EN The Tesla CEO has tweeted his affinity for the dog-theme cryptocurrency on numerous occasions and even changed his Twitter bio to CEO of Dogecoin at one point
EN The Tesla CEO has tweeted his affinity for the dog-theme cryptocurrency on numerous occasions and even changed his Twitter bio to CEO of Dogecoin at one point
TR Tesla CEO'su, çeşitli zamanlarda bu köpek temalı kripto para için desteği ile ilgili tweetler atmış ve hatta bir keresinde, Twitter bio bölümünü Dogecoin'in CEO'su olarak değiştirmişti
英語 | トルコ語 |
---|---|
tesla | tesla |
dog | köpek |
at | de |
has | bu |
and | ve |
on | ilgili |
even | bir |
to | hatta |
for | için |
of | in |
cryptocurrency | kripto |
EN The Tesla CEO has tweeted his affinity for the dog-theme cryptocurrency on numerous occasions and even changed his Twitter bio to CEO of Dogecoin at one point
TR Tesla CEO'su, çeşitli zamanlarda bu köpek temalı kripto para için desteği ile ilgili tweetler atmış ve hatta bir keresinde, Twitter bio bölümünü Dogecoin'in CEO'su olarak değiştirmişti
英語 | トルコ語 |
---|---|
tesla | tesla |
dog | köpek |
at | de |
has | bu |
and | ve |
on | ilgili |
even | bir |
to | hatta |
for | için |
of | in |
cryptocurrency | kripto |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
英語 | トルコ語 |
---|---|
content | içerik |
sharing | paylaşım |
profile | profil |
photo | fotoğraf |
short | kısa |
time | sürede |
you | size |
type | tür |
as | gibi |
and | çok |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
英語 | トルコ語 |
---|---|
manage | yönetin |
links | bağlantı |
multiple | birden fazla |
create | oluşturun |
for | için |
and | ve |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
EN Our hotel has partnered with an organic family farm. We supply the farm with used kitchen oil to power their bio-diesel equipment.
TR Otelimiz bir organik aile çiftliği ile işbirliği yaptı. Çiftliğin biyodizel ekipmanına güç sağlamak için mutfakta kullanılan yağları tedarik ediyoruz.
英語 | トルコ語 |
---|---|
partnered | işbirliği |
family | aile |
oil | yağ |
farm | çiftliği |
power | güç |
organic | organik |
supply | tedarik |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
used | kullanılan |
EN Germany takes climate change and the shortage of resources seriously and is backing the transformation to a bio-based economy. Two innovations could take us a large step forward along this path.
TR Almanya, iklim değişikliğini ve kaynak kıtlığını ciddiye alıyor ve biyolojik bazlı bir ekonomi biçimine açılan bir dönüşüme umut bağlıyor. İki inovasyon bizim bu yolda büyük bir sıçrama yaparak ilerlememizi sağlayabilir.
英語 | トルコ語 |
---|---|
germany | almanya |
change | değişikliğini |
resources | kaynak |
economy | ekonomi |
large | büyük |
based | bazlı |
and | ve |
this | bu |
climate | iklim |
a | bir |
EN The bio-plastic is produced with the help of plant fibres and biological resin using an injection-moulding process.
TR Biyo plastik malzeme, bitki lifleri ve organik reçine kullanılarak enjeksiyon kalıplama yöntemiyle üretiliyor.
英語 | トルコ語 |
---|---|
plant | bitki |
and | ve |
resin | reçine |
plastic | plastik |
bio | organik |
injection | enjeksiyon |
with | kullanılarak |
EN After six semesters, the students’ knowledge ranges from bio-pharmaceutical production processes and quality assurance to biochemical analysis techniques.
TR Altı yarıyıl süren programın mezunları biyo-farmasötik teknoloji alanında üretim teknikleri ve kalite güvencesinden biyokimyasal analiz tekniklerine pek çok alanda önemli uzmanlık bilgileri ediniyorlar.
