EN Zebra Mobile Learning Platform Custom Training Product Training Market Specific Training Printer Maintenance Training
英语 | 土耳其 |
---|---|
zebra | zebra |
mobile | mobil |
platform | platformu |
market | pazara |
maintenance | bakım |
custom | kişiselleştirilmiş |
printer | yazıcı |
training | eğitimi |
英语 | 土耳其 |
---|---|
zebra | zebra |
mobile | mobil |
platform | platformu |
market | pazara |
maintenance | bakım |
custom | kişiselleştirilmiş |
printer | yazıcı |
training | eğitimi |
EN If you have just completed a university degree course or a vocational training programme the company will be interested in your university diploma or the certificate from the training organisation as well as your school-leaving certificate
TR Bir yükseköğrenimden ya da meslek eğitimi‘nden yeni mezun olmuşsanız, yükseköğrenim veya mesleki eğitim mezuniyet diplomasına firma ilgi duyacaktır, aynı şey okul diploması için de geçerli
英语 | 土耳其 |
---|---|
vocational | mesleki |
company | firma |
interested | ilgi |
well | yüksek |
school | okul |
training | eğitim |
in | da |
the | aynı |
if | için |
or | veya |
EN The dual training programme provides practical training and theoretical foundations in vocational school
TR İkili mesleki eğitim işyerinde pratik bilgiyle meslek okulunda teorik temel bilgileri buluşturuyor
英语 | 土耳其 |
---|---|
practical | pratik |
and | e |
vocational | mesleki |
training | eğitim |
英语 | 土耳其 |
---|---|
investment | yatırım |
training | eğitim |
smartlens | smartlens |
virtual | sanal |
videos | videolar |
comprehensive | kapsamlı |
online | çevrimiçi |
most | en |
in | da |
can | olabilir |
or | veya |
and | ve |
英语 | 土耳其 |
---|---|
investment | yatırım |
training | eğitim |
smartlens | smartlens |
virtual | sanal |
videos | videolar |
comprehensive | kapsamlı |
online | çevrimiçi |
most | en |
in | da |
can | olabilir |
or | veya |
and | ve |
EN Training is provided either as internal training or through outsourced training support.
TR Gerek kurum içi eğitimler gerekse alınan dış kaynaklı eğitim desteği ile eğitimler verilir.
英语 | 土耳其 |
---|---|
training | eğitim |
support | desteği |
internal | ile |
through | e |
EN In the event of any discrepancy between the Prize Draw T&Cs and the Loyalty Programme Rules, the Loyalty Programme Rules shall prevail
TR Ödül Çekilişi HK ve Sadakat Programı Kuralları arasında herhangi bir uyuşmazlık olması durumunda, Sadakat Programı Kuralları geçerli olacaktır
英语 | 土耳其 |
---|---|
loyalty | sadakat |
shall | olacaktır |
and | ve |
programme | program |
any | herhangi |
between | arası |
rules | kuralları |
EN STATUS OF PRIZE DRAW T&CS AND LOYALTY PROGRAMME RULES The Prize Draw is governed by these Prize Draw T&Cs and the Loyalty Programme Rules, which shall at all times be construed in accordance with the laws of France
TR ÖDÜL HÜKÜM VE KOŞULLARI VE SADAKAT PROGRAMI KURALLARI’NIN DURUMU Ödül Çekilişi, her zaman Fransa yasaları tarafından yorumlanacak olan, bu Ödül Çekilişi HK ve Sadakat Programı Kuralları tarafından yönetilir
英语 | 土耳其 |
---|---|
status | durumu |
loyalty | sadakat |
france | fransa |
and | ve |
these | bu |
programme | program |
by | tarafından |
laws | yasaları |
is | olan |
of | her |
rules | kuralları |
EN A broad programme of online live concerts is also offered on the Dringeblieben website. Their programme has the right concert for everyone.
TR Dringeblieben internet sayfası da son derece kapsamlı bir online canlı konser programı sunuyor. Burada her zevke uygun bir konser bulmak mümkün.
