TR Bu bağlamda, sarmaşıkla sarılmış ağaç ve üzüm asması verimli bir ilişkiyi temsil etmekte, dolayısıyla hikaye bir ders içermektedir
TR Bu bağlamda, sarmaşıkla sarılmış ağaç ve üzüm asması verimli bir ilişkiyi temsil etmekte, dolayısıyla hikaye bir ders içermektedir
EN In this context the intertwined tree and vine represent a fruitful relationship – and the story therefore carries a moral
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
bu | this |
ağaç | tree |
temsil | represent |
dolayısıyla | therefore |
hikaye | story |
TR Bu şekilde bakıldığında, logo, klasik sembolizm içinde yayıncı ve akademisyen arasındaki simbiyotik ilişkiyi temsil etmektedir
EN Viewed this way, the logo represents, in classical symbolism, the symbiotic relationship between publisher and scholar
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
bu | this |
şekilde | way |
logo | logo |
klasik | classical |
içinde | in |
ve | and |
arasındaki | between |
TR Sevdiğiniz kişinin, kontrol etmekte veya tedavi etmekte güçsüz olduğunuz ve istemedikçe yardım almayacakları ciddi bir sorunu var
EN Your loved one has a serious problem that you are powerless to control or cure, and that they will not get help for until they want it
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
veya | or |
yardım | help |
ciddi | serious |
sorunu | problem |
TR Akademik üretimin üniversite sınırlarından dışarı taşınmasına ve sivil alanla buluşmasına katkı sunmak, akademi ve sivil toplum örgütleri arasındaki ilişkiyi güçlendirme
EN Through our Academician / Researcher Database, we work for contributing to the transfer of academic productions beyond universities and strengthen the linkage between academia and non-governmental organizations.
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
akademik | academic |
üniversite | universities |
ve | and |
arasındaki | between |
ın | of |
TR Çığır açan araştımalarımız, kişilerin çalışma alanları ve sağlık & refahlarının ve performanslarının arasındaki pozitif ilişkiyi teyit etmektedir.
EN Our groundbreaking research confirms the relationship between people's working environment and their health, well-being and ability to perform.
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
ve | and |
arasındaki | between |
TR Bu Hüküm ve Koşullar (ayrıca "Sözleşme") sizinle aramızdaki ticari ilişkiyi yönetir
EN These Terms and Conditions (also "Agreement") shall govern the commercial relationship between you and us
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
ve | and |
ayrıca | also |
sözleşme | agreement |
ticari | commercial |
TR Anlaşma: Bu şartlar ve koşullar da dahil olmak üzere, sizinle aramızdaki ticari ilişkiyi düzenlemek için kabul ettiğimiz standart şartlar.
EN Agreement: any standard terms imposed by us to regulate the commercial relationship between you and us, including these terms and conditions.
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
ticari | commercial |
standart | standard |
TR Akademik üretimin üniversite sınırlarından dışarı taşınmasına ve sivil alanla buluşmasına katkı sunmak, akademi ve sivil toplum örgütleri arasındaki ilişkiyi güçlendirme
EN Through our Academician / Researcher Database, we work for contributing to the transfer of academic productions beyond universities and strengthen the linkage between academia and non-governmental organizations.
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
akademik | academic |
üniversite | universities |
ve | and |
arasındaki | between |
ın | of |
TR Çığır açan araştımalarımız, kişilerin çalışma alanları ve sağlık & refahlarının ve performanslarının arasındaki pozitif ilişkiyi teyit etmektedir.
EN Our groundbreaking research confirms the relationship between people's working environment and their health, well-being and ability to perform.
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
ve | and |
arasındaki | between |
TR Serpilme diyagramı, farklı değişkenler arasındaki ilişkiyi gösteren bir veri görselleştirme türüdür
EN A scatter plot is a type of data visualization that shows the relationship between different variables
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
farklı | different |
arasındaki | between |
veri | data |
görselleştirme | visualization |
TR Birbiriyle iyi eşleşen iki değişkeniniz varsa, bunları bir dağılım diyagramında çizmek, aralarındaki ilişkiyi görmenin ve bunun pozitif mi yoksa negatif bir korelasyon mu olduğunu görmenin harika bir yoludur.
EN If you have two variables that pair well together, plotting them on a scatter diagram is a great way to view their relationship and see if it’s a positive or negative correlation.
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
pozitif | positive |
yoksa | or |
varsa | if |
TR Farklı değişkenler arasındaki ilişkiyi görselleştirmek için bir serpilme diyagramı oluşturun
EN Create a scatter plot to visualize the relationship between different variables
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
farklı | different |
arasındaki | between |
oluşturun | create |
TR 2018’de Quebec’de yapılan G7 Zirvesi’ne ait bu meşhur fotoğraf, o yıllarda ABD ve Alman hükümetleri arasındaki ilişkiyi adeta resme döküyor.
