Oversett "ayırmak da zordur" til Engelsk

Viser 50 av 50 oversettelser av uttrykket "ayırmak da zordur" fra Tyrkisk til Engelsk

Oversettelse av Tyrkisk til Engelsk av ayırmak da zordur

Tyrkisk
Engelsk

TR Tüm parçalar ya da satıcılar eşit olarak yaratılmamıştır. Üstelik zaman zaman iyiyi, kötüyü ve güvenilmez olanı ayırmak da zordur. On yıldan uzun bir süredir kaynakları ve tedarikçileri değerlendirme olanağına sahip olduk.

EN Not all parts or sellers are created equal. And sometimes it’s hard to tell apart the good, the bad, and the inconsistent. We’ve spent more than a decade vetting sources and suppliers.

Tyrkisk Engelsk
tüm all
parçalar parts
eşit equal
kaynakları sources
sahip are

TR Bağlantılar, arama motorlarının yeni sayfaları nasıl keşfettiği ve "yetkilerini" nasıl değerlendirdiğiyle alakalıdır. Bağlantılar olmadan rekabetçi terimlerde sıralamaya girmek zordur.

EN Links are how search engines discover new pages and judge their "authority." It's hard to rank for competitive terms without links.

Tyrkisk Engelsk
bağlantılar links
yeni new
sayfaları pages
olmadan without
rekabetçi competitive
motorları engines

TR Bütün bilgiler başta zor bulunur — tanınması zordur, değer verilmez ve bazen kabul edilmez.

EN All knowledge begins as uncommon — unrecognised, undervalued and sometimes unaccepted.

Tyrkisk Engelsk
bütün all
bilgiler knowledge
ve and
bazen sometimes

TR Sıfırdan bir e-posta listesi oluşturmak zordur

EN However, starting an email list from scratch is tough

Tyrkisk Engelsk
sıfırdan from scratch
e-posta email
listesi list

TR Merkeziyetsiz bir projede yönetim zordur zira tanım itibariyle proje için karar alacak merkezi bir yapı bulunmamaktadır

EN Governance in a decentralized project is difficult, because by definition there are no central authorities to make decisions for the project

Tyrkisk Engelsk
merkeziyetsiz decentralized
yönetim governance
proje project
karar decisions
merkezi central

TR Eğer karalama konusunda yardımcı olması için bir asistan çalıştırırsanız, ek maliyetler ekler ve bunu birden fazla tıbbi tesis genelinde ölçeklendirmek gerçekten zordur

EN If you employ an assistant to help with scribing, it adds additional costs and is really hard to scale this across multiple medical facilities

Tyrkisk Engelsk
eğer if
tıbbi medical
gerçekten really

TR Gerçek hayatta insanlardan yardım istemek, bir sorunu kendi başıma çözmek, tüketmek yerine çalışmak daha zordur ama buna değer

EN It is harder to ask people in real life for help, to address a problem head-on myself, to work instead of consuming, but it?s worth it

Tyrkisk Engelsk
gerçek real
yardım help
sorunu problem
değer worth

TR Ve çoğu durumda, hatırlamak zordur, çünkü bu URL'ler sadece rastgele harf ve sayı dizesidir

EN And in most cases, they’re hard to remember, as these URLs are just strings of random letters and numbers

Tyrkisk Engelsk
ve and
çoğu most
durumda cases
url urls
rastgele random

TR Bu ücretsiz şablonların, iş WordPress temalarının bölünmüş ekran düzenine tepki vermesi ve uyarlanması zordur

EN These free templates are difficult to make react to and adapt a split-screen layout of business WordPress themes

Tyrkisk Engelsk
ücretsiz free
wordpress wordpress
ekran screen
ve and
ın of

TR Merkeziyetsiz bir projede yönetim zordur zira tanım itibariyle proje için karar alacak merkezi bir yapı bulunmamaktadır

EN Governance in a decentralized project is difficult, because by definition there are no central authorities to make decisions for the project

Tyrkisk Engelsk
merkeziyetsiz decentralized
yönetim governance
proje project
karar decisions
merkezi central

TR Bütün bilgiler başta zor bulunur — tanınması zordur, değer verilmez ve bazen kabul edilmez.

EN All knowledge begins as uncommon — unrecognised, undervalued and sometimes unaccepted.

