EN Reverse the search and have our suppliers contact you instead. Fill up the Find Me a Car or Long-term Car Lease form and have our suppliers with your required car preferences contact you.
ඉංග්රීසි හි "choose our suppliers" පහත තුර්කි වචන/වාක්ය ඛණ්ඩවලට පරිවර්තනය කළ හැක:
EN Reverse the search and have our suppliers contact you instead. Fill up the Find Me a Car or Long-term Car Lease form and have our suppliers with your required car preferences contact you.
TR Aramayı tersine çevirin ve tedarikçilerimizin sizinle iletişim kurmasını sağlayın. Doldurun Bana bir araba bul veya Uzun Vadeli Araç Kiralama formu ve gerekli araç tercihleri ile tedarikçilerimizin sizinle iletişim kurmasını sağlayın.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
contact | iletişim |
fill | doldurun |
find | bul |
form | formu |
required | gerekli |
me | bana |
long | uzun |
term | vadeli |
with | sizinle |
or | veya |
and | ve |
a | bir |
car | araba |
the | araç |
EN We also saw that some customers teamed up with local suppliers for data collecting – suppliers that don’t have any knowledge about how ice cream is made.
TR Ayrıca bazı müşterilerin veri toplamak için yerel tedarikçilerle, yani dondurmanın nasıl yapıldığı hakkında hiçbir bilgisi olmayan tedarikçilerle iş birliği yaptığını gördük.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
customers | müşterilerin |
data | veri |
local | yerel |
knowledge | bilgisi |
also | ayrıca |
how | nasıl |
any | hiçbir |
some | bazı |
about | hakkında |
for | için |
EN For more details of how we choose our suppliers and how we work together, please contact our supply managers below
TR Tedarikçilerimizi nasıl seçtiğimiz ve birlikte nasıl çalıştığımız hakkında daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki tedarik yöneticilerimizle iletişime geçin
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
details | bilgi |
supply | tedarik |
contact | iletişime |
please | lütfen |
and | ve |
how | nasıl |
below | aşağıdaki |
of | in |
for | için |
EN If you rent a Chevrolet in Dubai, we have exciting offers for you! Choose from an array of Chevrolet cars from our website and book it directly with any of our suppliers
TR Dubai'de bir Chevrolet kiralarsanız, sizin için heyecan verici tekliflerimiz var! Web sitemizden bir dizi Chevrolet otomobili seçin ve doğrudan tedarikçilerimizden herhangi biri ile rezervasyon yaptırın
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
exciting | heyecan verici |
choose | seçin |
website | web |
book | rezervasyon |
directly | doğrudan |
chevrolet | chevrolet |
and | ve |
a | bir |
any | herhangi |
array | dizi |
for | için |
EN Combining all our suppliers’ rental fleet, you can choose among 50,000 cars to hire a car in Dubai starts at AED 30 per day, across all car types, brands, models available in the UAE
TR Tüm tedarikçilerimizin kiralama filosunu birleştirerek, Dubai'de günlük 30 AED'den başlayan fiyatlarla, BAE'de bulunan tüm araç türleri, markalar ve modellerde 50.000 araç arasından seçim yapabilirsiniz
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
choose | seçim |
day | günlük |
types | türleri |
brands | markalar |
rental | kiralama |
you can | yapabilirsiniz |
all | tüm |
our | ve |
EN Thus, we care about accessing the correct suppliers and establishing long-term cooperation in our product and service procurements as in our business processes.
TR Bu nedenle iş süreçlerinde olduğu gibi ürün ve hizmet alımlarımızda doğru tedarikçilere ulaşabilmeyi ve uzun vadeli iş birlikleri kurabilmeyi önemsiyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
product | ürün |
long | uzun |
term | vadeli |
service | hizmet |
thus | bu nedenle |
in | doğru |
and | ve |
EN We do not discriminate between our suppliers in our relationships and ensure they can act in fair competition environment
TR Tedarikçilerimizle ilişkilerimizde ayrım göz etmiyor, adil rekabet ortamı içerisinde hareket edebilmelerini sağlıyoruz
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
fair | adil |
competition | rekabet |
in | içerisinde |
environment | ortamı |
EN We assess your application according to our criteria and accept positive candidates among our approved suppliers to give them the opportunity to introduce and transmit their product/services to us more easily.
