EN If you target international searchers, you should adapt your Google Ads geographically
EN If you target international searchers, you should adapt your Google Ads geographically
TR Eğer uluslararası araştırmacıları hedef alıyorsanız, Google Ads'i coğrafi olarak uyarlamalısınız
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
target | hedef |
international | uluslararası |
if | eğer |
your | olarak |
EN Geographically, it is found in Asia
TR Coğrafi olarak, Asya kıtasında bulunur
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
asia | asya |
in | olarak |
EN Geographically dispersed: Similarly sized sites that are spread across a country or region. Examples include retail stores and bank branches.
TR Coğrafi olarak dağılmış: Bir ülke veya bölgeye yayılmış benzer büyüklükteki tesisler. Buna örnek olarak perakende mağazaları ve banka şubeleri verilebilir.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
similarly | benzer |
retail | perakende |
bank | banka |
country | ülke |
or | veya |
and | ve |
a | bir |
EN Add ShotGrid production management software to simplify animation reviews and project management and unify geographically dispersed teams.
TR Animasyon incelemelerini ve proje yönetimini basitleştirmek, coğrafi olarak dağınık ekipleri birleştirmek için ShotGrid üretim yönetimi yazılımı vardır.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
animation | animasyon |
project | proje |
teams | ekipleri |
production | üretim |
and | ve |
management | yönetimi |
to | için |
software | yazılımı |
EN Add ShotGrid production management software to simplify animation reviews and project management and unify geographically dispersed teams.
TR Animasyon incelemelerini ve proje yönetimini basitleştirmek, coğrafi olarak dağınık ekipleri birleştirmek için ShotGrid üretim yönetimi yazılımı vardır.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
animation | animasyon |
project | proje |
teams | ekipleri |
production | üretim |
and | ve |
management | yönetimi |
to | için |
software | yazılımı |
EN Specially prepared transparent images for overlay on a photo or video.
TR Bir fotoğraf veya videodaki kaplama için özellikle hazırlanmış saydam görseller.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
images | görseller |
photo | fotoğraf |
or | veya |
for | için |
a | bir |
EN You can view beautiful background colors and images of a WordPress theme in full width, customize the home bar, overlay color, and style
TR Bir WordPress temasının güzel arka plan renklerini ve resimlerini tam genişlikte görüntüleyebilir, ana çubuğu, kaplama rengini ve stilini özelleştirebilirsiniz
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
beautiful | güzel |
background | arka plan |
images | görüntü |
full | tam |
wordpress | wordpress |
and | ve |
a | bir |
EN Fixed: Fixed some CSS for the ?more? share box overlay.
TR Düzeltildi: ?Daha fazla? paylaşım kutusu kaplaması için bazı CSS?ler düzeltildi.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
css | css |
some | bazı |
for | için |
EN New: Added the ability to assign multiple Pinterest images with a slick overlay interface.
TR Yeni: Kaygan bir kaplama arayüzü ile birden fazla Pinterest görüntüsü atama özelliği eklendi.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
new | yeni |
added | eklendi |
images | görüntü |
to | birden |
interface | arayüzü |
with | ile |
EN New: Added a ?More? button that brings up an overlay with all of the available share options.
TR Yeni: Mevcut tüm paylaşım seçeneklerinin yer aldığı bir ?Daha Fazla? düğmesi eklendi.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
new | yeni |
all | tüm |
of | yer |
EN Fixed: Fixed some CSS for the ?more? share box overlay.
TR Düzeltildi: ?Daha fazla? paylaşım kutusu kaplaması için bazı CSS?ler düzeltildi.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
css | css |
some | bazı |
for | için |
EN New: Added the ability to assign multiple Pinterest images with a slick overlay interface.
TR Yeni: Kaygan bir kaplama arayüzü ile birden fazla Pinterest görüntüsü atama özelliği eklendi.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
new | yeni |
added | eklendi |
images | görüntü |
to | birden |
interface | arayüzü |
with | ile |
EN New: Added a ?More? button that brings up an overlay with all of the available share options.
