TR Peynir altı suyu gıdaya daha yüksek besin değeri ve daha iyi bir doku ve doku katmakla kalmaz, aynı zamanda normalde kaybedilecek olan yüksek miktarda suyun geri kazanılmasını sağlayarak sürdürülebilirliği de artırır.
TR Peynir altı suyu gıdaya daha yüksek besin değeri ve daha iyi bir doku ve doku katmakla kalmaz, aynı zamanda normalde kaybedilecek olan yüksek miktarda suyun geri kazanılmasını sağlayarak sürdürülebilirliği de artırır.
EN Not only does whey bring increased nutritional value and improved texture to food, it also improves sustainability as it recovers huge amounts of water, that would otherwise be lost.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
suyu | water |
artırır | improves |
TR Besin değeri ve artan doku ve doku
EN Nutritional value and improved texture
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
değeri | value |
ve | and |
TR Akıllı işleme teknolojileri ve içerik malzemesi transfer sistemlerindeki yenilikler, bitki bazlı çeşitlerin artık lezzet, doku ve ağız hissi bakımından geleneksel sütlü dondurma ile aynı düzeye ulaşabileceği anlamına geliyor.
EN Smart processing technologies and innovation in ingredient handling mean plant-based varieties can now match traditional dairy ice cream for flavour, texture and mouthfeel.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
akıllı | smart |
işleme | processing |
teknolojileri | technologies |
bitki | plant |
artık | now |
geleneksel | traditional |
anlamına | mean |
TR Yoğurt üretiminizi optimize etmek için yoğurdun nasıl davrandığına ilişkin derin bilgiye sahip olmak çok önemlidir, böylece istediğiniz tat, ağız hissi, doku, kararlılık ve görünüme sahip ürünler oluşturabilirsiniz
EN It’s crucial to have deep knowledge of how yoghurt behaves to optimize your yoghurt production so that you can create products with the desired taste, mouthfeel, texture, stability and appearance
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
yoğurt | yoghurt |
derin | deep |
istediğiniz | desired |
ürünler | products |
TR Uzun süreli ağız sağlığı, dişleri, diş etlerini, dili ve yanakları temizlemektir. ISSA™ 3'ün genel ağız hijyenini %140 oranında iyileştirdiği klinik olarak kanıtlanmıştır*
EN Long-term oral health means cleaning the entire mouth - teeth, gums, tongue & cheeks. ISSA™ 3 is clinically proven to improve overall oral hygiene by 140%*
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
uzun | long |
süreli | term |
sağlığı | health |
genel | overall |
TR ISSA™ 3’ün arka kısmındaki çıkıntılar, anında tam ağız temizliği için dili ve yanakları temizler, daha fazla bakteriyi giderir ve genel ağız hijyenini iyileştirir.
EN ISSA™ 3 stars concentric ridges on the back to clean tongue and cheeks for an immediate full-mouth clean, removing more bacteria and improving overall mouth hygiene
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
tam | full |
genel | overall |
TR Üst yüzeyinde bulunan kanallı doku, gece boyunca baş ve boyun bölgesine masaj yaparak uyku konforunu arttırır.
EN The corrugated texture on the upper side massages the head and neck regions during the night and increases sleeping comfort.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
gece | night |
baş | head |
ve | and |
boyun | neck |
TR Organ Ve Doku Bağış Formu Şablonu
EN Organ And Tissue Donation Form Template
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
ve | and |
bağış | donation |
TR Maksimum hız sunmak üzere, düşük ve yüksek CPI izleme hareketleri için optimize edilmiş sert polietilen yüzeye sahip QcK Hard'ı, nokta atışı doğruluğu için gelişmiş doku kullanarak tasarladık.
EN For maximum speed we designed the QcK Hard with a hard polyethylene surface optimized for low and high CPI tracking movements using enhanced texture for pin-point accuracy.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
maksimum | maximum |
hız | speed |
düşük | low |
yüksek | high |
izleme | tracking |
sert | hard |
qck | qck |
nokta | point |
gelişmiş | enhanced |
TR Nefrektomiden 9 Yıl Sonra Yumuşak Doku Metastazı Olan RHK: Olgu Sunumu
EN RHC with Soft Tissue Metastasis 9 Years After Nephrectomy: Case Report
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
yıl | years |
sonra | after |
TR İmplant destekli burun protezlerinde implant başarısının ve yumuşak doku sağlığının değerlendirilmesi
EN Evaluation of implant success and soft tissue health of implant supported nasal prostheses
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
ve | and |
yumuşak | soft |
ın | of |
başarısı | success |
TR Üst yüzeyinde bulunan kanallı doku, gece boyunca baş ve boyun bölgesine masaj yaparak uyku konforunu arttırır.
EN The corrugated texture on the upper side massages the head and neck regions during the night and increases sleeping comfort.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
gece | night |
baş | head |
ve | and |
boyun | neck |
TR Peynir – sofraya lezzet ve doku katar
EN Cheese – bringing taste and texture to the table
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
peynir | cheese |
ve | and |
TR Gıda ürünlerine yüksek besin değeri ve gelişmiş bir doku katarlar.
EN They bring increased nutritional value and improved texture to food products.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
gelişmiş | improved |
TR Günümüzün tüketicileri gıdaların tat, renk, doku ve besin değeri açısından istikrarlı olmasını bekliyor. Paketlerimiz gıdaların bu beklentileri karşılayacak şekilde korunup muhafaza edileceği şekilde tasarlandı.