TR Başvurunuzu kriterlerimize dikkate alarak değerlendiriyor, olumlu adayları ürün/hizmetlerini bize daha kolay tanıtma ve ulaştırma olanağını elde edebilmeleri için onaylı tedarikçilerimiz arasına alıyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
positive | olumlu |
approved | onaylı |
product | ürün |
easily | kolay |
give | için |
and | ve |
us | bize |
EN We undertake to form open and transparent communication with our suppliers as all our stakeholders
TR Tüm paydaşlarımızla olduğu gibi tedarikçilerimzle de açık ve şeffaf iletişim kurmayı taahüt ederiz
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
open | açık |
communication | iletişim |
transparent | şeffaf |
and | ve |
all | tüm |
as | gibi |
EN This Privacy Policy does not apply to our Enterprise Services or information related to our enterprise customers, business partners or data suppliers
TR Bu Gizlilik Politikası, Kurumsal Hizmetlerimiz veya kurumsal müşterilerimiz, iş ortaklarımız veya veri tedarikçilerimizle ilgili bilgiler için geçerli değildir
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
apply | geçerli |
services | hizmetlerimiz |
related | ilgili |
policy | politikası |
data | veri |
enterprise | kurumsal |
this | bu |
our | de |
or | veya |
information | bilgiler |
privacy | gizlilik |
to | için |
EN Thus, we care about accessing the correct suppliers and establishing long-term cooperation in our product and service procurements as in our business processes.
TR Bu nedenle iş süreçlerinde olduğu gibi ürün ve hizmet alımlarımızda doğru tedarikçilere ulaşabilmeyi ve uzun vadeli iş birlikleri kurabilmeyi önemsiyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
product | ürün |
long | uzun |
term | vadeli |
service | hizmet |
thus | bu nedenle |
in | doğru |
and | ve |
EN We do not discriminate between our suppliers in our relationships and ensure they can act in fair competition environment
TR Tedarikçilerimizle ilişkilerimizde ayrım göz etmiyor, adil rekabet ortamı içerisinde hareket edebilmelerini sağlıyoruz
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
fair | adil |
competition | rekabet |
in | içerisinde |
environment | ortamı |
EN We assess your application according to our criteria and accept positive candidates among our approved suppliers to give them the opportunity to introduce and transmit their product/services to us more easily.
TR Başvurunuzu kriterlerimize dikkate alarak değerlendiriyor, olumlu adayları ürün/hizmetlerini bize daha kolay tanıtma ve ulaştırma olanağını elde edebilmeleri için onaylı tedarikçilerimiz arasına alıyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
positive | olumlu |
approved | onaylı |
product | ürün |
easily | kolay |
give | için |
and | ve |
us | bize |
EN We undertake to form open and transparent communication with our suppliers as all our stakeholders
TR Tüm paydaşlarımızla olduğu gibi tedarikçilerimzle de açık ve şeffaf iletişim kurmayı taahüt ederiz
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
open | açık |
communication | iletişim |
transparent | şeffaf |
and | ve |
all | tüm |
as | gibi |
EN At Hilti we like to work with our suppliers as partners and welcome you as an integral part of our process.
TR Hilti'de tedarikçilerimizle ortak olarak çalışmayı seviyoruz ve sizi sürecimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
partners | ortak |
and | ve |
EN To evaluate and manage the risks that may arise on the information assets of our institution, our customers and suppliers,
TR Kurumumuzun, müşterilerimizin ve tedarikçilerimizin bilgi varlıkları üzerinde oluşabilecek riskleri değerlendirmeyi ve yönetmeyi,
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
risks | riskleri |
assets | varlıklar |
our customers | müşterilerimizin |
information | bilgi |
and | ve |
EN Thus, we care about accessing the correct suppliers and establishing long-term cooperation in our product and service procurements as in our business processes.
