NL Als ik heel eerlijk ben, heb ik Surfshark alleen gedownload omdat ik een advertentie voor het bedrijf heb gemaakt. Nu gebruik ik het echt altijd, het is echt heel handig.
NL Als ik heel eerlijk ben, heb ik Surfshark alleen gedownload omdat ik een advertentie voor het bedrijf heb gemaakt. Nu gebruik ik het echt altijd, het is echt heel handig.
TR Dürüst olacağım, Surfshark'ı sadece reklamını yaptığım için indirdim. Ancak daha sonra kullanmaya başladım. Gerçekten harika ve gerçekten sürekli olarak kullanıyorum.
NL <strong>Onderzoek betaald verkeer</strong> - Zie of jouw concurrenten adverteren in de zoekmachines en waar ze hun betaalde zoekverkeer naartoe sturen.
TR <strong>Ücretli trafik araştırması</strong> - Rakiplerinizin ücretli arama reklamı yapıp yapmadığını ve ücretli trafik kaynaklarını öğrenin.
Holländska | Turkiska |
---|---|
verkeer | trafik |
concurrenten | rakiplerinizin |
en | ve |
zoekverkeer | arama |
NL Geeft je een lijst met websites waar je opgegeven website naartoe linkt.
TR Web sitenizin bağlantı verdiği web sitelerinin bir listesini verir.
Holländska | Turkiska |
---|---|
geeft | verir |
lijst | listesini |
NL Breng in kaart waar je stond en waar je naartoe wilt, én bekijk hoe ver je al bent gekomen.
TR Nerelerden geldiğinizi, bundan sonra nereye gitmek istediğinizi, ve ne kadar ilerleme kat ettiğinizi görün.
Holländska | Turkiska |
---|---|
en | ve |
bekijk | görün |
hoe | ne |
in | sonra |
NL Ontdek de zoektermen waar jouw concurrenten hun zoekmachine-advertenties op inzetten en waar ze dat verkeer naartoe sturen.
TR Rakiplerinizin arama reklamı verdiği anahtar kelimeleri ve bu trafiği nereye gönderdiklerini keşfedin.
Holländska | Turkiska |
---|---|
ontdek | keşfedin |
concurrenten | rakiplerinizin |
en | ve |
verkeer | trafiği |
zoekmachine | arama |
NL Je foto's als echte ansichtkaarten voorzien van een paar persoonlijke woorden om vast te houden en te bewaren. Verstuur ze direct online of via onze ansichtkaarten app. Wereldwijd – overal vandaan en overal naartoe.
TR Birkaç kişisel kelimenle ister doğrudan çevrimiçi, ister kartpostal uygulamamızla gönderebileceğin fotoğrafların gerçek kartpostal olarak dokunabilir ve saklanabilir. Dünya geneline - her yerden her yere.
Holländska | Turkiska |
---|---|
echte | gerçek |
en | ve |
direct | doğrudan |
of | ister |
wereldwijd | dünya |
online | çevrimiçi |
NL Waar wil je met de bus naartoe?
TR Bir sonraki otobüs yolculuğunda nereye gitmek istersiniz?
Holländska | Turkiska |
---|---|
bus | otobüs |
NL Met Busbud heb je een wereldwijd busstation in je eigen taal en munteenheid binnen handbereik, waar je ook naartoe gaat
TR Dünyanın neresinde olursanız olun, otobüs veya tren biletinizi kendi dilinizde ve para biriminizde almak için Busbud'ı kullanın
Holländska | Turkiska |
---|---|
wereldwijd | dünyanın |
en | ve |
busbud | busbud |
NL Waar kan ik met Alaska Airlines naartoe vliegen?
TR Alaska Airlines nereye uçuyor?
NL Opgestart door een klein team met grote passie voor technologie en SEO.
TR Teknoloji ve SEO’ya büyük tutku besleyen küçük bir ekip tarafından başlatıldı.
Holländska | Turkiska |
---|---|
klein | küçük |
team | ekip |
grote | büyük |
technologie | teknoloji |
en | ve |
seo | seo |
NL Doe wat je leuk vindt, ontmoet mensen die je passie delen, vind je community, en de rest volgt vanzelf.
