TR Yanal hareket olmadan ayrıntılı uygulama erişim kontrolü. Kullanıcılar ihtiyaç duydukları kaynaklara sorunsuzca erişebilir ve ihtiyaç duymadıkları kaynaklara erişimleri engellenir.
በቱሪክሽ ውስጥ ያለው ፍለጋ ወደሚከተሉት እንግሊዝኛ ቃላት/ሀረጎች ሊተረጎም ይችላል፡-
TR Yanal hareket olmadan ayrıntılı uygulama erişim kontrolü. Kullanıcılar ihtiyaç duydukları kaynaklara sorunsuzca erişebilir ve ihtiyaç duymadıkları kaynaklara erişimleri engellenir.
EN Granular application access control without lateral movement. Users can seamlessly access the resources they need and are blocked from those they do not.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
hareket | movement |
erişim | access |
kontrolü | control |
kullanıcılar | users |
kaynaklara | resources |
ve | and |
TR Endüstri 4.0'ın ihtiyaç duyulan şeyi ihtiyaç duyulan zamanda sağlamakta size nasıl yardımcı olabileceğini keşfedin.
EN Discover how Industry 4.0 can help you deliver what is needed, when it’s needed.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
endüstri | industry |
ihtiyaç | needed |
size | you |
keşfedin | discover |
TR Araştırmacıların yeni keşifler yapmalarına, meslektaşlarıyla işbirlikleri yapmalarına yardımcı oluruz ve finansman bulmak için ihtiyaç duydukları bilgileri onlara sağlarız
EN We help researchers to make new discoveries, collaborate with their colleagues and give them the knowledge they need to find funding
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
yeni | new |
finansman | funding |
ihtiyaç | need |
bilgileri | knowledge |
TR Doktorların hayatlar kurtarmasına yardımcı olur, hekimlerin doğru klinik cevapları bulmak için ihtiyaç duydukları bilgilere sahip olmasını sağlar ve hemşireler ve diğer sağlık profesyonellerini kariyerleri boyunca destekleriz
EN We help doctors to save lives, providing insight for physicians to find the right clinical answers and we support nurses and other healthcare professionals throughout their careers
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
klinik | clinical |
cevapları | answers |
sahip | their |
sağlar | providing |
diğer | other |
sağlık | healthcare |
destekleriz | we support |
TR Editörlük rolünüzle ilgili desteğe ihtiyaç duyarsanız lütfen Yayıncınıza ya da Dergi Yöneticinize ulaşın veya destek merkezini ziyaret edin.
EN Should you need any assistance in your role as editor, please reach out to your Publisher, Journal Manager or visit the Support Centre.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ihtiyaç | need |
da | in |
dergi | journal |
ziyaret | visit |
rolü | role |
TR Elsevier ürünleri ve çözümlerini kurumlarınızın kullanımına sunmak ve hesabınızı yönetmek ve takip etmek için ihtiyaç duyduğunuz bilgileri bulun.
EN Find the information you need to make Elsevier products and solutions available to your user communities and to help manage and monitor your account.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
elsevier | elsevier |
ürünleri | products |
hesabınızı | your account |
yönetmek | manage |
takip | monitor |
ihtiyaç | need |
bulun | find |
TR "Cloudflare Access, 23andMe'nin dahili uygulamalarımıza her an her cihazdan VPN'e ihtiyaç duymadan güvenli bir şekilde erişmesine yardımcı oluyor."
EN "Cloudflare Access is helping 23andMe access our internal applications securely from any device at any time without the need for VPN."
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
cloudflare | cloudflare |
access | access |
dahili | internal |
vpn | vpn |
ihtiyaç | need |
uygulamaları | applications |
TR Cloudflare for Teams ile, büyümemizin sürekliliğini sağlayan çalışanlarımızı ihtiyaç duydukları araçlara bağlamanın daha basit ve daha güvenli bir yolunu bulduk ve bu deneyim ışık hızında."
EN With Cloudflare for Teams, we've found a simpler, more secure way to connect our employees to the tools they need to keep us growing - and the experience is lightning-fast."
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
cloudflare | cloudflare |
teams | teams |
ihtiyaç | need |
deneyim | experience |
TR Ahrefs bize, stratejik kararlar almak için ihtiyaç duyduğumuz ayrıntılı ve derinlemesine verileri sağlar. Ek olarak, eğlenceli ve sürekli gelişiyor.
