EN Contact your reseller. offers security and peace of mind that comes with knowing your Logitech video collaboration room systems and devices are protected against defects for up to five years from the purchase date
英語 の "security of knowing" は、次の トルコ語 単語/フレーズに翻訳できます。
EN Contact your reseller. offers security and peace of mind that comes with knowing your Logitech video collaboration room systems and devices are protected against defects for up to five years from the purchase date
TR Satıcınız ile irtibata geçin., Logitech görüntülü iş birliği odası sistemleri ve cihazlarınızı satın alma tarihinden itibaren beş yıla kadar kusurlara karşı koruyarak güvenlik ve gönül rahatlığı sağlar
英語 | トルコ語 |
---|---|
contact | irtibata |
security | güvenlik |
video | görüntü |
systems | sistemleri |
devices | cihazlar |
room | odası |
are | sağlar |
purchase | satın |
and | ve |
comes | ile |
to | karşı |
five | beş |
years | kadar |
EN Security Computers Digital Internet security Security agency Cyber security Mystery Robber Anonymous Hacker Black and white
TR Güvenlik Bilgisayarlar Dijital Internet güvenliği Güvenlik teşkilatı Siber güvenlik Gizem Soyguncu Anonim Bilgisayar korsanı Siyah ve beyaz
英語 | トルコ語 |
---|---|
internet | internet |
anonymous | anonim |
and | ve |
computers | bilgisayarlar |
digital | dijital |
white | beyaz |
black | siyah |
security | güvenlik |
cyber | siber |
EN Mask Digital Security Pyramid Hacker It security Security agency Cyber Cyber security Cyber cafe Face Black Yellow Triangle Anonymous
TR Maske Dijital Güvenlik Piramit Bilgisayar korsanı Bilgi teknolojileri güvenliği Güvenlik teşkilatı Siber Siber güvenlik Siber kafe Yüz Siyah Sarı Üçgen Anonim
英語 | トルコ語 |
---|---|
mask | maske |
digital | dijital |
cafe | kafe |
face | yüz |
black | siyah |
anonymous | anonim |
yellow | sarı |
security | güvenlik |
cyber | siber |
EN Knowing which keywords international users are searching could mean additional opportunities for bidding
TR Uluslararası kullanıcıların hangi anahtar kelimeyi aradığını bilmek yeni teklif fırsatları anlamına gelebilir
英語 | トルコ語 |
---|---|
international | uluslararası |
keywords | anahtar |
opportunities | fırsatları |
which | hangi |
users | kullanıcılar |
EN It doesn?t mean you should repeat your competitor?s keywords, but knowing exactly what they use in their promotion will be very useful to you.
TR Bu, rakibinizin anahtar kelimelerini tekrarlamanız gerektiği anlamına gelmez, ancak tanıtımlarında tam olarak ne kullandıklarını bilmek sizin için çok faydalı olacaktır.
英語 | トルコ語 |
---|---|
keywords | anahtar |
useful | faydalı |
what | ne |
exactly | tam olarak |
but | ancak |
to | anlamına |
your | sizin |
they | için |
their | bu |
will | olacaktır |
EN Only by knowing and fixing your site?s weaknesses will you be able to attract additional visits and bring your site to the top search engine positions.
TR Yalnızca sitenizin zayıf yönlerini bilerek ve düzelterek, ek ziyaretler çekebilecek ve sitenizi en üst arama motoru konumlarına getirebileceksiniz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
additional | ek |
engine | motoru |
top | en |
search | arama |
to | üst |
and | ve |
英語 | トルコ語 |
---|---|
easily | kolayca |
edit | düzenleyin |
share | paylaşın |
is | olduğunu |
fully | tamamen |
your data | verilerinizin |
key | önemli |
and | ve |
英語 | トルコ語 |
---|---|
details | bilgilerini |
numbers | numaraları |
contact | iletişim |
or | veya |
as | gibi |
EN Feel confident knowing that you will not find a lower rate anywhere else online with the same payment and cancellation conditions
TR Çevrimiçi olarak başka hiçbir yerde aynı ödeme ve iptal koşullarına sahip daha düşük bir fiyat bulamayacağınızı unutmayın
英語 | トルコ語 |
---|---|
rate | fiyat |
cancellation | iptal |
not | hiçbir |
conditions | koşullar |
and | ve |
lower | düşük |
same | bir |
the | aynı |
payment | ödeme |
EN Where can you find out everything worth knowing about Germany? Information and facts about politics, business, life, studying or work? And all of that in no less than ten languages? This video shows you where.
