EN Although the first part was set to be released on the 1 May 1940, the threat of war caused Elsevier to keep the Encyclopaedia a secret
EN Although the first part was set to be released on the 1 May 1940, the threat of war caused Elsevier to keep the Encyclopaedia a secret
TR İlk bölümünün 1 Mayıs 1940'ta piyasaya çıkarılması planlanmış olsa da, savaş tehdidi Elsevier'in ansiklopediyi bir sır olarak tutmasına neden oldu
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
part | bölümünü |
war | savaş |
was | oldu |
first | da |
a | bir |
the | olsa |
to | neden |
EN Pay attention when some of your SEO positions will grow. Use daily rank tracking software to research the history of your changes (in backlinks, page speed test, internal linking, meta tags, content) to understand what of them caused success.
TR SEO pozisyonlarınızdan bazıları büyüyünce dikkat edin. Neyin başarıya yol açtığını anlamak için değişikliklerin geçmişini araştırın (bağlantı kurma, sayfa hızı, dahili bağlantı, meta etiketler, içerik).
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
attention | dikkat |
seo | seo |
changes | değişikliklerin |
page | sayfa |
meta | meta |
tags | etiketler |
content | içerik |
success | başarı |
linking | bağlantı |
of | in |
some | bazı |
internal | dahili |
what | neyin |
EN The rise in Ethereum transactions fees has caused serious friction and costs for DeFi users
TR Ethereum işlem ücretlerindeki artış, DeFi kullanıcıları için ciddi sürtüşme ve maliyetlere neden oldu
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
ethereum | ethereum |
transactions | işlem |
serious | ciddi |
defi | defi |
and | ve |
users | kullanıcıları |
for | için |
EN It also means that real-world assets on Stellar are protected from the uncertainty caused by forks.
TR Bu durum aynı zamanda Stellar üzerindeki gerçek varlıkların forklar nedeniyle oluşacak belirsizliklerden korunduğu anlamına gelir.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
also | ek |
the | aynı |
stellar | stellar |
on | üzerindeki |
real | gerçek |
means | anlamına |
assets | varlıklar |
EN Occurring just before the pandemic hit Turkey, this development caused concern among internationally protected refugees
TR Bu dönemde özellikle yeni doğan bebekler ve kronik rahatsızlığı olanlar gibi kırılgan grupların karşı karşıya olduğu risk çok daha büyüktü
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
this | bu |
the | gibi |
EN Occurring just before the pandemic hit Turkey, this development caused concern among internationally protected refugees
TR Bu dönemde özellikle yeni doğan bebekler ve kronik rahatsızlığı olanlar gibi kırılgan grupların karşı karşıya olduğu risk çok daha büyüktü
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
this | bu |
the | gibi |
EN If we have caused harm, it’s advisable to make amends after consulting with an experienced member of ITAA
TR Zarar verdiysek, deneyimli bir ITAA üyesine danıştıktan sonra düzeltme yapmanız önerilir
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
harm | zarar |
experienced | deneyimli |
itaa | itaa |
EN This created a cycle of secrecy and shame where I was hiding the internet usage, which caused more problems for me, which made me want to escape even more, which made me use more
TR Bu, internet kullanımını gizlediğim yerde bir gizlilik ve utanç döngüsü yarattı, bu benim için daha fazla sorun yarattı, bu bende daha çok kaçma isteği uyandırdı, bu da daha çok kullanmama neden oldu
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
internet | internet |
problems | sorun |
this | bu |
was | oldu |
and | ve |
even | bir |
cycle | döngüsü |
of | in |
EN Excess or improper payments which are determined to be caused by the intent or fault of the employee or the employer shall be collected from the persons concerned together with the statutory interest.
TR İşçi veya işverenin kasıt veya kusurundan kaynaklandığı belirlenen fazla veya yersiz ödemeler yasal faizi ile birlikte ilgililerden tahsil edilir.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
statutory | yasal |
payments | ödemeler |
or | veya |
EN Warranty only covers defects of products caused by manufacturing
TR Garanti yalnızca imalattan kaynaklanan ürün kusurlarını kapsamaktadır
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
warranty | garanti |
only | yalnızca |
products | ürün |
EN Astigmatism usually is caused by the cornea being more curved in one meridian than others. (In other words, it's shaped somewhat like an American football rather than a baseball).
TR Astigmatizm genellikle kornean?n bir meridyende di?erlerinden daha e?ik olmas?ndan kaynaklan?r. (Ba?ka bir deyi?le, bir beysbol topu yerine bir Amerikan futbolu topu ?eklindedir).
