TR “Az önce söylenenlerden/yapılanlardan dolayı kendimi rahatsız hissediyorum ve üyelerden diğer üyelere karşı saldırgan, cinsel veya ayrımcı nitelikte yorumlar yapmaktan kaçınmalarını rica ediyorum
Traduzir "yorumlar yapmaktan kaçınmalarını" para inglês
Mostrando 50 de 50 traduções da frase "yorumlar yapmaktan kaçınmalarını" de turco para inglês
Tradução de turco para inglês de yorumlar yapmaktan kaçınmalarını
turco
inglês
EN “I feel uncomfortable because of what was just said/done, and I want to ask that members refrain from making comments of an aggressive, sexual, or discriminatory nature towards other members
| turco | inglês |
|---|---|
| rahatsız | uncomfortable |
| ve | and |
| diğer | other |
| cinsel | sexual |
| veya | or |
| ayrımcı | discriminatory |
| yorumlar | comments |
TR “Az önce söylenenlerden/yapılanlardan dolayı kendimi rahatsız hissediyorum ve üyelerden diğer üyelere karşı saldırgan, cinsel veya ayrımcı nitelikte yorumlar yapmaktan kaçınmalarını rica ediyorum
EN “I feel uncomfortable because of what was just said/done, and I want to ask that members refrain from making comments of an aggressive, sexual, or discriminatory nature towards other members
| turco | inglês |
|---|---|
| rahatsız | uncomfortable |
| ve | and |
| diğer | other |
| cinsel | sexual |
| veya | or |
| ayrımcı | discriminatory |
| yorumlar | comments |
TR Günlük hayatın imtihanlarından korkmak yerine yatağımı toplamaktan, duş almaktan, evimi temizlemekten, yürüyüş yapmaktan, meditasyon yapmaktan, sevdiklerimle birlikte olmaktan, yeni şeyler öğrenmekten sessizce zevk alıyorum
EN Instead of fearing the trials of daily life, I take quiet pleasure in making my bed, taking showers, cleaning my house, taking walks, meditating, being with loved ones, and learning new things
| turco | inglês |
|---|---|
| günlük | daily |
| yeni | new |
| şeyler | things |
| hayatı | life |
TR Üyelerden, başka bir üyenin paylaşımına yanıt olarak herhangi bir yorum yapmak, söz kesmek, yargılamak, tavsiye vermek, geri bildirim veya diyalog olan karşılıklı konuşmalardan kaçınmalarını rica ediyoruz.
EN We ask that members avoid cross talk, which is any commenting, interrupting, judging, advice giving, feedback, or dialogue in response to another member’s share.
| turco | inglês |
|---|---|
| başka | another |
| yanıt | response |
| tavsiye | advice |
| diyalog | dialogue |
| olan | is |
TR Tekrar eden veya alakasız yorumlar yapmayın. Yorumlar gerçek ve özgün olmalıdır. Ayrıca yorumlarınızı saygılı ve yapıcı bir çerçevede tutarak başkalarına karşı nazik olmanızı rica ediyoruz.
EN Don’t make repetitive or irrelevant comments. Comments should be authentic and original. We also ask that you be kind to others by keeping your commentary respectful and constructive.
TR Books for Asia, bu engelin aşılması ve bölgede hak eden kuruluşlara önde gelen bilim, sağlık ve teknoloji kitaplarının sağlanması için Elsevier'le ortaklık yapmaktan büyük heyecan duymaktadır."
EN Books for Asia is thrilled to be working with Elsevier to help to overcome this barrier and provide leading science, health and technology titles to deserving institutions throughout the region."
| turco | inglês |
|---|---|
| sağlık | health |
| elsevier | elsevier |
| kitapları | books |
TR Üçüncüsü, markanız için uygun bir arka plan rengi seçmek için birkaç dakika ayırın. Ve burada basmakalıp bir seçim yapmaktan korkmayın. En iyi ücretsiz logo oluşturucu size farklı logo varyasyonları sağlayacaktır!
