NL Tal van opties voor uw duurzame inkoop
NL Tal van opties voor uw duurzame inkoop
TR Sürdürülebilir kaynak kullanımı için seçenekler sunuyoruz
Olandeză | turc |
---|---|
duurzame | sürdürülebilir |
NL Control Union Certifications is begonnen vanuit de landbouw en heeft zich onafgebroken uitgebreid. We kunnen u nu bijstaan met oplossingen op maat of met een van onze meer dan honderd programma's voor duurzame inkoop.
TR Faaliyetlerinin temelinde tarım sektörü bulunan Control Union, sertifikasyon hizmetleri ile özel çözümler sağlayabilir veya sürdürülebilir kaynak kullanımı için en iyi seçenekleri sağlayacak 100'den fazla hazır program sunabilir.
Olandeză | turc |
---|---|
landbouw | tarım |
programma | program |
duurzame | sürdürülebilir |
oplossingen | çözümler |
NL Tal van opties voor uw duurzame inkoop
TR Sürdürülebilir kaynak kullanımı için seçenekler sunuyoruz
Olandeză | turc |
---|---|
duurzame | sürdürülebilir |
NL Control Union Certifications is begonnen vanuit de landbouw en heeft zich onafgebroken uitgebreid. We kunnen u nu bijstaan met oplossingen op maat of met een van onze meer dan honderd programma's voor duurzame inkoop.
TR Faaliyetlerinin temelinde tarım sektörü bulunan Control Union, sertifikasyon hizmetleri ile özel çözümler sağlayabilir veya sürdürülebilir kaynak kullanımı için en iyi seçenekleri sağlayacak 100'den fazla hazır program sunabilir.
Olandeză | turc |
---|---|
landbouw | tarım |
programma | program |
duurzame | sürdürülebilir |
oplossingen | çözümler |
NL Bekijk hoe het Freshworks-platform klanten een krachtige, uniforme ervaring biedt op alle contactpunten en ontwikkelaars in staat stelt om een geweldige klantervaring te bieden.
TR Freshworks Neo platformunun keyifli müşteri ve çalışan deneyimleri sunarak işletmeleri nasıl güçlendirdiğini görün.
Olandeză | turc |
---|---|
bekijk | görün |
klanten | müşteri |
en | ve |
NL Het stelt u ook in staat om transacties uit te voeren op de blockchain
TR Çevrim dışı olarak iki farklı yerde saklamanızı tavsiye ederiz
NL Deze gratis online brochure maker stelt je in staat te kiezen uit eindeloos veel visuele middelen die klaar zijn om je merk te etaleren.
TR Bu ücretsiz çevrimiçi broşür hazırlama aracı, markanıza tanıtmaya hazır, sayısız görsel araç arasından seçim yapmanızı sağlar.
Olandeză | turc |
---|---|
kiezen | seçim |
visuele | görsel |
klaar | hazır |
gratis | ücretsiz |
online | çevrimiçi |
in staat | sağlar |
NL Sonix Medical Transcription stelt zorgverleners, IT-leveranciers, verzekeraars en farmaceutische bedrijven in staat klinische documenten sneller, efficiënter en veiliger in te vullen.
TR Sonix Medical Transkripsiyon, sağlık hizmeti sağlayıcılarının, BT tedarikçilerinin, sigorta şirketlerinin ve ilaç şirketlerinin klinik belgeleri daha hızlı, daha verimli ve daha güvenli bir şekilde tamamlamalarını sağlar.
Olandeză | turc |
---|---|
sonix | sonix |
en | ve |
documenten | belgeleri |
veiliger | daha güvenli |
it | bt |
sneller | hızlı |
in | bir |
in staat | sağlar |
NL Sonix stelt je in staat om direct in het online transcript notities te maken, zodat je bepaalde delen van het transcript kunt annoteren voor een eenvoudige ontdekking op een later tijdstip
TR Sonix, daha sonraki bir tarihte kolay keşif için transkriptin belirli bölümlerine açıklama ekleyebilmeniz için doğrudan çevrimiçi transkriptte not almanızı sağlar
Olandeză | turc |
---|---|
sonix | sonix |
direct | doğrudan |
online | çevrimiçi |
in staat | sağlar |
NL Wereldwijd zoeken stelt u in staat om te zoeken naar woorden en zinnen in al uw transcripties. Pink snel trefwoorden aan en exporteer die gegevens eenvoudig.