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
american | amerikan |
usually | genellikle |
a | bir |
more | daha |
EN Families in northern Syria have been experiencing great suffering. Due to the deterioration of the health situation in the camps caused by the presence of
TR İzmir?de, tahliye edilmiş 170 Suriyeli Watan?ın kurduğu yeni toplum merkezinden yararlanmaya başladı. Bu merkez Aralık ayında açılarak Suriyeli ve diğer tahliye edilmiş kişilere ve yönelik hizmetlerini sunmaya başladı.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
been | bu |
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
serious | ciddi |
trade | ticaret |
political | politik |
economic | ekonomik |
indicators | göstergeler |
and | ve |
for | için |
EN You are fully responsible for the due performance of your obligations under the Agreement and must compensate to us any and all damages caused by the non-performance or unsatisfactory performance of your obligations.
TR Sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerinizin yerine getirilmesinden tamamen siz sorumlusunuz ve yükümlülüklerinizin yerine getirilmemesinden veya tatmin edilmemesinden kaynaklanan her türlü zararı bize tazmin etmelisiniz.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
responsible | yükümlü |
agreement | sözleşme |
fully | tamamen |
or | veya |
and | ve |
us | bize |
to | her |
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
temperature | sıcaklık |
limitmarker | limitmarker |
patient | hastaların |
by | kaynaklanan |
EN Discover how we worked with our customer - a world-leader in the computer, communications, and consumer electronics - to resolve supply chain delay, which was mainly caused by exception management.
TR Genelde istisna yönetiminden kaynaklanan tedarik zinciri gecikmelerini çözümlemek için -bilgisayar, iletişim ve tüketici elektroniği alanlarında bir dünya lideri olan- müşterimiz ile nasıl birlikte çalıştığımızı öğrenin.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
computer | bilgisayar |
communications | iletişim |
consumer | tüketici |
supply | tedarik |
chain | zinciri |
exception | istisna |
world | dünya |
leader | lideri |
and | ve |
a | bir |
by | kaynaklanan |
how | nasıl |
EN The increase of the particle surface caused by the comminution results in a considerably better dissolution rate and bioavailability of the agents and therefore the APIs act faster.
TR Ufalama işlemine bağlı olarak parçacık yüzeyinin büyümesiyle birlikte çözünme hızı ve dolayısıyla etken maddelerin biyolojik aktivitesi kısmen ciddi şekilde artırılabilir.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
and | ve |
the | şekilde |
therefore | dolayısıyla |
of | birlikte |
EN The rise in Ethereum transactions fees has caused serious friction and costs for DeFi users
TR Ethereum işlem ücretlerindeki artış, DeFi kullanıcıları için ciddi sürtüşme ve maliyetlere neden oldu
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
ethereum | ethereum |
transactions | işlem |
serious | ciddi |
defi | defi |
and | ve |
users | kullanıcıları |
for | için |
EN It also means that real-world assets on Stellar are protected from the uncertainty caused by forks.
TR Bu durum aynı zamanda Stellar üzerindeki gerçek varlıkların forklar nedeniyle oluşacak belirsizliklerden korunduğu anlamına gelir.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
also | ek |
the | aynı |
stellar | stellar |
on | üzerindeki |
real | gerçek |
means | anlamına |
assets | varlıklar |
EN A Rare Case of Anemia Caused by Retroperitoneal Hematoma
TR Retroperitoneal Hematomun Neden Olduğu Nadir Bir Anemi Olgusu
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
rare | nadir |
by | neden |
a | bir |
EN In Vitro Evaluation of The Effect of Vitamin C on Necrosis and Autophagy Caused by Ionizing Radiation
TR İyonize Radyasyondan Kaynaklanan Nekroz ve Otofaji Üzerine Vitamin C’nin Etkisinin İn Vitro Olarak Değerlendirilmesi
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
effect | etkisinin |
and | ve |
the | olarak |
EN Occurring just before the pandemic hit Turkey, this development caused concern among internationally protected refugees
TR Bu dönemde özellikle yeni doğan bebekler ve kronik rahatsızlığı olanlar gibi kırılgan grupların karşı karşıya olduğu risk çok daha büyüktü
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
this | bu |
the | gibi |
EN As such, Atak Domain is not responsible for any trademark infringements caused by domain names under our management and registered by our clients
TR Bu itibarla, yönetimimiz altındaki ve müşterilerimiz tarafından tescil edilen alan adlarından kaynaklanan marka ihlallerinden Atak Domain sorumlu değildir
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
atak | atak |
responsible | sorumlu |
trademark | marka |
names | adları |
our clients | müşterilerimiz |
domain | domain |
such | bu |
by | tarafından |
and | ve |
not | değildir |
for | alan |
EN The event sadly has caused loss of life and property
TR 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü, Birleşmiş Milletler’in (BM) kararıyla 2011 yılından beri kız çocuklarının gördüğü ayrımcılığa dikkat çekmek üzere kutlanıyor
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
life | dünya |
the | beri |
EN The fact that the procedures and principles regarding how associations can organize their General Assembly and Board Meetings electronically were not determined, caused some confusion
TR Özellikle derneklerin genel kurul ve yönetim kurulu toplantılarını elektronik ortamda ne şekilde düzenleyebileceğine dair usul ve esasların belirlenmemiş olması bazı kafa karışıklıklarına neden olmuştu
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
general | genel |
were | ne |
some | bazı |
and | ve |
board | kurulu |
the | şekilde |
meetings | toplantılar |
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
temperature | sıcaklık |
limitmarker | limitmarker |
patient | hastaların |
by | kaynaklanan |
EN Excess or improper payments which are determined to be caused by the intent or fault of the employee or the employer shall be collected from the persons concerned together with the statutory interest.
