EN Provide crypto exchange services based on a modern brokerage trading platform. There's a wide range of services you can offer in terms of spot trading for your clients. An ideal business with a modern-day solution.
"modern day" v Angličtina možno preložiť do nasledujúcich Turecký slov/fráz:
EN Provide crypto exchange services based on a modern brokerage trading platform. There's a wide range of services you can offer in terms of spot trading for your clients. An ideal business with a modern-day solution.
TR Modern brokerlık işlem platformu üzerinden kripto exchange hizmetleri sunun. Spot işlemler açısından müşterilerinize sunabileceğiniz birçok hizmet bulunur. Günümüz için ideal bir işletme çözümü.
Angličtina | Turecký |
---|---|
crypto | kripto |
modern | modern |
spot | spot |
in terms of | açısından |
solution | çözümü |
platform | platformu |
exchange | exchange |
ideal | ideal |
business | iş |
trading | işlem |
services | hizmetleri |
of | in |
a | bir |
for | için |
EN Ice Cream Day, World Puppy Day, Stars Wars Day and more
TR Dondurma Günü, Dünya Yavru Köpek Günü, Yıldız Savaşları Günü ve daha fazlası
Angličtina | Turecký |
---|---|
world | dünya |
and | ve |
more | fazlası |
and more | daha |
day | gün |
EN monday.com gives greater visibility into employees’ day-to-day performance to ensure their success from day one. Communicate confidentially inside the platform with managers and their direct reports.
TR Monday.com, çalışanların ilk günden itibaren başarılarını sağlamak için günlük performanslarına daha fazla görünürlük sağlar. Yöneticilerle ve doğrudan raporlarıyla platform içinde gizli iletişim kurun.
Angličtina | Turecký |
---|---|
visibility | görünürlük |
success | başarı |
communicate | iletişim |
direct | doğrudan |
greater | daha fazla |
platform | platform |
day | günlük |
and | ve |
to | sağlamak |
ensure | sağlamak için |
reports | raporlar |
with | ilk |
gives | sağlar |
the | fazla |
EN monday.com gives greater visibility into employees’ day-to-day performance to ensure their success from day one. Communicate confidentially inside the platform with managers and their direct reports.
TR Monday.com, çalışanların ilk günden itibaren başarılarını sağlamak için günlük performanslarına daha fazla görünürlük sağlar. Yöneticilerle ve doğrudan raporlarıyla platform içinde gizli iletişim kurun.
Angličtina | Turecký |
---|---|
visibility | görünürlük |
success | başarı |
communicate | iletişim |
direct | doğrudan |
greater | daha fazla |
platform | platform |
day | günlük |
and | ve |
to | sağlamak |
ensure | sağlamak için |
reports | raporlar |
with | ilk |
gives | sağlar |
the | fazla |
EN You can rent a small car such as a Kia Picanto starting at AED 70 / day and even the Lamborghini Urus for AED 3400 / day with Rolls Royce Cullinan for AED 4000 / day.
TR kiralayabilirsiniz gibi küçük araba Kia Picanto starting at AED 70 / gün ve hatta Lamborghini Urus için AED 3400 / gün ile Rolls Royce Cullinan için AED 4000 / gün.
Angličtina | Turecký |
---|---|
small | küçük |
kia | kia |
aed | aed |
rolls | rolls |
royce | royce |
car | araba |
and | ve |
for | için |
even | hatta |
EN Sarah, what was your first day in Germany like? My first day was my favourite day in Germany – so far! It was summer, pleasantly warm and the sun didn’t set until 10 p.m
TR Sarah, Almanya’daki ilk günün nasıldı? İlk günüm Almanya’daki en sevdiğim günüm; şimdiye kadar! Yaz aylarıydı, hava insanı ısıtıyordu ve güneş ancak saat 22’de battı
Angličtina | Turecký |
---|---|
summer | yaz |
and | ve |
sun | güneş |
day | günün |
the | ancak |
first | ilk |
EN monday.com gives greater visibility into employees’ day-to-day performance to ensure their success from day one. Communicate confidentially inside the platform with managers and their direct reports.
TR Monday.com, çalışanların ilk günden itibaren başarılarını sağlamak için günlük performanslarına daha fazla görünürlük sağlar. Yöneticilerle ve doğrudan raporlarıyla platform içinde gizli iletişim kurun.
