Prevedi "orada" v angleščina

Prikaz 50 od 50 prevodov fraze "orada" iz Turški v angleščina

Prevodi orada

"orada" v Turški je mogoče prevesti v naslednjih angleščina besed/besednih zvez:

orada are is of the there this you

Prevod Turški v angleščina od orada

Turški
angleščina

TR Size kolaylık sağlamak için biz resursun hafif ve geniş sürümünü hazırladık ki, orada çok sayıda ek bilgiler gösterilir.

EN For your convenience, we have set up two versions of our website: light and extended (for displaying additional information).

Turški angleščina
kolaylık convenience
hafif light
ek additional
bilgiler information

TR Bazı e-atıklar deniz aşırı ülkelere, orada yakılıp çocuklar tarafından hurda olarak toplanılsın diye gönderilir

EN Some e-waste is shipped overseas, where it is burned for scrap by kids in junkyards

Turški angleščina
bazı some
çocuklar kids

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Sara Beth Bareilles, 1979’da Kaliforniya’da dünyaya geldi. Lise yıllarında şarkılar yazan Sara’nın müzik hayatı üniversite öğrenimi için UCLA’e gitmesiyle başladı. Sanatçı, orada Awaken … Devamını oku

EN Sara Beth Bareilles (born December 7, 1979) is a Grammy-winning American singer-songwriter, pianist, Broadway composer, actress, and TV producer and writer. Bareilles was born and raised in… read more

Turški angleščina
devamını more
oku read

TR Bana acı çektirmek için değil, hayatımı nasıl yaşayacağım konusunda bana rehberlik etmek için orada olan hislerimi hissedebiliyorum

EN I can feel my feelings, which it turns out are not there to make me suffer, but to guide me in how to live my life

Turški angleščina
değil not
rehberlik guide
orada there
olan are
hayatı life

TR En önemlisi, bir ekrana bağlı olmadığımda daha canlı, orada, vücudumda ve dünyada kendimi daha canlı hissediyorum.

EN Most importantly, I feel more alive, present, there in my body and in the world when I?m not glued to a screen.

Turški angleščina
canlı alive
orada there
dünyada in the world

TR Kocamın arkadaşlarından biri Akçakale’ye taşınmamızı ve orada bir pamuk çiftliğinde çalışmamızı önerdi

EN One of my husband’s friends suggested that we move to Akçakale and work in a cotton field there

Turški angleščina
orada there
pamuk cotton

TR Kocamın arkadaşlarından biri Akçakale’ye taşınmamızı ve orada bir pamuk çiftliğinde çalışmamızı önerdi

EN One of my husband’s friends suggested that we move to Akçakale and work in a cotton field there

Turški angleščina
orada there
pamuk cotton

TR Gay0Day'de Sıcak okul gay çocuk Seks ilk zaman ben izin bu otur orada için bir bit ve ne zaman ben yaptı çek kapalı

EN Hot school gay boy sex first time I let it sit there for a bit, and when I did pull off at Gay0Day

Turški angleščina
gay gay
sıcak hot
okul school
çocuk boy
seks sex
zaman time
orada there
bit bit

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Bu yöntemi kullanarak, tetikleyicilerin koşullarını transfer edilen koşullar ile değiştirebilirsiniz. Bu tür bir nesnenin örneğini, kanal ayarlarınızda tetikleyiciler bölümünde bulabilirsiniz, orada JSON yapısı düğmesine basın.

EN Using this method you can replace the triggers' rules by transferred object. You can get an example of such object in our admin panel in the Triggers section, just press JSON structure button there.

Turški angleščina
yöntemi method
orada there
json json
yapısı structure
düğmesine button
basın press

TR Kocamın arkadaşlarından biri Akçakale’ye taşınmamızı ve orada bir pamuk çiftliğinde çalışmamızı önerdi

EN One of my husband’s friends suggested that we move to Akçakale and work in a cotton field there

Turški angleščina
orada there
pamuk cotton

TR Kocamın arkadaşlarından biri Akçakale’ye taşınmamızı ve orada bir pamuk çiftliğinde çalışmamızı önerdi

EN One of my husband’s friends suggested that we move to Akçakale and work in a cotton field there

Turški angleščina
orada there
pamuk cotton

TR HIA, AWS müşterilerinin verileri Alberta veya Kanada dışına aktarmasını veya orada depolamasını yasaklıyor mu?

EN Does HIA prohibit an AWS customer from having data in transit or at rest outside of Alberta or outside of Canada?

Turški angleščina
hia hia
aws aws
verileri data
alberta alberta
veya or
kanada canada
ın of

TR Verileri Alberta veya Kanada dışına aktarmanın veya orada depolamanın HIA kapsamındaki güvenlik ve gizlilik yükümlülüklerine uygun olup olmadığına karar vermek müşterilerin sorumluluğundadır.

