EN Yes, you can modify the priority tier for an instance at any time. Simply modifying priority tiers will not trigger a failover.
EN Yes, you can modify the priority tier for an instance at any time. Simply modifying priority tiers will not trigger a failover.
TR Evet, bir bulut sunucusunun öncelik katmanını dilediğiniz zaman değiştirebilirsiniz. Yalnızca öncelik katmanlarının değiştirilmesi bir yük devretme işlemi tetiklemez.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
time | zaman |
priority | öncelik |
at | de |
yes | evet |
EN However, if the higher priority replicas on the cluster are unhealthy or unavailable for some reason, then Amazon RDS will promote the lower priority replica.
TR Bununla birlikte, kümedeki daha yüksek önceliğe sahip replikalar herhangi bir nedenden dolayı iyi durumda değilse veya bunlara erişilemiyorsa Amazon RDS düşük öncelikli replikayı yükseltir.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
amazon | amazon |
rds | rds |
lower | düşük |
priority | öncelikli |
higher | daha yüksek |
some | de |
or | veya |
however | bir |
on | yüksek |
are | sahip |
the | durumda |
EN Priority for this waiver program will be given to applications by authors from countries eligible for the Research4Life program.
TR Bu feragat programında, Research4Life programına katılmaya uygun ülkelerin yazarların başvurularına öncelik verilecektir.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
waiver | feragat |
this | bu |
countries | ülkelerin |
priority | öncelik |
eligible | uygun |
program | programı |
applications | başvurular |
authors | yazarlar |
EN Service priority in technical support
TR Teknik destekte hizmet önceliği
Enska | Tyrkneska |
---|---|
technical | teknik |
service | hizmet |
EN Open at all times and available to all users. Paying users get priority support.
TR Tüm kullanıcılar için her zaman açık ve kullanılabilir. Ücretli kullanıcılar öncelikli destek alır.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
times | zaman |
get | al |
support | destek |
priority | öncelikli |
open | açık |
and | ve |
available | kullanılabilir |
all | tüm |
users | kullanıcılar |
EN Your protection is more than just our priority. It’s our passion.
TR Korunmanız sadece önceliğimiz değil, tutkumuz.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
your | değil |
our | de |
just | sadece |
EN Your satisfaction is our top priority, and we’re so confident that you’ll be pleased with our services:
TR Memnuniyetiniz en büyük önceliğimiz ve hizmetlerimizden memnun kalacağınızdan eminiz:
Enska | Tyrkneska |
---|---|
top | en |
and | ve |
EN B2Trader is B2Broker's state-of-the art matching engine which delivers price-time priority matching algorithms, implied matching and quotes for exchanges and dark pools
TR B2Trader, B2Broker'ın fiyat-zaman öncelikli eşleştirme algoritmalarını sunan, eşleştirme yapan ve exchange ve karanlık havuzlar için teklifler hazırlayan son teknoloji eşleştirme motorudur
Enska | Tyrkneska |
---|---|
matching | eşleştirme |
algorithms | algoritmaları |
pools | havuzlar |
priority | öncelikli |
and | ve |
for | için |
EN Security is top priority at Sonix. All your data is safe, confidential, and secure with Sonix. Sonix is a completely automated system so no human has access to your data.
TR Sonix'te güvenlik önceliğidir. Tüm verileriniz Sonix ile güvenli, gizli ve güvenlidir. Sonix tamamen otomatik bir sistemdir, böylece hiçbir insan verilerinize erişemez.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
sonix | sonix |
confidential | gizli |
automated | otomatik |
no | hiçbir |
human | insan |
has | hiç |
your data | verileriniz |
security | güvenlik |
completely | tamamen |
all | tüm |
and | ve |
with | ile |
EN You can use all features of forms.app free of charge. We also have paid packages that provide you with more capacity and support priority.
