizmetinin |
cloud | bulut |
watch | izleyin |
how | nasıl |
for | için |
help | yardımcı |
of | in |
EN Fully managed: sit back and relax. Managed cloud hosting means we take care of server uptime, maintenance, monitoring, and your queries 24/7.
TR Tam yönetimli: Arkanıza yaslanıp rahatlayın. Yönetimli bulut sunucunuzun, çalışma süresi, bakım, izleme ve sorgularıyla 7/24 ilgileniyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
fully | tam |
cloud | bulut |
of | ın |
monitoring | izleme |
and | ve |
maintenance | bakım |
EN Do you offer discounts or free trials?
TR İndirim veya ücretsiz deneme süreci sunuyor musunuz?
英語 | トルコ語 |
---|---|
offer | sunuyor |
free | ücretsiz |
do you | musunuz |
or | veya |
EN We never run discounts and have no plans to offer free trials.
TR Herhangi bir indirim yapmıyoruz ve ücretsiz deneme süreçleri sunmak gibi bir planımız yok.
英語 | トルコ語 |
---|---|
free | ücretsiz |
and | ve |
discounts | indirim |
no | yok |
EN For trials, the 7 USD is non-refundable
TR Deneme sürecinin ücreti olan 7 USD iade edilemez
英語 | トルコ語 |
---|---|
is | olan |
usd | usd |
EN No. Trials end at 23:59:59 UTC on the 7th day of purchase, so they don't strictly last for 168 hours.
TR Hayır. Deneme süresi satın almanın 7. gününde, 23:59:59 UTC’de sona erer, yani 168 saat sürmez.
英語 | トルコ語 |
---|---|
purchase | satın |
day | gün |
hours | saat |
the | yani |
no | hayır |
EN MACRO users can rest assured that the rights, safety and well-being of trial subjects are protected and that the results of the clinical trials are credible and accurate.
TR MACRO kullanıcıları deneye katılan deneklerin hakları, güvenlikleri ve sağlıklarının korunacağından ve klinik deneylerin sonuçlarının güvenilir ve doğru olacağından emin olabilir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
assured | emin |
clinical | klinik |
credible | güvenilir |
rights | hakları |
and | ve |
users | kullanıcıları |
can | olabilir |
EN From time to time, we may offer trials of Golden Frog services for a specified period of time without requiring a payment (a "Free Trial")
TR Zaman zaman biz deneme sürümü önerebiliriz Golden Frog Bir ödeme gerektirmeksizin belirli bir zaman dilimi için servisler (bir "Ücretsiz Deneme")
英語 | トルコ語 |
---|---|
services | servisler |
trial | deneme |
golden | golden |
frog | frog |
time | zaman |
we | biz |
of | in |
payment | ödeme |
英語 | トルコ語 |
---|---|
explore | keşfedin |
and | ve |
EN Ranktracker does not condone any abuse of our trials as it goes against the initial intent of allowing new users to try out our features
TR Ranktracker, yeni kullanıcıların özelliklerimizi denemesine izin vermenin ilk amacına aykırı olduğu için denemelerimizin kötüye kullanılmasına göz yummaz
英語 | トルコ語 |
---|---|
ranktracker | ranktracker |
initial | ilk |
new | yeni |
of | in |
against | için |
users | kullanıcılar |
EN A single user registering for multiple trials is strictly forbidden
TR Tek bir kullanıcının birden fazla denemeye kaydolması kesinlikle yasaktır
英語 | トルコ語 |
---|---|
strictly | kesinlikle |
user | kullanıcı |
for | birden |
EN We reserve the right to cancel or suspend your access to the Service if we see any suspicious activity that reasonably points out that you are abusing our paid accounts, lifetime & or trials
TR Ücretli hesaplarımızı, ömür boyu veya deneme sürümlerimizi kötüye kullandığınızı gösteren herhangi bir şüpheli etkinlik görürsek, Hizmete erişiminizi iptal etme veya askıya alma hakkımızı saklı tutarız
英語 | トルコ語 |
---|---|
right | hakkı |
cancel | iptal |
activity | etkinlik |
accounts | hesaplar |
lifetime | ömür |
suspicious | şüpheli |
the | etme |
or | veya |
any | herhangi |
the service | hizmete |
access | erişiminizi |
EN Our Lund PDC offers real-time, high-resolution live streaming of product trials
TR Lund Ürün Geliştirme Merkezimiz, ürün denemelerinin gerçek zamanlı, yüksek çözünürlüklü canlı akışını sunar
英語 | トルコ語 |
---|---|
offers | sunar |
product | ürün |
real | gerçek |
time | zamanlı |
high | yüksek |
live | canlı |
EN Cost-effective product trials and in-house testing
TR Ekonomik ürün denemeleri ve yerinde test
英語 | トルコ語 |
---|---|
and | ve |
testing | test |
product | ürün |
EN The facility has all necessary equipment for industrial trials, and the state-of-the-art laboratory provides analyses of both process and powder samples.