EN It is the responsibility of each customer to determine whether transferring and storing data outside of Alberta or outside of Canada satisfies their security and privacy obligations under HIA.

Turški angleščina
verileri data
alberta alberta
veya or
kanada canada
hia hia
ve and
olup whether
müşterilerin customer
ın of

TR PHIPA, AWS müşterilerinin verileri Ontario veya Kanada dışına aktarmasını veya orada depolamasını yasaklıyor mu?

EN Does PHIPA prohibit an AWS customer from having data in transit or at rest outside of Ontario or outside of Canada?

Turški angleščina
aws aws
verileri data
ontario ontario
veya or
kanada canada
ın of

TR Genel anlamda PHIPA’da bir kişinin veya kuruluşun verileri Ontario ya da Kanada dışına aktarmasını veya orada depolamasını kısıtlayan bir gereksinim yoktur

EN Generally speaking there is no requirement in PHIPA that specifically limits the ability of a person or organization from transferring or storing data outside of Ontario or Canada

Turški angleščina
genel generally
veya or
verileri data
ontario ontario
kanada canada
orada there

TR Verileri Kanada dışına aktarmanın veya orada depolamanın güvenlik yükümlülüklerine uygun olup olmadığına karar vermek müşterilerin sorumluluğundadır.

EN It is the responsibility of each customer to determine whether transferring and storing data outside of Canada satisfies its security obligations.

Turški angleščina
verileri data
kanada canada
güvenlik security
olup whether
müşterilerin customer
ın of

TR Bazı e-atıklar deniz aşırı ülkelere, orada yakılıp çocuklar tarafından hurda olarak toplanılsın diye gönderilir

EN Some e-waste is shipped overseas, where it is burned for scrap by kids in junkyards

Turški angleščina
bazı some
çocuklar kids

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur

EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies

Turški angleščina
orada there
sessizlik quiet
gerçekten actually
karayipler caribbean
veya or
kanada canadian

TR Orada birçok lüks otellerinden birinde kalıyorsanız, otel resepsiyonu ile rezervasyon kaçının

EN If you?re staying in one of the many luxurious hotels there, avoid booking with the hotel reception

Turški angleščina
orada there
lüks luxurious
birinde in one
rezervasyon booking
kaçının avoid

TR 1996’da Bonn’da BM bayrağı göndere çekildi. Orada bulunanlar arasında; Federal Çevre Bakanı Angela Merkel, Kalkınma Bakanı Carl-Dieter Spranger, BM Genel Sekreteri Boutros Boutros-Ghali ve Dışişleri Bakanı Klaus Kinkel

EN In 1996 the UN flag was hoisted in Bonn. Present were the Environment Minister Angela Merkel, Development Minister Carl-Dieter Spranger, UN Secretary General Boutros Boutros-Ghali and Foreign Minister Klaus Kinkel

Turški angleščina
angela angela
merkel merkel
kalkınma development
genel general
klaus klaus

TR Karsch, korona pandemisi koşullarında Olimpiyatların ne kadar faydalı olduğunu konusunda tereddütleri olsa da şunu söylüyor: “Orada bir olimpiyat ruhu olacağını düşünüyorum

EN Although Karsch mulls over how meaningful the Olympic Games are in the face of the coronavirus pandemic, she says: “I believe there’ll be an Olympic spirit

Turški angleščina
pandemisi pandemic
orada there

TR Bu sefer Harting yok, ama Jasinski ve fırlatılmayı bekleyen diskler orada olacak: Yanında genellikle iki tanesini bulunduruyor; biri sarı, biri siyah, birinin kenarı biraz daha pürüzlü

EN Harting is not taking part this time, but Jasinski will be there with his discuses: normally he takes two with him – a yellow one and a black one, one with a slightly rougher edge

Turški angleščina
bu this
yok not
ve and
orada there
sarı yellow
siyah black
biraz slightly

TR Orada endüstri ve konstrüksiyon teknikerliği meslek eğitimi alıyorlar

EN They are completing their education as industrial and construction mechanics

Turški angleščina
ve and
eğitimi education

TR Bir kısa mesaj ya da bir telefon yetiyor; çocukların ihtiyaç duydukları an, anne-babalar hemen orada bitiveriyorlar

EN A text message or phone call is all it takes for parents to be there if their children need them

Turški angleščina
mesaj message
telefon phone
ihtiyaç need
orada there

TR Elde kent haritası, Leipzig caddelerinde oradan orada dolaşmanın, sightseeing’in farklı bir hali yaşanıyor: Bankalar, kafeler, okullar ve galeriler okuma etkinliklerine ve sergilere davet ediyor

EN With map in hand, visitors can enjoy a different kind of sightseeing tour: banks, coffee bars, schools and galleries invite the general public to readings and exhibitions

Turški angleščina
haritası map
farklı different
bankalar banks
okullar schools
davet invite

TR Bulgaristan’da kesinlikle giyip „Anzug“   ofise gitmemen gerekir, çünkü orada bu kelime “takım elbise“ değil, “eşofman” anlamına gelir.