EN Today’s consumer expects food to be consistent in taste, colour, texture and nutritional value. Our packages are designed to protect and preserve food to meet these expectations.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
renk | colour |
ve | and |
besin | food |
değeri | value |
olmasını | to be |
beklentileri | expectations |
tasarlandı | designed |
TR yaprakları, koyu yeşil, gölge, doku, bitki, ot, yaprak
EN Horror funny graphic of Halloween pumpkin lanterns at night
TR Dakota james yürüdü içinde üzerinde onu Üvey anne ağız beceriyor bir weenie
EN Breasty stepmom and rock daughter pumping
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
bir | and |
TR Bilimin gücünden ve özenle seçilen içeriklerden yararlanarak etkili ve nazik ürünler geliştiriyoruz. Banyo ve vücut, ağız sağlığı, saç bakımı ve erkeklere yönelik serilerimiz tepeden tırnağa bakımlı olmanızı sağlayacak!
EN We use the power of science and carefully selected ingredients to develop products that are effective but gentle. Our bath and body, oral health, hair care and men’s ranges will keep you well-groomed from top-to-toe!
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
ve | and |
etkili | effective |
ürünler | products |
vücut | body |
sağlığı | health |
saç | hair |
bakımı | care |
yönelik | to |
TR 4’ü 1 arada ağız bakım devrimi!
EN The 4-in-1 total oral care revolution!
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
bakım | care |
TR Güvenle gülümseyin ve kusursuz hissedin. ISSA™ 3 kullanıcılarının tamamı dişlerinin daha parlak ve beyaz göründüğünü, ferah bir ağız hissi yaşadığını belirtti*
EN Smile with confidence and feel your best. 100% ISSA™ 3 users report whiter and brighter looking teeth & fresher feeling mouth*
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
hissedin | feel |
TR Ağız bakım rutininizi tamamlamak için arkadaki Dil ve Yanak Temizleyiciyi kullanın.
EN Use the Tongue & Cheek Cleaner on the back to finish your oral care routine.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
bakım | care |
kullanın | use |
TR Ağız bakımı rutininizi tamamlamak için ISSA™ Dil Temizleyiciyi kullanın
EN Use the ISSA™ Tongue Cleaner to finish your oral-care routine
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
bakımı | care |
kullanın | use |
TR Deri ve ağız bakımına karşı tutkunuz var mı? Herkese FOREO'dan bahsedin ve aynı zamanda para kazanın! Blog yazarıysanız ya da kendinize ait bir siteniz varsa, ortaklık programımıza katılmanızdan memnuniyet duyarız
EN Do you have a passion for skincare and oral care? Tell everyone about FOREO and earn money at the same time! If you are a blogger or own your own website, we would love for you to join our affiliate program
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
herkese | everyone |
foreo | foreo |
zamanda | time |
kazanın | earn |
TR Hemşirelik bölümü öğrencilerinin yoğun bakım ve evde sağlık hizmetleri birimlerinde yapılan ağız ve diş sağlığı girişimleri konusunda bilgi düzeyleri
EN Level of knowledge about oral and dental health interventions in critical care and home health services units of nursing students
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
hemşirelik | nursing |
bakım | care |
ve | and |
evde | home |
hizmetleri | services |
diş | dental |
bilgi | knowledge |
TR OBEZİTENİN AĞIZ SAĞLIĞI İLE İLİŞKİSİ
EN RELATIONSHIP BETWEEN OBESITY AND ORAL HEALTH
TR Yerel ağızla söylenen “Kölsch” kelimesinin anlamı da çeşitlidir: Yerel ağız, yaşam tarzı ve bira anlamlarında söylenir
EN “Kölsch” is a word with many meanings: it refers to the local dialect, a way of life, and the city’s beer
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
yaşam | life |
bira | beer |
TR Almanca çok yönlü bir dil – 16’yı aşkın yerel ağız grubu da bunun bir kanıtı. Uluslararası Anadili Günü vesilesiyle şaşırtıcı olgular.
EN German is diverse - more than 16 regional dialect groups show this. Surprising facts for Mother Language Day.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
yerel | regional |
grubu | groups |
günü | day |
TR 37 yaşındaki Tony “Kenya’da 50’dan fazla dil ve ağız konuşuluyor, biz de duruma göre otomatik olarak uygun dili kullanıyoruz” diyor.
EN “In Kenya more than 50 languages and dialects are spoken; we automatically use the right language depending on the context and situation”, says the thirty-seven year old.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
kenya | kenya |
uygun | right |
diyor | says |
TR Dumanlı görüntüleme ve diğer yöntemlerle araştırmacılar, solunum havasının ağız maskesi ya da solunum maskesinin neresinden sızabileceğini ve virüslerin nasıl dağıldığını canlandırmaya çalışıyorlar
EN Using smoke visualization and other processes, they can see where breathed air escapes from face or respiratory masks and how viruses are distributed in a room
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
diğer | other |
TR Ağız hissi ve yulaf bazlı içecekler
EN Mouthfeel and oatbased beverages
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
ve | and |
içecekler | beverages |
{Totalresult} மொழிபெயர்ப்புகளின் 30 ஐக் காட்டுகிறது