英語 | トルコ語 |
---|---|
quality | kalite |
analysis | analiz |
production | üretim |
and | ve |
six | altı |
EN The criteria for eco-friendly gardens included: Insect friendliness, watering places, nesting aids, wilderness areas for hedgehogs and mice, or bio-composting
TR En çevre dostu bahçe için konan kriterler şunlardı: Böcek dostluğu, su yerleri, yuva destekleri, kirpi ve fareler için yabani köşeler veya doğal gübrenin organik kullanımı
英語 | トルコ語 |
---|---|
places | en |
eco | çevre |
friendly | dostu |
bio | organik |
and | ve |
for | için |
or | veya |
EN For example, it's been estimated that in Europe, forests and the forest-based bio-economy could capture 25 percent of current CO2 emissions1.
TR Örneğin, Avrupa'da ormanların ve orman bazlı biyo-ekonominin mevcut CO2 emisyonlarının yüzde 25'ini ortadan kaldırılacağı tahmin edilmektedir1.
英語 | トルコ語 |
---|---|
percent | yüzde |
forest | orman |
based | bazlı |
and | ve |
current | mevcut |
of | in |
emissions | emisyonlarını |
EN 2014 Tetra Pak acquires Miteco, a leading provider of production solutions for carbonated soft drinks. Global delivery of Tetra Pak's bio-based caps reaches 2.0 billion, an 81 per cent increase from 2013.
TR 2014 Tetra Pak, gazlı içecekler için önde gelen bir üretim çözümleri sağlayıcısı olan Miteco'yu satın aldı. Tetra Pak'ın biyo bazlı kapaklarının küresel teslimatı 2013'ten itibaren yüzde 81 artışla 2 milyara ulaştı.
英語 | トルコ語 |
---|---|
tetra | tetra |
pak | pak |
global | küresel |
increase | artış |
production | üretim |
solutions | çözümleri |
based | bazlı |
per cent | yüzde |
delivery | teslimat |
for | için |
provider | sağlayıcısı |
of | in |
from | itibaren |
EN If you have an ongoing relationship with us, state that in the bio of your profile page in addition to including disclosures on your posts.
TR Bizimle devam eden bir ilişkiniz varsa, gönderilerinizdeki beyanlara ek olarak bunu profil sayfanızın biyografi kısmında belirtin.
英語 | トルコ語 |
---|---|
ongoing | devam eden |
profile | profil |
with us | bizimle |
if | varsa |
EN o only in a bio/page description and not in each post;
TR o sadece biyografi/açıklama sayfasında bulunan ve her gönderide bulunmayan;
英語 | トルコ語 |
---|---|
description | açıklama |
not | bulunmayan |
page | sayfası |
and | ve |
EN CEO, PhD in data science with 3 years solid experience in blockchain and cryptocurrencies, 10 years in IT
TR CEO; veri bilimi dalında doktora, blok zincir ve kripto para birimleri konusunda 3 yıllık güçlü bir deneyim ve 10 yıllık IT tecrübesine sahip
英語 | トルコ語 |
---|---|
ceo | ceo |
experience | deneyim |
cryptocurrencies | kripto para |
data | veri |
and | ve |
it | it |
science | bilimi |
years | bir |
EN Konstantin is well-known as the co-founder and CEO of Changelly.com, biggest cryptocurrency instant exchange with over 2 millions active customers monthly and $0.5bln in monthly turnover
TR Konstantin daha çok aylık 2 milyondan fazla aktif müşterisi ve 0,5 milyar dolar aylık cirosuyla en büyük kripto para birimi anlık borsası olan Changelly.com'un kurucu ortağı ve CEO'su olarak bilinmektedir
英語 | トルコ語 |
---|---|
active | aktif |
monthly | aylık |
founder | kurucu |
and | ve |
is | olan |
cryptocurrency | kripto |
the | fazla |
EN Aytekin Tank is the Founder and CEO of Jotform
TR Aytekin Tank Jotform'un kurucusu ve CEO'sudur
英語 | トルコ語 |
---|---|
founder | kurucusu |
and | ve |
EN Whether it’s a business presentation, the CEO’s speech or a celebratory toast, Fairmont knows successful communication relies on smart technology
TR İster bir iş sunumu, CEO konuşması, isterse bir kutlama için kadeh kaldırma, Fairmont başarılı iletişimin akıllı teknolojiye dayandığını bilir
英語 | トルコ語 |
---|---|
or | isterse |
fairmont | fairmont |
knows | bilir |
speech | konuşması |
successful | başarılı |
smart | akıllı |
its | in |
whether | için |
a | bir |
the | teknolojiye |
EN To hear our latest news, follow @blockchain and our CEO, Peter Smith, @OneMorePeter. For support, see @AskBlockchain for links. For press inquiries, contact
TR En son haberlerimizi duymak için @blockchain ve CEO'muz Peter Smith'i @OneMorePeter takip edin. Desteklemek için, bağlantılara @AskBlockchain bakın. Basın sorguları için
英語 | トルコ語 |
---|---|
follow | takip |
peter | peter |
support | desteklemek |
links | bağlantı |
press | basın |
blockchain | blockchain |
see | edin |
latest | en |
and | ve |
EN CEO Peter Smith joined Tim Stenovec on Bloomberg Quicktake to dissect the Walmart/Litecoin mishap, the lasting effect of fraud on crypto confidence and what’s ahead for Blockchain.com.
