EN You can see that there's a fierce battle going on between backlinko.com and us for the top spot for "SEO checklist."
EN You can see that there's a fierce battle going on between backlinko.com and us for the top spot for "SEO checklist."
TR backlinko.com ile aramızda "SEO listesi" bakımından en üst sırada yer almak için şiddetli bir mücadele gerçekleştiğini görebilirsiniz.
Engels | Turks |
---|---|
seo | seo |
you can see | görebilirsiniz |
checklist | listesi |
going | ile |
top | en |
for | için |
a | bir |
EN Creating great content on YouTube is only half the battle to growing your views and subscribers
TR YouTube'da harika içerik oluşturmak, görüntülenme ve abonelerinizi artırma mücadelesinin yalnızca yarısıdır
Engels | Turks |
---|---|
great | harika |
content | içerik |
views | görüntülenme |
is | oluşturmak |
and | ve |
EN It’s already the UEFA quarterfinals, which means there are only eight teams remaining and seven matches left to battle it out to see who will be crowned “best football team in Europe!” To sho……
TR Değerli kulanıcılar, Phemex, sizi “Race for Glory” Twitter etkinliğine davet ediyor! Amaç, yeni ürünlerimiz ve tekliflerimiz hakkında geniş kitlelere yaymak için özelleştirilmiş ……
EN Play our addictive online multiplayer games for free on Poki! Play 3D multiplayer shooting games such as Venge.io and Battle Forces
TR Bağımlılık yaratan çevrimiçi çok oyunculu oyunlarımızı 1001 Oyun / Poki adresinde ücretsiz oynayın! Venge.io ve Battle Forces gibi 3D çok oyunculu atış oyunları oynayın
Engels | Turks |
---|---|
online | çevrimiçi |
free | ücretsiz |
and | ve |
games | oyunlar |
as | gibi |
EN Never again run out of mouse tracking space in the middle of battle. The legendary QcK mousepad now provides complete RGB desktop coverage for all your gaming peripherals.
TR Artık asla savaşın ortasında fare takip alanınız bitmesin. Efsanevi QcK mousepad artık oyunla ilgili tüm çevre birimleriniz için eksiksiz RGB masaüstü kapsamı sunuyor.
Engels | Turks |
---|---|
mouse | fare |
tracking | takip |
space | alan |
legendary | efsanevi |
qck | qck |
provides | sunuyor |
desktop | masaüstü |
never | asla |
of | in |
complete | eksiksiz |
all | tüm |
for | için |
EN Developed with the three basic principles of revolutionary performance, unreal durability, and powerful flexibility, the Rival 600 delivers when the pros need it the most, in battle.
TR Üç basit prensip olan devrimsel performans, gerçek olmayan dayanıklılık ve güçlü esneklik ile geliştirilen Rival 600, savaşta profesyonellerin en çok ihtiyacı olan zamanda yardıma geliyor.
Engels | Turks |
---|---|
developed | geliştirilen |
basic | basit |
performance | performans |
durability | dayanıklılık |
flexibility | esneklik |
powerful | güçlü |
rival | rival |
need | ihtiyacı |
three | üç |
most | en |
when | zamanda |
and | ve |
the | olmayan |
with | ile |
EN Developed with the three basic principles of revolutionary performance, unreal durability, and powerful flexibility, the Rival 710 delivers when you need it the most, in battle.David "Fuzzface" Tillberg Persson – FaZe Clan PUBG
TR Devrimsel performans, yüksek dayanıklılık, ve güçlü esneklik gibi üç temel prensip üzerine tasarlanan Rival 710 savaşta ihtiyacınız olan her şeyi size veriyor.David "Fuzzface" Tillberg Persson – FaZe Clan PUBG
EN Bird City Snake Castle Battle Phoenix
TR Şehir Kuş Yılan Kale Anka kuşu Savaş
Engels | Turks |
---|---|
bird | kuş |
castle | kale |
EN Dear traders, We’re happy to see so many users sign up to battle it out in the PT Arena 4 trading competition event. Because the demand to join is still growing, we’ve decided to extend the reg……
TR Platformumuzun 2. yıl dönümünü kutlamak için Choose Your Reality adlı bir kutlama etkinliği düzenliyoruz. Detayları kontrol ettiğinizden emin olun ve hayallerinizi gerçekleştirmemize izin……
EN This has made it imperative for brands to fight out a constant battle of staying relevant.