TR Küresel arama, tüm transkriptlerinizde sözcükleri ve cümleleri aramanıza olanak tanır. Anahtar kelimeleri hızlı bir şekilde tespit edin ve bu verileri kolayca dışa aktarın.
Olandeză | turc |
---|---|
wereldwijd | küresel |
zoeken | arama |
woorden | kelimeleri |
en | ve |
trefwoorden | anahtar |
gegevens | verileri |
NL Het stelt gebruikers in staat om online te ontmoeten met of zonder video en heeft ook een desktop client en een mobiele app
TR Kullanıcıların video ile veya video olmadan çevrimiçi bir araya gelmelerini sağlar ve ayrıca bir masaüstü istemcisi ve bir mobil uygulaması vardır
Olandeză | turc |
---|---|
zonder | olmadan |
video | video |
en | ve |
heeft | vardır |
mobiele | mobil |
online | çevrimiçi |
in staat | sağlar |
desktop | masaüstü |
app | uygulaması |
NL Het heeft een eenvoudige interface en stelt meerdere gebruikers in staat om elkaar op afstand te ontmoeten
TR Basit bir arayüze sahiptir ve birden fazla kullanıcının birbirleriyle uzaktan buluşmasına izin verir
Olandeză | turc |
---|---|
heeft | sahiptir |
en | ve |
NL Google meet werkt met elke browser en stelt u in staat om uw video, desktop en presentaties te delen met collega's, vrienden en klanten.
TR Google meet, herhangi bir tarayıcıyla çalışır ve video, masaüstü ve sunumlarınızı iş arkadaşlarınızla, arkadaşlarınızla ve müşterilerinizle paylaşmanızı sağlar.
Olandeză | turc |
---|---|
elke | herhangi |
browser | tarayıcı |
en | ve |
video | video |
werkt | çalışır |
desktop | masaüstü |
in staat | sağlar |
NL Skype biedt ook instant messaging-services en stelt gebruikers in staat om gratis video- en spraakoproepen en groepsgesprekken te voeren.
TR Skype ayrıca anlık mesajlaşma hizmetleri sağlar ve kullanıcıların ücretsiz görüntülü ve sesli bire bir ve grup çağrıları yapmalarına olanak tanır.
Olandeză | turc |
---|---|
skype | skype |
ook | ayrıca |
en | ve |
services | hizmetleri |
gratis | ücretsiz |
in | bir |
NL Het klantbetrokkenheidsplatform stelt bedrijven in staat om op het juiste moment, via het juiste kanaal, de juiste boodschap te verspreiden met behulp van gegevens, waaronder: apparaten, bestelgeschiedenis, klantenservicestatus, activiteit op uw product.
TR Müşteri etkileşimi platformu, şirketin cihazlar, sipariş geçmişi, müşteri hizmet durumu, ürününüzdeki aktivite gibi verileri kullanarak doğru mesajı doğru zamanda doğru kanalda iletmesini sağlar.
Olandeză | turc |
---|---|
moment | zamanda |
gegevens | verileri |
apparaten | cihazlar |
in staat | sağlar |
NL Het platform stelt u in staat om eenmaal per 24 uur uw locatiegegevens te wijzigen.
TR Platform, konum bilgilerinizi 24 saatte bir değiştirmenize olanak tanır.
Olandeză | turc |
---|---|
platform | platform |
te | de |
NL Wanneer u bijvoorbeeld een land bereikt dat homoseksualiteit strafbaar stelt, zal de app u hiervan op de hoogte stellen
TR Örneğin, eşcinselliği suç sayan bir ülkeye ulaştığınızda uygulama sizi bilgilendirecek
Olandeză | turc |
---|---|
land | ülkeye |
u | sizi |
NL Sitecheckerbot controleert verschillende versies van de startpagina en stelt vast welke daarvan de 200 HTTP-statuscode heeft
TR Sitecheckerbot, ana sayfanın farklı sürümlerini kontrol eder ve hangisinin 200 HTTP durum koduna sahip olduğunu belirler
Olandeză | turc |
---|---|
controleert | kontrol |
en | ve |
verschillende | farklı |
http | http |
heeft | sahip |
NL “Het is meer dan een chat, het is een motor die ons in staat stelt onze klanten echt goede hulp en service te bieden“
TR “Sohbet olmanın ötesinde, müşterilerimize gerçekten iyi yardım ve hizmet sunmamızı sağlayan bir motordur.“
Olandeză | turc |
---|---|
chat | sohbet |
echt | gerçekten |
hulp | yardım |
en | ve |
service | hizmet |
NL De krachtige 32-bits ARM-processor stelt je in staat om CPI-instellingen, knopveranderingen en lichteffecten aan boord op te slaan voor softwarevrij gebruik bij LAN-evenementen en toernooien.
