EN To ensure that all activities implemented within the scope of the project are planned and implemented in accordance with the LKD Gender Equality Policy.
Ingelesa-ko "being implemented" Turkiera hitz/esaldi hauetara itzul daiteke:
EN To ensure that all activities implemented within the scope of the project are planned and implemented in accordance with the LKD Gender Equality Policy.
TR Proje kapsamında uygulanan tüm faaliyetler LKD Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Politikasına uygun olarak planlanıp, uygulanmasını sağlamak.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
gender | cinsiyet |
policy | politikası |
activities | faaliyetler |
project | proje |
with | uygun |
to | sağlamak |
all | tüm |
scope | kapsamında |
accordance | olarak |
EN Use easy reports to evaluate how well your link building strategy is being implemented and what you can to do to increase its efficiency.
TR Bağlantı kurma stratejinizin ne kadar iyi uygulandığını ve verimliliğini artırmak için ne yapabileceğinizi değerlendirmek için kolay raporlar kullanın.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
easy | kolay |
reports | raporlar |
well | iyi |
efficiency | verimliliğini |
link | bağlantı |
what | ne |
its | in |
and | ve |
increase | artırmak |
to | için |
EN Use easy reports to evaluate how well your link building strategy is being implemented and what you can to do to increase its efficiency.
TR Bağlantı kurma stratejinizin ne kadar iyi uygulandığını ve verimliliğini artırmak için ne yapabileceğinizi değerlendirmek için kolay raporlar kullanın.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
easy | kolay |
reports | raporlar |
well | iyi |
efficiency | verimliliğini |
link | bağlantı |
what | ne |
its | in |
and | ve |
increase | artırmak |
to | için |
EN For that reason, it is strongly recommended that developers use the same parameter names as the interface being implemented.
TR Bu nedenle, geliştiricilerin gerçeklenen arayüzle aynı değiştirge adlarını kullanmaları şiddetle tavsiye edilir.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
names | adları |
being | bu |
strongly | şiddetle |
the | aynı |
EN In Wiesbaden, this concept is being implemented in two ways: in the architecture and in the range of goods
TR Wiesbaden’de bu konsept iki noktada hayata geçiriliyor: Mimarisi ve bulundurduğu mal çeşidi
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
concept | konsept |
architecture | mimarisi |
goods | mal |
this | bu |
and | ve |
EN Imagine being able to find a mention in an audio or video file by typing into a search box, clicking on a link, and being immediately transported to the exact moment that your word or phrase of interest was spoken. That's the power of Sonix.
TR Bir ses veya video dosyasında bir arama kutusuna yazarak, bir bağlantıya tıklayarak ve sözcüğünüzün veya ilgili cümlenizin konuşulduğu ana anında aktarıldığını hayal edin. Bu Sonix'in gücü.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
power | gücü |
video | video |
link | bağlantı |
by | yazarak |
search | arama |
on | ilgili |
file | dosyası |
or | veya |
a | bir |
in | anında |
moment | an |
EN Instead of dealing with such a big commitment, we do not think about being sober for a whole lifetime; we just work on being sober for the next 24 hours
TR Bu kadar büyük bir taahhütle uğraşmak yerine, bir ömür boyu ayık olmayı düşünmüyoruz; Sadece önümüzdeki 24 saat ayık olmaya çalışıyoruz
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
big | büyük |
lifetime | ömür |
work | çalışıyoruz |
such | bu |
the | sadece |
EN Therefore, being a brand on Facebook means being visible on a top-ranking platform with billions of active users
TR Bu nedenle Facebook?ta bir markanın var olması demek; reyting sıralamasında zirvede yer alan, milyonlarca aktif kullanıcının yer aldığı bir platformda görünür olmak demek
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
brand | markanın |
means | demek |
visible | görünür |
platform | platformda |
active | aktif |
users | kullanıcı |
being | bu |
therefore | bu nedenle |
a | bir |
of | yer |
EN Being aware of the value of these achievements, STGM sees being alongside the Convention and civil society organizations strengthened with its support as a part of its future mission
TR Bu kazanımların değerinin farkında olan STGM, Sözleşme’nin ve onun desteğiyle güçlenen sivil toplum örgütlerinin yanında yer almayı gelecek misyonunun bir parçası olarak görmektedir
