TR Kendi ayakları üzerinde durarak yeniden bir düzen kurmaya çalışan kişilerin bu mücadelelerinde insani yardım desteği kimi zaman güçlü bir kolaylaştırıcı olabiliyor
TR Kendi ayakları üzerinde durarak yeniden bir düzen kurmaya çalışan kişilerin bu mücadelelerinde insani yardım desteği kimi zaman güçlü bir kolaylaştırıcı olabiliyor
EN Humanitarian aid can be a big facilitator for individuals that are struggling to regain their independence
Турецька | Англійська |
---|---|
yardım | aid |
TR Bu servislerden bazıları tamamen ücretsiz olurken bazı servisler için global olarak belirlenen idari ücretlerin ödenmesi veya indirimler söz konusu olabiliyor
EN While some of these services are completely free of charge, administrative fees may be charged for some services or globally determined discounts may apply
Турецька | Англійська |
---|---|
tamamen | completely |
servisler | services |
idari | administrative |
veya | or |
indirimler | discounts |
TR başlangıçs artık negatif olabiliyor.
EN Support for negative offsets has been added.
TR Bu servislerden bazıları tamamen ücretsiz olurken bazı servisler için global olarak belirlenen idari ücretlerin ödenmesi veya indirimler söz konusu olabiliyor
EN While some of these services are completely free of charge, administrative fees may be charged for some services or globally determined discounts may apply
Турецька | Англійська |
---|---|
tamamen | completely |
servisler | services |
idari | administrative |
veya | or |
indirimler | discounts |
TR Sol tekerlek yuvasındaki arıza, kazalara neden olabiliyor.
EN When you have a screw loose, it's best to fix the problem.
Турецька | Англійська |
---|---|
neden | to |
TR Almanca dersleriyle mükemmel bir şekilde birleştirilebilecek bir etkinlik! Zira ister komedi ister dönem filmi olsun, filmler genelde tarihsel ya da toplumsal konularda öğretici bir işleve sahip olabiliyor
EN This is something that can be wonderfully combined with German lessons: whether comedies or historical films, many films offer historical or social cultural value
Турецька | Англійська |
---|---|
almanca | german |
filmler | films |
toplumsal | social |
TR Alanlarında iklim politikaları açısından aktif olan ve böylece ulusal düzeydeki iklim hedeflerine varılmasını destekleyen belde, şehir ve hatta metropol bölgeleri sözleşmeye taraf olabiliyor
EN Communities, towns and entire metropolitan regions can take part if they become active on climate policy in their area and thereby support national climate goals
Турецька | Англійська |
---|---|
iklim | climate |
aktif | active |
ulusal | national |
hedeflerine | goals |
destekleyen | support |
TR Bazen insan hayatı, ufacık bir valf parçasının mevcudiyetine bağlı oluyor: parçanın aşınmış olması, solunum cihazının kullanılamamasına neden olabiliyor
EN Sometimes human lives depend on a tiny valve: if the small part is worn out, the entire ventilator is useless
Турецька | Англійська |
---|---|
bazen | sometimes |
insan | human |
bağlı | depend |
TR Bir sevişme sahnesini mesafeyle çekmek, son derece zor bir sınama olabiliyor; bu yüzden, kurallara uymak ve buna rağmen filmde normal durum görüntüsü vermek için birçok farklı kamera perspektifiyle çalışılıyor.
EN Filming a love scene with the appropriate distancing can be quite a challenge, that’s why we’re working a lot with different camera perspectives, so as to stick to the rules while still creating the impression of normality in the film.
Турецька | Англійська |
---|---|
kamera | camera |
TR Öte yandan gerçeklikte çoğu zaman meclis grubu yönetiminin milletvekilleri üzerinde belli bir baskısı olabiliyor; bu durum genelde meclis grubu disiplini olarak tanımlanıyor
EN In reality, of course, there is often a certain amount of pressure on members of parliament to follow their party leadership – this is often referred to as party discipline
Турецька | Англійська |
---|---|
belli | certain |
bu | this |
genelde | often |
TR Steffi Schmitt Federal Meclis seçimlerinde sandık görevlisi. Sorumluluğu büyük zira küçük hataların büyük sonuçları olabiliyor.
EN The pollster Matthias Jung explains how election prognoses come about – and why they are sometimes wrong.
TR CO2’yi inşaat malzemesine hapsetmek veya WhatsApp üzerinden gençlere yardımcı olmak nasıl olabiliyor, buradan okuyabilirsiniz.
EN Find out here how people hit on ideas like fixing CO2 in building materials and helping young people via WhatsApp.
Турецька | Англійська |
---|---|
inşaat | building |
buradan | here |
TR SEO uzmanlarından oluşan bir ekibi işe almak genellikle pahalı olabiliyor ve bu basit aracı kullanmak işletme sahiplerinin binlerce dolar olmasa da yüzlerce dolar tasarruf etmesini sağlıyor.
EN Hiring a team of SEO experts can often be pricey, and using this simple tool allows business owners to save hundreds if not thousands of dollars.
Турецька | Англійська |
---|---|
seo | seo |
ekibi | team |
genellikle | often |
bu | this |
basit | simple |
aracı | tool |
kullanmak | using |
işletme | business |
dolar | dollars |
tasarruf | save |
Показано 13 з 13 перекладів