EN Different identities, different lives, different bodies, different cultures… We accept some of them as "abnormal" due to their differences, some we cannot accept at all because of their differences
"different ways" in inglese può essere tradotto nelle seguenti parole/frasi Turco:
EN Different identities, different lives, different bodies, different cultures… We accept some of them as "abnormal" due to their differences, some we cannot accept at all because of their differences
TR Farklı kimlikler, farklı hayatlar, farklı bedenler, farklı kültürler… Bir kısmını farklılığı nedeniyle ‘anormal’ kabul ediyoruz, bir kısmını farklılığı nedeniyle hiç kabul edemiyoruz
EN Automotive components are sourced from different suppliers, by different parties, across different regions, using different modes of transport
TR Otomotiv bileşenleri birbirinden farklı taraflar ile farklı tedarikçilerden, farklı bölgelerden, farklı taşıma yöntemleri kullanılarak temin edilir
inglese | Turco |
---|---|
automotive | otomotiv |
components | bileşenleri |
parties | taraflar |
transport | taşıma |
different | farklı |
from | birbirinden |
using | kullanılarak |
of | ile |
EN **Heat and cold affect different skincare products in different ways, and can compromise the ingredients in the formulas
TR **Sıcak ve soğuk, farklı cilt bakım ürünlerini farklı şekilde etkiler ve formül içeriğinde tehlikeye neden olabilir
inglese | Turco |
---|---|
cold | soğuk |
can | olabilir |
different | farklı |
products | ürünlerini |
and | ve |
the | şekilde |
EN There are many ways to make a logo design that expresses your brand’s unique identity. You can use the style, colors, and fonts of your logo in numerous creative ways to do so.
TR Bir logo tasarımının, markanızın benzersiz kimliğini yansıtmasını sağlamanın birçok yolu vardır. Logonuzdaki stil, renk ve yazı tiplerini yaratıcı şekillerde kullanarak bunu yapabilirsiniz.
inglese | Turco |
---|---|
ways | yolu |
style | stil |
colors | renk |
creative | yaratıcı |
logo | logo |
design | tasarım |
you can | yapabilirsiniz |
unique | benzersiz |
and | ve |
EN In what ways am I powerless over my addiction, and in what ways does it make my life unmanageable?
TR Bağımlılığım üzerinde hangi yönlerden güçsüzüm ve bu hangi yönlerden hayatımı yönetilemez kılıyor?
inglese | Turco |
---|---|
and | ve |
what | hangi |
life | hayat |
in | üzerinde |
does | bu |
EN There are many ways to make a logo design that expresses your brand’s unique identity. You can use the style, colors, and fonts of your logo in numerous creative ways to do so.
TR Bir logo tasarımının, markanızın benzersiz kimliğini yansıtmasını sağlamanın birçok yolu vardır. Logonuzdaki stil, renk ve yazı tiplerini yaratıcı şekillerde kullanarak bunu yapabilirsiniz.
inglese | Turco |
---|---|
ways | yolu |
style | stil |
colors | renk |
creative | yaratıcı |
logo | logo |
design | tasarım |
you can | yapabilirsiniz |
unique | benzersiz |
and | ve |
EN There are other ways to get help from Pinterest for a few standard questions relating to those rights. We have listed a number of those ways here:
TR Pinterest'ten bu haklarla ilgili bazı standart sorular konusunda yardım almanın başka yolları da vardır. Aşağıda bu yolları sizin için sıraladık:
inglese | Turco |
---|---|
other | başka |
ways | yollar |
help | yardım |
standard | standart |
relating | ilgili |
questions | sorular |
to | bazı |
we | sizin |
EN Each company has different processes with different tools used for specific tasks, that's why being able to streamline tasks between your different software is crucial for the efficiency of your company
TR Her şirketin belirli görevler için kullanılan farklı araçlarla farklı süreçleri vardır, bu nedenle farklı yazılımlarınız arasında görevleri düzenleyebilmeniz şirketinizin verimliliği için çok önemlidir
inglese | Turco |
---|---|
processes | süreçleri |
tools | araç |
efficiency | verimliliği |
company | şirketin |
your company | şirketinizin |
different | farklı |
has | bu |
is | vardır |
used | kullanılan |
software | yazılımları |
EN Depending on the plan you choose, you can export different number of videos in different qualities and with different durations.
