EN We know that stopping smoking can be hard, but you don’t have to do this on your own
"know that stopping" in Engels kan in die volgende Turks woorde/frases vertaal word:
EN We know that stopping smoking can be hard, but you don’t have to do this on your own
TR Sigarayı bırakmanın zor olabileceğini biliyoruz ancak bunu kendi başınıza yapmak zorunda değilsiniz
Engels | Turks |
---|---|
hard | zor |
have to | zorunda |
we know | biliyoruz |
but | ancak |
to | yapmak |
EN <strong>Technical problems:</strong> If anything’s stopping your pages from appearing and ranking in search engines.
TR <strong>Teknik problemler:</strong> Sayfalarınızın arama motorlarında görünüp sıralanmasının önüne geçen bir şey olup olmadığı.
Engels | Turks |
---|---|
technical | teknik |
strong | strong |
your | şey |
if | olup |
search | arama |
pages | sayfalar |
engines | motorları |
EN BMW Z4 production stopping for two weeks due to lack of parts
TR Ford, F-150 ve Bronco üretimini bir kez daha durdurdu
Engels | Turks |
---|---|
due | bir |
EN What role does Germany play when it comes to stopping climate change?
TR Söz konusu iklim değişikliğini durdurmak olduğunda Almanya nasıl bir rol oynuyor?
Engels | Turks |
---|---|
role | rol |
change | değişikliğini |
when | olduğunda |
germany | almanya |
climate | iklim |
to | nasıl |
does | de |
EN The UNFCCC is the largest UN secretariat in Bonn. Its job is nothing less than stopping climate change.
TR UNFCCC, Bonn’daki en büyük sekreterlik. İklim değişikliğini durdurmak gibi zorlu bir görevi var.
Engels | Turks |
---|---|
job | iş |
change | değişikliğini |
the | gibi |
than | de |
in | bir |
EN Voluntary apps could soon play an important role in stopping the spread of the coronavirus. These three platforms could help to achieve that.
TR Gönüllü kullanılan aplikasyonlar yakında koronavirüsün engellenmesinde önemli bir rol oynayabilirler . Bu üçü bu konuda yararlı olabilir..
Engels | Turks |
---|---|
soon | yakında |
role | rol |
coronavirus | koronavirüs |
these | bu |
voluntary | gönüllü |
important | önemli |
EN push you need to climb in the positions without stopping
TR içeriğinizin durmaksızın pozisyonlarda yukarı doğrultuda çıkış yapmasını sağlamak için gereken değerli bilgileri alırsınız
Engels | Turks |
---|---|
need | gereken |
you | de |
to | sağlamak |
in | için |
the | yukarı |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
Engels | Turks |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
Engels | Turks |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
Engels | Turks |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
Engels | Turks |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
Engels | Turks |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
Engels | Turks |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
Engels | Turks |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
Engels | Turks |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
Engels | Turks |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
Engels | Turks |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
Engels | Turks |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN With InVideo's image to video converter tool, you can easily convert photos into scroll-stopping videos with music. You can use InVideo to turn your still photographs into a fun video.
TR InVideo'nun görsel video dönüştürücüsü ile fotoğrafları kaydırmayı durduran müzikli videolara kolayca dönüştürebilirsiniz. Sabit fotoğraflarınızı eğlenceli bir videoya dönüştürmek için InVideo'yu kullanabilirsiniz.
Engels | Turks |
---|---|
fun | eğlenceli |
image | görsel |
easily | kolayca |
photos | fotoğrafları |
video | video |
you can use | kullanabilirsiniz |
a | bir |
your | dönüştürmek |
to | için |
with | ile |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
Engels | Turks |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN Stopping smoking is the single best thing you can do for your health and the benefits start sooner than you might think
TR Sigarayı bırakmak sağlığınız için yapabileceğiniz en iyi şeydir ve faydaları düşündüğünüzden daha erken başlar
Engels | Turks |
---|---|
health | sağlığı |
you can | yapabileceğiniz |
benefits | faydaları |
for | için |
and | ve |
best | en |
EN If you've read anything about SEO before, you'll know there's lots of industry jargon. But to keep things simple for now, here are a few key terms and concepts you should know.