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
aware | farkında |
stgm | stgm |
civil | sivil |
society | toplum |
support | desteğiyle |
future | gelecek |
organizations | örgütlerinin |
and | ve |
these | bu |
value | bir |
EN Being aware of the value of these achievements, STGM sees being alongside the Convention and civil society organizations strengthened with its support as a part of its future mission
TR Bu kazanımların değerinin farkında olan STGM, Sözleşme’nin ve onun desteğiyle güçlenen sivil toplum örgütlerinin yanında yer almayı gelecek misyonunun bir parçası olarak görmektedir
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
aware | farkında |
stgm | stgm |
civil | sivil |
society | toplum |
support | desteğiyle |
future | gelecek |
organizations | örgütlerinin |
and | ve |
these | bu |
value | bir |
EN Altınay acts not only the mission of being a company using technology but also the mission of being a company that produces and directs the technological requirements of the future
TR Altınay; teknolojiyi kullanan değil, üreten ve geleceğin teknolojik gereksinimlerine yön veren bir şirket olma misyonuyla hareket etmektedir
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
requirements | gereksinimlerine |
future | geleceğin |
company | şirket |
technological | teknolojik |
technology | teknolojiyi |
and | ve |
of | in |
a | bir |
the | değil |
EN Emphasizing that Turkey is now taking firm steps from being an importing country to being an exporting country, Defense Industry...
TR “Barış istiyorsan, savaşa sürekli hazır ol!” savı konusunda çok yazı yazılmış ve öğüt tüketilmiştir. Zamanında “Modern çağda savaşmanın ne gereği...
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
now | zaman |
being | ne |
EN A new feature is the AI map that shows where AI solutions are being used, institutes where research is being carried out and which universities are training new AI talent
TR Yeni olan şey; nerelerde YZ çözümlerinin kullanıldığını, hangi enstitülerde araştırma yapıldığını ve hangi yüksekokulların yeni nesil YZ uzmanları eğittiğini gösteren YZ haritası
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
new | yeni |
research | araştırma |
map | haritası |
where | nerelerde |
and | ve |
that | şey |
a | olan |
EN Last but not least, the keyword rank tracker also displays how competitive the target keywords are on a scale of 0 to 100 (0 being the least competitive, and 100 being the most competitive)
TR Son olarak, anahtar kelime sıralama izleyicisi, hedef anahtar kelimelerin 0 ila 100 arasında ne kadar rekabetçi olduğunu da gösterir (0 en az rekabetçi ve 100 en çok rekabetçi)
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
rank | sıralama |
displays | gösterir |
competitive | rekabetçi |
target | hedef |
most | en |
last | son |
least | az |
being | ne |
and | ve |
to | kadar |
the | arasında |
EN In a world where up-to-date info can mean the difference between being at the top of the search results and being on the second page, we’ll never compromise when it comes to our data.
TR Güncel bilginin, en üst sıralarda yer almakla en alt sıralarda yer almak arasındaki fark anlamına gelebildiği bir dünyada arama sonuçlarında ve ikinci sayfada yer aldığımızda asla ödün vermeyeceğiz. verilerimize geliyor.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
world | dünyada |
up-to-date | güncel |
never | asla |
page | sayfada |
search | arama |
at | nda |
and | ve |
second | ikinci |
to | anlamına |
difference | fark |
between | arasındaki |
top | en |
a | bir |
EN Imagine being able to find a mention in an audio or video file by typing into a search box, clicking on a link, and being immediately transported to the exact moment that your word or phrase of interest was spoken. That's the power of Sonix.
TR Bir ses veya video dosyasında bir arama kutusuna yazarak, bir bağlantıya tıklayarak ve sözcüğünüzün veya ilgili cümlenizin konuşulduğu ana anında aktarıldığını hayal edin. Bu Sonix'in gücü.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
power | gücü |
video | video |
link | bağlantı |
by | yazarak |
search | arama |
on | ilgili |
file | dosyası |
or | veya |
a | bir |
in | anında |
moment | an |
EN We have experienced honest relations with ourselves and others, and we have experienced a sense of being alive, of being in the world.