TR Yeni: Mevcut tüm paylaşım seçeneklerinin yer aldığı bir ?Daha Fazla? düğmesi eklendi.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
new | yeni |
all | tüm |
of | yer |
EN If you’re a skilled technical SEO who wants to go deeper than pre-defined issues, our powerful Data Explorer puts you in full control of over a hundred different data points on each of your pages.
TR Önceden tanımlanmış sorunlardan daha derinlere inmek isteyen yetenekli bir teknik SEO iseniz, güçlü Veri Gezgini’miz her bir sayfanızın yüzlerce farklı veri noktasını tam anlamıyla kontrol etmenizi sağlar.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
technical | teknik |
seo | seo |
data | veri |
control | kontrol |
defined | tanımlanmış |
powerful | güçlü |
full | tam |
your | etmenizi |
different | farklı |
to | her |
EN . It literally puts all of your
TR bir şey. Kelimenin tam anlamıyla tüm
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
of | bir |
all | tüm |
it | tam |
EN If a host puts a lot of thought into the invitation, just imagine how the party will be! Unfortunately, physical invitations are often time-consuming and can get lost in the mail
TR Ev sahibi davetiyeyi hazırlamak için bu kadar özendiyse partiye nasıl özenmiştir kim bilir! Ancak ne yazık ki basılı davetiyeler artık hem çok zaman alan hem de ilgilisine ulaşmadan postada kaybolabilen nesneler hâline geldi
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
are | ev |
time | zaman |
can | ne |
how | nasıl |
of | in |
get | bu |
EN Staking puts your assets to work, with interest rates as high as 11% APR.
TR Staking, yıllık %220'ye varan faiz oranlarıyla varlıklarınızı değerlendirmenizi sağlar.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
your | de |
interest | faiz |
assets | varlıklar |
EN Trust Wallet puts security and anonymity of users first. Our key principles:
TR Trust Cüzdan kullanıcıların güvenliğine ve anonimliğine öncelik verir. Temel prensiplerimiz şunlardır:
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
wallet | cüzdan |
of | ın |
trust | trust |
security | güvenli |
key | temel |
and | ve |
users | kullanıcılar |
EN The channel audit tool is something that I love because it literally puts all of your key information in one place.
TR Kanal denetim özelliği gerçekten çok sevdiğim bir şey çünkü kelimenin tam anlamıyla tüm can alıcı bilgileri tek bir yerde bulmanıza yardımcı oluyor.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
channel | kanal |
audit | denetim |
information | bilgileri |
place | yerde |
something | bir şey |
all | tüm |
that | tam |
because | çünkü |
EN We are willing to defer easy wins and short-term gains in favor of laying down the foundation that puts customers first
TR Müşterileri ilk sıraya yerleştiren temelleri atmak adına kolay kazanımları ve kısa vadeli kazanımları kabul etmeye hazırız
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
easy | kolay |
and | ve |
customers | müşterileri |
short | kısa |
term | vadeli |
the | kabul |
to | etmeye |
first | ilk |
EN Market competition does not exist within the duopolized ISP market, so the Open Internet Order puts into place necessary, but light, regulations
TR Pazar rekabeti, duopolize edilmiş ISP pazarında kaim olmamaktadır, bu yüzden Açık İnternet Düzeni gerekli yere yatırım yapmaktadır, ancak hafif düzenlemeler
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
competition | rekabeti |
isp | isp |
necessary | gerekli |
regulations | düzenlemeler |
market | pazar |
open | açık |
does | bu |
light | hafif |
so | bu yüzden |
EN Unless you hire more customer service reps to match the rising demand, this uptick puts more pressure on your team to multi-task and resolve problems simultaneously
TR Artan talebi karşılamak için daha fazla müşteri hizmetleri temsilcisi tutmazsanız, bu artış ekibinizin birden fazla görevi üstlenmesi ve sorunları aynı anda çözmesi için daha fazla baskı oluşturur
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
rising | artan |
demand | talebi |
simultaneously | aynı anda |
your team | ekibinizin |
this | bu |
customer | müşteri |
problems | sorunları |
service | hizmetleri |
the | aynı |
and | ve |
EN Registrar provides a reasonable price domain and puts profit on it and sells to the end user
TR Registrar tarafından uygun fiyata domain sağlayarak üzerine kar koyup son kullanıcıya satış yapmaktadır
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
price | fiyata |
domain | domain |
user | kullanıcı |
end | son |
on | üzerine |
EN Our dedicated team puts together a custom-tailored program, vitalising coffee breaks, aperitifs and exclusive meals for you
TR Özel ekibimiz, canlandırıcı kahve molaları, aperatifler ve seçkin yemeklerle, kişiselleştirilmiş bir program hazırlar
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
program | program |
coffee | kahve |
breaks | molalar |
custom | kişiselleştirilmiş |
a | bir |
and | ve |
EN Kibar Holding puts special focus on and invests heavily in Environmental Sustainability.
