EN Sofitel SPA with L'Occitane offers a haven of relaxation inspired by the natural products from France's Provence region. After emerging from your indoor treatment room or private couple's suite, explore six indoor and outdoor swimming pools.
EN Sofitel SPA with L'Occitane offers a haven of relaxation inspired by the natural products from France's Provence region. After emerging from your indoor treatment room or private couple's suite, explore six indoor and outdoor swimming pools.
TR L'Occitane ile Sofitel SPA, Fransa'nın Provence bölgesinden doğal ürünlerden ilham alan bir dinlenme sığınağı sunuyor. Kapalı kür odanız ya da çiftlere özel süitinizden çıktıktan sonra altı kapalı ve açık yüzme havuzunu keşfedin.
język angielski | turecki |
---|---|
offers | sunuyor |
natural | doğal |
explore | keşfedin |
outdoor | açık |
indoor | kapalı |
spa | spa |
and | ve |
with | ile |
the | sonra |
EN Emerging Growth and Early Stage Financing
TR Büyüme ve Erken Dönem Finansmanı
język angielski | turecki |
---|---|
growth | büyüme |
early | erken |
and | ve |
EN The efficient and lightweight nature of Nano allows everyone, including individuals in emerging countries, to easily participate in local and global economies with a low barrier of entry.
TR Nano'nun verimli ve hafif yapısı, gelişmekte olan ülkelerdeki bireyler de dahil olmak üzere herkesin düşük bir giriş engeli ile yerel ve küresel ekonomilere kolayca katılmasını sağlar.
język angielski | turecki |
---|---|
efficient | verimli |
lightweight | hafif |
allows | sağlar |
local | yerel |
global | küresel |
low | düşük |
countries | ülkelerdeki |
entry | giriş |
easily | kolayca |
everyone | herkesin |
and | ve |
including | dahil |
individuals | bireyler |
to | olmak |
with | ile |
EN The hope is that this will allow emerging pandemics to be detected before they become unstoppable
TR Bu analizlerle şekillenmeye başlayan pandemilerin engellenemez hale gelmeden önünün alınması umut ediliyor
język angielski | turecki |
---|---|
hope | umut |
this | bu |
EN To provide in-depth information for the emerging issues and trends that affect the space for civil society work globally, in Europe and WBT region;
TR Küresel olarak, Avrupa'da ve WBT bölgesinde sivil toplum çalışma alanını etkileyen ortaya çıkan sorunlar ve eğilimler hakkında derinlemesine bilgi sağlamak;
język angielski | turecki |
---|---|
information | bilgi |
issues | sorunlar |
affect | etkileyen |
civil | sivil |
society | toplum |
work | çalışma |
and | ve |
globally | küresel olarak |
to | sağlamak |
the | olarak |
EN Demand is growing for devices that are mobile, intelligent and connected to the cloud. This emerging need calls for new technologies and solutions. In response, Zebra created Link-OS.
TR Mobil, akıllı ve buluta bağlı olan cihazlar için talep artmaktadır. Bu artan ihtiyaç, yeni teknolojileri ve çözümleri gerektirir. Buna karşılık, Zebra Link-OS'u oluşturdu.
język angielski | turecki |
---|---|
growing | artan |
devices | cihazlar |
mobile | mobil |
new | yeni |
technologies | teknolojileri |
zebra | zebra |
intelligent | akıllı |
connected | bağlı |
solutions | çözümleri |
this | bu |
need | ihtiyaç |
demand | talep |
and | ve |
is | olan |
the | buna |
EN Success for Zebra customers is about business outcomes as well as emerging technology
TR Zebra müşterileri için başarı, yeni yükselen teknolojiler kadar iş sonuçlarıyla da ilgilidir
język angielski | turecki |
---|---|
zebra | zebra |
customers | müşterileri |
outcomes | sonuçları |
technology | teknolojiler |
success | başarı |
for | için |
as | kadar |
EN In order to explore emerging markets and keep the constant growth upright, the 100 percent subsidiary SunExpress Deutschland GmbH is established in 2011.
TR Daha fazla büyümek, yeni pazarlara girmek ve çok daha fazla noktaya uçmak için yüzde 100 SunExpress kuruluşu olan SunExpress Deutschland GmbH kuruldu.
język angielski | turecki |
---|---|
percent | yüzde |
deutschland | deutschland |
sunexpress | sunexpress |
and | ve |
is | olan |
to | için |
the | fazla |
EN Capitalising on opportunities in emerging markets
TR Gelişmekte olan pazarlardaki fırsatlardan yararlanma
EN In the next two decades, around three billion new customers will enter the middle-class, most of whom will be from emerging markets.