TR Bu durum, markaların güncel kalabilmek için sürekli savaşmasını kaçınılmaz hale getirdi.
Engels | Turks |
---|---|
constant | sürekli |
of | in |
this | bu |
brands | markalar |
EN Creating great content on YouTube is only half the battle to growing your views and subscribers
TR YouTube'da harika içerik oluşturmak, görüntülenme ve abonelerinizi artırma mücadelesinin yalnızca yarısıdır
Engels | Turks |
---|---|
great | harika |
content | içerik |
views | görüntülenme |
is | oluşturmak |
and | ve |
EN Two HeforShe ambassadors for UN Women explain how men can be part of the solution in the battle for gender equality.
TR Dünyanın her yerinde erkekler kadınlardan daha çok hakka ve fırsata sahip. Almanya, bunun değişmesi için çalışıyor.
Engels | Turks |
---|---|
men | erkekler |
how | almanya |
for | için |
EN Many national daily newspapers and public service broadcasters also battle against the spread of fake news
TR Aynı şekilde pek çok ulusal gazete ve kamusal yayın kuruluşu programı da sahte haberlerin yayılmasına karşı verilen mücadelede önemli bir rol üstleniyor
Engels | Turks |
---|---|
national | ulusal |
public | kamusal |
fake | sahte |
many | pek |
and | ve |
the | aynı |
EN The Battle of Tigranocerta (69 BC): A Reconsideration
TR Tigranokerta Savaşı (MÖ 69): Yeni Bir Gözden Geçirme
Engels | Turks |
---|---|
a | bir |
EN Before you take on your competitors in an SEO battle, find out if you’ve got a chance of winning
TR Rakiplerinizle bir SEO savaşına girmeden önce, kazanma şansınız olup olmadığını öğrenin
Engels | Turks |
---|---|
seo | seo |
find out | öğrenin |
you | olup |
before | önce |
EN Play our addictive online multiplayer games for free on Poki! Play 3D multiplayer shooting games such as Venge.io and Battle Forces
TR Bağımlılık yaratan çevrimiçi çok oyunculu oyunlarımızı Poki adresinde ücretsiz oynayın! Venge.io ve Battle Forces gibi 3D çok oyunculu atış oyunları oynayın
Engels | Turks |
---|---|
online | çevrimiçi |
free | ücretsiz |
and | ve |
games | oyunlar |
as | gibi |
EN ”. I would say parents are losing the battle when it comes to
TR anlayışının sonucu olarak, buzdolabında iki üç günden fazla durmayan küçük şişeler elinizin altında bulunur. Ebeveynlerin savaşı kaybedeceğini söyleyebilirim. söz konusu olduğunda
Engels | Turks |
---|---|
when | olduğunda |
EN How “Technophober” losing digital parenting battle?
TR Dijital ebeveynlik savaşını nasıl “Technophober” kaybediyor?
EN Join The Phemex Alliance Battle, Get Rewarded with $2,000 USDT!
TR PLCU Kampanyası - 20.000$ Değerinde PLCU kazanmak için işlem yapın!
Engels | Turks |
---|---|
get | yapın |
the | için |
EN Special Halloween Deposit, $1,000 USDT Prize to Battle Against Evil!
TR Salı Yatırımları - 5.000 USDT'yi Aşan Miktarlarda Nakit İade Kuponu Kazanmak Çok Kolay!
EN Step to Battle - Win Up To 150,000 SWP Tokens!