EN Thirdly, spend a couple of minutes choosing a proper background color for your brand. And don't afraid of making some stereotyped choice here. The best free logo maker will provide you with different logo variations!
| turco | inglês |
|---|---|
| markanız | your brand |
| rengi | color |
| seçmek | choosing |
| dakika | minutes |
| burada | here |
| seçim | choice |
| ücretsiz | free |
| oluşturucu | maker |
| size | you |
| sağlayacaktır | will provide |
TR Sonraki popüler videonuz için saatlerce araştırma yapmaktan kurtulun
EN Save hours researching your next hit video
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR İşimizi ciddiye alıyor, durmaksızın mükemmelliğin peşinde koşuyor ve birlikte zor işleri yapmaktan keyif alıyoruz.
EN We take our work seriously, relentlessly pursue excellence, and have fun doing hard things together.
| turco | inglês |
|---|---|
| birlikte | together |
| zor | hard |
TR Atak Domain kayıt işlemleri için size gerekli olan yardımı yapmaktan memnuniyet duyar
EN Atak Domain is happy to help you with the registration process
| turco | inglês |
|---|---|
| domain | domain |
| kayıt | registration |
| size | you |
| olan | is |
TR Atak Domain kayıt işlemleri için size gerekli olan yardımı yapmaktan memnuniyet duyar. Adınızı aldıktan sonra 1 gün içinde basit ve zamanında alan adı kayıt hizmetleri ve üstün destek sağlamak üzere uzman kadromuzla hazırız.
EN Atak Domain is happy to help you with the registration process. We are ready with our expert staff to provide simple and timely domain name registration services and superior support within 1 day after receiving your name.
| turco | inglês |
|---|---|
| kayıt | registration |
| gün | day |
| basit | simple |
| zamanında | timely |
| üstün | superior |
| uzman | expert |
TR Hayır. Marka veya şirket renklerinizi ya da istediğiniz herhangi bir rengi kullanabilirsiniz. #RRGGBB düzeniyle seçebileceğiniz 16,777,216 renk bulunduğundan renk seçiciyle deneme yapmaktan çekinmeyin!
EN Not at all. You can use your brand or company colors, or whatever color you like. There are 16,777,216 colors using #RRGGBB notation so feel free to play around with the color picker!
| turco | inglês |
|---|---|
| veya | or |
| şirket | company |
TR Sonuç olarak, kurumsal müşteriler daha fazla destek almak için ödeme yapmaktan mutluyken, bireysel son kullanıcılar ise genellikle sıfır maliyetle yazılım elde ederler.
EN In the end, individual end-users often get the software at zero cost, while corporate customers are often happy to pay for more support.
| turco | inglês |
|---|---|
| kurumsal | corporate |
| müşteriler | customers |
| destek | support |
| bireysel | individual |
| son | end |
| kullanıcılar | users |
| genellikle | often |
| sıfır | zero |
| yazılım | software |
TR Diğer uygulamalarda ise, Microsoft desteğinin sona ermesine bağlı olarak geçiş yapmaktan kaçınmak mümkün değildir
EN For other apps, migration is inevitable, given Microsoft’s end of support
| turco | inglês |
|---|---|
| diğer | other |
| microsoft | microsoft |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Feragat. Taraflardan herhangi birinin bu Koşulların bir hükmünü yerine getirmemesi veya geciktirmesi, bunu daha sonra yapmaktan feragat ettiği anlamına gelmez.
