EN The modern, light-flooded 150 m2 gym has everything you need for a good workout, from top-of-the-line rowing machines, cross trainers and treadmills to multi-gym equipment
"low top trainers" în Engleză poate fi tradus în următoarele turc cuvinte/expresii:
EN The modern, light-flooded 150 m2 gym has everything you need for a good workout, from top-of-the-line rowing machines, cross trainers and treadmills to multi-gym equipment
TR Modern ve aydınlık 150 m2 spor salonu, sınıfının en iyisi kürek çekme makineleri, egzersiz bisikletleri, koşu bantları ve çoklu egzersiz ekipmanları ile iyi bir egzersiz için ihtiyacınız olan her şeye sahiptir
Engleză | turc |
---|---|
modern | modern |
workout | egzersiz |
machines | makineleri |
equipment | ekipmanlar |
multi | çoklu |
has | sahiptir |
and | ve |
you need | ihtiyacınız |
everything | şeye |
EN We reached out to 8,000 people via 29 peer trainers.
TR 29 gönüllü akran eğitici üzerinden 8 bin kişiye ulaştık.
Engleză | turc |
---|---|
peer | akran |
EN We reached out to 8,000 people via 29 peer trainers.
TR 29 gönüllü akran eğitici üzerinden 8 bin kişiye ulaştık.
Engleză | turc |
---|---|
peer | akran |
EN The trainings, in which Mert Altıntaş and STGM Capacity Development Coordinator Burçak Özoğlu took part as trainers, were held online between 18-21 November and 25-28 November as four half days.
TR Mert Altıntaş ve STGM Kapasite Geliştirme Koordinatörü Burçak Özoğlu'nun eğitmen olarak yer aldığı eğitimler 18-21 Kasım ve 25-28 Kasım tarihleri arasında çevrimiçi yöntemlerle dört yarım gün olarak düzenlendi.
Engleză | turc |
---|---|
stgm | stgm |
capacity | kapasite |
development | geliştirme |
november | kasım |
half | yarım |
online | çevrimiçi |
and | ve |
the | gün |
in | yer |
as | olarak |
four | dört |
between | arası |
EN It can be used for training of trainers or training of campaign participants
TR Eğiticilerin eğitimi ya da kampanyaya katılanların eğitimi için kullanılabilir
Engleză | turc |
---|---|
training | eğitimi |
for | için |
of | in |
EN About Our Coach And Trainers Website Maker
TR Koçumuz Ve Eğitmenlerimiz Hakkında Web Sitesi Yapıcısı
Engleză | turc |
---|---|
about | hakkında |
and | ve |
EN We reached out to 8,000 people via 29 peer trainers.
TR 29 gönüllü akran eğitici üzerinden 8 bin kişiye ulaştık.
Engleză | turc |
---|---|
peer | akran |
EN We reached out to 8,000 people via 29 peer trainers.
TR 29 gönüllü akran eğitici üzerinden 8 bin kişiye ulaştık.
Engleză | turc |
---|---|
peer | akran |
EN We invite trainers, facilitators, and mentors who want to work with us and non-governmental…
TR Geçtiğimiz Haziran ayından bu yana nefret söylemi ve hedef gösterme ile mücadele eden ve uzun…
EN The trainings, in which Mert Altıntaş and STGM Capacity Development Coordinator Burçak Özoğlu took part as trainers, were held online between 18-21 November and 25-28 November as four half days.
TR Mert Altıntaş ve STGM Kapasite Geliştirme Koordinatörü Burçak Özoğlu'nun eğitmen olarak yer aldığı eğitimler 18-21 Kasım ve 25-28 Kasım tarihleri arasında çevrimiçi yöntemlerle dört yarım gün olarak düzenlendi.
Engleză | turc |
---|---|
stgm | stgm |
capacity | kapasite |
development | geliştirme |
november | kasım |
half | yarım |
online | çevrimiçi |
and | ve |
the | gün |
in | yer |
as | olarak |
four | dört |
between | arası |
EN It can be used for training of trainers or training of campaign participants
TR Eğiticilerin eğitimi ya da kampanyaya katılanların eğitimi için kullanılabilir
Engleză | turc |
---|---|
training | eğitimi |
for | için |
of | in |
EN This enables the astronauts to practice in the various rooms with their trainers, for instance what they need to do if the air supply suddenly stops functioning, or how the ventilation shafts operate.