Angličtina | Turecký |
---|---|
visibility | görünürlük |
success | başarı |
communicate | iletişim |
direct | doğrudan |
greater | daha fazla |
platform | platform |
day | günlük |
and | ve |
to | sağlamak |
ensure | sağlamak için |
reports | raporlar |
with | ilk |
gives | sağlar |
the | fazla |
EN If you have not selected a conversion window in Ads Manager, we'll show data for 1-day view, 30-day engagement and 30-day click
TR Reklam Yöneticisi'nde bir dönüşüm aralığı seçmediyseniz 1 günlük görüntüleme, 30 günlük etkileşim ve 30 günlük tıklama verileri gösteririz
Angličtina | Turecký |
---|---|
conversion | dönüşüm |
ads | reklam |
data | verileri |
engagement | etkileşim |
day | günlük |
view | görüntüleme |
click | tıklama |
a | bir |
and | ve |
EN Bitcoin and stablecoins are now a well-established part of modern-day life. With their increasing popularity and demand for associated services, a cryptocurrency exchange business is the ideal way to capitalise on this growing sector.
TR Bitcoin ve stablecoinler artık modern hayatın içine iyice yerleşmişlerdir. Artan popülariteleri ve ilgili hizmet talepleriyle kripto para exchange işi oldukça cazip hale gelmiştir ve yatırım yapmak için önemli bir fırsattır.
Angličtina | Turecký |
---|---|
services | hizmet |
exchange | exchange |
modern | modern |
bitcoin | bitcoin |
business | iş |
on | ilgili |
and | ve |
of | in |
life | hayat |
growing | artan |
a | bir |
cryptocurrency | kripto |
EN Five O'Clock is a modern-day jewellery box, filled with delicious treasures.
TR Five O'Clock'da mücevher gibi tasarlanmış iç mekanda unutulmaz lezzetlerin tadını çıkarın..
Angličtina | Turecký |
---|---|
with | gibi |
EN They’re simply not architected to handle modern-day threats
TR Yani modern zaman tehditlerine karşı donanımlı değillerdir
Angličtina | Turecký |
---|---|
modern | modern |
day | zaman |
to | karşı |
EN Five O'Clock is a modern-day jewellery box, filled with delicious treasures.
TR Five O'Clock'da mücevher gibi tasarlanmış iç mekanda unutulmaz lezzetlerin tadını çıkarın..
Angličtina | Turecký |
---|---|
with | gibi |
EN Five O'Clock is a modern-day jewellery box, filled with delicious treasures.
TR Five O'Clock'da mücevher gibi tasarlanmış iç mekanda unutulmaz lezzetlerin tadını çıkarın..
Angličtina | Turecký |
---|---|
with | gibi |
EN Five O'Clock is a modern-day jewellery box, filled with delicious treasures.
TR Five O'Clock'da mücevher gibi tasarlanmış iç mekanda unutulmaz lezzetlerin tadını çıkarın..
Angličtina | Turecký |
---|---|
with | gibi |
EN Five O'Clock is a modern-day jewellery box, filled with delicious treasures.
TR Five O'Clock'da mücevher gibi tasarlanmış iç mekanda unutulmaz lezzetlerin tadını çıkarın..
Angličtina | Turecký |
---|---|
with | gibi |
EN Bitcoin and stablecoins are now a well-established part of modern-day life. With their increasing popularity and demand for associated services, a cryptocurrency exchange business is the ideal way to capitalise on this growing sector.
TR Bitcoin ve stablecoinler artık modern hayatın içine iyice yerleşmişlerdir. Artan popülariteleri ve ilgili hizmet talepleriyle kripto para exchange işi oldukça cazip hale gelmiştir ve yatırım yapmak için önemli bir fırsattır.
Angličtina | Turecký |
---|---|
services | hizmet |
exchange | exchange |
modern | modern |
bitcoin | bitcoin |
business | iş |
on | ilgili |
and | ve |
of | in |
life | hayat |
growing | artan |
a | bir |
cryptocurrency | kripto |
EN Carbon fibers inside the fabric removes the static electricity accumulated in the body during the day. Helps start the day more relaxed and rested.