TR Önümüzdeki yirmi yıl içinde orta sınıfa, çoğu gelişmekte olan pazarlardan gelen yaklaşık üç milyar yeni müşteri katılacak.
język angielski | turecki |
---|---|
billion | milyar |
new | yeni |
customers | müşteri |
middle | orta |
three | yıl |
in | içinde |
EN The firm’s dispute resolution team provides full-scope and integrated support to agricultural clients, meaning conflict specialists are involved from the early stages of emerging issues
TR Tarım sektöründe faaliyet gösteren müvekkiller Moroğlu Arseven’in uyuşmazlık çözümü ekibinden; tam kapsamlı ve entegre destek alırlar
język angielski | turecki |
---|---|
dispute | uyuşmazlık |
integrated | entegre |
support | destek |
agricultural | tarım |
resolution | çözümü |
and | ve |
full | tam |
EN The firm’s dispute resolution team provides full-scope and integrated support to education clients, meaning conflict specialists are involved from the early stages of emerging issues
TR Eğitim sektöründe faaliyet gösteren müvekkiller, Moroğlu Arseven’in uyuşmazlık çözümü ekibinden; tam kapsamlı ve entegre destek alırlar
język angielski | turecki |
---|---|
dispute | uyuşmazlık |
integrated | entegre |
support | destek |
resolution | çözümü |
to | e |
education | eğitim |
and | ve |
full | tam |
EN The firm’s dispute resolution team provides full-scope and integrated support to food and beverage clients, meaning conflict specialists are involved from the early stages of emerging issues
TR Yiyecek ve içecek sektörlerinde faaliyet gösteren müvekkiller, Moroğlu Arseven’in uyuşmazlık çözümü ekibinden; tam kapsamlı ve entegre destek alırlar
język angielski | turecki |
---|---|
dispute | uyuşmazlık |
integrated | entegre |
support | destek |
food | yiyecek |
beverage | içecek |
resolution | çözümü |
and | ve |
full | tam |
EN Demand is growing for devices that are mobile, intelligent and connected to the cloud. This emerging need calls for new technologies and solutions. In response, Zebra created Link-OS.
TR Mobil, akıllı ve buluta bağlı olan cihazlar için talep artmaktadır. Bu artan ihtiyaç, yeni teknolojileri ve çözümleri gerektirir. Buna karşılık, Zebra Link-OS'u oluşturdu.
język angielski | turecki |
---|---|
growing | artan |
devices | cihazlar |
mobile | mobil |
new | yeni |
technologies | teknolojileri |
zebra | zebra |
intelligent | akıllı |
connected | bağlı |
solutions | çözümleri |
this | bu |
need | ihtiyaç |
demand | talep |
and | ve |
is | olan |
the | buna |
EN Emerging Growth and Early Stage Financing
TR Büyüme ve Erken Dönem Finansmanı
język angielski | turecki |
---|---|
growth | büyüme |
early | erken |
and | ve |
EN The hope is that this will allow emerging pandemics to be detected before they become unstoppable
TR Bu analizlerle şekillenmeye başlayan pandemilerin engellenemez hale gelmeden önünün alınması umut ediliyor
język angielski | turecki |
---|---|
hope | umut |
this | bu |
EN Emerging German Cities: three examples
TR Yükselen Alman Kentleri: Üç Örnek
język angielski | turecki |
---|---|
german | alman |
EN They represent different regions and belong to different negotiating groups of industrialised, developing and emerging countries
TR Her biri farklı bölgeleri ve ait oldukları sanayi ülkeleri, gelişmekte olan ülkeler ve yeni sanayileşen ülkeler müzakere gruplarını temsil ediyor
język angielski | turecki |
---|---|
represent | temsil |
developing | gelişmekte |
countries | ülkeler |
different | farklı |
groups | grupları |
and | ve |
to | her |
EN In the future, however, it would be important to bring more journalists from emerging economies into these teams
TR Lakin ilerde, yeni sanayileşmekte olan ülkelerden gazetecilerin bu ekiplere dahil edilmeleri önemli
język angielski | turecki |
---|---|
important | önemli |
these | bu |
more | dahil |
EN That is important, because as with other emerging technology, standards, capabilities, tools, and connections are changing rapidly
TR Bu önemlidir çünkü diğer yeni teknolojilerde olduğu gibi standartlar, kabiliyetler, aletler ve bağlantılar hızla değişmektedir
język angielski | turecki |
---|---|
is | olduğu |
other | diğer |
standards | standartlar |
tools | aletler |
rapidly | hızla |
important | önemlidir |
and | ve |
because | çünkü |
as | gibi |
EN Intelligent control systems provide proactive alerts and insights, so that IT can address emerging issues before they cause costly disruptions.