TR Bu sayede astronotlar farklı odalarda antrenörleriyle birlikte, örneğin aniden hava akımı çalışmadığında yapmak zorunda oldukları şeyler veya ventilasyon bacalarının nasıl işledikleri konusunda alıştırmalar yapıyorlar.
Engleză | turc |
---|---|
air | hava |
various | farklı |
this | bu |
or | veya |
how | nasıl |
EN SORT EDITOR`S PICKS NEWEST TO OLDEST OLDEST TO NEWEST PRICE HIGH TO LOW PRICE LOW TO HIGH DISCOUNTED ITEMS FIRST BACK IN STOCK
TR SIRALAMA EDİTÖRÜN SEÇİMİ YENİDEN ESKİYE ESKİDEN YENİYE FİYATA GÖRE AZALAN FİYATA GÖRE ARTAN ÖNCE İNDİRİMDEKİLER YENİLENENLER
EN Run distributed ML applications faster with a purpose-built, low-latency, and low-jitter channels for inter-instance communications
TR Bulut sunucuları arası iletişimlere yönelik amaca özel geliştirilmiş, düşük gecikmeli ve düşük sapmalı kanallar ile dağıtılmış makine öğrenimi uygulamalarını daha hızlı çalıştırın
Engleză | turc |
---|---|
channels | kanallar |
purpose | amaca |
low | düşük |
distributed | dağıtılmış |
faster | hızlı |
run | çalıştırın |
and | ve |
applications | uygulamalar |
with | ile |
a | özel |
EN Earn additional income with a low-risk, low-cost business model
TR Düşük riskli ve düşük maliyetli bir iş modeliyle ek gelir
Engleză | turc |
---|---|
additional | ek |
income | gelir |
low | düşük |
cost | maliyetli |
a | bir |
EN Starting a business with Amway is a low-cost and low-risk way to earn extra money for that extra thing you want, part-time or full-time - you decide
TR Amway ile iş kurmak ekstra para kazanmak için düşük maliyetli ve düşük yatırımlı bir yöntemdir ve istediğiniz bu ekstra şey için yarı zamanlı mı, yoksa tam zamanlı mı çalışacağınıza siz karar verirsiniz
Engleză | turc |
---|---|
amway | amway |
extra | ekstra |
low | düşük |
cost | maliyetli |
you want | istediğiniz |
time | zamanlı |
or | yoksa |
and | ve |
decide | karar |
full | tam |
a | bir |
EN Amway offers a low-cost, low-risk opportunity for you to earn extra income based on your achievements.
TR Amway size, kendi başarılarınıza dayalı olarak ekstra gelir elde edebileceğiniz, düşük maliyetli, düşük riskli bir fırsat sunuyor.
