EN Our first package in the shape of a tetrahedron was developed in 1946. Today, Tetra Classic® is the only package shape in our product portfolio that has this shape.
EN Our first package in the shape of a tetrahedron was developed in 1946. Today, Tetra Classic® is the only package shape in our product portfolio that has this shape.
TR Dört yüzlü şekle sahip olan ilk paketimiz 1946'da geliştirildi. Bugün, Tetra Classic® ambalajı ürün portföyümüzde bu biçime sahip olan tek ambalajdır.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
tetra | tetra |
classic | classic |
product | ürün |
today | bugün |
in | da |
this | bu |
first | ilk |
portfolio | portföy |
our | sahip |
EN Start with ready-made templates that you can shape to support your specific use cases. You can even shape your own workflows from scratch, in minutes to support your team’s needs.
TR Belirli kullanım durumlarınızı destekleyecek şekilde şekillendirebileceğiniz hazır şablonlarla başlayın. Ekibinizin ihtiyaçlarını desteklemek için dakikalar içinde kendi iş akışlarınızı sıfırdan şekillendirebilirsiniz.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
start | başlayın |
workflows | iş akışları |
minutes | dakikalar |
from scratch | sıfırdan |
ready | hazır |
needs | ihtiyaçlarını |
to support | desteklemek |
use | kullanım |
you | in |
support | destekleyecek |
in | içinde |
with | şekilde |
EN Start with ready-made templates that you can shape to support your specific use cases. You can even shape your own workflows from scratch, in minutes to support your team’s needs.
TR Belirli kullanım durumlarınızı destekleyecek şekilde şekillendirebileceğiniz hazır şablonlarla başlayın. Ekibinizin ihtiyaçlarını desteklemek için dakikalar içinde kendi iş akışlarınızı sıfırdan şekillendirebilirsiniz.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
start | başlayın |
workflows | iş akışları |
minutes | dakikalar |
from scratch | sıfırdan |
ready | hazır |
needs | ihtiyaçlarını |
to support | desteklemek |
use | kullanım |
you | in |
support | destekleyecek |
in | içinde |
with | şekilde |
EN Start with ready-made templates that you can shape to support your specific use cases. You can even shape your own workflows from scratch, in minutes to support your team’s needs.
TR Belirli kullanım durumlarınızı destekleyecek şekilde şekillendirebileceğiniz hazır şablonlarla başlayın. Ekibinizin ihtiyaçlarını desteklemek için dakikalar içinde kendi iş akışlarınızı sıfırdan şekillendirebilirsiniz.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
start | başlayın |
workflows | iş akışları |
minutes | dakikalar |
from scratch | sıfırdan |
ready | hazır |
needs | ihtiyaçlarını |
to support | desteklemek |
use | kullanım |
you | in |
support | destekleyecek |
in | içinde |
with | şekilde |
EN You create a curve by adding an anchor point where a curve changes direction, and dragging the direction lines that shape the curve. The length and slope of the direction lines determine the shape of the curve.
TR Eğriyi, eğrinin yön değiştirdiği yere bir bağlantı noktası ekleyerek ve eğriyi şekillendiren yön çizgilerini sürükleyerek oluşturursunuz. Yön çizgilerinin uzunluğu ve eğimi eğrinin şeklini saptar.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
length | uzunluğu |
point | noktası |
and | ve |
lines | bir |
EN Also known as a payment contract or installment agreement, a payment agreement template is a document template that outlines all the details of a loan between a lender and borrower.
TR Kodlamaya ihtiyaç duymadan Tahsilat Makbuzu Örneği’ni markanızın ihtiyaçlarına uyumlu hale getirmek çok kolay!
