TR Rusya'daki en büyük arama motoru tarafından desteklenen Yandex Music, Rusya, Ukrayna ve Kazakistan'daki kullanıcılara yalnızca yasal, ücretli ve ücretsiz müzik yayını sağlar.
"daki" på Tyrkisk kan oversettes til følgende Engelsk ord/setninger:
TR Rusya'daki en büyük arama motoru tarafından desteklenen Yandex Music, Rusya, Ukrayna ve Kazakistan'daki kullanıcılara yalnızca yasal, ücretli ve ücretsiz müzik yayını sağlar.
EN Powered by the largest search engine in Russia, Yandex Music provides exclusively legal, paid, and free music streaming to users in Russia, Ukraine, and Kazakhstan.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
motoru | engine |
yandex | yandex |
kullanıcılara | users |
yasal | legal |
ücretli | paid |
ücretsiz | free |
sağlar | provides |
TR 2020 yazını hedef alan Moxy, Japonya'daki üçüncü otelini, Osaka'daki Fukushima Ward'da bulunan Moxy Osaka Shin Umeda'da (geçici adı) açmayı planlıyor. Wise Labo, iç mekanı planlaması ve tasarımından da sorumlu.
EN Targeted for summer of 2020, Moxy plans to open its third hotel in Japan, Moxy Osaka Shin Umeda (provisional name) in Fukushima Ward, Osaka. Wise Labo is in charge of planning and designing the interior for it as well.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
hedef | targeted |
moxy | moxy |
japonya | japan |
üçüncü | third |
otelini | hotel |
osaka | osaka |
geçici | provisional |
adı | name |
wise | wise |
TR Profesör Braungart Lünebrg’daki Leuphana ve Rotterdam’daki Erasmus üniversitelerinde dersler veriyor.
EN He teaches as a professor at Leuphana University in Lüneburg and the Erasmus University in Rotterdam.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
profesör | professor |
ve | and |
TR Almanya Federal Eğitim ve Araştırma Bakanlığı (BMBF), batı Afrika’daki 11 ve güney Afrika’daki beş partner ülkede, İklim Değişikliği ve Sürdürülebilir Toprak yönetimi Yeterlik Merkezleri kurdu
EN The Federal Ministry of Education and Research (BMBF) has established competence centres on climate change and sustainable land management in eleven partner countries in west Africa and five countries in southern Africa
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
almanya | countries |
federal | federal |
eğitim | education |
ve | and |
araştırma | research |
batı | west |
afrika | africa |
güney | southern |
partner | partner |
değişikliği | change |
sürdürülebilir | sustainable |
yönetimi | management |
merkezleri | centres |
TR Sarah, Almanya’daki ilk günün nasıldı? İlk günüm Almanya’daki en sevdiğim günüm; şimdiye kadar! Yaz aylarıydı, hava insanı ısıtıyordu ve güneş ancak saat 22’de battı
EN Sarah, what was your first day in Germany like? My first day was my favourite day in Germany – so far! It was summer, pleasantly warm and the sun didn’t set until 10 p.m
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
almanya | germany |
ilk | first |
yaz | summer |
güneş | sun |
ancak | it |
TR 2020 yazını hedef alan Moxy, Japonya'daki üçüncü otelini, Osaka'daki Fukushima Ward'da bulunan Moxy Osaka Shin Umeda'da (geçici adı) açmayı planlıyor. Wise Labo, iç mekanı planlaması ve tasarımından da sorumlu.