TR Kendimizle ve başkalarıyla dürüst ilişkiler yaşadık ve Hayatta olmak, dünyada olmanın.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
honest | dürüst |
others | başkaları |
of | ın |
the | olmak |
and | ve |
in the world | dünyada |
EN Elsevier supports the Transparency and Openness Promotion (TOP) Guidelines developed by the Center for Open Science. We have implemented data transparency policies across all our journals
TR Elsevier, Açık Bilim Merkezi tarafıından geliştirilen Şeffaflık ve Açıklığın Teşvik Edilmesi (TOP) Kılavuzlarını desteklemektedir. Tüm dergilerimizde veri şeffaflığı politikalarını hayata geçirmiş durumdayız
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
developed | geliştirilen |
center | merkezi |
open | açık |
policies | politikalar |
elsevier | elsevier |
transparency | şeffaflığı |
data | veri |
science | bilim |
all | tüm |
and | ve |
EN If you are running a multilingual website you need to regularly check if your hreflangs are implemented correctly, and Google is serving your audience the right versions of your pages.
TR Eğer çok dilli bir websitesi işletiyorsanız hreflanglerinizin doğru uygulanıp uygulanmadığını ve Google'ın, hedef kitlelerinize sayfalarınızın doğru versiyonunu sunup sunmadığını düzenli olarak kontrol etmelisiniz.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
check | kontrol |
if | eğer |
a | bir |
regularly | düzenli olarak |
and | ve |
pages | sayfalar |
EN With the project implemented in 16 villages in the rural we established 16 Disaster Management Commitees with 160 village volunteers, through whom we provided basic information on disaster preparedness, risk mitigation and respons to thousands of people.
TR Kırsal bölgede bulunan 16 köyde uyguladığımız proje ile 16 Afet Yönetim Komitesi oluşturduk ve 160 köy gönüllüsü aracılığıyla binlerce kişiye afete hazırlık, risk azaltma ve afete müdahale konularında temel bilgiler verdik.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
rural | kırsal |
disaster | afet |
management | yönetim |
village | köy |
basic | temel |
information | bilgiler |
risk | risk |
mitigation | azaltma |
project | proje |
and | ve |
with | ile |
EN We have a good news! As Support to Life, we have implemented a series of 'new' in order to continue our communication with our beneficiaries efficiently during the pandemic
TR Kadınların haklarına erişimini desteklemek için öncelikle bu haklardan yaygın biçimde haberdar olmalarını sağlamak gerekiyor
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
support | desteklemek |
a | öncelikle |
have | bu |
of | in |
to | sağlamak |
in | için |
EN Change to the Bitcoin protocol that makes old blocks invalid which were valid in the past. Bitcoin Segwit transactions feature was implemented as a soft fork to the network.
TR Bitcoin protokolünde geçmişte geçerli olan eski blokların geçersiz olmasını sağlayacak değişikliklerdir. Bitcoin Segwit işlemleri özelliği ağa soft fork olarak eklenmiştir.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
bitcoin | bitcoin |
old | eski |
invalid | geçersiz |
valid | geçerli |
past | geçmiş |
transactions | işlemleri |
network | ağ |
feature | özelliği |
blocks | bloklar |
a | olan |
protocol | protokol |
EN If a proposal passes, it can then be implemented (or not) by Dash’s developers
TR Eğer bir öneri kabul oyu alırsa, Dash geliştiricileri tarafından uygulanır (ya da uygulanmaz)
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
developers | geliştiricileri |
if | eğer |
by | tarafından |
a | bir |
then | da |
EN Several governments have implemented regulations, forcing importers to have a Due Diligence System (DDS) in place
TR Birçok hükümet, ithalatçıların bir durum tespit sistemini (Due Diligince System) yürürlüğe koymalarını gerektirecek düzenlemeler uygulamaktadır
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
regulations | düzenlemeler |
system | system |
to | e |
a | bir |
EN Control Union Certifications has supported and implemented many due diligence systems, helping customers identify risks as well as implementing mitigating measures.