TR Tesis, endüstriyel denemeler için gerekli tüm donanıma sahiptir ve son teknolojili laboratuvar, hem proses hem de toz numunelerin analiz edilmesini sağlar.
英語 | トルコ語 |
---|---|
facility | tesis |
has | sahiptir |
necessary | gerekli |
industrial | endüstriyel |
state-of-the-art | son |
laboratory | laboratuvar |
provides | sağlar |
analyses | analiz |
powder | toz |
and | ve |
all | tüm |
of | in |
both | de |
for | için |
EN While travel restrictions due to Covid-19 , our Product Development Centres is offering real-time, high-resolution live streaming of product trials.
TR shakarganj® sade UHT sütünü Yenilikçi Micro Injection Moulding (MiM) kapaklı Tetra Brik® Aseptik Base Leaf "Kolay Ambalaj" ile piyasaya sundu
英語 | トルコ語 |
---|---|
our | ile |
EN Our centres are equipped with processing technologies, advanced testing capabilities and food technologists to support your product trials.
TR Merkezlerimizde, ürün denemelerinizi desteklemek için proses teknolojileri, gelişmiş test olanakları ve gıda teknolojisi uzmanları bulunmaktadır.
英語 | トルコ語 |
---|---|
testing | test |
food | gıda |
product | ürün |
advanced | gelişmiş |
technologies | teknolojileri |
to support | desteklemek |
to | için |
are | bulunmaktadır |
and | ve |
EN Instead of fearing the trials of daily life, I take quiet pleasure in making my bed, taking showers, cleaning my house, taking walks, meditating, being with loved ones, and learning new things
TR Günlük hayatın imtihanlarından korkmak yerine yatağımı toplamaktan, duş almaktan, evimi temizlemekten, yürüyüş yapmaktan, meditasyon yapmaktan, sevdiklerimle birlikte olmaktan, yeni şeyler öğrenmekten sessizce zevk alıyorum
英語 | トルコ語 |
---|---|
new | yeni |
things | şeyler |
daily | günlük |
life | hayat |
with | birlikte |
EN We offer free trials for companies of 100+ employees that are replacing their current devices or have a new project. T&Cs apply.
TR 500’den fazla çalışana sahip olup, mevcut cihazlarını değiştiren veya yeni bir proje yürüten şirketlere yönelik ücretsiz deneme programları sunmaktayız. Hüküm ve Koşullar’a tabidir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
devices | cihazlar |
companies | şirketlere |
free | ücretsiz |
their | ve |
or | veya |
project | proje |
are | sahip |
new | yeni bir |
EN You also get some free services and access to free trials of the Creative Cloud apps.
TR Buna ek olarak bazı ücretsiz hizmetler ve Creative Cloud uygulamalarının ücretsiz deneme sürümleri sunulmaktadır.
英語 | トルコ語 |
---|---|
cloud | cloud |
creative | creative |
services | hizmetler |
free | ücretsiz |
and | ve |
some | bazı |
apps | uygulamaları |
英語 | トルコ語 |
---|---|
cloud | bulut |
name | name |
managed | yönetilen |
hosting | barındırma |
a | bir |
英語 | トルコ語 |
---|---|
linux | linux |
command | komut |
hosting | barındırma |
managed | yönetilen |
level | düzeyde |
this | bu |
line | ile |
a | temel |
and | ve |
of | in |
to | için |
EN Your self-managed Redis applications can work seamlessly with ElastiCache for Redis without any code changes
TR Kendi kendine yönetilen Redis uygulamalarınız kod değişikliği yapmaya gerek kalmadan ElastiCache for Redis ile birlikte sorunsuz bir şekilde çalışabilir
英語 | トルコ語 |
---|---|
work | iş |
seamlessly | sorunsuz |
code | kod |
managed | yönetilen |
redis | redis |
elasticache | elasticache |
self | kendine |
without | kalmadan |
your | kendi |
applications | uygulamalar |
EN Your self-managed Redis applications can work seamlessly with ElastiCache for Redis without any code changes
TR Kendi kendine yönetilen Redis uygulamalarınız kod değişikliği yapmaya gerek kalmadan ElastiCache for Redis ile birlikte sorunsuz bir şekilde çalışabilir
英語 | トルコ語 |
---|---|
work | iş |
seamlessly | sorunsuz |
code | kod |
managed | yönetilen |
redis | redis |
elasticache | elasticache |
self | kendine |
without | kalmadan |
your | kendi |
applications | uygulamalar |
EN And for replication between Aurora and non-Aurora MySQL-Compatible Edition databases (even outside of AWS), you can set up your own, self-managed binlog replication.
