EN With the support of Amway, you can build a business that fits around your lifestyle. Work when you want, where you want and as much as you want – you have the flexibility to shape your own business.
"sure you want" තුර්කි වෙත පරිවර්තනය කරන්න
ඉංග්රීසි සිට තුර්කි දක්වා "sure you want" වාක්ය ඛණ්ඩයේ 50 පරිවර්තන වල 50 පෙන්වමින්
sure you want හි පරිවර්තන
ඉංග්රීසි හි "sure you want" පහත තුර්කි වචන/වාක්ය ඛණ්ඩවලට පරිවර්තනය කළ හැක:
ඉංග්රීසි සිට තුර්කි වෙත sure you want හි පරිවර්තනය
ඉංග්රීසි
තුර්කි
TR Amway’in desteğiyle, yaşam tarzınıza uyan bir iş kurabilirsiniz. İstediğiniz zaman, istediğiniz yerde ve istediğiniz kadar çalışın. Kendi işinizi şekillendirme esnekliğine sahipsiniz.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| support | desteğiyle |
| you want | istediğiniz |
| you have | sahipsiniz |
| and | ve |
| when | zaman |
| that | yaşam |
| a | bir |
| to | kadar |
EN Again, this is dependent on the company you use. Always make sure you do your research, getting a range of quotes to make sure you are being charged a fair price.
TR Yine, bu kullandığınız şirkete bağlıdır. Her zaman araştırma yaptığınızdan emin olun, sizden adil bir fiyat alındığından emin olmak için çeşitli teklifler alın.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| again | yine |
| research | araştırma |
| fair | adil |
| price | fiyat |
| you use | kullandığınız |
| company | şirkete |
| this | bu |
| getting | için |
| always | her zaman |
| a | bir |
EN TAKE CONTRARY ACTION – When you don’t want to go to a meeting, run to one; When you don’t want to pick up the phone, call someone; When you don’t want to pray?
TR KARŞI EYLEM YAPIN – Bir toplantıya gitmek istemiyorsanız, bir toplantıya koşun; Telefonu açmak istemediğinizde, birini arayın; Namaz kılmak istemeyince...
EN [If you are the host, be aware that when you leave the meeting, you might end the meeting for everyone. Make sure to pass the host to someone else if you need to leave but others want to stay on.]
TR [Ev sahibi sizseniz, toplantıdan ayrıldığınızda toplantıyı herkes için sonlandırabileceğinizi unutmayın. Ayrılmanız gerekiyorsa ancak başkaları kalmak istiyorsa, ev sahibini başka birine verdiğinizden emin olun.]
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| others | başkaları |
| are | ev |
| meeting | toplantı |
| the | başka |
| but | ancak |
EN Are you sure you want to view these Tweets? Viewing Tweets won't unblock
TR Bu Tweetleri görüntülemek istediğinden emin misin? Tweetleri görüntülemek
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| these | bu |
EN For example, if you have configured Apache to use a PHP script to handle requests for missing files (using the ErrorDocument directive), you may want to make sure that your script generates the proper status code.
TR Örneğin Apache'yi eksik dosyalarla ilgili sorunlar için (ErrorDocument yönergesi ile) bir PHP betiğini kullanacak şekilde yapılandırmışsanız betiğinizde uygun bir durum kodu üretmek için bu biçimi kullanabilirsiniz.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| php | php |
| missing | eksik |
| status | durum |
| code | kodu |
| the | şekilde |
| a | bir |
| have | bu |
EN On the other hand, you’ll also want to make sure that you can retain the attention of your visitors, and long-form written content is rarely ever good for that
TR Öte yandan, ziyaretçilerinizin dikkatini çekebildiğinizden de emin olmak istersiniz ve uzun biçimli yazılı içerik bunun için nadiren iyidir
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| attention | dikkatini |
| content | içerik |
| long | uzun |
| written | yazılı |
| of | in |
| and | ve |
EN When asked if you're sure that you want to open the file, select Open.
TR Dosyayı açmak istediğinizden emin olup olmadığınız sorulduğunda Aç'ı seçin.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| file | dosyayı |
EN If you are setting crop marks and want the artwork to contain a bleed or slug area, make sure that you extend the artwork past the crop marks to accommodate the bleed or slug
TR Kırpma işaretlerini ayarlıyorsanız ve resmin bir taşma payı ya da bilgi alanı içermesini istiyorsanız, taşma payı ya da bilgi alanını içermesi için resmi kırpma işaretlerinin ötesine genişlettiğinizden emin olun
EN You want all the essential pages of your website to be accessible by the search engines.Before dealing with other issues, make sure that GoogleBot can crawl and index your website.