EN Targeted for summer of 2020, Moxy plans to open its third hotel in Japan, Moxy Osaka Shin Umeda (provisional name) in Fukushima Ward, Osaka. Wise Labo is in charge of planning and designing the interior for it as well.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
hedef | targeted |
moxy | moxy |
japonya | japan |
üçüncü | third |
otelini | hotel |
osaka | osaka |
geçici | provisional |
adı | name |
wise | wise |
TR Yönetim alanındaki yüksek lisans derecesini Michigan'daki Aquinas College'dan alan Brad, West Virginia'daki Marshall Üniversitesi'nde işletme bölümünden lisans derecesi almıştır
EN Brad earned his master’s degree in management from Aquinas College in Michigan and a bachelor’s degree in business administration from Marshall University in West Virginia
TR Yönetim alanındaki yüksek lisans derecesini Michigan'daki Aquinas College'dan alan Brad, West Virginia'daki Marshall Üniversitesi'nde işletme bölümünden lisans derecesi almıştır
EN Brad earned his master’s degree in management from Aquinas College in Michigan and a bachelor’s degree in business administration from Marshall University in West Virginia
TR Cloudflare Access'in Cloudflare'ın SASE çözümü Cloudflare One'daki diğer güvenlik ve bağlantı araçlarıyla nasıl sorunsuz bir şekilde entegre olduğunu öğrenin.
EN Learn how Cloudflare Access integrates seamlessly with the other security and connectivity tools in Cloudflare’s SASE solution, Cloudflare One.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
cloudflare | cloudflare |
access | access |
çözümü | solution |
diğer | other |
güvenlik | security |
bağlantı | connectivity |
sorunsuz | seamlessly |
öğrenin | learn |
TR Elsevier logosu ve Amsterdam'daki eski özel yapım ofisi (1912 civarı)
EN The Elsevier logo on an old purpose-built office in Amsterdam (dating from around 1912)
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
elsevier | elsevier |
logosu | logo |
amsterdam | amsterdam |
eski | old |
ofisi | office |
TR Bu süreçte, kimya eğitimi almış olan Amsterdam'daki kitap satıcısı Maurits Dekker, danışman olarak görev aldı
EN In this process the Amsterdam bookseller Maurits Dekker, who was trained as a chemist, served as an advisor
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
bu | this |
olan | was |
amsterdam | amsterdam |
TR Alan adının Google'daki reklamı(reklamları) için kullanılan anahtar kelime sayısı.
EN The number of keywords used for the domain's ad(s) in Google.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
sayısı | number |
TR On Page SEO Checker, verilen anahtar kelimeler için Google top 10'daki rakiplerinizi kontrol ederek, içeriğinizi zenginleştirebileceğiniz anlamsal olarak alakalı kelimeler ile ilgili içgörüler verir.
EN By checking your competitors in Google’s top 10 for given keywords, On Page SEO Checker gives you insights on semantically related words you can enrich your content with.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
seo | seo |
kelimeler | words |
içeriğinizi | your content |
içgörüler | insights |
verir | gives |
TR Anahtar kelime büyünüze devam edin ve seçilenlerden en iyi şekilde yararlanın. Google'daki başarınızı takip edin ve ücretli kampanyalar oluşturun.
EN Continue your keyword magic and make the most of the keywords chosen. Track your success in Google and create paid campaigns.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
devam | continue |
ve | and |
daki | in |
ücretli | paid |
kampanyalar | campaigns |
ın | of |
TR Değişim tarihini öğrenmek için lütfen Elsevier.com'daki dergi ana sayfasını ziyaret edin.
EN Please visit the journal homepage on Elsevier.com to identify this changeover date.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
elsevier | elsevier |
dergi | journal |
ziyaret | visit |
TR Trend olan konuları bul ve Top 10'daki rakiplerinizin içeriklerine dayalı olarak SEO-dostu içerik önerileri alın
EN Find trending topics and get recommendations for SEO-friendly content based on your top 10 rivals’ content
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
trend | trending |
bul | find |
rakiplerinizin | rivals |
içerik | content |
alın | get |
TR Mülteci ailelere mahremiyet sağlamak için Batman’daki barınma alanlarında özel odalar yaptık. İnsanların kendi ekmeklerini yapabilmeleri için iki tandır fırını inşa ettik.
EN We constructed private rooms for refugee families living in Batman refugee shelters in order to give them access to some privacy. We built two tandoori ovens for bread-baking.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
mülteci | refugee |
batman | batman |
inşa | built |
TR Erhan, pandemi döneminde ihtiyaç sahiplerine destek olabilmek için başlattığımız kısa dönemli istihdam projemizin İstanbul'daki katılımcılarından biri
EN Erhan is one of the participants of the short-term employment project in İstanbul, which we initiated to breathe life into financial state of vulnerable populations especially during the pandemic
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
erhan | erhan |
pandemi | pandemic |
kısa | short |
TR * - 1 Mbit hızında Hollanda'daki sunucu.