TR Aurora ve Aurora dışı MySQL Uyumlu Sürüm veritabanları (hatta AWS dışındakiler) arasında replikasyon için ise, kendi kendine yönetilen binlog replikasyonunuzu ayarlayabilirsiniz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
replication | replikasyon |
aurora | aurora |
edition | sürüm |
aws | aws |
mysql | mysql |
compatible | uyumlu |
databases | veritabanları |
managed | yönetilen |
of | in |
and | ve |
even | hatta |
for | için |
EN The other database can run on Amazon RDS, or as a self-managed database on AWS, or completely outside of AWS.
TR Diğer veritabanı, Amazon RDS üzerinde veya AWS üzerinde kendi kendine yönetilen bir veritabanı olarak ya da AWS'nin tamamen dışında çalışabilir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
other | diğer |
amazon | amazon |
rds | rds |
aws | aws |
completely | tamamen |
database | veritabanı |
managed | yönetilen |
self | kendine |
outside | dışında |
or | veya |
a | bir |
EN All Minecraft Hosting plans are self-managed, so you will get full access to the virtual game server
TR Tüm Minecraft sunucu planları kendi kendini yönetir, böylece sanal oyun sunucusuna tam erişim elde edersiniz
英語 | トルコ語 |
---|---|
minecraft | minecraft |
virtual | sanal |
game | oyun |
plans | planları |
full | tam |
access | erişim |
self | kendini |
you will | edersiniz |
get | elde |
server | sunucu |
all | tüm |
EN Since our VPS Hosting plans are self-managed, our Customer Success team will assist you with setting up the VPS and the Minecraft server
TR VPS Hosting planlarımız sahipleri tarafından yönetildiğinden, Müşteri Başarı ekibimiz yalnızca VPS ve Minecraft sunucusunun kurulumunda yardımcı olabilir
英語 | トルコ語 |
---|---|
vps | vps |
customer | müşteri |
minecraft | minecraft |
hosting | hosting |
success | başarı |
will | olabilir |
plans | planları |
and | ve |
the | yalnızca |
英語 | トルコ語 |
---|---|
foreo | foreo |
find | bulun |
day | günü |
beautiful | güzel |
enjoy | tadını |
spa | spa |
all | tüm |
a | bir |
the | kişisel |
EN Individual Self-Instruction and Self-Training Aids, Programmes
TR Kişisel Eğitim ve Gelişim Ekipmanları, Programları
英語 | トルコ語 |
---|---|
individual | kişisel |
training | eğitim |
programmes | programları |
and | ve |
EN Physical self-careAfter years of neglecting our bodies and living environment, we benefit from prioritizing our physical self-care
TR Fiziksel öz bakımYıllarca bedenlerimizi ve yaşadığımız çevreyi ihmal ettikten sonra, fiziksel öz bakımımıza öncelik vermenin faydasını görüyoruz
英語 | トルコ語 |
---|---|
physical | fiziksel |
years | yaş |
of | sonra |
and | ve |
EN These acts of self-love go a long way towards rebuilding our self-esteem in sobriety.
TR Bu öz-sevgi eylemleri, ayık halde özsaygımızı yeniden inşa etmede uzun bir yol kat eder.
英語 | トルコ語 |
---|---|
long | uzun |
way | yol |
these | bu |
of | in |
a | bir |
EN Negative self-talk and insensitive humour about self-harming behaviour
TR Kendine zarar verme davranışı hakkında olumsuz iç konuşma ve duyarsız mizah
英語 | トルコ語 |
---|---|
negative | olumsuz |
about | hakkında |
and | ve |
self | kendine |
EN If you want to become self-employed in Germany, you should know and be able to contextualise the most important terms relating to the subject of “self-employment” and “starting up”
TR Almanya'da serbest meslek sahibi olmak istiyorsanız, "serbest meslek" ve "iş kurma" ile ilgili en önemli terimleri bilmeli ve kategorize edebilmelisiniz
EN With Cloudflare Managed DNS, you get unlimited and unmetered mitigation against DNS-based DDoS attacks
TR Cloudflare Managed DNS ile DNS tabanlı DDoS saldırılarına karşı sınırsız ve ölçülmemiş bir azaltma elde edersiniz
英語 | トルコ語 |
---|---|
dns | dns |
unlimited | sınırsız |
mitigation | azaltma |
ddos | ddos |
cloudflare | cloudflare |
based | tabanlı |
and | ve |
against | karşı |
get | elde |
with | ile |
EN Cloudflare Managed DNS comes with built-in DNSSEC to protect your users from on-path attacks that can spoof or hijack your DNS records
TR Cloudflare Managed DNS, kullanıcılarınızı DNS kayıtlarınızı taklit edebilecek veya ele geçirebilecek yoldaki saldırılara karşı korumak için yerleşik DNSSEC ile birlikte gelir
