EN Christian Rock can span genres, styles and, trends as diverse as Rock itself
Preložiť "rock itself" do Turecký
Zobrazuje sa 50 z 50 prekladov frázy "rock itself" z Angličtina do Turecký
Preklad Angličtina do Turecký z rock itself
Angličtina
Turecký
TR Christian Rock, Rock'ın kendisi kadar çeşitli tarzlar, stiller ve akımlar kapsayabilir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| rock | rock |
| as | kadar |
| diverse | çeşitli |
| and | ve |
EN Christian Rock can span genres, styles and, trends as diverse as Rock itself
TR Christian Rock, Rock'ın kendisi kadar çeşitli tarzlar, stiller ve akımlar kapsayabilir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| rock | rock |
| as | kadar |
| diverse | çeşitli |
| and | ve |
EN Heavy metal (often referred to simply as metal) is a subgenre of rock music that developed in the late 1960s and early 1970s. With roots in blues-rock and psychedelic rock, the bands that creat… read more
TR Heavy metal (çoğunlukla yalın biçimde metal olarak anılır) türünün kökleri 1960'ların sonları ve 1970'lerin başında blues ve rock türünü birleştirerek, daha çok gitar ve davul bazl… Devamını oku
EN Procol Harum is a British rock band formed in London, England, in 1967. They contributed to the development of progressive rock, and by extension, symphonic rock. The band's claim to f… read more
TR İngiliz rock grubu. 1967de Gary Brooker, Robin Trower, Chris Copping ve B.J. Wilson tarafıdnan İngiltere, Essex'de kuruldu. Grup progressive rock ve symphonic rock'ın gelişimi… Devamını oku
EN Procol Harum is a British rock band formed in London, England, in 1967. They contributed to the development of progressive rock, and by extension, symphonic rock. The band's claim to fame is 'A Whiter Shade of Pale', a h… read more
TR İngiliz rock grubu. 1967de Gary Brooker, Robin Trower, Chris Copping ve B.J. Wilson tarafıdnan İngiltere, Essex'de kuruldu. Grup progressive rock ve symphonic rock'ın gelişimine katkıda bulunmuştur. En ünlü kayıtları 1967… Devamını oku
EN Procol Harum is a British rock band formed in London, England, in 1967. They contributed to the development of progressive rock, and by extension, symphonic rock. The band's claim to f… read more
TR İngiliz rock grubu. 1967de Gary Brooker, Robin Trower, Chris Copping ve B.J. Wilson tarafıdnan İngiltere, Essex'de kuruldu. Grup progressive rock ve symphonic rock'ın gelişimi… Devamını oku
EN Procol Harum is a British rock band formed in London, England, in 1967. They contributed to the development of progressive rock, and by extension, symphonic rock. The band's claim to fame is 'A Whiter Shade of Pale', a h… read more
TR İngiliz rock grubu. 1967de Gary Brooker, Robin Trower, Chris Copping ve B.J. Wilson tarafıdnan İngiltere, Essex'de kuruldu. Grup progressive rock ve symphonic rock'ın gelişimine katkıda bulunmuştur. En ünlü kayıtları 1967… Devamını oku
EN Just as the disease expresses itself in a threefold manner (physical, mental/emotional, and spiritual), so will your withdrawal (and later your sobriety) express itself on three levels
TR Hastalık kendini üç yönlü olarak (fiziksel, zihinsel/duygusal ve ruhsal) ifade ettiği gibi, geri çekilmeniz (ve daha sonra ayıklığınız) kendini üç düzeyde ifade edecektir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| physical | fiziksel |
| mental | zihinsel |
| emotional | duygusal |
| levels | düzeyde |
| will | edecektir |
| later | daha sonra |
| and | ve |
| the | sonra |
| as | gibi |
EN Heavy metal (often referred to simply as metal) is a subgenre of rock music that developed in the late 1960s and early 1970s. With roots in blues-rock and ps… read more
TR Heavy metal (çoğunlukla yalın biçimde metal olarak anılır) türünün kökleri 1960'ların sonları ve 1970'lerin başında blues ve rock türünü birleşt… Devamını oku
EN Styx /stɪks/ is an American rock band from Chicago that formed in 1972 and became famous for its albums released in the late 1970s and early 1980s. They are best known for melding hard rock… read more
TR Styx, 1970 yılında Chicago, ABD'de kurulmuş Amerikalı rock müzik grubu. Kuruluşunun öyküsü 1960'lı yılların başlarına kadar uzanmaktadır. Grup 1970'li yıllarda ve 1980… Devamını oku