TR forms.app'ın tüm özelliklerini ücretsiz olarak kullanabilirsiniz. Ayrıca size daha fazla kapasite ve destek önceliği sağlayan ücretli paketlerimiz mevcuttur.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
app | app |
provide | sağlayan |
capacity | kapasite |
support | destek |
features | özelliklerini |
paid | ücretli |
free | ücretsiz |
all | tüm |
you can use | kullanabilirsiniz |
and | ve |
of | olarak |
EN SGC SuperCerts is best suited for sites that give high priority to the protection of information transfer between site users and the website organization such as financial, personal and e-commerce data
TR SGC SuperCerts, site kullanıcıları ile mali, kişisel ve e-ticaret verileri gibi web sitesi organizasyonu arasındaki bilgi aktarımının korunmasına yüksek öncelik verilen siteler için en uygunudur
Enska | Tyrkneska |
---|---|
protection | korunması |
financial | mali |
priority | öncelik |
and | ve |
best | en |
high | yüksek |
site | site |
users | kullanıcıları |
give | için |
information | bilgi |
personal | kişisel |
data | verileri |
sites | siteler |
of | in |
between | arasındaki |
EN High level authentication is not a priority
TR Yüksek düzeyde kimlik doğrulama bir öncelik değildir
Enska | Tyrkneska |
---|---|
priority | öncelik |
high | yüksek |
level | düzeyde |
a | bir |
not | değildir |
authentication | kimlik doğrulama |
EN HD exports have a higher priority in the queue.
TR HD kalitesinde dışa aktarmalar bu kuyrukta önceliğe sahiptir.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
hd | hd |
a | a |
have | bu |
EN The health, safety and well-being of our staff, guests and partners remains our top priority as the World goes through this unprecedented crisis.
TR Dünya daha önce görülmemiş böylesi krizden geçerken çalışanlarımızın, misafirlerimizin ve ortaklarımızın sağlığı, güvenliği ve esenliği en yüksek önceliğimiz olmayı sürdürmektedir.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
of | ın |
world | dünya |
health | sağlığı |
safety | güvenliği |
top | en |
well | yüksek |
the | önce |
and | ve |
EN Try new things.Embrace an alternative way of travelling where wellbeing of the mind, body and soul are your top priority
TR Yeni şeyler deneyin.Zihin, vücut ve ruh sağlığının en büyük önceliğiniz olduğu alternatif seyahatleri kucaklayın
Enska | Tyrkneska |
---|---|
try | deneyin |
new | yeni |
alternative | alternatif |
mind | zihin |
body | vücut |
things | şeyler |
top | en |
and | ve |
of | nın |
EN As a priority whilst the account restructuring was underway, we conducted a detailed bid-optimization, changing bids location-based, audience and device-based.
TR Hesabın yeniden yapılandırması devam ederken; teklifleri lokasyon, hedef kitle ve cihaz bazlı olarak değerlendirerek ayrıntılı bir teklif optimizasyonu yaptık.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
audience | kitle |
device | cihaz |
detailed | ayrıntılı |
optimization | optimizasyonu |
and | ve |
based | bazlı |
account | hesabı |
as | ederken |
a | bir |
EN Knowledge for identifying priority conservation areas, establishing effective and resilient ecological networks, enhancing species-based protection and preserving genetic diversity
TR Öncelikli koruma alanlarını belirleme, etkili ekolojik ağlar kurma, türe dayalı korumayı geliştirme ve genetik çeşitliliği koruma bilgisi,
Enska | Tyrkneska |
---|---|
effective | etkili |
ecological | ekolojik |
networks | ağlar |
based | dayalı |
diversity | çeşitliliği |
and | ve |
protection | koruma |
areas | alanlarını |
EN This year's priority will be health and will mobilise volunteers to work on projects addressing health challenges, including the impact of the COVID-19 pandemic, and recovery.
TR Bu yılın öncelik sağlık olacak ve gönüllüleri COVID-19 salgınının etkisi ve bu etkinin azaltılması dahil olmak üzere sağlık sorunlarını ele alan projelerde çalışmak üzere destekleyecektir.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
years | yıl |
health | sağlık |
impact | etkisi |
pandemic | salgın |
priority | öncelik |
and | ve |
this | bu |
including | dahil |
to | olmak |
work | çalışmak |
of | alan |
EN Development of advocacy, campaign, research, training, and lobbying activities in its priority target areas in order to make the voice of civil society heard in decision-making processes.