TR Control Union Certifications, müşterilerine riskleri tespit etmeleri ve risk azaltıcı önlemler almaları konusunda yardımcı olacak çok sayıda gerekli özen sistemini desteklemiş ve uygulamıştır.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
identify | tespit |
control | control |
union | union |
measures | önlemler |
and | ve |
due | da |
EN As Support to Life, we have implemented a series of 'new' in order to continue our communication with our beneficiaries efficiently during the pandemic
TR Hayata Destek Derneği olarak, pandemi sürecinde faydalanıcılarımızla iletişimimizi verimli biçimde devam ettirebilmek adına bir dizi ‘yeni’yi hayata geçirdik
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
support | destek |
efficiently | verimli |
pandemic | pandemi |
continue | devam |
to life | hayata |
a | bir |
with | dizi |
EN * This announcement covers humanitarian aid activities implemented with the financial assistance of UNHCR
TR * Bu yayın BMMYK finansal desteğiyle yürütülen insani yardım faaliyetlerini konu almaktadır
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
activities | faaliyetlerini |
financial | finansal |
this | bu |
aid | yardım |
of | konu |
EN As Support to Life, we have implemented a series of 'new' in order to continue our communication with our beneficiaries efficiently during the pandemic
TR Hayata Destek Derneği olarak, pandemi sürecinde faydalanıcılarımızla iletişimimizi verimli biçimde devam ettirebilmek adına bir dizi ‘yeni’yi hayata geçirdik
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
support | destek |
efficiently | verimli |
pandemic | pandemi |
continue | devam |
to life | hayata |
a | bir |
with | dizi |
EN * This announcement covers humanitarian aid activities implemented with the financial assistance of UNHCR
TR * Bu yayın BMMYK finansal desteğiyle yürütülen insani yardım faaliyetlerini konu almaktadır
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
activities | faaliyetlerini |
financial | finansal |
this | bu |
aid | yardım |
of | konu |
EN Kibar Volunteers Project was implemented following the survey conducted within the body of Kibar Group
TR Kibar Grubu bünyesinde yapılan anket sonucu hayata geçirilen Kibar Gönüllüleri projesi, çalışanların gönüllülük çalışmalarına dahil olabilecekleri şekilde kurgulandı
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
kibar | kibar |
project | projesi |
survey | anket |
of | ın |
group | grubu |
the | şekilde |
EN A change to the Bitcoin Cash protocol that makes old blocks invalid which were valid in the past. Bitcoin Segwit transactions feature was implemented as a soft fork to the network.
TR Bitcoin Cash protokolünde geçmişte geçerli olan eski blokların geçersiz olmasını sağlayacak değişikliklerdir. Bitcoin Segwit işlemleri özelliği ağa soft fork olarak eklenmiştir.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
bitcoin | bitcoin |
old | eski |
invalid | geçersiz |
valid | geçerli |
past | geçmiş |
transactions | işlemleri |
network | ağ |
cash | cash |
feature | özelliği |
blocks | bloklar |
a | olan |
protocol | protokol |
EN Implemented in Rust and JavaScript, Nimiq empowers web developers to easily access and build on it
TR Rust ve JavaScript yazılım dili ile hazırlanan Nimiq, web geliştiricilerinin blockchaine kolayca erişebilmesini ve blockchain üzerinde programlar yazabilmesini sağlar
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
javascript | javascript |
web | web |
easily | kolayca |
and | ve |
on | üzerinde |
EN It creates an asymmetric real-time difficulty adjustment and is now widely implemented in many other blockchains, like Zcash, Bitcoin Cash, and at least 25 others
TR Asimetrik bir gerçek zamanlı zorluk ayarı yaratır ve şimdi Zcash, Bitcoin Cash ve 25'ten fazla diğerleri gibi birçok blok zincirinde yaygın olarak uygulanmaktadır
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
difficulty | zorluk |
widely | yaygın olarak |
bitcoin | bitcoin |
others | diğerleri |
real | gerçek |
time | zamanlı |
now | şimdi |
cash | cash |
many | çok |
and | ve |
EN With the project implemented in 16 villages in the rural we established 16 Disaster Management Commitees with 160 village volunteers, through whom we provided basic information on disaster preparedness, risk mitigation and respons to thousands of people.