TR Güçlü 32-bit ARM işlemciyle CPI ayarlarınızı, tuş atamalarınızı ve ışıklandırma efektlerinizi yazılım olmadan dahili hafıza kaydedebilir, LAN etkinlerde ve turnuvalarda kullanabilirsiniz.
Olandeză | turc |
---|---|
en | ve |
krachtige | güçlü |
NL Een responsieve app-bestemmingspagina stelt bezoekers in staat om een naam en e-mailadres toe te voegen nadat ze zich hebben aangemeld op de website
TR Duyarlı bir uygulama açılış sayfası, ziyaretçilerin web sitesine kaydolduktan sonra bir ad ve e-posta adresi eklemelerine olanak tanır
Olandeză | turc |
---|---|
en | ve |
responsieve | duyarlı |
app | uygulama |
mailadres | e-posta |
NL Het WordPress-thema heeft een vaste header en stelt u in staat om een "geavanceerd" inlogformulier te maken
TR WordPress temasının sabit bir başlığı vardır ve "gelişmiş" bir giriş formu oluşturmanıza olanak tanır
Olandeză | turc |
---|---|
heeft | vardır |
en | ve |
maken | oluşturmanıza |
wordpress | wordpress |
geavanceerd | gelişmiş |
NL Er blijft een gratis CSS-tabelsjabloon over met de paginabuilder van Elementor met slepen en neerzetten, die het proces vereenvoudigt en iedereen in staat stelt om precies de website te maken die ze hebben gevisualiseerd
TR Elementor'un süreci basitleştiren ve herkesin görselleştirdiği web sitesini tam olarak oluşturmasına olanak tanıyan sürükle ve bırak sayfa oluşturucusuyla birlikte ücretsiz bir CSS tablo şablonu bırakılmıştır
Olandeză | turc |
---|---|
en | ve |
proces | süreci |
iedereen | herkesin |
gratis | ücretsiz |
css | css |
NL Door het aanbieden van een eenvoudig te gebruiken en gecentraliseerde oplossing met eenvoudige configuratie, stelt VyprVPN for Business Cloud Wunder in staat zich te concentreren op hun core business
TR Sunduğu kullanımı kolay, basit ayarlanabilir merkezcil çözümleriyle VyprVPN İş Bulutu, Wunder'in çekirdek işlerine konsantre olmasını sağladı
NL Te dien einde, kan elke klant die onredelijke eisen stelt aan de dienstverlening worden beperkt zodat de best mogelijke dienstverlening aan alle leden kan worden gewaarborgd.
TR Bu sebeple, diğer üyelerine mümkün olan en iyi hizmeti sunabilmek için verilen hizmet üzerine makul olmayan yükler getiren müşterilerine hizmeti kısıtlayabilir.
Olandeză | turc |
---|---|
mogelijke | mümkün |
NL Zvooq richt zich op massavraag en lokale smaken. Zvooq biedt een catalogus aan van meer dan 25 miljoen gratis nummers en stelt deze samen op basis van stemmingen, situaties en plaatsen die relevant zijn in ons leven.
TR Zvooq, kitlesel talep ve yerel tatlara odaklanır. Zvooq, ücretsiz olarak 25 milyondan fazla parçadan oluşan bir katalog sunmaktadır ve bunları, ruh halimize, durumlara ve yaşamlarımızla ilişkili mekanlara göre düzenlemektedir.