Engleză | turc |
---|---|
amway | amway |
offers | sunuyor |
opportunity | fırsat |
extra | ekstra |
income | gelir |
low | düşük |
cost | maliyetli |
a | bir |
based | dayalı |
EN Bluetooth Beacons use low-energy technology, and their operating modes are compatible with Bluetooth® low-energy specifications to enhance location precision in dense industrial environments
TR Bluetooth Parıldakları düşük enerji teknolojisi kullanır ve işletim modları, yoğun endüstriyel ortamlarda konum hassasiyetini artıran Bluetooth® düşük enerji özellikleriyle uyumludur
Engleză | turc |
---|---|
bluetooth | bluetooth |
technology | teknolojisi |
location | konum |
industrial | endüstriyel |
environments | ortamlarda |
low | düşük |
energy | enerji |
with | kullanır |
use | kullan |
and | ve |
EN These ultra-low RF transmission power beacons have 100 times lower RF transmission power than typical Bluetooth® low energy beacons
TR Ultra düşük RF aktarma özelliğine sahip olan bu parıldaklar, tipik Bluetooth® düşük enerji parıldaklarından 100 kat daha az RF aktarma gücüne sahiptir
Engleză | turc |
---|---|
typical | tipik |
bluetooth | bluetooth |
ultra | ultra |
energy | enerji |
power | gücü |
these | bu |
low | düşük |
EN Determination of the Frequency of Low Back Pain, Affecting Factors and the Relationship between Low Back Pain and Physical Activity Level in Women aged 15-49
TR 15-49 Yaş Aralığındaki Kadınlarda Bel Ağrısı Sıklığı, Etkileyen Faktörler ve Bel Ağrısının Fiziksel Aktivite Düzeyi ile İlişkisinin Belirlenmesi
Engleză | turc |
---|---|
determination | belirlenmesi |
affecting | etkileyen |
factors | faktörler |
physical | fiziksel |
level | düzeyi |
aged | yaş |
and | ve |
the | ile |
EN SORT EDITOR`S PICKS NEWEST TO OLDEST OLDEST TO NEWEST PRICE HIGH TO LOW PRICE LOW TO HIGH DISCOUNTED ITEMS FIRST BACK IN STOCK
TR SIRALAMA EDİTÖRÜN SEÇİMİ YENİDEN ESKİYE ESKİDEN YENİYE FİYATA GÖRE AZALAN FİYATA GÖRE ARTAN ÖNCE İNDİRİMDEKİLER YENİLENENLER
EN Run distributed ML applications faster with a purpose-built, low-latency, and low-jitter channels for inter-instance communications
TR Bulut sunucuları arası iletişimlere yönelik amaca özel geliştirilmiş, düşük gecikmeli ve düşük sapmalı kanallar ile dağıtılmış makine öğrenimi uygulamalarını daha hızlı çalıştırın
Engleză | turc |
---|---|
channels | kanallar |
purpose | amaca |
low | düşük |
distributed | dağıtılmış |
faster | hızlı |
run | çalıştırın |
and | ve |
applications | uygulamalar |
with | ile |
a | özel |
EN Bluetooth Beacons use low-energy technology, and their operating modes are compatible with Bluetooth® low-energy specifications to enhance location precision in dense industrial environments
TR Bluetooth Parıldakları düşük enerji teknolojisi kullanır ve işletim modları, yoğun endüstriyel ortamlarda konum hassasiyetini artıran Bluetooth® düşük enerji özellikleriyle uyumludur
Engleză | turc |
---|---|
bluetooth | bluetooth |
technology | teknolojisi |
location | konum |
industrial | endüstriyel |
environments | ortamlarda |
low | düşük |
energy | enerji |
with | kullanır |
use | kullan |
and | ve |
EN These ultra-low RF transmission power beacons have 100 times lower RF transmission power than typical Bluetooth® low energy beacons
TR Ultra düşük RF aktarma özelliğine sahip olan bu parıldaklar, tipik Bluetooth® düşük enerji parıldaklarından 100 kat daha az RF aktarma gücüne sahiptir
Engleză | turc |
---|---|
typical | tipik |
bluetooth | bluetooth |
ultra | ultra |
energy | enerji |
power | gücü |
these | bu |
low | düşük |
EN Find the “low-hanging fruit” among your keyword ideas. Our KD score calculates how hard it will be to rank for your keyword based on the current top-ranking pages.
TR Anahtar kelime fikirleriniz arasındaki en kolay hedefi bulun. KD skorumuz, şu an ilk sıralarda yer alan sayfalara dayanarak anahtar kelimeniz için sıralanmanın ne kadar zor olacağını hesaplar.
Engleză | turc |
---|---|
find | bulun |
based on | dayanarak |
hard | zor |
will | olacağını |
keyword | anahtar |
EN It is recommended to maintain effortless steering to ensure effortless driving. You should refrain from keeping the hands on the top or even too low, down the bottom of the steering wheel.
TR Her zaman emniyet kemerlerinizi takın.
Engleză | turc |
---|---|
to | her |
EN Answers to search queries pulled from a top-ranking page that show up near the top of the SERP.
TR SERP’in üst kısmına yakın bulunan, üst sıralarda yer alan bir sayfadan alınan arama sorgularının yanıtları.