TR CEO Peter Smith, Walmart/Litecoin talihsizliğini, dolandırıcılığın kripto güveni üzerindeki kalıcı etkisini ve Blockchain.com'u nelerin beklediğini incelemek için Bloomberg Quicktake'de Tim Stenovec'e katıldı.
英語 | トルコ語 |
---|---|
ceo | ceo |
peter | peter |
smith | smith |
litecoin | litecoin |
crypto | kripto |
lasting | kalıcı |
blockchain | blockchain |
joined | katıldı |
and | ve |
on | üzerindeki |
of | in |
EN Blockchain.com’s CEO is playing the long game
TR Blockchain.com'un CEO'su uzun oyunu oynuyor
英語 | トルコ語 |
---|---|
game | oyunu |
blockchain | blockchain |
long | uzun |
EN Ben Pimental of Protocol published a deep dive Q&A with CEO Peter Smith on Blockchain.com’s growth and industry momentum over the last decade.
TR Ben Pimental of Protocol, CEO Peter Smith ile Blockchain.com'un son on yılda büyümesi ve sektördeki ivmesi hakkında derin bir soru-cevap yayınladı.
英語 | トルコ語 |
---|---|
ceo | ceo |
peter | peter |
smith | smith |
last | son |
blockchain | blockchain |
and | ve |
deep | derin |
a | bir |
on | hakkında |
with | ile |
EN Why China's crypto crackdown is 'hugely positive for the bitcoin ecosystem': Blockchain.com CEO
TR Çin'in kripto baskısı neden "bitcoin ekosistemi için son derece olumlu": Blockchain.com CEO'su
英語 | トルコ語 |
---|---|
crypto | kripto |
positive | olumlu |
bitcoin | bitcoin |
ecosystem | ekosistemi |
blockchain | blockchain |
why | neden |
for | için |
EN Blockchain.com CEO joined Yahoo Finance to talk about China's crackdown on crypto and the future of mining.
TR Blockchain.com CEO'su, Çin'in kripto üzerindeki baskısı ve madenciliğin geleceği hakkında konuşmak için Yahoo Finance'e katıldı.
英語 | トルコ語 |
---|---|
yahoo | yahoo |
crypto | kripto |
future | geleceği |
blockchain | blockchain |
joined | katıldı |
and | ve |
of | in |
to talk | konuşmak |
about | hakkında |
on | üzerindeki |
EN CEO Peter Smith joined CoinDesk TV to discuss the company’s decision to move to Miami and its “work from anywhere” policy.
TR CEO Peter Smith, şirketin Miami'ye taşınma kararını ve “her yerden çalışma” politikası ile ilgili konuşmak üzere CoinDesk TV'ye katıldı.
EN CEO Peter Smith joined Miami Mayor Francis Suarez to announce the move of US company headquarters to Miami and the company’s plan to hire 300+ Miami based employees.
TR CEO Peter Smith, Miami Belediye Başkanı Francis Suarez ile birlikte ABD şirket merkezinin Miami'ye taşındığını ve şirketin Miami merkezli 300'den fazla çalışanı işe alma planını duyurdu.
