TR Araştırma görüşmeleri ve kayıtları için mükemmel bir şekilde yapılmış transkripsiyon
"mükemmel şekilde yapılmış" in Turcu pò esse traduttu in i seguenti Inglese parolle / frasi:
TR Araştırma görüşmeleri ve kayıtları için mükemmel bir şekilde yapılmış transkripsiyon
EN Transcription perfectly made for research interviews and recordings
Turcu | Inglese |
---|---|
araştırma | research |
yapılmış | made |
transkripsiyon | transcription |
TR Hayır kurumları ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlar için mükemmel bir şekilde yapılmış
EN Transcription perfectly made for charities and nonprofits
Turcu | Inglese |
---|---|
yapılmış | made |
TR Satış aramaları ve kayıtlar için mükemmel şekilde yapılmış transkripsiyon
EN Transcription perfectly made for sales calls and recordings
Turcu | Inglese |
---|---|
satış | sales |
aramaları | calls |
mükemmel | perfectly |
yapılmış | made |
transkripsiyon | transcription |
TR Hayır kurumları ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlar için mükemmel bir şekilde yapılmış
EN Transcription perfectly made for charities and nonprofits
Turcu | Inglese |
---|---|
yapılmış | made |
TR Araştırma görüşmeleri ve kayıtları için mükemmel bir şekilde yapılmış transkripsiyon
EN Transcription perfectly made for research interviews and recordings
Turcu | Inglese |
---|---|
araştırma | research |
yapılmış | made |
transkripsiyon | transcription |
TR Satış aramaları ve kayıtlar için mükemmel şekilde yapılmış transkripsiyon
EN Transcription perfectly made for sales calls and recordings
Turcu | Inglese |
---|---|
satış | sales |
aramaları | calls |
mükemmel | perfectly |
yapılmış | made |
transkripsiyon | transcription |
TR İyi niyetle yapılmış olsa da üçüncü şahısların mülkiyet haklarını ihlal edecek bir malzeme içerebilecek konuya girişi hızlı bir şekilde engelleyin veya kaldırın.
EN Expeditiously block access to or remove content that it believes in good faith may contain material that infringes the copyrights of third parties and
Turcu | Inglese |
---|---|
malzeme | material |
engelleyin | block |
veya | or |
kaldırın | remove |
TR İyi niyetle yapılmış olsa da üçüncü şahısların mülkiyet haklarını ihlal edecek bir malzeme içerebilecek konuya girişi hızlı bir şekilde engelleyin veya kaldırın.
EN Expeditiously block access to or remove content that it believes in good faith may contain material that infringes the copyrights of third parties and
Turcu | Inglese |
---|---|
malzeme | material |
engelleyin | block |
veya | or |
kaldırın | remove |
TR Arama motorları tarafından mükemmel bir şekilde algılanan önceden hazırlanmış fiyat tablolarına sahip mükemmel bir renkli önyükleme tablosu şablonu
EN A perfect colorful bootstrap table template with pre-made pricing tables perfectly perceived by search engines
Turcu | Inglese |
---|---|
arama | search |
motorları | engines |
önceden | pre |
fiyat | pricing |
renkli | colorful |
önyükleme | bootstrap |
tablosu | table |
şablonu | template |
TR Bir sonraki pazarlama kampanyanızın yüzü olacak mükemmel reklamı oluşturana kadar tüm elemanlarınızı banner tuvalinin üzerine mükemmel bir şekilde yerleştirin.
EN Get all of your photos, icons and more perfectly placed on the banner canvas until you’ve built the perfect online banner, then download online without watermark.
TR Bilim ve Teknoloji kitaplarında %30'a varan indirimden + ücretsiz kargodan yararlanın. Kod gerekli değildir, ürünlerde zaten indirim yapılmış durumdadır.
EN Take up to 30% off Science & Technology books + get free shipping. No code needed, products already discounted.
Turcu | Inglese |
---|---|
ücretsiz | free |
kod | code |
gerekli | needed |
değildir | no |
zaten | already |
kitapları | books |
TR Elsevier'in tarihi bilimi ve sağlık hizmetlerini geliştirme çabasına paralel olarak yapılmış bir dizi işbirliğini yansıtmaktadır
EN Elsevier's history reflects a series of collaborations in the effort to advance science and health
Turcu | Inglese |
---|---|
elsevier | elsevier |
tarihi | history |
bilimi | science |
sağlık | health |
dizi | series |
TR Birleştirilmiş Sınıflı İlköğretim Okullarımızın hepsine ADSL bağlantısı yapılmış ve bu okullarımıza Ulaştırma Bakanlığı kanalı ile bilgisayarlar gönderilmiştir.