TR İşçi veya işverenin kasıt veya kusurundan kaynaklandığı belirlenen fazla veya yersiz ödemeler yasal faizi ile birlikte ilgililerden tahsil edilir.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
statutory | yasal |
payments | ödemeler |
or | veya |
EN Furthermore, Oliver and Yannick take a stance on topical issues such as the CO2 emissions caused by air travel
TR Oliver ve Yannick ayrıca uçak yolculuğuna bağlı CO2 salımı gibi güncel konularda tavırlarını ortaya koyuyorlar
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
and | ve |
EN To avert the economic damage caused by strikes as far as possible, a voluntary arbitration process frequently takes place beforehand
TR Grevlerin ekonomiye vereceği zararın mümkün olduğunca önüne geçmek için genelde önce bir gönüllü uzlaşma süreci vardır
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
damage | zarar |
possible | mümkün |
process | süreci |
voluntary | gönüllü |
to | için |
the | önce |
EN Small island states are directly threatened by rising sea levels and hurricanes caused by climate change
TR Deniz seviyesinin yükselmesi ve kasırgalar nedeniyle küçük ada devletleri, küresel iklim değişikliğinin doğrudan tehdidi altındalar
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
small | küçük |
states | devletleri |
directly | doğrudan |
sea | deniz |
and | ve |
by | nedeniyle |
climate | iklim |
EN Climate-related challenges such as scarcity, soil erosion and drought are leading to reduced food production, and supply chains are experiencing disruptions caused by COVID-19.
TR Kıtlık, toprak erozyonu ve kuraklık gibi iklimle ilgili zorluklar gıda üretiminin azalmasına neden oluyor ve tedarik zincirlerinde COVID-19'un neden olduğu aksaklıklar yaşanıyor.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
challenges | zorluklar |
soil | toprak |
drought | kuraklık |
related | ilgili |
and | ve |
food | gıda |
supply | tedarik |
to | neden |
as | gibi |
EN 13. Has your streaming caused any health concerns? For example, loss of sleep, pain or stiffness from immobility, eye problems, deterioration in physical fitness, among others?
TR 13. Yayınınız herhangi bir sağlık sorununa neden oldu mu? Örneğin uyku kaybı, hareketsizlikten kaynaklanan ağrı veya sertlik, göz problemleri, fiziksel uygunlukta bozulma ve diğerleri?
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
health | sağlık |
sleep | uyku |
eye | göz |
physical | fiziksel |
others | diğerleri |
your | ve |
or | veya |
among | bir |
for | neden |
any | herhangi |
of | in |
EN 14. Has your video streaming caused any psychological issues, such as heightened anxiety, increased depression, or ability to focus on other things?
TR 14. Video akışınız, artan kaygı, artan depresyon veya başka şeylere odaklanma yeteneği gibi herhangi bir psikolojik soruna neden oldu mu?
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
video | video |
psychological | psikolojik |
increased | artan |
focus | odaklanma |
other | başka |
or | veya |
any | herhangi |
as | gibi |
to | neden |
EN If we have caused harm, it’s advisable to make amends after consulting with an experienced member of ITAA
TR Zarar verdiysek, deneyimli bir ITAA üyesine danıştıktan sonra düzeltme yapmanız önerilir
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
harm | zarar |
experienced | deneyimli |
itaa | itaa |
EN Fixed a line of code that caused the ?social_warfare()? function to disappear.
TR ?social_warfare()? işlevinin kaybolmasına neden olan bir kod satırı düzeltildi.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
code | kod |
to | neden |
EN Fixed an error that caused share counts to not update for some users.
TR Paylaşımın bazı kullanıcılar için güncellenmemesine neden olan bir hata düzeltildi.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
error | hata |
users | kullanıcılar |
some | bazı |
EN Fixed a line of code that caused the ?social_warfare()? function to disappear.
TR ?social_warfare()? işlevinin kaybolmasına neden olan bir kod satırı düzeltildi.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
code | kod |
to | neden |
EN Fixed an error that caused share counts to not update for some users.
TR Paylaşımın bazı kullanıcılar için güncellenmemesine neden olan bir hata düzeltildi.
إنجليزي | اللغة التركية |
---|---|
error | hata |
users | kullanıcılar |
some | bazı |
يتم عرض 38 من إجمالي 38 ترجمة