TR Web sitenizin tüm gerekli sayfalarının arama motorları tarafından erişilebilir olmasını istiyorsunuz.Diğer sorunlarla uğraşmadan önce GoogleBotunun web sitenizi crawl edebildiğinden ve indeksleyebildiğinden emin olun.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| essential | gerekli |
| accessible | erişilebilir |
| other | diğer |
| your website | sitenizin |
| to be | olmasını |
| website | web |
| search | arama |
| by | tarafından |
| engines | motorları |
| all | tüm |
| and | ve |
| pages | sayfalar |
EN DIY skincare is simple, enjoyable and a lot of fun — but we want to make sure you get the most out of it! That’s why we created FOREO Imagination™ and we’re proud to say that there’s nothing else quite like it...
TR Evde yapılan cilt bakımı basit, eğlenceli ve keyiflidir ancak bundan en iyi şekilde yararlanmanızı sağlamak için benzersiz FOREO Imagination™ serisini yarattık.
EN You want all the essential pages of your website to be accessible by the search engines.Before dealing with other issues, make sure that GoogleBot can crawl and index your website.
TR Web sitenizin tüm gerekli sayfalarının arama motorları tarafından erişilebilir olmasını istiyorsunuz.Diğer sorunlarla uğraşmadan önce GoogleBotunun web sitenizi crawl edebildiğinden ve indeksleyebildiğinden emin olun.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| essential | gerekli |
| accessible | erişilebilir |
| other | diğer |
| your website | sitenizin |
| to be | olmasını |
| website | web |
| search | arama |
| by | tarafından |
| engines | motorları |
| all | tüm |
| and | ve |
| pages | sayfalar |
EN Animate each element that you want to draw attention to and preview your design to make sure it looks good.
TR Dikkat çekmek istediğiniz her öğeyi canlandırın ve iyi göründüğünden emin olmak için tasarımınızın önizlemesine bakın.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| attention | dikkat |
| you want | istediğiniz |
| design | tasarım |
| good | iyi |
| and | ve |
EN When formulating your SEO strategy, you’ll want to be sure to analyze these terms and to focus on a few keywords that will keep your business on the right track
TR SEO stratejinizi oluştururken, bu terimleri analiz ettiğinizden ve işletmenizi doğru yolda tutacak birkaç anahtar kelimeye odaklandığınızdan emin olmak isteyeceksiniz
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| seo | seo |
| terms | terimleri |
| business | iş |
| your business | işletmenizi |
| keywords | anahtar |
| analyze | analiz |
| these | bu |
| and | ve |
| a | birkaç |
EN Proofread all your copy to make sure there are no mistakes. You want to ensure all of the information provided in your ads is accurate.
TR Hata olmadığından emin olmak için tüm kopyanızı gözden geçirin. Reklamlarınızda sağlanan tüm bilgilerin doğru olduğundan emin olmak istiyorsunuz.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| the information | bilgilerin |
| all | tüm |
| of | in |
| provided | sağlanan |
| ads | reklamlar |
EN If you want to halt climate change, you need to behave appropriately. If you want to understand it, you can study climatology.
TR İklim değişikliğini engellemek isteyenin doğru davranması gerekir. Anlamak isteyenin ise iklim bilimleri öğrenimi görmesi.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| change | değişikliğini |
| to | doğru |
| climate | iklim |
EN You want consumers to recognize your brand. You want them to be aware of precisely who you are and what you do.
TR Tüketicilerin markanızı tanımasını istersiniz. Kim olduğunuzu ve ne yaptığınızı tam olarak bilmelerini istersiniz.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| consumers | tüketicilerin |
| your brand | markanızı |
| who | kim |
| what | ne |
| and | ve |
EN “We are sure most people want a united and tolerant Europe.”
TR “İnsanların çoğunluğunun hoşgörülü bir Avrupa’dan yana olduklarına eminiz.“
EN So, we want to play our part in helping to make sure, in the future, that this food reaches everyone who needs it, no matter where they live
TR Bu nedenle, gelecekte bu gıdanın ona ihtiyaç duyan herkese nerede yaşadığı fark etmeksizin ulaştırılabilmesine yardımcı olma konusunda üzerimize düşeni yapmak istiyoruz
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| this | bu |
| where | nerede |
| needs | ihtiyaç |
| we | istiyoruz |
EN When you want to access a site, DNS determines which site is where, which IP belongs to which computer, and you access it wherever you want!