EN If a traditional contract outlines the terms of a relationship, a smart contract ensures those terms are fulfilled by writing it in code
TR Eğer geleneksel bir kontrat bir ilişkinin koşullarını belirliyorsa, bir akıllı kontrat da bu koşulların yerine getirildiğini koda yazarak garanti eder
Inglise | Türgi keel |
---|---|
traditional | geleneksel |
contract | kontrat |
smart | akıllı |
if | eğer |
in | da |
by | yazarak |
those | bu |
a | bir |
terms | koşullar |
EN Toyota outlines its strategy on batteries and electrification
TR OSS'den Avrupa'da önemli bir üyelik
Inglise | Türgi keel |
---|---|
and | bir |
EN Create PDF files directly in FreeOffice Presentations with your choice of slides, outlines, handouts and notes
TR Doğrudan FreeOffice Presentations’ta seçtiğiniz slaytlar, anahatlar, dinleyici notları ve notlar ile PDF dosyaları oluşturun.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
directly | doğrudan |
notes | notlar |
freeoffice | freeoffice |
your choice | seçtiğiniz |
create | oluşturun |
files | dosyaları |
with | ile |
and | ve |
EN This policy outlines the Golden Frog terms and conditions of usage
TR Bu politika Golden Frog kullanım şartları ve koşullarını belirler
Inglise | Türgi keel |
---|---|
policy | politika |
of | ın |
usage | kullanım |
golden | golden |
frog | frog |
and | ve |
this | bu |
terms | koşullar |
EN If a traditional contract outlines the terms of a relationship, a smart contract ensures those terms are fulfilled by writing it in code
TR Eğer geleneksel bir kontrat bir ilişkinin koşullarını belirliyorsa, bir akıllı kontrat da bu koşulların yerine getirildiğini koda yazarak garanti eder
Inglise | Türgi keel |
---|---|
traditional | geleneksel |
contract | kontrat |
smart | akıllı |
if | eğer |
in | da |
by | yazarak |
those | bu |
a | bir |
terms | koşullar |
EN The CJIS Security Policy outlines the “appropriate controls to protect the full lifecycle of CJI (Criminal Justice Information), whether at rest or in transit,” irrespective of the underlying information technology model
TR CJIS Güvenlik Politikası altında yatan bilgi teknolojisi modeline bakılmaksızın “bekleme veya geçiş halindeyken CJI'nin (Criminal Justice Information) tüm yaşam döngüsünü korumak için uygun kontrolleri” ana hatlarıyla belirtir
EN The AWS ElasticWolf Client Console has incorporated Section 508 requirements and AWS has prepared a Voluntary Product Accessibility Template (VPAT) for the Console, which outlines the Console’s accessibility features.
TR AWS ElasticWolf Client Console, Kısım 508 gereksinimleriyle birleştirilmiştir ve AWS, Konsol'un erişilebilirlik özelliklerini özetleyen bir Gönüllü Ürün Erişilebilirliği Şablonu (VPAT) hazırlamıştır.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
aws | aws |
console | console |
accessibility | erişilebilirlik |
features | özelliklerini |
voluntary | gönüllü |
and | ve |
a | bir |
EN The Australian government Information Security Manual (ISM) outlines a cyber security framework that organisations can apply to protect their information and communication technology (ICT) systems from cyber threats
TR Avustralya hükümeti Bilgi Güvenliği El Kitabı (ISM), kuruluşların bilgi ve iletişim teknolojisi (ICT) sistemlerini siber tehditlerden korumak için başvurabilecekleri bir siber güvenlik çerçevesinin ana hatlarını çizmektedir
Inglise | Türgi keel |
---|---|
government | hükümeti |
technology | teknolojisi |
systems | sistemlerini |
threats | tehditlerden |
information | bilgi |
communication | iletişim |
security | güvenlik |
cyber | siber |
and | ve |
to | için |
a | bir |
EN He outlines the significance of the new law.