EN * – speed of Netherland servers: 1mbps
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
sunucu | servers |
hızı | speed |
TR Engellenen bir web sitesini nasıl ziyaret edebilir, Youtube'daki videoya erişimin kilidini nasıl açabilir veya en iyi Netflix TV şovlarını izlemeye nasıl başlayabilirsiniz?
EN How to visit a blocked website, unlock access to the video on Youtube or start watching the best Netflix TV shows?
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
ziyaret | visit |
youtube | youtube |
videoya | video |
veya | or |
tv | tv |
TR Ana işimiz, Avrupa'daki şirketlere ve üniversitelere e-posta ve işbirliği uygulamamızı lisanslamaktır
EN Our main business is licencing our email and collaboration application to companies and universities in Europe
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
ana | main |
avrupa | europe |
daki | in |
ve | and |
e-posta | |
işbirliği | collaboration |
TR Motor1.com'daki en sevdiğiniz kategoriye üye olmak için aşağıyı doldurun
EN To subscribe to your favorite Motor1.com categories, please select the feeds below:
TR Asya'daki tamir mağazaları, bu üreticiler tarafından paylaşılan bilgilerle gelişiyor.
EN Repair shops in Asia thrive on the information shared by those manufacturers.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
asya | asia |
tamir | repair |
üreticiler | manufacturers |
paylaşılan | shared |
TR Seçilmiş sektördeki alan adları için Google'daki organik ve PPC başarısı arasındaki ayrımı kavrayın. Aydan aya / yıldan yıla trendlerin yanı sıra PPC'ye çok güvenen veya güçlü organik varlığa sahip alan adlarını belirleyin.
EN Understand the split between Organic and PPC success on Google for domains within a chosen industry vertical. Identify domains with a strong organic presence or a heavy reliance on PPC, along with month over month/year over year trends.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
organik | organic |
ppc | ppc |
başarısı | success |
arasındaki | between |
veya | or |
güçlü | strong |
TR Youtube, trend video içerik mekanıdır ve GERÇEKTEN trendlerin ne olduğunu öğrenmek ve çok miktarda görüntülenme almak istiyorsanız, en çok görüntülenenler aracımız YouTube'daki trend konular hakkında size inanılmaz bir analiz verir
EN YouTube is the home of trending video content and if you want to find out what’s ACTUALLY trending and driving massive views our Most Viewed tool gives you incredible insight into the trending topics on YouTube
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
youtube | youtube |
trend | trending |
video | video |
içerik | content |
olduğunu | is |
görüntülenme | views |
istiyorsanız | if you want |
inanılmaz | incredible |
verir | gives |
TR İzleyicilerinizin %58'i Youtube'daki videolarınıza aramalardan ve ilgili videolardan ulaşıyor
EN 58% of viewers arrive at YouTube videos because of Search and Related Videos
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
youtube | youtube |
daki | at |
ve | and |
ilgili | related |
ın | of |
TR Gelişmiş yorum moderasyon aracımızla belli bir ölçekte kişisel özen gösterin, Twitter ve YouTube'daki en büyük takipçilerinize ulaşın ve onları belirleyin, monoloğu karşılıklı bir sohbete dönüştürün ve büyüyün.
EN Provide personalized attention at scale with our advanced comment moderation tool, identify and reach your channel's biggest fans on YouTube and Twitter, and turn the monologue into a conversation to drive growth.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
gelişmiş | advanced |
yorum | comment |
ölçekte | at scale |
kişisel | personalized |
özen | attention |
youtube | youtube |
ulaşın | reach |
dönüştürün | turn |
TR 1964 yılında inşa edilmiş olan tünel, Kuzey Avrupa'daki en çok trafik yapılan tek pistli tünel ve yıllardır büyük bir darboğaz haline gelmiş
EN Built in 1964, it’s the most-trafficked single-track tunnel in Northern Europe—and it has been a major bottleneck for years
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
inşa | built |
kuzey | northern |
avrupa | europe |
yıllardır | for years |
TR Eylül 2016 tarihinden itibaren hastalarına estetik cerrah olarak İzmir Bayraklı’daki muayenehanesinde hizmet vermektedir.Online hizmet verdikleri web sitelerinin seo hizmetleri için bizimle çalışıyorlar.