TR Sivil toplumun kendi dışındaki karar alma süreçlerinde söz sahibi olması için, kendi öncelik alanları içinde savunuculuk, kampanya, araştırma, eğitim ve lobi çalışmaları yürütmenin geliştirilmesidir.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
advocacy | savunuculuk |
campaign | kampanya |
civil | sivil |
society | toplumun |
priority | öncelik |
research | araştırma |
training | eğitim |
and | ve |
activities | çalışmaları |
areas | alanları |
of | in |
in | içinde |
to | için |
decision-making | karar |
EN The Canada Fund provides grants to Civil Society Organizations, community-based organizations and communities that are in line with the political goals of the Government of Canada and address their priority areas of work
TR Kanada Fonu, Kanada Hükümeti’nin siyasal amaçlarıyla bağdaşan ve öncelikli çalışma alanlarına hitap eden sivil toplum örgütlerine, toplum temelli örgütlere ve toplululuklara hibe yardımı yapar
Enska | Tyrkneska |
---|---|
canada | kanada |
civil | sivil |
priority | öncelikli |
based | temelli |
to | yapar |
in | da |
society | toplum |
work | çalışma |
and | ve |
EN Priority is given to the organizations that have not previously benefited from funding
TR Öncelik, fondan daha önce yararlanmamış kurumlara verilir
Enska | Tyrkneska |
---|---|
previously | daha önce |
the | önce |
to | daha |
EN At the same time, organizations working in regions or sectors that are not funded by other institutions take priority.
TR Aynı zamanda, diğer kurumlar tarafından fon sağlanmayan bölge ya da sektörlerde çalışan kurumlar öncelik kazanır.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
time | zamanda |
other | diğer |
priority | öncelik |
in | da |
by | tarafından |
the | aynı |
EN 12.1.1. Number of countries with sustainable consumption and production (SCP) national action plans or SCP mainstreamed as a priority or a target into national policies
TR 12.1.1. Bir öncelik ya da ulusal politikalardaki bir hedef olarak sürdürülebilir tüketim ve üretimi (SCP) yaygınlaştıran ya da sürdürülebilir tüketim ve üretim SCP - Ulusal Eylem Planları'na sahip ülke sayısı
Enska | Tyrkneska |
---|---|
sustainable | sürdürülebilir |
consumption | tüketim |
national | ulusal |
action | eylem |
target | hedef |
priority | öncelik |
countries | ülke |
production | üretimi |
and | ve |
plans | planları |
a | bir |
EN Priority for this waiver program will be given to applications by authors from countries eligible for the Research4Life program.
TR Bu feragat programında, Research4Life programına katılmaya uygun ülkelerin yazarların başvurularına öncelik verilecektir.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
waiver | feragat |
this | bu |
countries | ülkelerin |
priority | öncelik |
eligible | uygun |
program | programı |
applications | başvurular |
authors | yazarlar |
EN SGC SuperCerts is best suited for sites that give high priority to the protection of information transfer between site users and the website organization such as financial, personal and e-commerce data
TR SGC SuperCerts, site kullanıcıları ile mali, kişisel ve e-ticaret verileri gibi web sitesi organizasyonu arasındaki bilgi aktarımının korunmasına yüksek öncelik verilen siteler için en uygunudur
Enska | Tyrkneska |
---|---|
protection | korunması |
financial | mali |
priority | öncelik |
and | ve |
best | en |
high | yüksek |
site | site |
users | kullanıcıları |
give | için |
information | bilgi |
personal | kişisel |
data | verileri |
sites | siteler |
of | in |
between | arasındaki |
EN High level authentication is not a priority
TR Yüksek düzeyde kimlik doğrulama bir öncelik değildir
Enska | Tyrkneska |
---|---|
priority | öncelik |
high | yüksek |
level | düzeyde |
a | bir |
not | değildir |
authentication | kimlik doğrulama |
EN The priority areas of the grant programme are:
TR Hibe programının öncelikli alanları şunlardır:
Enska | Tyrkneska |
---|---|
grant | hibe |
priority | öncelikli |
areas | alanları |
of | nın |
EN Knowledge for identifying priority conservation areas, establishing effective and resilient ecological networks, enhancing species-based protection and preserving genetic diversity
TR Öncelikli koruma alanlarını belirleme, etkili ekolojik ağlar kurma, türe dayalı korumayı geliştirme ve genetik çeşitliliği koruma bilgisi,
Enska | Tyrkneska |
---|---|
effective | etkili |
ecological | ekolojik |
networks | ağlar |
based | dayalı |
diversity | çeşitliliği |
and | ve |
protection | koruma |
areas | alanlarını |
EN This year's priority will be health and will mobilise volunteers to work on projects addressing health challenges, including the impact of the COVID-19 pandemic, and recovery.