TR Çevresel Sürdürülebilirlik, Kibar Holding olarak üzerinde durduğumuz ve bu alanda yatırımlar gerçekleştirdiğimiz konuların başında geliyor.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
kibar | kibar |
sustainability | sürdürülebilirlik |
holding | holding |
and | ve |
on | üzerinde |
in | olarak |
EN Imagine a future that puts you in control. Imagine earning extra money running your own business. Simply set your goal and then achieve it.
TR Kendi kontrolünüz altında olan bir gelecek hayal edin. Kendi işinizi yürüterek ekstra para kazandığınızı hayal edin. Tek yapmanız gereken amacınızı belirlemek ve ona ulaşmak.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
future | gelecek |
extra | ekstra |
business | iş |
goal | amacı |
achieve | ulaşmak |
control | kontrol |
and | ve |
in | altında |
money | para |
it | ona |
EN Zebra’s mobile learning platform puts training right at your employees’ fingertips with how-to videos and other easy-to-use, highly effective training developed by our technology experts
TR Zebra’nın mobil öğrenme platformu, ‘nasıl yapılır’ videoları ve teknoloji uzmanlarımızın geliştirdiği diğer kullanımı kolay, son derece etkili eğitim sayesinde bilgiyi çalışanlarınızın parmak uçlarına getirir
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
mobile | mobil |
platform | platformu |
highly | son derece |
effective | etkili |
technology | teknoloji |
easy | kolay |
other | diğer |
use | kullanımı |
videos | videoları |
training | eğitim |
and | ve |
how | nasıl |
EN VisibilityIQ puts Zebra device data intelligence into your hands when and how you need it with different solutions and dashboards that provide you with the business intelligence needed to improve productivity and get the most out of your investment.
TR VisibilityIQ Zebra cihaz verilerini ihtiyaç duyduğunuz yer ve zamanda, yatırımınızdan en yüksek getiriyi elde etmeniz ve verimliliği arttırmanız için gereken iş verilerini farklı çözümlerde ve gösterge panellerinde sunar.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
zebra | zebra |
device | cihaz |
data | verilerini |
productivity | verimliliği |
investment | yatırım |
visibilityiq | visibilityiq |
when | zamanda |
provide | sunar |
most | en |
different | farklı |
to | için |
your | etmeniz |
and | ve |
get | elde |
of | in |
EN To that end, any customer who puts unreasonable demands upon the service may be curtailed in order to ensure the best possible service for all members.
TR Bu sebeple, diğer üyelerine mümkün olan en iyi hizmeti sunabilmek için verilen hizmet üzerine makul olmayan yükler getiren müşterilerine hizmeti kısıtlayabilir.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
may | bu |
possible | mümkün |
be | olan |
the | olmayan |
service | hizmet |
best | en |
EN Staking puts your assets to work, with interest rates as high as 11% APR.