EN Since September 2016, he has been serving his patients as a plastic surgeon in his office in Bayraklı, İzmir.They work with us for the seo services of the websites they provide online services.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
eylül | september |
tarihinden | since |
seo | seo |
bizimle | with us |
hastaları | patients |
TR "Londra'daki favori parkım. ❤️ Onca çimin yeşilliği, ağaçlar ve huzurun birleşimi olan bir cennet. Öğlen yemeğinizi paketleyip burada açıp yiyebileceğiniz en ideal yer."
EN "So much to do here. Four restaurants, an outdoor theatre, the London Zoo, soccer/cricket fields and the largest rose garden in London. Great for running (ring road = 3 miles)."
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
londra | london |
olan | do |
burada | here |
TR "Hyde, Regent, St James falan halt etmiş. Londra'daki en güzel, en doğal park kesinlikle burasıdır. Yoldaki kestane ağaçlarından dökülen kestanelerden alın ve sincapları besleyin."
EN "One of the most beautiful and undiscovered parks in London. I've been coming here since i was a child, as i grew up near. Wild peacocks, Japanese gardens, sports field, playground and more. Love it!"
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
londra | london |
daki | in |
en | most |
güzel | beautiful |
park | parks |
ve | and |
ın | of |
TR Örneğin, Arctis Pro’daki hoparlör sürücüleri çok daha iyi bir ses düzeniyle donatılmış seçkin yüksek çözünürlük sunar
EN For instance, the speaker drivers on Arctis Pro are premium hi-res capable with an even better soundscape
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
arctis | arctis |
TR Orada, sessizlik gerçekten sessizliktir, sadece bir Karayipler kumsalına vuran dalgaların veya Kanada’daki Rocky sıradağlarının ağaçları arasında esen rüzgarın sesi duyulur
EN There, quiet is actually quiet, just the sounds of waves against a Caribbean beach or a breeze through the trees of the Canadian Rockies
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
orada | there |
sessizlik | quiet |
gerçekten | actually |
karayipler | caribbean |
veya | or |
kanada | canadian |
TR En iyi fiyatlar üzerinden %15 daha az ödeyerek Fairmont Quasar Istanbul'daki konaklamanızı “Fairmont Süit Anları” paketi ile bir üst seviyeye taşıyın.
EN Savor the grandest of stays in Boston filled with royal presidential treatments, exclusive VIP experiences and the most extravagant dining experience you could dream of.
TR Taze karın ve yüce dağların zirveleri sizi cezbediyorsa, Whistler ve Mont-Tremblant’daki birinci sınıf kayak tatil köylerinde siyah elmaslı kayak pistlerini denemekten daha harika bir şey olamaz
EN If the call of fresh powder and soaring peaks tempts you, then there’s nothing finer than tackling the black diamond runs at world-class ski resorts in Whistler and Mont-Tremblant
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
taze | fresh |
zirveleri | peaks |
sizi | you |
whistler | whistler |
sınıf | class |
kayak | ski |
siyah | black |
şey | nothing |
TR İster manşetlik bir etkinlik olsun, isterse İngiliz İstihbaratı’nın Bermuda’daki şifre kırma merkezine üs olma görevi, hedefimiz tüm misafirlerimize olağanüstü bir deneyim sunmak olmuştur.
EN Whether it’s a headline-making event or providing an outpost for the code-breaking headquarters of British Intelligence in Bermuda, our goal is to deliver an exceptional experience to every guest.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
etkinlik | event |
şifre | code |
kırma | breaking |
hedefimiz | our goal |
tüm | every |
olağanüstü | exceptional |
deneyim | experience |
isterse | or |
TR Fairmont Jakarta Senayan’daki rakipsiz konumu ile ünlüdür.
EN Fairmont Jakarta is known for its unbeatable location in Senayan.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
konumu | location |
TR Riyad’daki İlk Lüks Hizmet Sunulan Rezidanslar.
