TR Çoğu oyun mouseu’ları kalkış mesafesini tek bir birincil algılayıcıdan işlerken Rival 600, dünyanın en düşük ve en doğru kalkış mesafesini elde etmek için son teknoloji özel bir derinlik algılayıcısı kullanır
TR Çoğu oyun mouseu’ları kalkış mesafesini tek bir birincil algılayıcıdan işlerken Rival 600, dünyanın en düşük ve en doğru kalkış mesafesini elde etmek için son teknoloji özel bir derinlik algılayıcısı kullanır
EN While most gaming mice process lift off distance from a single primary sensor, the Rival 600 deploys a state-of-the-art dedicated depth sensor to achieve the world’s lowest and most accurate lift off distance
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
oyun | gaming |
birincil | primary |
rival | rival |
en | most |
elde | achieve |
son | state-of-the-art |
özel | dedicated |
TR Çoğu oyun mouseu’ları kalkış mesafesini tek bir birincil algılayıcıdan işlerken Rival 650, dünyanın en düşük ve en doğru kalkış mesafesini elde etmek için son teknoloji özel bir derinlik algılayıcısı kullanır
EN While most gaming mice process lift off distance from a single primary sensor, the Rival 650 deploys a state-of-the-art dedicated depth sensor to achieve the world’s lowest and most accurate lift off distance
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
oyun | gaming |
birincil | primary |
rival | rival |
en | most |
elde | achieve |
son | state-of-the-art |
özel | dedicated |
TR Bu şekilde, Webhook'ları işlerken bir site ziyaretçisini tanımlayabilirsiniz
EN By using this method, you can identify your website visitors when processing Webhooks
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
bu | this |
şekilde | when |
bir | by |
site | website |
TR Geliştiriciye tamamen şeffaftır: Knative arka planda ayrıntıları işlerken geliştirici koda odaklanabilir.
EN It’s all transparent to the developer: Knative handles the details in the background, and the developer can focus on code.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
tamamen | all |
ayrıntıları | details |
geliştirici | developer |
TR Güvenlik şirket çapında bir çabadır. Tüm çalışanlar yıllık güvenlik eğitim programını tamamlar ve müşteri verilerini işlerken en iyi uygulamaları kullanır.
EN Security is a company-wide endeavor. All employees complete an annual security training program and employ best practices when handling customer data.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
güvenlik | security |
şirket | company |
tüm | all |
çalışanlar | employees |
yıllık | annual |
eğitim | training |
müşteri | customer |
verilerini | data |
TR Cloudflare DNS'i ikincil DNS olarak veya gizli bir birincil kurulumda kullanarak mevcut DNS altyapınıza sahip olmaya devam edebilirsiniz. Bölge aktarımları için TSIG kimlik doğrulamasını destekliyoruz.
EN Maintain your existing DNS infrastructure while using Cloudflare DNS as a secondary DNS or in a hidden primary setup. We support TSIG authentication for zone transfers.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
cloudflare | cloudflare |
dns | dns |
ikincil | secondary |
veya | or |
gizli | hidden |
birincil | primary |
mevcut | existing |
kimlik | authentication |
TR İklimimiz ve soluduğumuz havanın kalitesi buna bağlı. Tarih boyunca alışveriş ve ticarette, araştırma ve keşifte birincil bir rol oynadı.
EN Our climate and the quality of the air we breathe depend on it. Throughout history, it has served a primary role in trade and commerce, exploration and discovery.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
kalitesi | quality |
bağlı | depend |
tarih | history |
birincil | primary |
rol | role |
TR Birincil araştırma ve kayıt telefon görüşmeleri, toplantılar, telekonferanslar, vb
EN As you are conducting primary research and recording phone calls, meetings, teleconferences, etc
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
birincil | primary |
araştırma | research |
ve | and |
kayıt | recording |
telefon | phone |
toplantılar | meetings |
TR Gelenek 5: Her grubun tek bir birincil amacı vardır: mesajını hala acı çeken zorlayıcı internet ve teknoloji kullanıcısına iletmek.