TR Sevdiğiniz şeyi yapın, sizinle aynı şeyleri sevenlerle tanışın, topluluğunuzu bulun. Gerisi hikaye!
Holländska | Turkiska |
---|---|
ontmoet | tanışın |
vind | bulun |
NL We doen serieuze dingen maar wel met passie
TR Ciddi şeyler yapıyoruz ama tutkuyla
Holländska | Turkiska |
---|---|
maar | ama |
NL We geloven niet in "culturele aanpassing" — we geloven in authenticiteit, vriendelijkheid en passie.
TR "kültür uyumuna" değil, - özgünlük, iyilik ve tutkuya inanırız.
Holländska | Turkiska |
---|---|
niet | değil |
en | ve |
NL Elke dag voelt het alsof we spontaan en open met onze passie bezig zijn: iemand pikt iets op en iemand anders bouwt ze om naar de diverse delen van het product
TR Her gün sanki tutkularımızı masaya döküyoruz; biri bunları kaldırır, diğeri onları ürünün parçaları haline getirir
NL Uw bescherming is meer dan alleen onze prioriteit. Het is onze passie.
TR Korunmanız sadece önceliğimiz değil, tutkumuz.
NL Quip bestaat uit slimme mensen met unieke ervaringen, waarbij we een passie voor leren delen. We zijn serieuze ambachtsmensen die elkaar graag willen helpen bij het creëren van een bredere en diepere ervaring. Waarom leert u niet mee met ons?
TR Quip, eşsiz deneyimlere sahip, öğrenmeye yönelik tutkuyu paylaşan, zeki insanlardan oluşur. Birbirimize daha büyük geniş ve derin bir deneyim sunmayı amaçlayan ciddi ustalarız. Gelip bizimle öğrenmek istemez misin?
Holländska | Turkiska |
---|---|
unieke | eşsiz |
zijn | sahip |
en | ve |
ervaring | deneyim |
NL Als je van onze producten houdt en ons merk sterk aanbeveelt, of als je gewoon een fan bent van de passie die wordt gegoten in het bouwen van SteelSeries-producten, dan willen we je uitrusten en belonen.
TR Ürünlerimizi seviyorsanız ve markanın destekçisiyseniz veya SteelSeries ürünlerini oluşturan tutkunun hayranıysanız sizi ürünlerle donatıp ödüllendirmek isteriz.
Holländska | Turkiska |
---|---|
en | ve |
producten | ürünlerini |
NL Het gaat niet alleen om je volgers, gelijktijdige kijkers of abonnees, het gaat ook om de passie en toewijding die je in je game stopt
TR Bu sadece takipçileriniz, eşzamanlı izleyiciler veya altlarla alakalı değil, oyununuza koyduğunuz tutku ve özveriyle de ilgili
Holländska | Turkiska |
---|---|
en | ve |
NL We zijn geïnteresseerd in de tijd die je besteedt, de toon waarmee je omgaat met je kijkers en natuurlijk je passie voor alles wat met gamen te maken heeft.
TR Adadığınız zamanınız, izleyicilerinizle etkileşirken kullandığınız ton ve tabii ki oyunculukla ilgili her şeye karşı tutkunuzla ilgileniyoruz.
Holländska | Turkiska |
---|---|
tijd | zaman |
en | ve |
NL Heb jij een passie voor huid- en mondverzorging? Vertel iedereen over FOREO en verdien tegelijkertijd geld! Als je een blogger bent of je eigen website hebt, dan hopen we dat je mee wilt doen aan ons affiliate programma
TR Deri ve ağız bakımına karşı tutkunuz var mı? Herkese FOREO'dan bahsedin ve aynı zamanda para kazanın! Blog yazarıysanız ya da kendinize ait bir siteniz varsa, ortaklık programımıza katılmanızdan memnuniyet duyarız
Holländska | Turkiska |
---|---|
iedereen | herkese |
NL Onze Passie Is Om Merken Tot Leven Te Brengen HTML-Sjabloon
TR Güzelliğin Önemli Detayları HTML Şablonu
Holländska | Turkiska |
---|---|
html | html |
NL Als je een passie hebt voor SUV's, moet je een vurige wens hebben om in een GMC te rijden
TR SUV'lar konusunda tutkuluysanız, bir GMC'yi sürmek için ateşli bir dileğiniz olmalı
Holländska | Turkiska |
---|---|
rijden | sürmek |
suv | suv |
NL Als je een passie hebt voor auto's, moet je een vurige wens hebben om in een Land Rover Range Rover te rijden
TR Arabalar konusunda tutkuluysanız, bir Land Rover Range Rover'ı kullanmak için hararetli bir arzunuz olmalı
Holländska | Turkiska |
---|---|
auto | arabalar |
rijden | kullanmak |
NL Uw bescherming is meer dan alleen onze prioriteit. Het is onze passie.