EN Styx /stɪks/ is an American rock band from Chicago that formed in 1972 and became famous for its albums released in the late 1970s and early 1980s. They are best known for melding hard rock guitar balanced with acoustic guitar, synthes… read more
TR Styx, 1970 yılında Chicago, ABD'de kurulmuş Amerikalı rock müzik grubu. Kuruluşunun öyküsü 1960'lı yılların başlarına kadar uzanmaktadır. Grup 1970'li yıllarda ve 1980'li yılların başlarında müzik piyasasında söz… Devamını oku
EN Supertramp are a British group playing a mix of progressive rock and pop rock that notably had a series of top-selling albums in the 70s, producing several hit singles
TR Roger Hodgson Richard Davies ile birlikte, 1969 yılında Supertamp'i kurmuşlar
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| of | birlikte |
| the | ile |
EN Alternative pop/rock refers to artists that are rooted in the style, sound and/or ethos of punk rock
TR Alternatif müzik 1980'lerde underground ve bağımsız müzik kültürlerinden ortaya çıkmış müzik türüdür
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| alternative | alternatif |
| and | ve |
EN The first wave of alternative rock included jangle pop, grunge, noise rock, and some of the more eclectic punk and hardcore bands
TR 1990'larda geniş bir kitleye ulaşmıştır
EN The Allman Brothers Band formed in 1969 in Macon, Georgia, United States and blended different strains of Southern Rock related music— Blues, Country, Gospel, Jazz, and more— into a flexible, jam-oriented Rock and Roll style
TR allman brothers band’in müziğini dinlediğimizde country, rhythm & blues ve 1970’lerin rock soundunun bir karışımını görmekteyiz
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| country | country |
| blues | blues |
| rock | rock |
| and | ve |
| a | bir |
EN With roots in blues-rock and psychedelic rock, the bands that created heavy metal developed a thick, massive sound characterized by highly amplified distortion and extended guitar solos
TR Heavy metal popülaritesini 80'lerde daha çok türün ortaya çıkmasıyla artırdı
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| metal | metal |
| heavy | heavy |
EN With roots in blues-rock and psychedelic rock, the bands that created heavy metal developed a thick, massive sound characterized by highly amplified distortion and ext… read more
TR Heavy metal popülaritesini 80'l… Devamını oku
EN Styx is an American rock band from Chicago that formed in 1972 and became famous for its albums released in the late 1970s and early 1980s. They are best known for melding hard rock guitar … read more
TR Styx, 1970 yılında Chicago, ABD'de kurulmuş Amerikalı rock müzik grubu. Kuruluşunun öyküsü 1960'lı yılların başlarına kadar uzanmaktadır. Grup 1970'li yıllarda ve 1980… Devamını oku
EN Styx is an American rock band from Chicago that formed in 1972 and became famous for its albums released in the late 1970s and early 1980s. They are best known for melding hard rock guitar balanced with acoustic guitar, synthesizers mi… read more
TR Styx, 1970 yılında Chicago, ABD'de kurulmuş Amerikalı rock müzik grubu. Kuruluşunun öyküsü 1960'lı yılların başlarına kadar uzanmaktadır. Grup 1970'li yıllarda ve 1980'li yılların başlarında müzik piyasasında söz… Devamını oku
EN Supertramp are a British group playing a mix of progressive rock and pop rock that notably had a series of top-selling albums in the 70s, producing several hit singles
TR Roger Hodgson Richard Davies ile birlikte, 1969 yılında Supertamp'i kurmuşlar
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| of | birlikte |
| the | ile |
EN Alternative pop/rock refers to artists that are rooted in the style, sound and/or ethos of punk rock
TR Alternatif müzik 1980'lerde underground ve bağımsız müzik kültürlerinden ortaya çıkmış müzik türüdür
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| alternative | alternatif |
| and | ve |
EN The first wave of alternative rock included jangle pop, grunge, noise rock, and some of the more eclectic punk and hardcore bands
TR 1990'larda geniş bir kitleye ulaşmıştır
EN The Allman Brothers Band formed in 1969 in Macon, Georgia, United States and blended different strains of Southern Rock related music— Blues, Country, Gospel, Jazz, and more— into a flexible, jam-oriented Rock and Roll style