TR Akıllı kontrol sistemleri proaktif uyarılar ve öngörüler sağlar, böylece BT, ortaya çıkan sorunları maliyetli aksaklıklara neden olmadan önce ele alabilir.
język angielski | turecki |
---|---|
systems | sistemleri |
provide | sağlar |
proactive | proaktif |
alerts | uyarılar |
can | alabilir |
costly | maliyetli |
intelligent | akıllı |
control | kontrol |
so | böylece |
issues | sorunları |
before | önce |
that | neden |
and | ve |
EN Read more about IBM policies and practices on emerging technology
TR IBM'in yeni gelişen teknolojilerle ilgili politikaları ve uygulamaları hakkında daha fazla bilgi için okuyun
język angielski | turecki |
---|---|
policies | politikalar |
practices | uygulamalar |
about | hakkında |
on | ilgili |
read | ve |
EN Different communication strategies may be used – the emerging 5g network, for example, or a more direct but shorter-range radio transmission
TR Yeni 5G ağı ya da daha doğrudan ancak kısa menzilli olan telsiz iletimi gibi farklı iletişim stratejileri kullanılabilir
język angielski | turecki |
---|---|
direct | doğrudan |
shorter | kısa |
strategies | stratejileri |
different | farklı |
network | ağı |
communication | iletişim |
more | daha |
EN Analyze the market, benchmark against competitors, and follow emerging trends.
TR Pazarı analiz edin, rakiplerle kıyaslayın ve ortaya çıkan trendleri takip edin.
język angielski | turecki |
---|---|
analyze | analiz |
follow | takip |
trends | trendleri |
and | ve |
market | pazar |
EN In Ranktracker, you can include search volume data in reports in order to identify and take advantage of emerging keyword opportunities before your competitors.
TR Ranktracker'da, rakiplerinizden önce ortaya çıkan anahtar kelime fırsatlarını belirlemek ve bunlardan yararlanmak için arama hacmi verilerini raporlara dahil edebilirsiniz.
język angielski | turecki |
---|---|
search | arama |
volume | hacmi |
you can | edebilirsiniz |
of | in |
data | verilerini |
and | ve |
before | önce |
identify | belirlemek |
EN Identify emerging keyword opportunities faster by using Ranktracker to compile data from the top 100 page results in search engines.
TR Arama motorlarındaki ilk 100 sayfa sonuçlarından veri derlemek için Ranktracker'ı kullanarak yeni ortaya çıkan anahtar kelime fırsatlarını daha hızlı belirleyin.
język angielski | turecki |
---|---|
ranktracker | ranktracker |
data | veri |
faster | hızlı |
search | arama |
in | ilk |
using | kullanarak |
to | için |
page | sayfa |
engines | motorları |
EN Analyze the market, benchmark against competitors, and follow emerging trends.
TR Pazarı analiz edin, rakiplerle kıyaslayın ve ortaya çıkan trendleri takip edin.
język angielski | turecki |
---|---|
analyze | analiz |
follow | takip |
trends | trendleri |
and | ve |
market | pazar |
EN Today, a lot of hype still surrounds AI development, which is expected of any new emerging technology in the market
TR Bugün, tıpkı pazardaki yükselen her teknolojiden beklendiği gibi, yapay zeka geliştirmenin etrafında büyük bir beklenti söz konusu
język angielski | turecki |
---|---|
today | bugün |
a | bir |
the | gibi |
of | her |
EN Expansion of the fast food industry combined with changing lifestyles in emerging economies are boosting the global demand.