EN Ahrefs provides us with detailed and in-depth data that we need to make strategic decisions. Plus, it is fun and always getting better.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ahrefs | ahrefs |
stratejik | strategic |
kararlar | decisions |
almak | getting |
ihtiyaç | need |
ayrıntılı | detailed |
verileri | data |
sağlar | provides |
eğlenceli | fun |
sürekli | always |
TR Tekrarlanamazlık, genellikle araştırma verilerinde eksik olan ve aynı araştırma sonuçlarına ulaşılabilmesi için ihtiyaç duyulan unsurlardan kaynaklanmaktadır
EN Irreproducibility often originates from missing elements to research data, which are needed in order to achieve the same research results
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
genellikle | often |
araştırma | research |
eksik | missing |
olan | are |
ihtiyaç | needed |
TR Hastaların ilaçları etkili biçimde kullanmak için ihtiyaç duydukları kaliteli bilgileri alması için hastalara destek olan ve katılımlarını sağlayan kaynaklar.
EN Resources to empower and engage patients with the quality information they need to ensure effective medication usage.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
etkili | effective |
ihtiyaç | need |
kaliteli | quality |
bilgileri | information |
kaynaklar | resources |
TR Elsevier hastaların ilaçları etkili biçimde kullanmak için ihtiyaç duydukları kaliteli bilgileri alması için hastalara destek olur ve katılımlarını sağlar.
EN Elsevier helps empower and engage patients with the quality information they need to ensure effective medication usage.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
elsevier | elsevier |
etkili | effective |
ihtiyaç | need |
kaliteli | quality |
bilgileri | information |
destek | helps |
sağlar | ensure |
TR Ve bu bilgilerin ihtiyaç duyduğunuzda bulunması, anlaşılması ve kullanılması kolay olduğundan, engellenebilir olası yan etkiler ve olumsuz hasta sonuçlarını azaltan güvenilir tedavi kararları alabilirsiniz.
EN And because this information is easy to locate, understand, and act on wherever you need it, you will be able to make sound therapy decisions that reduce the chances for preventable adverse events and negative patient outcomes.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ve | and |
bu | this |
bilgilerin | information |
ihtiyaç | need |
kolay | easy |
olumsuz | negative |
hasta | patient |
kararları | decisions |
TR Güvenilir bir klinik danışman olmak –ClinicalKey tarafından desteklenen Clinical Pharmacology ile geri kalan sağlık ekibinin içine dahil olan, güvenilir bir danışman olmak için ihtiyaç duyduğunuz uygulamalı bilgilere sahip olursunuz
EN Be a trusted clinical advisor – With Clinical Pharmacology powered by ClinicalKey, you will have the actionable information you need to be an integral, trusted advisor to the broader healthcare team
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
güvenilir | trusted |
klinik | clinical |
clinicalkey | clinicalkey |
sağlık | healthcare |
ihtiyaç | need |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
name | name |
sana | you |
web | web |
ihtiyaç | need |
tüm | all |
TR 2003’ün sonunda, İran’ın Bem şehrinde meydana gelen deprem sonrasında ihtiyaç tespitleri ve afet sonrası iyileştirme çalışmalarımızı başlattık. Çalışmalarımız 2007 yılına kadar devam etti.
EN We initiated post-disaster rehabilitation and needs assessment activities following the Bam Earthquake of 2003. These were continued until 2007.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
deprem | earthquake |
ihtiyaç | needs |
ve | and |
afet | disaster |
sonrası | post- |
devam | continued |
TR Elazığ’da 8 Mart tarihinde gerçekleşen deprem sonrasında, ihtiyaç tespit çalışmaları yürüttük. Acil yardım operasyonu kapsamında temizlik malzemeleri, mutfak araç gereçleri gibi gıda dışı malzemeler dağıttık.
EN Following the Earthquake of March 8th we conducted a needs asssessment and as part of disaster response activities distributed NFIs such as hygiene products and kitchen appliances.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
mart | march |
deprem | earthquake |
ihtiyaç | needs |
çalışmaları | activities |
mutfak | kitchen |
TR Depremin hemen ardından bölgede ihtiyaç tespiti çalışması yaptık
EN We conducted needs assessments in the immediate aftermath of Van earthquake
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ardından | of |
ihtiyaç | needs |
TR Şehir merkezine uzak ve yardım çalışmalarından en az faydalanan köylerde temel ihtiyaç ve gıda malzemeleri dağıttık
EN We distributed basic NFIs and food items to remote villages benefiting the least from aid activities
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
uzak | remote |
yardım | aid |
temel | basic |
gıda | food |
en az | least |
TR İhtiyaç sahipleri arasında ayrım gözetmeden hayatı destekleriz.