EN The First Luxury Serviced Residences in Riyadh.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
daki | in |
lüks | luxury |
TR Sunar: Stablecoinlerin 2019'daki Durumu
EN Introducing: 2019 State of Stablecoins
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
durumu | state |
TR 18 yaşına geldiğinde Cornwall'daki bazı pub ve klüplerde ken… Devamını oku
EN Richard has been hailed as "the most inventive and influential figure in contempor… read more
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
daki | in |
ve | and |
oku | read |
TR Bolu’daki kızıl geyik avının iptali için dava açıldı
EN Invitation to a Collective Learning Experience Themed “Changing Today, Change in Today: Arendt and Totalitarianism”!
TR Erhan, pandemi döneminde ihtiyaç sahiplerine destek olabilmek için başlattığımız kısa dönemli istihdam projemizin İstanbul'daki katılımcılarından biri
EN Erhan is one of the participants of the short-term employment project in İstanbul, which we initiated to breathe life into financial state of vulnerable populations especially during the pandemic
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
erhan | erhan |
pandemi | pandemic |
kısa | short |
TR Muhammed, pandemi döneminde ihtiyaç sahiplerine destek olabilmek için başlattığımız kısa dönemli istihdam projemizin Adana’daki katılımcılarından biri
EN Muhammed is one of the participants of the short-term employment project in Adana, which we initiated to breathe life into financial state of vulnerable populations especially during the pandemic
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
pandemi | pandemic |
kısa | short |
adana | adana |
TR Hatay’daki Proje Yöneticimiz Elif Cabadak, çocukların eğitim hakkına erişebilmesi için yaptıkları çalışmaları...
EN As Support to Life staff, we faced many challenges in this process and...
TR Ankara’daki ofisimizi 1991 yılında açtığımızdan bu yana FNF, Türkiye'de sivil toplum, akademi, ekonomi ve politika çevrelerinden ortaklar ile aktif bir şekilde çalışıyor
EN FNF has been actively working in Turkey with partners from civil society, academia, economy and politics since 1991, when we opened our office in Ankara
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
ankara | ankara |
türkiye | turkey |
sivil | civil |
toplum | society |
ekonomi | economy |
ortaklar | partners |
aktif | actively |
şekilde | when |
çalışıyor | working |
TR Vimeo?daki videoların estetik değeri ön plandadır.Hazırlanan videoların bu estetiğe ve profesyonelliğe uygun bir yapıda olması gerekir
EN The aesthetic value of the videos on Vimeo is at the forefront here.The videos that you prepare must be suitable in terms of both aesthetics and professionalism
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
vimeo | vimeo |
estetik | aesthetic |
uygun | suitable |
gerekir | must |
TR Mülteci ailelere mahremiyet sağlamak için Batman’daki barınma alanlarında özel odalar yaptık. İnsanların kendi ekmeklerini yapabilmeleri için iki tandır fırını inşa ettik.
EN We constructed private rooms for refugee families living in Batman refugee shelters in order to give them access to some privacy. We built two tandoori ovens for bread-baking.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
mülteci | refugee |
batman | batman |
inşa | built |
TR Muhammed, pandemi döneminde ihtiyaç sahiplerine destek olabilmek için başlattığımız kısa dönemli istihdam projemizin Adana’daki katılımcılarından biri
EN Muhammed is one of the participants of the short-term employment project in Adana, which we initiated to breathe life into financial state of vulnerable populations especially during the pandemic
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
pandemi | pandemic |
kısa | short |
adana | adana |
TR Hatay’daki Proje Yöneticimiz Elif Cabadak, çocukların eğitim hakkına erişebilmesi için yaptıkları çalışmaları...
EN As Support to Life staff, we faced many challenges in this process and...
TR Japonya'daki genel blulut hizmetlerinin güvenliğini değerlendirmek için hükümet programı
EN Government program to assess security of public cloud services in Japan
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
japonya | japan |
genel | public |
güvenliğini | security |
değerlendirmek | assess |
hükümet | government |
programı | program |
Viser 50 av 50 oversettelser