TR Yapay zekâ insanlar tarafından insanlar için yapıldı. Bu zeki beyinleri ve onların fikirlerini tanımalısın.
"insanlar" लाई अंग्रेजी मा अनुवाद गर्नुहोस्
टर्की बाट अंग्रेजी सम्म वाक्यांश "insanlar" को 50 अनुवाद को 50 देखाउँदै
insanlar का अनुवादहरू
टर्की मा "insanlar" लाई निम्न अंग्रेजी शब्द/वाक्यांशहरूमा अनुवाद गर्न सकिन्छ:
| insanlar | for people or people |
टर्की को अंग्रेजी मा insanlar को अनुवाद
टर्की
अंग्रेजी
EN Artificial intelligence is made by people for people. You ought to know these brilliant thinkers and their ideas and projects.
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| insanlar | people |
TR Yapay zekâ insanlar tarafından insanlar için yapıldı. Bu zeki beyinleri ve onların fikirlerini tanımalısın.
EN Artificial intelligence is made by people for people. You ought to know these brilliant thinkers and their ideas and projects.
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| insanlar | people |
TR Yani insanlar ve durumlara nesnel veya nicel parametreler yerine genelde bilinçsiz genellemeler ve peşin hükümlerle yaklaşırız.
EN It means that we often end up treating people and situations based on unconscious generalizations and preconceptions rather than using a set of objective qualitative or quantitative parameters.
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| insanlar | people |
| veya | or |
| genelde | often |
| bilinçsiz | unconscious |
TR İnsanlar Philadelphia mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Philadelphia:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| philadelphia | philadelphia |
TR İnsanlar Helsinki mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Helsinki:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| helsinki | helsinki |
TR İnsanlar İstanbul mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Istanbul:
TR İnsanlar, kaliteli ürün almak için ihtiyaç duydukları bilgilere sahip değiller.
EN People don’t have the information they need to buy quality products.
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| kaliteli | quality |
| ürün | products |
| ihtiyaç | need |
| bilgilere | information |
| sahip | have |
TR İnsanlar Austin mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Austin:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| austin | austin |
TR İnsanlar Dallas mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Dallas:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| dallas | dallas |
TR İnsanlar Denver mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Denver:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| denver | denver |
TR İnsanlar Atlanta mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Atlanta:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| atlanta | atlanta |
TR İnsanlar Şikago mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Chicago:
TR İnsanlar Boston mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Boston:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| boston | boston |
TR İnsanlar Houston mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Houston:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| houston | houston |
TR İnsanlar Portland mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Portland:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| portland | portland |
TR İnsanlar Washington mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Washington:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| washington | washington |
TR İnsanlar San Diego mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in San Diego:
TR İnsanlar San Francisco mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in San Francisco:
TR İnsanlar Seattle mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Seattle:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| seattle | seattle |
TR İnsanlar Toronto mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Toronto:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| toronto | toronto |
TR İnsanlar Brüksel mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Brussels:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| brüksel | brussels |
TR İnsanlar Santiago mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Santiago:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| santiago | santiago |
TR İnsanlar Paris mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Paris:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| paris | paris |
TR İnsanlar Cakarta mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Jakarta:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| cakarta | jakarta |
TR "Gelmeyin! Araplar, çingeneler, ipsiz sapsız insanlar doluşmuş."
EN "One of the best parks in Berlin. Great view from the top, many grassy hills for sunbathing, waterfall for cooling and very dog-friendly (no controls for 5 years now)"
TR İnsanlar Budapeşte mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Budapest:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| budapeşte | budapest |
TR İnsanlar Tokyo mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Tokyo:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| tokyo | tokyo |
TR İnsanlar Manila mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Manila:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| manila | manila |
TR İnsanlar Londra mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in London:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| londra | london |
TR İnsanlar Amsterdam mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Amsterdam:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| amsterdam | amsterdam |
TR İnsanlar Moskova mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Moscow:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| moskova | moscow |
TR İnsanlar Singapore mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Singapore:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| singapore | singapore |
TR İnsanlar Bangkok mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Bangkok:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| bangkok | bangkok |
TR İnsanlar Barselona mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Barcelona:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| barselona | barcelona |
TR İnsanlar Carlsbad mekanında bu yerlerden söz ediyorlar.
EN People are talking about these places in Carlsbad:
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| carlsbad | carlsbad |
TR Karayipler’in en seçkin resort destinasyonunda, Maya Riviera’sının canlı kalbinde bulunan Fairmont Residences Mayakoba her şeyin en iyisini arayan insanlar için bulunmaz bir fırsat sunar
EN Nestled in the most exclusive resort destination of the Caribbean, in the vibrant heart of the Mayan Riviera, Fairmont Residences Mayakoba offers a rare opportunity for people who only settle for the best
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| karayipler | caribbean |
| en | most |
| canlı | vibrant |
| fairmont | fairmont |
| residences | residences |
| mayakoba | mayakoba |
| iyisini | the best |
| insanlar | people |
| fırsat | opportunity |
| sunar | offers |
TR Peki, şirketimizi başarıya taşıyan bu insanlar kimler – bir çok partner, direktör, müdür, danışman ve stajyer?
EN But who are they — the many partners, directors, managers, consultants, and associates who tremendously impact and facilitate the success of our company?
TR İnanıyorum ki, insanlar, yerler ve olaylar var olmaya devam ettikçe, Blue… Devamını oku
EN The use of blue notes and the prominence of call… read more
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| blue | blue |
| oku | read |
| ın | of |
TR Bu insanlar uzun zamandır siyasetin gündem maddelerinden biri
EN Hundreds were injured because of interferences on the border's Greek side
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| biri | the |
TR Sadece özgür ve bilinçli insanlar refah ve barışa ulaşıp özgürlüklerini koruyabilirler.