EN Waiver. Failure to fulfill or delaying a provision of these Conditions by any of the parties do not constitute a waiver of doing it later.
| turco | inglês |
|---|---|
| feragat | waiver |
| koşulları | conditions |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
| turco | inglês |
|---|---|
| ışıkları | lights |
| veya | or |
| organik | organic |
| önemli | important |
TR Fairmont, benzer düşüncelere sahip kuruluşlarla, kapsayıcı, sürdürülebilir konukseverlik çözümleri bulmak üzere işbirliği yapmaktan gurur duyuyor
EN Fairmont is proud to partner with like-minded organizations to find inclusive, sustainable hospitality solutions
| turco | inglês |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| sahip | is |
| kapsayıcı | inclusive |
| sürdürülebilir | sustainable |
| konukseverlik | hospitality |
| çözümleri | solutions |
| gurur | proud |
TR Listelenen fiyattan daha fazla gün arabaya ihtiyacınız varsa, pazarlık yapmaktan çekinmeyin
EN Feel free to negotiate if you require the car for more days than the listed price
| turco | inglês |
|---|---|
| listelenen | listed |
| gün | days |
| varsa | if |
TR SEO sektöründe, bunu söylemenin yapmaktan daha kolay olduğunu biliyoruz ve bu size doğru bilgi vermek için neden sadece birinci sınıf veri kaynaklarıyla çalışıyoruz? İhtiyacın var.
EN In the industry of SEO, we understand that that’s often easier said than done, and this is why we only work with world-class data sources to give you accurate information when you need it.
| turco | inglês |
|---|---|
| seo | seo |
| biliyoruz | we understand |
| sınıf | class |
TR Sonraki popüler videonuz için saatlerce araştırma yapmaktan kurtulun
EN Save hours researching your next hit video
TR Sevgili Phemexer, Evde tek başına işlem yapmaktan sıkılmadın mı? Senin gibi düşünen ve benzer yeteneklere sahip kişilerle bir araya gelip keyifli bir gün geçirmek ister misin? Phemex o……
EN Dear Phemexers, You have been fighting the good fight with us so diligently these past weeks! From aliens to electric troubles, it seems that you always pulled through and got our back– thick or ……
| turco | inglês |
|---|---|
| sevgili | dear |
TR Bunu kendiniz yapmak, değerli zamanınızı diğer daha yararlı görevleri yapmaktan kilitler
EN Doing it yourself locks your precious time from doing other more useful tasks
| turco | inglês |
|---|---|
| bunu | it |
| kendiniz | yourself |
| yapmak | doing |
| değerli | precious |
| yararlı | useful |
TR Kestirimci Bakım servisimizin bir parçası olarak separatörlerin durumunu izleyebilmemiz sayesinde, bir İspanyol Süt Ürünleri Üreticisi 48 saatlik bir plansız duruş yapmaktan kurtulmuştu.. #TeslimatGüvenilirliği
EN Thanks to us monitoring the condition of the separators as part of our Predictive Maintenance service, a Spanish Dairy could avoid 48 hours of unplanned downtime. #DeliveryReliability
| turco | inglês |
|---|---|
| bakım | maintenance |
| parçası | part |
| saatlik | hours |
TR EB: Veriler müşterimize aittir. Tek sahibi müşteridir ve verilerle ne yapacağına o karar verir. Ancak verileri araştırmamızı ve sorun gidermelerine yardımcı olmamızı isterlerse tabii ki bunu yapmaktan memnuniyet duyarız.
EN EB: The data belongs to our customer. They are the sole owner of it, and they decide what to do with it. But if they want us to look into the data and help them troubleshoot, we’re of course happy to do that.
| turco | inglês |
|---|---|
| sahibi | owner |
| karar | decide |
| tabii | of course |
Mostrando 50 de 50 traduções
Traduções semelhantes
yorumlar yapmaktan kaçınmalarını yapmaktan kaçınmalarını rica karşılıklı konuşmalardan kaçınmalarını yorumlar deÄŸerlendirmenin genel yorumlar eylemler veya yorumlar sorular ve yorumlar yapmaktan yapmaktan mutluyken tanıtımını yapmaktan kaçınmaya meditasyon yapmaktanTraduzir yorumlar yapmaktan kaçınmalarını para outro idioma
alemão 
chinês 
coreano 
espanhol 
francês 
holandês 
indonésio 
inglês 
italiano 
japonês 
polonês 
português 
russo 
sueco 
tailandês 
vietnamita 
árabe