EN We plan our interventions according to our own needs assessment analyses and identify our priorities in supporting life without involving political, economic or military interests.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
hayatı | life |
TR Afet müdahale planımızı kendi ihtiyaç analizlerimize göre oluşturur, yardım önceliğimizde siyasi, ekonomik, askeri çıkar gözetmeden hayatı destekleriz.
EN We do not take sides in any of the conflict zones we operate in and focus on basic needs and rights.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ihtiyaç | needs |
TR Danışanların ihtiyaç duydukları bilgilere doğrudan erişebilmeleri için Türkçe-Arapça içerikli hayatadestek.online web sitesini tasarladık
EN In order for the beneficiaries to have direct access to the information they need, we designed the online website hayatadestek.online with Turkish-Arabic content
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ihtiyaç | need |
bilgilere | information |
doğrudan | direct |
TR Acil müdahale ve acil yardım planımızı, kendi ihtiyaç analizlerimize göre oluşturuyoruz.
EN We plan our disaster response action plans through our own needs asssesments.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ihtiyaç | needs |
planı | plan |
TR Afete müdahale ekiplerimizi gerekli ekipmanlarla afet bölgesine 48 saat içinde ulaştırıyor, acil yardım operasyonu süresince ihtiyaç analizlerimizi güncelleyerek bir sonraki adımımızı planlıyoruz.
EN Our teams arrive in disaster-struck locations within 48-hours and conduct regular needs assessments to plan our next step.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
afet | disaster |
saat | hours |
ihtiyaç | needs |
sonraki | next |
TR Elazığ Depremi: 24 Ocak’ta Elazığ’da meydana gelen depremin ardından ihtiyaç ve durum tespiti yaparak Afet Platformu ile beraber insani yardım çalışmaları yürüttük
EN Elazığ Earthquake: After the earthquake that occurred in Elazığ on January 24, we carried out humanitarian works together with the Disaster Platform after identifying the needs and the situation
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ocak | january |
ihtiyaç | needs |
durum | situation |
afet | disaster |
platformu | platform |
TR Uzman ekiplerimizle ihtiyaç ve durum tespiti için ev ziyaretleri yaparken, gönüllü ekiplerimiz de yardım malzemeleri dağıtımlarında görev aldı
EN While our expert teams made home visits to determine the needs and the situation, our volunteer teams took part in the distribution of relief materials
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
uzman | expert |
ihtiyaç | needs |
durum | situation |
ev | home |
ziyaretleri | visits |
gönüllü | volunteer |
malzemeleri | materials |
TR Erhan, pandemi döneminde ihtiyaç sahiplerine destek olabilmek için...
EN Muhammed is one of the participants of the short-term employment project in...
TR Muhammed, pandemi döneminde ihtiyaç sahiplerine destek olabilmek için...
EN Gade continues to work at the job she got in the scope of our short-term...
TR Erhan, pandemi döneminde ihtiyaç sahiplerine destek olabilmek için başlattığımız kısa dönemli istihdam projemizin İstanbul'daki katılımcılarından biri
EN Erhan is one of the participants of the short-term employment project in İstanbul, which we initiated to breathe life into financial state of vulnerable populations especially during the pandemic
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
erhan | erhan |
pandemi | pandemic |
kısa | short |
TR İsteğinizin işlenmesi için Reklam Tanımlayıcınıza ihtiyaç duyarız
EN In order to process your request, we will need your Advertising Identifier
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
reklam | advertising |
TR Kodlamaya ihtiyaç duymadan Tahsilat Makbuzu Örneği’ni markanızın ihtiyaçlarına uyumlu hale getirmek çok kolay!
EN Also known as a payment contract or installment agreement, a payment agreement template is a document template that outlines all the details of a loan between a lender and borrower.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ın | of |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
e-posta | |
barındırma | hosting |
diğer | more |
kolayca | simple |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
her | every |
video | video |
ihtiyaç | need |
ve | and |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
diğer | another |
belirli | specific |
güvenli | trusted |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
diğer | another |
belirli | specific |
güvenli | trusted |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
sistemleri | systems |
diğer | another |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
kredi | credit |
veya | or |
analizi | analytics |
sağlayıcısı | provider |
ihtiyaç | require |
ürünü | product |
hizmeti | service |
sunmak | deliver |
TR Bir BT uzmanına ihtiyaç duymadan ofisinizi evinizdeki bilgisayar kadar kolay koruyun.