TR Bize, bu yasanın önemi hakkındaki görüşlerini aktarıyor.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
the | bize |
EN Our charter of responsibility outlines the roles and responsibilities of the Tetra Laval Board and Tetra Pak
TR Sorumluluk bildirgemiz, Tetra Laval Yönetim Kurulu ve Tetra Pak'ın görev ve sorumluluklarını özetler
Inglise | Türgi keel |
---|---|
responsibility | sorumluluk |
tetra | tetra |
board | kurulu |
and | ve |
EN This year’s report outlines our integrated approach to sustainability and how we continued to progress on our ambition to lead the sustainability transformation by:
TR Bu yılki raporda, sürdürülebilirliğe olan entegre yaklaşımımız ve sürdürülebilirlik dönüşümüne öncülük etme hedefimizde nasıl ilerlemeye devam ettiğimiz yer alıyor:
Inglise | Türgi keel |
---|---|
integrated | entegre |
sustainability | sürdürülebilirlik |
continued | devam |
this | bu |
transformation | dönüşüm |
approach | yaklaşım |
the | etme |
and | ve |
how | nasıl |
EN Custom Color and Custom Color Outlines are fully functional.
TR Özel Renk ve Özel Renk Anahatları tamamen işlevsel.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
color | renk |
and | ve |
fully | tamamen |
functional | işlevsel |
EN Fixed an issue with button outlines.
TR Düğme anahatları ile ilgili bir sorun düzeltildi.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
issue | sorun |
button | düğme |
with | ile |
an | bir |
EN Vikram Patel outlines a highly promising approach -- training members of communities to give mental health interventions, empowering ordinary people to care for others.
TR Vikram Patel umut vaadeden yaklaşımını açıklıyor -- akıl sağlığı hizmeti vermek için toplumdaki insanların eğitilmesi, başkalarına yardım etmeleri için sıradan insanların yetkilendirilmesi.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
a | a |
ordinary | sıradan |
others | başkaları |
health | sağlığı |
approach | yaklaşım |
of | in |
people | insanlar |
give | için |
to give | vermek |
EN Custom Color and Custom Color Outlines are fully functional.
TR Özel Renk ve Özel Renk Anahatları tamamen işlevsel.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
color | renk |
and | ve |
fully | tamamen |
functional | işlevsel |
EN Fixed an issue with button outlines.
TR Düğme anahatları ile ilgili bir sorun düzeltildi.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
issue | sorun |
button | düğme |
with | ile |
an | bir |
EN Combine advanced operators to refine your search
TR Aramanızı saflaştırmak için gelişmiş işlemcileri birleştirin
Inglise | Türgi keel |
---|---|
to | için |
advanced | gelişmiş |
EN Content Explorer reinvents broken link building. Combine the live/broken filter and referring domains filter to find dead pages on a given topic with backlinks.
TR İçerik Gezgini, kırık link yeniden oluşturmayı baştan tanımlar. Canlı/kırık filtresi ile bağlantı veren domainler filtresini birleştirip belirli bir konuda ve backlinke sahip ölü sayfaları bulun.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
broken | kırık |
domains | domainler |
find | bulun |
and | ve |
pages | sayfaları |
live | canlı |
link | link |
with | ile |
EN Combine efficiency and confidence in their practice – With ClinicalKey, there is no need to consult multiple sources, allowing physicians to save time by quickly finding accurate answers
TR Uzmanlıklarında etkinlik ve güveni birleştirmek – ClinicalKey sayesinde, birden çok kaynağa başvurma ihtiyacı ortadan kalkar ve doktorlar doğru cevapları hızla bularak zaman kazanabilir
EN Combine creativity and analytics on each step of your workflow using the Semrush Content Marketing Platform.
TR Semrush İçerik Pazarlama Platformunu kullanarak, iş akışınızın her adımında yaratıcılığı ve analitikleri birleştirin.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
workflow | iş akışı |
semrush | semrush |
platform | platformunu |
step | adım |
marketing | pazarlama |
and | ve |
using | kullanarak |
of | her |
EN Combine filters to further refine the results.