TR Bu nedenle iş süreçlerinde olduğu gibi ürün ve hizmet alımlarımızda doğru tedarikçilere ulaşabilmeyi ve uzun vadeli iş birlikleri kurabilmeyi önemsiyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
product | ürün |
long | uzun |
term | vadeli |
service | hizmet |
thus | bu nedenle |
in | doğru |
and | ve |
EN We do not discriminate between our suppliers in our relationships and ensure they can act in fair competition environment
TR Tedarikçilerimizle ilişkilerimizde ayrım göz etmiyor, adil rekabet ortamı içerisinde hareket edebilmelerini sağlıyoruz
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
fair | adil |
competition | rekabet |
in | içerisinde |
environment | ortamı |
EN We assess your application according to our criteria and accept positive candidates among our approved suppliers to give them the opportunity to introduce and transmit their product/services to us more easily.
TR Başvurunuzu kriterlerimize dikkate alarak değerlendiriyor, olumlu adayları ürün/hizmetlerini bize daha kolay tanıtma ve ulaştırma olanağını elde edebilmeleri için onaylı tedarikçilerimiz arasına alıyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
positive | olumlu |
approved | onaylı |
product | ürün |
easily | kolay |
give | için |
and | ve |
us | bize |
EN We undertake to form open and transparent communication with our suppliers as all our stakeholders
TR Tüm paydaşlarımızla olduğu gibi tedarikçilerimzle de açık ve şeffaf iletişim kurmayı taahüt ederiz
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
open | açık |
communication | iletişim |
transparent | şeffaf |
and | ve |
all | tüm |
as | gibi |
EN Thus, we care about accessing the correct suppliers and establishing long-term cooperation in our product and service procurements as in our business processes.
TR Bu nedenle iş süreçlerinde olduğu gibi ürün ve hizmet alımlarımızda doğru tedarikçilere ulaşabilmeyi ve uzun vadeli iş birlikleri kurabilmeyi önemsiyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
product | ürün |
long | uzun |
term | vadeli |
service | hizmet |
thus | bu nedenle |
in | doğru |
and | ve |
EN We do not discriminate between our suppliers in our relationships and ensure they can act in fair competition environment
TR Tedarikçilerimizle ilişkilerimizde ayrım göz etmiyor, adil rekabet ortamı içerisinde hareket edebilmelerini sağlıyoruz
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
fair | adil |
competition | rekabet |
in | içerisinde |
environment | ortamı |
EN We assess your application according to our criteria and accept positive candidates among our approved suppliers to give them the opportunity to introduce and transmit their product/services to us more easily.
TR Başvurunuzu kriterlerimize dikkate alarak değerlendiriyor, olumlu adayları ürün/hizmetlerini bize daha kolay tanıtma ve ulaştırma olanağını elde edebilmeleri için onaylı tedarikçilerimiz arasına alıyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
positive | olumlu |
approved | onaylı |
product | ürün |
easily | kolay |
give | için |
and | ve |
us | bize |
EN We undertake to form open and transparent communication with our suppliers as all our stakeholders
TR Tüm paydaşlarımızla olduğu gibi tedarikçilerimzle de açık ve şeffaf iletişim kurmayı taahüt ederiz
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
open | açık |
communication | iletişim |
transparent | şeffaf |
and | ve |
all | tüm |
as | gibi |
EN To evaluate and manage the risks that may arise on the information assets of our institution, our customers and suppliers,
TR Kurumumuzun, müşterilerimizin ve tedarikçilerimizin bilgi varlıkları üzerinde oluşabilecek riskleri değerlendirmeyi ve yönetmeyi,
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
risks | riskleri |
assets | varlıklar |
our customers | müşterilerimizin |
information | bilgi |
and | ve |
EN We are now intensifying our efforts, in collaboration with our suppliers and other partners, to increase the effective recycling rate.
TR Etkin geri dönüşüm oranını artırmak için çalışmalarımızı tedarikçilerimiz ve diğer ortaklarımızla iş birliği içinde yoğunlaştırıyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
other | diğer |
effective | etkin |
recycling | geri dönüşüm |
and | ve |
to | geri |
in | içinde |
rate | oranı |
increase | artırmak |
EN We are working with our suppliers to reduce our Scope 3 GHG emissions by 50% by 2030 and to net zero by 2050, compared to 2019.