TR Korunmanız sadece önceliğimiz değil, tutkumuz.
NL We geloven niet in "culturele aanpassing" — we geloven in authenticiteit, vriendelijkheid en passie.
TR "kültür uyumuna" değil, - özgünlük, iyilik ve tutkuya inanırız.
Holländska | Turkiska |
---|---|
niet | değil |
en | ve |
NL Elke dag voelt het alsof we spontaan en open met onze passie bezig zijn: iemand pikt iets op en iemand anders bouwt ze om naar de diverse delen van het product
TR Her gün sanki tutkularımızı masaya döküyoruz; biri bunları kaldırır, diğeri onları ürünün parçaları haline getirir
NL Maak kennis met mensen in jouw omgeving die geïnteresseerd zijn in mobiele technologie. Kom samen om je passie voor technologie te delen en ideeën uit te wisselen!
TR Mobil teknolojiyle ilgilenen yerel insanlarla tanışın. Teknoloji tutkunuzu paylaşmak ve fikir alışverişinde bulunmak için bir araya gelin!
Holländska | Turkiska |
---|---|
mensen | insanlarla |
mobiele | mobil |
technologie | teknoloji |
delen | paylaşmak |
en | ve |
maak kennis met | tanışın |
idee | fikir |
NL Quip bestaat uit slimme mensen met unieke ervaringen, waarbij we een passie voor leren delen. We zijn serieuze ambachtsmensen die elkaar graag willen helpen bij het creëren van een bredere en diepere ervaring. Waarom leert u niet mee met ons?
TR Quip, eşsiz deneyimlere sahip, öğrenmeye yönelik tutkuyu paylaşan, zeki insanlardan oluşur. Birbirimize daha büyük geniş ve derin bir deneyim sunmayı amaçlayan ciddi ustalarız. Gelip bizimle öğrenmek istemez misin?
Holländska | Turkiska |
---|---|
unieke | eşsiz |
zijn | sahip |
en | ve |
ervaring | deneyim |
NL Hij zag dit echter als een kans om te werken aan iets wat hij met passie deed en werkte samen met Netscape
TR Ancak, bunu tutku duyduğu alan üzerinde çalışma fırsatı olarak gördü ve Netscape ile birlikte çalışmaya başladı
NL Dit archetype is gevoelig en doet anderen graag een plezier met toewijding en passie. De Minnaar heeft een verlangen naar contact en interactie met anderen.
TR Bu arketip hassastır ve başkalarını bağlılık ve tutkuyla memnun etmekten hoşlanır. Aşık, başkalarıyla bağlantı kurma ve etkileşim kurma arzusuna sahiptir.
NL De LifePoints-community is een enthousiaste groep gelijkgestemde consumenten die een passie delen voor het bouwen aan een betere wereld en die de waarde van hun mening ervaren
TR LifePoints Topluluğu, daha iyi bir dünya inşa etme ve fikirlerinin değerini deneyimleme tutkusunu paylaşan, benzer düşünen tüketicilerden oluşan heyecan verici bir gruptur
NL Wij zijn een internationaal team bestaande uit componisten, ontwerpers, programmeurs en schrijvers met een enorme passie voor muziek
TR Besteci, tasarımcı, programcı ve yazarlardan oluşan ve müzik tutkusunu paylaşan uluslararası bir ekibiz
NL Het is onze missie om deze passie met u te delen door middel van de beste klantenservice en rechtenvrije nummers van de hoogste kwaliteit.
