TR * Tüm resimler sadece referans içindir; gerçek spesifikasyon ve görünüm gerçek ürüne dayalı.
Το "gerçek ürüne" στο τούρκικος μπορεί να μεταφραστεί στις ακόλουθες Αγγλικά λέξεις/φράσεις:
TR * Tüm resimler sadece referans içindir; gerçek spesifikasyon ve görünüm gerçek ürüne dayalı.
EN * All images are for reference only; actual specification and appearance are based on the real product.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
tüm | all |
resimler | images |
referans | reference |
TR Dilek listesinde hiçbir belge yok. Bu indirme alanından istediğiniz ürüne ait belgeyi listenize ekleyebilirsiniz. Bunu yapmak için bayrak sembolü kullanarak tercih ettiğiniz dili seçin.
EN There are currently no documents on your wish list. You can add any document from the download area to your wish list. To do this, select the desired language using the flag symbol.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
indirme | download |
istediğiniz | desired |
dili | language |
seçin | select |
alanı | area |
TR Dilek listesinde hiçbir belge yok. Bu indirme alanından istediğiniz ürüne ait belgeyi listenize ekleyebilirsiniz. Bunu yapmak için bayrak sembolü kullanarak tercih ettiğiniz dili seçin.
EN There are currently no documents on your wish list. You can add any document from the download area to your wish list. To do this, select the desired language using the flag symbol.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
indirme | download |
istediğiniz | desired |
dili | language |
seçin | select |
alanı | area |
TR Dilek listesinde hiçbir belge yok. Bu indirme alanından istediğiniz ürüne ait belgeyi listenize ekleyebilirsiniz. Bunu yapmak için bayrak sembolü kullanarak tercih ettiğiniz dili seçin.
EN There are currently no documents on your wish list. You can add any document from the download area to your wish list. To do this, select the desired language using the flag symbol.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
indirme | download |
istediğiniz | desired |
dili | language |
seçin | select |
alanı | area |
TR Hatalı bir domain için sipariş vermiş olabilirsiniz, parolanızı unutmuş olabilirsiniz veya farklı bir ürüne yükseltmek de isteyebilirsiniz
EN You may have ordered for a wrong domain, you may have forgotten your password or you may want to upgrade to a different product
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
domain | domain |
veya | or |
farklı | different |
TR Tasarımcılarımız tüm malzemeleri özenle seçerek güzel bir ürüne sahip olmanızı sağlarken mühendislerimiz, tüm özellikleri itina ile test ederek tüm oyuncuların turnuvaya hazır kalitede ürünlere sahip olmasını sağlıyor.
EN Our designers hand-pick every material to make sure you have a beautiful product and our engineers test every feature, ensuring tournament-ready quality for gamers everywhere.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
tüm | every |
test | test |
hazır | ready |
TR bu ürüne yorum eklemek için inceleme yazın.
EN click here write review to add review for this product.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
inceleme | review |
TR Fiyatı zaten indirimli olduğu için bu ürüne kodlar uygulanamaz.
EN Codes cannot be applied to this item due to its price already reduced.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
zaten | already |
TR GNU/Linux bir şirketin ürünü değildir, ancak bir dizi şirket ve insan grubu buna katkıda bulunur. Aslında, GNU/Linux sistemi birçok farklı ürüne ayrılan çekirdek bir bileşendir. Bunlara dağıtım denir.
EN GNU/Linux is not one company's product, but a number of companies and groups of people contribute to it. In fact, the GNU/Linux system is a core component, which is branched off into many different products. They are called distributions.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
linux | linux |
insan | people |
sistemi | system |
çekirdek | core |
denir | called |
TR Çabuk bozulabilen pek çok gıda ürünü önceden paketlendiğinden, tazeliğini kontrol etmek için tüketiciler ürüne dokunamaz ve koklayamaz
EN Many perishable foods are pre-packed, preventing consumers from smelling or touching the product to check freshness
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
ürünü | product |
önceden | pre |
tüketiciler | consumers |
TR Kullanıcılarınızı, yeni teknolojiyi benimseme ve en iyi şekilde kullanma konusunda desteklemek için ürüne özel eğitim alın.
EN Get product specific training to assist your users in adopting their new technology and using it to the fullest.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
yeni | new |
teknolojiyi | technology |
iyi | product |
özel | specific |
eğitim | training |
alın | get |
TR Hatalı bir domain için sipariş vermiş olabilirsiniz, parolanızı unutmuş olabilirsiniz veya farklı bir ürüne yükseltmek de isteyebilirsiniz
EN You may have ordered for a wrong domain, you may have forgotten your password or you may want to upgrade to a different product
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
domain | domain |
veya | or |
farklı | different |
TR bu ürüne yorum eklemek için inceleme yazın.