Tyrkisk Engelsk
bütün all
bilgiler knowledge
ve and
bazen sometimes

TR Pek çok şeyi kendi ülkenizden planlamanız zordur

EN Many things are difficult to plan from your home country

TR Almanya’da otoyollarda hız limiti kadar hararetle tartışılan başka bir konu bulmak zordur. 1950’li yıllardan başlayarak kitlesel düzeyde motorize olunduğundan beri sürekli gündemde olan bir tartışma. Şimdi yeniden canlandı.

EN Almost no other issue is as passionately debated in Germany as an autobahn speed limit. Since the mass motorisation of the 1950s it has regularly been a hot topic. And it is again today.

Tyrkisk Engelsk
almanya germany
hız speed
başka other
yeniden again

TR Diğer sıralama izleme araçları karmaşık ve anlaşılması zordur, ancak Ranktracker basitlik göz önünde bulundurularak oluşturulmuştur

EN Other rank tracking tools are complicated and hard to understand, but Ranktracker was built with simplicity in mind

Tyrkisk Engelsk
diğer other
sıralama rank
izleme tracking
karmaşık complicated
ve and
ancak but
ranktracker ranktracker

TR Basit gerçek şu ki, bir web sayfasının yayına girmeden önce arama sonuçlarında nasıl görüneceğini belirlemek zordur, bu nedenle bir sıra izleyici kullanmak, gereken içeriden bilgiyi almanızı sağlayacaktır.

EN The simple fact is that it is difficult to determine how a web page is going to show up in search results before it goes live, so using a rank tracker will allow you to get the insider knowledge needed.

Tyrkisk Engelsk
basit simple
web web
önce before
arama search
nedenle so
sıra rank
kullanmak using
gereken needed
bilgiyi knowledge

TR Eğer karalama konusunda yardımcı olması için bir asistan çalıştırırsanız, ek maliyetler ekler ve bunu birden fazla tıbbi tesis genelinde ölçeklendirmek gerçekten zordur

EN If you employ an assistant to help with scribing, it adds additional costs and is really hard to scale this across multiple medical facilities

Tyrkisk Engelsk
eğer if
tıbbi medical
gerçekten really

TR Yeni içecek ürünleri için şurup bölmesinin kapasitesini artırmak genelde zordur. Ancak akıllı teknoloji, teknik sınırlamaların ve alan sınırlamalarının üstesinden gelerek maliyet tasarrufu sağlar.

EN We have worked together to provide consumers with locally produced quality milk and improve smallholder dairy farmers’ livelihoods.

Tyrkisk Engelsk
artırmak improve
ancak we
sağlar provide

TR Bitki bazlı ürünler başarılı ürünlerdir. Müşteriler arasında popülerdir oldukları halde mükemmelleştirilmeleri zordur. Teknik raporumuzu indirerek daha fazla bilgi edinin.

EN Plant-based products are on a roll. They’re popular with customers but difficult to perfect. Download our white paper and learn more.

Tyrkisk Engelsk
bitki plant
ürünler products
müşteriler customers
bilgi learn

TR "Daha önce bir başkasının yapmadığı bir şeyi yapmak aslında oldukça zordur." Ruben Rausing

EN "Doing something that nobody else has done before is actually quite hard." Ruben Rausing

Tyrkisk Engelsk
daha that
bir something
yapmak doing
aslında actually
oldukça quite

EN The recovery process is long and difficult

Tyrkisk Engelsk
süreci process
uzun long
ve and

TR Ve çoğu durumda, hatırlamak zordur, çünkü bu URL'ler sadece rastgele harf ve sayı dizesidir

EN And in most cases, they’re hard to remember, as these URLs are just strings of random letters and numbers

Tyrkisk Engelsk
ve and
çoğu most
durumda cases
url urls
rastgele random

TR Ancak genellikle yedekleme sık yapılmaz ve geri yüklenmesi zordur

EN But they are often infrequent and difficult to restore

TR Ayrıca, Amazon, Trendyol ve Hepsiburada gibi sitelerde satış yaparken ürünlerinizi öne çıkarmak çok daha zordur

EN You’ll also be able to make your product pages stand out from the competition, something that’s a lot harder to do when you’re working within the framework of sites like Amazon and eBay

TR Rakam kullanmayın. Sayıları hatırlamak zordur ve her şeyi daha karmaşık hale getirir.

EN Avoid numbers. Numbers are hard to remember and make everything more complex.

TR Rakam kullanmayın. Sayıları hatırlamak zordur ve her şeyi daha karmaşık hale getirir.

EN Avoid numbers. Numbers are hard to remember and make everything more complex.

