TR TekrarlanabilirAraştırma sonuçlarının tekrarlanabilirliği bilim için büyük bir endişe kaynağıdır
TR TekrarlanabilirAraştırma sonuçlarının tekrarlanabilirliği bilim için büyük bir endişe kaynağıdır
EN ReproducibleReproducibility of research results is a big concern for science
Turks | Engels |
---|---|
büyük | big |
TR Herhangi bir tasarım becerisine sahip olmasanız bile endişe etmenize gerek yok. Sezgisel arayüzümüz sayesinde her kullanıcı anında bir tasarımcı gibi hissedecek!
EN You don’t need to worry about not having any design skills. With our intuitive interface, any user will feel like a designer instantly!
Turks | Engels |
---|---|
tasarım | design |
gerek | need |
sezgisel | intuitive |
kullanıcı | user |
anında | instantly |
tasarımcı | designer |
arayüzü | interface |
TR Endişe verici bir eğilim gözlemledik: artan sosyo-ekonomik sorunlar, toplumsal cinsiyete dayalı şiddette artışa işaret ediyordu
EN We observed a worrying trend: the increased socio-economic problems led to an increase in gender-based violence
Turks | Engels |
---|---|
sorunlar | problems |
dayalı | based |
TR Bilgiyi gizli tutmak ve sadece doğrudan erişim verilenlere erişebilir tutmak, çevrimiçi olarak saklanan içerik miktarı katlanarak artmaya devam ederken artan bir endişe haline geldi
EN Keeping information private and accessible only to those given direct access has become an increasing concern as the amount of content being stored online continues to increase exponentially
Turks | Engels |
---|---|
gizli | private |
doğrudan | direct |
erişim | access |
çevrimiçi | online |
devam | continues |
artan | increasing |
TR Bu konuda acemiyseniz, endişe etmeyin
EN If you're entirely new to this, don't worry
Turks | Engels |
---|---|
bu | this |
TR Alan adınızın yanlışlıkla sona ermesinden endişe edenler için Otomatik Yenileme tercihini sunuyoruz
EN We offer the Automatic Renewal option for those who are concerned about your domain name being terminated by mistake
Turks | Engels |
---|---|
otomatik | automatic |
yenileme | renewal |
TR İsviçre Başkonsolos Yardımcısı Beat Schmid de konuşmasında, “Mültecilerin korunması, tüm dünya için zorluk ve endişe kaynağı olmaya devam ediyor
EN Swiss Deputy Consul General Beat Schmid noted in his address that, “Protection of the refugees is a challenge and a matter of concern for the world at large
Turks | Engels |
---|---|
tüm | that |
dünya | world |
zorluk | challenge |
olmaya | is |
TR İsviçre Başkonsolos Yardımcısı Beat Schmid de konuşmasında, “Mültecilerin korunması, tüm dünya için zorluk ve endişe kaynağı olmaya devam ediyor
EN Swiss Deputy Consul General Beat Schmid noted in his address that, “Protection of the refugees is a challenge and a matter of concern for the world at large
Turks | Engels |
---|---|
tüm | that |
dünya | world |
zorluk | challenge |
olmaya | is |
TR Zebra ile yırtık barkodlar ya da zorlu ortamlardan endişe etmeyeceksiniz
EN With Zebra, you'll never worry about torn barcodes or harsh environments
Turks | Engels |
---|---|
zebra | zebra |
TR TekrarlanabilirAraştırma sonuçlarının tekrarlanabilirliği bilim için büyük bir endişe kaynağıdır
EN ReproducibleReproducibility of research results is a big concern for science
Turks | Engels |
---|---|
büyük | big |
TR Zebra ile yırtık barkodlar ya da zorlu ortamlardan endişe etmeyeceksiniz
EN With Zebra, you'll never worry about torn barcodes or harsh environments
Turks | Engels |
---|---|
zebra | zebra |
TR Aynı çağda yaşayan, gerek kendi milletleri, gerekse dünya için endişe ve korku kaynağı olan liderler, bugün ya unutulmuş ya da kötü miraslarıyla anılır olmuştur
EN Leaders from the same era who were a cause of dread and terror for their own country and the rest of the globe are either forgotten or remembered for their negative legacy
Turks | Engels |
---|---|
dünya | globe |
liderler | leaders |
TR Herhangi bir tasarım becerisine sahip olmasanız bile endişe etmenize gerek yok. Sezgisel arayüzümüz sayesinde her kullanıcı anında bir tasarımcı gibi hissedecek!