EN ADSL connection was made to all of our Primary Class Primary Schools and computers were sent to these schools through the Ministry of Transport.
Turcu | Inglese |
---|---|
bağlantısı | connection |
yapılmış | made |
bilgisayarlar | computers |
TR ERİM tarafından sistematik kazı ve araştırmalar yapılmış ve bugünkü kalıntıların büyük bir bölümü bu dönemde meydana çıkarılmıştır
EN ERİM and a large part of the present remains were unearthed during this period
Turcu | Inglese |
---|---|
büyük | large |
TR 1972 yılında ilk asistan tayini yapılmış ve mevcut müze binasının yapılmasına başlanmıştır
EN In 1972, the first assistant was appointed and the existing museum building was started
Turcu | Inglese |
---|---|
ilk | first |
ve | and |
müze | museum |
yılında | in |
TR Ön ve arka cam çatlasın diye iki kat hassas yapılmış ve her ikisinde de güçlü yapıştırıcı, iç kısımlara herhangi bir tamir için erişimi zorlaştırıyor.
EN Front and back glass make for double the crackability, and strong adhesive on both makes it tough to access the internals for any repair.
Turcu | Inglese |
---|---|
arka | back |
güçlü | strong |
tamir | repair |
erişimi | access |
TR Yolcularımızın, TV?lerini check‑in işlemi yapılmış bagaj olarak taşımalarına izin verilmektedir
EN Customers are allowed to carry their TVs as checked baggage
Turcu | Inglese |
---|---|
bagaj | baggage |
TR Daha önce Stellar (XLM) ve Blockstack jetonlarının bedelsiz dağıtımı yapılmış olup, şu anda Hiro — Stacks (STX) dağıtımı yapılmaktadır.
EN Previous airdrops have included Stellar (XLM) and Blockstack — now Hiro — Stacks (STX) tokens.
Turcu | Inglese |
---|---|
stellar | stellar |
TR Gökyüzü İle Zoom-Out Yapılmış Otoyol Billboard'u
EN Zoomed-out Highway Billboard Against the Sky
TR Makarna Paketi ve Makarnadan Yapılmış Daireler
EN Pasta Package Next to Pasta Rolls
Turcu | Inglese |
---|---|
paketi | package |
TR WordPress ile yapılmış bir web sitesinin Domain adresini değiştirmek çoğu kişinin problem yaşadığı bir şeydir. Bu makalede domain değiştirme işlemini adım adım anlatacağız.
EN How to choose the correct domain name. Choose to be featured with a unique domain name.Keep your name easy to remember
Turcu | Inglese |
---|---|
domain | domain |
adı | name |
TR Almanya’nın en çekici bölge ve kentlerini bisiklet üzerinde keşfedin. Burada yaygın ve iyi yapılmış bir bisiklet yolu ağı mevcut. İşte sizi esinlendirebilecek birkaçı.
EN Entering Germany, relaxing by the sea and vacationing in the mountains – what the coronavirus rules allow and what they don’t. We answer your questions about germany travel.
Turcu | Inglese |
---|---|
almanya | germany |
sizi | they |
TR ve müşterimiz olarak sizinle aramızda yapılmış sözleşmeler için geçerlidir. Şartlar ve Koşullar, bir tüketici, bir girişimci veya bir tüccar olmanıza bakılmaksızın geçerlidir.
EN and you as our customer. The T&Cs apply irrespective of whether you are a consumer, entrepreneur or merchant.
Turcu | Inglese |
---|---|
tüketici | consumer |
veya | or |
TR Açılış sayfası CSS şablonları popülerlik kazandı, bir emlak şirketi için sosyal medya şablonları, modern bir tarzda yapılmış ücretsiz ekip sitesi şablonları
EN Landing page CSS templates gained popularity, social media templates for a real estate company, team site templates free made in a modern style
Turcu | Inglese |
---|---|
css | css |
şablonları | templates |
şirketi | company |
modern | modern |
yapılmış | made |
ücretsiz | free |
ekip | team |
TR Ücretsiz duyarlı WordPress web sitesi oluşturucuları, saf CSS ve ücretsiz HTML5 duyarlı web sitesi şablonuna aşina olmak için yapılmış SSS akordeonuna sahiptir
EN Free responsive WordPress website builders have FAQ accordion made for familiarization with pure CSS and free HTML5 responsive website template
Turcu | Inglese |
---|---|
duyarlı | responsive |
wordpress | wordpress |
saf | pure |
css | css |
ücretsiz | free |
yapılmış | made |
sss | faq |
TR Kullanıcılar, kutuyu açtıkları andan itibaren cihazı yönetim, uygulamalar ve konfigürasyon işlemleri yapılmış bir halde kullanmaya başlayabilirler.