TR Kumaşın içinde yer alan karbon teller sayesinde gün boyu vücutta biriken statik elektriği alır. Güne daha huzurlu ve zinde başlamayı sağlar.
Angličtina | Turecký |
---|---|
carbon | karbon |
static | statik |
and | ve |
inside | iç |
in | içinde |
more | daha |
EN A ride to the moon is never smooth. We advance inch by inch, day by day. We value those who execute, who stay in the fight, who never, ever give up. We will persevere.
TR Ay'a seyahat hiç kolay değil. Gün be gün, santim santim ilerliyoruz. Gereğini yerine getirenlere, mücadelede kalanlara, asla ama asla pes etmeyenlere değer veriyoruz. Sabredeceğiz.
Angličtina | Turecký |
---|---|
value | değer |
those | de |
never | asla |
will | seyahat |
we | ama |
to | hiç |
EN Clinicians spend an extra six hours per day writing notes and entering information into EHR systems. Six hours a day! This creates undue stress and distracts physicians from providing optimal patient care.
TR Klinisyenler günde fazladan altı saat notlar yazarak ve EHR sistemlerine bilgi girerek geçirirler. Günde altı saat! Bu, aşırı stres yaratır ve doktorların optimal hasta bakımını sağlama konusunda dikkatini dağıtır.
Angličtina | Turecký |
---|---|
notes | notlar |
information | bilgi |
stress | stres |
patient | hasta |
ehr | ehr |
this | bu |
and | ve |
care | bakım |
per day | günde |
six | altı |
EN Facebook swept the world very quickly after its establishment and continued growing and developing day by day
TR Kurulduktan kısa bir süre sonra tüm dünyayı adeta kasıp kavuran Facebook, gün geçtikçe daha da büyüyen, gelişen bir yer olmayı başardı
Angličtina | Turecký |
---|---|
growing | büyüyen |
quickly | kısa |
very | en |
world | dünyayı |
EN For example, it is meaningless to compare the effect of World No Tobacco Day with the effect of Women?s Day
TR Yani dünya sigarayı bırakma gününün yarattığı etkiyle kadınlar gününün yarattığı etkiyi kıyaslamak anlamsız
Angličtina | Turecký |
---|---|
world | dünya |
women | kadınlar |
day | gün |
the | yani |
EN Let your customers contact you through their favorite day-to-day messaging apps, while you maintain a single dashboard for all of your replies on a dedicated platform
TR Siz özel bir platformda tüm yanıtlarınız için tek bir pano tutarken müşterilerinizin en sevdikleri günlük mesajlaşma uygulamaları aracılığıyla sizinle iletişim kurmasına izin verin
Angličtina | Turecký |
---|---|
contact | iletişim |
messaging | mesajlaşma |
platform | platformda |
your customers | müşterilerinizin |
day | günlük |
apps | uygulamalar |
all | tüm |
of | in |
EN Citroën C1 Origins Citroën C1 is inspired by customers and their lifestyles and makes their day-to-day life easier
TR Citroën C1 Kökenleri Citroën C1 müşterilerden ve yaşam tarzlarından ilham alır ve günlük yaşamlarını kolaylaştırır
Angličtina | Turecký |
---|---|
citroën | citroën |
life | yaşam |
day | günlük |
and | ve |
EN 30 Day Free Trial Login 30 Day Free Trial Login
TR 30 Gün Ücretsiz Deneme Giriş Yap 30 Gün Ücretsiz Deneme Giriş Yap
Angličtina | Turecký |
---|---|
day | gün |
trial | deneme |
login | giriş |
EN If you use, buy or sell display banners on websites or in marketing emails you can monitor how many clicks links receive day by day
TR Web sitelerinde veya pazarlama e-postalarında ekran banner'ları kullanır, satın alır veya satarsanız, bağlantıların her gün kaç tıklama aldığını izleyebilirsiniz
Angličtina | Turecký |
---|---|
display | ekran |
websites | web |
marketing | pazarlama |
receive | alır |
how many | kaç |
clicks | tıklama |
or | veya |
use | kullan |
buy | satın |
links | bağlantılar |
day | gün |
EN 16 Days of Activism Against Gender-Based Violence Since 1991, from 25 November (International Day for the Elimination of Violence Against Women) until 10 December (Human Rights Day), the... Read more
TR Toplumsal Cinsiyete Dayalı Şiddete Karşı 16 Günlük Aktivizm 1991 yılından bu yana, 25 Kasım (Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü) ile 10 Aralık (İnsan Hakları Günü) tarihleri... Daha fazla
Angličtina | Turecký |
---|---|
november | kasım |
december | aralık |
based | dayalı |
international | uluslararası |
rights | hakları |
read | daha |
from | yana |
EN Day by day the health situation continues to worsen due to the horrific spread of COVID-19. So need to spread awareness of personal hygiene during this times has become extremely important to
TR ”Eşitlik Kuşağı Tecavüze Karşı Duruyor” başlığı altında WATAN Örgütü, Avrupa Komisyonu İnsani Yardım tarafından finanse edilen ortağı GOAL ınternational ile iş birliği ve destek içinde.