TR Kapsam 3 sera gazı emisyonlarımızı 2030 yılına kadar %50 oranında azaltmak, 2050 yılına kadarsa 2019 yılına kıyasla net sıfıra indirmek için tedarikçilerimizle birlikte çalışıyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
scope | kapsam |
emissions | emisyonları |
net | net |
compared | kıyasla |
we are working | çalışıyoruz |
reduce | azaltmak |
to | için |
with | birlikte |
EN We require that our joint venture partners, suppliers, contractors, beneficiaries, and other business partners follow zero tolerance policy on bribe.
TR Müşterek girişim ortaklarımızdan, tedarikçilerimizden, yüklenicilerimizden, danışmanlarımızdan ve diğer iş ortaklarımızdan rüşvet konusunda sıfır hoşgörü politikasını uygulamalarını talep etmekteyiz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
require | talep |
other | diğer |
zero | sıfır |
on | konusunda |
policy | politikası |
and | ve |
EN As one of the world’s preferred suppliers of fluid conveyance products, we are relentlessly dedicated to helping our customers succeed in a wide range of demanding industries
TR Dünyanın öncelikli akışkan iletimi ürünleri tedarikçilerinden biri olarak, müşterilerimizin pek çok farklı zorlu sektörde başarılı olmalarına yardım etmeye kararlıyız
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
fluid | akışkan |
helping | yardım |
products | ürünleri |
our customers | müşterilerimizin |
to | etmeye |
are | dünyanın |
EN We require that our joint venture partners, suppliers, contractors, beneficiaries, and other business partners follow zero tolerance policy on bribe.
TR Müşterek girişim ortaklarımızdan, tedarikçilerimizden, yüklenicilerimizden, danışmanlarımızdan ve diğer iş ortaklarımızdan rüşvet konusunda sıfır hoşgörü politikasını uygulamalarını talep etmekteyiz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
require | talep |
other | diğer |
zero | sıfır |
on | konusunda |
policy | politikası |
and | ve |
EN We’re always looking for good suppliers for direct materials, such as raw materials, parts and accessories – to help in the manufacturing process of our products.
TR Hammaddeler, parçalar ve aksesuarlar gibi doğrudan malzemeler için her zaman ürünlerimizin üretim sürecinde yardımcı olacak iyi tedarikçiler arıyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
parts | parçalar |
direct | doğrudan |
materials | malzemeler |
process | sürecinde |
help | yardımcı |
good | iyi |
suppliers | tedarikçiler |
manufacturing | üretim |
and | ve |
accessories | aksesuarlar |
EN To protect the confidentiality, integrity and accessibility of the information assets of our institution, customers and suppliers
TR Sahip olduğumuz kurumumuzun, müşterilerimizin ve tedarikçilerimizin bilgi varlıklarının gizliliğini, bütünlüğünü ve erişilebilirliğini korumayı
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
integrity | bütünlüğü |
information | bilgi |
and | ve |
assets | varlıklar |
to | sahip |
of | nın |
EN We require that our joint venture partners, suppliers, contractors, beneficiaries, and other business partners follow zero tolerance policy on bribe.
TR Müşterek girişim ortaklarımızdan, tedarikçilerimizden, yüklenicilerimizden, danışmanlarımızdan ve diğer iş ortaklarımızdan rüşvet konusunda sıfır hoşgörü politikasını uygulamalarını talep etmekteyiz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
require | talep |
other | diğer |
zero | sıfır |
on | konusunda |
policy | politikası |
and | ve |
EN We require that our joint venture partners, suppliers, contractors, beneficiaries, and other business partners follow zero tolerance policy on bribe.
TR Müşterek girişim ortaklarımızdan, tedarikçilerimizden, yüklenicilerimizden, danışmanlarımızdan ve diğer iş ortaklarımızdan rüşvet konusunda sıfır hoşgörü politikasını uygulamalarını talep etmekteyiz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
require | talep |
other | diğer |
zero | sıfır |
on | konusunda |
policy | politikası |
and | ve |
EN To protect the confidentiality, integrity and accessibility of the information assets of our institution, customers and suppliers
TR Sahip olduğumuz kurumumuzun, müşterilerimizin ve tedarikçilerimizin bilgi varlıklarının gizliliğini, bütünlüğünü ve erişilebilirliğini korumayı
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
integrity | bütünlüğü |
information | bilgi |
and | ve |
assets | varlıklar |
to | sahip |
of | nın |
EN Book any of the cars directly with our listed suppliers at the best rates guaranteed! No mark-ups, no booking fees and no commission.