TR Fast food endüstrisindeki genişlemenin büyümekte olan ekonomilerdeki değişen yaşam tarzlarıyla bir araya gelmesi, küresel talepte artışa neden oluyor.
język angielski | turecki |
---|---|
industry | iş |
global | küresel |
are | olan |
with | araya |
EN We identify the key market trends driving 100% juice in both established and emerging markets, including new brands, new recipes and new segments
TR Hem yerleşik hem de yeni gelişmekte olan pazarlarda %100 meyve suyuna yön veren yeni markalar, tarifler ve segmentlerin dahil olduğu temel piyasa trendlerini belirliyoruz
język angielski | turecki |
---|---|
key | temel |
market | piyasa |
new | yeni |
brands | markalar |
including | dahil |
and | ve |
both | de |
the | hem |
EN Using a range of emerging technologies, we are working to offer new unprecedented opportunities to increase food safety and quality, and improve production flexibility and efficiency.
TR Gelişmekte olan bir dizi teknolojiyi kullanarak gıda güvenliği ve kalitesini arttırmak ve üretim esnekliği ve verimliliğini geliştirmek için yeni, benzeri görülmemiş fırsatlar sunmak için çalışıyoruz.
język angielski | turecki |
---|---|
range | dizi |
new | yeni |
opportunities | fırsatlar |
food | gıda |
quality | kalitesini |
improve | geliştirmek |
flexibility | esnekliği |
efficiency | verimliliğini |
production | üretim |
we are working | çalışıyoruz |
safety | güvenliği |
and | ve |
of | in |
using | kullanarak |
to increase | arttırmak |
to | için |
EN Using a range of emerging technologies, we are working to offer new, unprecedented opportunities to increase food safety and quality, as well as production flexibility and efficiency.
TR Gelişmekte olan bir dizi teknolojiyi kullanarak gıda güvenliği ve kalitesinin yanı sıra üretim esnekliği ve verimliliğini artırmak için yeni, benzeri görülmemiş fırsatlar sunmak için çalışıyoruz.
język angielski | turecki |
---|---|
range | dizi |
new | yeni |
opportunities | fırsatlar |
food | gıda |
flexibility | esnekliği |
efficiency | verimliliğini |
production | üretim |
we are working | çalışıyoruz |
safety | güvenliği |
and | ve |
of | in |
using | kullanarak |
increase | artırmak |
to | için |
EN The firm works across developed and emerging markets to advance wellness, prevention, treatments and cures that challenge the most feared diseases
TR Firma, en korkulan hastalıklara meydan okuyan sağlık, korunma, tedaviler ve tedavileri ilerletmek için gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalarda çalışır
język angielski | turecki |
---|---|
wellness | sağlık |
developed | gelişmiş |
works | çalışır |
and | ve |
most | en |
to | için |
EN The firm works across developed and emerging markets to advance wellness, prevention, treatments and cures that challenge the most feared diseases
TR Firma, en korkulan hastalıklara meydan okuyan sağlık, korunma, tedaviler ve tedavileri ilerletmek için gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalarda çalışır
język angielski | turecki |
---|---|
wellness | sağlık |
developed | gelişmiş |
works | çalışır |
and | ve |
most | en |
to | için |
EN The firm works across developed and emerging markets to advance wellness, prevention, treatments and cures that challenge the most feared diseases
TR Firma, en korkulan hastalıklara meydan okuyan sağlık, korunma, tedaviler ve tedavileri ilerletmek için gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalarda çalışır
język angielski | turecki |
---|---|
wellness | sağlık |
developed | gelişmiş |
works | çalışır |
and | ve |
most | en |
to | için |
EN The firm works across developed and emerging markets to advance wellness, prevention, treatments and cures that challenge the most feared diseases
TR Firma, en korkulan hastalıklara meydan okuyan sağlık, korunma, tedaviler ve tedavileri ilerletmek için gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalarda çalışır
język angielski | turecki |
---|---|
wellness | sağlık |
developed | gelişmiş |
works | çalışır |
and | ve |
most | en |
to | için |
EN The firm works across developed and emerging markets to advance wellness, prevention, treatments and cures that challenge the most feared diseases
TR Firma, en korkulan hastalıklara meydan okuyan sağlık, korunma, tedaviler ve tedavileri ilerletmek için gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalarda çalışır
język angielski | turecki |
---|---|
wellness | sağlık |
developed | gelişmiş |
works | çalışır |
and | ve |
most | en |
to | için |
EN The firm works across developed and emerging markets to advance wellness, prevention, treatments and cures that challenge the most feared diseases