TR Kırsal bölgede bulunan 16 köyde uyguladığımız proje ile 16 Afet Yönetim Komitesi oluşturduk ve 160 köy gönüllüsü aracılığıyla binlerce kişiye afete hazırlık, risk azaltma ve afete müdahale konularında temel bilgiler verdik.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
rural | kırsal |
disaster | afet |
management | yönetim |
village | köy |
basic | temel |
information | bilgiler |
risk | risk |
mitigation | azaltma |
project | proje |
and | ve |
with | ile |
EN We have a good news! As Support to Life, we have implemented a series of 'new' in order to continue our communication with our beneficiaries efficiently during the pandemic
TR Kadınların haklarına erişimini desteklemek için öncelikle bu haklardan yaygın biçimde haberdar olmalarını sağlamak gerekiyor
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
support | desteklemek |
a | öncelikle |
have | bu |
of | in |
to | sağlamak |
in | için |
EN AWS has effectively implemented security management processes, PCI DSS requirements, and other compensating controls that effectively and securely segregate each customer into its own protected environment
TR AWS, etkili ve güvenli bir şekilde her müşterinin kendi korumalı ortamını ayıran güvenlik yönetimi süreçlerini, PCI DSS gereksinimlerini ve diğer telafi edici denetimleri etkili bir şekilde uygulamaktadır
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
aws | aws |
dss | dss |
requirements | gereksinimlerini |
other | diğer |
controls | denetimleri |
security | güvenlik |
management | yönetimi |
protected | korumalı |
securely | güvenli bir şekilde |
and | ve |
each | her |
environment | ortamını |
EN You will receive an email each time critical issues or warnings appear in the project. Such notifications help to ensure that fixes are really implemented and allow you to act immediately on new issues.
TR Projede her kritik sorun veya uyarı ortaya çıktığında bir e-posta alacaksınız. Bu tür bildirimler, düzeltmelerin gerçekten uygulandığından ve yeni sorunlara karşı hemen harekete geçildiğinden emin olmaya yardımcı olur.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
critical | kritik |
issues | sorun |
project | projede |
notifications | bildirimler |
really | gerçekten |
you will receive | alacaksınız |
help | yardımcı |
new | yeni |
posta | |
and | ve |
or | veya |
immediately | hemen |
will | olur |
such | bu |
EN Discover the exciting sustainability ideas and innovations our hotels have implemented.
TR Otellerimizin uyguladığı heyecan verici sürdürülebilirlik fikirlerini ve yeniliklerini keşfedin.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
discover | keşfedin |
exciting | heyecan verici |
sustainability | sürdürülebilirlik |
ideas | fikirlerini |
our hotels | otellerimizin |
and | ve |
EN To protect your health and safety, we have implemented stringent safety measures at the hotel
TR Sağlık ve güvenliğinizi korumak için otelimizde katı güvenlik tedbirleri uyguluyoruz
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
health | sağlık |
safety | güvenlik |
to | için |
and | ve |
EN To safeguard your health and safety, we have implemented stringent safe measures at the hotel. View the service measures that will be in place during your stay.
TR Sağlık ve güvenliğinizi korumak için, otelimizde katı güvenlik tedbirleri uyguluyoruz. Konaklamanız süresince uygulanacak olan hizmet tedbirlerini görüntüleyin.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
view | görüntüleyin |
health | sağlık |
service | hizmet |
safe | güvenli |
safety | güvenlik |
and | ve |
to | için |
EN ? 3PAC?s provisions are effective immediately following the final rule, but can only be implemented after publication of Model Accreditation Standards, which are yet to be released by the FDA.