TR Seçtiğiniz plana bağlı olarak; farklı sayıda, kalitede ve sürede videoları dışa aktarabilirsiniz.
inglese | Turco |
---|---|
plan | plana |
export | dışa |
you choose | seçtiğiniz |
in | da |
videos | videoları |
number of | sayıda |
and | ve |
different | farklı |
depending | bağlı olarak |
the | olarak |
EN Each company has different processes with different tools used for specific tasks, that's why being able to streamline tasks between your different software is crucial for the efficiency of your company
TR Her şirketin belirli görevler için kullanılan farklı araçlarla farklı süreçleri vardır, bu nedenle farklı yazılımlarınız arasında görevleri düzenleyebilmeniz şirketinizin verimliliği için çok önemlidir
inglese | Turco |
---|---|
processes | süreçleri |
tools | araç |
efficiency | verimliliği |
company | şirketin |
your company | şirketinizin |
different | farklı |
has | bu |
is | vardır |
used | kullanılan |
software | yazılımları |
EN At Elsevier, we offer a mix of publishing models to reflect the different ways authors choose to publish articles
TR Elsevier olarak, yazarların makalelerini yayınlamayı tercih ettiği farklı yöntemleri yansıtmak amacıyla birbirinden farklı yayınlama modelleri sunuyoruz
inglese | Turco |
---|---|
models | modelleri |
reflect | yansıtmak |
choose | tercih |
elsevier | elsevier |
different | farklı |
publishing | yayınlama |
authors | yazarlar |
we offer | sunuyoruz |
EN When entering multiple keywords, Keywords Explorer will take 10 of the most popular keywords and generate thousands of ideas in six different ways:
TR Birden fazla anahtar kelime girerken, Anahtar Kelimeler Gezgini en popüler anahtar kelimelerden 10 tanesini alır ve altı farklı yolla binlerce fikir oluşturur:
inglese | Turco |
---|---|
popular | popüler |
ideas | fikir |
most | en |
and | ve |
multiple | birden fazla |
different | farklı |
keywords | anahtar |
six | altı |
the | kelimeler |
EN For a huge website with different ways of hedging, a couple of errors aren't critical. But for your website they can be fatal.
TR Farklı riskten korunma yöntemlerine sahip büyük bir web sitesi için birkaç hata kritik değildir. Ancak web siteniz için ölümcül olabilir.
inglese | Turco |
---|---|
huge | büyük |
errors | hata |
critical | kritik |
your website | siteniz |
a | birkaç |
be | olabilir |
but | ancak |
of | in |
your | sahip |
different | farklı |
EN The Core P3 is designed for use in three different ways: Wall-mount, vertical, and horizontal placement
TR Core P3 üç farklı şekilde kullanılmak üzere tasarlanmıştır: Duvara montaj, dikey ve yatay yerleştirme
inglese | Turco |
---|---|
use | kullan |
vertical | dikey |
horizontal | yatay |
placement | yerleştirme |
core | core |
different | farklı |
and | ve |
the | şekilde |
designed | tasarlanmış |
EN While we all suffer from a common disease, it expresses itself in different ways for each of us
TR Hepimiz ortak bir hastalıktan muzdaripken, her birimiz için kendini farklı şekillerde ifade eder
inglese | Turco |
---|---|
common | ortak |
we | hepimiz |
different | farklı |
for | için |
EN It is important to note that not every customer message should be a ticket, that's why there should be different ways of interactif with companies, whether it's conversational or through a ticket system
TR Her müşteri mesajının bir bilet olmaması gerektiğine dikkat etmek önemlidir, bu yüzden ister sohbet ister bir bilet sistemi aracılığıyla şirketlerle etkileşimin farklı yolları olmalıdır
inglese | Turco |
---|---|
customer | müşteri |
ticket | bilet |
ways | yollar |
should be | olmalıdır |
system | sistemi |
important | önemlidir |
message | mesaj |
should | olmalı |
different | farklı |
its | bu |
EN Today, viruses, malware and general cybersecurity threats strike in many different ways
TR Günümüzde virüsler, kötü amaçlı yazılımlar ve genel siber güvenlik tehditleri farklı yollarla saldırabilirler
inglese | Turco |
---|---|
today | günümüzde |
and | ve |
general | genel |
threats | tehditleri |
different | farklı |
EN At Elsevier, we offer a mix of publishing models to reflect the different ways authors choose to publish articles
TR Elsevier olarak, yazarların makalelerini yayınlamayı tercih ettiği farklı yöntemleri yansıtmak amacıyla birbirinden farklı yayınlama modelleri sunuyoruz
inglese | Turco |
---|---|
models | modelleri |
reflect | yansıtmak |
choose | tercih |
elsevier | elsevier |
different | farklı |
publishing | yayınlama |
authors | yazarlar |
we offer | sunuyoruz |
EN Learn how to remotely run commands on an EC2 Instance, train a deep learning model, and more. These step-by-step tutorials teach you different ways to innovate with EC2.