TR Sonuçları rafine etmek için filtreleri birleştirin.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
results | sonuçları |
EN To do so, when you download more than one App, we combine your data that we obtain in each App
TR Bunu yapmak için, birden fazla Uygulama indirdiğinizde, her bir Uygulamada elde ettiğimiz verilerinizi birleştiririz
Inglise | Türgi keel |
---|---|
your data | verilerinizi |
more | fazla |
app | uygulama |
obtain | elde |
EN In addition, if you use the Consumer Services when you are not logged into your Foursquare account, when you subsequently log in to your Foursquare account, we combine data collected while you were not logged in.
TR Ayrıca, Foursquare hesabınıza giriş yapmadığınızda Tüketici Hizmetlerini kullanırsanız, daha sonra Foursquare hesabınıza giriş yaptığınızda, giriş yapmadığınız sırada toplanan verileri birleştiririz.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
consumer | tüketici |
services | hizmetlerini |
data | verileri |
collected | toplanan |
foursquare | foursquare |
account | hesabı |
to | ayrıca |
log | giriş |
were | daha |
the | sonra |
EN There are few hidden treasures left in this ever-shrinking world, where all of life's pleasures combine to create an atmosphere of total splendor
TR Gittikçe küçülen dünyamızda, yaşamın tüm zevklerinin birleşerek bütünsel bir ihtişam yarattığı sadece birkaç gizli hazine kaldı
Inglise | Türgi keel |
---|---|
hidden | gizli |
splendor | ihtişam |
shrinking | küçülen |
all | tüm |
to | birkaç |
total | bir |
EN Upload multiple tracks and Sonix will combine them into one transcript with the speakers automatically labeled.
TR Birden fazla parça yükleyin ve Sonix bunları hoparlörler otomatik olarak etiketlenmiş bir transkript halinde birleştirir.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
upload | yükleyin |
sonix | sonix |
transcript | transkript |
and | ve |
with | parça |
automatically | otomatik olarak |
the | bunları |
EN If you record each speaker on a separate track, we can combine those tracks into one transcript.
TR Her hoparlörü ayrı bir parçaya kaydederseniz, bu parçaları tek bir transkript halinde birleştirebiliriz.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
speaker | hoparlör |
transcript | transkript |
separate | ayrı |
on | halinde |
those | bu |
a | bir |
each | her |
EN In recordings where each participant is recorded in a separate channel or track, Sonix will recognize each channel separately and then combine each recording into one transcript.
TR Her katılımcının ayrı bir kanal veya parça halinde kaydedildiği kayıtlarda, Sonix her kanalı ayrı ayrı tanıyacak ve ardından her kaydı tek bir transkripte birleştirecektir.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
transcript | transkripte |
sonix | sonix |
or | veya |
and | ve |
in | halinde |
then | ardından |
channel | kanal |
separate | ayrı |
a | bir |
each | her |
EN Combine Sonix’s audio & video collaboration platform with Box software, enabling secure enterprise-class content-sharing and tools you need to do your work.
TR Sonix'in ses ve video işbirliği platformunu Box yazılımıyla birleştirerek, işinizi yapmak için ihtiyacınız olan güvenli kurumsal sınıf içerik paylaşımı ve araçları etkinleştirin.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
video | video |
collaboration | işbirliği |
platform | platformunu |
work | iş |
enterprise | kurumsal |
class | sınıf |
content | içerik |
sharing | paylaşımı |
tools | araçları |
software | yazılım |
you need | ihtiyacınız |
EN Combine the power and reach of Skype with the productivity and speed of Sonix’s automated transcription platform.
TR Skype'ın gücünü ve erişimini Sonix'in otomatik transkripsiyon platformunun üretkenliği ve hızı ile birleştirin.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
power | gücü |
skype | skype |
automated | otomatik |
transcription | transkripsiyon |
productivity | üretkenliği |
and | ve |
EN Sonix’s proprietary multitrack upload feature allows you to upload multiple tracks and we’ll combine them into one transcript like magic.