EN Protect your office as easily as your home PC, without requiring an IT specialist.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
bt | it |
bilgisayar | pc |
kadar | as |
koruyun | protect |
TR Program her yıl 20 Asya ülkesindeki binlerce kuruluşa ulaşarak öğrenciler, eğitimciler ve yerel ve ulusal liderlerle, hayatları iyileştirmek ve fırsatları artırmak için ihtiyaç duydukları bilgiler arasındaki bağlantıyı sağlamaktadır
EN Each year, the programme reaches thousands of institutions in 20 Asian countries, connecting students, educators and local and national leaders with the knowledge they need to improve lives and expand opportunities
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
program | programme |
yıl | year |
asya | asian |
öğrenciler | students |
yerel | local |
ulusal | national |
fırsatları | opportunities |
ihtiyaç | need |
bilgiler | knowledge |
TR İnsanlar, kaliteli ürün almak için ihtiyaç duydukları bilgilere sahip değiller.
EN People don’t have the information they need to buy quality products.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
kaliteli | quality |
ürün | products |
ihtiyaç | need |
bilgilere | information |
sahip | have |
TR Ürünleri tamir edebilmeleri için insanlara ihtiyaç duydukları bilgi ve aletleri vermek, destek maliyetlerini düşürür. Müşteriler, eşyalarının hızlıca tamir edilmesine bayılır; bunu ister kendileri yapsınlar ister yerel bir tamirhane.
EN Giving people the information and tools they need to fix products cuts down on support costs. Customers love it when they can get their stuff fixed quickly—whether by themselves or at a local repair shop.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
insanlara | people |
ihtiyaç | need |
destek | support |
maliyetlerini | costs |
müşteriler | customers |
hızlıca | quickly |
yerel | local |
TR Tamir işçileri zorlanıyor. Çünkü ihtiyaç duydukları bilgiye sahip değiller.
EN Repair workers are struggling because they don’t have the information they need.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
tamir | repair |
ihtiyaç | need |
bilgiye | information |
TR Yönetim desteğine ihtiyaç duyan orta ve büyük ölçekli kobiler için
EN For medium and large sized SMEs who need management support
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
yönetim | management |
ihtiyaç | need |
orta | medium |
büyük | large |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
drive | drive |
çevrimiçi | online |
depolama | storage |
ihtiyaç | need |
üretkenlik | productivity |
adresi | address |
TR Bir uzmana ihtiyaç duymadan veya işe almadan SEO'yu geliştirin. Web sitenizle ilgili her şeyin yolunda olduğundan emin olun. Yüklenicilerin çalışmalarını değerlendirmekle harcayacağınız zamandan tasarruf edin.
EN Improve SEO without being or hiring an expert. Be sure that everything is all-right with your website. Save time on evaluating contractors' work with the website.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
veya | or |
seo | seo |
geliştirin | improve |
web | website |
her | all |
zamandan | time |
tasarruf | save |
TR Bir logo oluşturduktan hemen sonra kullanıma hazırdır. Yüksek çözünürlüklü dosyalar indirilebilir olacaktır. Bu dosyalar, yeni logonuzu ihtiyaç duyduğunuz her yerde kullanmanıza olanak tanır.
EN It is immediately available to use once you have created a logo. High-resolution files will be available for download. These files allow you to use your new logo anywhere you need it to.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
hemen | immediately |
yüksek | high |
dosyalar | files |
yeni | new |
ihtiyaç | need |
TR İşleri için logo tasarımına ihtiyaç duyan çok sayıda kullanıcınız varsa, bu Beyaz Etiket tam da ihtiyacınız olan şeydir
EN If you have many users who need a logo design for their businesses, this White Label is just what you need
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
beyaz | white |
etiket | label |
tam | just |
varsa | if |
tasarımı | design |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
youtube | youtube |
ihtiyaç | need |
en | most |
güçlü | powerful |
video | video |
pazarlama | marketing |
TR İhtiyaç duyduğunuz onlarca çeşit temizlik ürünleri hizmetinize sunuluyor. Kaliteli ve uygun fiyatlardaki temizlik ürünlerine sahip olmak için kategorimizi inceleyebilirsiniz.
EN Dozens of cleaning products you need are offered to you on our website. You can check out our category to purchase quality and affordable cleaning products.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
temizlik | cleaning |
ürünleri | products |
kaliteli | quality |
uygun | affordable |
TR İhtiyaç duyduğunuz her cilt tipine uygun krem, maske ve nemlendirici çeşitleri beğeninize sunuluyor. Kaliteli ve uygun fiyatlardaki krem, maske ve nemlendirici çeşitlerine sahip olmak için kategorimizi inceleyebilirsiniz.
EN All the creams, masks and moisturizers you need are available for every skin type. You can view our category to purchase high quality and affordable cream, mask and moisturizer options.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
cilt | skin |
maske | mask |
kaliteli | quality |
የ 50 የ 50 ትርጉሞችን በማሳየት ላይ