NL Vind eenvoudig momenten waarop een bepaald sleutelwoord of zin werd gesproken. Zoek in al je media en zoek de exacte tijdstempel op wanneer er iets werd gezegd.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
vind | bulun |
bepaald | belirli |
zin | kelime |
zoek | arama |
en | ve |
momenten | anları |
NL Het hotel werd gesloten door de eigenaars Pakistan International Airlines als gevolg van de aanzienlijke daling van de bezetting en de montage van schulden, maar het pand werd geschat op ongeveer $ 1 tot $ 1,4 miljard terug in 2015.
TR Otel, doluluk oranındaki önemli düşüş ve artan borçlar nedeniyle Pakistan International Airlines tarafından kapatıldı, ancak mülkün 2015 yılında yaklaşık 1 ila 1,4 milyar dolar değerinde olduğu tahmin ediliyordu.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
en | ve |
ongeveer | yaklaşık |
hotel | otel |
NL Het hotel werd gesloten door de eigenaars Pakistan International Airlines als gevolg van de aanzienlijke daling van de bezetting en de montage van schulden, maar het pand werd geschat op ongeveer $ 1 tot $ 1,4 miljard terug in 2015.
TR Otel, doluluk oranındaki önemli düşüş ve artan borçlar nedeniyle Pakistan International Airlines tarafından kapatıldı, ancak mülkün 2015 yılında yaklaşık 1 ila 1,4 milyar dolar değerinde olduğu tahmin ediliyordu.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
en | ve |
ongeveer | yaklaşık |
hotel | otel |
NL Het bedrijf, genoemd naar Abraham Lincoln, werd opgericht in 1917 en werd in 1922 overgenomen door Ford
TR Abraham Lincoln'ün adını taşıyan şirket, 1917'de kuruldu ve 1922'de Ford tarafından satın alındı
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
en | ve |
ford | ford |
bedrijf | şirket |
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
vind | bulun |
bepaald | belirli |
zin | kelime |
zoek | arama |
en | ve |
momenten | anları |
NL In 1920 werd dit prachtige gebouw omgebouwd tot luxe hotel en de eerste en beroemde gast, Lord Baltimore, werd de naamgever van het hotel
TR Bu güzel bina, 1920'li yıllarda lüks bir otele dönüştürülmüş, adını da ilk ve ünlü konuğu Lord Baltimore 'dan almıştır
NL Het werd door Eich Mocha genoemd, maar werd later omgedoopt tot Live Script
TR Bu dil, Eich tarafından Mocha olarak adlandırıldı ancak daha sonra adı Live Script olarak değiştirildi
NL Dit veroorzaakte nog meer misverstanden, maar uiteindelijk werd ECMAScript gebruikt om te verwijzen naar de specificatie, en JavaScript werd (en wordt nog steeds) gebruikt om te verwijzen naar de huidige scripttaal.
TR Bu, durumu daha da karmaşık hale getirdi. Ancak sonuç olarak, spesifikasyona atıfta bulunmak için ECMAScript kullanılırken bugünkü kodlama dilinden bahsederken JavaScript kullanıldı ve hâlâ da kullanılıyor.
NL Aandachtsassistent is een systeem dat vermoeidheid herkent en bestuurders waarschuwt om te voorkomen dat ze tijdens het rijden even indommelen. Het moedigt hen aan om een pauze in te lassen voordat het te laat is.
TR Dikkat Asistanı, sürüş sırasında anlık olarak uyuya kalmalarını önlemek üzere sürücüleri uyaran uyku algılama sistemidir. Çok geç olmadan önce mola vermeleri konusunda sürücüleri uyarır.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
tijdens | sırasında |
voorkomen | önlemek |
NL voeg een pauze toe voor nabespreking
TR bilgilendirme için bir duraklama ekleyin
NL Trakteer uzelf op een pauze en haal diep adem in het stoombad of het zweet bij 90 gr. in onze stijlvolle sauna van 180 m². Ontspan daarna in de gezellige relaxruimte en doe energie op in onze fitnessruimte.
TR Kendinize bir mola verin ve buhar banyosunda derin bir nefes alın veya 180 m2'lik şık saunamızda 90°C'de terleyin. Sonrasında rahat dinlenme odasında rahatlayın ve fitness alanımızda kendinizi şarj edin.
NL Neem een korte pauze (3-5 minuten)
TR Kısa bir mola verin (3-5 dakika)
NL Blijf werken, pomodoro na pomodoro, totdat de onderhanden taak is afgerond. Neem elke 4 pomodori een langere pauze (15-30 minuten).