TR Doge Günü Kutlamaları - 12,000$ değerinde DOGE
EN Dear Phemex users, It’s time to rise up and win the battle with StepWatch! This special event is for both new and existing users. There is a 150,000 SWP prize pools to win from, so come and jo……
TR Phemex kullanıcıları merhaba, Woof woof, Doge’un günü yaklaşıyor! Phemex dünya üzerindeki tüm dogeları destekliyor, bu yüzden 12,000$’lık Dogecoin hediyeleriyle özel bir kutlama d……
EN It's time for a head-to-head battle! In one of our great 2 player games, you can compete against a friend or another player
TR Sonuna kadar savaşma zamanı! Harika 2 kişilik oyunlarımızdan birini bir arkadaşınıza veya başka birine karşı oynayabilirsiniz
Engels | Turks |
---|---|
time | zaman |
great | harika |
another | başka |
or | veya |
games | oyunlar |
a | bir |
to | karşı |
EN Culture Re-View: What was the Battle of the Boyne?
TR Cep telefonu ve kişisel bilgisayar satışlarında düşüş sürüyor
Engels | Turks |
---|---|
the | kişisel |
EN Some of our journals already pass submitted images through a manual image screening process, but bringing such screening to all submissions will require a semi-automated process.
TR Bazı dergilerimiz gönderilen görüntüleri manuel bir görüntü işleme sürecinden geçirmeye başlamış durumdadır, ama bu taramanın tüm gönderimlerde yapılması yarı otomatik bir süreç gerektirecektir.
Engels | Turks |
---|---|
submitted | gönderilen |
manual | manuel |
semi | yarı |
automated | otomatik |
process | süreç |
but | ama |
image | görüntü |
such | bu |
all | tüm |
images | görüntüleri |
a | bir |
some | bazı |
EN If one of our system engineers needs physical access to a server, he has to sign in and pass the biometric security
TR Sistem mühendislerimizden birinin bir sunucuya fiziksel erişime ihtiyacı varsa, oturum açması ve biyometrik güvenliği geçmesi gerekir
Engels | Turks |
---|---|
if | varsa |
system | sistem |
physical | fiziksel |
access | erişime |
server | sunucuya |
needs | ihtiyacı |
security | güvenliği |
and | ve |
a | bir |
EN Tt LCS Certified is a Thermaltake exclusive certification applied to only products that pass the design and hardcore enthusiasts standards that a true LCS chassis should be held to
TR Tt LCS Sertifikası, gerçek bir LCS kasasının sahip olması gereken tasarım ve ve donanım standartlarından geçen,uygun ürünlere verilen ve sadece Thermaltake’e özel bir sertifikadır
Engels | Turks |
---|---|
tt | tt |
should | gereken |
certification | sertifikası |
design | tasarım |
products | ürünlere |
and | ve |
to | sahip |
standards | standartları |
that | gerçek |
EN The commercial leader brings NFL Game Pass, Eurosport Player, and BBC Studios experience to Motorsport Network’s flagship OTT platform.
TR OTT platformu Stock Car Brezilya Serisinin tüm yarışlarını canlı olarak yayınlayacak.
Engels | Turks |
---|---|
platform | platformu |
to | tüm |
the | olarak |
EN You get your work transcribed then you go through line by line making notes and comments to derive a storyline you can pass on to your editor
TR İşinizi transkripleştiriyorsunuz, daha sonra editörünüze iletebileceğiniz bir hikaye türetmek için notlar ve yorumlar yaparak satırdan geçiyorsunuz
Engels | Turks |
---|---|
notes | notlar |
comments | yorumlar |
editor | editör |
by | yaparak |
and | ve |
a | bir |
EN Play on Day One with Xbox Game Pass.
TR Xbox Game Pass ile 1. Günden oynamaya başlayın.