TR Bu yılın öncelik sağlık olacak ve gönüllüleri COVID-19 salgınının etkisi ve bu etkinin azaltılması dahil olmak üzere sağlık sorunlarını ele alan projelerde çalışmak üzere destekleyecektir.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
years | yıl |
health | sağlık |
impact | etkisi |
pandemic | salgın |
priority | öncelik |
and | ve |
this | bu |
including | dahil |
to | olmak |
work | çalışmak |
of | alan |
EN Development of advocacy, campaign, research, training, and lobbying activities in its priority target areas in order to make the voice of civil society heard in decision-making processes.
TR Sivil toplumun kendi dışındaki karar alma süreçlerinde söz sahibi olması için, kendi öncelik alanları içinde savunuculuk, kampanya, araştırma, eğitim ve lobi çalışmaları yürütmenin geliştirilmesidir.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
advocacy | savunuculuk |
campaign | kampanya |
civil | sivil |
society | toplumun |
priority | öncelik |
research | araştırma |
training | eğitim |
and | ve |
activities | çalışmaları |
areas | alanları |
of | in |
in | içinde |
to | için |
decision-making | karar |
EN The Canada Fund provides grants to Civil Society Organizations, community-based organizations and communities that are in line with the political goals of the Government of Canada and address their priority areas of work
TR Kanada Fonu, Kanada Hükümeti’nin siyasal amaçlarıyla bağdaşan ve öncelikli çalışma alanlarına hitap eden sivil toplum örgütlerine, toplum temelli örgütlere ve toplululuklara hibe yardımı yapar
Enska | Tyrkneska |
---|---|
canada | kanada |
civil | sivil |
priority | öncelikli |
based | temelli |
to | yapar |
in | da |
society | toplum |
work | çalışma |
and | ve |
EN Priority is given to the organizations that have not previously benefited from funding
TR Öncelik, fondan daha önce yararlanmamış kurumlara verilir
Enska | Tyrkneska |
---|---|
previously | daha önce |
the | önce |
to | daha |
EN At the same time, organizations working in regions or sectors that are not funded by other institutions take priority.
TR Aynı zamanda, diğer kurumlar tarafından fon sağlanmayan bölge ya da sektörlerde çalışan kurumlar öncelik kazanır.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
time | zamanda |
other | diğer |
priority | öncelik |
in | da |
by | tarafından |
the | aynı |
EN You can assign a promotion priority tier to each instance on your cluster
TR Kümenizdeki her bir bulut sunucusuna yükseltme öncelik katmanı atayabilirsiniz
Enska | Tyrkneska |
---|---|
priority | öncelik |
to | her |
EN If two or more Aurora Replicas share the same priority, then Amazon RDS promotes the replica that is largest in size
TR İki veya daha fazla Aurora Replikası aynı önceliğe sahip olduğunda Amazon RDS, boyutu en büyük olan replikayı birincil konumuna yükseltir
Enska | Tyrkneska |
---|---|
aurora | aurora |
amazon | amazon |
rds | rds |
size | boyutu |
or | veya |
share | e |
is | olan |
that | sahip |
the | aynı |
EN If two or more Aurora Replicas share the same priority and size, then Amazon RDS promotes an arbitrary replica in the same promotion tier
TR İki veya daha fazla Aurora Replikası aynı önceliğe ve boyuta sahip olduğunda Amazon RDS, aynı yükseltme katmanında bulunan replikalardan birini rastgele birincil konumuna yükseltir
Enska | Tyrkneska |
---|---|
aurora | aurora |
amazon | amazon |
rds | rds |
and | ve |
or | veya |
share | e |
the | aynı |
EN You can assign lower priority tiers to replicas that you don’t want promoted to the primary instance
TR Birincil bulut sunucusu konumuna yükseltilmesini istemediğiniz replikalara daha düşük öncelik katmanları atayabilirsiniz
Enska | Tyrkneska |
---|---|
primary | birincil |
priority | öncelik |
lower | düşük |
EN For this reason, Unidef analyses the operational needs of the end user as a priority
TR Bu nedenle Unidef olarak, öncelikle son kullanıcının operasyonel ihtiyaçlarını analiz ediyoruz
Enska | Tyrkneska |
---|---|
unidef | unidef |
analyses | analiz |
operational | operasyonel |
a | öncelikle |
this | bu |
user | kullanıcı |
needs | ihtiyaçlarını |
end | son |
for | nedenle |
the | olarak |
EN Our Priority is Customer Demands and Needs
TR Önceliğimiz Müşteri Talep ve İhtiyaçları
Enska | Tyrkneska |
---|---|
customer | müşteri |
and | ve |
EN Check out our priority services! Make your journey feel more special starting from the airport.