TR Bir EC2 Bulut Sunucusunda uzaktan komutlar yürütmeyi, derin öğrenme modeli eğitmeyi ve daha fazlasını öğrenin. Bu adım adım öğreticiler size EC2 ile inovasyon yapmanın farklı yollarını öğretecektir.
inglese | Turco |
---|---|
remotely | uzaktan |
commands | komutlar |
model | modeli |
ways | yollar |
tutorials | öğreticiler |
deep | derin |
more | fazlasını |
these | bu |
step | adım |
to | e |
different | farklı |
with | ile |
EN Today, viruses, malware and general cybersecurity threats strike in many different ways
TR Günümüzde virüsler, kötü amaçlı yazılımlar ve genel siber güvenlik tehditleri farklı yollarla saldırabilirler
inglese | Turco |
---|---|
today | günümüzde |
and | ve |
general | genel |
threats | tehditleri |
different | farklı |
EN To showcase that, we’ve put together a collection of cases so you can explore the different ways we support our customers.
TR Müşterilerimize sunduğumuz farklı destek yöntemlerini keşfedebilmeniz adına sizin için bir örnek olay koleksiyonu hazırladık.
inglese | Turco |
---|---|
collection | koleksiyonu |
support | destek |
our customers | müşterilerimize |
of | in |
put | için |
the | sizin |
different | farklı |
EN Food quality can be defined in different ways. Read more about what it really means to consumers and manufacturers.
TR Gıda kalitesi farklı şekillerde tanımlanabilir. Gıda kalitesinin tüketiciler ve üreticiler için gerçekte ne anlama geldiği hakkında daha fazla bilgi edinin.
inglese | Turco |
---|---|
food | gıda |
quality | kalitesi |
consumers | tüketiciler |
manufacturers | üreticiler |
what | ne |
in | da |
different | farklı |
can | bilgi |
about | hakkında |
read | ve |
EN You can review your form responses in different ways such as a spreadsheet format or an email inbox format
TR Form yanıtlarınızı elektronik tablo biçimi veya e-posta gelen kutusu biçimi gibi farklı şekillerde inceleyebilirsiniz
inglese | Turco |
---|---|
form | form |
spreadsheet | elektronik tablo |
posta | |
or | veya |
inbox | gelen kutusu |
different | farklı |
responses | yanıtlar |
as | gibi |
EN If there are charts or graphs in your template, you can insert your data in one of two different ways: Upload your information from a Google Sheet or Excel file or insert the data manually by typing it in the sheet within Visme’s Chart tool
TR Şablonunuzda çizelgeler veya grafikler varsa, verilerinizi iki farklı yoldan biriyle ekleyebilirsiniz: Bilgilerinizi bir Google E-Tablosu veya Excel dosyasından yükleyin veya verileri, Visme's Chart aracındaki sayfaya yazarak manuel olarak ekleyin
inglese | Turco |
---|---|
charts | grafikler |
upload | yükleyin |
excel | excel |
file | dosyası |
manually | manuel |
tool | aracı |
your data | verilerinizi |
your information | bilgilerinizi |
by | yazarak |
within | e |
if | varsa |
or | veya |
data | verileri |
different | farklı |
EN It is important to note that not every customer message should be a ticket, that's why there should be different ways of interacting with companies, whether it's conversational or through a ticket system
TR Her müşteri mesajının bir bilet olmaması gerektiğine dikkat etmek önemlidir, bu yüzden ister sohbet ister bir bilet sistemi aracılığıyla şirketlerle etkileşimin farklı yolları olmalıdır
inglese | Turco |
---|---|
customer | müşteri |
ticket | bilet |
ways | yollar |
should be | olmalıdır |
system | sistemi |
important | önemlidir |
message | mesaj |
should | olmalı |
different | farklı |
its | bu |
EN There are different methods for gathering different types of information but the high standard of quality across our databases remains the same.