TR Almanya hakkında bilmeye değer her şeyi nerede bulursun? Siyaset, ekonomi, yaşam, yükseköğrenim veya çalışmaya ilişkin bilgi ve olguları? Bütün bunlar 10 dilde? İşte bu video sana bunu gösteriyor.
英語 | トルコ語 |
---|---|
worth | değer |
germany | almanya |
politics | siyaset |
video | video |
shows | gösteriyor |
business | ekonomi |
work | çalışmaya |
about | hakkında |
this | bu |
information | bilgi |
or | veya |
everything | şeyi |
and | ve |
of | her |
that | yaşam |
EN Your identity can be stolen without you knowing.
TR Kimliğiniz sizin haberiniz bile olmadan çalınabilir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
without | olmadan |
your | sizin |
EN With KOSI SOP, you can set up your mobile compatible website without knowing any code, just by filling out a form. As KOSI SOP is mobile compatible, it has a web design suitable not only for computers but also for both tablet and mobile devices.
TR KOSİ SOP ile herhangi bir kod bilmeden, sadece bir form doldurarak mobil uyumlu web sitenizi kurabilirsiniz. KOSİ SOP, mobil uyumlu olduğu için sadece bilgisayar değil, hem tablet hem de mobil cihazlar için uygun web tasarımına sahiptir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
mobile | mobil |
compatible | uyumlu |
code | kod |
form | form |
computers | bilgisayar |
tablet | tablet |
devices | cihazlar |
design | tasarım |
website | web |
any | herhangi |
is | olduğu |
has | sahiptir |
both | de |
a | bir |
for | için |
only | sadece |
EN Preferably knowing the provinces of Mardin and Diyarbakir,
TR Tercihen Mardin ve Diyarbakır illerini bilen,
英語 | トルコ語 |
---|---|
mardin | mardin |
and | ve |
英語 | トルコ語 |
---|---|
patient | hasta |
type | tipi |
hospital | hastane |
no matter | olsun |
or | veya |
you need | ihtiyacınız |
英語 | トルコ語 |
---|---|
industry | sektör |
software | yazılım |
most | en |
complete | eksiksiz |
and | ve |
for | için |
of | in |
any | herhangi |
英語 | トルコ語 |
---|---|
property | mülk |
needs | ihtiyaçlarını |
ensure | emin |
and | ve |
anywhere | her |
are | bulunduğu |
英語 | トルコ語 |
---|---|
often | sıklıkla |
php | php |
important | önemli |
these | bu |
for | için |
EN Builders can provision new AWS accounts in a few clicks, while you have peace of mind knowing that your accounts conform to company policies
TR Siz hesaplarınızın şirket politikalarına uygun olmasının verdiği gönül rahatlığını yaşarken geliştiriciler birkaç tıklamayla yeni AWS hesapları tedarik edebilir
英語 | トルコ語 |
---|---|
can | edebilir |
provision | tedarik |
new | yeni |
aws | aws |
accounts | hesaplar |
policies | politikalar |
company | şirket |
have | ya |
a | birkaç |
of | siz |
EN Feel confident knowing that you will not find a lower rate anywhere else online with the same payment and cancellation conditions
TR Çevrimiçi olarak başka hiçbir yerde aynı ödeme ve iptal koşullarına sahip daha düşük bir fiyat bulamayacağınızı unutmayın
英語 | トルコ語 |
---|---|
rate | fiyat |
cancellation | iptal |
not | hiçbir |
conditions | koşullar |
and | ve |
lower | düşük |
same | bir |
the | aynı |
payment | ödeme |
EN Where can you find out everything worth knowing about Germany? Information and facts about politics, business, life, studying or work? And all of that in no less than ten languages? This video shows you where.