TR Öncelikli hizmetlerimizden birini seçip havalimanından başlayarak yolculuğun boyunca kendini daha özel hissedebilirsin.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
airport | havalimanı |
the | özel |
more | daha |
from | boyunca |
EN Merkel’s governments gave the highest priority to transatlantic relations and cultivated the traditionally close relations between Germany and the USA
TR Merkel hükümetleri Atlantik ötesi ilişkilere en büyük önceliği vererek, ABD ve Almanya arasındaki geleneksel sıkı ilişkilere özen gösterdiler
Enska | Tyrkneska |
---|---|
highest | en |
and | ve |
traditionally | geleneksel |
germany | almanya |
usa | abd |
between | arasındaki |
EN Cooperation with China, one of the world’s largest consumers of energy, is given particular priority
TR Yeryüzünün en büyük enerji tüketicilerinden biri olan Çin’le yürütülen işbirliğinin özel bir önemi var
Enska | Tyrkneska |
---|---|
energy | enerji |
is | olan |
EN Climate protection has “top priority”
TR İklimin Korunması “Birinci Önceliğe” Sahip
EN Make internet security the top priority by shielding your personal and financial data.
TR Kişisel ve finansal verilerinizi koruyarak internet güvenliğini bir numaralı önceliğiniz yapın.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
make | yapın |
internet | internet |
financial | finansal |
security | güvenliğini |
top | bir |
personal | kişisel |
and | ve |
EN Your protection is more than just our priority. It’s our passion.
TR Korunmanız sadece önceliğimiz değil, tutkumuz.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
your | değil |
our | de |
just | sadece |
EN Your satisfaction is our top priority, and we’re so confident that you’ll be pleased with our services:
TR Memnuniyetiniz en büyük önceliğimiz ve hizmetlerimizden memnun kalacağınızdan eminiz:
Enska | Tyrkneska |
---|---|
top | en |
and | ve |
EN Distributed networks help support your growing business. Maintaining high uptime and throughput of all edge sites is a priority.
TR Dağıtık ağlar büyüyen işinizi desteklemeye yardımcı olur. Tüm edge tesislerin yüksek çalışma süresini ve verimini korumak bir önceliktir.
Enska | Tyrkneska |
---|---|
networks | ağlar |
growing | büyüyen |
edge | edge |
business | iş |
high | yüksek |
help | yardımcı |
all | tüm |
support | korumak |
and | ve |
EN Service priority in technical support
TR Teknik destekte hizmet önceliği
Enska | Tyrkneska |
---|---|
technical | teknik |
service | hizmet |
EN Customer data security is our top priority and therefore it is our practice to adhere to the strictest data protection laws
TR Müşterimizin verilerinin güvenliği önceliğimizdir
Enska | Tyrkneska |
---|---|
data | verilerinin |
security | güvenliği |
EN The security of our customer’s data is our top priority
TR Müşterimizin verilerinin güvenliği önceliğimizdir
Enska | Tyrkneska |
---|---|
data | verilerinin |
security | güvenliği |
Sýnir 50 af 50 þýðingum