Engels | Turks |
---|---|
xbox | xbox |
with | ile |
EN Our usage regularly takes us far into the night, and sometimes we can only fall asleep only when we pass out
TR Kullanımımız düzenli olarak bizi gecenin çok ilerisine götürür ve bazen sadece bayıldığımızda uykuya dalabiliriz
Engels | Turks |
---|---|
sometimes | bazen |
and | ve |
us | bizi |
usage | kullanım |
regularly | düzenli olarak |
EN The Thunder Protocol (based on the “Thunderella” protocol) was developed by Cornell Professors Rafael Pass and Elaine Shi based on years of research
TR Thunder Protokolü (Thunderella protokolü bazlıdır) Cornell profesörleri Rafael Pass ve Elaine Shi'nin yıllarca süren çalışmaları sonucu geliştirilmiştir
Engels | Turks |
---|---|
protocol | protokolü |
and | ve |
research | çalışmaları |
EN "Server Pass Encryption" ("SGC") was developed to enable these restricted computers and export version browsers to "upgrade" to 128-bit SSL encryption
TR "Sunucu Geçitli Şifreleme" ("SGC"), bu kısıtlanmış bilgisayarları etkinleştirmek ve sürüm tarayıcılarını 128-bit SSL şifrelemeye "yükseltmek" üzere dışa aktarmak için geliştirilmiştir
Engels | Turks |
---|---|
server | sunucu |
developed | geliştirilmiş |
enable | etkinleştirmek |
export | dışa |
version | sürüm |
ssl | ssl |
and | ve |
these | bu |
to | için |
browsers | tarayıcılar |
computers | bilgisayarlar |
EN EV Code Signing Certificates pass through the stringent Extended Validation review requirements set by the CA / B Forum.EV Code Signing Certificates, has the advantage of instant reputation with Microsoft Smart Screen
TR EV Kod İmzalama Sertifikaları, CA / B Forumu tarafından belirlenen sıkı Genişletilmiş Doğrulama inceleme gerekliliklerinden geçer.EV Kod İmzalama Sertifikaları, Microsoft Smart Screen ile anında itibar sağlama avantajına sahiptir
Engels | Turks |
---|---|
ev | ev |
code | kod |
review | inceleme |
ca | ca |
has | sahiptir |
instant | anında |
microsoft | microsoft |
stringent | sıkı |
extended | genişletilmiş |
certificates | sertifikaları |
validation | doğrulama |
by | tarafından |
EN The bad guy pass - cute youthful legal age teenager lads banging and engulfing large penis at Gay0Day
TR Gay0Day'de kötü adam geçişi - sevimli genç yasal yaş genç çocuklar beceriyor ve büyük penis saran
Engels | Turks |
---|---|
cute | sevimli |
legal | yasal |
large | büyük |
bad | kötü |
teenager | genç |
age | yaş |
and | ve |
EN Many questions arise when you begin studying in Germany. International students pass on their advice.
TR Almanya’da yüksek öğrenimine başlarken akıllarda pek çok soru oluyor. Yabancı öğrenciler kendi deneyimlerini paylaşıyor.
Engels | Turks |
---|---|
questions | soru |
students | öğrenciler |
many | pek |
on | yüksek |
you | çok |
in | kendi |
EN Play on Day One with Xbox Game Pass.
TR Xbox Game Pass ile İlk Günden Oynayın.
Engels | Turks |
---|---|
xbox | xbox |
with | ile |
EN Last year's big return to Xbox is even bigger this season as FM22 and FM22 Xbox are available Day One with Game Pass on both Xbox and PC.
TR Geçen yılki Xbox'a dönüş, bu sezon daha da büyük çünkü FM22 ve FM22 Xbox Game Pass ile ilk günden hem Xbox hem de PC'de.