英语 | 土耳其 |
---|---|
also | da |
concert | konser |
live | canlı |
online | online |
the | burada |
programme | program |
a | bir |
website | internet |
of | her |
EN We use central governance and run a rolling programme of initiatives to drive progress, including a global mental wellbeing programme.
TR Küresel bir zihinsel refah programı da dahil olmak üzere ilerlemeyi sağlamak için periyodik bir girişim programı yürütüyoruz ve merkezi yönetişimi kullanıyoruz.
英语 | 土耳其 |
---|---|
central | merkezi |
global | küresel |
mental | zihinsel |
and | ve |
programme | program |
including | dahil |
of | in |
to | sağlamak |
a | bir |
EN India has been a pioneering force within the Better Cotton Programme since its first Better Cotton harvest in 2011, and now has the largest number of farmers participating in the Better Cotton Programme.
TR Hindistan, 2011'deki ilk Better Cotton hasadından bu yana Better Cotton Programında öncü bir güç olmuştur ve şu anda Better Cotton Programına katılan en fazla çiftçiye sahiptir.
英语 | 土耳其 |
---|---|
india | hindistan |
pioneering | öncü |
in | deki |
and | ve |
largest | en |
first | ilk |
the | anda |
英语 | 土耳其 |
---|---|
food | gıda |
training | eğitim |
black | siyah |
international | uluslararası |
award-winning | ödüllü |
protection | koruma |
safety | güvenliği |
in | da |
by | tarafından |
upon | e |
for | için |
EN What are the benefits for young people of completing a vocational training programme in an EU country?
TR Bir AB ülkesinde meslek eğitimini bitiren genç insanlar hangi avantajları elde ediyorlar?
英语 | 土耳其 |
---|---|
benefits | avantajlar |
people | insanlar |
eu | ab |
young | genç |
in | ülkesinde |
a | bir |
EN The EU is a huge labour market. Completing a training programme in an EU country and thus being able to live and work in currently 28 member states is a unique model worldwide and one that offers many development opportunities
TR AB, devasa bir iş piyasası. Bir AB ülkesinde meslek eğitiminden mezun olmak ve böylelikle şu an itibariyle 28 AB ülkesinde yaşayıp çalışabilmek, sayısız gelişme olanağı sunan, dünya çapında eşi bulunmayan bir modeldir.
英语 | 土耳其 |
---|---|
eu | ab |
offers | sunan |
development | gelişme |
market | piyasası |
in | ülkesinde |
and | ve |
many | sayısız |
a | bir |
worldwide | çapında |
being | ya |
EN Some collaborative research centres of universities operate integrated research training groups. There you can do your PhD in a research-intensive environment in a structured PhD programme.
TR Üniversitelerin bazı araştırma faaliyetleri entegre lisans üstü okullarınca yürütülüyor. Buralarda araştırma ağırlıklı bir ortamda yapılandırılmış bir doktra programına bağlı olarak doktoranızı yapabilirsiniz.
英语 | 土耳其 |
---|---|
research | araştırma |
integrated | entegre |
structured | yapılandırılmış |
you can | yapabilirsiniz |
some | bazı |
a | bir |
EN Once a year, they offer students in 12th grade the opportunity to complete an internship and then a training programme in Germany
TR Bu firmalar, 12’nci sınıf öğrencilerine yılda bir kez Almanya’da bir staj yapma ve ardından Almanya’da meslek eğitimine devam etme fırsatı veriyor
英语 | 土耳其 |
---|---|
grade | sınıf |
once a year | yılda |
the | etme |
to | yapma |
a | bir |
and | ve |
opportunity | fırsat |
offer | fırsatı |
then | ardından |
EN Customers praise remote Dairy Hub training programme
TR Müşteriler uzaktan Süt Ürünleri Merkezi eğitim programı ile ilgili beğenilerini dile getiriyor
英语 | 土耳其 |
---|---|
customers | müşteriler |
remote | uzaktan |
hub | merkezi |
training | eğitim |
programme | program |
EN Our Future Talent Programme combines on-the-job training with development in a range of competencies and all participants are offered a job with us upon completion.