TR allman brothers band’in müziğini dinlediğimizde country, rhythm & blues ve 1970’lerin rock soundunun bir karışımını görmekteyiz
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| country | country |
| blues | blues |
| rock | rock |
| and | ve |
| a | bir |
EN With roots in blues-rock and psychedelic rock, the bands that created heavy metal developed a thick, massive sound characterized by highly amplified distortion and extended guitar solos
TR Heavy metal popülaritesini 80'lerde daha çok türün ortaya çıkmasıyla artırdı
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| metal | metal |
| heavy | heavy |
EN With roots in blues-rock and psychedelic rock, the bands that created heavy metal developed a thick, massive sound characterized by highly amplified distortion and ext… read more
TR Heavy metal popülaritesini 80'l… Devamını oku
EN How to create great content that promotes itself
TR Kendi tanıtımını yapan harika içerikler nasıl üretilir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| great | harika |
| how | nasıl |
EN Unlike other PoS protocols, any stakeholder can participate in the consensus process in Tezos and be rewarded by the protocol itself for contributing to the security and stability of the network.
TR Diğer PoS protokollerinin aksine her paydaş mutabakat sürecine katılabilir ve ağın güvenliğine ve istikrarına katkıda bulunduğu için protokol tarafından ödüllendirilebilir.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| unlike | aksine |
| other | diğer |
| consensus | mutabakat |
| process | sürecine |
| protocol | protokol |
| security | güvenli |
| network | ağı |
| in | da |
| and | ve |
| by | tarafından |
EN Tezos can upgrade itself without having to split (“fork”) the network into two different blockchains and disrupt the network effects that are formed over time.
TR Tezos, ağı iki farklı blockchaine bölmeden (fork) ve zamanla oluşan ağ etkilerini ortadan kaldırmadan sürüm güncellemesi yapabilir.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| network | ağı |
| formed | oluşan |
| effects | etkilerini |
| can | yapabilir |
| and | ve |
| time | zamanla |
| different | farklı |
EN Adjust all your audio settings from the transmitter base station’s controls or wireless from the headset itself
TR Tüm ses ayarlarınızı verici baz istasyonunun kontrolleriyle veya kulaklığın kendisinden kablosuz olarak ayarlayın
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| base | baz |
| wireless | kablosuz |
| audio | ses |
| all | tüm |
| or | veya |
EN My iPhone boots to the Apple logo and then turns itself off.
TR Istanbul'da iPhone Ekran Değişimi Yapan Yer?
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| iphone | iphone |
| off | de |
| to | yer |
EN Identifying your particular mobile device can be a task in itself
TR Özel mobil cihazınızı tanımlamak başlı başına bir görev olabilir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| task | görev |
| mobile | mobil |
| device | cihaz |
| be | olabilir |
| a | bir |
EN Rapping itself, also known as emceeing, MCing, spitting, or just rhyming, is the rhythmic spoken delivery of rhymes and wordplay
TR Aynı dönemlerde ortaya çıkan Hip-Hop kültür akımının bir koludur
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| the | aynı |
EN While we all suffer from a common disease, it expresses itself in different ways for each of us
TR Hepimiz ortak bir hastalıktan muzdaripken, her birimiz için kendini farklı şekillerde ifade eder
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| common | ortak |
| we | hepimiz |
| different | farklı |
| for | için |
EN Therefore PRUFTECHNIK hereby expressly dissociates itself from all content of all linked/referenced pages that were changed after creation of the links
TR Bu nedenle PRÜFTECHNIK, link verilen/bağlanan tüm sayfaların, link yerleştirildikten sonra değiştirilen tüm içeriklerine ilişkin mesafe koyar
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| were | bu |
| all | tüm |
| therefore | bu nedenle |
| that | nedenle |
| the | sonra |
| pages | sayfalar |
EN Now is the time to get creative! Our logo maker lets you customize the fonts, colors, and the icon itself, add a background if needed and adjust the logo to your needs.