Engleză | turc |
---|---|
search | arama |
near | yakın |
answers | yanıtları |
of | yer |
to | üst |
EN 1 US albums, 58 Billboard Top 40 singles, 27 Top 10, four No
TR Dwight, 60'lı yılların başında, ilk grubu, Bluesology'i kurdu
Engleză | turc |
---|---|
top | ilk |
EN Top Lines, Middle Lines, Bottom LinesWriting top, middle, and bottom lines is a method for defining sobriety from internet and technology addiction
TR Üst Çizgiler, Orta Çizgiler, Alt ÇizgilerÜst, orta ve alt satırları yazmak, internet ve teknoloji bağımlılığından ayıklığı tanımlamanın bir yöntemidir
Engleză | turc |
---|---|
middle | orta |
internet | internet |
technology | teknoloji |
and | ve |
lines | bir |
for | alt |
EN Here are several examples members? top, middle, and bottom lines. You?re encouraged to reach out to members for other examples of bottom, middle, and top lines.
TR Buraya üyelerin üst, orta ve alt satırlarına birkaç örnektir. Alt, orta ve üst sıraların diğer örnekleri için üyelere ulaşmanız teşvik edilir.
Engleză | turc |
---|---|
here | buraya |
middle | orta |
examples | örnekleri |
other | diğer |
of | in |
and | ve |
bottom | için |
to | birkaç |
EN • ceiling-mounted passenger airbag (“Airbag in Roof” technology), freeing up space for a large storage compartment, the “Top Box”, accessed from the top of the dashboard.
TR • tavana monteli yolcu hava yastığı (“Tavanda Hava Yastığı” teknolojisi), büyük bir eşya gözü için boş alan bırakarak, gösterge tablosunun üst kısmından erişilen “Üst Kutu”.
EN Front-seat passengers can use the 8.5 cubic litres of the Top Box to keep all their affairs within easy reach. In addition to its practicality and accessibility, the Top Box also contributes to the styling of the
TR Ön koltuktaki yolcular, tüm işlerini kolay erişilebilir bir yerde tutmak için Top Box?ın 8,5 metreküpünü kullanabilirler. Pratikliği ve erişilebilirliğine ek olarak, Top Box aynı zamanda
Engleză | turc |
---|---|
passengers | yolcular |
easy | kolay |
the | aynı |
of | in |
top | bir |
all | tüm |
and | ve |
to keep | tutmak |
EN Kibar Dış Ticaret ranks among the top companies in the list of Turkey’s Top 1000 Exporting Companies announced by the Turkish Exporters Assembly (TIM) every year.
TR Kibar Dış Ticaret Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)’nin her yıl açıklanan ilk 1000 ihracatçı firma arasında ilk sıralarda yer almaktadır.
Engleză | turc |
---|---|
kibar | kibar |
year | yıl |
in | ilk |
of | her |
EN The results of ISO’s survey on the Top 500 Largest Industrial Institutions in Turkey were announced. Kibar Holding made it to the list at the top with Hyundai Assan, Assan Alüminyum, and Assan Hanil.
TR İSO’nun Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırmasının sonuçları açıklandı. Kibar Holding Hyundai Assan, Assan Alüminyum ve Assan Hanil şirketleriyle listede üst sıralarda yerini aldı.
Engleză | turc |
---|---|
industrial | sanayi |
kibar | kibar |
hyundai | hyundai |
assan | assan |
and | ve |
holding | holding |
results | sonuçları |
of | nın |
largest | büyük |
to | üst |
EN A top coat is understood to be the topmost layer of a paint system. The top coat determines the color and luster of the finish and guarantees the mechanical and chemical stability.
TR Üst katman, katmanlı bir boya sisteminin en üst katmanına verilen addır. Üst katman, yüzeyin rengini ve parlaklığını belirler ve mekanik ile kimyasal istikrar garanti eder.
Engleză | turc |
---|---|
layer | katmanı |
system | sisteminin |
determines | belirler |
guarantees | garanti |
mechanical | mekanik |
chemical | kimyasal |
and | ve |
top | en |
to | üst |
a | bir |
EN Focus on engaging top talent creatively rather than on the grunt work that slows you down. monday.com makes it easy to stay on top of potential candidates with automatic reminders.