TR Geleceğin Yeteneği Programımız iş başı eğitimini bir dizi yetkinlik geliştirme ile birleştirmekte ve tüm katılımcılara programı tamamlandıktan sonra iş teklifi sunmaktadır.
英语 | 土耳其 |
---|---|
future | geleceğin |
development | geliştirme |
participants | katılımcılara |
upon | e |
all | tüm |
programme | program |
and | ve |
the | sonra |
a | bir |
of | in |
range | dizi |
EN STGM Online Training Continues: Project Cycle Management Training Completed
TR BİRLİKTE Faydalanıcılarının Pandemideki Dijital Alışkanlıklarını Dijital Okuryazarlık Bilgi Notunda Derledik
英语 | 土耳其 |
---|---|
online | dijital |
EN Training Duration: 3 days Number of Training Participants: 20
TR Eğitim Süresi: 3 gün Eğitim Katılımcı Sayısı: 20
英语 | 土耳其 |
---|---|
training | eğitim |
duration | süresi |
days | gün |
EN It can be used for training of trainers or training of campaign participants
TR Eğiticilerin eğitimi ya da kampanyaya katılanların eğitimi için kullanılabilir
英语 | 土耳其 |
---|---|
training | eğitimi |
for | için |
of | in |
英语 | 土耳其 |
---|---|
mobile | mobil |
platform | platformu |
highly | son derece |
effective | etkili |
technology | teknoloji |
easy | kolay |
other | diğer |
use | kullanımı |
videos | videoları |
training | eğitim |
and | ve |
how | nasıl |
英语 | 土耳其 |
---|---|
new | yeni |
mobile | mobil |
platform | platformu |
various | çeşitli |
healthcare | sağlık |
training | eğitim |
designed | tasarlanmış |
and | ve |
of | in |
EN STGM Online Training Continues: Project Cycle Management Training Completed
TR STGM Online Eğitimleri Devam Ediyor: Sosyal Medya Eğitimi Tamamlandı
英语 | 土耳其 |
---|---|
stgm | stgm |
online | online |
training | eğitimi |
continues | devam ediyor |
EN Training Duration: 3 days Number of Training Participants: 20
TR Eğitim Süresi: 3 gün Eğitim Katılımcı Sayısı: 20
英语 | 土耳其 |
---|---|
training | eğitim |
duration | süresi |
days | gün |
EN It can be used for training of trainers or training of campaign participants
TR Eğiticilerin eğitimi ya da kampanyaya katılanların eğitimi için kullanılabilir
英语 | 土耳其 |
---|---|
training | eğitimi |
for | için |
of | in |
英语 | 土耳其 |
---|---|
mobile | mobil |
platform | platformu |
highly | son derece |
effective | etkili |
technology | teknoloji |
easy | kolay |
other | diğer |
use | kullanımı |
videos | videoları |
training | eğitim |
and | ve |
how | nasıl |
英语 | 土耳其 |
---|---|
new | yeni |
mobile | mobil |
platform | platformu |
various | çeşitli |
healthcare | sağlık |
training | eğitim |
designed | tasarlanmış |
and | ve |
of | in |
EN Training: Specialised personnel provide on-site theoretical and practical training in the use of the products used.
TR Eğitim: Konusunda uzman personeli, kullanılan ürünlere ilişkin yerinde gerekli teorik ve pratik eğitimlerini sağlamaktadır.
英语 | 土耳其 |
---|---|
training | eğitim |
personnel | personeli |
products | ürünlere |
and | ve |
practical | pratik |
used | kullanılan |
of | konusunda |
EN At ÜNTEL, our employees start benefiting from the training and development opportunities with the activities starting with the Orientation Training during their first days
TR ÜNTEL’ de çalışanlarımız, ilk günlerinde Oryantasyon Eğitimi ile başlayan aktivitelerle eğitim ve gelişim olanaklarından yararlanmaya başlarlar
英语 | 土耳其 |
---|---|
days | günlerinde |
development | gelişim |
first | ilk |
at | de |
and | ve |
training | eğitimi |
EN Dual vocational training In Germany, craftsmen/craftswomen are trained primarily in what is known as the dual system: it combines theoretical training at a vocational school or college with practical work in a company
TR Dual Eğitim Almanya’da zanaatkârların mesleki eğitimi özellikle dual eğitim sisteminde gerçekleştirilir: Bu ikili sistem, meslek okulundaki kuramsal eğitimle bir işletmedeki pratik çalışmayı kombine eder
英语 | 土耳其 |
---|---|
vocational | mesleki |
system | sistem |
practical | pratik |
work | iş |
a | bir |
training | eğitimi |
EN We also talk to training departments in the media about the benefits of diversity and offer media training courses for organizations.