TR Elinizdeki görev bitinciye kadar Pomodoro'dan Pomodoro'ya çalışmaya devam edin. Her 4 Pomodoro'da uzun bir mola alın. (15-30 dakika)
NL Zoom zal eventuele merken die je verstrekt in overeenstemming met clausule (i) van dit artikel 32 gebruiken in overeenstemming met alle redelijke merkrichtlijnen die je vóór ons gebruik schriftelijk aan ons verstrekt.
TR Zoom, bu Madde 32'nin (i) fıkrası uyarınca, sunduğunuz her türlü ticari markayı, kullanımımızdan önce bize sunacağınız makul marka yönergeleri uyarınca kullanacaktır.
NL Na de onthullingen van Edward Snowden over massale privacyschendingen, werd het duidelijk dat onze online privacy onder druk staat
TR Edward Snowden'ın 2013'teki küresel kitlesel gözetim ifşalarından sonra, çevrimiçi gizliliğin tehdit altında olduğu ortaya çıktı
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
onder | altında |
online | çevrimiçi |
NL En in 2013 werd Google gevraagd om meer dan 39.000 items uit de zoekresultaten en andere sites te verwijderen
TR 2013'te ise Google'a 39000'den fazla parçanın kendi arama sonuçlarından veya başka sitelerden kaldırılması talebinde bulunuldu
NL Voor deze achterdeur werd gepleit in naam van de veiligheid , maar het opent online communicatie kwetsbaarheden en bedreigt innovatie en de technologische gemeenschap in het algemeen .
TR Bu izinsiz erişim geçişi güvenlik adı altında savunuldu ancak bu erişim izni çevrimiçi iletişimi saldırıya açık hale getirmektedir ve bütün ayrıntılarıyla yenilik ve teknoloji topluluğunu tehdit etmektedir.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
veiligheid | güvenlik |
maar | ancak |
en | ve |
innovatie | yenilik |
technologische | teknoloji |
naam | adı |
online | çevrimiçi |
NL Net neutraliteit werd verondersteld consumenten meer keuze, controle en toegang te geven
TR İnternet'te tarafsızlık, sözde tüketicilere daha fazla seçenek, kontrol ve erişim sağlayacaktı
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
controle | kontrol |
en | ve |
toegang | erişim |
NL Net als het monopolie van de telefoonmaatschappijen wier infrastructuur voor meer dan 100 jaar werd betaald door belastingbetalers wordt de infrastructuur nog steeds "onderhouden door " gebruikerskosten
TR Altyapıları maliyetleri vergi mükellefleri tarafından 100 yıldır karşılanan tekel telefon şirketleri gibi altyapı "bakımı" hala kullanıcı ücretleri ile yapılıyor
NL Usenet werd zes jaar geleden versleuteld (Giganews.com)
TR Usenet altı yıl önce şifrelenmiştir (Giganews.com)
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
jaar | yıl |
zes | altı |
geleden | önce |
NL De rest van de zeeën werd vrij verklaard voor iedereen en de eigendom van niemand.
TR Denizin kalan kısmının herkese özgür olduğu ve kimseye ait olmadığı duyuruldu.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
iedereen | herkese |
en | ve |
vrij | özgür |
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
bepaald | belirli |
gesproken | konuşulan |
en | ve |
vinden | bulmak |
nu | zaman |
snel | hızlı |
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
nooit | asla |
en | ve |
zeker | emin |
probleem | sorun |
transcript | transkripti |
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
vinden | arama |
link | bağlantı |
en | ve |
onmiddellijk | anında |
audio | ses |
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
door | tarafından |
NL Control Union Certifications is al lid van de stuurgroep van de European Water Stewardship (EWS) sinds 2010. Wij waren de eerste certificeringsinstantie die erkend werd voor de EWS-norm.
TR Control Union, 2010 yılından beri Avrupa Su Yönetimi (EWS) Yönetim Kurulu üyesidir ve Avrupa Su Yönetimi standardı için onaylanmış ilk sertifikasyon kuruluşudur.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
water | su |
NL Voor zover de inhoud van deze pagina niet door de exploitant werd gemaakt, worden de auteursrechten van derden in acht genomen
TR Eğer bu sayfadaki içerikler işletmeci tarafından hazırlanmamışlarsa, üçüncü kişilerin telif hakları dikkate alınır
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
derden | üçüncü |
NL Rechtsgeldigheid van deze aansprakelijkheidsuitsluitingDeze uitsluiting van aansprakelijkheid dient beschouwd te worden als onderdeel van het internetaanbod van waaruit naar deze pagina verwezen werd
TR Bu sorumluluk reddinin hukuken geçerliliğiBu sorumluluk reddi, kendisinden bu sayfaya atıfta bulunulan İnternet sunumunun parçası olarak kabul edilmelidir
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
pagina | sayfaya |
onderdeel | parçası |
NL Ons bedrijf dateert uit 2001 en werd opgericht om aan de oppervlakbehoeften van hardcore gamers te voldoen door de eerste glazen muismat, de Icemat, te introduceren.