TR Rakam kullanmayın. Sayıları hatırlamak zordur ve her şeyi daha karmaşık hale getirir.

EN Avoid numbers. Numbers are hard to remember and make everything more complex.

TR Rakam kullanmayın. Sayıları hatırlamak zordur ve her şeyi daha karmaşık hale getirir.

EN Avoid numbers. Numbers are hard to remember and make everything more complex.

TR Rakam kullanmayın. Sayıları hatırlamak zordur ve her şeyi daha karmaşık hale getirir.

EN Avoid numbers. Numbers are hard to remember and make everything more complex.

TR Rakam kullanmayın. Sayıları hatırlamak zordur ve her şeyi daha karmaşık hale getirir.

EN Avoid numbers. Numbers are hard to remember and make everything more complex.

TR Belirli bir web sitesinin backlink profilini parçalarına ayırmak ister misiniz?

EN Want to dissect the backlink profile of a certain website?

Tyrkisk Engelsk
belirli certain
backlink backlink
profilini profile

TR Günümüzde, yolunu ayırmak istediğin mobilyalarını satabileceğin yerler çok kısıtlı

EN Nowadays, there are very limited places where you can sell the furniture you want to separate

Tyrkisk Engelsk
istediğin you want
yerler places

TR "Böyle büyük binalarla dolu bir şehirde böyle bir park alanı ayırmak ve bu Park'ı bu denli güzel korumak ve geliştirmek Şehrin nefes almasını sağlamış."

EN "I'd consider Central Park as the oasis of NYC. It's a little bit of tranquility in a city that never sleeps. Stop in, grab a map and you can easily spend a whole day exploring this huge park. Enjoy!"

Tyrkisk Engelsk
büyük huge
park park
bu this

TR Ekran ve kasaların yapışkanını sıyırmak ve ayırmak için ultra ince açıcı

EN Ultra-thin pick for slicing adhesive and separating screens and cases

Tyrkisk Engelsk
ultra ultra

TR Transkriptleri saniyeler içinde arayın ve anahtar bilgileri ve verileri kesin. Anahtar temaları ayırmak için tüm transkriptlerinizde de arama yapabilirsiniz.

EN Search transcripts in seconds and pinpoint key information and data. You can also search across all your transcripts to isolate key themes.

Tyrkisk Engelsk
transkriptleri transcripts
saniyeler seconds
anahtar key
tüm all
de also
arama search

TR Slazzer, ön plandaki pikselleri tespit etmek ve bunları arka plan piksellerinden ayırmak için yapay zeka bilgisayar görüş algoritması kullanır.

EN Slazzer uses AI computer vision algorithm to detect foreground pixels and separate them from the background pixels.

Tyrkisk Engelsk
tespit detect
bilgisayar computer
görüş vision
kullanır uses

TR Bir bilgi tabanı oluşturmak ve makalelerinizi kategorilere ayırmak söz konusu olduğunda, yardım etmek istediğiniz hedef kitlenin türünü anlamak önemlidir

EN When it comes to creating a knowledge base and separating your articles into categories, it's important to understand the type of audience you are willing to help

Tyrkisk Engelsk
bilgi knowledge
olduğunda when

TR Kullanıcılar sayfayı aşağı kaydırdıklarında yardım merkezini, sosyal medya bağlantılarını ve iletişim formunu bulacaklardır, bu nedenle Hakkımızda şablonunun ana alanını işinizin sözlü tanıtımına ayırmak daha iyidir

EN Users will find the help center, social media links, and contact form when they scroll down the page, so it’s better to dedicate the main area of the About Us template to the verbal introduction of your business

Tyrkisk Engelsk
kullanıcılar users
aşağı down
yardım help
ve and
formunu form
nedenle so
ana main
bağlantılar links
alanı area
ın of

TR Selülozu doğal ek maddelerin ayırmak ve sonrasında kimyasal bakımdan saf hazırlamak için bir dizi mekanik ve kimyasal adım gereklidir.

EN An entire series of mechanical and chemical steps are required, first to separate cellulose from the associated natural materials and then to refine it until chemically pure.

Tyrkisk Engelsk
doğal natural
kimyasal chemical
saf pure
dizi series
mekanik mechanical
adım steps
gereklidir required

TR Her halukarda bu formaliteler için yeterli zaman ayırmak gerek

EN You should definitely give yourself enough time to cope with the red tape

Tyrkisk Engelsk
yeterli enough
zaman time

TR nesnesi oluşturmaya yetecek bellek ayırmak ve 1 kilobayttan azıyla dönmesi için üretecin dahili durumunu izlemektir.