TR Almanya hakkında bilmeye değer her şeyi nerede bulursun? Siyaset, ekonomi, yaşam, yükseköğrenim veya çalışmaya ilişkin bilgi ve olguları? Bütün bunlar 10 dilde? İşte bu video sana bunu gösteriyor.
英語 | トルコ語 |
---|---|
worth | değer |
germany | almanya |
politics | siyaset |
video | video |
shows | gösteriyor |
business | ekonomi |
work | çalışmaya |
about | hakkında |
this | bu |
information | bilgi |
or | veya |
everything | şeyi |
and | ve |
of | her |
that | yaşam |
EN Knowing the language is the main prerequisite for being well received.
TR Lisan, topluma iyi ayak uydurmanın baş koşulu.
英語 | トルコ語 |
---|---|
well | iyi |
EN Your identity can be stolen without you knowing.
TR Kimliğiniz sizin haberiniz bile olmadan çalınabilir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
without | olmadan |
your | sizin |
EN Most of those services let anyone access any inbox knowing only email address. If your email address is leaked or guessed your account is compromised.
TR Bu hizmetlerin çoğunda sadece e-postanızı bilen biri gelen kutunuza girebilir. E-posta adresiniz sızdırılır ya da tahmin edilirse hesabınızın gizliliği ihlal edilir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
services | hizmetlerin |
if | edilirse |
your account | hesabınızın |
posta | |
account | hesabı |
those | bu |
of | biri |
only | sadece |
EN With KOSI SOP, you can set up your mobile compatible website without knowing any code, just by filling out a form. As KOSI SOP is mobile compatible, it has a web design suitable not only for computers but also for both tablet and mobile devices.
TR KOSİ SOP ile herhangi bir kod bilmeden, sadece bir form doldurarak mobil uyumlu web sitenizi kurabilirsiniz. KOSİ SOP, mobil uyumlu olduğu için sadece bilgisayar değil, hem tablet hem de mobil cihazlar için uygun web tasarımına sahiptir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
mobile | mobil |
compatible | uyumlu |
code | kod |
form | form |
computers | bilgisayar |
tablet | tablet |
devices | cihazlar |
design | tasarım |
website | web |
any | herhangi |
is | olduğu |
has | sahiptir |
both | de |
a | bir |
for | için |
only | sadece |
EN One of the main challenges for businesses that operate internationally is knowing how their SERP will come out in different regions
TR Uluslararası faaliyet gösteren işletmeler için temel zorluklardan biri, SERP'lerinin farklı bölgelerde nasıl çıkacağını bilmektir
英語 | トルコ語 |
---|---|
businesses | işletmeler |
internationally | uluslararası |
different | farklı |
how | nasıl |
main | temel |
for | için |
EN Knowing what pops up on the results page after a search can help you further optimize your webpages, providing you with better search results.
TR Bir aramadan sonra sonuç sayfasında nelerin çıktığını bilmek, web sayfalarınızı daha da optimize etmenize yardımcı olarak size daha iyi arama sonuçları sağlayabilir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
page | sayfası |
what | nelerin |
search | arama |
you | etmenize |
optimize | optimize |
further | da |
better | daha iyi |
help | yardımcı |
results | sonuçları |
the | size |
EN Knowing that you have an issue is one thing, but having a way to reduce the impact of the issue is an entirely different thing.
TR Bir sorununuz olduğunu bilmek bir şeydir, ancak sorunun etkisini azaltmanın bir yoluna sahip olmak tamamen farklı bir şeydir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
impact | etkisini |
entirely | tamamen |
is | olduğunu |
different | farklı |
EN All sorts of technical issues can damage your SEO - often without you knowing. Website audit scans your site and identifies any problems that could affect your rankings.
TR Her türlü teknik sorun SEO'nuza zarar verebilir - çoğu zaman siz farkında olmadan. Web sitesi denetimi sitenizi tarar ve sıralamanızı etkileyebilecek sorunları belirler.