EN Tradition 5: Each group has but one primary purpose—to carry its message to the compulsive internet and technology user who still suffers.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
gelenek | tradition |
grubun | group |
birincil | primary |
amacı | purpose |
internet | internet |
teknoloji | technology |
kullanıcısı | user |
TR Gelenek 6: Bir ITAA grubu, para, mülkiyet ve prestij sorunları bizi birincil amacımızdan saptırmasın diye, ITAA adını hiçbir ilgili tesise veya dış kuruluşa asla onaylamamalı, finanse etmemeli veya ödünç vermemelidir.
EN Tradition 6: An ITAA group ought never endorse, finance, or lend the ITAA name to any related facility or outside enterprise, lest problems of money, property, and prestige divert us from our primary purpose.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
gelenek | tradition |
itaa | itaa |
grubu | group |
mülkiyet | property |
sorunları | problems |
birincil | primary |
ilgili | related |
dış | outside |
asla | never |
TR Müşteriler ve müşterilerle uzun vadeli profesyonel ilişkiler için web sitesini güvence altına almak bir web sitesi sahibinin birincil görevi olmalıdır ve işletmelerin yakın gelecekte büyümesine yardımcı olur
EN Securing the website of those who have long-term professional relationships with customers and customers should be the primary duty of a website owner and helps businesses grow in the near future
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
müşteriler | customers |
uzun | long |
vadeli | term |
ilişkiler | relationships |
sahibinin | owner |
birincil | primary |
olmalıdır | should be |
işletmelerin | businesses |
yakın | near |
gelecekte | future |
TR Thawte Wildcard Sertifikası: Kurumsal doğrulama veya alan doğrulama sertifikaları olabilir ve tek bir birincil tam nitelikli alan adı içinde birden çok alt alanı güvence altına alabilir
EN Thawte Wildcard Certificate: Can be corporate validation or domain validation certificates and can secure multiple subdomains within a single primary fully qualified domain name
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
thawte | thawte |
wildcard | wildcard |
kurumsal | corporate |
veya | or |
birincil | primary |
tam | fully |
nitelikli | qualified |
adı | name |
TR Örneğin, abc.com'a sahipseniz, bu domain için sertifikaların yalnızca birincil CA olarak DNS'de bunu belirten bir kayıt oluşturursunuz
EN For example, if you own abc.com, certificates for this domain are created only with a record that specifies this in DNS as the primary CA
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
domain | domain |
birincil | primary |
ca | ca |
dns | dns |
kayıt | record |
sertifikaları | certificates |
TR Sertifika yetkilisi (CA) daha sonra bir SSL sertifikası yayınlayacak ve bunu tüm birincil subdomain adresleriniz için kullanabileceksiniz
EN The certification authority (CA) will then issue an SSL certificate and you can use it for all your primary subdomain addresses
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
ca | ca |
ssl | ssl |
tüm | all |
birincil | primary |
subdomain | subdomain |
TR ElastiCache, yazma kapasitesini ölçeklendirmek için yazma trafiğini birden fazla birincil düğüme dağıtmanızı sağlayan Redis kümesi modunu destekler
EN To scale write capacity, ElastiCache supports Redis cluster mode which enables you to partition your write traffic across multiple primaries
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
elasticache | elasticache |
kapasitesini | capacity |
redis | redis |
destekler | supports |
TR Topkapı Sarayı, yaklaşık 400 yıldır Osmanlı padişahlarının birincil ikametgahıydı.