TR Firma, en korkulan hastalıklara meydan okuyan sağlık, korunma, tedaviler ve tedavileri ilerletmek için gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalarda çalışır
język angielski | turecki |
---|---|
wellness | sağlık |
developed | gelişmiş |
works | çalışır |
and | ve |
most | en |
to | için |
EN The firm works across developed and emerging markets to advance wellness, prevention, treatments and cures that challenge the most feared diseases
TR Firma, en korkulan hastalıklara meydan okuyan sağlık, korunma, tedaviler ve tedavileri ilerletmek için gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalarda çalışır
język angielski | turecki |
---|---|
wellness | sağlık |
developed | gelişmiş |
works | çalışır |
and | ve |
most | en |
to | için |
EN The firm works across developed and emerging markets to advance wellness, prevention, treatments and cures that challenge the most feared diseases
TR Firma, en korkulan hastalıklara meydan okuyan sağlık, korunma, tedaviler ve tedavileri ilerletmek için gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalarda çalışır
język angielski | turecki |
---|---|
wellness | sağlık |
developed | gelişmiş |
works | çalışır |
and | ve |
most | en |
to | için |
EN The firm works across developed and emerging markets to advance wellness, prevention, treatments and cures that challenge the most feared diseases
TR Firma, en korkulan hastalıklara meydan okuyan sağlık, korunma, tedaviler ve tedavileri ilerletmek için gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalarda çalışır
język angielski | turecki |
---|---|
wellness | sağlık |
developed | gelişmiş |
works | çalışır |
and | ve |
most | en |
to | için |
EN The firm works across developed and emerging markets to advance wellness, prevention, treatments and cures that challenge the most feared diseases
TR Firma, en korkulan hastalıklara meydan okuyan sağlık, korunma, tedaviler ve tedavileri ilerletmek için gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalarda çalışır
język angielski | turecki |
---|---|
wellness | sağlık |
developed | gelişmiş |
works | çalışır |
and | ve |
most | en |
to | için |
EN The firm works across developed and emerging markets to advance wellness, prevention, treatments and cures that challenge the most feared diseases
TR Firma, en korkulan hastalıklara meydan okuyan sağlık, korunma, tedaviler ve tedavileri ilerletmek için gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalarda çalışır
język angielski | turecki |
---|---|
wellness | sağlık |
developed | gelişmiş |
works | çalışır |
and | ve |
most | en |
to | için |
EN This pattern is considered a bullish reversal pattern, indicating that an ongoing downtrend might be coming to an end and a new uptrend could be emerging
TR Birinci formasyonun bir harmonik formasyon olan "Navarro200" - Bununla ilgili gerekli bilgiyi profilimdeki paylaşımlardan bulabilirsiniz
EN This pattern is considered a bullish reversal pattern, indicating that an ongoing downtrend might be coming to an end and a new uptrend could be emerging
TR Birinci formasyonun bir harmonik formasyon olan "Navarro200" - Bununla ilgili gerekli bilgiyi profilimdeki paylaşımlardan bulabilirsiniz
EN This pattern is considered a bullish reversal pattern, indicating that an ongoing downtrend might be coming to an end and a new uptrend could be emerging
TR Birinci formasyonun bir harmonik formasyon olan "Navarro200" - Bununla ilgili gerekli bilgiyi profilimdeki paylaşımlardan bulabilirsiniz
EN This pattern is considered a bullish reversal pattern, indicating that an ongoing downtrend might be coming to an end and a new uptrend could be emerging
TR Birinci formasyonun bir harmonik formasyon olan "Navarro200" - Bununla ilgili gerekli bilgiyi profilimdeki paylaşımlardan bulabilirsiniz
EN This pattern is considered a bullish reversal pattern, indicating that an ongoing downtrend might be coming to an end and a new uptrend could be emerging
TR Birinci formasyonun bir harmonik formasyon olan "Navarro200" - Bununla ilgili gerekli bilgiyi profilimdeki paylaşımlardan bulabilirsiniz
EN This pattern is considered a bullish reversal pattern, indicating that an ongoing downtrend might be coming to an end and a new uptrend could be emerging
TR Birinci formasyonun bir harmonik formasyon olan "Navarro200" - Bununla ilgili gerekli bilgiyi profilimdeki paylaşımlardan bulabilirsiniz
EN This pattern is considered a bullish reversal pattern, indicating that an ongoing downtrend might be coming to an end and a new uptrend could be emerging
TR Birinci formasyonun bir harmonik formasyon olan "Navarro200" - Bununla ilgili gerekli bilgiyi profilimdeki paylaşımlardan bulabilirsiniz
Pokazuję 50 z 50 tłumaczeń