Olandeză | turc |
---|---|
en | ve |
lokale | yerel |
miljoen | milyondan |
zijn | bunlar |
gratis | ücretsiz |
NL De voortdurend evoluerende slimme app leidt je door voorgeprogrammeerde maskerroutines voor het UFO™ Geactiveerde maskerassortiment van FOREO en stelt jou in staat om alle functies van het apparaat naar wens aan te passen.
TR Sürekli gelişen akıllı uygulama, FOREO'nun UFO™ Aktif Maske serisi için önceden programlanmış maske rutinlerinde size rehberlik eder ve tüm cihaz özelliklerini tercihinize göre kişiselleştirmenize olanak tanır.
Olandeză | turc |
---|---|
voortdurend | sürekli |
app | uygulama |
en | ve |
alle | tüm |
apparaat | cihaz |
slimme | akıllı |
functies | özelliklerini |
NL monday.com stelt je bedrijf in staat om alle processen, tools en teams met elkaar te verbinden op één samenwerkingsplatform.
TR monday.com, işletmenizin tüm süreçlerini, araçlarını ve ekiplerini tek bir ortak çalışma platformunda birbirine bağlar.
Olandeză | turc |
---|---|
alle | tüm |
en | ve |
NL "Wanneer mensen tussen teams of tussen rollen wisselden, ging informatie vaak verloren in e-mailthreads. monday.com stelt ons in staat om al die kennis echt vast te leggen, zodat we na verloop van tijd geen informatie verliezen."
TR "İnsanlar ekipler veya roller arasında gidip gelirken, bilgiler genellikle e-posta dizilerinde kayboluyordu. monday.com, zaman içinde bilgileri kaybetmememiz için tüm bu bilgileri depolamamıza olanak tanıyor. "
Olandeză | turc |
---|---|
teams | ekipler |
vaak | genellikle |
tijd | zaman |
NL ISO/IEC 27018:2014 stelt algemeen aanvaarde controle doelstellingen, controles en richtlijnen vast voor het implementeren van maatregelen om Persoonlijk Identificeerbare Informatie (PII) te beschermen.
TR ISO/IEC 27018:2014 Kişisel Olarak Tanımlanabilir Bilgileri (PII) korumak için önlemlerin uygulanmasına yönelik yaygın olarak kabul edilen kontrol hedefleri, kontrolleri ve yönergeleri belirler
Olandeză | turc |
---|---|
iso | iso |
controle | kontrol |
en | ve |
informatie | bilgileri |
beschermen | korumak |
NL 1-2 cent per minuut stelt uw team in staat tijdens elke stap van het verkoopproces met bezoekers te praten. Begeleid uw klanten en voorzie hen van informatie via de telefoon, wat klanten aanzet om meer producten te kopen.
TR Dakikada 5-10 kuruşa, ekibiniz satın alma sürecinin her aşamasında ziyaretçilerle konuşabilecek. Müşterilerinizin telefonda sorularına cevap olun, güven verin, satışlarınızı artırın.
Olandeză | turc |
---|---|
kopen | satın |
NL “Het is meer dan een chat, het is een motor die ons in staat stelt onze klanten echt goede hulp en service te bieden“
TR “Sohbet olmanın ötesinde, müşterilerimize gerçekten iyi yardım ve hizmet sunmamızı sağlayan bir motordur.“
Olandeză | turc |
---|---|
chat | sohbet |
echt | gerçekten |
hulp | yardım |
en | ve |
service | hizmet |
NL Twitter stelt een account voor dat toebehoort aan een persoon die is overleden
TR Twitter'ın önerdiği hesap, vefat etmiş olan bir kullanıcıya ait
Olandeză | turc |
---|---|
account | hesap |
is | olan |
NL Een hashtag, aangeduid met het teken #, wordt gebruikt om trefwoorden of onderwerpen op Twitter te indexeren. Deze functie is gemaakt op Twitter en stelt mensen in staat om onderwerpen waarin zij zijn geïnteresseerd op eenvoudige wijze te volgen.
TR Bir etiket, # sembolü ile yazıldığında, Twitter'da anahtar kelimeleri veya konuları dizine eklemek için kullanılır. Bu işlev Twitter'da oluşturulmuştur ve insanların ilgilendikleri konuları kolayca takip edebilmelerini sağlar.