EN click here write review to add review for this product.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
inceleme | review |
TR Kullanıcılarınızı, yeni teknolojiyi benimseme ve en iyi şekilde kullanma konusunda desteklemek için ürüne özel eğitim alın.
EN Get product specific training to assist your users in adopting their new technology and using it to the fullest.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
yeni | new |
teknolojiyi | technology |
iyi | product |
özel | specific |
eğitim | training |
alın | get |
TR Ranktracker ile oynadıktan ve çeşitli özelliklerini Felix ile tartıştıktan sonra, sağlam bir ürüne sahip oldukları benim için açık
EN After playing around with Ranktracker and discussing its various features with Felix, it's clear to me they have a solid product
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
ranktracker | ranktracker |
çeşitli | various |
özelliklerini | features |
sağlam | solid |
benim | me |
açık | clear |
TR Modelleme ve animasyona yönelik 3ds Max ve Maya'dan, görüntülemeye yönelik Arnold'a ve üretim yönetimi için ShotGrid'e kadar, Autodesk yazılımı varlık oluşturma adımından son ürüne kadar tüm süreci kolaylaştırır.
EN From 3ds Max and Maya for modelling and animation to Arnold for rendering and ShotGrid for production management, Autodesk software streamlines the entire process, from asset creation to final output.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
modelleme | modelling |
max | max |
üretim | production |
yönetimi | management |
autodesk | autodesk |
yazılımı | software |
varlık | asset |
oluşturma | creation |
son | final |
tüm | entire |
süreci | process |
TR Modelleme ve animasyona yönelik 3ds Max ve Maya'dan, görüntülemeye yönelik Arnold'a ve üretim yönetimi için ShotGrid'e kadar, Autodesk yazılımı varlık oluşturma adımından son ürüne kadar tüm süreci kolaylaştırır.
EN From 3ds Max and Maya for modelling and animation to Arnold for rendering and ShotGrid for production management, Autodesk software streamlines the entire process, from asset creation to final output.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
modelleme | modelling |
max | max |
üretim | production |
yönetimi | management |
autodesk | autodesk |
yazılımı | software |
varlık | asset |
oluşturma | creation |
son | final |
tüm | entire |
süreci | process |
TR Kadrolu gıda bilim insanlarımız, fikrinizi tüketiciye odaklanan bir ürüne dönüştürebilir
EN Our in-house food scientist can turn your idea into a product focusing on the consumer
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
gıda | food |
TR EB: Dondurma üretme konusunda uzun yıllara dayanan bir deneyime sahibiz. Tüm bu verilerin üzerine bilgimizi koyuyoruz. Bu noktada ise ürüne yerel tedarikçilerin yapamayacağı şekilde değer katıyoruz.
EN EB: We have many years’ experience of making ice cream. We put our knowledge on top of all this data. And this is where we add value to this product, in a way local suppliers can’t.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
deneyime | experience |
tüm | all |
bu | this |
verilerin | data |
yerel | local |
şekilde | way |
TR Manuel olarak oluşturduğunuz veya Google Arama Konsolu, Ahrefler, Semrush, Majestic, Moz vb. Öğelerinde bulduğunuz backlink'leri ekleyin ve gerçek zamanlı olarak backlink profilinizin gerçek bir resmini alın.
EN Add backlinks you have built manually or you have found in Google Search Console, Ahrefs, Semrush, Majestic, Moz etc. and get a real picture of your inbound links profile in real time.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
manuel | manually |
veya | or |
semrush | semrush |
moz | moz |
ekleyin | add |
gerçek | real |
alın | get |
TR Gerçek Zamanlı Tehditlere Karşı Gerçek Zamanlı Koruma
EN Real-Time Protection against Real-Time Threats
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
gerçek | real |
tehditlere | threats |
karşı | against |
koruma | protection |
TR Açıklama: Alli rae, rachael madori - gece yarısı maruz havuz partisi - gerçek hoppa parti hd tamamen ücretsiz olarak görüntüle. Bdsm Porno xxx Alli rae, rachael madori - gece yarısı maruz havuz partisi - gerçek hoppa parti video.