TR Yaratıcılığınızı ortaya koymanın zamanı geldi! Logo aracımız; yazı tipi, renk ve simgelerin kişiselleştirilmesine izin veriyor. Hatta gerekirse bir arkaplan da ekleyebilir ve logonuzu ihtiyaçlarınıza uygun şekilde hizalayabilirsiniz.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| creative | yaratıcı |
| fonts | yazı tipi |
| colors | renk |
| add | ekleyebilir |
| background | arkaplan |
| the time | zamanı |
| time | zaman |
| logo | logo |
| to | hatta |
| your needs | ihtiyaçlarınıza |
| and | ve |
| a | bir |
| the | şekilde |
| needed | ihtiyaç |
EN YouTube has managed to make a name for itself with its strong beginning and its fast rise, especially in the last few years.
TR Youtube, özellikle son birkaç sene içinde yaptığı müthiş çıkışla adından söz ettirmeyi başarıyor.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| youtube | youtube |
| last | son |
| especially | özellikle |
| name | adı |
| in | içinde |
| a | birkaç |
EN When coming down to the knowledge article as itself, make sure to keep it simple: Over-structuring with too many categories can lead to confusion
TR Bilgi makalesine kendi başına gelirken, basit tuttuğunuzdan emin olun: Çok fazla kategoriyle aşırı yapılandırma kafa karışıklığına neden olabilir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| simple | basit |
EN The code is forked from Ethereum, therefore it is 100% compatible with all the DApps and tools running on Ethereum itself
TR Kodu Ethereum'dan çatallanmıştır ve bu nedenle Ethereum üzerinde çalışan tüm dApp'ler ve araçlarla %100 uyumludur
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| code | kodu |
| ethereum | ethereum |
| all | tüm |
| tools | araç |
| and | ve |
| running | bu |
| therefore | bu nedenle |
EN The Aion Network prides itself on transparency and is designed to address unsolved questions of scalability, privacy, and security.
TR Aion Network şeffaflığı ile öne çıkarken, henüz çözülememiş ölçeklenebilirlik, gizlilik ve güvenlik sorunlarına odaklanmak için tasarlanmıştır.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| network | network |
| transparency | şeffaflığı |
| privacy | gizlilik |
| security | güvenlik |
| and | ve |
| of | in |
EN This lends itself to abuse and service downtime
TR Bu durum ağları suistimale ve servis kesintilerine açık bir hale getirir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| service | servis |
| this | bu |
| and | ve |
EN Sustainable: Decred's block reward system allows the treasury to sustain itself over time: no outside funding is necessary
TR Sürdürülebilir Decred'in blok ödül sistemi, Hazine'nin dışarıdan bir fonlama olmadan kendi kendini idare edebilmesini mümkün kılar
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| sustainable | sürdürülebilir |
| block | blok |
| system | sistemi |
| outside | dış |
| reward | ödül |
| no | olmadan |
EN AWS Lambda is designed to use replication and redundancy to provide high availability for both the service itself and for the Lambda functions it operates
TR AWS Lambda, hem hizmet hem de çalıştırdığı Lambda işlevleri için yüksek oranda erişilebilirlik sunma amacıyla replikasyon ve yedeklilik özelliklerinden faydalanacak şekilde tasarlanmıştır
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| aws | aws |
| lambda | lambda |
| replication | replikasyon |
| high | yüksek |
| availability | erişilebilirlik |
| service | hizmet |
| functions | işlevleri |
| and | ve |
| both | de |
| the | şekilde |
EN But how do zk-SNARKs work? They capture the state of the entire blockchain as a lightweight snapshot and send that around — instead of the chain itself
TR Peki zk-SNARK nasıl çalışır? Bütün zinciri göndermek yerine zk-SNARK zincirin durumunun anlık görüntüsünü küçük boyutta kaydeder
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| work | çalışır |
| chain | zinciri |
| send | göndermek |
| how | nasıl |
| that | bütün |
EN When the next block in the network is created, it takes a snapshot of itself — with the snapshot of the previous state of the blockchain as the background
TR Ağdaki bir sonraki blok, kendi görüntüsünü alır ve arkasına bir önceki durumun görüntüsünü koyar
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| block | blok |
| takes | alır |
| previous | önceki |
| next | sonraki |
EN By default, FreeOffice for Windows keeps itself up-to-date by automatically downloading service packs from our servers.