TR Daha önce SEO hakkında herhangi bir şey okuduysanız, endüstri jargonu kullanımının yaygın olduğunu bilirsiniz. Ancak şimdilik işleri basit tutmak için bilmeniz gereken birkaç anahtar terim ve kavram var.
Engels | Turks |
---|---|
seo | seo |
key | anahtar |
should | gereken |
simple | basit |
industry | endüstri |
of | in |
about | hakkında |
read | ve |
before | önce |
but | ancak |
a | birkaç |
to keep | tutmak |
EN This university course enables you to acquire business know-how and get to know the hotel, restaurant, tourism, sport, event and cultural management sectors. Many lectures and seminars are held in English.
TR Bu öğrenim programı işletme bilgilerinin yanı sıra otel, gastronomi, turizm ile spor, etkinlik ve kültür yönetimi için gerekli bilgileri sunuyor. Derslerin önemli bir bölümüyse İngilizce.
Engels | Turks |
---|---|
hotel | otel |
tourism | turizm |
sport | spor |
cultural | kültür |
course | programı |
management | yönetimi |
this | bu |
business | iş |
event | etkinlik |
are | sunuyor |
and | ve |
EN We know for certain that it will be different from the Europe we know today – probably smaller, older and less predictable.
TR Biliyoruz ki, bu Avrupa zorunlu olarak bizim bildiğimiz Avrupa’dan farklı olacak; muhtemelen daha küçük, daha yaşlı ve daha az önceden kestirilebilir.
Engels | Turks |
---|---|
we know | biliyoruz |
europe | avrupa |
different | farklı |
probably | muhtemelen |
smaller | küçük |
less | az |
and | ve |
EN If you don’t know where you’re popping up on a search engine, then you won’t know whether you should make drastic changes or keep doing more of the same.
TR Bir arama motorunda nerede çıktığınızı bilmiyorsanız, köklü değişiklikler mi yapmanız gerektiğini yoksa aynı şeyleri yapmaya devam mı etmeniz gerektiğini bilemezsiniz.
Engels | Turks |
---|---|
should | gerektiğini |
changes | değişiklikler |
keep | devam |
or | yoksa |
search | arama |
the | aynı |
same | bir |
EN For locations where many people share the same IP address (e.g., corporations and conferences), our rate limits may be too strict. If you believe you are using Twitter normally, please let us know.
TR Birçok kişinin aynı IP adresini paylaştığı konumlar (kuruluşlar ve konferanslar gibi) için hız limitlerimiz fazla kısıtlı olabilir. Twitter'ı normal bir şekilde kullandığınızı düşünüyorsanız lütfen bizi haberdar edin.
Engels | Turks |
---|---|
locations | konumlar |
share | paylaş |
ip | ip |
address | adresini |
conferences | konferanslar |
and | ve |
please | lütfen |
be | olabilir |
us | bizi |
the | aynı |
many | çok |
same | bir |
EN When you see a Tweet you love, tap the heart – it lets the person who wrote it know that you appreciate them.
TR Hoşuna giden bir Tweet gördüğün zaman, kalbe dokun. Bu işlem, Tweeti yazan kişinin, beğeninden haberdar olmasını sağlar.
Engels | Turks |
---|---|
when | zaman |
person | kişinin |
lets | sağlar |
a | bir |
EN “When you are at the table with a general manager, they just want to know the market share. Market Explorer is the perfect tool to quickly show what our brand’s role and classification inside the market are.”
TR ''Genel müdür ile masadaysanız, sadece pazar payınızı öğrenmek isterler. Pazardaki sınıflandırılmanız ve markanızın rolünü hızlı bir şekilde göstermek için Market Explorer mükemmel bir araç.''
Engels | Turks |
---|---|
general | genel |
manager | müdür |
quickly | hızlı |
show | göstermek |
explorer | explorer |
and | ve |
perfect | mükemmel |
to | için |
the | araç |
market | pazar |
a | bir |
know | öğrenmek |
just | sadece |
EN In the decades preceding World War II, Elsevier was not the prosperous company we know today
TR İkinci Dünya Savaşını takip eden yıllarda, Elsevier bugün olduğu gibi varlıklı bir şirket değildi
Engels | Turks |
---|---|
world | dünya |
war | savaşı |
today | bugün |
elsevier | elsevier |
company | şirket |
the | gibi |
in | bir |
EN Did you know that you now have an Open Access (OA) book-publishing option with Elsevier?