TR Arabalardan herhangi birini, garantili en iyi fiyatlarla doğrudan listelenen tedarikçilerimizle ayırtın! İşaretleme yok, rezervasyon ücreti yok ve komisyon yok.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
of | ın |
directly | doğrudan |
listed | listelenen |
commission | komisyon |
fees | ücreti |
and | ve |
any | herhangi |
best | en |
EN Our suppliers are located across Dubai with free doorstep delivery to your hotel or home
TR Tedarikçilerimiz, otelinize veya evinize kapıdan ücretsiz teslimat ile Dubai'nin farklı yerlerinde bulunmaktadır
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
delivery | teslimat |
free | ücretsiz |
or | veya |
EN All our suppliers offer free delivery for monthly deals.
TR Tüm tedarikçilerimiz aylık fırsatlar için ücretsiz teslimat hizmeti sunmaktadır.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
offer | hizmeti |
delivery | teslimat |
monthly | aylık |
free | ücretsiz |
all | tüm |
for | için |
EN Bentley car hire in Dubai with OneClickDrive provides you with amazing offers and discounts. You get car rental in Dubai service from our suppliers at unbelievable rates. We have daily and weekly packages for most of the Bentley car models.
TR Sizi onlarca yıldır güvenilir hizmetler sunan Dubai'deki en iyi yerel araç kiralama şirketleriyle buluştururken, Dubai'de Bentley araç kiralama için en rekabetçi fiyatları alın. Tüm müşterilerimize güvenlik sağlarız.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
bentley | bentley |
rates | fiyatlar |
service | hizmetler |
provides | sağlar |
get | alın |
rental | kiralama |
most | en |
at | iyi |
offers | sunan |
of | in |
for | için |
EN Rent a car from our local suppliers at local rates
TR Yerel tedarikçilerimizden yerel fiyatlarla araba kiralayın
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
local | yerel |
car | araba |
EN Compare multiple offers and rent directly with our suppliers in JLT
TR Birden fazla teklifi karşılaştırın ve JLT'deki tedarikçilerimizle doğrudan kiralayın
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
compare | karşılaştırın |
directly | doğrudan |
multiple | birden fazla |
with | fazla |
and | ve |
EN We also work to protect and support communities where we and our suppliers operate, including securing a responsible value chain that protects human and labour rights, further contributing to SDG 8.
TR Ayrıca, insan ve çalışma haklarını koruyan sorumlu bir değer zinciri sağlamak da dahil olmak üzere, biz ve tedarikçilerimizin faaliyet gösterdiği toplulukları korumak ve desteklemek için çalışarak SDG 8'e daha çok katkı sağlıyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
responsible | sorumlu |
chain | zinciri |
protects | koruyan |
human | insan |
work | çalışma |
support | desteklemek |
we | biz |
and | ve |
including | dahil |
value | değer |
a | bir |
to | sağlamak |
EN We require that all suppliers commit to our Supplier Code of Conduct, based on the UNGC principles around environment, labour, anti-corruption and human rights.
TR Tüm tedarikçilerin, çevre, çalışma, yolsuzlukla mücadele ve insan haklarına ilişkin UNGC ilkelerine dayanan İş Ahlakı Kurallarımıza uymalarını şart koşuyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
of | ın |
human | insan |
environment | çevre |
based on | dayanan |
rights | hakları |
and | ve |
all | tüm |
EN We are working with suppliers and customers on decarbonising our value chain, from sourcing to production to end-to-life.
TR Dış tedarikten üretime ve kullanım ömrü sonuna kadar değer zincirimizin karbon emisyonlarını azaltma konusunda tedarikçilerimiz ve müşterilerimizle birlikte çalışıyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
life | ömrü |
end | sonuna |
we are working | çalışıyoruz |
value | değer |
and | ve |
to | konusunda |
with | birlikte |
EN Together with our suppliers and partners, we support, develop and supply solutions that encourage sustainable production, processing, packaging, distribution, and consumption.