TR Staking, yıllık %220'ye varan faiz oranlarıyla varlıklarınızı değerlendirmenizi sağlar.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
your | de |
interest | faiz |
assets | varlıklar |
EN Trust Wallet puts security and anonymity of users first. Our key principles:
TR Trust Cüzdan kullanıcıların güvenliğine ve anonimliğine öncelik verir. Temel prensiplerimiz şunlardır:
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
wallet | cüzdan |
of | ın |
trust | trust |
security | güvenli |
key | temel |
and | ve |
users | kullanıcılar |
EN . It literally puts all of your
TR bir şey. Kelimenin tam anlamıyla tüm
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
of | bir |
all | tüm |
it | tam |
EN Registrar provides a reasonable price domain and puts profit on it and sells to the end user
TR Registrar tarafından uygun fiyata domain sağlayarak üzerine kar koyup son kullanıcıya satış yapmaktadır
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
price | fiyata |
domain | domain |
user | kullanıcı |
end | son |
on | üzerine |
EN VisibilityIQ puts Zebra device data intelligence into your hands when and how you need it with different solutions and dashboards that provide you with the business intelligence needed to improve productivity and get the most out of your investment.
TR VisibilityIQ Zebra cihaz verilerini ihtiyaç duyduğunuz yer ve zamanda, yatırımınızdan en yüksek getiriyi elde etmeniz ve verimliliği arttırmanız için gereken iş verilerini farklı çözümlerde ve gösterge panellerinde sunar.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
zebra | zebra |
device | cihaz |
data | verilerini |
productivity | verimliliği |
investment | yatırım |
visibilityiq | visibilityiq |
when | zamanda |
provide | sunar |
most | en |
different | farklı |
to | için |
your | etmeniz |
and | ve |
get | elde |
of | in |
EN Zebra’s mobile learning platform puts training right at your employees’ fingertips with how-to videos and other easy-to-use, highly effective training developed by our technology experts
TR Zebra’nın mobil öğrenme platformu, ‘nasıl yapılır’ videoları ve teknoloji uzmanlarımızın geliştirdiği diğer kullanımı kolay, son derece etkili eğitim sayesinde bilgiyi çalışanlarınızın parmak uçlarına getirir
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
mobile | mobil |
platform | platformu |
highly | son derece |
effective | etkili |
technology | teknoloji |
easy | kolay |
other | diğer |
use | kullanımı |
videos | videoları |
training | eğitim |
and | ve |
how | nasıl |
EN A European Commission study puts them at only 0.005% of turnover for the relevant companies
TR AB Komisyonu tarafından yapılan bir araştırmaya göre, ortaya çıkacak maliyetin ilgili şirketler için şirket satışlarının sadece yüzde 0,005’i oranında olacağı tahmin ediliyor
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
commission | komisyonu |
relevant | ilgili |
at | nda |
companies | şirketler |
of | in |
a | bir |
EN 7. Germany’s share of world trade in 2019 was 7.1%, which puts it in third place behind China (12%) and the USA (11%).
TR 7. Almanya’nın kürsel ticaretteki payı 2019’da yüzde 7,1 oranındaydı. Bu değerle Almanya, Çin (yüzde 12) ve ABD’nin (yüzde 11) ardından üçüncü konumda yer aldı.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
share | payı |
and | da |
third | üçüncü |
of | in |
EN This puts Germany ahead of Norway, the Netherlands, Austria and the USA.
TR Bu değerle Almanya, meyve suyu ve nektarı tüketiminde Norveç, Hollanda, Avusturya ve ABD’den önce geliyor.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
germany | almanya |
austria | avusturya |
norway | norveç |
the | önce |
and | ve |
this | bu |
EN Both the Environment Ministry and the Transport Ministry take the stance that a speed limit would do little to protect the environment. Federal Transport Minister Andreas Scheuer (CSU) puts the reduction in CO2 emissions at less than 0.5%.