TR Farklı türden bilgiyi toplamak için farklı yollar mevcut ama veri tabanımızın yüksek kalite standardı aynı kalıyor.
inglese | Turco |
---|---|
high | yüksek |
different | farklı |
standard | standardı |
but | ama |
quality | kalite |
of | in |
information | bilgiyi |
the | aynı |
are | mevcut |
EN Monitor how a website performs across different locations and devices such as desktop, smartphone or tablet. You can also compare the search volume from different regions to one another.
TR Websitesinin farklı konumlarda ve masaüstü, akıllı telefon veya tablet gibi cihazlarda nasıl performans gösterdiğini izleyin. Ayrıca, farklı bölgeler arasındaki arama hacmini de karşılaştırabilirsiniz.
inglese | Turco |
---|---|
devices | cihazlarda |
tablet | tablet |
search | arama |
volume | hacmini |
regions | bölgeler |
desktop | masaüstü |
can | performans |
and | ve |
smartphone | akıllı telefon |
different | farklı |
or | veya |
how | nasıl |
EN However, different SSL certificates offer different benefits and various levels of security
TR Fakat farklı SSL sertifikaları farklı faydalar ve çeşitli güvenlik seviyeleri sunarlar
inglese | Turco |
---|---|
however | fakat |
ssl | ssl |
benefits | faydalar |
levels | seviyeleri |
security | güvenlik |
and | ve |
different | farklı |
various | çeşitli |
certificates | sertifikaları |
EN Can Artificial Intelligence be an Inventor? Different Countries Reach Different Conclusions
TR Hızlı ve ekonomik tahkim yargılaması yolunda önemli bir adım: UNCITRAL, 2021 Seri Tahkim Kuralları’nı Kabul Etti
inglese | Turco |
---|---|
different | bir |
EN Estimate website traffic stats by different channels & in different periods
TR Farklı kanallara göre ve farklı dönemlerde web sitesi trafik istatistiklerini tahmin edin
inglese | Turco |
---|---|
estimate | tahmin |
traffic | trafik |
by | göre |
different | farklı |
EN Estimate website traffic stats by different channels & in different periods.
TR Farklı kanallara ve farklı periyotlara göre web sitesi trafik istatistiklerini tahmin edin.
inglese | Turco |
---|---|
estimate | tahmin |
traffic | trafik |
by | göre |
different | farklı |
EN Many different manufacturers make many different products
TR Birçok farklı üretici birçok farklı ürün üretmektedir
inglese | Turco |
---|---|
products | ürün |
many | çok |
different | farklı |
EN Different members have found different tools to be helpful, and often the tools we use change over time
TR Farklı üyeler yardımcı olacak farklı araçlar buldu ve sıklıkla kullandığımız araçlar zamanla değişiyor
inglese | Turco |
---|---|
and | ve |
often | sıklıkla |
members | üyeler |
time | zamanla |
different | farklı |
tools | araçlar |
the | olacak |
over | de |
EN As each customer is different, each journey is different too
TR Her müşteri farklı olduğu gibi her yolculuk da farklıdır
inglese | Turco |
---|---|
as | gibi |
customer | müşteri |
is | olduğu |
different | farklı |
journey | yolculuk |
too | da |
each | her |
EN There's lots of different reasons why people like self-service help centers: it gathers different kinds of content (videos, images, texts ...), It promotes autonomy and it operates 24/7
TR İnsanların self servis yardım merkezlerini sevmesinin birçok farklı nedeni vardır: farklı türde içerikler (videolar, resimler, metinler ...) toplar, özerkliği destekler ve 7/24 çalışır
inglese | Turco |
---|---|
of | ın |
videos | videolar |
images | resimler |
texts | metinler |
self | self |
it | vardır |
operates | çalışır |
help | yardım |
service | servis |
and | ve |
different | farklı |
lots | çok |
EN SSL certificates, which protect different domains, in other words multiple domain addresses defined as SAN, with a single certificate, are defined as Multi Domain San SSL and allow you to protect up to 250 different domains and subdomains