TR Amacımız, dünya standartlarında müşteri hizmetleri ve en yüksek kalitede telifsiz müzik parçaları sunarak bu tutkuyu sizinle paylaşmaktır.
NL En jij telt ook mee: een creatieve klant met passie voor muziek.Wij streven ernaar om je de best mogelijke ervaring te bieden met muziek van hoge kwaliteit, eenvoudige licentieverleningen en ondersteuning van wereldklasse.
TR Ve elbette sizler, tutkulu ve yaratıcı müşterilerimiz de onun bir parçasısınız.Yüksek kaliteli müzik, basit li̇sanslama ve dünya standartlarında destek ile size mümkün olan en iyi deneyimi sunmayı amaçlıyoruz.
NL "Cloudflare heeft een bijzonder groot netwerk en infrastructuur om echt grote aanvallen op het DNS-systeem te stoppen
TR "Cloudflare, DNS sistemine yönelik gerçekten büyük saldırıları durdurmak için inanılmaz derecede geniş bir ağa ve altyapıya sahip
Holländska | Turkiska |
---|---|
netwerk | ağ |
en | ve |
echt | gerçekten |
cloudflare | cloudflare |
dns | dns |
heeft | sahip |
NL Ja, u kunt uw VPN echt vervangen door Zero Trust Network Access. Download deze technische whitepaper om alternatieve benaderingen voor toegang op afstand te vergelijken en de beste optie voor uw organisatie te zoeken.
TR Evet, VPN'inizi gerçekten Sıfır Güven Ağ Erişimi ile değiştirebilirsiniz. Alternatif uzaktan erişim yaklaşımlarını karşılaştırmak ve kuruluşunuz için en iyi seçeneği bulmak için bu teknik dokümanı indirin.
Holländska | Turkiska |
---|---|
vpn | vpn |
echt | gerçekten |
zero | sıfır |
trust | güven |
download | indirin |
deze | bu |
technische | teknik |
en | ve |
ja | evet |
NL Hoe je content maakt die mensen echt willen lezen en willen delen met anderen
TR İnsanların okumak ve diğerleriyle paylaşmak isteyeceği içerikler nasıl oluşturulur
Holländska | Turkiska |
---|---|
en | ve |
delen | paylaşmak |
NL "De eenvoud waarmee we onze apps binnen een paar uur kunnen ontwikkelen voor Freshdesk is wat het platform echt uniek maakt."
TR "Freshdesk için uygulamalarımızı birkaç saat içinde kolaylıkla oluşturabilmemiz, platformu gerçekten farklı kılan şeydir."
Holländska | Turkiska |
---|---|
apps | uygulamaları |
binnen | içinde |
uur | saat |
platform | platformu |
echt | gerçekten |
NL "Je kunt een dashboard maken met alle statistieken en gegevens die u wilt zien en waarnaar u wilt verwijzen, en dit regelmatig snel bekijken. Het is echt nuttig voor mij vanuit het oogpunt van administratie."
TR "Başvuru yapmak istediğiniz tüm verileri içeren bir pano oluşturabilir ve buna hızlıca girebilirsiniz...(bu) yönetim açısından gerçekten yararlıdır.”
Holländska | Turkiska |
---|---|
gegevens | verileri |
echt | gerçekten |
NL Als je einddoel is om hoger te komen in zoekmachines als Google en gratis organisch verkeer te krijgen, is deze SEO-cursus echt iets voor jou.
TR Nihai hedefiniz Google gibi arama motorlarında daha üstlerde sıralanmak ve ücretsiz organik trafik elde etmek ise, bu SEO eğitimi tam size göre.
Holländska | Turkiska |
---|---|
en | ve |
organisch | organik |
verkeer | trafik |
voor | e |
gratis | ücretsiz |
seo | seo |
NL “Quip is een plaats waar "één team, één droom" ook echt zo voelt, en niet overdreven
TR “Quip, “tek bir takım, tek bir hayal”in ucuz bir laf değil, gerçek olduğunun hissedildiği bir yerdir
Holländska | Turkiska |
---|---|
ook | de |
niet | değil |
NL Het komt echt over als een hechte familie die samenwerkt aan één doel en één droom
TR Aynı hedefe ve aynı hayale doğru birlikte çalışan, birbirine sıkı sıkıya bağlı bir aile hissini verir
Holländska | Turkiska |
---|---|
en | ve |
als | aynı |
NL Hergebruik in ontwikkelingslanden is vaak effectiever dan lokale recycling—er is bijvoorbeeld niet echt een markt in de VS voor oude kathodestraalbuizen, maar deze worden wel hergebruikt in andere landen.