Angličtina | Turecký |
---|---|
by | tarafından |
to | ile |
EN If you’re going to keep pace with new demands and keep devices secure, upgrade the devices workers use day in and day out.
TR Yeni taleplere yetişmek ve cihazları güvenli halde tutmak istiyorsanız, çalışanların kullandığı cihazlarda her daim güvenlik güncellemeleri yapmalısınız.
Angličtina | Turecký |
---|---|
new | yeni |
and | ve |
devices | cihazlar |
to keep | tutmak |
EN The ability to scan dirty, damaged barcodes, survive harsh work environments and streamline day-to-day management
TR Kirli, hasarlı barkodları okuma, zorlu çalışma ortamlarına dayanıklılık ve günlük yönetimi düzene sokma yeteneği
Angličtina | Turecký |
---|---|
and | ve |
management | yönetimi |
damaged | hasarlı |
work | çalışma |
environments | ortamlar |
day | günlük |
EN For businesses that need to test various day-to-day use cases, Solution Validation reduces the burden on internal IT teams
TR Çeşitli günlük kullanım durumlarını test etmesi gereken işletmeler için, Solution Validation dahili bilişim ekiplerinin omzundaki yükü hafifletir
Angličtina | Turecký |
---|---|
businesses | işletmeler |
need | gereken |
validation | validation |
test | test |
day | günlük |
internal | dahili |
use | kullanım |
EN Whether you need to issue one-day wristbands, multi-day RFID wristbands or your wristbanding needs are in between, Zebra has the solution. Options in wear duration, water exposure and short- and long-range RFID suit venues such as:
TR İster bir günlük bileklik, ister çok günlük RFID bileklik veya ikisinin arasında bir seçenek: çözüm Zebra’da. Takma süresi, suya maruz kalma, uzun veya kısa menzilli RFID mekanları konusunda şu seçenekler mevcuttur:
Angličtina | Turecký |
---|---|
rfid | rfid |
water | suya |
exposure | maruz kalma |
solution | çözüm |
long | uzun |
short | kısa |
day | günlük |
duration | süresi |
are | mevcuttur |
or | veya |
to | konusunda |
between | arası |
EN Now known as the reference solution around the world for inter-compatibility of online music data, Soundiiz keeps growing and reaching a larger audience, day after day.
TR Günümüzde çevrimiçi müzik verilerinin birbiriyle uyumluluğu açısından dünya çapında referans çözüm olarak bilinen Soundiiz, gün geçtikçe büyümeye ve daha geniş bir kitleye ulaşmaya devam ediyor.
Angličtina | Turecký |
---|---|
known | bilinen |
reference | referans |
music | müzik |
data | verilerinin |
soundiiz | soundiiz |
online | çevrimiçi |
compatibility | uyumluluğu |
around | çapında |
solution | çözüm |
world | dünya |
and | ve |
after | e |
a | bir |
EN Where self-care meets self-love — find every single FOREO product you could wish for. Enjoy all the beautiful things that can turn a blah day into a spa day!
TR Kişisel bakımın sevgiyle buluştuğu yerde - dilediğiniz her FOREO ürününü bulun. Sıradan bir günü bir spa gününe dönüştürebilecek tüm güzel şeylerin tadını çıkarın!
Angličtina | Turecký |
---|---|
foreo | foreo |
find | bulun |
day | günü |
beautiful | güzel |
enjoy | tadını |
spa | spa |
all | tüm |
a | bir |
the | kişisel |
EN Serving as a flexible co-working area during the day, Hubgrounds is also available for full-day and evening events.