TR Çevre ve Ulaşım Bakanlıkları hız sınırının çevrenin korunmasına katkısının çok az olduğu görüşünde. Federal Ulaşım Bakanı Andreas Scheuer (CSU) CO2 salımındaki azalmanın yüzde 0,5’in altında kalacağını açıkladı.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
transport | ulaşım |
speed | hız |
federal | federal |
csu | csu |
at | nda |
in | altında |
and | ve |
less | az |
limit | sınır |
EN If you prefer to be entertained from the stage, pay a visit to the Münchner Kammerspiele. Every day the theatre puts a recording of a production online for 24 hours.
TR Sahne önünde olup biteni izlemeyi tercih edenlerse Münih Oda Tiyatrosu’nu ziyaret edebilir. Tiyatroda sahnelenen oyunların sesli kaydı, her gün 24 saatliğine online olarak ziyaretçilere sunuluyor.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
prefer | tercih |
stage | sahne |
online | online |
recording | kaydı |
visit | ziyaret |
EN What matters to her, as she puts it, is that “Our work really makes a difference
TR Önemsediği şey: “Çalışmalarımızla gerçekten bir fark yaratabiliriz
EN This puts the free media on an equal footing with the three powers of government – the executive, the judiciary and the legislative
TR Özgür medya, yasama, yürütme ve yargının yanında, onlarla aynı düzeyde dördüncü bir kuvvet olarak ele alınıyor
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
media | medya |
and | ve |
the | aynı |
of | bir |
EN When a provider puts up a paywall, there are still enough alternatives.
TR Medya kuruluşları içeriklerine erişim için ücret şartı koyduklarında dahi geriye yeterince alternatif kalıyor.
EN “The Museum Island always puts a smile on my face. I feel free on the large
TR „Müzeler adası her seferinde yüzüme gayriihtiyari bir gülücük konduruyor.
EN Market competition does not exist within the duopolized ISP market, so the Open Internet Order puts into place necessary, but light, regulations
TR Pazar rekabeti, duopolize edilmiş ISP pazarında kaim olmamaktadır, bu yüzden Açık İnternet Düzeni gerekli yere yatırım yapmaktadır, ancak hafif düzenlemeler
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
competition | rekabeti |
isp | isp |
necessary | gerekli |
regulations | düzenlemeler |
market | pazar |
open | açık |
does | bu |
light | hafif |
so | bu yüzden |
EN After that, the presenter puts the deck into the shuffler and begins to take out cards one by one, placing them alternately on the ANDAR and BAHAR positions
TR Bundan sonra sunucu desteyi karıştırıcıya koyar ve kartları tek tek çıkararak sırayla ANDAR ve BAHAR pozisyonlarına yerleştirmeye başlar
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
begins | başlar |
cards | kartlar |
and | ve |
the | sonra |
EN 3ds Max puts powerful 3D capabilities into the hands of you, the design professional
TR 3ds Max, güçlü 3B özelliklerini tasarım profesyoneli olan sizin elinizin altına getirir
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
max | max |
powerful | güçlü |
into | altına |
design | tasarım |
the | sizin |
EN 3ds Max puts powerful 3D capabilities into the hands of you, the design professional
TR 3ds Max, güçlü 3B özelliklerini tasarım profesyoneli olan sizin elinizin altına getirir
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
max | max |
powerful | güçlü |
into | altına |
design | tasarım |
the | sizin |
EN 3ds Max puts powerful 3D capabilities into the hands of you, the design professional
TR 3ds Max, güçlü 3B özelliklerini tasarım profesyoneli olan sizin elinizin altına getirir
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
max | max |
powerful | güçlü |
into | altına |
design | tasarım |
the | sizin |
EN 3ds Max puts powerful 3D capabilities into the hands of you, the design professional
TR 3ds Max, güçlü 3B özelliklerini tasarım profesyoneli olan sizin elinizin altına getirir
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
max | max |
powerful | güçlü |
into | altına |
design | tasarım |
the | sizin |
{Totalresult} अनुवादहरु को 50 देखाउँदै