EN Only a free and informed people can achieve prosperity and peace, and protect their liberties.
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| özgür | free |
| ve | and |
| insanlar | people |
| refah | prosperity |
TR Bunun için en iyi umudun; özgür ifade ve ilişki haklarını kullanan, iletişim kuran, araştıran, bulan, okyanuslar dolusu fikir keşfeden özerk insanlar için kaynak ve aygıt üreten teknolojik inovasyona izin verilmesi olduğuna inanıyoruz
EN We believe the best hope for this is to allow technological innovation to create tools and resources for autonomous people to explore the ocean of ideas, communicate, search, find and exercise their right to free expression and commerce
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| özgür | free |
| ifade | expression |
| iletişim | communicate |
| insanlar | people |
| kaynak | resources |
| teknolojik | technological |
| inanıyoruz | we believe |
TR Sonix'in arkasındaki insanlar hakkında | Sonix
EN About the people behind Sonix | Sonix
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| sonix | sonix |
| arkasındaki | behind |
| insanlar | people |
| hakkında | about |
TR Sonix, insanların ses ve video içerikleri ile çalışma biçimini dönüştürmek için bir görevdedir, ancak bunu inanılmaz insanlar olmadan yapamayız
EN Sonix is on a mission to transform the way people work with audio and video content, but we can’t do it without amazing people
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| video | video |
| çalışma | work |
| dönüştürmek | transform |
| olmadan | without |
TR İnsanlar sesinizi sıfırdan kaydederek, %95-99 doğrulukla sonuçlanır.
EN Humans transcribe your audio from scratch resulting in 95-99% accuracy.
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| sıfırdan | from scratch |
TR Ve insanlar bir soru sordukları şekilde arama yaptığından, konuşulan kelime açıklamalarınızın arama sonuçlarının en üstünde görünme olasılığı daha yüksektir.
EN And because people search in the same way that they would ask a question, your spoken word explanations are more likely to appear at the top of search results.
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| insanlar | people |
| şekilde | way |
| arama | search |
| konuşulan | spoken |
TR Birçok video oynatıcısına engelli bazı gruplar erişilemez. En yaygın sorun, klavye tuzakları içermeleridir. Ayrıca, bazı video oynatıcılar sağır insanlar için gerekli olan altyazıları desteklemez.
EN Many video players aren’t accessible to some groups of people with disabilities. The most common issue is that they contain keyboard traps. Also, some video players don’t support captions which are essential for deaf people.
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| video | video |
| gruplar | groups |
| yaygın | common |
| sorun | issue |
| klavye | keyboard |
| insanlar | people |
| gerekli | essential |
TR Otobüs Durağı Reklam Panosu Yanındaki İnsanlar
EN People Next to a Bus Stop Billboard
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| otobüs | bus |
TR Facebook?ta amaç tıpkı diğer sosyal medya platformlarında olduğu gibi insanlar arasında yoğun bir etkileşim yaratmaktır
EN The purpose of Facebook is to create intense interactions between people, just like other social media platforms
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| amaç | purpose |
| diğer | other |
| olduğu | is |
| insanlar | people |
| yoğun | intense |
TR Sanatsal çalışmaların, video art projelerinin sıklıkla yer aldığı Vimeo, bu anlamda sanatla bir biçimde ilgilenen insanlar için vazgeçilmez biri yerdir.
EN Artistic works and video art projects are often shared here, making Vimeo an indispensable site for people who are interested in art.
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| art | art |
| sıklıkla | often |
| ilgilenen | interested |
| insanlar | people |
TR Bazı insanlar bir arama motoru kullanmayı severken, diğerleri aynı anda farklı bilgilere göz atmayı ve aramayı sever
EN Some people like to use a search engine while others like to browse and look for different information at the same time
| टर्की | अंग्रेजी |
|---|---|
| insanlar | people |
| motoru | engine |
| diğerleri | others |
| bilgilere | information |
| göz | look |
{Totalresult} अनुवादहरु को 50 देखाउँदै
समान अनुवादहरू
insanlar insanlar washington mekaninda insanlar ayni zamanda iyisini arayan insanlar insanlar kimler trendler ve insanlar yaşlanınca insanlar bazen insanlar arasındaki iletişimsel insanlar ve durumlara ülkesinde insanlar anadil insanlar bir soru insanlar uzun zamandır zira rusçada insanlar hoşgörüsüz insanlar oynatıcılar sağır insanlar arada artık insanlar insanlar uyuduğunda durmaz bölgelerinde yaşayan insanlar insanlar için yapıldı insanlar uyuduğunda kapanmaz picasso gibi insanlar okuyan insanlar yapay zekâ insanlar ipsiz sapsız insanlar ülkesinde insanlar anadil yurtdışında yaÅŸayan insanlar bu alanların insanlar insanlar tarafından yaygın konuşan insanlar harikadır trene bindiğimiz insanlar insanlar arama motorunun insanlar arabalarını kumda yanınızda doğru insanlar gibi insanlar arasında insanlar için sağlıklı insanlar için ne insanlar için gerekli kazanıyor ve insanlar dünya genelinde insanlar insanlar için ne insanlar pandemiyi birbirinden bağımlı insanlar genellikle bu insanlar uzun insanlar ve süreçlere bu yüzden insanlar öğrencileri gibi insanlar seo insanlar uyuduğunda bazı insanlar aile insanlar bizden daha
अंग्रेजी
अरब
इटालियन
इन्डोनेसियाली
कोरियाली
चिनियाँ
जर्मन
जापानी
डच
थाई
पोर्चुगिज
पोलिश
फ्रेन्च
भियतनामी
रूसी
स्पेनी
स्वीडिश