EN This famous picture taken at the G7 summit in Quebec in 2018 illustrates the relationship between the German and US governments during those years.
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
de | at |
quebec | quebec |
bu | this |
abd | us |
alman | german |
arasındaki | between |
TR İçerik üretici olarak, destekçileriniz ile aranızdaki ilişkiyi siz belirlersiniz ve onlarla sürekli bir iş birliği yapabilirsiniz.
EN As a creator, you define the exchange between you and your supporters. It’s a constant collaboration.
TR Web scraper gerçek zamanlı olarak nasıl çalıştığını görebilirsiniz. Raporu, “durumun devam etmekte olduğu” etki alanına göre açın.
EN You can see how crawler works in real time. Just open the report by domain which status is ‘in progress’.
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
görebilirsiniz | you can see |
raporu | report |
olduğu | is |
açın | open |
etki alanı | domain |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Tüm sunucularımızı 7/24 takip etmekte ve problemleri hızlı bir şekilde çözmekteyiz. Kalite ve müşteri odaklı hizmetin keyfini yaşayın.
EN We follow all our servers 24/7 and solve problems quickly. Experience the pleasure of quality and customer oriented service.
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
tüm | all |
takip | follow |
kalite | quality |
müşteri | customer |
sunucuları | servers |
TR Domaini tescil etmekte olan kişiye ait kimlik fotokopisi
EN .CN, .COM.CN, .NET.CN, .ORG.CN and .SH.CN:
TR 2016'dan bugüne devam etmekte olan Kibar Grubu Spor Şenliklerimizde basketbol, futbol, voleybol, koşu, masa tenisi vb
EN At the Kibar Group Sports Festival, which has been going on since 2016, we support our employees in individual or group competitions in many activities such as basketball, football, volleyball, track, table tennis etc
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
grubu | group |
TR Bu destek ömrü, ürünün ilk piyasaya çıkış tarihinden itibaren 10 yıl botyunca devam etmekte ve bu sürenin sonu, ürünün destek ömrünün bitmesi olarak bilinmektedir
EN This life cycle typically lasts for 10 years from the date of the product’s initial release—the end of which is known as the product’s end of support
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
bu | this |
destek | support |
ilk | initial |
sonu | end |
TR Doğru kaynak kullanım stratejisi, dinamik bir tedarik zinciri inşa etmekte son derece önemli bir unsurdur
EN The right sourcing strategy is a crucial element for building a dynamic supply chain
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
stratejisi | strategy |
dinamik | dynamic |
tedarik | supply |
zinciri | chain |
önemli | crucial |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR İnsanların zihinlerindekini görsel olarak ifade etmekte başarısız olan tasarımcılarla çalıştıklarını görüyorum
EN I see people liaising with designers who fail to visualise what is in our mind
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
başarısız | fail |
olan | is |
TR Tüm sunucularımızı 7/24 takip etmekte ve problemleri hızlı bir şekilde çözmekteyiz. Kalite ve müşteri odaklı hizmetin keyfini yaşayın.
EN We follow all our servers 24/7 and solve problems quickly. Experience the pleasure of quality and customer oriented service.
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
tüm | all |
takip | follow |
kalite | quality |
müşteri | customer |
sunucuları | servers |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Her bir otel GHG emisyonlarını takip etmekte, ölçmekte ve raporlamaktadır
EN Each hotel monitors, measures, and reports on their GHG emissions
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
her | each |
otel | hotel |
takip | monitors |
TR Karizmatik girişimci Robin Balser, kendi startup firması Vinokilo ile Avrupa tekstil branşını ter yüz etmekte iddialı
EN Charismatic entrepreneur Robin Balser hopes that his start-up Vinokilo will do nothing short of turning the European textiles industry inside out
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
avrupa | european |
TR Stop takipli önü açık gibi haberlere dikkat etmekte fayda var. Yatırım tavsiyesi DEĞİLDİR.
EN ABC ,correction wave , WEARE ASSUMING MARKET FOLLOW B TO C ACCORDINGTO ELLIOTT WAVE ANALYSIS , I AM NOT AN FINANCIAL ADVICER , Use properrrr and have safe trading marathon
TR Stop takipli önü açık gibi haberlere dikkat etmekte fayda var. Yatırım tavsiyesi DEĞİLDİR.