EN Users just open the box and start using the device with management, apps and configuration all set.
Turcu | Inglese |
---|---|
kullanıcılar | users |
cihazı | device |
yönetim | management |
TR Futbolun en büyük ödülleri için yarışmayı ve arkadaşlarınıza karşı mücadeleyi her zamankinden daha kolay hale getiren, önemli alanlarda yapılmış çeşitli değişikliklerden faydalanın.
EN Benefit from changes to a number of key areas which make competing league titles and battling against friends easier than ever before.
Turcu | Inglese |
---|---|
önemli | key |
TR Yolcu, Busbud.com’dan bir alışveriş yapmış olmalı ve kredi kartından bir ödeme yapılmış olmalıdır.
EN The Passenger must have made a purchase on Busbud.com and have had his credit card charged.
Turcu | Inglese |
---|---|
yolcu | passenger |
busbud | busbud |
olmalı | must |
kredi | credit |
ödeme | credit card |
yapılmış | made |
kartı | card |
TR Karbon çeliğinden ve paslanmazdan yapılmış ankrajlar ve bileşenler
EN Anchors and components made of carbon steel and stainless
Turcu | Inglese |
---|---|
karbon | carbon |
ve | and |
yapılmış | made |
bileşenler | components |
TR Birleştirilmiş Sınıflı İlköğretim Okullarımızın hepsine ADSL bağlantısı yapılmış ve bu okullarımıza Ulaştırma Bakanlığı kanalı ile bilgisayarlar gönderilmiştir.
EN ADSL connection was made to all of our Primary Class Primary Schools and computers were sent to these schools through the Ministry of Transport.
Turcu | Inglese |
---|---|
bağlantısı | connection |
yapılmış | made |
bilgisayarlar | computers |
TR ERİM tarafından sistematik kazı ve araştırmalar yapılmış ve bugünkü kalıntıların büyük bir bölümü bu dönemde meydana çıkarılmıştır
EN ERİM and a large part of the present remains were unearthed during this period
Turcu | Inglese |
---|---|
büyük | large |
TR 1972 yılında ilk asistan tayini yapılmış ve mevcut müze binasının yapılmasına başlanmıştır
EN In 1972, the first assistant was appointed and the existing museum building was started
Turcu | Inglese |
---|---|
ilk | first |
ve | and |
müze | museum |
yılında | in |
TR Yolcularımızın, TV?lerini check‑in işlemi yapılmış bagaj olarak taşımalarına izin verilmektedir
EN Customers are allowed to carry their TVs as checked baggage
Turcu | Inglese |
---|---|
bagaj | baggage |
TR Ön ve arka cam çatlasın diye iki kat hassas yapılmış ve her ikisinde de güçlü yapıştırıcı, iç kısımlara herhangi bir tamir için erişimi zorlaştırıyor.
EN Front and back glass make for double the crackability, and strong adhesive on both makes it tough to access the internals for any repair.
Turcu | Inglese |
---|---|
arka | back |
güçlü | strong |
tamir | repair |
erişimi | access |
TR 16 Ton, büyük ölçüde, fotoğraf, resim, desen ve gravürlerin hareketlendirilmesiyle yapılmış bir "masa başı" filmi
EN 16 Tones is a "tabletop" film made largely from the animation of photographs, paintings, drawings and engravings
Turcu | Inglese |
---|---|
yapılmış | made |
TR Tasarımcı olmayanlar düşünülerek yapılmış kolay sürükle ve bırak tasarım araçları
EN Easy drag-and-drop design tools, made with the non-designer in mind
Turcu | Inglese |
---|---|
tasarımcı | designer |
yapılmış | made |
kolay | easy |
ve | and |
bırak | drop |
tasarım | design |
TR Almanya’nın en çekici bölge ve kentlerini bisiklet üzerinde keşfedin. Burada yaygın ve iyi yapılmış bir bisiklet yolu ağı mevcut. İşte sizi esinlendirebilecek birkaçı.
EN Which German city is most popular with tourists? Which is the greenest, the most sustainable, the most liveable? Read about it here.