TR Tedarikçilerimiz ve ortaklarımızla birlikte sürdürülebilir üretim, proses, paketleme, dağıtım ve tüketimi teşvik eden çözümleri destekliyor, geliştiriyor ve tedarik ediyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
supply | tedarik |
sustainable | sürdürülebilir |
packaging | paketleme |
distribution | dağıtım |
consumption | tüketimi |
production | üretim |
solutions | çözümleri |
and | ve |
encourage | teşvik |
with | birlikte |
support | destekliyor |
EN Working closely with our customers and suppliers, we provide safe, innovative and environmentally sound products that each day meet the needs of hundreds of millions of people in more than 160 countries.
TR Müşterilerimiz ve tedarikçilerimiz ile yakın temas içinde şekilde çalışarak her gün 160'tan fazla ülkede yüz milyonlarca insanın ihtiyaçlarını karşılayan güvenli, yenilikçi ve çevre dostu ürünler sunuyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
closely | yakın |
innovative | yenilikçi |
people | insan |
our customers | müşterilerimiz |
working | çalışarak |
countries | ülkede |
environmentally | çevre |
products | ürünler |
needs | ihtiyaçlarını |
and | ve |
in | içinde |
more | fazla |
provide | sunuyoruz |
of | her |
EN That’s why we are committed to working together with our customers, global organisations, partners, suppliers and NGOs, as we commit to helping to shape a more secure – and a more equal – global food system.
TR İşte bu yüzden, daha güvenli (ve daha eşit) bir küresel gıda sistemini şekillendirmeye yardımcı olmayı taahhüt ederken müşterilerimiz, küresel kuruluşlar, ortaklar, tedarikçiler ve STK'ler ile birlikte çalışmaya kararlıyız.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
why | yüzden |
equal | eşit |
global | küresel |
food | gıda |
system | sistemini |
our customers | müşterilerimiz |
partners | ortaklar |
suppliers | tedarikçiler |
as | ederken |
a | yardımcı |
and | ve |
EN Working closely with our customers and suppliers, we provide safe, innovative and environmentally sound products that each day meet the needs of hundreds of millions of people in more than 160 countries around the world.
TR Müşterilerimiz ve tedarikçilerimizle yakından çalışarak, her gün dünya genelinde 160'tan fazla ülkede yüz milyonlarca kişinin ihtiyaçlarına yanıt veren güvenli, yenilikçi ve çevre dostu ürünler sunuyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
closely | yakından |
innovative | yenilikçi |
our customers | müşterilerimiz |
working | çalışarak |
countries | ülkede |
products | ürünler |
world | dünya |
environmentally | çevre |
and | ve |
needs | ihtiyaç |
more | fazla |
in | genelinde |
provide | sunuyoruz |
of | her |
EN We’ve created an ecosystem of collaboration parties and partners spanning institutions and academies, start-ups, suppliers and customers. This diversity lets us broaden our competencies and capabilities – continuously.
TR Kurumları ve akademileri, girişimleri, tedarikçileri ve müşterileri kapsayan bir iş birliği tarafları ve ortakları ekosistemi yarattık. Bu çeşitlilik, yetkinliklerimizi ve becerilerimizi sürekli olarak genişletmemizi sağlıyor.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
customers | müşterileri |
partners | ortakları |
ecosystem | ekosistemi |
diversity | çeşitlilik |
continuously | sürekli |
and | ve |
this | bu |
of | bir |
EN EB: We have many years’ experience of making ice cream. We put our knowledge on top of all this data. And this is where we add value to this product, in a way local suppliers can’t.
TR EB: Dondurma üretme konusunda uzun yıllara dayanan bir deneyime sahibiz. Tüm bu verilerin üzerine bilgimizi koyuyoruz. Bu noktada ise ürüne yerel tedarikçilerin yapamayacağı şekilde değer katıyoruz.
ඉංග්රීසි | තුර්කි |
---|---|
experience | deneyime |
data | verilerin |
local | yerel |
this | bu |
and | şekilde |
many | ne |
value | değer |
all | tüm |
years | bir |
our | de |
on | üzerine |
we have | sahibiz |
{Totalresult} පරිවර්තන වල 50 පෙන්වමින්