EN ABC ,correction wave , WEARE ASSUMING MARKET FOLLOW B TO C ACCORDINGTO ELLIOTT WAVE ANALYSIS , I AM NOT AN FINANCIAL ADVICER , Use properrrr and have safe trading marathon
TR Stop takipli önü açık gibi haberlere dikkat etmekte fayda var. Yatırım tavsiyesi DEĞİLDİR.
EN ABC ,correction wave , WEARE ASSUMING MARKET FOLLOW B TO C ACCORDINGTO ELLIOTT WAVE ANALYSIS , I AM NOT AN FINANCIAL ADVICER , Use properrrr and have safe trading marathon
TR Stop takipli önü açık gibi haberlere dikkat etmekte fayda var. Yatırım tavsiyesi DEĞİLDİR.
EN ABC ,correction wave , WEARE ASSUMING MARKET FOLLOW B TO C ACCORDINGTO ELLIOTT WAVE ANALYSIS , I AM NOT AN FINANCIAL ADVICER , Use properrrr and have safe trading marathon
TR Stop takipli önü açık gibi haberlere dikkat etmekte fayda var. Yatırım tavsiyesi DEĞİLDİR.
EN ABC ,correction wave , WEARE ASSUMING MARKET FOLLOW B TO C ACCORDINGTO ELLIOTT WAVE ANALYSIS , I AM NOT AN FINANCIAL ADVICER , Use properrrr and have safe trading marathon
TR Stop takipli önü açık gibi haberlere dikkat etmekte fayda var. Yatırım tavsiyesi DEĞİLDİR.
EN ABC ,correction wave , WEARE ASSUMING MARKET FOLLOW B TO C ACCORDINGTO ELLIOTT WAVE ANALYSIS , I AM NOT AN FINANCIAL ADVICER , Use properrrr and have safe trading marathon
TR Stop takipli önü açık gibi haberlere dikkat etmekte fayda var. Yatırım tavsiyesi DEĞİLDİR.
EN ABC ,correction wave , WEARE ASSUMING MARKET FOLLOW B TO C ACCORDINGTO ELLIOTT WAVE ANALYSIS , I AM NOT AN FINANCIAL ADVICER , Use properrrr and have safe trading marathon
TR Stop takipli önü açık gibi haberlere dikkat etmekte fayda var. Yatırım tavsiyesi DEĞİLDİR.
EN ABC ,correction wave , WEARE ASSUMING MARKET FOLLOW B TO C ACCORDINGTO ELLIOTT WAVE ANALYSIS , I AM NOT AN FINANCIAL ADVICER , Use properrrr and have safe trading marathon
TR İşbu Sözleşme, sizinle Zoom arasındaki nihai sözleşmeyi teşkil etmekte ve oluşturmaktadır ve konusuyla ilgili olarak sizinle bizim aramızdaki anlaşmanın tam ve münhasır ifadesini içermektedir
EN This Agreement constitutes and embodies the final agreement between you and Zoom and contains the complete and exclusive expression of your and our agreement pertaining to its subject matter
TR Dergilerin hizmet ettikleri camialar için uygun, temsil edici ve ilham verici olmaya devam edebilmesini sağlamak için editörler, editörlük kurullları ve hakemlerin cinsiyet çeşitliliğini incelemek ve bu konunun üzerine eğilmek
EN Reviewing and addressing the gender diversity of editors, editorial boards, and reviewers to ensure journals continue to be relevant, representative, and stimulating to the communities they serve
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
uygun | relevant |
devam | continue |
editörler | editors |
cinsiyet | gender |
TR Elsevier'in çeşitlilik ve kapsayıcılık stratejisi kapsamında, yayıncılıkta cinsiyet önyargısı konusunun üzerine eğilmek için yazarlar, hakemler ve editörler içinde cinsiyetlerin ne oranda temsil edildiğini takip etmek istiyoruz
EN As part of Elsevier?s diversity and inclusion strategy, we would like to track representation among authors, reviewers, and editors to address gender bias in publishing
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
elsevier | elsevier |
çeşitlilik | diversity |
stratejisi | strategy |
cinsiyet | gender |
yazarlar | authors |
editörler | editors |
TR Üst düzey dergilerimiz yüz yılı aşkın bir mükemmeliyeti temsil etmektedir
EN Our top-tier medical journals represent over a hundred years of excellence
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
aşkın | over |
temsil | represent |
TR Genellikle kripto koleksiyonları, evcil hayvanlar veya avatarlar gibi gerçek hayattaki nesneler olarak temsil edilir
EN Usually, crypto collectibles are represented as real-life objects such as pets or avatars
Thổ nhĩ kỳ | tiếng Anh |
---|---|
genellikle | usually |
kripto | crypto |
veya | or |
gerçek | real |
nesneler | objects |
Hiển thị 50 trong số 50 bản dịch