TR Sizi yavaşlatan işlerden ziyade en iyi yetenekleri yaratıcı bir şekilde etkilemeye odaklanın. Monday.com otomatik hatırlatıcılarla potansiyel adayları takip etmeyi kolaylaştırır.
Engleză | turc |
---|---|
focus | odaklanın |
rather | ziyade |
work | iş |
potential | potansiyel |
automatic | otomatik |
stay | takip |
easy | kolaylaştırır |
the | şekilde |
top | en |
of | sizi |
EN Focus on engaging top talent creatively rather than on the grunt work that slows you down. monday.com makes it easy to stay on top of potential candidates with automatic reminders.
TR Sizi yavaşlatan işlerden ziyade en iyi yetenekleri yaratıcı bir şekilde etkilemeye odaklanın. Monday.com otomatik hatırlatıcılarla potansiyel adayları takip etmeyi kolaylaştırır.
Engleză | turc |
---|---|
focus | odaklanın |
rather | ziyade |
work | iş |
potential | potansiyel |
automatic | otomatik |
stay | takip |
easy | kolaylaştırır |
the | şekilde |
top | en |
of | sizi |
EN • ceiling-mounted passenger airbag (“Airbag in Roof” technology), freeing up space for a large storage compartment, the “Top Box”, accessed from the top of the dashboard.
TR • tavana monteli yolcu hava yastığı (“Tavanda Hava Yastığı” teknolojisi), büyük bir eşya gözü için boş alan bırakarak, gösterge tablosunun üst kısmından erişilen “Üst Kutu”.
EN Front-seat passengers can use the 8.5 cubic litres of the Top Box to keep all their affairs within easy reach. In addition to its practicality and accessibility, the Top Box also contributes to the styling of the
TR Ön koltuktaki yolcular, tüm işlerini kolay erişilebilir bir yerde tutmak için Top Box?ın 8,5 metreküpünü kullanabilirler. Pratikliği ve erişilebilirliğine ek olarak, Top Box aynı zamanda
Engleză | turc |
---|---|
passengers | yolcular |
easy | kolay |
the | aynı |
of | in |
top | bir |
all | tüm |
and | ve |
to keep | tutmak |
EN • ceiling-mounted passenger airbag (“Airbag in Roof” technology), freeing up space for a large storage compartment, the “Top Box”, accessed from the top of the dashboard.
TR • tavana monteli yolcu hava yastığı (“Tavanda Hava Yastığı” teknolojisi), büyük bir eşya gözü için boş alan bırakarak, gösterge tablosunun üst kısmından erişilen “Üst Kutu”.
EN Front-seat passengers can use the 8.5 cubic litres of the Top Box to keep all their affairs within easy reach. In addition to its practicality and accessibility, the Top Box also contributes to the styling of the
TR Ön koltuktaki yolcular, tüm işlerini kolay erişilebilir bir yerde tutmak için Top Box?ın 8,5 metreküpünü kullanabilirler. Pratikliği ve erişilebilirliğine ek olarak, Top Box aynı zamanda
Engleză | turc |
---|---|
passengers | yolcular |
easy | kolay |
the | aynı |
of | in |
top | bir |
all | tüm |
and | ve |
to keep | tutmak |
EN TOUGHAIR 110 is a 114 mm tall top-flow air cooler that supports up to 140 W. The top-flow design is also beneficial in cooling other components on the motherboard while cooling the CPU.
TR TOUGHAIR 110, 140 W'a kadar destekleyen, 114 mm yüksekliğinde bir üstten akışlı hava soğutucudur. üstten akış tasarımı, CPU'yu soğuturken anakarttaki diğer bileşenleri soğutmada da faydalıdır.