EN object and track the current state of the generator internally, which turns out to be less than 1 kilobyte.

TR "Böyle büyük binalarla dolu bir şehirde böyle bir park alanı ayırmak ve bu Park'ı bu denli güzel korumak ve geliştirmek Şehrin nefes almasını sağlamış."

EN "I'd consider Central Park as the oasis of NYC. It's a little bit of tranquility in a city that never sleeps. Stop in, grab a map and you can easily spend a whole day exploring this huge park. Enjoy!"

Tyrkisk Engelsk
büyük huge
park park
bu this

TR "Vakit ayırmak ve rahat gezmek lazım. Çok büyük ve güzel. İngilizce sunum eksikliği ile bile gezmesi güzel."

EN "If you felt like going to the Chapultepec Park, don't forget to visit the this Castle afterwards, where you will enjoy an amazing view, beautiful decorations and the Porfirian style of construction."

Tyrkisk Engelsk
güzel beautiful

TR "Böyle büyük binalarla dolu bir şehirde böyle bir park alanı ayırmak ve bu Park'ı bu denli güzel korumak ve geliştirmek Şehrin nefes almasını sağlamış."

EN "I'd consider Central Park as the oasis of NYC. It's a little bit of tranquility in a city that never sleeps. Stop in, grab a map and you can easily spend a whole day exploring this huge park. Enjoy!"

Tyrkisk Engelsk
büyük huge
park park
bu this

TR "Vakit ayırmak ve rahat gezmek lazım. Çok büyük ve güzel. İngilizce sunum eksikliği ile bile gezmesi güzel."

EN "If you felt like going to the Chapultepec Park, don't forget to visit the this Castle afterwards, where you will enjoy an amazing view, beautiful decorations and the Porfirian style of construction."

Tyrkisk Engelsk
güzel beautiful

TR "Böyle büyük binalarla dolu bir şehirde böyle bir park alanı ayırmak ve bu Park'ı bu denli güzel korumak ve geliştirmek Şehrin nefes almasını sağlamış."

EN "I'd consider Central Park as the oasis of NYC. It's a little bit of tranquility in a city that never sleeps. Stop in, grab a map and you can easily spend a whole day exploring this huge park. Enjoy!"

Tyrkisk Engelsk
büyük huge
park park
bu this

TR "Vakit ayırmak ve rahat gezmek lazım. Çok büyük ve güzel. İngilizce sunum eksikliği ile bile gezmesi güzel."

EN "If you felt like going to the Chapultepec Park, don't forget to visit the this Castle afterwards, where you will enjoy an amazing view, beautiful decorations and the Porfirian style of construction."

Tyrkisk Engelsk
güzel beautiful

TR "Böyle büyük binalarla dolu bir şehirde böyle bir park alanı ayırmak ve bu Park'ı bu denli güzel korumak ve geliştirmek Şehrin nefes almasını sağlamış."

EN "I'd consider Central Park as the oasis of NYC. It's a little bit of tranquility in a city that never sleeps. Stop in, grab a map and you can easily spend a whole day exploring this huge park. Enjoy!"

Tyrkisk Engelsk
büyük huge
park park
bu this

TR "Vakit ayırmak ve rahat gezmek lazım. Çok büyük ve güzel. İngilizce sunum eksikliği ile bile gezmesi güzel."

EN "If you felt like going to the Chapultepec Park, don't forget to visit the this Castle afterwards, where you will enjoy an amazing view, beautiful decorations and the Porfirian style of construction."

Tyrkisk Engelsk
güzel beautiful

TR "Vakit ayırmak ve rahat gezmek lazım. Çok büyük ve güzel. İngilizce sunum eksikliği ile bile gezmesi güzel."

EN "If you felt like going to the Chapultepec Park, don't forget to visit the this Castle afterwards, where you will enjoy an amazing view, beautiful decorations and the Porfirian style of construction."

Tyrkisk Engelsk
güzel beautiful

TR "Böyle büyük binalarla dolu bir şehirde böyle bir park alanı ayırmak ve bu Park'ı bu denli güzel korumak ve geliştirmek Şehrin nefes almasını sağlamış."

EN "I'd consider Central Park as the oasis of NYC. It's a little bit of tranquility in a city that never sleeps. Stop in, grab a map and you can easily spend a whole day exploring this huge park. Enjoy!"

Tyrkisk Engelsk
büyük huge
park park
bu this

Viser 50 av 50 oversettelser