TR ‡ 3PAC hükümleri son hükmü takiben derhal geçerli olacaktır; ancak, FDA tarafından yayınlanacak Model Akreditasyon Standartları yayınlandıktan sonra uygulanabilecektir.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
provisions | hükümleri |
immediately | derhal |
final | son |
model | model |
standards | standartlar |
fda | fda |
after | sonra |
by | tarafından |
but | ancak |
EN Development of data-driven urban policies is very important to measure the effects of the implemented policies and the accountability of public institutions
TR Kentsel politikaların veriye dayalı geliştirilmeleri; uygulanan politikaların etkilerinin ölçülmesi ve kamu kurumlarının hesapverebilirliği açılarından büyük önem taşıyor
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
urban | kentsel |
policies | politikalar |
and | ve |
public | kamu |
data | veriye |
institutions | kurumlar |
of | nın |
EN MOVE Architecture has an experienced and experienced profile with the projects it has designed and implemented in various fields
TR MOVE Mimarlık, çeşitli alanlarda TASARLAYIP UYGULADIĞI projeler ile tecrübe ve deneyimli bir profile sahiptir
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
experienced | deneyimli |
projects | projeler |
and | ve |
has | sahiptir |
various | çeşitli |
with | ile |
EN You can also download our mobile app COINS: One App for Crypto where most of those providers are implemented
TR Ayrıca birçok sağlayıcının entegre olduğu COINS mobil uygulamamızı indirebilirsiniz
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
download | indirebilirsiniz |
mobile | mobil |
also | ayrıca |
you | birçok |
one | bir |
most | çok |
of | nın |
EN The United Nations Joint Programme for the Prevention of Child, Early, and Forced Marriage in Turkey, implemented by the United Nations Population...
TR Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Uluslararası Göç Örgütü (IOM), Birleşmiş Milletler Kadın...
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
nations | milletler |
of | ın |
population | nüfus |
EN The United Nations Joint Programme for the Prevention of Child, Early, and Forced Marriage in Turkey, implemented by the United Nations Population...
TR Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Uluslararası Göç Örgütü (IOM), Birleşmiş Milletler Kadın...
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
nations | milletler |
of | ın |
population | nüfus |
EN Capacity-building training for social cooperatives will be implemented.
TR Sosyal kooperatiflere yönelik kapasite geliştirme eğitimleri uygulanacaktır.
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
social | sosyal |
for | yönelik |
capacity | kapasite |
EN At the end of such a rigorous preparation, the training program must be implemented within 3 months after our application is accepted
TR Böylesine sıkı bir hazırlığın sonunda başvurumuz kabul edildikten sonraki 3 ay içerisinde eğitim programının uygulanması gerekli
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
training | eğitim |
months | ay |
program | programı |
the | kabul |
a | sonraki |
within | içerisinde |
the end | sonunda |
EN Within the scope of the Project on Prevention of Child, Early and Forced Marriages implemented by the United Nations Population Fund (UNFPA), a documentation portal was opened for studies on early and forced marriages in early age
TR Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu ( UNFPA) tarafından hayata geçirilen Çocuk Yaşta, Erken ve Zorla Evliliklerin Önlenmesi Projesi kapsamında çocuk yaşta erken ve zorla evliliklere ilişkin çalışmalar için dokümantasyon portalı açıldı
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
project | projesi |
early | erken |
nations | milletler |
population | nüfus |
unfpa | unfpa |
a | a |
documentation | dokümantasyon |
age | yaş |
child | çocuk |
studies | çalışmalar |
and | ve |
of | in |
by | tarafından |
scope | kapsamında |
portal | portalı |
for | için |
EN In Turkey, a "de-centralized" management system is currently implemented in the implementation of EU support
TR Türkiye’de halihazırda AB desteklerinin uygulanmasında “merkezi olmayan yapılanma” (de-centralised) yönetim sistemi uygulanmaktadır
Ingelesa | Turkiera |
---|---|
management | yönetim |
currently | halihazırda |
implementation | uygulanması |
eu | ab |
system | sistemi |
{Totalresult} itzulpenen 50 erakusten