TR Siz bir siteye erişmek istediğinizde, DNS sayesinde hangi site nerede, hangi IP hangi bilgisayara ait olduğu belirlenir ve istediğiniz yere erişirsiniz.!
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| dns | dns |
| ip | ip |
| you want | istediğiniz |
| site | site |
| is | olduğu |
| and | ve |
| to access | erişmek |
| a | bir |
| to | sayesinde |
EN If you want to love what you do and love the team your work with, you’ll want to explore opportunities at Sonix.
TR Yaptığınız işi sevmek ve birlikte çalıştığınız ekibi sevmek istiyorsanız Sonix'te fırsatları keşfetmek isteyeceksiniz.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| you do | yaptığınız |
| if you want | istiyorsanız |
| team | ekibi |
| work | iş |
| do | işi |
| opportunities | fırsatları |
| and | ve |
EN We offer 24-hour in-villa dining; the option for you to eat when you want, where you want.
TR Curieuse’daki Sushi Room, heyecan verici menüsü ile adanın birinci sınıf deniz ürünlerine övgü ifadesinde bulunuyor.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| for | birinci |
EN When you want to access a site, DNS determines which site is where, which IP belongs to which computer, and you access it wherever you want!
TR Siz bir siteye erişmek istediğinizde, DNS sayesinde hangi site nerede, hangi IP hangi bilgisayara ait olduğu belirlenir ve istediğiniz yere erişirsiniz.!
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| dns | dns |
| ip | ip |
| you want | istediğiniz |
| site | site |
| is | olduğu |
| and | ve |
| to access | erişmek |
| a | bir |
| to | sayesinde |
EN We offer 24-hour in-villa dining; the option for you to eat when you want, where you want.
TR Curieuse’daki Sushi Room, heyecan verici menüsü ile adanın birinci sınıf deniz ürünlerine övgü ifadesinde bulunuyor.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| for | birinci |
EN We offer 24-hour in-villa dining; the option for you to eat when you want, where you want.
TR Curieuse’daki Sushi Room, heyecan verici menüsü ile adanın birinci sınıf deniz ürünlerine övgü ifadesinde bulunuyor.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| for | birinci |
EN We offer 24-hour in-villa dining; the option for you to eat when you want, where you want.
TR Curieuse’daki Sushi Room, heyecan verici menüsü ile adanın birinci sınıf deniz ürünlerine övgü ifadesinde bulunuyor.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| for | birinci |
EN We offer 24-hour in-villa dining; the option for you to eat when you want, where you want.
TR Curieuse’daki Sushi Room, heyecan verici menüsü ile adanın birinci sınıf deniz ürünlerine övgü ifadesinde bulunuyor.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| for | birinci |
EN If you want to love what you do and love the team your work with, you’ll want to explore opportunities at Sonix.
TR Yaptığınız işi sevmek ve birlikte çalıştığınız ekibi sevmek istiyorsanız Sonix'te fırsatları keşfetmek isteyeceksiniz.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| you do | yaptığınız |
| if you want | istiyorsanız |
| team | ekibi |
| work | iş |
| do | işi |
| opportunities | fırsatları |
| and | ve |
EN Drag and drop anything you want, to any place you want it
TR İstediğiniz her şeyi istediğiniz yere sürükleyip bırakın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| drag | sürükleyip |
| drop | bırak |
| you want | istediğiniz |
| to | şeyi |
EN While dropping an anchor point, click once if you want the next segment of your path to be curved. Double-click if you want to draw a straight segment next. Photoshop creates smooth or corner points accordingly.
