"differently" තුර්කි වෙත පරිවර්තනය කරන්න

ඉංග්රීසි සිට තුර්කි දක්වා "differently" වාක්‍ය ඛණ්ඩයේ 18 පරිවර්‍තන වල 18 පෙන්වමින්

differently හි පරිවර්තන

ඉංග්රීසි හි "differently" පහත තුර්කි වචන/වාක්‍ය ඛණ්ඩවලට පරිවර්තනය කළ හැක:

differently farklı

ඉංග්රීසි සිට තුර්කි වෙත differently හි පරිවර්තනය

ඉංග්රීසි
තුර්කි

EN Dash works a little differently from Bitcoin, however, because it has a two-tier network

TR Ancak Dash, iki katmanlı yapısı nedeniyle Bitcoin'den biraz farklı bir şekilde çalışır

ඉංග්රීසි තුර්කි
dash dash
works çalışır
because nedeniyle
two iki

EN We sign the Kibar Group Framework Agreement before working with suppliers to ensure that they cannot be treated differently and unfairly due to personal characteristics and preferences such as language, religion, race, gender.

TR Dil, din, ırk, cinsiyet gibi kişisel özellikler ve tercihler nedeniyle farklı ve adil olmayan bir uygulamada bulunulamayacağına ilişkin tedarikçiler ile çalışılmaya başlanmadan önce Kibar Grubu Çerçeve Sözleşmesi imzalıyoruz.

ඉංග්රීසි තුර්කි
kibar kibar
suppliers tedarikçiler
gender cinsiyet
agreement sözleşmesi
group grubu
and ve
personal kişisel
due bir
with ile

EN Look at your data differently with multiple View options from Calendar to Map.

TR Takvim'den Harita'ya kadar birden fazla Görünüm seçeneği ile verilerinize farklı şekilde bakın.

ඉංග්රීසි තුර්කි
multiple birden fazla
view ile
to birden

EN Dash works a little differently from Bitcoin, however, because it has a two-tier network

TR Ancak Dash, iki katmanlı yapısı nedeniyle Bitcoin'den biraz farklı bir şekilde çalışır

ඉංග්රීසි තුර්කි
dash dash
works çalışır
because nedeniyle
two iki

EN Look at your data differently with multiple View options from Calendar to Map.

TR Takvim'den Harita'ya kadar birden fazla Görünüm seçeneği ile verilerinize farklı şekilde bakın.

ඉංග්රීසි තුර්කි
multiple birden fazla
view ile
to birden

EN We will probably need a societal debate in the future on whether vaccinated people should be treated differently from others.

TR Aşı yaptırmış kişiler konusundaki tutumla ilgili herhâlde ileride toplumsal bir tartışmaya ihtiyacımız olacaktır.   

ඉංග්රීසි තුර්කි
on ilgili
need ihtiyacımız
the kişiler
a bir
will olacaktır

EN Many new technologies and procedures can help us produce, process and utilize resources and products differently in the future."

TR Ham madde ve ürünleri gelecekte çok daha farkı şekillerde üretme, işleme ve tüketmemizde bize yardımcı olabilecek çok çeşitli yeni teknoloji ve yöntemler söz konusu.”

ඉංග්රීසි තුර්කි
many daha
new yeni
technologies teknoloji
future gelecekte
and ve
process

EN Can the yen for country life become a long-term trend? In any case, we see that country life is now evaluated fundamentally differently

TR Kırsal alana taşınma kalıcı bir trende dönüşebilir mi? Her koşulda kırsal alanda yaşamın artık belirgin bir şekilde daha farklı değerlendirildiği görüyoruz

ඉංග්රීසි තුර්කි
life yaşam
a bir
the şekilde
for her
now artık

EN Organic foodstuffs are in great demand. Even discounters are responding to the trend. What do organic farmers do differently? Here’s what.

TR Organik gıdaya rağbet büyük. Dampingci alışveriş merkezleri bile bu trendi dikkate alıyorlar. Organik tarım yapan çiftçiler neleri mi değişik yapıyorlar? İşte cevabı.

ඉංග්රීසි තුර්කි
organic organik
great büyük
what neleri

EN 100 years of women’s suffrage in Germany: do women vote differently?

TR Almanya’da kadınların seçme seçilme hakkı 100 yaşında: Kadınların seçimi farklı mı?

ඉංග්රීසි තුර්කි
years ya
of ın
women kadınlar

EN Look at your data differently with multiple View options from Calendar to Map.

TR Takvim'den Harita'ya kadar birden fazla Görünüm seçeneği ile verilerinize farklı şekilde bakın.

ඉංග්රීසි තුර්කි
multiple birden fazla
view ile
to birden

EN You may be wondering what sets our SEO audit tool apart from the competition’s programs, and there are a few things that we do differently

TR SEO denetim aracımızı rakip programlardan ayıran şeyin ne olduğunu merak ediyor olabilirsiniz ve farklı yaptığımız birkaç şey var

ඉංග්රීසි තුර්කි
seo seo
audit denetim
tool aracı
we do yaptığımız
what ne
and ve
a birkaç
that şey
the var

EN While interacting with others, be mindful that certain interactions that seem harmless or fun to you may be perceived differently by other players or bystanders.

TR Başkalarıyla etkileşim kurarken, size zararsız veya eğlenceli görünen bazı etkileşimlerin diğer oyuncular veya seyirciler tarafından farklı algılanabileceğini unutmayın.

ඉංග්රීසි තුර්කි
fun eğlenceli
players oyuncular
other diğer
others başkaları
to bazı
by tarafından
or veya

EN However, with demand being volatile, supply tight, and logistics unreliable, we need to think differently to secure supply while at the same time using these opportunities to set up more sustainable supply chains

TR Ancak, değişken talep, kısıtlı tedarik ve güvenilir olmayan lojistik nedeniyle farklı düşünmemiz, aynı zamanda da daha sürdürülebilir tedarik zincirleri kurmak için bu imkanları kullanırken arz güvenliği sağlamamız gerekiyor

ඉංග්රීසි තුර්කි
logistics lojistik
sustainable sürdürülebilir
chains zincirleri
supply tedarik
and ve
at de
demand talep
need gerekiyor
these bu
secure güvenli
time zamanda
to için
the aynı
more daha

EN A decision-making advantage: Leveraging the power of diverse perspectives and experiences to unlock creativity and performance; challenging ourselves to think and act differently.

TR Karar verme avantajı: Çeşitli perspektiflere ve deneyimlere sahip olmanın gücünü, yaratıcılığı ve performansı devreye sokmak için kullanmak; kendimizi farklı düşünüp davranmaya yöneltmek.

ඉංග්රීසි තුර්කි
power gücü
of in
and ve
advantage avantajı
decision-making karar

EN Read how our team had to think differently to find the right solution.

TR Doğru çözümü bulmak için ekibimizin nasıl farklı yollar düşünmesi gerektiğini okuyun.

ඉංග්රීසි තුර්කි
read okuyun
solution çözümü
our team ekibimizin
how nasıl

EN If we slip, we share honestly, let go of shame, practice acceptance and self-compassion, and look at what we might try differently moving forward

TR Kaybedersek, dürüstçe paylaşırız, utancı bırakırız, kabullenme ve öz-şefkat pratiği yaparız ve ilerlemek için neyi farklı deneyebileceğimize bakarız

ඉංග්රීසි තුර්කි
and ve
what neyi
share e
of in
if için

{Totalresult} පරිවර්‍තන වල 18 පෙන්වමින්