Engels | Turks |
---|---|
xbox | xbox |
season | sezon |
return | dönüş |
this | bu |
and | ve |
even | da |
both | de |
bigger | büyük |
EN Authorized staff must pass two-factor authentication a minimum of two times to access data center floors
TR Yetkili personelin veri merkezi katlarına erişmek için iki öğeli kimlik doğrulamasından en az iki kere geçmesi gerekir
Engels | Turks |
---|---|
authorized | yetkili |
must | gerekir |
authentication | kimlik |
minimum | en az |
data | veri |
center | merkezi |
to | için |
of | in |
to access | erişmek |
two | iki |
EN Answer to "By pass google account"
TR "By pass google account" için yanıt
Engels | Turks |
---|---|
answer | yanıt |
by | by |
to | için |
EN "Server Pass Encryption" ("SGC") was developed to enable these restricted computers and export version browsers to "upgrade" to 128-bit SSL encryption
TR "Sunucu Geçitli Şifreleme" ("SGC"), bu kısıtlanmış bilgisayarları etkinleştirmek ve sürüm tarayıcılarını 128-bit SSL şifrelemeye "yükseltmek" üzere dışa aktarmak için geliştirilmiştir
Engels | Turks |
---|---|
server | sunucu |
developed | geliştirilmiş |
enable | etkinleştirmek |
export | dışa |
version | sürüm |
ssl | ssl |
and | ve |
these | bu |
to | için |
browsers | tarayıcılar |
computers | bilgisayarlar |
EN EV Code Signing Certificates pass through the stringent Extended Validation review requirements set by the CA / B Forum.EV Code Signing Certificates, has the advantage of instant reputation with Microsoft Smart Screen
TR EV Kod İmzalama Sertifikaları, CA / B Forumu tarafından belirlenen sıkı Genişletilmiş Doğrulama inceleme gerekliliklerinden geçer.EV Kod İmzalama Sertifikaları, Microsoft Smart Screen ile anında itibar sağlama avantajına sahiptir
Engels | Turks |
---|---|
ev | ev |
code | kod |
review | inceleme |
ca | ca |
has | sahiptir |
instant | anında |
microsoft | microsoft |
stringent | sıkı |
extended | genişletilmiş |
certificates | sertifikaları |
validation | doğrulama |
by | tarafından |
EN This is the day on which Germany celebrates its reunification. Find out how this came to pass, and what happened 30 years ago.
TR 3 Ekim, Almanya’nın yeniden birleşmesinin kutlandığı gün. O güne nasıl gelindiğini ve 30 yıl önce neler olduğunu buradan okuyabilirsiniz.
Engels | Turks |
---|---|
is | olduğunu |
years | yıl |
and | ve |
what | neler |
how | nasıl |
EN Many questions arise when you begin studying in Germany. International students pass on their advice.
TR Almanya’da yüksek öğrenimine başlarken akıllarda pek çok soru oluyor. Yabancı öğrenciler kendi deneyimlerini paylaşıyor.
Engels | Turks |
---|---|
questions | soru |
students | öğrenciler |
many | pek |
on | yüksek |
you | çok |
in | kendi |
EN Even better: buy a day pass for 7 euros (zones A and B) and use bus number 100 for some “hop-on, hop-off” sightseeing.
TR Daha iyisi: 7 avroya (AB Bölgesi) günlük bilet alın ve 100 nolu otobüs hattını “İn-Bin” şehir turu için kullanın.
EN Another 25 years had to pass before the change was actually initiated by another wake-up call – the catastrophic meltdown in Fukushima
TR Değişim, ancak 25 yıl sonra ve bir başka reaktör felaketinin ardından geldi – Fukuşima'dan sonra
EN We would like to start with them, provided they pass the very thorough examination we're about to put them through.
TR Bunlarla başlamak istiyoruz, yalnız şu anda onlara uyguladığımız esaslı bir sınavı geçmeleri şartıyla.
Engels | Turks |
---|---|
we | istiyoruz |
the | anda |
them | onlara |
to | bir |
EN Employers deduct income tax and social contributions from their employees’ gross pay and pass them to the tax office before transferring the net pay to their employees
TR İşverenler, elemanlarına net maaşını ödemeden önce brüt maaştan kazanç vergisi ve sosyal güvenlik harçlarını keserek vergi dairesine aktarır
Engels | Turks |
---|---|
social | sosyal |
net | net |
tax | vergi |
and | ve |
EN The ZAV and GIZ jointly select suitable applicants and pass their details on to German care facilities
TR ZAV ve GIZ, başvurda bulunanlar arasındaki uygun kişileri seçerek onları Almanya’daki bakım kuruluşlarına gönderiyorlar
Engels | Turks |
---|---|
select | seç |
suitable | uygun |
care | bakım |
to | arasındaki |
the | onları |
and | ve |
EN “If we pass the Abitur, the qualification for university, we’ve actually already done much more than the young people who come from other city districts,” states Oualid Az-Zouri
TR “Bizler üniversiteye giriş hakkını kazandığımızda kentin başka semtlerinden gelenlere kıyasla daha zor bir şeyi başarmış oluyoruz” saptamasını yapıyor Oualid Az-Zouri
Toont 50 van 50 vertalingen