EN Known as the Great Church during the first construction phase later converted to a mosque
TR 16.6.1. Sektör,bütçe kodu ve benzerlerine göre orijinal bütçenin oranı olarak birincil kamu harcamaları 16.6.2. Son kamu hizmeti tecrübelerinden memnun kalan nüfusun oranı
EN 16.6.1. Primary government expenditures as a proportion of original approved budget, by sector (or by budget codes or similar) 16.6.2. Proportion of the population satisfied with their last experience of public services
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
sektör | sector |
bütçe | budget |
kodu | codes |
orijinal | original |
birincil | primary |
kamu | public |
son | last |
hizmeti | services |
TR Birincil, ikincil ve üçüncül öğretim programlarına (iklim değişikliği hakkında) hafifletme, uyum, etki azaltma ve erken uyarı entegre etmiş ülkelerin sayısı 13.3.2
EN Number of countries that have integrated mitigation, adaptation, impact reduction and early warning into primary, secondary and tertiary curricula 13.3.2
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
birincil | primary |
ikincil | secondary |
ve | and |
hakkında | into |
etki | impact |
erken | early |
uyarı | warning |
entegre | integrated |
ülkelerin | countries |
sayısı | number |
TR Çoklu bağlantı seçenekleri, bir PLC veya Sunucu ağına kolayca entegre olmanıza izin vererek birincil barkod okuma uygulamalarınızı iş süreçlerinizi hızlandırmak üzere devreye sokar
EN Multiple connectivity options allow you to easily integrate into a PLC or Host network, enabling your primary scanning applications to drive your business processes
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
seçenekleri | options |
veya | or |
entegre | integrate |
birincil | primary |
okuma | scanning |
uygulamaları | applications |
TR LIMITmarker sıcaklığa duyarlı 18⁰C göstergeleri, ürünlerin birincil ambalajına uygulanabilir ve soğutulmuş bir ürün kullanılacak kadar ısındığında net bir görsel işaret sağlar
EN LIMITmarker Reversible 18⁰C indicators can be applied to the primary packaging of products, providing a clear visual sign when a refrigerated product becomes warm enough to use
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
c | c |
göstergeleri | indicators |
birincil | primary |
net | clear |
görsel | visual |
sağlar | providing |
TR Müşteriler ve müşterilerle uzun vadeli profesyonel ilişkiler için web sitesini güvence altına almak bir web sitesi sahibinin birincil görevi olmalıdır ve işletmelerin yakın gelecekte büyümesine yardımcı olur
EN Securing the website of those who have long-term professional relationships with customers and customers should be the primary duty of a website owner and helps businesses grow in the near future
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
müşteriler | customers |
uzun | long |
vadeli | term |
ilişkiler | relationships |
sahibinin | owner |
birincil | primary |
olmalıdır | should be |
işletmelerin | businesses |
yakın | near |
gelecekte | future |
TR Thawte Wildcard Sertifikası: Kurumsal doğrulama veya alan doğrulama sertifikaları olabilir ve tek bir birincil tam nitelikli alan adı içinde birden çok alt alanı güvence altına alabilir
EN Thawte Wildcard Certificate: Can be corporate validation or domain validation certificates and can secure multiple subdomains within a single primary fully qualified domain name
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
thawte | thawte |
wildcard | wildcard |
kurumsal | corporate |
veya | or |
birincil | primary |
tam | fully |
nitelikli | qualified |
adı | name |
TR Örneğin, abc.com'a sahipseniz, bu domain için sertifikaların yalnızca birincil CA olarak DNS'de bunu belirten bir kayıt oluşturursunuz
EN For example, if you own abc.com, certificates for this domain are created only with a record that specifies this in DNS as the primary CA
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
domain | domain |
birincil | primary |
ca | ca |
dns | dns |
kayıt | record |
sertifikaları | certificates |
TR Sertifika yetkilisi (CA) daha sonra bir SSL sertifikası yayınlayacak ve bunu tüm birincil subdomain adresleriniz için kullanabileceksiniz
EN The certification authority (CA) will then issue an SSL certificate and you can use it for all your primary subdomain addresses
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
ca | ca |
ssl | ssl |
tüm | all |
birincil | primary |
subdomain | subdomain |
TR LIMITmarker sıcaklığa duyarlı 18⁰C göstergeleri, ürünlerin birincil ambalajına uygulanabilir ve soğutulmuş bir ürün kullanılacak kadar ısındığında net bir görsel işaret sağlar
EN LIMITmarker Reversible 18⁰C indicators can be applied to the primary packaging of products, providing a clear visual sign when a refrigerated product becomes warm enough to use
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
c | c |
göstergeleri | indicators |
birincil | primary |
net | clear |
görsel | visual |
sağlar | providing |
TR ElastiCache, yazma kapasitesini ölçeklendirmek için yazma trafiğini birden fazla birincil düğüme dağıtmanızı sağlayan Redis kümesi modunu destekler
EN To scale write capacity, ElastiCache supports Redis cluster mode which enables you to partition your write traffic across multiple primaries
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
elasticache | elasticache |
kapasitesini | capacity |
redis | redis |
destekler | supports |
TR Amazon Aurora MySQL Uyumlu Sürüm ve Amazon Aurora PostgreSQL Uyumlu Sürüm, aynı AWS bölgesindeki birincil bulut sunucusu ile aynı temel birime sahip olan Amazon Aurora replikalarını destekler
EN Amazon Aurora MySQL-Compatible Edition and Amazon Aurora PostgreSQL-Compatible Edition support Amazon Aurora replicas, which share the same underlying volume as the primary instance in the same AWS region
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
amazon | amazon |
aurora | aurora |
mysql | mysql |
uyumlu | compatible |
sürüm | edition |
aws | aws |
birincil | primary |
destekler | support |
TR Birincil bulut sunucusu tarafından yapılan güncellemeler tüm Amazon Aurora Replikaları tarafından görülebilir
EN Updates made by the primary are visible to all Amazon Aurora Replicas
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
birincil | primary |
yapılan | made |
güncellemeler | updates |
tüm | all |
amazon | amazon |
aurora | aurora |
TR MySQL Okuma Replikalarında, birincil bulut sunucunuzdan alınan veriler replikanızda işlem olarak yeniden yürütülür
EN In MySQL Read Replicas, data from your primary instance is replayed on your replica as transactions
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
mysql | mysql |
okuma | read |
birincil | primary |
veriler | data |
işlem | transactions |
TR S: Uygulamamın yükünü geçerli birincil bulut sunucumdan bölgeler arası replikaya devredebilir miyim?