TR Gün boyunca esnek bir ortak çalışma alanı olan Hubgrounds, etkinlikleriniz için de kullanılabilir şekilde tasarlandı.
Angličtina | Turecký |
---|---|
flexible | esnek |
co | ortak |
working | çalışma |
available | kullanılabilir |
area | alan |
and | şekilde |
for | için |
EN Hubgrounds is the main event space of Impact Hub Istanbul. Serving as a flexible co-working area during the day, Hubgrounds is available for full-day and evening events. Its capacity ranges from 80 – 120 based on different seating variations. view
TR Mezzanine Impact Hub Istanbul’un etkinlik alanına bakan, çok amaçlı asma katıdır. 8 kişişye kadar olan toplantılarınız, atolyeleriniz, görüşmeleriniz için uygundur. view
Angličtina | Turecký |
---|---|
hub | hub |
event | etkinlik |
for | için |
a | olan |
EN The ability to scan dirty, damaged barcodes, survive harsh work environments and streamline day-to-day management
TR Kirli, hasarlı barkodları okuma, zorlu çalışma ortamlarına dayanıklılık ve günlük yönetimi düzene sokma yeteneği
Angličtina | Turecký |
---|---|
and | ve |
management | yönetimi |
damaged | hasarlı |
work | çalışma |
environments | ortamlar |
day | günlük |
EN Select rental period 1 day 2 day 7+ days Monthly
TR Kiralama süresini seçin 1 gün 2 gün 7+ günler Aylık
Angličtina | Turecký |
---|---|
rental | kiralama |
monthly | aylık |
day | gün |
EN Prices start from AED 50 per day for a budget car rental to AED 5000 per day for an exotic car rental to rent a car in Sharjah
TR Fiyatlar, ekonomik araç kiralama için günlük 50 AED'den, Sharjah'da araba kiralamak için egzotik bir araç kiralama için günlük 5000 AED'ye kadar başlar
Angličtina | Turecký |
---|---|
day | günlük |
exotic | egzotik |
rental | kiralama |
rent | kiralamak |
a | bir |
car | araba |
EN Depending on the car model and brand you choose, the cost to rent a car in JLT may lie anywhere between AED 70 per day for a Nissan Sunny to AED 10,000 per day for a Lamborghini Aventador
TR Seçtiğiniz araç modeline ve markasına bağlı olarak, JLT'de araç kiralama maliyeti Nissan Sunny için günlük 70 AED ile Lamborghini Aventador için günlük 10.000 AED arasında olabilir
Angličtina | Turecký |
---|---|
rent | kiralama |
aed | aed |
day | günlük |
nissan | nissan |
you choose | seçtiğiniz |
cost | maliyeti |
and | ve |
may | olabilir |
depending | bağlı olarak |
brand | için |
EN Citroën C1 Origins Citroën C1 is inspired by customers and their lifestyles and makes their day-to-day life easier
TR Citroën C1 Kökenleri Citroën C1 müşterilerden ve yaşam tarzlarından ilham alır ve günlük yaşamlarını kolaylaştırır
Angličtina | Turecký |
---|---|
citroën | citroën |
life | yaşam |
day | günlük |
and | ve |
EN Citroën C1 Origins Citroën C1 is inspired by customers and their lifestyles and makes their day-to-day life easier
TR Citroën C1 Kökenleri Citroën C1 müşterilerden ve yaşam tarzlarından ilham alır ve günlük yaşamlarını kolaylaştırır
Angličtina | Turecký |
---|---|
citroën | citroën |
life | yaşam |
day | günlük |
and | ve |
EN Although the threats to the children’s future, which are the result of adults’ belief in eternal economic growth, are increasing day-by-day, Eliasson anticipates a productive impetus from the girls and boys
TR Her ne kadar çocukların geleceğine ilişkin tehlikeler, yetişkinlerin asla sonlanmayan bir ekonomik gelişmeye olan inancı yüzünden her geçen gün artıyor olsa da, Eliasson çocuk ve gençlerden üretken, itici bir güç sunmalarını bekliyor
Angličtina | Turecký |
---|---|
economic | ekonomik |
productive | üretken |
in | da |
and | ve |
to | her |
girls | çocuk |
EN Carbon fibers inside the fabric removes the static electricity accumulated in the body during the day. Helps start the day more relaxed and rested.