EN You don’t need to worry about not having any design skills. With our intuitive interface, any user will feel like a designer instantly!
Turks | Engels |
---|---|
tasarım | design |
gerek | need |
sezgisel | intuitive |
kullanıcı | user |
anında | instantly |
tasarımcı | designer |
arayüzü | interface |
TR İşten çıkarma durumlarında yaşça ileri olan meslektaşlarımın yeni iş bulmakta zorlanma ihtimali olduğundan onlar için endişe duyuyorum.”
EN I’m thinking primarily of older colleagues who would probably lose out when looking for a new job.”
Turks | Engels |
---|---|
yeni | new |
TR Büyük kitlenin hissiyatıysa, bu hiddetli tartışma ortamından duydukları rahatsızlıkla yeni gelenlerin entegre edilebilme kapasiteleri konusunda duydukları endişe arasında kalmış durumda
EN Between them stand the great majority of the population who face this challenge with a mixture of annoyance about the aggressive mood of discourse and concern about the country’s capacity to integrate so many newcomers
Turks | Engels |
---|---|
büyük | great |
bu | this |
TR Bilgiyi gizli tutmak ve sadece doğrudan erişim verilenlere erişebilir tutmak, çevrimiçi olarak saklanan içerik miktarı katlanarak artmaya devam ederken artan bir endişe haline geldi
EN Keeping information private and accessible only to those given direct access has become an increasing concern as the amount of content being stored online continues to increase exponentially
Turks | Engels |
---|---|
gizli | private |
doğrudan | direct |
erişim | access |
çevrimiçi | online |
devam | continues |
artan | increasing |
TR Çevrenin bugün tüketiciler için 1 numaralı küresel endişe olduğunu görülüyor ve aciliyet artıyor
EN It finds that environment is the #1 global concern for consumers today – and urgency is growing
Turks | Engels |
---|---|
bugün | today |
tüketiciler | consumers |
küresel | global |
TR Hayatınızda internet ve teknoloji kullanımınızdan endişe duyan var mı?
EN Is anybody in your life worried by your internet and technology use?
Turks | Engels |
---|---|
internet | internet |
teknoloji | technology |
hayatı | life |
TR Bu sorular endişe ve baskı yaratabilir ve kendimize ve başkalarına karşı tamamen dürüst olmamızı engelleyebilir
EN These questions can bring up anxiety and pressure, and they may block us from being fully honest with ourselves and others
Turks | Engels |
---|---|
sorular | questions |
ve | and |
tamamen | fully |
TR Bizim deneyimimiz temelli bir barış oldu; endişe, korku veya aciliyet eksikliği; ve zorluklarla sakin ve doğrudan başa çıkma, hedeflerimize ulaşma, taahhütlerimizi yerine getirme ve değerlerimizi yaşama becerisi
EN Our experience of it has been a grounded peace; a lack of anxiety, fear, or urgency; and the ability to deal calmly and directly with challenges, achieve our goals, meet our commitments, and live our values
Turks | Engels |
---|---|
barış | peace |
korku | fear |
veya | or |
TR Çoğu zaman, insanlar sosyal yardım aramaları yapmaya yeni başladıklarında, “bir yük olmaktan” endişe ederler – sizin endişelenmenize gerek yok
EN Often, when people are new to making outreach calls, they worry about “being a burden” ? you needn’t worry
Turks | Engels |
---|---|
insanlar | people |
aramaları | calls |
yeni | new |
TR Geleneksel bir işletme işletiyorsanız ve satış ekibiniz sürekli hastalanıyorsa, bu sizin için bir endişe olur mu? Kesinlikle? Satış personeliniz, gelir kanallarınızın nereden geldiği ve web siteniz için de geçerli olduğu yerdir.
EN If you were running a traditional business and your sales staff was constantly calling in sick, would that be a concern for you? Absolutely? Your sales staff is where your revenue channels in from and the same goes for your website.
TR Alan adınızın yanlışlıkla sona ermesinden endişe edenler için Otomatik Yenileme tercihini sunuyoruz
EN We offer the Automatic Renewal option for those who are concerned about your domain name being terminated by mistake
TR Hatta sevdiklerinin sigara içmesinden endişe duyanlar için rehberlerimiz bile var.
EN We even have guides for people who are concerned about their loved ones smoking.
Toont 24 van 24 vertalingen