TR Varsayılan olarak, Windows için FreeOffice hizmet paketlerini sunucularımızdan otomatik olarak indirerek kendini güncel tutar.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| default | varsayılan |
| windows | windows |
| keeps | tutar |
| up-to-date | güncel |
| service | hizmet |
| freeoffice | freeoffice |
| automatically | otomatik olarak |
| itself | kendini |
EN Achieving this is a huge success in itself - but reaching this by only spending half of the Google CPC budget and still generating a 20% higher order value was above and beyond everybody’s expectations
TR Bu sonuç başlı başına büyük bir başarı - ancak Google TBM bütçesinin sadece yarısını harcayarak %20 daha yüksek bir sipariş değeri üretmek, herkesin beklentisinin üstünde ve ötesindeydi
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| success | başarı |
| order | sipariş |
| this | bu |
| and | ve |
| higher | daha yüksek |
| value | değeri |
| a | bir |
EN Germany has set itself two major international goals: combating coronavirus and climate change.
TR Almanya’nın yeni hükümeti uluslararası alanda iki büyük hedef belirliyor: Korona ve iklim değişikliğiyle mücadele.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| major | büyük |
| coronavirus | korona |
| international | uluslararası |
| and | ve |
| two | iki |
| climate | iklim |
EN The pharmaceutical industry in Germany has responded successfully to the coronavirus pandemic. One network in particular has distinguished itself.
TR Alman ilaç sektörü korona pandemisine başarılı bir şekilde müdahale etti. Bu çerçevede özel bir ağ öne çıkıyor.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| industry | sektör |
| coronavirus | korona |
| pharmaceutical | ilaç |
| successfully | başarılı |
| has | bu |
| the | alman |
EN You can even pull off the charity campaign itself with us and have exclusive designs printed for you.
TR Ayrıca MyPostcard ile komple bir kampanya düzenleyebilir ve bireysel yardım kuruluşu tasarımları alabilirsin.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| campaign | kampanya |
| off | ile |
| and | ve |
| designs | tasarımları |
| even | bir |
EN The Polished Man campaign, which has established itself as an international movement, is committed to these children and collects donations, e.g
TR Kendisini uluslararası bir hareket olarak kabul ettiren Polished Man kampanyası, bu çocuklara yönelik çaba göstermektedir ve bağış toplamaktadır, örn
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| movement | hareket |
| international | uluslararası |
| campaign | kampanyası |
| children | çocuklara |
| and | ve |
| the | kabul |
| to | yönelik |
| these | bu |
| as | olarak |
Zobrazuje sa 50 z 50 prekladov
Podobné preklady
rock itself itself present itself prides itself system itself free itself network itself building itself service itself site itself internet itself device itself set itself itself should reinventing itself lends itself data itself established itself city itself itself store establish itself position itself research itself rates itself sees itself task in itself expresses itself icon itself protocol itself found itself germany itself disease expresses itself table itself surgery itself virus itself itself a clearer web site itself calls itself installing prestashop itself itself is dangerous ethereum itself publication itself presents focused on itself itself is worth itself less dependent itself is a booth itself itself by helping blockchain database itself turns itself
Arabský
Francúzsky
Fínsky
Holandský
Indonézsky
Japonský
Kórejčina
Maďarský
Nemecký
Nórsky
Portugalčina
Poľský
Rusky
Taliansky
Turecký
Vietnamčina
Česky
Čínsky
Španielsky
Švédsky