英語 | トルコ語 |
---|---|
technical | teknik |
damage | zarar |
audit | denetimi |
scans | tarar |
can | verebilir |
your site | sitenizi |
without | olmadan |
and | ve |
issues | sorunları |
of | her |
EN Quiz: Be the only contestant knowing the correct answer
TR Quiz: Doğru cevabı bilen tek yarışmacı olun
英語 | トルコ語 |
---|---|
answer | cevabı |
correct | doğru |
the | tek |
英語 | トルコ語 |
---|---|
patient | hasta |
type | tipi |
hospital | hastane |
no matter | olsun |
or | veya |
you need | ihtiyacınız |
英語 | トルコ語 |
---|---|
zebra | zebra |
network | ağı |
partners | ortak |
service | hizmet |
support | destek |
a | bir |
and | ve |
to | her |
英語 | トルコ語 |
---|---|
easily | kolayca |
edit | düzenleyin |
share | paylaşın |
is | olduğunu |
fully | tamamen |
your data | verilerinizin |
key | önemli |
and | ve |
EN We share openly that we are feeling shaky, knowing that our honesty and vulnerability helps others
TR Dürüstlüğümüzün ve savunmasızlığımızın başkalarına yardımcı olduğunu bilerek, titrek hissettiğimizi açıkça paylaşırız
英語 | トルコ語 |
---|---|
others | başkaları |
and | ve |
英語 | トルコ語 |
---|---|
details | bilgilerini |
numbers | numaraları |
contact | iletişim |
or | veya |
as | gibi |
EN Confidently switch between platforms and devices knowing that your graphics will look perfect on all screens.
TR Grafik tasarımlarınızın tüm ekranlarda mükemmel görüneceğini bilerek farklı platformlar arasında gönül rahatlığı ile geçiş yapın.
英語 | トルコ語 |
---|---|
platforms | platformlar |
graphics | grafik |
perfect | mükemmel |
switch | geçiş |
all | tüm |
between | arası |
look | ile |
EN Rest easy knowing webinar attendees can easily join and participate in a session via an intuitive UI they know and love.
TR Web semineri katılımcılarının bildikleri ve sevdikleri kullanımı kolay bir kullanıcı arayüzü aracılığıyla bir oturuma kolayca katılabileceğini bilerek içiniz rahat olsun.
英語 | トルコ語 |
---|---|
attendees | katılımcı |
join | katıl |
easily | kolayca |
easy | kolay |
and | ve |
a | bir |
EN The data center uses biometric security as well as additional advanced security measures such as camera surveillance, big fences, security guards
TR Veri merkezinde biyometrik güvenlik ve kamera gözetimi, büyük çitler, güvenlik görevlileri gibi ek gelişmiş güvenlik önlemleri kullanılmaktadır
英語 | トルコ語 |
---|---|
data | veri |
center | merkezinde |
additional | ek |
camera | kamera |
advanced | gelişmiş |
measures | önlemleri |
security | güvenlik |
big | büyük |
EN Security Computers Internet security It security Computer monitor Computer repair Computer network Desktop computer Personal computer Red Black Pixel Pix art
TR Güvenlik Bilgisayarlar Internet güvenliği Bilgi teknolojileri güvenliği Bilgisayar ekranı Bilgisayar tamiri Bilgisayar ağı Masaüstü bilgisayar Kişisel bilgisayar Kırmızı Siyah Piksel Pix sanatı
英語 | トルコ語 |
---|---|
black | siyah |
art | sanat |
red | kırmızı |
internet | internet |
network | ağı |
desktop | masaüstü |
personal | kişisel |
computers | bilgisayarlar |
computer | bilgisayar |
security | güvenlik |
英語 | トルコ語 |
---|---|
zebra | zebra |
devices | cihazlar |
support | desteği |
lifetime | ömür |
security | güvenlik |
android | android |
mobile | mobil |
for | için |
your | olarak |
EN Users can view these permissions and remove access from the Google security page (https://security.google.com/settings/security/permissions) at any time.