TR 2001 yılına dayanan şirketimiz ilk cam mousepad Icemat’i piyasaya sürerek zorlu oyuncuların yüzey ihtiyaçlarını karşılamak üzere kuruldu.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
van | karşı |
eerste | ilk |
NL Toen in februari 2017 journalist Deniz Yücel in Turkije gearresteerd werd, begon een lange strijd – voor hem, voor zijn naasten, maar ook voor al diegenen die zijn verhaal dagelijks volgden
TR Gazeteci Deniz Yücel, Şubat 2017'de Türkiye'de tutuklandığında uzun bir mücadele başladı - kendisi için, akrabaları için, ama aynı zamanda her gün hikayesini takip eden herkes için
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
turkije | türkiye |
lange | uzun |
NL Identificatie van de inhoud dat verwijderd is of waartoe de toegang is geblokkeerd en de locatie van het materiaal dat verwijderd werd of de toegang daartoe geblokkeerd;
TR İçerik tanımlaması kaldırılmıştır ya da hangi erişime devre dışı kalmıştır ve kaldırılmadan ya da girişimi devre dışı bırakılmadan önce hangi materyalin göründüğü konumdadır.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
van | da |
of | ya |
en | ve |
NL Golden Frog werd opgericht om het internet open en vrij te houden en daarbij de privacy en veiligheid van gebruikers te respecteren
TR Golden Frog kullanıcı gizliliği ve güvenliğine saygı gösterirken Internet'i açık ve özgür tutmak üzere kurulmuştur
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
open | açık |
en | ve |
houden | tutmak |
privacy | gizliliği |
gebruikers | kullanıcı |
vrij | özgür |
NL In minder dan enkele jaren werd Soundiiz DE oplossing voor het online overzetten van muziekgegevens
TR Birkaç yıldan kısa bir süre içinde Soundiiz, müzik verilerini çevrimiçi olarak aktarmada TEK çözüm haline geldi
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
online | çevrimiçi |
oplossing | çözüm |
NL Control Union Certifications is al lid van de stuurgroep van de European Water Stewardship (EWS) sinds 2010. Wij waren de eerste certificeringsinstantie die erkend werd voor de EWS-norm.
TR Control Union, 2010 yılından beri Avrupa Su Yönetimi (EWS) Yönetim Kurulu üyesidir ve Avrupa Su Yönetimi standardı için onaylanmış ilk sertifikasyon kuruluşudur.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
water | su |
NL In oktober 2009, werd een nieuwe MacBook uit polycarbonaat uitgebracht, ook met een unibody ontwerp. Dit toestel had rondere randen en een nieuw modelnummer: A1342. Dus maakten we weer een nieuwe toestelpagina aan, MacBook Unibody Model A1342.
TR Ekim 2009'da, unibody tasarımıyla yeni polikarbonat MacBook piyasaya çıktı. Bu seferkinin daha yuvarlak kenarları ve yeni bir model numarası vardı: A1342. Biz de bu MacBook için yeni bir cihaz sayfası oluşturduk: MacBook Unibody A1342.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
oktober | ekim |
en | ve |
NL Identificatie van de inhoud dat verwijderd is of waartoe de toegang is geblokkeerd en de locatie van het materiaal dat verwijderd werd of de toegang daartoe geblokkeerd;
TR İçerik tanımlaması kaldırılmıştır ya da hangi erişime devre dışı kalmıştır ve kaldırılmadan ya da girişimi devre dışı bırakılmadan önce hangi materyalin göründüğü konumdadır.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
van | da |
of | ya |
en | ve |
NL Het begin van het bedrijf als autofabrikant wordt echter meestal erkend wanneer de eerste auto met Ferrari-badge werd voltooid in 1947
TR Ancak, otomobil üreticisi olarak şirketin kuruluşu genellikle ilk Ferrari rozeti olan araba 1947'de tamamlandığında tanınır
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
wordt | olan |
echter | ancak |
meestal | genellikle |
eerste | ilk |
NL In juni 2018 werd de 1964 GTO uit 250 de duurste auto in de geschiedenis, met een recordverkoopprijs van 70 miljoen dollar
TR Haziran 2018'de, 1964 250 GTO, tarihin en pahalı otomobili oldu ve tüm zamanların rekor satış fiyatı 70 milyon dolardı
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
juni | haziran |
miljoen | milyon |
een | tüm |
NL Honda werd in 2001 de op één na grootste Japanse autofabrikant
TR Honda 2001 yılında ikinci büyük Japon otomobil üreticisi oldu
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