EN Description: View Alli rae, rachael madori - midnight exposed pool party - real floozy party hd as completely free. BDSM porn xxx Alli rae, rachael madori - midnight exposed pool party - real floozy party video.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
açıklama | description |
maruz | exposed |
havuz | pool |
gerçek | real |
hd | hd |
tamamen | completely |
ücretsiz | free |
olarak | as |
bdsm | bdsm |
porno | porn |
xxx | xxx |
video | video |
TR Gerçek başarıya ulaşan gerçek insanlar
EN Real people finding real success
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
gerçek | real |
insanlar | people |
TR Gerçek zamanlı envanter gerçek konuk memnuniyeti sağlar
EN Real-time inventory enables real guest satisfaction
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
gerçek | real |
envanter | inventory |
konuk | guest |
memnuniyeti | satisfaction |
sağlar | enables |
TR Akıllı, yapılandırılabilir teknolojimiz sayesinde operasyonel hedefleriniz ile gerçek dünyada güvenli ve gerçek zamanlı çalışma arasında denge sağlayabilirsiniz
EN With our smart, configurable technology, you can balance operational objectives with security, in real time, in the real world
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
akıllı | smart |
operasyonel | operational |
gerçek | real |
denge | balance |
TR Gerçek Zamanlı Veriler Gerçek Zamanlı Öneriler Sunar, Böylece Daha Etkili Olursunuz
EN Real-Time Data Gives Real-Time Guidance So You Can Be More Effective
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
gerçek | real |
veriler | data |
sunar | gives |
böylece | so |
etkili | effective |
TR Veri Tabanı, gerçek futbol performansını yansıtmak için dünyanın çapındaki gerçek Futbol Sektörü Çalışanlarını kullanan veya temsil eden ve bunlardan derlenmiş verileri kapsar
EN The Database comprises data compiled from and using or representing real-life Football Professionals from around the world to simulate real-world football performance
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
futbol | football |
dünyanın | world |
veya | or |
TR Manuel olarak oluşturduğunuz veya Google Arama Konsolu, Ahrefler, Semrush, Majestic, Moz vb. Öğelerinde bulduğunuz backlink'leri ekleyin ve gerçek zamanlı olarak backlink profilinizin gerçek bir resmini alın.
EN Add backlinks you have built manually or you have found in Google Search Console, Ahrefs, Semrush, Majestic, Moz etc. and get a real picture of your inbound links profile in real time.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
manuel | manually |
veya | or |
semrush | semrush |
moz | moz |
ekleyin | add |
gerçek | real |
alın | get |
TR Gerçek Zamanlı Tehditlere Karşı Gerçek Zamanlı Koruma
EN Real-Time Protection against Real-Time Threats
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
gerçek | real |
tehditlere | threats |
karşı | against |
koruma | protection |
TR İlk günden itibaren gerçek bir ekip üyesi olarak çalışacak ve Tetra Pak'ta gerçek bir görev üstleneceksiniz
EN From day one, you will be delivering results as a true team member and hold a real position at Tetra Pak
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
ekip | team |
tetra | tetra |
TR Gerçek insanlardan gerçek hikayeler dinleyin
EN Listen to real people with real stories
TR Öyleyse çocuklar neden matematiğe olan ilgilerini kaybediyorlar? Conrad Wolfram, matematiğin bizim öğrettiğimiz kısmı--parmak hesabı--sadece sıkıcı değil, aynı zamanda gerçek matematik ve gerçek dünya ile tamamen ilgisiz diyor
EN So why do kids lose interest in it? Conrad Wolfram says the part of math we teach -- calculation by hand -- isn't just tedious, it's mostly irrelevant to real mathematics and the real world
TR Gerçek zamana dayalı ölçümlerle içeriğinizi denetleyin ve geliştirin
EN Audit and improve your content based on real-time metrics
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
gerçek | real |
içeriğinizi | your content |
ve | and |
geliştirin | improve |
TR Ahrefs’in tescilli verileri, esas olarak platformu benzersiz kılan şeydir. Ancak size rakipleriniz üzerinde gerçek bir avantaj sağlayan birçok benzersiz özellik daha getirerek işleri bir adım ileri taşıyoruz.
EN Ahrefs’ proprietary data is what makes the platform unique in the first place. But we take things a step further by bringing you many unique features that give you a real edge over your competitors.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
ahrefs | ahrefs |
tescilli | proprietary |
verileri | data |
platformu | platform |
gerçek | real |
özellik | features |
TR Büyük İnternet şirketleri, piyasa değerlerini büyütmek için yetersiz kararlar alıyor. Arama sonuçlarında gittikçe daha fazla reklam görüyoruz, gerçek anlamda içerik oluşturan kişilere yeterince özen göstermiyoruz.