Olandeză | turc |
---|---|
trefwoorden | anahtar |
en | ve |
volgen | takip |
in staat | sağlar |
NL monday.com stelt je bedrijf in staat om alle processen, tools en teams met elkaar te verbinden op één samenwerkingsplatform.
TR monday.com, işletmenizin tüm süreçlerini, araçlarını ve ekiplerini tek bir ortak çalışma platformunda birbirine bağlar.
Olandeză | turc |
---|---|
alle | tüm |
en | ve |
NL "Wanneer mensen tussen teams of tussen rollen wisselden, ging informatie vaak verloren in e-mailthreads. monday.com stelt ons in staat om al die kennis echt vast te leggen, zodat we na verloop van tijd geen informatie verliezen."
TR "İnsanlar ekipler veya roller arasında gidip gelirken, bilgiler genellikle e-posta dizilerinde kayboluyordu. monday.com, zaman içinde bilgileri kaybetmememiz için tüm bu bilgileri depolamamıza olanak tanıyor. "
Olandeză | turc |
---|---|
teams | ekipler |
vaak | genellikle |
tijd | zaman |
NL ISO/IEC 27018:2014 stelt algemeen aanvaarde controle doelstellingen, controles en richtlijnen vast voor het implementeren van maatregelen om Persoonlijk Identificeerbare Informatie (PII) te beschermen.
TR ISO/IEC 27018:2014 Kişisel Olarak Tanımlanabilir Bilgileri (PII) korumak için önlemlerin uygulanmasına yönelik yaygın olarak kabul edilen kontrol hedefleri, kontrolleri ve yönergeleri belirler
Olandeză | turc |
---|---|
iso | iso |
controle | kontrol |
en | ve |
informatie | bilgileri |
beschermen | korumak |
NL Sitecheckerbot controleert verschillende versies van de startpagina en stelt vast welke daarvan de 200 HTTP-statuscode heeft
TR Sitecheckerbot, ana sayfanın farklı sürümlerini kontrol eder ve hangisinin 200 HTTP durum koduna sahip olduğunu belirler
Olandeză | turc |
---|---|
controleert | kontrol |
en | ve |
verschillende | farklı |
http | http |
heeft | sahip |
NL Surfshark is ook een P2P-vriendelijke VPN die niet alleen torrent-websites ontgrendelt, maar je ook in staat stelt om torrent-bestanden veilig te downloaden.
TR Surfshark aynı zamanda sadece torrent web sitelerinin kilidini açmakla kalmayıp, aynı zamanda torrent dosyalarını güvenli bir şekilde indirmenizi sağlayan P2P dostu bir VPN?dir.
Olandeză | turc |
---|---|
vpn | vpn |
websites | web |
bestanden | dosyalarını |
is | dir |
NL Stelt u zich eens voor dat u JBR afrijdt, een 5-sterrenhotel of club binnengaat of gewoon een rondrit door de stad maakt in een standaard auto
TR JBR'den aşağı doğru ilerlediğinizi, 5 yıldızlı bir otele veya kulübe girdiğinizi ya da sadece standart bir arabada şehir turu yaptığınızı hayal edin
Olandeză | turc |
---|---|
standaard | standart |
NL Deze Overeenkomst stelt de voorwaarden en bepalingen vast van uw gebruik van alle producten en diensten van Protected.net Group (collectief genaamd de 'Diensten')
TR İşbu Anlaşma, Protected.net Group’un tüm ürünlerini ve hizmetlerini (hep birlikte “Hizmetler”) kullanımınızla ilgili şartları ve koşulları belirlemektedir
Olandeză | turc |
---|---|
en | ve |
alle | tüm |
diensten | hizmetler |
net | net |
group | group |
producten | ürünlerini |
NL Met de flexibele licenties stelt de site je in staat om stockvideobeelden te kopen aan een betaalbare prijs zodat je je kunt richten op creatie
TR Esnek lisanslama özelliği sayesinde site, hazır video görüntülerini uygun fiyata satın alıp yaratmaya odaklanmanıza imkan verir
Olandeză | turc |
---|---|
flexibele | esnek |
site | site |
kopen | satın |
betaalbare | uygun |
prijs | fiyata |
NL Met de flexibele licenties stelt de site je in staat om stockvideobeelden te kopen aan een betaalbare prijs zodat je je kunt richten op creatie
TR Esnek lisanslama özelliği sayesinde site, hazır video görüntülerini uygun fiyata satın alıp yaratmaya odaklanmanıza imkan verir
Olandeză | turc |
---|---|
flexibele | esnek |
site | site |
kopen | satın |
betaalbare | uygun |
prijs | fiyata |
NL monday.com stelt je bedrijf in staat om alle processen, tools en teams met elkaar te verbinden op één samenwerkingsplatform.