英語 | トルコ語 |
---|---|
dns | dns |
built-in | yerleşik |
cloudflare | cloudflare |
or | veya |
comes | ile |
users | kullanıcılar |
EN All your domains can be managed through our user-friendly interface or via an API, regardless of where your Internet properties are hosted
TR İnternet özelliklerinizin nerede barındırıldığına bakılmaksızın, tüm tüm alan adlarınız kullanıcı dostu arayüzümüz veya bir API aracılığıyla yönetilebilir
英語 | トルコ語 |
---|---|
api | api |
where | nerede |
user | kullanıcı |
friendly | dostu |
or | veya |
all | tüm |
user-friendly | kullanıcı dostu |
through | aracılığıyla |
interface | arayüz |
EN In 1937 Klautz had managed to gather 35,000 guilders for this project – a huge investment, considering Elsevier’s yearly profit amounted to 120,000 guilders
TR 1937'de Klautz bu proje için, Elsevier'in yıllık karının 120.000 florin olduğu düşünülünce büyük bir yatırım olan 35.000 florini bir araya getirmeyi başardı
英語 | トルコ語 |
---|---|
project | proje |
yearly | yıllık |
huge | büyük |
investment | yatırım |
this | bu |
to | araya |
for | için |
英語 | トルコ語 |
---|---|
managed | yönetilen |
wordpress | wordpress |
or | isterse |
cloud | bulut |
digitalocean | digitalocean |
powerful | güçlü |
solution | çözümü |
simple | basit |
fits | uygun |
hosting | barındırma |
a | bir |
EN All leading digital currencies can be securely stored and managed with Trust Wallet.
TR Tüm önde gelen dijital para birimleri Cüzdan ile güvenli bir şekilde depolanır ve yönetilir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
all | tüm |
wallet | cüzdan |
securely | güvenli bir şekilde |
and | ve |
digital | dijital |
trust | güvenli |
EN All of our Fairmont-managed golf courses are enrolled in Audubon International Cooperative Sanctuaries and follow their conservation guidelines
TR Tüm Fairmont tarafından yönetilen golf sahaları Audubon International Cooperative Sanctuaries’e üyedir ve onların koruma ilkelerini takip etmektedir
英語 | トルコ語 |
---|---|
all | tüm |
golf | golf |
follow | takip |
conservation | koruma |
fairmont | fairmont |
managed | yönetilen |
international | international |
and | ve |
EN Their businesses include Texas.net (one of the first 50 ISPs in the United States), Giganews (the world's leading Usenet provider), Data Foundry (data center colocation and managed services) and Golden Frog.
TR İşlerine dahil olanlar, Texas.net (Birlşeik Devletler'deki ilk 50 ISP'den biridir), Giganews (dünyanın önde gelen Usenet sağlayıcısı), Data Foundry (veri merkezi ortak yerleşimi ve yönetimli hizmetleri) ve Golden Frog.
英語 | トルコ語 |
---|---|
net | net |
center | merkezi |
services | hizmetleri |
golden | golden |
frog | frog |
provider | sağlayıcısı |
first | ilk |
data | veri |
and | ve |
the | gelen |
英語 | トルコ語 |
---|---|
sonix | sonix |
medical | medikal |
transcription | transkripsiyon |
fully | tamamen |
managed | yönetilen |
a | bir |
EN With a focus on listed real estate and infrastructure securities, CBRE Clarion Securities provides actively managed investment solutions for clients worldwide.
TR İşlem gören gayrimenkul ve altyapı menkul kıymetlerine odaklanan CBRE Clarion Menkul Kıymetler, dünya genelindeki müşteriler için etkin olarak yönetilen yatırım çözümleri sağlamaktadır.
英語 | トルコ語 |
---|---|
cbre | cbre |
managed | yönetilen |
investment | yatırım |
clients | müşteriler |
worldwide | dünya |
real estate | gayrimenkul |
infrastructure | altyapı |
solutions | çözümleri |
and | ve |
for | için |
EN A shared inbox for teams (also known as a team inbox) can be accessed and managed by multiple users inside the company
TR Ekipler için paylaşılan bir gelen kutusu (ekip gelen kutusu olarak da bilinir), şirket içindeki birden çok kullanıcı tarafından erişilebilir ve yönetilebilir
英語 | トルコ語 |
---|---|
shared | paylaşılan |
inbox | gelen kutusu |
known | bilinir |
company | şirket |
users | kullanıcı |
team | ekip |
by | tarafından |
teams | ekipler |
and | ve |
multiple | bir |
for | için |
the | birden |
英語 | トルコ語 |
---|---|
pages | sayfası |
how | nasıl |
50翻訳の50を表示しています