英語 | トルコ語 |
---|---|
ceo | ceo |
peter | peter |
smith | smith |
us | abd |
and | ve |
plan | plan |
company | şirket |
EN Peter Smith built Blockchain.com from nothing into a $5 billion business in 10 years. The CEO of the Baillie Gifford-backed startup shares 4 assets he's following, and why he's given away crypto to thousands of people
TR Peter Smith, Blockchain.com'u 10 yıl içinde sıfırdan 5 milyar dolarlık bir işletmeye dönüştürdü. Baillie Gifford destekli girişimin CEO'su, takip ettiği 4 fonu ve neden binlerce kişiye kripto para verdiğini anlatıyor
英語 | トルコ語 |
---|---|
peter | peter |
smith | smith |
billion | milyar |
business | iş |
blockchain | blockchain |
and | ve |
crypto | kripto |
why | neden |
in | içinde |
years | bir |
EN Blockchain.com CEO on Coinbase direct listing: "I think they’ll trade above $100B" by end of the week
TR Blockchain.com CEO'su, Coinbase'in doğrudan halka arzı ile ilgili olarak "Hafta sonuna kadar 100 milyar doların üzerinde işlem yapacaklarını düşünüyorum." dedi.
英語 | トルコ語 |
---|---|
direct | doğrudan |
blockchain | blockchain |
trade | işlem |
on | ilgili |
end | sonuna |
EN Blockchain.com CEO Peter Smith joined Yahoo Finance to discuss the Coinbase IPO and the future of the crypto industry.
TR Blockchain.com CEO'su Peter Smith, Coinbase IPO'sunu ve kripto endüstrisinin geleceğini tartışmak için Yahoo Finance'e katıldı.
英語 | トルコ語 |
---|---|
peter | peter |
smith | smith |
yahoo | yahoo |
future | geleceğini |
crypto | kripto |
blockchain | blockchain |
industry | endüstrisinin |
joined | katıldı |
and | ve |
of | in |
to | için |
EN Sunday has been president of Golden Frog since its founding in 2009 and recently promoted to CEO as he continues to guide the company's global strategy and vision
TR Kurulduğu 2009 yılından bu yana Golden Frog'un başkanı olan Sunday geçtiğimiz günlerde CEO'luğa terfi etti ve şirketin global stratejisi ve vizyonuna rehberlik etmeye devam ediyor
英語 | トルコ語 |
---|---|
guide | rehberlik |
global | global |
strategy | stratejisi |
golden | golden |
to | etmeye |
and | ve |
continues | devam ediyor |
president | başkan |
EN by Ron Yokubaitis, Co-Founder and Co-CEO of Golden Frog
TR Ron Yokubaitis, Golden Frog'un Eş kurucusu ve Eş CEO'su tarafından.
英語 | トルコ語 |
---|---|
golden | golden |
founder | kurucusu |
and | ve |
by | tarafından |
EN Ron Yokubaitis is the Co-Founder and Co-CEO of Golden Frog
TR Ron Yokubaitis, Golden Frog'un Kurucularından ve Eş CEO'su.
英語 | トルコ語 |
---|---|
golden | golden |
and | ve |
EN Peter Phillips, President & CEO - PathWise Solutions Group
TR Peter Phillips, Başkan ve CEO - PathWise Solutions Group
英語 | トルコ語 |
---|---|
peter | peter |
president | başkan |
ceo | ceo |
group | group |
EN Enhao Gong, Founder and CEO - Subtle Medical
TR Enhao Gong, Kurucu ve CEO - Subtle Medical
英語 | トルコ語 |
---|---|
founder | kurucu |
and | ve |
ceo | ceo |
EN Mike Flewitt steps down as McLaren CEO, brand is searching for successor
TR Volkswagen CEO'su Diess, Musk'ı kendi tesislerine davet etti
英語 | トルコ語 |
---|---|
for | kendi |
英語 | トルコ語 |
---|---|
kibar | kibar |
holding | holding |
message | mesaj |
英語 | トルコ語 |
---|---|
professional | profesyonel |
kibar | kibar |
million | milyon |
holding | holding |
year | yıl |
invest | yatırım |
英語 | トルコ語 |
---|---|
holding | holding |
education | eğitim |
health | sağlık |
environment | çevre |
social | sosyal |
responsibility | sorumluluk |
and | ve |
need | ihtiyaç |
the | var |
50翻訳の50を表示しています