Engleză | turc |
---|---|
supports | destekleyen |
components | bileşenleri |
mm | mm |
flow | akış |
other | diğer |
design | tasarım |
in | da |
air | hava |
a | bir |
to | kadar |
EN Placement of your project at the top of the main page of the site, also in the top ranking, regardless of the status of your ICO. Exceptions is sections of spam and rejected
TR Projenizin, ICO'nuzun durumuna bakılmaksızın, sitenin ana sayfasının en üstünde, aynı zamanda en üst sıralarda yer alması. İstisnalar spam bölümleri ve reddedilen bölümlerdir
Engleză | turc |
---|---|
sections | bölümleri |
spam | spam |
the | aynı |
page | sayfası |
main | ana |
top | en |
at | üst |
and | ve |
of the site | sitenin |
EN Worldwide, expats name a good work-life balance in the TOP 3, and good pay loses its place in the top slots.
TR Dünya genelinde ise expat’lar için iş hayatı ve özel hayat arasındaki denge üçüncü sırada yer alıyor, bunun karşılığında dolgun kazanç üçüncü sıranın altlarına düşüyor.
Engleză | turc |
---|---|
balance | denge |
worldwide | dünya |
and | ve |
its | in |
the | üçüncü |
a | özel |
EN Focus on engaging top talent creatively rather than on the grunt work that slows you down. monday.com makes it easy to stay on top of potential candidates with automatic reminders.
TR Sizi yavaşlatan işlerden ziyade en iyi yetenekleri yaratıcı bir şekilde etkilemeye odaklanın. Monday.com otomatik hatırlatıcılarla potansiyel adayları takip etmeyi kolaylaştırır.
Engleză | turc |
---|---|
focus | odaklanın |
rather | ziyade |
work | iş |
potential | potansiyel |
automatic | otomatik |
stay | takip |
easy | kolaylaştırır |
the | şekilde |
top | en |
of | sizi |
EN All you’ll have to do is perform a keyword and SERPs analysis on your top competitor to see why they’re beating you for the top result
TR Tek yapmanız gereken, en üst sıradaki rakibinizin anahtar kelime ve SERP analizini yaparak neden en üst sıradaki sonuç için sizi geçtiklerini görmektir
Engleză | turc |
---|---|
serps | serp |
analysis | analizini |
to do | yapmanız |
result | sonuç |
top | en |
and | ve |
why | neden |
EN While other keyword and rank tracker programs will only show you the top 10 or 20 competing sites, we’ve put the work into finding the top 100 sites
TR Diğer anahtar kelime ve sıralama takip programları size yalnızca en iyi 10 veya 20 rakip siteyi gösterirken, biz en iyi 100 siteyi bulmak için çalıştık
Engleză | turc |
---|---|
rank | sıralama |
tracker | takip |
finding | bulmak |
other | diğer |
programs | programları |
put | için |
and | ve |
top | en |
or | veya |
the | size |
EN Use this report to compare your and your competitors’ rankings in Google’s organic top 3, 10, 20, and 100. Also, see the top paid SERP results from Google Ads.
TR Bu raporu, kendinizin ve rakiplerinizin Google'daki organik en üst 3, 10, 20 ve 100 sıralamalarını karşılaştırmak için kullanın. Aynı zamanda Google Ads'teki en iyi ücretli SERP sonuçlarını görün.
Engleză | turc |
---|---|
report | raporu |
organic | organik |
serp | serp |
rankings | sıralamalarını |
paid | ücretli |
this | bu |
the | aynı |
top | en |
see | görün |
results | sonuçlarını |
and | ve |
to | için |
EN 1 US albums, 58 Billboard Top 40 singles, 27 Top 10, four No
TR Dwight, 60'lı yılların başında, ilk grubu, Bluesology'i kurdu
Engleză | turc |
---|---|
top | ilk |
EN Our chilled packages include the smart and one of the most efficient carriers of beverages Tetra Brik, the ever-popular gable top-shaped Tetra Rex and the extremely versatile and eye-catching Tetra Top
TR Pastörize ürün paketlerimiz arasında akıllı ve içecekler için en verimli taşıyıcılardan biri olan Tetra Brik, her daim popüler olan çatılı ambalaj Tetra Rex ve hem çok yönlü hem de dikkat çekici olan Tetra Top yer alır
Engleză | turc |
---|---|
efficient | verimli |
beverages | içecekler |
tetra | tetra |
brik | brik |
smart | akıllı |
popular | popüler |
most | en |
and | ve |
Se afișează 50 din 50 traduceri