TR Kullanıcılar istedikleri zaman bu izinleri görüntüleyebilir ve Google güvenlik sayfasından (https://security.google.com/settings/security/permissions) erişimi kaldırabilir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
permissions | izinleri |
access | erişimi |
https | https |
time | zaman |
these | bu |
security | güvenlik |
and | ve |
page | sayfası |
users | kullanıcılar |
EN ISAF Cyber Security Exhibition 11th International Cyber Security, Information & Network Security Exhibition
TR ISAF Cyber Security Fuarı 11. Uluslararası Siber Güvenlik, Bilgi ve Ağ Güvenliği Fuarı
英語 | トルコ語 |
---|---|
information | bilgi |
international | uluslararası |
cyber | siber |
security | güvenlik |
EN • Security measures that customers implement and operate, related to the security of their customer content and applications that make use of AWS services - "security in the cloud"
TR • AWS hizmetlerini kullanan müşteri içeriğinin ve uygulamalarının güvenliğiyle ilgili olarak müşterilerin uygulamaya koyduğu ve kullandığı güvenlik önlemleri – "buluttaki güvenlik"
EN The Multi-Tier Cloud Security (MTCS) is an operational Singapore security management Standard (SPRING SS 584), based on ISO 27001/02 Information Security Management System (ISMS) standards
TR Çok Katmanlı Bulut Güvenliği (MTCS), ISO 27001/02 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi (ISMS) standartlarını temel alan operasyonel bir Singapur güvenlik yönetimi Standardıdır (SPRING SS 584)
英語 | トルコ語 |
---|---|
cloud | bulut |
operational | operasyonel |
singapore | singapur |
standard | standardı |
iso | iso |
information | bilgi |
system | sistemi |
isms | isms |
mtcs | mtcs |
security | güvenlik |
the | bir |
management | yönetimi |
standards | standartları |
on | alan |
EN By implementing systematic and comprehensive information security measures instead of one-time adhoc information security measures, the level of information security management of enterprises and organizations may be improved
TR Kurum ve kuruluşların bilgi güvenliği yönetimi düzeyi tek seferlik ani bilgi güvenliği önlemleri yerine sistemli ve kapsamlı bilgi güvenliği önlemleri uygulanarak iyileştirilebilir
英語 | トルコ語 |
---|---|
level | düzeyi |
management | yönetimi |
measures | önlemleri |
comprehensive | kapsamlı |
and | ve |
information | bilgi |
security | güvenliği |
organizations | kuruluşlar |
EN Security measures that customers implement and operate, related to the security of their customer content and applications that make use of AWS services - "security in the cloud"
TR AWS hizmetlerini kullanan müşteri içeriğinin ve uygulamalarının güvenliğiyle ilgili olarak müşterilerin uygulamaya koyduğu ve kullandığı güvenlik önlemleri – "buluttaki güvenlik"
英語 | トルコ語 |
---|---|
related | ilgili |
content | içeriğinin |
use | kullanan |
security | güvenlik |
aws | aws |
customer | müşteri |
services | hizmetlerini |
and | ve |
applications | uygulamalar |
of | nın |
英語 | トルコ語 |
---|---|
explore | keşfedin |
benefits | avantajlar |
ibm | ibm |
aws | aws |
partnership | ortaklığı |
and | ve |
speed | hız |
security | güvenlik |
of | nın |
英語 | トルコ語 |
---|---|
center | merkezi |
soc | soc |
technology | teknolojisi |
ecosystem | ekosistemi |
ibm | ibm |
security | güvenlik |
and | ve |
services | services |
to support | desteklemek |
operations | operasyonları |
of | in |
to | için |
a | bir |
英語 | トルコ語 |
---|---|
android | android |
updates | güncellemeleri |
convenient | kolay |
security | güvenlik |
support | desteği |
and | ve |
a | bir |
英語 | トルコ語 |
---|---|
ibm | ibm |
watson | watson |
ahead | önünde |
security | güvenlik |
market | pazar |
and | ve |
expert | uzman |
of | in |
software | yazılımını |
to | için |
EN We also put our platform through annual security audits and assessments as well as high physical, procedural, and technical security measures to preserve the integrity and security of your data.
TR Verilerinizin bütünlüğünü ve güvenliğini korumak ve en katı veri koruma yasalarına uymak için yüksek fiziksel, prosedürsel ve teknik güvenlik önlemleri kullanıyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
technical | teknik |
integrity | bütünlüğü |
your data | verilerinizin |
measures | önlemleri |
physical | fiziksel |
data | veri |
security | güvenlik |
preserve | korumak |
high | yüksek |
of | in |
put | için |
and | ve |
50翻訳の50を表示しています