TR Üstün Tesla teknolojisi eşsiz visco tasarımıyla buluşuyor. Vücuda kusursuz bir şekilde uyum sağlayan Tesla Visco Yastık, güne dinlenmiş ve yenilenmiş olarak başlamayı garantiliyor.
Angličtina | Turecký |
---|---|
and | ve |
the | şekilde |
EN The only thing we can tell you is that we have put a lot of love and all our experience in creating this site and we continuing making improvements day after day with your feedback and opinion.
TR Size sadece şunu söyleyebiliriz ki, bu siteyi yaparken tüm deneyimlerimizi aşkla şevkle birlikte siteye koyduk ve geri bildirimleriniz ve fikirleriniz ile düzenli olarak iyileştirmeler yapmaya devam etmekteyiz.
Angličtina | Turecký |
---|---|
continuing | devam |
improvements | iyileştirmeler |
feedback | geri |
site | siteye |
this | bu |
all | tüm |
and | ve |
the | size |
EN 14 Day Free Trial Login 14 Day Free Trial Login
TR 14 Gün Ücretsiz Deneme Giriş Yap 14 Gün Ücretsiz Deneme Giriş Yap
Angličtina | Turecký |
---|---|
day | gün |
trial | deneme |
login | giriş |
EN Remote management: The ability to remotely monitor and manage devices streamlines day-to-day IT responsibilities. With out-of-band management capabilities, IT teams can access edge devices directly in the event of a network outage.
TR Uzaktan yönetim: Cihazları uzaktan izleme ve yönetme becerisi, günlük BT sorumluluklarını kolaylaştırır. BT ekipleri, bir ağ kesintisi durumunda, sınır dışı yönetim kabiliyetleriyle doğrudan edge cihazlarına erişebilir.
Angličtina | Turecký |
---|---|
devices | cihazlar |
teams | ekipleri |
access | erişebilir |
directly | doğrudan |
edge | edge |
management | yönetim |
and | ve |
manage | yönetme |
day | günlük |
it | bt |
a | bir |
remote | uzaktan |
EN It's able to provide you with real-time data on a day-by-day basis so that you're able to pull up all of the valuable rank tracking metrics you need
TR Size gün bazında gerçek zamanlı veriler sağlayabilir, böylece ihtiyacınız olan tüm değerli sıralama izleme metriklerini elde edebilirsiniz
Angličtina | Turecký |
---|---|
of | ın |
valuable | değerli |
rank | sıralama |
tracking | izleme |
time | zamanlı |
with | elde |
real | gerçek |
all | tüm |
you need | ihtiyacınız |
data | veriler |
a | olan |
EN Unlike many developers, we actually use our own product on a day-to-day basis, and we would never entrust our SEO efforts with any tool that’s less than what we need
TR Birçok geliştiricinin aksine, biz kendi ürünümüzü günlük olarak kullanıyoruz ve SEO çalışmalarımızı asla ihtiyacımız olandan daha az olan herhangi bir araca emanet etmeyiz
Angličtina | Turecký |
---|---|
unlike | aksine |
seo | seo |
day | günlük |
never | asla |
need | ihtiyacımız |
we | biz |
and | ve |
many | çok |
any | herhangi |
EN Take charge of your day-to-day student life
TR Öğrencilik hayatınızı daha iyi yönetin
Angličtina | Turecký |
---|---|
of | ın |
to | daha |
life | hayat |
EN Clinicians spend an extra six hours per day writing notes and entering information into EHR systems. Six hours a day! This creates undue stress and distracts physicians from providing optimal patient care.
TR Klinisyenler günde fazladan altı saat notlar yazarak ve EHR sistemlerine bilgi girerek geçirirler. Günde altı saat! Bu, aşırı stres yaratır ve doktorların optimal hasta bakımını sağlama konusunda dikkatini dağıtır.
Angličtina | Turecký |
---|---|
notes | notlar |
information | bilgi |
stress | stres |
patient | hasta |
ehr | ehr |
this | bu |
and | ve |
care | bakım |
per day | günde |
six | altı |
Zobrazuje sa 50 z 50 prekladov