grootste | büyük |
NL Maserati werd aanvankelijk geassocieerd met Ferrari, maar is meer recentelijk onderdeel geworden van de sportwagengroep met onder meer Alfa Romeo en Abarth
TR Maserati başlangıçta Ferrari ile ilişkiliydi, ancak son zamanlarda Alfa Romeo ve Abarth dahil olmak üzere spor otomobil grubunun bir parçası haline geldi
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
en | ve |
is | olmak |
onderdeel | parçası |
NL In juli 2017 werd McLaren Automotive een 100% dochteronderneming van de bredere McLaren Group
TR Temmuz 2017'de McLaren Automotive, daha geniş McLaren Grubu'nun% 100 iştiraki oldu
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
juli | temmuz |
van | de |
mclaren | mclaren |
NL en werd in 2019 omgedoopt tot Polaris Inc
TR ve 2019 yılında Polaris Inc olarak değiştirildi
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
en | ve |
tot | olarak |
NL Het werd opgericht nadat BMW de rechten op de merknaam en het logo van Rolls-Royce had verkregen van Rolls-Royce plc en de rechten op de Spirit of Ecstasy en Rolls-Royce grillvormhandelsmerken van Volkswagen AG had verkregen
TR BMW, Rolls-Royce plc'nin Rolls-Royce marka adı ve logosuna hak kazandıktan ve Volkswagen AG'den Spirit of Ecstasy ve Rolls-Royce ızgara şekli ticari markalarının haklarını edindikten sonra kuruldu
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
en | ve |
NL Volkswagen, afgekort tot VW, is een Duitse autofabrikant die in 1937 werd opgericht door het Duitse Arbeidsfront, een nazi-vakbond, en met het hoofdkantoor in Wolfsburg
TR VW'ye kısaltılmış Volkswagen, 1937'de Nazi işçi sendikası olan Alman İşçi Cephesi tarafından kurulan ve merkezi Wolfsburg'da bulunan bir Alman otomobil üreticisidir
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
duitse | alman |
en | ve |
is | olan |
NL De eerste racewagen werd gemaakt in 1913, slechts drie jaar na de oprichting van het bedrijf, en Alfa Romeo won het inaugurele wereldkampioenschap voor Grand Prix-auto's in 1925
TR İlk yarış arabası, şirketin kuruluşundan sadece üç yıl sonra 1913'te yapıldı ve Alfa Romeo, 1925'te Grand Prix otomobilleri için açılış dünya şampiyonasını kazandı
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
jaar | yıl |
en | ve |
NL De raceoverwinningen gaven het merk een sportief imago en Enzo Ferrari richtte de Scuderia Ferrari-raceteam in 1929 als een Alfa Romeo-raceteam, voordat het onafhankelijk werd in 1939
TR Yarış zaferleri markete sportif bir görüntü verdi ve Enzo Ferrari 1929'da Alfa Romeo yarış takımı olarak Scuderia Ferrari yarış takımı, 1939'da bağımsız olmadan önce
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
en | ve |
onafhankelijk | bağımsız |
NL En in 2013 werd Google gevraagd om meer dan 39.000 items uit de zoekresultaten en andere sites te verwijderen
TR 2013'te ise Google'a 39000'den fazla parçanın kendi arama sonuçlarından veya başka sitelerden kaldırılması talebinde bulunuldu
NL Voor deze achterdeur werd gepleit in naam van de veiligheid , maar het opent online communicatie kwetsbaarheden en bedreigt innovatie en de technologische gemeenschap in het algemeen .
TR Bu izinsiz erişim geçişi güvenlik adı altında savunuldu ancak bu erişim izni çevrimiçi iletişimi saldırıya açık hale getirmektedir ve bütün ayrıntılarıyla yenilik ve teknoloji topluluğunu tehdit etmektedir.
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
veiligheid | güvenlik |
maar | ancak |
en | ve |
innovatie | yenilik |
technologische | teknoloji |
naam | adı |
online | çevrimiçi |
NL Net neutraliteit werd verondersteld consumenten meer keuze, controle en toegang te geven
TR İnternet'te tarafsızlık, sözde tüketicilere daha fazla seçenek, kontrol ve erişim sağlayacaktı
ደች | ቱሪክሽ |
---|---|
controle | kontrol |
en | ve |
toegang | erişim |
NL Net als het monopolie van de telefoonmaatschappijen wier infrastructuur voor meer dan 100 jaar werd betaald door belastingbetalers wordt de infrastructuur nog steeds "onderhouden door " gebruikerskosten
TR Altyapıları maliyetleri vergi mükellefleri tarafından 100 yıldır karşılanan tekel telefon şirketleri gibi altyapı "bakımı" hala kullanıcı ücretleri ile yapılıyor
የ 50 የ 50 ትርጉሞችን በማሳየት ላይ