TR Ayrıca medya kuruluşlarının eğitim departmanlarıyla çeşitliliğin sunduğu avantajlar konusunda iletişime geçiyor ve farklı kuruluşlara medyada çeşitlilik eğitimi sunuyoruz.
英语 | 土耳其 |
---|---|
benefits | avantajlar |
media | medya |
offer | sunuyoruz |
organizations | kuruluşlar |
diversity | çeşitlilik |
and | ve |
training | eğitimi |
EN Our 8 training centres offers a wide range of training solutions.
TR 8 eğitim merkezimizde çok çeşitli eğitim çözümleri sunuyoruz.
英语 | 土耳其 |
---|---|
training | eğitim |
solutions | çözümleri |
EN A technical training centre is opened at Tetra Pak in Lund, Sweden, for the training of staff from customer plants
TR İsveç, Lund'daki Tetra Pak tesislerinde, müşteri fabrikalarının personelinin eğitimine yönelik bir teknik eğitim merkezi kuruldu
英语 | 土耳其 |
---|---|
technical | teknik |
training | eğitim |
centre | merkezi |
tetra | tetra |
pak | pak |
customer | müşteri |
a | bir |
EN For the past nine years this unique programme has worked to promote an understanding of peer review among journalists, policymakers and the public.
TR Son dokuz yılda bu eşsiz program hakem denetiminin gazeteciler, karar alıcılar ve kamu tarafından daha iyi anlaşılması için çalışmaktadır.
英语 | 土耳其 |
---|---|
nine | dokuz |
unique | eşsiz |
programme | program |
journalists | gazeteciler |
and | ve |
public | kamu |
this | bu |
of | in |
EN This catalogue introduces custom analytical report services for funders to measure research and funding programme performance.
TR Bu katalog, finansörlerin araştırma ve finansman programı performansını ölçmekte kullanacağı özel analitik rapor hizmetlerini tanıtmaktadır.
英语 | 土耳其 |
---|---|
analytical | analitik |
services | hizmetlerini |
funding | finansman |
research | araştırma |
this | bu |
report | rapor |
and | ve |
for | özel |
programme | program |
performance | performans |
EN Providing insight into individual and programme-wide performance
TR Bireysel ve program çapında performansla ilgili kavrayış sağlar
英语 | 土耳其 |
---|---|
providing | sağlar |
individual | bireysel |
programme | program |
and | ve |
EN Each year, the programme reaches thousands of institutions in 20 Asian countries, connecting students, educators and local and national leaders with the knowledge they need to improve lives and expand opportunities
TR Program her yıl 20 Asya ülkesindeki binlerce kuruluşa ulaşarak öğrenciler, eğitimciler ve yerel ve ulusal liderlerle, hayatları iyileştirmek ve fırsatları artırmak için ihtiyaç duydukları bilgiler arasındaki bağlantıyı sağlamaktadır
英语 | 土耳其 |
---|---|
year | yıl |
programme | program |
asian | asya |
connecting | bağlantı |
students | öğrenciler |
local | yerel |
national | ulusal |
need | ihtiyaç |
and | ve |
opportunities | fırsatları |
improve | iyileştirmek |
EN Members’ rate available: Save up to 10% at participating hotels with our loyalty programme.
TR Üye fiyatı mevcuttur: Sadakat programımızla katılımcı otellerde %10 oranına varan indirimden yararlanın.