TR Sonix'in tescilli çok parçalı yükleme özelliği, birden fazla parça yüklemenizi sağlar ve bunları sihir gibi tek bir transkripte birleştireceğiz.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
proprietary | tescilli |
upload | yükleme |
allows | sağlar |
transcript | transkripte |
feature | özelliği |
and | ve |
to | birden |
EN We combine top property sales, finance and investment banking capabilities into a single, fully integrated service that delivers better real estate investment performance. Learn More
TR Üst düzey mülk satışları ile finans ve yatırım bankacılığı yeteneklerini daha iyi bir gayrimenkul yatırımı performansı sunan tam entegre, tek bir hizmette bir araya getiriyoruz. Daha Fazla Bilgi Edin
Inglise | Türgi keel |
---|---|
property | mülk |
finance | finans |
investment | yatırım |
integrated | entegre |
real estate | gayrimenkul |
sales | satış |
better | daha iyi |
EN Combine your best memories into fun and vivid slideshows to make them even more memorable
TR İzleyiciler en iyi anlarınıza hızla göz atsın․ Eğlenceli ve göz alıcı slayt gösterilerine dönüştürerek, bu anların akılda daha iyi kalmasını sağlayın
Inglise | Türgi keel |
---|---|
fun | eğlenceli |
slideshows | slayt |
to | e |
more | daha |
best | iyi |
and | ve |
them | bu |
EN Use our video collage maker to create a stunning video collage online. Combine your best moments together and get a unique video in minutes.
TR İnternet üzerinden çarpıcı bir kolaj oluşturmak için video kolaj aracımızı kullanın. En iyi anlarınızı bir araya getirin ve benzersiz bir video dakikalar içinde elinizde olsun.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
video | video |
moments | anları |
minutes | dakikalar |
stunning | çarpıcı |
unique | benzersiz |
and | ve |
best | en |
in | içinde |
to | araya |
EN Mix and combine any of the 400+ scenes to get a unique video that conveys your message in an engaging way.
TR 400'den fazla sahne arasından dilediklerinizi karıştırıp birleştirin ve mesajınızı dikkat çekici şekilde veren benzersiz bir video elde edin.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
scenes | sahne |
video | video |
engaging | çekici |
message | mesaj |
unique | benzersiz |
and | ve |
the | şekilde |
EN Combine live chat and chatbots with a knowledge base to strengthen your customer experience
TR Müşteri deneyiminizi güçlendirmek için canlı sohbeti ve sohbet robotlarını bir bilgi tabanıyla birleştirin
Inglise | Türgi keel |
---|---|
base | tabanı |
strengthen | güçlendirmek |
customer | müşteri |
live | canlı |
experience | deneyiminizi |
chat | sohbet |
to | için |
a | bir |
and | ve |
EN The best experience is the ability to combine a converational experiencee using an automated chat bot to qualify a user's request and then to offer a human to resolve the defined problem.
TR En iyi deneyim, bir kullanıcının isteğini nitelendirmek için otomatik bir sohbet botu kullanarak bir konuşma deneyimini birleştirme ve ardından tanımlanan sorunu çözmek için bir insan önerme yeteneğidir.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
automated | otomatik |
human | insan |
defined | tanımlanan |
problem | sorunu |
users | kullanıcı |
chat | sohbet |
and | ve |
experience | deneyim |
a | bir |
using | kullanarak |
best | en |
to | için |
EN Combine behaviorhal data and customer data to send customers the right message at the right time on the right channel
TR Müşterilere doğru zamanda doğru kanalda doğru mesajı göndermek için davranışsal verileri ve müşteri verilerini birleştirin
Inglise | Türgi keel |
---|---|
time | zamanda |
and | ve |
data | verileri |
customer | müşteri |
message | mesaj |
to | için |
EN It's also important to think about distribution and Live chat is the perfect tool to combine with a knowledge base
TR Dağıtım hakkında düşünmek de önemlidir ve Live chat , bir bilgi tabanıyla birleştirmek için mükemmel bir araçtır
Inglise | Türgi keel |
---|---|
distribution | dağıtım |
perfect | mükemmel |
base | tabanı |
important | önemlidir |
live | live |
its | in |
tool | araç |
and | ve |
about | hakkında |
a | bir |
EN Use Mina to combine the cost-efficiency and privacy of a private chain with the interoperability of a public chain.