TR Farklı domainler yani SAN olarak nitelendirilen birden fazla domain adresini tek sertifika ile koruyan SSL sertifikaları Multi Domain San SSL olarak tanımlanmakta olup, 250'ye kadar farklı domaini ve subdomaini korumanıza imkan tanır
inglese | Turco |
---|---|
ssl | ssl |
san | san |
domain | domain |
certificates | sertifikaları |
certificate | sertifika |
multi | multi |
different | farklı |
multiple | birden fazla |
and | ve |
to | birden |
with | ile |
a | tek |
EN In Turkey, different studies were carried out on children and their rights through technical support programs carried out directly by different non-governmental organizations and the European Union
TR Türkiye'de doğrudan farklı sivil toplum örgütleri ve Avrupa Birliği tarafından yürütülen teknik destek programları aracılığıyla çocuklar ve çocukların hakları ile ilgili farklı çalışmalar yapıldı
inglese | Turco |
---|---|
technical | teknik |
directly | doğrudan |
union | birliği |
different | farklı |
organizations | örgütleri |
studies | çalışmalar |
rights | hakları |
support | destek |
programs | programları |
on | ilgili |
through | aracılığıyla |
by | tarafından |
children | çocukların |
and | ve |
out | ile ilgili |
european | avrupa |
EN With all the different coins ( 5000+ ) , the choices of exchanges ( 200+ ) , and the countless different strategies, it can be difficult to know where and how to start.
TR Tüm bu farklı coinler (5000+), borsa seçenekleri (200+) ve sayısız farklılıktaki stratejilerin arasında nereden ve nasıl başlayacağınızı bilmek zor olabilir.
inglese | Turco |
---|---|
countless | sayısız |
difficult | zor |
different | farklı |
where | nereden |
and | ve |
be | olabilir |
to know | bilmek |
all | tüm |
how | nasıl |
EN A significant key to our success has been listening to our customers who need very purpose-driven devices, in different form factors to support different workflows and varying price points based on their needs
TR Başarımızın önemli bir anahtarı, ihtiyaçlarına bağlı olarak farklı iş akışları ve değişken fiyat noktalarını destekleyecek farklı form faktörlerine sahip, amaca yönelik cihazlara ihtiyaç duyan müşterilerimizi dinlemek olmuştur
inglese | Turco |
---|---|
success | başarı |
devices | cihazlara |
form | form |
price | fiyat |
support | destekleyecek |
purpose | amaca |
need | ihtiyaç |
key | anahtar |
and | ve |
different | farklı |
needs | ihtiyaçları |
to | yönelik |
EN During your mobile devices’ lifecycle, you’ll face different needs at different stages
TR Mobil cihazlarınızın ömrü boyunca farklı aşamalarda farklı ihtiyaçlarla karşılaşacaksınız
inglese | Turco |
---|---|
mobile | mobil |
devices | cihazlar |
needs | ihtiyaç |
different | farklı |
during | boyunca |
EN Use different masks on different areas of your face & body - because when it comes to skincare, one size does not fit all.
TR Söz konusu cilt bakımı ise her ürün ve içerik her yere uymaz. Farklı bölgelerde farklı içerikler kullanın.
inglese | Turco |
---|---|
different | farklı |
use | kullanın |
your | ve |
it | ise |
to | her |
EN Create different user segments and assign each user to a different group
TR Farklı kullanıcı segmentleri oluşturun ve her kullanıcıyı farklı bir gruba atayın
inglese | Turco |
---|---|
create | oluşturun |
user | kullanıcı |
and | ve |
to | her |
different | farklı |
EN Set up different billing accounts for different subscriptions.
TR Farklı abonelikler için farklı fatura adresleri tanımlayın.
inglese | Turco |
---|---|
billing | fatura |
different | farklı |
for | için |
EN There are different methods for gathering different types of information but the high standard of quality across our databases remains the same.