EN Q: Can I fail over my application from my current primary to the cross-region replica?
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
birincil | primary |
TR Evet, Amazon RDS konsolundan bölgeler arası replikanızı yeni birincil bulut sunucusu olacak şekilde yükseltebilirsiniz
EN Yes, you can promote your cross-region replica to be the new primary from the Amazon RDS console
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
amazon | amazon |
rds | rds |
birincil | primary |
TR İki veya daha fazla Aurora Replikası aynı önceliğe sahip olduğunda Amazon RDS, boyutu en büyük olan replikayı birincil konumuna yükseltir
EN If two or more Aurora Replicas share the same priority, then Amazon RDS promotes the replica that is largest in size
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
veya | or |
aurora | aurora |
amazon | amazon |
rds | rds |
boyutu | size |
TR İki veya daha fazla Aurora Replikası aynı önceliğe ve boyuta sahip olduğunda Amazon RDS, aynı yükseltme katmanında bulunan replikalardan birini rastgele birincil konumuna yükseltir
EN If two or more Aurora Replicas share the same priority and size, then Amazon RDS promotes an arbitrary replica in the same promotion tier
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
veya | or |
aurora | aurora |
ve | and |
amazon | amazon |
rds | rds |
TR S: Belirli replikaların birincil bulut sunucusu konumuna yükseltilmesini engelleyebilir miyim?
EN Q: Can I prevent certain replicas from being promoted to the primary instance?
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
belirli | certain |
birincil | primary |
miyim | can |
TR Birincil bulut sunucusu konumuna yükseltilmesini istemediğiniz replikalara daha düşük öncelik katmanları atayabilirsiniz
EN You can assign lower priority tiers to replicas that you don’t want promoted to the primary instance
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
birincil | primary |
öncelik | priority |
TR S: Birincil veritabanım varsa ve bir Amazon Aurora Replikası aktif olarak okuma trafiği alıyorsa yük devri gerçekleştiğinde ne olur?
EN Q: If I have a primary database and an Amazon Aurora Replica actively taking read traffic and a failover occurs, what happens?
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
birincil | primary |
amazon | amazon |
aurora | aurora |
okuma | read |
trafiği | traffic |
TR Amazon Aurora, birincil bulut sunucunuzla ilgili otomatik olarak bir sorun tespit eder ve yük devretme işlemini başlatır
EN Amazon Aurora will automatically detect a problem with your primary instance and trigger a failover
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
amazon | amazon |
aurora | aurora |
birincil | primary |
sorun | problem |
tespit | detect |
TR Küme Uç Noktası kullanıyorsanız okuma/yazma bağlantılarınız, birincil konuma yükseltilecek Amazon Aurora Replikasına otomatik olarak yönlendirilir
EN If you are using the Cluster Endpoint, your read/write connections will be automatically redirected to an Amazon Aurora Replica that will be promoted to primary
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
küme | cluster |
okuma | read |
birincil | primary |
amazon | amazon |
aurora | aurora |
TR Okuma trafiğinizi Aurora Replikasına yönlendiren Küme Okuyucu Uç Noktası kullanıyorsanız, eski birincil düğüm replika olarak kurtarılana kadar salt okunur bağlantılar yeni yükseltilen Aurora Replikasına yönlendirilir.