EN And under no circumstances should you venture into an office in Bulgaria in an Anzug, because rather than denoting a stylish suit, it means a plain tracksuit.

Turški angleščina
gerekir should
kelime than
değil no
anlamına means

TR Şu anda orada yapılan bir araştırmanın, alınan  önlemlerden hangilerinin yararlı olduğunu ortaya koyması bekleniyor

EN A study is now to be carried out there to find out which of the measures taken are useful

Turški angleščina
orada there
yararlı useful
olduğunu is

TR Orada bir seyyar revirle köylere ve kasabalara gidiyorduk” diye anlatıyor.

EN “We drove a mobile medical unit around the villages and small towns there”, she explains.

Turški angleščina
orada there

TR Çünkü orada yapıcılar ve kullanıcılar birbirilerinin çok yakınındalar

EN That is because its makers and users are very close together

Turški angleščina
ve and
kullanıcılar users

TR Burası gerçi ulusal park dahilinde değil ama benim için her şey orada başladı.

EN It’s not in the national park, but that’s where it all started for me.

Turški angleščina
park park
değil not
benim me
başladı started

TR Brüksel’e giderken orada kısa bir mola vermeyi seviyorum.“

EN When I’m on my way to Brussels, I like to stop off there.”

Turški angleščina
brüksel brussels
orada there

TR Akeel Sandouk, 1990’da Suriye’de doğdu, 2012’de değişim öğrencisi olarak Leipzig’e geldi ve orada üniversitede ve bir danışmanlık firmasında çalışıyor.

EN Akeel Sandou, was born in 1990 in Syria. He came to Leipzig as an exchange student in 2012 and works there at the university and in a consulting company.

Turški angleščina
suriye syria
değişim exchange
leipzig leipzig
geldi came
orada there
danışmanlık consulting
çalışıyor works

TR Denizde kurtarılan mülteciler böylelikle Avrupa’ya hiç gelmeyecek, mültecilere yardım kuruluşu UNHCR kimlerin korunmaya ihtiyacı olduğu konusunda orada karar verecektir

EN Refugees rescued from distress at sea would not even come to Europe; instead, the refugee relief agency UNHCR would decide on the spot who is in need of protection

Turški angleščina
mülteciler refugees
avrupa europe
hiç not
ihtiyacı need
olduğu is
karar decide

TR İki ülke daha önce orada kaydedilmiş ama Almanya’ya gitmeye teşebbüs etmiş ilticacıları geri kabul edecekler.

EN The latter two states will readmit asylum seekers who are already registered there, but have tried to travel to Germany.

Turški angleščina
orada there
almanya germany

TR Size kolaylık sağlamak için biz resursun hafif ve geniş sürümünü hazırladık ki, orada çok sayıda ek bilgiler gösterilir.

EN For your convenience, we have set up two versions of our website: light and extended (for displaying additional information).

Turški angleščina
kolaylık convenience
hafif light
ek additional
bilgiler information

TR Sitenizin bugün ilk sayfada olması, sonsuza kadar orada kalacağı anlamına gelmez

EN Just because your site is on the first page today doesn't mean that it will stay there forever

Turški angleščina
sitenizin your site
bugün today
ilk first
sayfada page
kadar on
orada there
anlamına mean

TR PDF'lerinize ek açıklamalar ve ek resimler ekleyin. Veya bu verileri Google Data Studio'ya entegre edin ve orada özel raporlar ve gösterge panelleri oluşturun.

EN Add your annotations and additional images to your PDFs. Or, integrate this data into Google Data Studio and create custom reports and dashboards from there.

Turški angleščina
pdf pdfs
ve and
resimler images
veya or
bu this
google google
studio studio
entegre integrate
orada there
özel custom
oluşturun create

TR Sara Beth Bareilles, 1979’da Kaliforniya’da dünyaya geldi. Lise yıllarında şarkılar yazan Sara’nın müzik hayatı üniversite öğrenimi için UCLA’e gitmesiyle başladı. Sanatçı, orada Awaken … Devamını oku

EN Sara Beth Bareilles (born December 7, 1979) is a Grammy-winning American singer-songwriter, pianist, Broadway composer, actress, and TV producer and writer. Bareilles was born and raised in… read more

Turški angleščina
devamını more
oku read

Prikaz 50 od 50 prevodov