TR Farklı türden bilgiyi toplamak için farklı yollar mevcut ama veri tabanımızın yüksek kalite standardı aynı kalıyor.
inglese | Turco |
---|---|
high | yüksek |
different | farklı |
standard | standardı |
but | ama |
quality | kalite |
of | in |
information | bilgiyi |
the | aynı |
are | mevcut |
EN As of PHP 7.1.0, a catch block may specify multiple exceptions using the pipe (|) character. This is useful for when different exceptions from different class hierarchies are handled the same.
TR PHP 7.1.0 ve sonrasında, boru (|) karakteri kullanarak bir catch bloğunda çok sayıda istisna belirtilebilir. Farklı sınıf hiyerarşilerindeki farklı istisnalar aynı şekilde elde edildiğinde kullanışlıdır.
inglese | Turco |
---|---|
php | php |
useful | kullanışlı |
class | sınıf |
using | kullanarak |
the | aynı |
a | sayıda |
different | farklı |
same | bir |
EN SSL certificates, which protect different domains, in other words multiple domain addresses defined as SAN, with a single certificate, are defined as Multi Domain San SSL and allow you to protect up to 250 different domains and subdomains
TR Farklı domainler yani SAN olarak nitelendirilen birden fazla domain adresini tek sertifika ile koruyan SSL sertifikaları Multi Domain San SSL olarak tanımlanmakta olup, 250'ye kadar farklı domaini ve subdomaini korumanıza imkan tanır
inglese | Turco |
---|---|
ssl | ssl |
san | san |
domain | domain |
certificates | sertifikaları |
certificate | sertifika |
multi | multi |
different | farklı |
multiple | birden fazla |
and | ve |
to | birden |
with | ile |
a | tek |
EN In Turkey, different studies were carried out on children and their rights through technical support programs carried out directly by different non-governmental organizations and the European Union
TR Türkiye'de doğrudan farklı sivil toplum örgütleri ve Avrupa Birliği tarafından yürütülen teknik destek programları aracılığıyla çocuklar ve çocukların hakları ile ilgili farklı çalışmalar yapıldı
inglese | Turco |
---|---|
technical | teknik |
directly | doğrudan |
union | birliği |
different | farklı |
organizations | örgütleri |
studies | çalışmalar |
rights | hakları |
support | destek |
programs | programları |
on | ilgili |
through | aracılığıyla |
by | tarafından |
children | çocukların |
and | ve |
out | ile ilgili |
european | avrupa |
EN A significant key to our success has been listening to our customers who need very purpose-driven devices, in different form factors to support different workflows and varying price points based on their needs
TR Başarımızın önemli bir anahtarı, ihtiyaçlarına bağlı olarak farklı iş akışları ve değişken fiyat noktalarını destekleyecek farklı form faktörlerine sahip, amaca yönelik cihazlara ihtiyaç duyan müşterilerimizi dinlemek olmuştur
inglese | Turco |
---|---|
success | başarı |
devices | cihazlara |
form | form |
price | fiyat |
support | destekleyecek |
purpose | amaca |
need | ihtiyaç |
key | anahtar |
and | ve |
different | farklı |
needs | ihtiyaçları |
to | yönelik |
EN During your mobile devices’ lifecycle, you’ll face different needs at different stages
TR Mobil cihazlarınızın ömrü boyunca farklı aşamalarda farklı ihtiyaçlarla karşılaşacaksınız
inglese | Turco |
---|---|
mobile | mobil |
devices | cihazlar |
needs | ihtiyaç |
different | farklı |
during | boyunca |
EN This solution, which requires no special infrastructure and can be easily integrated into different vehicles, can also be mounted with different weapons
TR Araçta herhangi özel bir altyapı gerektirmeyen ve farklı araçlara kolaylıkla entegre edilebilen bu çözüm, aynı zamanda, farklı silahların kullanımına da imkân sağlıyor
inglese | Turco |
---|---|
integrated | entegre |
infrastructure | altyapı |
solution | çözüm |
easily | kolaylıkla |
this | bu |
and | ve |
different | farklı |
be | herhangi |
Visualizzazione 50 di 50 traduzioni