TR Gelişmekte olan ülkelerde bir cihazın tekrar kullanımı, hanede yapılan geri dönüşümden daha etkilidir—her ne kadar ABD'de tüplü monitörler için bir pazar olmasa da, bu monitörler diğer ülkelerde hâlâ kullanılmakta.
Holländska | Turkiska |
---|---|
vs | abd |
NL elke vorm van audio of video, echt.
TR her türlü ses veya video için mükemmel, gerçekten.
Holländska | Turkiska |
---|---|
elke | her |
audio | ses |
of | veya |
video | video |
echt | gerçekten |
NL En u kunt echt alle backlinks volgen die op uw websites zijn gebouwd.
TR Ayrıca, web sitelerinize yapılan tüm geri bağlantıları gerçekten izleyebilirsiniz.
Holländska | Turkiska |
---|---|
echt | gerçekten |
alle | tüm |
websites | web |
NL “Makkelijk om mee te werken, zeker voor mensen die niet echt verstand met computers hebben. Werkt perfect.”
TR “Tehditleri yakalama konusunda güvenilir ve çok iyi. Aferin”
NL 3D-printen omzeilt allerlei beperkingen van traditionele fabricageprocessen waardoor engineers niet echt voor optimale prestaties konden ontwerpen.
TR 3B baskı, mühendislerin ideal performansa yönelik olarak tasarım yapmasına engel olan geleneksel imalat süreçlerinin dayattığı kısıtlamaların birçoğunu ortadan kaldırmaktadır.
Holländska | Turkiska |
---|---|
beperkingen | kısıtlamaları |
traditionele | geleneksel |
optimale | ideal |
ontwerpen | tasarım |
printen | baskı |
NL We zijn een team dat zich inzet om de manier waarop de wereld samenwerkt te veranderen. Daar hebben we echt plezier in. We zijn een eclectische groep van ouders, wereldreizigers en fanatieke (bord)spelers.
TR Dünyanın işbirliği yapma yöntemlerini değiştirmeye kararlı bir ekibiz ve bunu yaparken çok eğleniyoruz. Biz, ebeveynler, dünya gezginleri ve ciddi (masa oyunu) oyuncularından oluşan karmaşık bir grubuz. Bu kişiler bizim liderlerimiz.
Holländska | Turkiska |
---|---|
en | ve |
NL Hi-res-luidsprekerdrivers en een verliesvrije en responstijdvrije draadloze oplossing maken van de Arctis Pro Wireless het enige echt draadloze game-audiosysteem met hoge kwaliteit.
TR Yüksek çözünürlük kapasiteli hoparlör sürücüleri ve kayıpsız ve gecikmesiz kablosuz çözüm olan Arctis Pro Kablosuz, tek gerçek kablosuz hi-fi oyunculuk ses sistemidir.
Holländska | Turkiska |
---|---|
en | ve |
echt | gerçek |
hoge | yüksek |
oplossing | çözüm |
arctis | arctis |
NL In combinatie met dezelfde Hi-Res-compatibele luidsprekerdrivers die worden gebruikt in de bekabelde versie, levert de Arctis Pro Wireless een echt high-fidelity gaming-audio-ervaring, draadloos.
TR Kablolu versiyonda kullanılan aynı yüksek çözünürlük kabiliyetli hoparlör sürücüsüyle eşlenmiş Arctis Pro Kablosuz, gerçek hi-fi oyunculuk ses deneyimini kablosuz olarak sunuyor.
Holländska | Turkiska |
---|---|
gebruikt | kullanılan |
echt | gerçek |
dezelfde | aynı |
high | yüksek |
arctis | arctis |
audio | ses |
ervaring | deneyimini |
Visar 50 av 50 översättningar