EN If you are using the Cluster Reader Endpoint to direct your read traffic to the Aurora Replica, the read only connections will be directed to the newly promoted Aurora Replica until the old primary node is recovered as a replica.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
okuma | read |
aurora | aurora |
küme | cluster |
okuyucu | reader |
eski | old |
birincil | primary |
TR Amazon Aurora Replikaları aynı AWS Bölgesindeki birincil bulut sunucusuyla aynı veri birimini kullandığından, neredeyse hiç replikasyon gecikmesi yaşanmaz
EN Since Amazon Aurora Replicas share the same data volume as the primary instance in the same AWS Region, there is virtually no replication lag
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
amazon | amazon |
aurora | aurora |
aws | aws |
birincil | primary |
veri | data |
neredeyse | virtually |
hiç | no |
replikasyon | replication |
TR Birincil bölgenizin kullanım dışı kalması durumunda Amazon Aurora Global Database'den ikinci bölgeyi manuel olarak kaldırıp tam okuma ve yazma işlemlerini gerçekleştirecek şekilde ayarlayabilirsiniz
EN If your primary region becomes unavailable, you can manually remove a secondary region from an Amazon Aurora Global Database and promote it to take full reads and writes
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
birincil | primary |
amazon | amazon |
aurora | aurora |
global | global |
database | database |
manuel | manually |
tam | full |
TR FPM (FastCGI Process Manager - FastCGI Sğreç Yöneticisi) ağır yüklü siteler için (çoğunlukla) yararlı bazı özellikleri içeren birincil PHP FastCGI uygulamasıdır.
EN FPM (FastCGI Process Manager) is a primary PHP FastCGI implementation containing some features (mostly) useful for heavy-loaded sites.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
siteler | sites |
için | for |
çoğunlukla | mostly |
yararlı | useful |
bazı | some |
özellikleri | features |
içeren | containing |
birincil | primary |
php | php |
TR Topkapı Sarayı, yaklaşık 400 yıldır Osmanlı padişahlarının birincil ikametgahıydı.
EN Known as the Great Church during the first construction phase later converted to a mosque
TR Topkapı Sarayı, yaklaşık 400 yıldır Osmanlı padişahlarının birincil ikametgahıydı.
EN Known as the Great Church during the first construction phase later converted to a mosque
TR Topkapı Sarayı, yaklaşık 400 yıldır Osmanlı padişahlarının birincil ikametgahıydı.
EN Known as the Great Church during the first construction phase later converted to a mosque
TR Topkapı Sarayı, yaklaşık 400 yıldır Osmanlı padişahlarının birincil ikametgahıydı.
EN Known as the Great Church during the first construction phase later converted to a mosque
TR Termal Macun, kullanıcının birincil ihtiyaçlarını karşılayabilecek 4,5 W/m-k'lik bir termal iletkenlik sağlayan elmas tozu içerir.
EN The thermal compound contains diamond powder, which would provide a thermal conductivity of 4.5 W/m-k that could fulfill the user’s primary needs.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
termal | thermal |
birincil | primary |
sağlayan | provide |
elmas | diamond |
içerir | contains |
ihtiyaçları | needs |
TR İnşaat sektörü, en büyük birincil ham madde tüketicileri ve CO2 emisyoncuları arasında sayılıyor
EN The construction sector is considered one of the largest consumers of primary raw materials and also one of the largest CO2 emitters
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
birincil | primary |
ham | raw |
TR Mektuplu oy pusulası; sol sütunda doğrudan adaylara verilen birincil oy, sağdaysa ikincil oy işaretleniyor.
EN This is what a ballot paper looks like: on the left the direct 'first vote' for the local candidate, on the right the 'second vote'.
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
oy | vote |
sol | left |
TR Sol tarafta seçim bölgesinden gösterilen adayları doğrudan seçmeye hizmet eden birincil oy işaretlenir
EN On the left-hand side, a direct candidate for the Bundestag representing the electoral district can be voted for directly with the 'first vote'
துருக்கிய | ஆங்கிலம் |
---|---|
sol | left |
oy | vote |
{Totalresult} மொழிபெயர்ப்புகளின் 50 ஐக் காட்டுகிறது