Turcu | Inglese |
---|---|
almanya | german |
en | most |
burada | here |
mevcut | is |
TR Mantar miselyumu ve bambudan yapılmış taşıma tertibatlı ağaç „Mycotree“
EN MycoTree – a self-supporting structure made of fungal mycelium and bamboo
Turcu | Inglese |
---|---|
ve | and |
yapılmış | made |
TR Verena Klaus, örneğin banyosunda zeytin yağından yapılmış küçük bir sabun, tahta bir diş fırçası, diş macunu tozu ve makyajını silmek için hindistan cevizi yağından daha fazlasına ihtiyaç duymuyor
EN In her bathroom for example, Verena Klaus uses no more than a small piece of soap made from olive oil, a wooden toothbrush, toothpaste powder and coconut oil for removing make-up
Turcu | Inglese |
---|---|
klaus | klaus |
yapılmış | made |
küçük | small |
TR Bunlar arasındaki en önemli anlaşmalar, Japonya, Kanada, Singapur ve Vietnam ile yapılmış olan anlaşmalar
EN The most important are those with Canada, Japan, Singapore and Vietnam
Turcu | Inglese |
---|---|
en | most |
japonya | japan |
kanada | canada |
singapur | singapore |
TR Advent zamanında yaklaşık 100 satış reyonu, 1484’te yapılmış dünya çapında meşhur gotik usulü Fachwerk belediye binasını çevreleyen Noel pazarını ışıldattığında şehirde özel bir büyülü hava eser
EN A special magic lies over the town during Advent, when the lights on some 100 stands bring a sparkle to the Christmas Market around the world-famous late Gothic half-timbered Town Hall, which dates from the year 1484
Turcu | Inglese |
---|---|
dünya | world |
noel | christmas |
özel | special |
TR Daha önce Stellar (XLM) ve Blockstack jetonlarının bedelsiz dağıtımı yapılmış olup, şu anda Hiro — Stacks (STX) dağıtımı yapılmaktadır.
EN Previous airdrops have included Stellar (XLM) and Blockstack — now Hiro — Stacks (STX) tokens.
Turcu | Inglese |
---|---|
stellar | stellar |
TR Bu da, tamamen yenilenebilir ve/ veya geri dönüştürülmüş malzemelerden yapılmış ve tamamen geri dönüştürülebilir olan, ancak gıda güvenliği gerekliliklerinden ödün vermeyen ambalajlar anlamına gelir.
EN This means packages made entirely from renewable and/or recycled materials and that are fully recyclable but that do not compromise on food safety requirements.
Turcu | Inglese |
---|---|
bu | this |
yenilenebilir | renewable |
veya | or |
yapılmış | made |
ancak | but |
gıda | food |
güvenliği | safety |
anlamına | means |
TR Tetra Pak'ın tamamen yenilenebilir ve/veya geri dönüştürülmüş malzemelerden yapılmış paketler sunma gayretini keşfedin
EN Explore Tetra Pak's ambition to deliver packages made entirely from renewable and/or recycled materials
Turcu | Inglese |
---|---|
tetra | tetra |
tamamen | entirely |
yenilenebilir | renewable |
ve | and |
veya | or |
yapılmış | made |
paketler | packages |
keşfedin | explore |
TR Günümüzde karton ambalajlar yaklaşık %70 oranında ağaç lifinden yapılmış yenilenebilir malzemeden oluşuyor. Tetra Pak ve BillerudKorsnäs, bu oranı %100'e çıkarmak için iş birliği yapıyor.
EN A dairy company launched a scan and win promotion in the run-up to Christmas. The promotion was a success that far exceeded expectations. Sales rose by 28%. They sold 300,000 litres more milk in December 2020 compared to 2019.
TR Tamamen bitki bazlı malzemelerden yapılmış dünyanın ilk karton ambalajı olan Tetra Rex® Bitki Bazlı paketi piyasaya sürdük.
EN We launch the world’s first carton package made entirely from plant-based materials, the Tetra Rex® Plant-based package.
Turcu | Inglese |
---|---|
tamamen | entirely |
bitki | plant |
yapılmış | made |
ilk | first |
tetra | tetra |
paketi | package |
TR Daha önce 2014 yılında tümüyle bitki bazlı yenilenebilir malzemelerden yapılmış bir ambalajı sektörümüzde ilk kez biz piyasaya sürdük.
EN To create a world where all packages are collected, recycled and never become litter.
Turcu | Inglese |
---|---|
tümü | all |
TR Uyumlu bir çevrimiçi görünüm oluşturmak için önceden yapılmış banner şablonlarından oluşan bir kütüphane
EN Library of pre-made banner templates to create a cohesive online presence
TR Oyun gelişimi için Free3D ayrıca gerçek zamanlı kullanım için özel olarak yapılmış birkaç düşük poli modeline de ev sahipliği yapıyor
EN For game development Free3D also hosts several low poly models made specifically for real time usage
TR Kamu alanı tanımlaması yapılmış olan ilgili bir yargı alanında yaşamıyorsanız, bu tür edebi çalışmaları indirmeden veya erişmeden önce ikamet ülkenizin kanunlarını kontrol etmek sorumluluğunuzdur.
EN If you do not reside in the relevant jurisdiction for which the public domain designation has been made, it is your responsibility to check the laws of your country of residence prior to downloading or accessing such literary works.
Mustrà 50 di 50 traduzzioni