EN Big Internet companies are making suboptimal decisions to push market valuation. We see more and more ads in search results and not enough care for the people who are actually creating content.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
şirketleri | companies |
piyasa | market |
kararlar | decisions |
arama | search |
reklam | ads |
içerik | content |
yeterince | enough |
TR Öğrenciler ve fakülte için etkileşimli, gerçek zamanlı güvenilir, birinci sınıf kitap içerikleri sağlar
EN Providing interactive, real-time authoritative, world-class book content to students and faculties
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
etkileşimli | interactive |
gerçek | real |
sınıf | class |
kitap | book |
sağlar | providing |
TR Gerçek satın alma maliyetini doğru olarak takip eder ve ilaç fiyatı şeffaflığı, fiyat belirlenmesi, masrafların kısılması ve bilgiye dayalı analiz konularında destek sağlar.
EN Accurately tracks true acquisition cost and assists with drug price transparency, price setting, cost containment and insightful analysis.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
maliyetini | cost |
ilaç | drug |
şeffaflığı | transparency |
fiyat | price |
analiz | analysis |
TR Ürün pazarlama:Saygın yayınlarımız ve platformlarımız pazar payı kazanmanıza ve gerçek ürün farklılaştırması sağlamanıza yardımcı olur.
EN Product marketing:Our respected publications and platforms will help you win market share and achieve real product differentiation.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
saygın | respected |
ve | and |
gerçek | real |
ürün | product |
olur | will |
TR Gerçek güvenlik ile kullanım kolaylığı.
EN Ease of use with real security.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
gerçek | real |
güvenlik | security |
kullanım | use |
kolaylığı | ease |
TR Herhangi Bir Anahtar Kelimenin Gerçek Organik ve Reklam Değerini Öğrenin
EN Learn the True Organic and Advertising Value of Any Keyword
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
anahtar | keyword |
gerçek | true |
organik | organic |
reklam | advertising |
TR Anahtar kelimeleriniz için görüntülenen gerçek reklamlardan ilham alın
EN Get inspiration from real ads displayed for your keywords
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
anahtar | keywords |
gerçek | real |
alın | get |
TR Kendiniz için ilham kaynağı bulmak için anahtar kelimeleriniz için görüntülenen gerçek reklamlara bakın
EN Look at the real ads displayed for your keywords to find inspiration for your own
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
anahtar | keywords |
gerçek | real |
TR Anahtar kelimeniz için gerçek trafik potansiyelini görün
EN See the true traffic potential for your keyword
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
anahtar | keyword |
gerçek | true |
trafik | traffic |
potansiyelini | potential |
görün | see |
TR Kelimelerin nasıl kullanıldığına dair 25.000'in üzerinde gerçek örnek
EN More than 25,000 real examples show how words are used
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
gerçek | real |
örnek | examples |
TR Sayfa başındaki kelimeler sizi aradığınız gerçek anlama götürür
EN Guidewords take you to the exact meaning you are looking for
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
sizi | you |
TR Meetup Pro, gerçek hayatta markalar ve işletmeleri kitleleriyle buluşturarak topluluğun büyümesini, müşteri bağlılığını ve marka farkındalığını arttırır
EN Meetup Pro connects brands and businesses to their audiences in real life, driving community growth, customer engagement, and brand awareness
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
meetup | meetup |
gerçek | real |
ve | and |
topluluğun | community |
müşteri | customer |
TR Mevcut ve potansiyel müşterileriniz için anlamlı deneyimler oluşturarak markanızın hikayesini gerçek hayatta anlatın
EN Tell your brand story in real life by building meaningful experiences for your customers and prospects
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
anlamlı | meaningful |
deneyimler | experiences |
markanızın | your brand |
gerçek | real |
TR Nerede olursanız olun, gerçek hayatta kitlenizle bağlantı kurmanızı sağlayacağız.
EN We’ll make sure you connect with your audience—in real life, wherever you are.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
nerede | wherever |
olun | are |
gerçek | real |
bağlantı | connect |
TR Size her adımda rehberlik edeceğiz. Topluluk ekibimiz, dünya çapındaki müşterilerinizle gerçek hayatta bağlantı kurmanıza yardım etmek için azimle çalışmaktadır.
EN We'll guide you through each step. Our community team is dedicated to helping you connect with your customers in real life around the world.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
size | you |
rehberlik | guide |
topluluk | community |
dünya | world |
müşterilerinizle | with your customers |
gerçek | real |
bağlantı | connect |
yardım | helping |
TR Performansınızı gerçek zamanlı olarak izleyin ve karşılaştırın, böylece videolarınızdan daha fazla görüntünleme alma ve para kazanma fırsatını asla kaçırmazsınız.
EN Track and compare your performance in real time so you never miss an opportunity to get more views and make money from your videos.
τούρκικος | Αγγλικά |
---|---|
gerçek | real |
izleyin | track |
karşılaştırın | compare |
böylece | so |
alma | get |
asla | never |
fırsatı | opportunity |
Εμφάνιση 50 από 50 μεταφράσεων