英语 | 土耳其 |
---|---|
available | mevcuttur |
loyalty | sadakat |
members | katılımcı |
rate | oranı |
EN Control Union offers the GMP+ FSA programme as well as good trading practices and secure feed audits.
TR Control Union GMP+ FSA programının yanı sıra iyi ticaret uygulamaları ve güvenli yem denetimleri sunar.
英语 | 土耳其 |
---|---|
offers | sunar |
trading | ticaret |
practices | uygulamalar |
and | ve |
secure | güvenli |
audits | denetimleri |
control | control |
union | union |
EN Members' rate available: Save up to 10% at participating hotels with our loyalty programme.
TR Üye fiyatı mevcuttur: Sadakat programımızla katılımcı otellerde %10 oranına varan indirimden yararlanın.
英语 | 土耳其 |
---|---|
available | mevcuttur |
loyalty | sadakat |
members | katılımcı |
rate | oranı |
EN We Come Together With Our Foreign Guests Within The Scope of Erasmus+ Adult Education Programme
TR Yurtdışından Konuklarımızla Erasmus + Yetişkin Eğitimi Kapsamında Buluştuk
英语 | 土耳其 |
---|---|
within | e |
adult | yetişkin |
education | eğitimi |
scope | kapsamında |
EN Euro NCAP | The European New Car Assessment Programme
TR Euro NCAP | Avrupa Yeni Araba Değerlendirme Programının Resmi Sitesi
英语 | 土耳其 |
---|---|
euro | euro |
european | avrupa |
new | yeni |
assessment | değerlendirme |
car | araba |
EN The Official Site of The European New Car Assessment Programme
TR Avrupa Yeni Araba Değerlendirme Programının Resmi Sitesi
英语 | 土耳其 |
---|---|
official | resmi |
site | sitesi |
european | avrupa |
new | yeni |
assessment | değerlendirme |
car | araba |
of | nın |
EN This is a pilot programme currently running only in the Netherlands, but if successful, it will be expanded.
TR Konu ile ilgili açıklama Motorlu Araç Satıcıları Federasyonu Genel Başkanı Aydın Erkoç'tan geldi.
英语 | 土耳其 |
---|---|
the | araç |
a | a |
running | ile |
EN Raffles plans to fully adopt the Planet 21 programme of AccorHotels across all its properties
TR Raffles, tüm otellerinde AccorHotels’in Planet 21 programına tam olarak uymayı planlamaktadır
英语 | 土耳其 |
---|---|
raffles | raffles |
fully | tam |
all | tüm |
EN The programme focuses on improvements in waste management, energy and water conservation, as well as community outreach through local groups and partnerships.
TR Program atık yönetimi, enerji ve su tasarrufunda iyileştirmeler ile yerel gruplar ve iş ortaklıklarıyla toplumda, iş ve sosyal hizmetler sağlamak gibi faaliyetlere odaklanmıştır.
英语 | 土耳其 |
---|---|
programme | program |
improvements | iyileştirmeler |
waste | atık |
management | yönetimi |
energy | enerji |
water | su |
groups | gruplar |
partnerships | ortaklıklar |
and | ve |
local | yerel |
well | ile |
EN The programme emphasizes on sustainability and encompasses everything from recycling and organic waste diversion in the hotel’s kitchens to retrofitting energy efficient lighting
TR Program sürdürülebilirliğe vurgu yapmakta ve geri dönüşüm ile otel mutfaklarında organik atıkların yönlendirilmesinden enerji tasarruflu lambalarla donanımın iyileştirilmesine kadar her şeyi kapsamaktadır
英语 | 土耳其 |
---|---|
programme | program |
recycling | geri dönüşüm |
organic | organik |
hotels | otel |
energy | enerji |
and | ve |
to | geri |
everything | şeyi |
the | ile |
EN Famous Agents Travel Agent Education & Rewards Programme
TR Famous Agents Seyahat Acenteleri Eğitim ve Ödül Programı
英语 | 土耳其 |
---|---|
travel | seyahat |
education | eğitim |
programme | program |
显示了 50 个翻译的 50