TR Bağlantı noktası bırakırken, yolunuzun sonraki parçasının eğri olmasını istiyorsanız bir kez tıklayın. Sonraki parçayı düz çizmek istiyorsanız çift tıklatın. Photoshop buna göre düzgünleştirme veya köşe noktaları oluşturur.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| click | tıklayın |
| straight | düz |
| creates | oluşturur |
| point | noktası |
| if you want | istiyorsanız |
| double | çift |
| points | noktaları |
| to be | olmasını |
| or | veya |
| next | sonraki |
| to | e |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN Target who you want, when you want
TR İstediğiniz hedef kitleye, istediğiniz zaman ulaşın
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| target | hedef |
| you want | istediğiniz |
| when | zaman |
EN You sure can! You have access to Visme’s color picker inside the histogram creator, giving you the freedom to choose from any color you can find
TR Kesinlikle yapabilirsin! Visme'nin histogram oluşturucu içindeki renk seçicisine erişiminiz var ve size bulabileceğiniz herhangi bir renk arasından seçim yapma özgürlüğü veriyor
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| color | renk |
| histogram | histogram |
| freedom | özgürlüğü |
| from | arasından |
| to | yapma |
| inside | iç |
| choose | seçim |
| creator | ve |
| any | herhangi |
| the | size |
EN You sure can! You have access to Visme’s color picker inside the pictograph chart builder, giving you the freedom to color your icons with whatever you choose
TR Kesinlikle yapabilirsin! Piktograf grafiği oluşturucunun içindeki Visme'nin renk seçicisine erişiminiz var ve size simgelerinizi seçtiğiniz herhangi bir şeyle renklendirme özgürlüğü veriyor
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| color | renk |
| you choose | seçtiğiniz |
| freedom | özgürlüğü |
| inside | iç |
| your | ve |
| the | size |
| to | herhangi |
EN When you’re ready, publish and promote your website to the world. If you’re using Hostinger, you can utilize our SEO and marketing tools to make sure you’re found by the right people.
TR Hazır olduğunuzda, işletmenizi dünyayla paylaşmak için mağazanızı yayınlayın. Hostinger kullanıyorsanız, doğru müşteri kitlesi tarafından bulunduğunuzdan emin olmak için SEO ve pazarlama araçlarımızdan yararlanabilirsiniz.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| ready | hazır |
| publish | yayınlayın |
| seo | seo |
| marketing | pazarlama |
| by | tarafından |
| and | ve |
| tools | araçları |
| to | için |
EN If you see an ad that doesn't interest you, you can hide it. Pinterest uses your feedback to make sure you see more relevant ads in the future.
TR İlginizi çekmeyen bir reklam görürseniz, bu reklamı gizleyebilirsiniz. Pinterest gelecekte daha alakalı reklamlar gördüğünüzden emin olmak için verdiğiniz bu geri bildirimi kullanır.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| uses | kullanır |
| relevant | alakalı |
| ads | reklamlar |
| ad | reklam |
| to | geri |
| more | daha |
EN If you want to learn how a robot works and eventually want to develop one yourself, this dual degree is the right choice.
TR Robotların nasıl çalıştığını öğrenmek ve ardından bizzat robot geliştirmek isteyenler, bu dual yükseköğrenimde doğru yerdeler.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| robot | robot |
| works | çalıştığını |
| this | bu |
| how | nasıl |
EN If you want to learn how a robot works and eventually want to develop one yourself, this dual degree is the right choice.
TR Robotların nasıl çalıştığını öğrenmek ve ardından bizzat robot geliştirmek isteyenler, bu dual yükseköğrenimde doğru yerdeler.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| robot | robot |
| works | çalıştığını |
| this | bu |
| how | nasıl |
EN You can use this simple PDF invoice template as a guide to make sure you have all the needed information, like how much is being charged, for what work and payment deadlines. You can quickly fill in and submit!
TR Gelişmiş biçimlendirme seçeneklerini kullanarak İrsaliyeli Fatura örneğini markanıza uyumlu hale getirebilir, saniyeler içinde faturanızı oluşturabilirsiniz.
| ඉංග්රීසි | තුර්කි |
|---|---|
| in | içinde |
{Totalresult} පරිවර්තන වල 50 පෙන්වමින්
සමාන පරිවර්තන
sure you want you’re sure you’ll be sure to find sure you’re always sure you’re ready sure you’re sure you’ve got sure you’re using you re sure sure you check sure you should sure you understand sure you feel sure you leave sure you visit sure you choose sure you sign sure you know sure you re sure you pick sure you confirm sure you create sure you comply sure you spend sure you arrive sure you connect sure you copied sure you buy sure you give sure you stand sure you group sure you talk sure you adhere sure you take sure you set sure you disconnect sure you configure sure you contact sure you drop sure you turn sure you download why you’d want you’ll want if you want you’ll probably want reasons you want anything you want website you want physician you want place you want
අරාබි
ඉතාලි
ඉන්දුනීසියානු
කොරියානු
චීන
චෙක්
ජපන්
ජර්මානු
තුර්කි
නෝර්වීජියානු
ප්රංශ
පෘතුගීසි
පෝලන්ත
රුසියානු
ලන්දේසි
වියට්නාම
ස්පාඤ්ඤ
ස්වීඩන්
හංගේරියානු
ෆින්ලන්ත