TR monday.com, işletmenizin tüm süreçlerini, araçlarını ve ekiplerini tek bir ortak çalışma platformunda birbirine bağlar.
Olandeză | turc |
---|---|
alle | tüm |
en | ve |
NL "Wanneer mensen tussen teams of tussen rollen wisselden, ging informatie vaak verloren in e-mailthreads. monday.com stelt ons in staat om al die kennis echt vast te leggen, zodat we na verloop van tijd geen informatie verliezen."
TR "İnsanlar ekipler veya roller arasında gidip gelirken, bilgiler genellikle e-posta dizilerinde kayboluyordu. monday.com, zaman içinde bilgileri kaybetmememiz için tüm bu bilgileri depolamamıza olanak tanıyor. "
Olandeză | turc |
---|---|
teams | ekipler |
vaak | genellikle |
tijd | zaman |
NL ISO/IEC 27018:2014 stelt algemeen aanvaarde controle doelstellingen, controles en richtlijnen vast voor het implementeren van maatregelen om Persoonlijk Identificeerbare Informatie (PII) te beschermen.
TR ISO/IEC 27018:2014 Kişisel Olarak Tanımlanabilir Bilgileri (PII) korumak için önlemlerin uygulanmasına yönelik yaygın olarak kabul edilen kontrol hedefleri, kontrolleri ve yönergeleri belirler
Olandeză | turc |
---|---|
iso | iso |
controle | kontrol |
en | ve |
informatie | bilgileri |
beschermen | korumak |
NL Dit stelt de rang tracking software in staat om de exacte rang, verkeer, zichtbaarheid en top trefwoorden op een bepaald moment te bepalen op basis van real-time ranking gegevens
TR Bu, sıralama izleme yazılımının gerçek zamanlı sıralama verilerine dayanarak belirli bir anda tam sıralamayı, trafiği, görünürlüğü ve en iyi anahtar kelimeleri belirlemesine olanak tanır
Olandeză | turc |
---|---|
tracking | izleme |
verkeer | trafiği |
trefwoorden | anahtar |
bepaald | belirli |
real | gerçek |
NL De 'Posities' functie stelt Ranktracker gebruikers in staat om bij te houden hoe de positie van hun site in de loop van de tijd is veranderd
TR 'Pozisyonlar' özelliği Ranktracker kullanıcılarının sitelerinin pozisyonunun zaman içinde nasıl değiştiğini takip etmelerini sağlar
Olandeză | turc |
---|---|
ranktracker | ranktracker |
in staat | sağlar |
NL Dit stelt u in staat om te controleren hoe de positie van de site verandert op een dagelijkse basis en het percentage van mensen die zoeken op trefwoorden uw site te zien op zoekmachines.
TR Bu, sitenin konumunun günlük olarak nasıl değiştiğini ve anahtar terimleri arayan kişilerin yüzde kaçının sitenizi arama motorlarında gördüğünü izlemenizi sağlar.
Olandeză | turc |
---|---|
site | sitenin |
dagelijkse | günlük |
en | ve |
zoeken | arama |
trefwoorden | anahtar |
uw site | sitenizi |
in staat | sağlar |
NL U zult ook in staat zijn om de posities van de site bij te houden als ze veranderen in de tijd. Dit is waardevol om uw klanten op de hoogte te houden en stelt u in staat om uw eigen vooruitgang te controleren.
TR Ayrıca sitenin zaman içinde değişen konumlarını da takip edebileceksiniz. Bu, müşterilerinizi döngü içinde tutmak için değerlidir ve kendi ilerlemenizi izlemenizi sağlar.
Olandeză | turc |
---|---|
site | sitenin |
houden | tutmak |
en | ve |
in staat | sağlar |
Se afișează 50 din 50 traduceri