TR Artık Elsevier'de Açık Erişimli (AE) kitap yayınlama seçeneğiniz olduğunu biliyor muydunuz?
Engels | Turks |
---|---|
know | biliyor |
now | artık |
open | açık |
access | erişimli |
book | kitap |
publishing | yayınlama |
EN Get to know how to customize Semrush for your business needs.
TR Semrush'ı işletmenizin ihtiyaçları için nasıl özelleştirebileceğinizi öğrenin.
Engels | Turks |
---|---|
semrush | semrush |
business | iş |
your business | işletmenizin |
needs | ihtiyaçları |
how | nasıl |
EN It’s very important to know that your external posts rank high on SERPs and beat those of your competitors.
TR Harici yayınlarınızın, Google arama sonuç sayfasında (SERP) yüksek sırada yer almalarını ve rakiplerinizi geride bıraktığını bilmek çok önemlidir.
Engels | Turks |
---|---|
know | bilmek |
external | harici |
serps | serp |
important | önemlidir |
high | yüksek |
and | ve |
of | yer |
EN That's why we created this guide. Whether you're just getting started on your SEO journey or already know the basics, this page is your gateway to SEO mastery.
TR Bu yüzden bu kılavuzu oluşturduk. İster SEO yolculuğunuza yeni başlıyor olun, ister temel bilgileri zaten biliyor olun, bu sayfa SEO uzmanlığına açılan kapınızdır.
Engels | Turks |
---|---|
guide | kılavuzu |
seo | seo |
basics | temel |
page | sayfa |
we created | oluşturduk |
this | bu |
know | biliyor |
the | zaten |
to | olun |
EN Do you want to know if your competitors are buying PPC ads and what keywords they’re bidding on?
TR Rakiplerinizin PPC reklamları satın alıp almadığını ve hangi anahtar kelimeler için teklif verdiklerini bilmek mi istiyorsunuz?
Engels | Turks |
---|---|
buying | satın |
ppc | ppc |
keywords | anahtar |
ads | reklamları |
to know | bilmek |
and | ve |
EN The best tools and data are worth nothing if you don’t know how to use them. Browse our video tutorials to learn more about Ahrefs and get better at digital marketing.
TR En iyi araçlar ve veriler, nasıl kullanılacakları bilinmezse hiçbir fayda sağlamaz. Ahrefs hakkında daha fazla bilgi edinmek ve dijital pazarlamada kendinizi geliştirmek için eğitim videolarımıza göz atın.
Engels | Turks |
---|---|
video | videolar |
ahrefs | ahrefs |
tools | araçlar |
data | veriler |
digital | dijital |
about | hakkında |
best | en |
tutorials | eğitim |
at | nda |
how | nasıl |
EN No matter what level of technical know-how a team member has, they’ll be able to make full use of our scoring algorithms and powerful recommendations.
TR Bir ekip üyesi hangi düzeyde teknik bilgiye sahip olursa olsun, puanlama algoritmalarımızdan ve güçlü önerilerimizden tam anlamıyla faydalanabilir.
Engels | Turks |
---|---|
level | düzeyde |
technical | teknik |
team | ekip |
full | tam |
algorithms | algoritmaları |
member | üyesi |
powerful | güçlü |
and | ve |
a | bir |
to | sahip |
what | hangi |
be | olsun |
EN We know that no two projects are alike, and hosting plans aren’t one-size-fits-all
TR Her projenin özel olduğunu ve her ihtiyaca uygun tek bir barındırma planı bulunmadığını biliyoruz
Engels | Turks |
---|---|
hosting | barındırma |
fits | uygun |
we know | biliyoruz |
and | ve |
one | tek |
two | bir |
EN You'll be the first to know about the latest sales and releases from Name.com. You should receive a subscription confirmation email shortly.
TR Name.com'dan en son indirimler ve bültenlerden ilk senin haberin olacak. Kısa süre sonra bir abonelik onay e-postası alacaksın.
Engels | Turks |
---|---|
subscription | abonelik |
confirmation | onay |
shortly | kısa |
name | name |
latest | en |
and | ve |
the latest | son |
first | ilk |
the | sonra |
Wys 50 van 50 vertalings