TR Mina ile yönetimi ucuz ve gizli zincirleri halka açık zincirlerle beraber kullanın.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
a | a |
mina | mina |
and | ve |
private | gizli |
use | kullanın |
public | açık |
with | ile |
EN You can combine up to 210 domains with the Comodo SAN certificate.
TR Comodo SAN sertifikası ile 210 adede kadar domaini birleştirebilirsiniz.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
san | san |
comodo | comodo |
certificate | sertifikası |
to | kadar |
with | ile |
EN Combine text, images, tables and pictures in your slides and set them in motion with a vast range of breathtaking OpenGL-based animations and slide transitions.
TR Slaytlarınızdaki metinleri, resimleri, tabloları ve resimleri birleştirin ve çok çeşitli nefes kesici OpenGL tabanlı animasyonlar ve slayt geçişleri ile onları harekete geçirin.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
tables | tablolar |
animations | animasyonlar |
slide | slayt |
based | tabanlı |
pictures | resimleri |
them | onları |
and | ve |
a | çok |
EN Our fantastic city centre locations, easy-to-use technology, reliable service, and great cuisine combine to create a place where meetings are synonymous with inspiration.
TR Muhteşem şehir mekanlarımız, kullanımı kolay teknoloji, güvenilir hizmet ve harika yemekler ile birleştiğinde toplantıların ilham duygusuyla eş anlamlı hale geldiği bir ortam sunar.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
locations | mekanlar |
technology | teknoloji |
great | harika |
inspiration | ilham |
city | şehir |
easy | kolay |
service | hizmet |
use | kullanımı |
reliable | güvenilir |
and | ve |
a | bir |
meetings | toplantılar |
to | e |
EN A wide range of new-generation efficient, economical engines combine advanced technology with a promise to take you away from it all. This SUV is available with a PureTech petrol engine (82, 110 and 130) or BlueHDi diesel engine (100 and 120).
TR Yeni nesil verimli, ekonomik motorların geniş bir yelpazesi, ileri teknoloji ile sizi tüm bunlardan uzaklaştırmaya söz veriyor. Bu SUV, bir PureTech benzinli motor (82, 110 ve 130) veya BlueHDi dizel motor (100 ve 120) ile kullanılabilir.
Inglise | Türgi keel |
---|---|
efficient | verimli |
economical | ekonomik |
advanced | ileri |
technology | teknoloji |
promise | söz |
available | kullanılabilir |
petrol | benzinli |
engine | motor |
bluehdi | bluehdi |
diesel | dizel |
new | yeni |
generation | nesil |
wide | geniş |
suv | suv |
this | bu |
or | veya |
and | ve |
from | bunlardan |
all | tüm |
a | bir |
of | sizi |
engines | motorları |
EN We combine the necessity of professional-grade quality and durability with our unyielding pursuit of simple, modern design
TR Profesyonel seviyede kalite ve dayanıklılık gereksinimini dur durak bilmeyen sade, modern tasarım arayışımızla birleştiriyoruz
Inglise | Türgi keel |
---|---|
quality | kalite |
durability | dayanıklılık |
simple | sade |
modern | modern |
design | tasarım |
professional | profesyonel |
and | ve |
Kuvatakse 50 tõlget 50 -st